24 Nisan 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA tKİ ıCUMHURİYET: 16 Kasun 1971 eçtigimiz çünlerde tnjiltere Parlamontosunda Avrupa Ekonomik Topluluiuna katılma kararının, beklenilenİD üzerinrie bir çoğunlukla kabul edilmesi, Avrupa tarıhinde bir dönüm noktası >aratacak niteliktcdir. On sencye yakın bir süredir Ingiliz ve Avrupa kamuoyunu işgal eden ve ciddi fikır avrıhkları yaratan bn olay, De Gaulleüıı ısrarlı mubalefeti yüzünden birkaç yıllık bir secikme ile buçün gerçeklesmis bulnnmaktadır. Muhafazakâr Ingiliz Başbakanı lleaıtı, kendi iştirakleriyle Avrupa'nın gerek ekonomik. gerek politik alanda kuvvetleneceğini \e bu avantajdan İngillz haJkının da >ararlanacaçını milletine anlatabilmek ieın pahalı \e büyük bir kampan>aya basvnrmasına raŞmen tneilizlerin ancak yarısını ikna edebilmiştir. Avrupa ile birlesme fikrine en büyük direnis, kendini. sosyal yasantısı bakımından kıt'a Avrupalısmdan çok ayrı gören tutucu çevre ile Commonwealth ülkelerinden ithal edilen ucuz gıda maddelerinden vazşeçmek istemiyen ev kadınlarından gelmektedir. Bnna ra£men lnçiliz Parlamentosu, topluluçun genıslemesinin, hükümetin nesrettifi be>az kitapta ifade edilen A.B.D., Rusya ve Çin ile münasebetlerin daha deneeli hale gelmesini sağlıyacağı fikrine itibar etmiş bulunmaktadır. GENIŞLEYEN AET ve TÜRKİYE Ü Özer ÖLÇMEN AET Karma Parlâmento Komisyonu Raportörü Erim hükümetinin, protokoldeki bazı maddelerin kısa sürede Türkiye lehine iylleştirilmesi gereğine isarct etmesi ve bunu vaadetmesi Parlâmentodaki onay işlemi üzerinde önemli bir etken olmuştur. Ancak, protokolün diğer Avrupa parlâmentolannca onayi nenüı KCrvekleşemediği için toplulukla Ekim 19*2 tarihine kadar geçerli geçici bir anla«nıa yapılarak protokolün ticari bükümlerini yiirürlüğe koymak suretiyle ihraç imkânlarımızın kullanılması yoluna gidilmiştir. Cu sırada Ortak Pazar bünyesinde meydana çelen iki mühim pclişme Türtdyenin ortaklığının çerçevesini mühim ölçlide etkileyecek nitelikte olmuştur. Bunlardan btrisi altılann gelişmekte olan ülkeler diye adlandırllan 91 filkeye tanıma>a karar verdiğl «Genelleştirilmi? Preferanslar» dır. Bu suretle bu ülkeler Ortak Pazara tüm sanayi ürünlerini vc tarım ürünlprinin bir kısmını ihraçta Uarşılıksız tâvizler elde etmektedirler. Türkiyenin az gelişmi; sayılmaması nedeniyle bu ülkelerle birlikte ayni tâvizlerden yararlanamıyacağı öne sürülmüş ve bunun yanısıra katma protokolle elde edilen ve zaten vetersiz bulunan Türkiye lehindeki hükümler de bunlann aynısmın ve\a daha fazlasının 91 lere tamnmasiyle değerlerini kajbetmişlerdir. Resmî sörüşmeler sonucu Türkijenin de bir kısım kalemlerde genel preferanslardan yararlandırılabileceği ümidi doğmuş ise de bu hususun tahakkuku halinde dahi A.E.T. ile 1963 vılından beri ortaklık anlaşması akdetmiş bulunan Türkiyenin dijjer az gelişmişlerden fazUca bir ayrıcalığının kalmıyacağı görünmektedir. kazey ülkelerinin