Katalog

SAYFA DÖRT: sCUMHURÎYET 20 Kasun 1971 NCİR sorununun I çözümlenmcsinde «Fümigasyon ve depo lama» nın rol oynaya cağı Adil Azbazlar'm görüşü. Bu göriişe Ticaret Odası ve İhracatçı Birlikleri de katılmaktadır. Kuru incir fümige edilerek korunduğu zaman kurtlanmadığı gibi kalite düşüklüğü tehlikesini atlatmış oluyor. Bugiin için en büyük noksanlık «fümigasyon ve depolama» yetersizliği. Bir ata sözü, incirin ne kadar çıt kırıldun olduğunu ortaya koyar: «tncir sat beni yoks» •atanm Beni» der ımış uretıcıye. Çıt k> rüdımlığım Atalanmız ıste boyle deyiş ıle sergılemışler. Sergı I Alıcının gösterdiği çekingenlik nedeni ile ihracat, istenen düzeye ulaşamıyor lemişler ama, bır türhl inanmamışız ıncirm nannliğine. İnan mamışız da bir turlü yeni, yenj pazarlar bulamanıışız... Incırde kalite ve kirlilık Jcontrolu yapılıyor mu yapılmıyoz mu' Yapılmadığı gerçeğınde yırn uretıcı, tuocar ve ıhracatçı bırlej mektedir. Berookrat Izmır gaze tesmde ç'kan «AMERIKAYA GÖNDERİLEN INCIRLER KUR1 En etkili hal çaresi "kredi ve kontrol» Lü VE EKŞİ ÇIKINCA tHRACAT 800 TONA DÜŞMtŞ» başlıklı haberı bırhkte okuyalım. Aydın încir yetiştiricileri Derneğı Germencıi: Şubesı Genel Kurul toplantısında bir konuşma yapan Başkan Adil Azbazlar «Amerika\a düne kadar 8 bin ton incir ihraç ediyordnk. Incîrlerin kurtln ve ekşi çıkmaM r.edeniyle bugiin bu miktar 800 ton» düşmüştür» dennştir. komısyoncu alıeı ve ihracatçı borsada toplanır. O yılki dunım gözonüne ahnarak, uretım, kalite ve çeşıt açısı değerlendirılıp fıyat verıhr. Bu durum 1966 yılına kadar boyle gıtmıştir. Destekleme alunlanndan sonra borsada saptanan fıyat önemini kaybetmışür. tur. Uretıcılerin istemi ise 200 kuruşun altına duşmemiştır. Yazı ve Fotoğraflar: Hîkmet Fiyatları incir üretıeılennin dertlerinm dıle gelırıldığı. taban fıyatın sle alındığı ve ma'ıyeti etkileven faktorierdekı ?elismenın gorusüidüğü toplantıda Adil Azbazlar ozetle şunları söylemıştır: «8 Mİ önce hurdası dahil ortalama 150 ktıruş olan incir, yir.e aynl kalmıştır. Diğer fivatlardaki artıştan nasibini alamıyan tek üriin incirdir. 80 yıllık tatbikatla bu iş \ariitülemez. Değişen hiç bir şey yoktur *e hep eski usuller nvgulanmaktadır. Tek hal çaresi, 25 dönfimden yukarısına kredi vermek ve dı? memleketlere gönderilen incir lerin de sıkı bir şekilde kontrol cdilmesidir.» Daha önce destekleme alımlarına az da olsa degınrm.ştık, Taban fiyatına paralei olan bu alımın arkasında yatan nedenleri de sıralamak istenz Çtınku yanlış bir taban pohtikasmın uvgulanması hazmeyı zarara sokmakta. ustelik üreticıyi de memnun ettnemektedır. 19661967 yıhnda hükümet tarafından destekleme al'mlan yapılmaya baslamıştır. Destekleme alımlan ıle birlikte taban fıyat uygulaması başlamıştır. 