Katalog

SAYFA IKI: ıCL'MHURİYET: 14 tvasım zlemini duyduğumnı köklü bamlelerin, reforrnların çerceklesmesini hcyecanla beklediğimiı su günlerde. bir ettitimci olarak, «Eğitim Reformu» üstündekj düsüncelerimiri, Milli Eğitim Bakanının son demeelerine ve açıklamalarına dejinerek belirtmek istedik. Bize göre en önemli reformlardan biri \e öncevi saMİan Esitîm Retormn konusttnda. Savın Milli Egıtim Bakanı, eğitim ilkelerini tesbitle, eğitim politikamızı ve amacını özet olarak soyle belirlemistîr : a^ ESitım reformunda öngörülen llkeler: Ataturk ıtkelerıne bağlı, fırsat eşıtliği ve sosyal adalet prer.sıplerine dayanan her egıtim kademesmde çocuğa bır ıs bulma imkânını .«ağlayan, beceri veren ve çevrenın ekonomık durumuna katkıda bulunabilecek bir eğitim politikamız olmalıdır. Bu eğitim bıreylerin isteklerine uymakla birlikte onlann içlerinden en lâyık olanina verılmc?i gerekir. öyleyse bu eğitim sistemi kalkmma plâmnda öngörülen insan gücu ıhtıyaçlarına öncelikle cevap verebilmelid:r. b) tn'îsnıniın egitirken uzun vâdedekl Ihtıvaclarımizı kendi kriterlerimize göre ö!çmelıyız. Bu da Plâr.lama Dairesi'nin görevleri arasındadır. c) Bız yüksek öğretimin bütünluğü ükesinde bırleşiyoruz. Üniverslteler '/o90 mesleğe adam yetiştıren miiesseseler halirıe geltniştır ( 1 ) . EGITIM SISTEMI TENEIDEN BAŞIAR M TARİH ÖĞRETMENİ VE YÖNETİCİ ÎW dönemH, S yıl sfirelt trroel oknl. Bi. Tİnci dönem 6, ikinci db'nem Z yıl. Birinci dö. nemde temel kültürün yanısıra çevrctıin sosyal . ekonomsal kosnllarım gözönünde bnlnndnran yararlı. pratik bilgileri içerileyen özel programlar nvgulanır. Paydasız, kurn bilgilerin verinf çevrenin jeososyal ihtly»Çlanna göre ayarlanmıs bir i$ eğitim) alır. •* irinci dönem sonund» sınıf ösretmenle. •"*rinin eörüleri ve izlenimleri ögretmen. ler kurulunda değerjendirilerek çocuklar Sıel ycteneklerine göre bilim mfslck güzel «anatlar dallannda özel bir eğitim göriirler. Bn üç bSIfimden hiçbiri içın umut verici göriilmeyen orta ve geri lekâlı çocnklar atelyeler. de zanaat öÇrenirler. Her üç bölümden cıkan. lar, üç dalda eğitim yapacak liselere giderler. Bilim dalına ayrılanlar dısuıdaki öğrencılere seçtikleri meslekler vc sanatlar üzerinde güç kazandıracak bır vöntemle çok vumusatılmış Vf pratiklestirilmis bir ders programı uygala* nır. Yüksek okullarla üni>ersitelere de para. lel bir kurulus statüsii verilir. Temel okullarda Türkçe'den baska ders. ten bütünlemeye Ualma voktur. Türkceden bütünleme sınavını veremiyenler borçlu olarak öst sınıflara geçerler. Liselere gelince : bütünleme de. sınıfta kalma da olacak. Fakat temel nkuldan özel yeteneklerine göre adım adım ilerlemis bulnnan öğrenciler ara«ında sınıfta kalanların orantısı pek düsük olacak. tır. «f» harfiyle belirtilen reorganızasvon fik. rınızi bütün varlığımla paylasmm (3). Rüstemin verdiği örnek! Size çok önemli bir kişiyi tanıtmak Istiyorum. Yaptıgı tşte pösterdiği fedakârlık ve katlandığj eziyet ile nerkesin dikkatini mutiaka çekecektir. İsmi Rüstem, soyadı Türkan. Evet Rüstem Türkan ismini hiç unutmamanızı rica edeceçim. Çünkü mı *at dünvada örnep nadir olan kimselerden biridir. Rüstem Türkan