katılmasının, toplulu|un eUonomik olan eörüntüsüne siyasî bir renk katacağı muhakkaktır. Son zamanlara kadar allerjik kabul edilen müsterek dıs politika ko. nusunun, Altılar arasında eski dokunulmazlıfını yavas >avas kavbettiği \e Dısisleri Bakanlarınııı zaman zaman istışari mahiyette de olşa dünya meselelerini çörüstükleri bilinmektedir. nişlemedir. Cye adedjnin ona cikmasıru, Türkiyenin ihraç mallannda bir pazar büyümesi avantajı olarak yorumlarken, tedricen kaldıracağımız çümrük duvarlarım aşaeak ithal mallarnıın çeşit ve miktarının artacaçını da gözönfinde .tutmak zorundayız Ingiltere ve diğer üç yeni ortak ülke ile ararruzdaki iküi ticarî anlaştnalar çerçevesinde. bazı ihraç mallarunıziD halihazırdaki statükosu, katma protokolün yaratacağindan daha lehimize bulunmaktadır. Ortaklıklan bulunmadıçı halde Fransanın eski sömürgelerir.e >apılan tereihli uyguiamanın, İnçiltere katıldıktan sonra CommonweaHh ülbelerine örnek teşkil edip etmiyeceği de şimdiden bilinmesi Rereken bir sorundur. genel preferanslar, gerckse topluluO erek genişlemesi konusundaki yeni gelişğun meler Ankara anlaşmasının amaç maddesinde belirtilen «Türk ekonomısinin ve Türk halkının hızlandınlmış kalkınmasını temin İçin taraflarm ekonomik iliskilerini sürekll ve dengelı güçlendirme deyiminde sözü geçen «denge» nin alevhimize bozulma eğiliminde olduğunu göstermektedir. Bu husus Ejiiil ayında Brükselde toplanan Türki\e • A.E.T. Karma Parlâmento Komisyonu toplantısında Avrupalı par ' menterler tarafından da teyid edilerck ilgili hükümetlere dengevi yeniden temin hususunda tavsiye kararlan çıkarılmış bulunmaktadır. Bu kararların ışıfı altında Türk yetkililerinin olumlu çabalar içinde oldugu zaman zan.an basına yansımaktadır. Türk kamuoyu, Katma Protokolün eleştirilmesi sırasında en fazla hedef «lınan tekstil, petrol ürünleri. şarap, me.vve, sebze ve konsene kalemlerinde îyileştirme hükümleri beklemektedir. Ayrıca Dörtlerir de katılmasiyle nıali potansiyell oldukça artacak olan Avrupa Yatırımlar Bankasuun, Türkiyeve tüm geçiş dönemi için öngörd&gfi 230.0OO.00U dolarlık kredinin de arttırılması rünümürün ve Türkiyenin içinde bulundugu özel koşullara u>gun düşecektir. UNDEN UNE Yersiz bir tartışma Baska careleri rok "•" nçiltere'nin vamsıra Danimarka, Norveç * ve Irlanda'nın da Avrupa Ekonomik Toplulucuna tam iiye olmak üzere gerekli formalitcleri tamamlama safhasında bulunmalan. huçüne kadar «Altılar» olarak anılan toplulueun pek yakında «Onlar» diye adlandırılacağını şö'stermektedir. ller nc kadar bu ülkelerde de en az tngiltere kadar Ortak Pazara karsı reaksiyoner akımlar bclirmi» ise dc, Batı Avrupa'nın hâmitiği rolünü terkederek vavas yavas kabuŞuna çekilmeSe basiıvan A.B.D.'nin tutumu karsısında çeşitli eğiümlerdeki hükümetlerin iltihak kararına jitmekten başka careleri yok jibi gSrünmektedir. Bu genifllemenin sosyal, politik ve ekonomik alanda çeşitli etkileri olacagı