19661967 vıiında incinn taban fiyatı 158150 kuruş arasında saptanmıştır. 19671968 de bu rakam yine 158130 kuruşta kalmıştır. 19681969 da ıse 169160 kuruş olmuştur. 19701971 yılnda 200190 kuruş olarak ılân edünüştır. 19711973 ürunü ıse taban fiyat 235220 kuruş olarak saptanmıştır. Ancak bugüne kadar yapılan ujgulamalardan anlaşıldığına g o re taban fıyat politıkasj Oretici ıçm yararlı olmamıstır. Çünkü taban fiyat ile mal satan üretici çok azdır. încirde ortalama satış geçen yıl 180 kuruş olmuş Taban fiyatı tndr feahçelerinde ekmeğin rerinl genellikle bazl&ma »lır. Fetograf; saç üstünde bazlama hazırlayan trir kadını gösteriyor. ER YIL incir ürununun borsa fiyatı saptanır. Saptanan bu fiyatlar kesm bir rakam değildır. Çünkü her yıl üretıci H! I konu veresm AYHAN BAŞOĞLU i | GÜNAHKÂR KRALİÇE N U R D E durum uzümde olduğu gibi degildır. Çünku bu ürünün fiyat saptaması uluslararası anlaşmalara bağlı değıldır. Ama ekonomık çevreler asga ri ihraç fiyatı saptanması yapılsın yapılmasın tartışmasını siırdürmektedırler. Bu bizım konumuzun ıçinde oldufundan değ:nmeyi yararlı buluyoruz. tnctr Uründnde ibraç fiyatlan iç pivasa durumuna, rekolteye, kaliteye ve diğer ekonomik koşullara göre degışır. thracatçılan n büyük bır çogunluğu bu nedenle ihraç fiyat sorununun çözümlenmesini istemektecürler. Ticaret Ataşeliklerınin hazırladıkları raporlara gore, bazt ihracatçılar incir sattığımız ülkelerle aranuzda fıyat anlaşması olmasına rağmen daha ucuz fiyatla teklifte bulımmaktadırlar. Bu durum alıcılarımız arasında bir kuşku uyandırmakta, ihracatçılar ara sındaki bu rckabet olumsuz sonuçlar doğurmaktadır. Çünkü, alı cınuı cekingenliği nedeniyle ihracatunız istenilen düzeye ulaşmamaktadır. Bırakın ulaîmayı, sstışlarda düşüş başlamıştır. 1968 yümda 26 mılyon 165 bin 800 Vilo kuru incir ihraç edümiştir. Ülkemize giren döviz. ise 58 mflyon 965 bin 984 liradır. tncirin ortalama ihraç fiyatı ise 226 kuruş civanndadır. 196465 sezonunda 21 milyon kilo incir ıhracatı yapüm:ş 43 milyon 891 bin Ura gelir sağlanmışür. Bu yıl da asgarı ihraç fiyatı saptanarak satış olana ğı aranmıştır. 1964 yıllarında ortalama ihraç fiyatı 252 kuruştur. Gorüldüğü gibi 1968 sezonuyla 196465 scronu arasında 26 kuru; fark vardır. I Kadın; her işi gorur köy yerinde. Inciri devsirir: bulaşıklan yıkar: merkeple, U bilmem neredeki suya gider; ayrıca çocuklarma ve erkegine de bakar. Yazan: 29 FAIK BAYSAL Masraflar Diğer mcir üreten ülkelerle rekabcte girebilmek için kalite ve ambalaj sorununun çozumlenmesmın yanı sıra, diğer bır önemlı konu da navlun ile diğer masraflardır. Dış piyasada incirin fiyatı rakiplerimizle ajnı duzeyde olma Avrupa uılteı rakıplerimiz için avantajdır. Bu nedenle fiyatlanmız onlardan pahalı ise rekabet diye bir şey olatr.