küçükten beri zahmet çekerek, bir iş yaparak hayatını kazanmak yerine, Allah ne verdiyse. şöyle bir el çabukluçu tle bır şevler temin ve tedarik etnıenin alışkanlıfcı içindedır. Buyuk l »•nglnlerin Suudî Arabistanda olduklarmı öğrenip bunlann ça ^ bok tava geleceklerini tahmin edince, oraya eitmis, marıfetım j göstermeye baştamış. Bir iki kere teşebbüslerinde başan ka j zanınca cesaretlenmiş, fakat günün birinde yakalanmıs ve nasıl t olmuşsa. şeriat kanunlarır.da hafifletici sebepler bulduklan içın % serce parmağmı kesmeklc yetirnnişler, Rüstemin canı acımış, i varasına tuz basmrs Fakat huyundan bir törlü vazgeçemedıgı f icin eirişeilerine de\am etmis. çekirjte bir kere atlamıs, İki kere atlamıs. üçüncüsünde vine vakalamnca bu sefcr Suudun şerratı | artık hatinetiei sebep hulamadığı için yakaladıklan gıbı Rus % temin bilefcinden elini kesmisler. , Ama Rüstemdeki iradeye bakın ki bn »ctdan sonra TÜrki . reye ceirois, bir bilek ve bir parmağından yokson oldujra halde | vine faaliyetine devam ettiSi için burada yakalanmıış, bir gazete \ onun yakalandıktan sonra Emniyette alınmış resmini yayınhyor. Bu resmi gördükten sonra. psikoloflarımızın fizerinde maları fereken bir mesele sözlerimin önüne diklldi . Par bileçi kesildikten sonra Rüstemi hâlâ hjrsızhfa sevkeden nedenler nelerdir? Nedir or.daki bn ısrar?.. Aslında iıısanlann ahşkanlıklardan kolay kolay kurtulamadıklarım hilirim. Bir zamanlar. vani bundan otu» yıl w w ! yalnız Karaköv nhtınunda yankesiclik vapmaya alışmı» hir thsan \ardı, ne w»man r.htımda birisinin bir şeyi çalınsa, thsanı bulurlar, o da davafci yiyince suçu itiraf eder, yankesiclik yohıyla aldığını iade ederdi. Bir gün kendisine: Nlcln daima bu işi nhtımda vaptığını «ormmtuın, bana verdiçi cevabı hiç unutmam. • Krendim demişli. başka rerde sudan çıkmıs balıfa benzerim, elim islemez!. Sonra dikkat ettim. şoför bOTç ediyor, tıarç edivor. veresive aldıp zaman iki vıl tefeci namma çalışmaya ran oluyor, fakat mutiaka bir araba alıtor. Tüccar kniay kolay endüstHye aktaramıyor. komisyonctı. ralntı komisvon peşinde koşnyor, ırazeteciye Totodan para vursa, ne yaparsın? diye sorsamz şimdi Totodan iştibayı tesvik edecek para vurrnuTor »a bir pazete çıkannm, diye cevap venr. Çok nadir tnsan vardır ki hayatının selismesini çeşitu dallarda tecrübe et«in... Sözü tekrar Rüsteme eetirelim .. Bo ınsanını elınin kesılmesı. parmaçı.iın kesilmesi, hırsızlık ettnesine mâni olamıyor. ondaki çalışma tabiatt, kolunun kanadımn kirılmasından daha lnıv>etli ki. adamcagız her seye rağmen bo meslekte sebat ediyor. *** Benzetmede hatâ olmaz. . Politikaya giren, Rüstem gibi eli kolo kesilse de. varlığı feda olsa da ytne bu politikadan dısan kendini atamıyor. fazla çaba sarfetmeden »6yle usulen bir dirense gene bir şey deçil... Fakat o çemberiB içinde yaşamafc amacıvla büvflk paralar sarfetmeye başlarsa, politıkada başarı kazanacapım zanniyle valancı, öç kâjhiÇ» olnrsa. bana ne derler? diye bir endisesi kalmazsa halkm karsısına çırılçıplak çıktıpi zaman örtünmek lüzumunu duymaısa Rustem Ribi tecrübelerden ders almaz ve cözönnn önunde cereyan eden olaylardan bir şeyler