muhakkaktır. Cyelerini Ortak Pazara kaptıran Avrupa Serbest Mübadele Bölgesi (EFTA) ehemmiyetini hu saretle iyice kaybetme dnrumuna girmektedir. AET kurulusnndan bu vana A.B.D. te Japon\a'nın yanısıra dürnada ücüncü bir ekonomik güc oldujunu ispat imkânını bulmuştur. Buçüne kadar amaç edindigi ekonomik bütünlesmede gümrük birliğini gerçekleştirerek büyük ilerlemeler kaydeden topluluk, son dolar krizinde de ekonomik agırlıjını kabul ettirebilmiştir. tngiltere ve diğer Uzüntii verici ltılar'ın parlamenterlerinden mevdan» gelen ve Ortak Pazarın isleme ve çalısmasında büyük bir etkisi olan «Avrupa Parlamentosu» nun da dört iltihak ile önemini arttıracağı ve sadece politik bir danısma kuruln hüviyetinde olan «A\rupa Konseyi» ni geri plâna iteceği kuvvctle tahmin edilmektedir. Türkive'nin A\runa Parlamentosunda hiç olmazsa «Müsahit ( vp» olarak temsil edilmesi yolunda yaptığtmız temasların buırüne kadar olumsuz kalması üzüntü vericidir. Sayısı yakında on olacak asli üvelerin yanında Türkiye vc Yunanistan «Ortak Üve» statüsünde bulundnklanndan, tam söz sahibi sayılmamaktadırlar. Zaten 1967 askerî darbesinden sonra, prensip olarak bür \e demokratik par. lamenter rejime sahip ülkelerle ortaklık kur. mayı önçören AET, Yunanistan ile iliskilerini dondurmus bulunmaktadır. Batı komsumnzun alevhine olan bu durutna raSmen Tunan ekonomisindeki devamlı selismede. 1961 vı. lında bizden çok daha iyi «artlarla Ortak Pazarla ortaklık knrmuş olmalarının rolü inkâr edilemez. atma protokol ve eklerinin Haziran ayında Türk Paı'âmentosunca onaylanması ile Türkiye A.E.T. ilişkileri «karşılıklı vecibeler» dönemi olarak nitelendirilebilecek «Geçiş Dönemi» ne girmiş bulunmaktadır. Sonuc reken bir çok somnumuz olduğunu unutmamak zorundayız. Birind ve tkinci Beş Yıllık Kalkınma Plânlan hazırlar.ırken Ortak Pazarla ilişkilerimizin ciddî bir şekilde hesaba katılmamastnın acılanndan ders alarak üçüncü plânın bu ölçüier içinde hazırlanacağını ve konuya bugüne kadar tek başına sahip çıkmak zorunda bırakılmış olan Dışişleri Bakanlığının yanında Dıs Ekonomik tlişkileT ve diğer ügü\ Bakanlık resmt ve özel knruluşlannı görmeyi ümit ve temennl ediyoruz\\rupalı ortaklarımıza hatırlatir> B unlarıkendi yönümüzden de çözümü gzken Onemli gelisme T opluluktaki, Türkiye yönünden önemli, ikinci gelişme ise yukanda değinilen dört yeni üyenin katılmasiyle meydana gelen ge Son sünlerde basmda dikkati çekmeye ba*lıyan bir tartışma hakkında şu yazıyı yazıyorum: Bu tartışma, idam cezalaruun kaldınlıp kaldırılmaması üzerinedir. Bu tartışma yalnız biıde değil, rüzyıllar bovu bütün memleketlerde ve çe.