ıyacağı gibi, elimirdeki pazarları da kaybetme durumuna diise rız. Bugün gerçek olan fiyatlarımızı pahalı tutmamız nedeniyle mallarımız ilgi görmemektedir. Ama bu, tüccann flreticiden ucu2 mal alması anlamma gelmez. tncir poîitikamızı kökünden halletmekle olur. Ticaret Bakanlığı istaüstiklerine gore kuru mcır ıhracatı Ağustos avmda, incir ezmesı ise ihracat kampanyası ile başlamaktadır. Son 10 >ıllık ihracatımıza göre belli baslı alıcılarımız başmda Amerika, Arusturya, Belçika. Bulgaristan, Çekoslovakva Danimarka, Fınlandiya ve Fransa gelmektedır. 30 ülkeye incir ihracatı yapılmaktadır. Kuru incir ihracatımızda yıllık 1000 ton artı; vardır Ancak, Amerika, B. Aimanya, Ingıl tere ve Avusturya gibi alıeı lilkeleruı ithalâtında düşme gorülmektedir. Fransa'nın ithalindeki artı? ise önemsenmiyecek kadar azdır. Amerika'da azalma oranı 1,4'dür. Yani yılda 1.400 ton düşme saptanmıştır. Amerika'ya Kalifomiya incirlermın yayılmaya başlaması ve Ame rıkanın yüksek gümruk vergileriy le rakiplere karşı kojrması en önemlı faktördür. Bu nedenle ulkemiz bir pazarını kaybetmiş sayılır. Bu pazarın bir daha ele geçirılmesi olanaksızdır. Diğer ithalâtcı ulkelerde de duşuî gostermektedir. Yanî incir sorununun bir anda çözumlenmesı gerçeğini bır kez daha gormuş oluyoruz. Sorunun çozumlenmesi için hemen çalışma ların baflaması. ana çözümden soura yeni pazarlar aranması gerekliliğmi duyuyoruz Bir gozünü kapının ortasındakı delıfe ov. dardn ve dısarısını föjetlemeve ba$iadı. Fakat bir tfirlfi yerinde dnratnıyordu. Kim olnrsa olsnn beynine ates edecefim. Namnssnzlar, pis köpekler! Eie Eeçmiyecefim iste. Takala>amıyaeaksınız beni. Arkasından Sırpça iki küfur savnrdn, sonra sandıfın yanına fırladı. Ko» Miç, çek sa sandığı snradan. Hadi, yardım et bana! Takalanmak korknso Mordaç'ın aklını hafindan atmıstı. Ne yaptığını, ne sovlediğini bılmiyordn. Gözieri dısan fırlamis, sesı titrıyordo. Her an tabancasının tetiğıne basabilirdı. Bonu dfiffinerek Azamoviç hemen kostn, saudıgı tntnp bir kenara çekti. Orada. doşemenin içine açılnus kocaman bir kapak \ardı. Bir ins»n o delikten kolavlıkla ^eçebilir \e aşafıdaki samanlığa saklanabılirdı. Daba olmazsa kendini oradan dısan atabillr ve mısır tarlalarının içıne dalarak canını knrtırabilirdi. Mordaç en korknln bir anında bn kapatı batırlamakla daha aklını ka> belmedijinı \p her seyi bilerfk >aptığını f6stermi$ti. Tam delikten aşa^ı kavaeağı sırada kendini tekrar vukarı çekti. Nefrs nefrse kostn, durara da\alı olan tıifefini aldı. Fakat sonradan onu şötürmektcn va«?t. çerek Azamoviç'e ierdi. Snnu bir yere sakla Miç. Simdı onanla ko«raam. Brownif bana yeter. Sakın bır *e.» .bfili: etjne. Konnstuklanmn aramrzda kalsın. Hadi Allahaısmarladık! Azamoviç gtile çüle demeye kalmadan Mordaç delikten