öğrenemezse Suudj Arabistanda eli ve parmap kesildikten sonra hırsızlığa Türkiyede devam eden ratandaşa pek benzer. ~~> E m l IZDEM k e • Türkiye'nın eğitim sistemıvle doğrudan, ya da ona paralel sorunlara değınen sorulann karşılıkları bunlar. Görüslerimiz avın Bakan'ın bn çörüs ve düsüncelerini sütnnnmuznn elverisliliiji oranında inceliyelim : a) Eğitim ilkelerinin tesbıti gereklidir. Efitint reformunda öngörülen ilkelerin hepsi hayati önem taşırlar. Ancak. ilkelerin tesbiti ile nyçnlanması ayrı dâvalardır ve karnlması özlenen eğitim sistemimizle sıkı sıkıya ütilidir. Benim görüsüm de şn: Tütkiye'nin sosTO . ekonomik knşnllarına en nygnn sistem knrulmadikça ilkeler de, parca parça reform. lar da umulan olumlu sonucn veremes (!). b) Insanımızı egitirken kendi kriterleri. mizi kullanmamız. son derece isabetli bir görüstür. e) Yüksek öiretımın tıütüulüfeü ilkesi, çağımızın pkonomik, teknik ve egitspl verilerine vygundur. Ancak bu ilkenin aksamadan nygnlamnası da veni sistemin kurulmasına baŞlıdır. ç) VIII. Eijitim Surası, yeteneklere gore eğitimi. liselerin ilk 'inıflarını «vönelis» sını. fı savmakla hüviik hir vanılma zjSsterdi. Kısır sistem sürecek, çocuklar sapır sapır dökülecek, klâsik bir öğretim devam edecek, birer fosil haline eelmis hulunan ortaokullar, eaedas birer medrese büvnetivle gençleri öğütecekler. üseye kadar ulassvbilen yavrolar • taribe dek biç bır test yoklaması jeçır Bız yuk«ek öğretim plânlamasını, In^an gücu hedeflerıne gore yapalım ve liyakatli olana da bu imkânı verelım diyoruz. ç) IX. Egitim Çurası Şubatta toplanacak. Orada VIII. Şura'da onerilenlerı bir araya getırıp riaha krıstahze bir hale koyacağız d) Bız sımdiden 19 yatılı okulda tatbikata çeçmıs bulunuvoruz: Yatıh ilkokulları 8 sınıfa çıkarır ve öğrencılerıne ekonomik ihtiyaçlarına göre bir beceri kazandırabilirsek onlann mııhıti de çok istifade edecektir. Bu i'tifade görülür görulmez buna karşı talep buyuk ölçüde artacaktır. e> 9. sınıf bir «yönclme sınıfı» olacaktır. Çocuğun kaabüiyeti burada değerlendirilecektir. f) Ancak yeni eâitim sistemimizin tatbik ech'.ebilmesi için idare eden mekamzmanın da reorganiza^vona tâbi olması gereklidir Bakanhğımızın daha efektıf çalışabilmesı içın reorganızasvona ıhtıyaç vardır. meden . 9. ıınıfa alınaeak .. Ve bundan son. ra yönelise göre bir egitlm uyjolanacak .. Heyhat ! Sistem temelden başlar. Sapımııı saglam temele oturtmazsak çöker. Bütün dilegim, IX. Şuranın bn temelden yanlış göriisü düzeltmesini görnıektir. d, e) 19 vatılı bölge okulunda deneme Tapılması. benim için heyeean verici bir müjdedir. Zira ötedenberi gercek eğitim sistemini araştırnıavı. atılı höl?e okullarından basla^ tıp 10 Ml ıçiııde \urda >a>ılması rüyası içinde avunup hep 2 dönemli temel okiıl görüsünü savundum. Ancak, Savın Bakan! Burada biraz durmama izin vermenizi rica ederim. Temel okul lıktır. Ortaokul üç vıl «üren Ulâsik bir iiğre. tinıle adaylarını liseve^ üse de a>nı sakat >olda vürüttüğü yol»,. \rını vüksek okullarla üniversitelerin kapılart önüne bırakır. Bu. giine dek nygulanan eğitim sistemi. bu. Kğer 19 vatılı okulda 5 verine 8 vıl süreli bir öğretim