şitlî hukuk ve felsefe ekollerince tartı«ılmış, toplumların bfinvesl fie suç ve insan arasmdaki ilişkiler çok deiişik olduğu için. hiç bir \erde bir sonuca vanlamamıstır. Öyle memleketlcr \ardır ki oralarda İdam cezasi Ualdırılmif, bir süre sonra işlerin tahmin edildiğı gibi vürümediği görülünce bu ceza yeniden tesis edilmiştir. tdam cezasının hir toplumda kaldınlıp kaldınlamı\acapı sorunu eazete sütunlarındBki duygusal sBzlerle elbet halledilemez. Meseleyi bilimsel yönden ele almaksa. bugünkü kosullar altında Türkiye için gene çok «ordur. Çünkü gördüğunüı cibi. iüm adamlarımız burnumuzun önünde cereyan eden hir olaidan. >ani Ceza Kanununun. Parlâmentoda dejHştirilmesinden aUarca sonra isin farkına varmakta, ispat hakkj zedelendi di>e otobüs kaçtıktan sonra feryadı basmaktadırlar. *** Biliyorsunuz ki. Türk caze hukukunda. tanunla teyld edilmis bir kaide vardır. Bir ceza dâvası açıldıfctan sonra o ceza dâvası kesinleslnce>e kadar onun leh ve aleyhinde mütalâa dermeyan etmek yasaktır. Bö>le olunca da bugün devam eden bir çok dâvalar ortada dururken, idam ceza«mn verilip verilmemesi gerektifini tartışmak, bu dâvaları etkilemek anlamına gelebilir. Kimse, kimsenin Jdam edilmesini istemez, bundan en büyük ezayı belki kararı verenler duyar. Fakat eğer ceza bir âmme düzerj ve kamu çıkarı işi ise o ceza ağır da olsa verilmeli, sonra memleket ve topluın çıkarları idam ceaasınm a|ır olduğu idrâkirü tasıyorsa o ceza sonradan usulü gereğince kaldınlmalıdır. Fakat her halde bu tş, yoldan geçen adamın kolundan yakalanarak. sorulan sorumsuz «oruya, alınan sorumsuz c«vapla olmaz. 12 Mart muhtırası, Anayasayı ihlâl etmek ve Türkiyeye bir baska sosyal düzen getirmek isteyenlerin, «ıktldar silâhlann ucundadır!» prensipine yapışarak avaklanmalan, para buhnak için banka soymaları ve insan öldürmeleri, gerilla kamplan kurmaları üzeriue verilmiştir. Siyasetten uzak kalmak »steyen ve o kararda olan Türk Ordusu, sıkıyönetim Utbikiyle Türkıyede bir iç savasın doğmasını zorlukla önlemiştir. Bu koîullar kltmtla dolambaçlı yoldan gitmek, teorik bir tartışmayı alevli ve aktüel bir meselenin içine getirip dökmek, lyi niyetle basdaşır görünmez. Ben de şahsen Allahın verdiği canı kulun Jteri »lamıyacap kanaatini taşıyan. fakat kendi toplumumuz bakımından kesın bir karara ulâşamamış bir hukukçuyum. Gene ben Türkiyenin bir huzura kavuşabilmesi için, bizim fert fert bir çok fedakarlıklara katlanmamız gerektiğini de gören bir yazarım. Hiç şuphe yok katlanacağımız bu fedakârlıklar arasında, özellıkle bugünku şartlar altında bu tür tartışmalardan vazgeçmek de vardır. Bu düşüncelerimi gazete ve tartışmacılara sayp üe duyurmak isterim. CJAad 3 BÜGUH YARIN özel Adalet anlayışı Bugün toptum için eo tehlikeli gorduğümüz sey nedir biiir mi«lnİ7? •Özel adalet anlayışı.» Saeeı: Kendinc özgü anlayıjını. bir adalet hülcmü olarak, < o <l bellediği lıerkes hakkında karar olarak gormck istiyor. Solcu: Düşnıan bellediği herkes hakkında aynı Özlem içinde. Politikacı: Siyasal mücadele içinde, çıkarı çatıştığı >a da rakip jfrup iciodf >cr tutmu» herkes bakkında istediği şey faıklı değil. Bir toplumu uygar yapan sey: tnsanları inançlarına, gruplanna ya da savuııdukları çıkarlara göre, özel bir