sarktı \e kedıni aşafı bıraktı. Azamoviç heyecan içindeydi. Bir dakika bil« kaybedilecek zaman >oktu. Hemen, kapafı verine kovdn ve sandıjı iistüne çekti. Biraz son. ra samanlıfın penceresının açıldıfını, toprağın derinliklerinden çeli\ormuş zannını veren ayak sesleri duydu. Mordaç dı?an atlamış, köpek seslerinin seldigi aksi ybnde bacaklannın butün hızıyla kosmaya baçlamıstı. Ha\lamalar her geçen saniye ile biraz daha vaklaşıyordn. Azamo\iç hemen barekete çeçti. Ortalıkta şöpheyi çekecek hiç bir sey bırakmamalıydı. Ttifegi nereye saklayacatını bir türlü biîemiyordn. Odanın içinde koştu, dnrda, tekrar koçtu. Bir tfirlfi tüfefe töre bir ver bulamıyordu. Bir saniye kadar düsünda. samaniıfı arayabilirler. di. Tavan arasında yer vardı ama oraya çıkmak için merdiven isterdi. Baska bir çare bnlamayınea rine ilk fikrine döndü. Çok «ayıf bir fimitti ama belki yataktan sfiphelenmivebUirlerdi. Hemen kostn, yatafı tntnp kaldırdı, ayak nennn çabucak sököp tüfeği paranklann arasına soktu. Elleri titriyor, arasıra baygınlık ge çınr gjbi olnyordn. Bir vılın korkn ve heyecanı bır tek <üne sıimıs, davanma gücu sıfır» ınmisti. Bö\le (iderse sinirlerıne hâkım olamı. vacafından korknvordn. Odanın ortasında kalakalmıstı. Aklına bin bir sey geliyordu, fakal bunların hiç biri ise yarar se>ler değildi. Allah kahretsin seni Mordaç. Durup dn. mrken baainu iş açtm. Her s*yi söyleyecefım, her seyi. Yakalattiraca$ım, knrsuna disdirece. ğim seni. Tiirk düsmanı pis köpek! Ayni seylerı bir kaç kere kafasının ıçinde tekrarladı, sonra aklı basına relerek yataiı bir gözdrn geçirdi. Ortadaki hafif tümseti hic befenmedi. Bn 5>Ie g&ze bataeak bövuklnkte bir tümsek deçlldi ama söphe uyandırabtlirdı. Dısanyı dinledi, köpek sesleri gittikçe >aklası. yordn \e simdı bır takim insan sesteri de ara. va karısmıstı. Kollannı sıvayıp hemen pamnkları mıncıklamaya basladı. Ne vapsa tümsek belli olnyord*. Tüfefi ortadan aldı, dnvardan tarafa dognf itti. Çarşafı da biras daba asatı doğrn çekti. Tnmsek simdi tamamen kaybolmnstn. Terden bütün vücndn sirsıklam olmustn. Bir bec parçasına yfizünn gözünü knmladı \e hemen masaya kostu. Fakat geç kalmıstı, hiç bir şeyi toplamava vakit voktn. KSpckler a\lnnnn çok vakınına çelmislerdı. LambaM sondürüp hemen vatafına girdi. Vorçanının bir uennn du\ar tarafına iyice stkıstırdı. îjımdi de iısümeye baslamıstı. Butiin vöcndu bnz ribi ol. muştn. Dislerinın blrbirine vurmannın bir tfir. Ifl 6nöne geçemfyordn. Bır dakika ceçmeden kalktı, ka'rsısındaki peneei'enin kapatihk tnı. fifçe araladı. Dışanda olnp bitenlrri cormck istivordu. Tekrar yatıp çdzlerinl arlu\a dikti. Karanlıkta bir şey «örünmüvordu ama camın biraz ynkarısında tökvüzü masmaviydi. Bin. lerce yıldız dünvamıza dnrmadan göz kırpı,iordn. Bir