uygulanacak, ortaokullar «tatülerini koruyacak ve temel yerine çatıya vakın bir yerde (lise 9) vönelis denemesi yapılacaksa eski sistemden az ayırımlı bir stratcji izlenecek demektir. Ne strate.ii. ne valnız plân. ne eğitim politikası, hattâ ne tek tek reformlar Türkiyemizi çeri kalmıslıktan ve cevherli çocaklannı heder etmekten kurtarabilir. Bence yapılması zorunla olan sudnr : izde 5 sınıflı ilkoknllar son iki klâ. B sik öğrrtim \apar. Bu, ortaokulayılhazır. Sonuç dum. günÜmüzün elverişli ortamından fayda. lanıp tassrlanan refortnlan gerçekleştirmek: korkum, nzman geçtnenlerin M Sura'vı yenl . >anılmalara düsürmek ıhtimalidir. Simdilik inançlı güçlü kişilik sahibi eğitimcilerle Sa. yın Bakana güvenivor ve bu güven içinde basarı diliyoruz. (1) Bızdekiler de kuramcı. bürokrat ve tedir. gın insan yetiştırıyor. (2) 18 Temmuz 1971 tarihli Cumhurıyet gaze. tesinde sıstem açıklanmıştır (3) Bu isabetli görüsünüzün gerekçesi, «Milli Eğitim Çıkmazınrian Nasıl Kurtulabiliriz?» broşurüraüzde açıklanmıştır. bakarak top. S avın Bakanın bevanlarınaduvduk. Uran. lantıya katılm» cesareti Gerçekci olalım Saym Mali.te Bakanı 1971 yılı butçesiniıı guçluklerini açık seçîk orta>a ko.tdular. Önce keııdilerini kutlamak istiyoruı. Ulkemiıde gerçeklerin üstünü örtmek, bir yuce politika kuralı olarak hayatıınıza çirmiştir. Herkes bilir de söylemez, so> lcnmesine kimse engel dc^ıldir. ama küciik hc^aplar. büyük politika erdemi gibi göstcriür. O'ııun icin gerçeği sbyleyen bir yetkili çıktı mı, hero 5aşarız, hem alkışlaru. Çünkü, gcrceği işitmege öjiesine toplum olarak susHmışız ki.. Duşııniin hir kcz, rahmetli Rcfik Saydam Başbakan iken bir söz ctnıiçti: «Işlerimiz A'dan. Z'ye kadar bozuk.> dlye, bo söz halk ara>ında, bir atalar sözü biçimlne dönüşmüştür. Bu bir toplumun, jctkililcrdcn gcrçeği Işitme susuzluğunun sonucudur. Vzuııca süredir. 1971 yüının bütçe açığınuı 4 milyar lira olacaği sö>leni>or. Şayın Bakan 2 3 milyardan söz ediyor. 197? yılı bütçe çalışınalannda, gider Sstekleri toplami'TvS milyar lirayı bulmnş. Karşılıkh pazarhkla 5.1 mil.vara indirilehilmis. 46.5 mllyarda dondurulnıaja çalışjlryor. Pek tabii, biitce ilkelcrinde bir içtenlik ilkesi vardır. Yani, gelir ve giderin kesin olarak gerçeği yansıtması gerekir. Bunun kadar önemli olan bir ilke de acıklıktır. Eğcr, butün de\lct kurumları ve vatandaşlar, dcvletin gelir ve Rİder olauaklarını iyice bilirlerse. isteklcrinde sınırlı olıııa dusüncesi, lıtr ejlemlerine cgcıneu olur. Ne politikacılar. akıl dışı vaadetm?k yollarına sapabilirler. nc vatandaşlar olanak dışı isteklerde bulunur. nc de kalkmma ile ilişkili olmayan büyük kttlelerin bayal gücuııu aşmak için, büyük projeler edebiyatı yapılabilir. ve ne dc kuıumlar isteklerinde, yapacağı işlerde devlet kaynaklannın rasyonel kııllanılnıasuıı düşünmeden. sınırlı olaııaklan düşünmeden, aklına her gclcn şey icin tahsisat isteğinde bulunabilir. Daha önemlisi. devletin eiicünün sınırlan kurumlarca. politikarılarca. teknisyenlerce. vatandaşlarca iyîee bilinirse realist bir politika uygulama olanagi belirir. Çıinkü. bir devlet ne kadar güçlü vc zengin olursa olsun onun