adalet anlayısına RÖre yarjnlamak düşüncesinin kesinke» tarihe kaınştığını. o toplumun bütün üyelerinin bir inanç olarak taşımalarıdır. Düşmanlarımızın da, dostlarımızın da, aynı inancta olduğıımuz ya da inançlanmra ayrı olan in^ır.ların, hiç birisinin. ayrı bir adalet anlayısına göre yargılanmalarını isteyenıeyiz. Burada kullanılan yargılanma deyimi, nıahkcnıelcri kapsaraaz, genel bir deyinıdir. Ne solcu. nc sagcı, ne de siyasal gruplar >a da onların üyeleri hakkınaa. ozcl bir adalet \e jöntem isteyemcyiz. Bir toplumu ilkcllikten kurUraıı tck şej: Özel düşünce ve inançların. karşıtlar için bir lıüküm haüne gclmcsini düşüıımemektir. Ne refah. ne teknik, ne 7engin\ik, nc süper de\lct oluş. bir toplumu ilkellikten kurtaran şey değildir. Insanlığı ilkellikten tek kurtaran sey, özel adalet anlajışınır tüm yıkıhşıdır, silinişidir. Bizi ürküten. ka\ sulandıran tek şcy, bugün toplumun değişik pruplarında, birbiri için boyle bir adalet anlayışuım belirmiş olmaüidır. Birbirlerl hakkında, kendi inançlarım özel bir adalet biçiminde, diğerlrn için gecerli kılma çabalarıdır. Bu toplumumuzu uygarlıktan uzaklaştıracak, taş devri anlayışına götürecek bir eğilimdir. Her aydın. düşmanı olsun, dostu olsuıı, kimin için olursa olsuıı, bovle istemierde bulunaniarın karşısına dikilmck zorundadır. Solcu sağcı için. ş;:ğcı solcu icin, siyaset adamı rakibi için. genel kural ve yöntemlerfo dışmda işlemler isteyebilir. Aydının görevi. bütün bu anlayislann karşısına dikilmektir. Toplumun adalet anlayısmın temel kurallarını, llkelcrini bir kez tartışıiın konusu yaparsak. ne ölciide kalkınırsak kalkınalım, artık ııygar bir toplum olamayız. Biz burada tckrar tekrar belirtelim ki nıahkemeleri değil, aydınlar arasındaki, siyasetçiler arasmdaki. değişik inançlar arasmdaki tartısmalarda gözetümesi gerckeıı «e>i anlatmaya çalışıyoruz. Ülkemizde, her alanda teblikeli olarak belirgin hale gelen. aydınlar arasındaki tartısmalarda ve *iyaset'ilerin cekişmelerinde birbirleri için özel bir adalet anlayışı ister eğiliminiıı gbrüntüsüdür. Her cğilinıdc olan insanlar için: Değişmez yöntemler, kurallar, ilkeler üstünde titreyeceğiz. Kimseyi korumuyoruz, toplumun uygar («ınellerini koruyoruz. Bunun ustünde en küçük bir sapma gösternıedik mi, catışmalaı ne kadar sert olursa olsun, toplum olarak güvenlik duygusunu caıılı olarak tutanz. Tartışmalaı. çatışmalar, oiddi bir sarsmtı yapmadan gcçer giderler. Toplumun huzuru, birliği, püvenliği hepsi buna bağlıdır. Toplumun düşünürleri. yazarları. siyasetçileri kendi aralarındaki tartısmalarda buna dikkat ederlerse, titizlik gösterirlerse. birlikte cahsma ve yurt sorunlarinı birlikte çözümleme olanağını yitirmezler. Bunu aydınlarımızın ve siyasetçilerimizin dikkatlerinc sunmayı yararlı görü>oruz. irleşmiş Milletler Teşkilâtının güzel gelenekleri arasında «Dünya Çocuk Haftası» ile «Dünya Çocuk Kitaplan Haftası» da yer almaktadır. Bunlar dan