aralık gece birdenbire aydınlanıt gibi oldu. Sanki bir yerde bir simsek çakmıştı Kısa, korknnç, bıçak gibi panldavan bir av. dınlıktı bu. Azamoviç bir sanive bile sürmejen bir knrşun gibi peneerenin camını yalaMp gecen bu ısık selinin içinde garıp ınsan başlanna benzeyen av çiçeklerinı görmesiile her seyin veniden tütün zifirine benzeyen bir karanhğa gömSlmesi bir olmuştn. Fakat aradan çok geç. meden ikinei bir ısık geceyi bir anda gündüze çevirmisti. Sonra yine ve çok kısa süren biı karanlık ve üçüncü bir ısık bir fıskiyenin pfis. knrdügü sn gibi ufknn hemen kenanndan fıs. kırmıstı. Daha sonra ısıklar birbirlerini kova. laraaya baslamıslar, bazıları yelpâzeler biçimin. de açılıp evin içine kadar girmislerdi. Azamo. MÇ bir motSr nfnltusn duynnca\a kadar ban. ların ne olduğnnu bir türlü anlavamamıştı. Ne. den sonra göz kamaştırtcı ısık yarmura altında kosusan köpeklerin yerdeki golgelerıni görör rıbi oldn. " ~ ^ (Arkaaı vtrt DİŞİ BOND I PAUASDfJ 8AAS BIM Oğretmen haklıydı ama saldırıya ugradı Geçen yıl gazetenlzde 2? Ağustos günü tnı sütunlarda €Çıftlık ko>u 4K kuiübü adına ijaür Baysöz» ımzasıyla «15 yüdır ılkomılu bıtıren kız yok» baifUkü bir yaza yayınlanaı. Buyük bır efıtjm bilincınde olan bu arkadaş, buyüis bir eğitım uygulaması yaparak; çok <5nemlı bır konuya değınıyordu. Çevresel öğretmerun gorev yapma durumunu ve dg nm. rencı devamsızlığı sorununu aSaygılanmla. çıklıyordu. Sadece kızlanmızın Adı • adresı mahfuz bir turkçe oğrenebilmelen, parayı köylü öğrenci velisı tanıyabümelen ıçm Ataturkçu Birecik Urfa bır çızgide ve veliienn dar anlayışı dışında devanun sağlanmasıru açıkhyordu. Bunun ıçm ce, çok nazık bır ifadeyle ılgılılerı goreve çağırıyordu. Devamsızlık problemı yalnız Çıfthk'te degll, asağı vukan çevre köyienn tümıinde vardır. Bu gıderek bütun Doguya yayıldığı gıbı Turkıye çapmda b,r Bızler, Şişli Çoeuk Hastahasorun olur nesıne, 15. dereceden boşalan Butun bu gerçcklen ıfade et bır kadroya 16. derecenm 1. kameje çalışan Sakir Bavsoz, fcut demesınden aylık bdenmek ulanması gereklrken, bazı kendızere personel olarak vşe alınnı blünezler ve çıkarcılar tarafından saldınya uğrayarak; ha dJk. Dört aylık calışma süreçmm karet edılmış. tftıra konusu olsonunda, Bakanlıktan Bastabıpmuştur. Iıfimize gelen genelgeyle tşten Bu yazıdan sonra Çıltlık'te çıkanldık. Bakanlıktan gelen egıtım oğretim nıspeten değışgenelgede « 16 derecenin ilk mıştır. Gerçek'en Ataturkçu ve karsilıjh ile personel çahskan bır oğretmenin atao kademe tâvini gerekmekte. hadro deremasıyla durum kurtarılmıştır cesi t5 ise bn kadrova «ncak Mıllî Eğıtımımızde çon eksıls ortaoknl mezunnnun atanması yanlar vardır. Klmı yerde okul gerekmekte » denilmektedır. var. oğretmen yok. Klmı yerde Bizler açık bulunan 15 dereöğretmen