gücünün. zenginllğinin bir stnın vardır. Politikasını bu sınırlan aşmayan. zorlamayan kurallar Çcrc«\csinde şckillendirmesi gerekir. thrivaçlannı. yapacağı Isleri sürekli olarak öııceliklere göre diizenlemosi. israrlı bir uygtılama ve izlcme ile sonuca adım adım gitmeye çahşnıası gerekir. Yoksa. savaî c:£lıklarından. sloganlardan öteye anlam taşımayan sözlcrle tahrik edilmis M^ınlarm hosuna gitmek icin. devletin olanaklan gozelilmedcn. ihti^ac öncelikleri dikkatc alııımadan. kalkınmn ile uyumu sağİEiımadan romantik bir politika voluna girilirse, devlet batağa saplanır. olanaklar heder edilir ve dc hiçbir sonuç ahnamaz. Türkiye büyüyor. ihtiyaçlan ve istekleri de büyiiyor. ama yıllardır kamuoyunu öylesine alıstırmışız ki. bütün isteklerinin ve ihtij dçlannm. kendisini en küçük hir tedakârlığa katlanınadan gercckleşebileceğine inanmıs. Bunun kadar bir ulus ve iilke için znrarlı bir şey olamaz. Türk ulusu ve iilke bu irrasyonel havadan bir an önce kurtulmalı. kurtarılmalıdır. Bunun icîn de yetkililerin. ÜOrumluluk tasıyanların, ne kadar acı olursa olsun gerçekleri kamuo>uııa oldugu gibi duyurmağa calısmaları. bir politika olarak. kaıı:ııo>unu isteklerinde sınırlan lyi bilme eğitimine yöneltmelcri gerekir. Çünkü. politikacı. her soydcn önce. bir eğitici olmalıdır. R'z z.ıman 7»man. 12 Mart önccsinin havasından sıyrılmadıkça, o sloganların etkisinden kurtulmadıkca. girişilecek her reform başarısızlıkla sonuclanmaya nıahkum diye ^azıyoruz. Bu bazılartnr» yadırçanabilir. Ama, bu bizim. huîiııı geldiğimiz bir düşünce değildir Saym Erim B.işbakan olmadan bir hafta önce. daha Basbakrfiilıkları soz konusu olmadığı bir zaınan, Meclig kitaplığmda 15 yakm dostun konuşmasında. 12 Mart 'Vluhtırasi konuşulurken. sayın Erim'e bu düşüncelerimizi herkcsin önünde sövlemiştik. Önce idareııin düzenlenmesinin. devletin gelir ve eidcr olanaklaruıın iyice öııceliklere göre düzenlenmesinin şart nlduğu üstiinde ısrarla durmuştuk. Yapabilereğimiz \e >apamıyacağımız şeyler ondan sonra anlaşılacaktır. Maliye Bakanı acık vürckle. gerçekleri onümÜ7e ko>makla. bize gerçekci olma. ha>alden kurtulma olanağı haıırlamıştır. Kendisini yalnı» hu nedeıı ile kutlu\oruz. İki bin yılı ve biz HAZIRLAVAN keşif ve Vecdi KIZILDEMIR parız YBn ve eylem arastırmacılarının yoklamalanyla, îş yönetfcıleri, 'tahmin rakamların düzelt mesini öğrendiler ve «Gelecek sene içinde kâfıt elbise piyasasının senede "'• 10 artış ihtimali °i50 ve %15 artma ihtimali °o 2O'dir« gıbı tahminler yapmağa başladıîar. Başka bir deyimle bu 5u demektir: «Kâğıt elbise talebinin gayet iyi olacağını tahmin ediyorum.» Ancak birinci şekli kompütöre veya karar silsilesine verüebilır de, ikinci şekli verilemez. ama bir bartka ile konuşurken daha ınandıncıdır Hangisj önemlidir. bır fürürist mı. yoksa bir bankavı inandırmak mı? Güniük işlerimizde kesınlik ozvar. Son zamanlarda dünya ha»' va yolları tarsfmdan hava yolcu' luğunds katedilen kilometrelerdeki artış, gerçekten şaşılacak bır teknikfinans başarısıdır ve bu da kalkmma ismini hak etmiştır. Bütün istenilen. insanlaruı katet tikleri kilometrelerdeki artışm kalkınma olup olmadığı üzerinde