birincisi, Birleşmiş Milletlere dahil 55 ülkede her yü Ekim ayının ilk Pazartesi günü başlamakta ve bir hafta sürmektedir. B Çocugun, topluma, memlekete, dunyaya ve dolayısıyle dünya ^üzerune ve banşına daha taydalı olması ve iyl yetiştirilmesl için çaba harcanmakta1 Bu arada basmda yazılar ya2almafeta, tadyo ve televızyonlarda, otnıllanla öğretmen ve oğrencıler arasmda güzel konuşmalar yapılmakta, hayır kurumlarmca fakir çocuiara yapılacak yardımlar da en çok bu günlere rastlatılmaktadtr. Ana kurallardan bin olan ve aagıda yanlı 7 maddede özetlenen Dünya Çocuk Haklan Bej"annamesini, büytikler her an göz bnünde tutmalı ve çoctüciara karşı davramşım ona gore ayarlamahdır. Yurdumuzda XIX. Dünya Çocuk Haftası geçtlğimiz Ekim ayı* nın 4 üncü Pazartesi günü başladı. 9 uncu günü akşamı da sona erdi. Dünya Çocuk DİLEDİĞİ FAKÜLTEYE GİREMEYEN VE BEKLEMELİ OĞRENCİLERE rs nilrl Günü ve Dünya BİR ÖĞRETİM YIU SÖRELİ ÜNİVERSİTEYE HAZ1RLIK Çocuk Kitaplan FEN SI1SIFI TARTIŞMA Haftası c • , t. ;&::!!:; :::::::::: :::::::::: ;• :: v:J Tr:r. JSİ.T ^lijjjjjijjjjHjjHiijl lıyor ve üzülerek itiraf etmeliyız kı Türkiyede yayımlanan kitapiar için ayrılan köşeler onların yanında cılız ve sbnük kalıyordu. ar ve sınırlı bütçesıne ve çeşıtlı ımkânsızhklanna rağrnen 50 ncı yılını ıdrak Pden Türkiye Çocuk Esirgeme Kurumu yuz'e yakın yerli ve tercüme kitaplan ile çocuğun eğitim ve öğrenımine yardımcı olmuş ve 19 yüdan beri arasız olamk yayınladığı «Çocuk ve Yuva» der^iai tle bu Kunıma ayrılan mütevazı köşede kitap ve dergılerın satışı rekor seviyeye var<îcak raddeye gelmış ve okuma ihtivacını duyan çocuklarımızı ve bir dereceye kadar da bızlerj tatmın ve tesellî etmiştır. D Çocuk, ırk, milliyet ve din gibi her türlü telâkkiler dışında korunınalıdır. Çocuga, aüe bütünlügüne saygı gösterilerek yardım edılmelıdır. Çocuk, maddeten, mânctı ve ruhen normâl olarak gelişebilmek tmkânlarma sahip edilmelidir. Çocuk, aç tse doyurulmalı, hasta ise tedav1 edılmelı, gerı ise yardjrmna koşmalı, durjmunda uyarsızlüt varsa özel bir eğıtime tabi tutulmalı, yetım tse, terk edilmişse almıp bakılmalıdır Çocuklara. felâket zamanla nnda herkesten önce yardım edUmelidir. ® Çocuk, sosyal güvenllk ve yardırn tedbirlerinden tamar men faydalanmalı, vaktl ge!ir> ce, tıayatını kazanmak lmkânlarına sahip edilmell ve her türlü sömurutaıeye karşı konmmalıdır. 0 Çocuk, en iyi niyet ve duygularla yetiştirilmeli, insani ve \icdani bir içgüdü ile kardeşlerini desteklemeye ydnelölmelidir. Mehmet Nurl ALPAY T. Çocuk Esirgeme Kurtımn Ifayın • Propagand» ve Istatistik Müdürü 6 Arlık 1 Haziren 5 Şubat 1 Haziran 5 Ocak 1 Haziran 15 Şubat 1 Haziran 1 Şubat 15 Şubat 1 Haziran 30 Haziran ÖĞRETİM DEVRELER1 geniş bilgi için B R O Ş Ü R isteyiniz. Beyozıt, Mit*»otpaşa Cad. Ist. Tel: 27 5132 Cumhuriyet 938 ELEMAN ARAN1Y0R Çocuk Kitaplan Haftası ünya Çocuk Kitaplan Hnttosı ise her yıl Kasım ayının 2. Pazartesi günü başlarken bu yıl