var. okul vok. Onüç bin koytie tuç eğıtım vapılmaz ceve 16 derecenm ilk Kademesinden lşe almdık: maaşımızı ken. kımı verde de okul da var ogretmen de varken oğrend da aynl derecenin aynl kademeyoktur En güldünicü olanj da smden ahvorduk Devlet gUvenbu. Memlekette hiç olmazsa IıŞı altında çalışıyorduk Sa£herkes ılkokulu bitırmıs olursa, lık Bakanlıgının 10/6/1971 aun ve 1777 sayılj eenelgesivle hiç memleket bambaşka olur. dayanagı olmıyan Ataturkçu bır duzende «Egı bır huku'ıd tırn Reformu» vapılacakken og bjr ıslemle tslerimiz* son veretimde devamsızlık sorunu ay nldi. Bu da vetmıvormus aıM n bır konu olarak tncelenmell çalıştığımız süre içenstnde »denen maaşlarımızı da eerl ısdir. Şakır BaysozM gerçekler adı tivorlaT. tlçıhlere sesimizin çıktıgı ona kutlavarak ılgılıleri uyan Cumhuriyef'* mekhıplor ^ACL V>t^lj Yük vagonu tahsisedildi TİFFANY JONES YARIN: incir sorunu, acı bir çizgi şeklinde uzayıp gidiyor Kartal Devlet Binalarıtu Yaptırma ve Bakım Derneği Başkanlığından: Kartal'dp Oevlct Bln»l»tım Vartırma ve Baltım Dernegj tarafından raptırılan Dınada deırz manzarah ve demze 80 metre cechell 1 500 M2 alanlı \e senede bıt mılyon lira ls vapab.iecek kabı]ı\ette *5ir lokvnta duiun salonu v« kafeterva çok u\eun «artlarla ve on vıl müddetle kıra\a verılecektır Taliplenn Kartal'daki Derneâe muracaatları rıca olunur (Cumhu;ı\et 956Ü) «Aldığımız maaş farkını da geri istiyoriar^ Sayın gazetemzın 911.1971 tarıiı 16978 No lu nüshasınm 5 ınci sahıfe 4 üncü sUtununda yayımlanan Esklşehlr'de Somür sıkmtısı, başlıklı yazı tetkik ettirılmıştır. Kömür taşımalan ıçm Ağustos, Eylül, Ekım aylannda Tunçbaek ıstasyonune 178.174 ton, Soma ıstasyonuna 115,979, Zonguldak, Çatalagzj ve Ulkiı istasyonianna 779.750 tonJuk oimaK uzere ceman 1 071.903 tomuk ragonun tansısınm temın etuldığl anlaşümıştır. Yüklenen vagoniann vanş yerleri kömür muessesesince tajnn ve tesbıt edılmektedır Bılgı alırunasını rıca edenz. TCDD lîjl.ETMESl GENEL MUDtiRLlfiÜ ranöa seslenıyoruz Bızlere verdığınız maasla nerke« etıvie sütuvle beslenirsen oızleı çoluğumu7Ja tat nanaat aeçınmeva calışıyorduk Sımdt bızlerden eeçmiştefeı maaşlarımızı da gen tstiyorsumız. Sızden ıstedığımız sadece 400 er lıracıktı oysa başka taraltan bır parlâmenterin maaçını 10500 lıraya çıkanyordunuz Bu devlet butcesının boşalması neden olu;xırclu Blzlerin 400 er lıracıklan Öevlet bütce^ındelö açığj bapavacak mı Oan' SÎŞI' Çocuh Ha<ılah<ı»pfttnde İ5lennden magdur edilen eç trisi GARTH Sayın Şoförler! Şehlrlcrarası yoliarda vasit* nız ârıza yapaı veya park etme:< mecbunyetınde ıtalırsanız yo) serıtlermJ serbest bırakacalt ş » kılde vasıtanızi tvice sağa al'.r.ız Gece ı?ıH vansıtıcı Uçgenlerle »eva ısıkh 'sarptierle venmzı oelll «lınız Turkıye Irafık üeıueği