mutabakata varmaktır. Bu farazıyeye göre, insanın kalkmmayı ölç mek için bir kritere ihtiyacı vardır. Sadece vıllık ortalama yüzde artışı veya zamanı iki misline çıkartma fıkri deği^imi tarif etmeye yarıyacaktır Fakat. bir kere elde edildi mi. gelecek ytl ve ondan sonraki .vülarda da bu gelışme yuıe olacak tahmininde icatlar lerinden Donald Bogue, mıs Milletlerin nufus kontrol modelının, doğum artış oranının şımdıden. Birleşmiş Mıüetler eksperlerının rahmınlerınin altına duştüğü büyuk Batı ÜU kelerınde ve küçük Doğu ülkelerinde. modasımn geçüğini öne surmüştur Kanada'da doğum hızı 1954'te »n2.85'ten 1968'de »o 1 77'e düşmuştür Bu düşüş, 17 sene süre ile yükselen doğum hızmda, doğum kontrol haplarının kullanılmağa başla. masından evvel vukubulan keskın bir düşüsü ifade etmektedır. Aynı zamanda ölüm hızında düsüş de vavaşiadi, böylehkle tabiî artış hızındakl dü. şii«!. fiiüvatta dotumdan oldu6u kadar barız olarak göze çarpmaktariıı Eger dünya nüfusu 1954.68 Kanada örnegınt takıp ecfer ve 19fi8 rakamında durur. sa. asrın sonunda nüfus takriben 5 25 milvar olacaktır. rofesyonel fütüristliğin gelişmesinde bir çok faktör ro) oynamıştır. Ondokuxun • cu yüzyılın başlanna kadar ve bazı alanlar da yakm zamana kadar insanlar durumun ajTien kalacağını um dular ve öyle de kaldı veya çok az deçişiklik gösterdi. Fakat yavaş yavaş bazı olaylann ve zaman geçtikçe artan İ olaylann aritmetik çoğalım yerine geometrik çoğalıma dönüştüğünü anladüar. P BUGUNKL TURKIYE Satış yeri: îstanbul Babıâli Tekın Yayınevi Şehırlerdeki kitapçılarda araymız. t 4 Cumhuriyet 9313 S SATILIK YENi KÜRK } Yolculuk dolaysiyle yeni Suvakara Astragan • onbın lıraja satılacaktır. İsteklüerin • 4 \ Sabah 912 Öğleden sonra 1719 saatleri arasmda 33 12 06 numaralı telefona müracaatlari. Cumhurij'et 9222 kürk Modem fütürist nüfusun artıs yüzdesınin düzenli artışlarla, her yıl daha büyük sıçramalar la artacağmı umar. Gerçekten belirli eğilimlerin günümüzde süratle değisen hızı karşısında insan gelecek için bir rehbere ihtiyaç duymaktadır. Bunun dışında herseyın matbaaya ulaşmsdan modası geçeeektir Meselâ ekspresyollan ve ııçak alanlan açıl dıklan zaman süphesiz ki tasarlanclıklan zamanın aksine olarak, trafık sıkıçmaları ile karşılasacsk lardır. Çünkü in=aatm çizim ve bifmine kartar harcanan zaman zarfında trafik talebi tahminlerın üzerinde büyük bir hızla artacak tır. Dolayısiyle plânlamacılar nnk liye ve ulastırma çibi süratli ge« lişim içinde olan teknoloiilerde, arada geçen yıllar icin de isabetli hesaptar ysrjmak zorunda kalacaklardır Üç nesi'den ben insanlar sadece yıkılmak üzere olsn binalar yerine yeni inşaat yapmak tadırlar Bundan dola\n. zamanımızda fütüriptlik kendini evinde hissetmenin bir yoludur. Hattâ denilebilir ki buşriin için kendırü evdı? hissetmenin bir voludur. • \LT1 MİLYAR İNSAN: HAFTADA 20 SAATLİK ÇALISMA; YE.MEK OLARAK Gt.NDE LÇ TABLET. BL'NLARIN HEPSİ 2000 YIUNDA 511? lenr. saiıte dahı oisa duyulan bu ozlem gunümuzun karakteridır. tnsanlar der ki. «Büyük bir ihtimalle hafta sonu yağmur yağacek.. Aslında bu konuda hiçbir çahsması yoktur. encak demek istenen şudur: «tçimdeki bır his