Millî Eğitim Bakanlıfmca Kasırmn üçüncü Pazartesi günü başlatılmasına ve bundan sonraki yıllarda da aynı tarihln esas alınmasına karar verilmistlr. Geçen yıl 714 Kasım arasında Ankarada Devlet Gü2el Sanatlar Galerisınde açılan ve 8 fün süren üluslararası Çocuk Kitapla n Sergisine Türkiye, Batı Almanya, Avusturya, Avustralya, Fransa, Ingıltere, îtalya, tran, Japonya, Pakistan ve MiUiyetçi Çın'den ibaret 12 ülke katılmış ve çocuklardan başka büyükleri de imrendıren ve çeken pek güzel eserler teşhir edilmlşti. Bu sergıyı açan eski Mlllî Egitim Bakanı Prot. Sayın Orhan Oguz. açış konuşmasında: «Bundan böyle en güzel çocuk kitabıru yazacak ve en güzel baskıyı yapacak olanlara ödül verilecegini» vadetmış olmasına ragmen bu teşvtk edici vait bu yıl yerine getirilememiştir. Yannın büyügü ve yöneticısi olan çocuga, ilen ve uygar Ulkelerde verüen önem, onlar tçin hazırlanmış olan göz alıcı, tç açıcı kltaplardan da hetnen anlaşı D AYM EDVİRDO RUHA1Sİ Kıymetli eşim Bu alanda üerlemek, hiç olmazsa çocuklanmızı yerli ve yabanoı bir takım macera ve zararlı vayıralann etkisınden Kurtanuak için bu konuyu ele aimak ve teşvık edici ödüllerle çocuk kitaplannın daha çok ve daiıa lyı kalitede yasalmasım ve basılmasım saŞlamak başta gelen görevlerden olmalıdır. Egitlro reformundan söz edilen bu çagda Mıllî Eğitim Bakanımız Sayın Şinasi Orel'in ve Kültür Bakanımız Sayın Talât Halman'm 1972 yılı bütçesıne hiç olmarsa ılk basamak olacak ödenegı t°k\\t etmelenni ve siice MecUsın de buna öncelık vererek benımsenmesmi beklıyoruz, Şunu unutmamalıdır kı bir ulusun en degerli hazınesi, on'J yükselten ve genç kuşaklan çekırdekten yetiştıren yaymlardır. OF BELEDIYE BAŞKANLIGINDAN PARKE KALDIRIM, BETON YOL, KANALİZASYON VE LOJMAN YAPTIRILACAKTIR 1 Ot llçe MerKezjnin cadde ve soKaklarınaa parke betonyol ve kana'izfcsyon lnsaatı ile Cemalpaşa caddesınde rnevcut ıkı kath bına üzennde (4) adet lojman lnsaatı 2490 sayıh kanun hükümlerine göre kapalı zart usulü ile eksıltnıeye Konulmuştur. Bu işler 1971. 1972 yıUannda ve parke fcakünm ve kanal işinln bir fcısmı 1973 yılmda Kalruası mümkündür. 2 Yapurılacak bu işleTe ait keşiî bedeli parke TO betonyol ile kanalizasyonun (764.000) lira, Iojtnanlarm (4) adet (200.239) lirarUr. 3 Eksiltme Belediyede Belediye Encümeninde 26.11. 1971 Cuma günü saat U da lojmanlann va saat 15 de parke ksldırım ve kanalizasyonun ihalesi vapılacaktır. 4 Eksiltme şartnamesi ve diğer evraklar mesal saatlert dahiLinde Belediye mulıasebesinde görülebilir. 