bana hafta sonunun berbat şececeğini söylüyor.» At yanşlarında. gerçekte her şey kumarbazların elinde olduğu halde. ortalamalar kanunundan yardım umar lar. Kendisi yeni bir fenomen olan, terakkı fîkri gelecek yazarlannı bes'eyip kuvvetlendirmektedir. Miktar olarak farkedebilirseniz etrafmızda hersey ilerlemektedir. Sündî hem sayıca daha çoğuz. hem de daha fazla paramız ve eşyamr bulunmağa mukavemet etmek cok güçtur Ne de olsa biz ılerlemeye inanınz. ÇEVRE HÂKİMİYETİ austianism dördüncü faktör olarak öne sürülebilır. Goethe'nin bu piyesinin bir sahnesinde Faust. durgun bataklığı ve alçak sahilj «Yemyeşü verımli bır araziye^ Cennet gibi bır bölgeye» cevirmeye çalışır Sentetik polimerler nükleer reaktörler, tayfun yönetici maddeler ve doğum kontrol hapları azılı tabiatı uslandırmada ne kadar başan elde ettiğimizi gösterir. Bugün, bizdeki çevreye hakimiyet arzusu. Orta Caida dinin insanlar üzerindeki kuvveti kadar güçlüdür. Fütürizm bazea bu hâkimiveti, henüz bilinmeyenleT üzerine yaymak için duyulan bir arzu ve azılı geleceğin gayesiz güçlerini yöneltmelı için bir niyettir. Gelecek dünya ntifusu hakkın da yapılan münakaşalarda standard durum ve en iyi bilgı sahibi olanı Birleşmiş Milletlerin öne sürdüğCdür. Mevcut gidışatın devamı 2000 senesınefe 7.5 milyar insan olacağını çösterıvor Tüksek artıg oranı 7.0 milvar Orta artıs oranı 6.1 » Di'Mİk artıs oranı 5.4 » Ş.kdgo Cnıversıtesı Pıufcsor KÂĞIT ELBİSE stikbal hakkında tahminler yapjlmasına diğer bir sebep entellektüel olgunluktur Umumiyetle de bunu çok iyi ya İ NIMBÜS on zamanlarda Sovyetler BirhŞinde doğum hızmdak) keükin düşüş, Kanadg'dan da daha hızlı olarak vukubulmu'îtur Aynı müddet içinde Sovvetlerrie ölüm hızında çok az biT rfü'üs olmuştur. ancak bugün bu vine artmaktadır Eğer dünva Sovyetlerin son 10 yıl ıcindeki modelini takip ed»r ve 1%7 tabii artış sevivesinde riururlarsa. dünva nüfusu 2000 «ene^ınHe 51 milvara viıkfelecektir Madem ki halen Kanad1» ve Sovvetler Bırlıcı ve dıger iılkelerde tabit artış hızı düşmektedir. 21. asrın arifefinrfe dunya nüfu«unun 5 milvar civarmda olacaâı volunda vapılan t,>hminler oldukça lıberal sayılsbilir. Avnı zamanda, milyonlarca çif fn gelecek otuz sene içinde kalabalık aile isteyebilecekleri ihtımalini rie reddedecek durumda Hpgiliz Ruslar bunu uysuiavahıhrler Çünkü Sovvet vetkiliİTi, dü<süîî nüfusun ekonomık geli?mecfe yaratabilecegi kıçıtlanalardan endise duymaktadırlar DoSum kontrol haplarını 'atışa müsaade eden hir kanunu rafa kaldıran Franfizlar ria aynı durumdadır Hükümetleri. «doSum kontrolunu artu eriilmez bir hale getirmek için» snn zamanlarda. büvük ailelerin tph^ljatlannı arttıran bir kanun çıkarmış olan Arjantinliler de a v nı d\ırumdadır. Hıikümet tar?fından tesvik edüen doîum kortrol prOframını durdnran Tunuslular da öv'edir. Dünya üzerinde dogurganlık vönünden en verimü olan Hindliler dahi. hükümetin aile plânlama prosramma en geni' olcürte kar=ı cık maktadırlar Dolavı«ivle nüfusun yedi veva verTi buçuk milvar olacaîı muhafazakâr bir tahmin «avılabüir TÜRK PİRELLİ LASTİKLERİ A.Ş. İzmit fabrıkasında çalıştınlmalc Ozere askerlüc hizmetini yaprrtş; 30 yaşmj geçmemış; Endflstri işlerinde tecrObesi bulunan Yüksek Makina Mühendısı aramaktadir. İsteklilerden İstanbul ve cıvarında bulunanlarin doğrudan doğruya Gayrettepe Büyükdere Caddesı No: 117 deki Umum MOdürlük Personel Servisıne ba^vurmalan; diğerlerinin P.K. 5 Mecıdiyekoy İstanbul adresine kısa hâl tercümelcrini göndermeleri rica olunur. Rektaş: 4293/9322 vetlerı dılıkat nazanna atmamaktadır. Eğer geleceSın kaçmılma? olduğuna karar verırsek, bunun, etrafımt?da vukubulan deâi^ım lere karşı tepkimui etkilemesı gerekir SeMrlerdeki pis hava oranı veya nehirlerde ve göllerde fosfat meveudivetinin ço. galımı bui tahiatın kirlenmesinden doŞscak n»>ticelere karsı tedbir sramak için uvandırır veya uyandırmalıdır Profesyonel fütüristleıin en iyileri, bize gelecejîi kenrfimizin yapması gerektiğinl hstırlatmnkla cok ivi etmislerdir Rand teşekkölönde yüksek matematikçi Olaf H»lmer yeni eelişmekte olan davranışları sövle irah eder: «Ar. tık eelecek bir tek. önreden dü. «mnülmiven ve kacmılmaz te. lâkki edilmivor. Bunun yerine bircok mümkün gelecekler oldıı»u ve onlarin hirHM* tahTiin edilebilen ve bir dereceye ksriar da degi'=tin''»hıipn ıhtimal. ler oldu6u kabul erTilir.» Cizgl G7Prinde bes noktsnın, altıncı rtoktanın da çızei üzeri. ne dü=eceŞinin earantfM tlmadı&ı bir gerçektir tşte amatörlerin vanıldıBı nokta da bıra>ndır. Ancak eizgi altıncı nokta icin mümkün veri eosterebilerı bir koni teklif edebiür ve iizerinde çalısiidıSı zaman, daha S7 muntemel olan dı« sınır'an cösterehîlir Burada vine hatır. latrnak'a favria var ki o noktaVT bilerck vfv» hilmiv»"»!* vpr. İPN*irpr»>k 1ÎI™« cebir değll, insanın kcndıtıdır. Fütüristler, ilk ortaya çıktıklan zaman bircok kimse tarafındao ic sanüstü bilgilerle mücehhez v« istediğini yapabilir kimseler olarak karsılitndıtar. tıpkı ilk nıhhiyatçıların ruh hakkında her se yi sövleyebileceklerine inanıldığı eıbi Simdi ise insanlar müşterek bir iç huzurla neseli ve çaresiz kaderciligi bırakmıs: güçlü. herseyi vapabflme inancını kırbaçl»rnıs ve bu inançla daha fazla tetikbal tshminlerinde btılunmak üzere etrafına bakmağa baş,lamı«tır. Bugün artık biz ve çocuklanmı* yann olacaklar için üzerimize daha büyük mesuliyetler almak zorunda vtz. ACI BİR KAYIP Merhum Sadrazam Esat Paşa ve merhume Suzidil Hanıtn efendinln oftlu, Esst Arseven ve Levlâ Dilman'ın babaları. Bur. han Dilman'ın kayınpederi, Lefian Arseven'in sevfrili esi, Güzel Sanatlar Akademisi eski profesor ve eski mılletveküle • rlnden: Teknltt Öniversite fahrf doktoru SATC.T1VJ HASTAUK • • ' " " * kam olarak kabul edprek bu kariar midevi doyurmaktan sö? açmak va cehalet, va demagoii veva her ikifidir. Avrıca bu rskamlardan hiç bi. rH dokfnr'arın çare bulmavt iimid etfik)orinden daha hi7İı olarak diinvava vavılabüen bula^ırı ha'tslıVları k'irp«el «ji'ni ''T'^iplVrini VP di""iv3 niifu=ı;. nu hızla azaltabılecek dlâeı kjv O f l f l A vılmda 6 milyan # l l l | l l tartışmasız bir ra CelâJ Esat Intlkal etmtsttr. Aîtz na'sı \4 Kaaım 1971 Pazar «ü. nu <BurunN osle namannı müteakiD Kadıkov OsmansSa c«miinden alınarak ebedt istirshateâhına tevdl edıiecektir. AtLESt Cuınhurıjet 932