5 EVslltmeye girebilmek lçin lsteklılenn, a) Parke yol ve fcaaalızasyon lşi için (33.906Î üra (4) adet lojmaıı (çin (11.262) lira geçici teminat. b) l°7î yılma aıt Ticaret Odası belgesinl, c) Mürecaat dilekceiert İle birlikte vereeeklert (Eksiltme sartnaroesınde beUrtilen ve usulüne göre nanrlanmıs oian) Dlân ve techızat oeyannamesinl, müteahhitlerin bankaiardan alacskian fcullamlmış ve kullanılmamış temt nat mektubu kredjsı İle serbest onevdnatlarmı göstertr örnegine göre banka mektubu ve sertoaye kredi lmkânlanru bildiren mall durum bildirisinl teknik personel beyannamesinl, teahhüt beyarmarnesmj almış olduklan ( O grubundan keşü bedeli kadar İşın eksiltmesine gırcbüraelerinl gösterir müt»ahhitlik karneslnı ibraz sureti ile Trabzon Bayındırlık Müdürlüğünden alacakları yeterlik belgesini teklif mektırpîan ile bırUkte zarfa koyaıalan lâzımdır. 6 îsteldller tekHI mektuplannın 26.11.1971 Cuma Rünü saat \V* kadar lojmanlar için ve saat 14'e tadar da parkeyol ve kaaaUzasyoD isl tçin makrAB karsıhtmda thale Komisyonu başkanlıgına vereceklenür. Yeterlik belgen alınması lçin son müracaat tarthl 24.11.1971 Çarsamt* günü mesai saati sonuna kadardır. Telgrafla müıacaat ve postada vakı eecilaneler kabul edihnez. Keyl'yet ilân olunur. 1.11 J971 Ot Belediye Bşk. Türklye'nin en eski ve en büyük yayın müessesesl DOnyaca Meşhur Ansiklopedilerin tamtma ve satış işlerinde çalışabilecek geniş muhiti bulunan gırgin ve külturlu Bayan ve Bay elemanlar aramaktadir. I9 maaşlı olmayıp satış üzerinden prim verilmekte ve başanlı elemanlar ayda 5.000 TL. civannda kazanç saglamaktadırlar. tstekli olanlann aşağıda yazılı şehirlerdeki şubelerimize müracaatlan. AMERİKAN NEŞRİYATI BÜROSU tstanbul : tstiklal Cad. No: 387 Beyoğlu Tel: 44 26 36 Ankara : Mithatpaşa Cad. No: 61/A Yenigehir Tel: 12 73 18 îzmir : Şehit Nevres Bulvan No: 7 Tel: 26942 Cumhuriyet 93! Bursa Iktisadî ve Ticarî ilimler Akademisi Reisliğinden Akademimiz aşagıda belirtilen servislerine memuı almacaktır. 1 Personel 2 Muhasebe 3 Aynıyat 4 KOtüphane İsteklüerin en geç 27 Kasım 1971 Cumartesi günü saat 13.00'e kadar Akademı Reisliğine fotoğraflı dilekçeleri üe müracaatlan rica olunur. Üniversite mezunu olmak; Usan bilmelc veya bu branşlarda tecrübe sahibi olmak tercih sebebidir. (Basin: B. 137923356/9374 DE ROCCHVnin Çocuk Haftası bildirisi % A A t% y ı h n ( l a yürürlüğe gi| U / <ren ve 1948 de kısİ W A W men değıştmleD oenevre Beyannamesı denilen Çocuk Haklan Bildirisi tle öütun uluslara rnensup erkek vs kadınlar, insanlıgın bünyesinde cn mükemmel ve faydalı olanı çocuğa vermeyi öngörmüş ve bu gortvı kabul ettiklerini teyit etmış. lerdir. ruhu icin 17 Kasım 1971 Çarşamba günü saat 11 de St. ANTONİO Kılisesinde yemek verilecek ve mevlit okunacaktır AFLESİ Cumhuriyet 9380 ÖZGÜRLÜK GÖKLEPDEDİR NIMBÜS İLÂN Ankara Iktisadî ve Ticari ilimler Akademisi Anadoltı Eczacılık Yiikssk Okulu Mi'dürlüpnden 1 Okulttmuza asağıda gösterilen branşlarda Aslstan alma eakür. 2 tsteklflertn Okul MadürlUgüne 18İ1.1971 gflnü aksammı •adar müracaatlar. eerekHdlr. 3 Yabancı dil ve billm imtihanı 26.11.1971 ?<lntl vapüacaktn Alınacak Asistanhk Branşlan ve Miktarlan Galenlk Parması Farmasotik Kimys Parmakoknosi Parmakoloji Biyoklmva Gıda Kimyası 12 10 10 2 1 1 (Basm: A. 1567623385/937'
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle