18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6AYFA DÖRT= :CUMHURİ¥ET Ortodokslar arasındaki dinsel sorunlann göruşulmesi tznik'iD ününü yaydı. önce Roma Imparatorluğuna katılan, sonra Doğu Romaya geçen kenti, Selçuk Sultanı Melikşah'uı komutanı Kutulmuşoğlu Süleyman 1080 yılında zaptetti. Böylece Iznik adını alan kent 17 yıl Selçuklulann İlk başkentı oldtt. 1097 de Haçlı ordulan Iz 'k'i geri aldı bir süre için. 1105 te yeniden kısa bir süre Kılıçaslan'a geçen tznik, 1147 de Sel çuk devletinin yıkümasiyle tek rar Bizansblara kaldı. 1204 yılında Haçklar tstanbulu alınca, Theodor Laskaris tznik'te kendisinl tmparator llân etti. 1204 ten 1261 e kadar tznik Bizanslılarm başkenti olmuştu Bizansın kilise ve kültür mer Itezliğini yapan tznik'in Unü en yaygın dönemine girdi. 1261 yı lında BizanslUar tstanbulu Haçlılardan geri alınca, başkent te oraya, göttlrüldü. 13. yüzyıl sonlannda tznik surlan önünde Osmanlı TUrklerl görundüler. 1331 yılında Osmanlı beyi Orhan Gazi burayı zaptederek Osmanlı devletinin başkenti yaptı. ÜnlU Çandarlı Kara Halil Pasa buraya kadı atandı. Ayasofya kilisesi camie çevirildi, bir manastır medıese durumuna getirildl. Yüdınm Beyazıt, Timur'a yenilince, 1402 de tznik'i Timur ordulan yağma etti. Sonralan Beyazıtın oğullan, bu arada Mu. rat II. çağında kent tamamen Osmanlı sınırlanna katıld:. Istanbulun alınıçından sonra da, bir çok bilim adamlannın oraya gitmesıyle tznik, önceki önemini, yücöliğini yltirdl. Kurtuluş Savasımızda tznlk 1 kl kez düşman saldınsına uğramış, Hıristiyanlık ve îslâmlık içın degerll bir çok tarihsel yapıtlar bu sırada yıtama ugramıstır. 9 Eylul 1970 Ahmet KÖKSAL ÜÇ tMPARATORLUGVN BAŞKE1STİ: IZNIK artaldan saat 10.10 da kalksa arabah vapuruyla ilcl saat süren bir jolculuktan sonra Yalova iskelesina çıktık. GUnün her saatinde yüzlerce yolcunun dolup boşalttığı bu iskele, hele yaz aylan boyunca daha hareket11 ve renkll bir kalabalıkla kaynaşryor. Yalovadan Bursaya kalkan bir çok otobüsün, dolmuşun arasmda tznik'e gldecek ancak bir tek tasıt bul&bildim. O da on İM klsilik küçükü bir mlni K Matti. Donuk ceytln yesllUilerl •racma ekilmis rnısır, ayçlçegi, bostaa tarlalan arasından geçen altmıs kilometrelik aafalt yolu bir saatte tüketerek ögle ajanmnin başladığı sırada tstanbul kapısından îznik'e gırdik. SURLARLA ÇEVRİLİ BİR MÜZE • KENT mik'e glrer girmez yogun bir tarih atmosferi duyuluyor. Roma çagından kalma surlann lçinde buhmuşu, düzgün bir plâna goro yerleşmesi ila lmik, kuruldugundan bu yana tipik bir Helenistik kent görÜnumunU korumuştur. Bugün kasabayı gezerken adım basında karsımıza çıkan bir cami, ya da *Mnw«« kubbesi, bir bazilika kalıntısı, bir lmaret, kalın ve sağlam anfl duvarlariyle tznik tam bir muzekent durumundadır. Burada ilk yerleame M.ö. X. yuzyılda yapılmıştır. M.ö. 315 yılında tskender'in komutan İ larmdan Antiganus burayı aldığından kente Antigorüa denmış. îskender'in ölUmUnden sonra (M.ö. 301), generallerinden Lysimaehos'un eline geçtiginden, o da kansının adını vermiş: Nicaea denmis uzun stlre buraya. Roma çağında tznlk, Anadolunun sayılı merkezlerlnden binydi. M.S. 325 te tstanbul'a a. duu veren, Roma Imparatonı Konstantin'in de katıldığı ilk Hiristiyanlık Meclisi burada toplanmış. M.S. 787 yıhnda yedinci meclisin de burada toplanarak Nllüfer Hatun Imaretl mış. Bu canım yapmın şimdıkl durumdan kurtanlmasını, «vatan, millet nutuklan» nda mangalda kul bırakmıyanlann vurdumduymazlığına bir keı daha lletiriz. • AYAZMA (BAFTİSTERICM) Yenışehır kapısı yönünde, U zeri demir çubuklarla örtulmüş, merdivenle aşagıya inihnce serın. loş bır kubbe altmda buluyorsunuz kendimzi. Yuvarlak bir havuzu andıran tabanda iri taşlarla çevrilmis bir su kaynagı yüzyıllardır dinmemis. M. 3. 6. yüzyılda yapılmıs bu kut> sal kaynak. Hıristıyan çocuklan doğunca buraya getirilir, eli yüzü yunur, adı konur, dua edilirmis. Bugün de buraya gelen ya. bancı turistler bu kutsal suyla yuzlerini yıkar, sudan alır göturürlermış. • YAKUP ÇELEBt TÜRBESt: Yıldınm Beyazıtın kardesi Yakup Çelebı'nin yaptırdığı dört köşe plânlı, üstü kubbeU açık türbe tipinin ilk örneğidir. Ayni adı taşıyan ve Uç vıl önce restore edilmiş camiln girişlnde ilginç bir yapı. • ROMA TtTATROSC: Küçük bir tepe durumunda, büyük bölümü hftla toprak altmda kalan bu yapı 85 m. uzunlukta, 55 m. genişlıktedir. tmparator Trajanüs çagmda vali Plinus yaptırmıştır. Yapılacak bir kazı tiyatro>u bütünüyle ortaya çıkaracaktır. Halkın dilinde «Inlerönu» dıye anılan bu yer de şimdi hayvanlann, çobanİarın «ığınağı. çok bakunsız ve pis. • YEŞtL CAMİ: Nilüfer Hatun imaretl karşısında, adını yeşil tuğla ile kaplı mınaresinden alan bu cami, Osmanlı çağımn h&la kullanılan en güzel yapılanndandır. 1378 yılmda Çandarlı Hayrettin Paşa adına mimar Hacı Musa tarafından yapılmıştır. Kurtuluş Savaşında Yunanlılarm yıkımına uğramıs, son cemaat yerinin mermer bolümleri kınlmıstır. Camiin içi ve dısı mermerle kaplıdır. Iznikte bu saydıklarunızdan başka daha bir çok cami, türbe, lmaret, tekke, kılıse, hamam, su yollan v.b. yapıtlar bulunuyor. Adım başında rastlanan ve her bıri Roma, Bizans, Selçuklu ya da Osmanlı çağından ses veren, ufacık bır alanda bu kadar yoğun bir bıçımde bır arajra toplanmıs bir açıkhava müzesine Türkiyenin başka bir yennde rastlanmaz sanınm. «Yılda elli altmış bin turist gelir tznığe, bunun ancak on binl bir kaç gün kalır burada» diyor. sekia yıldır Turizm Derne. ğinde çalışan Ahmet Oktay. tz. nik gibi eşsız bır doğa güzelliği. tarih zenginliği taşıyan bir yurt köşemiz içln bu sayı hiç denecek kadar az. Yalnız îznik için değil, bütün Türkiye İçin yaygın bir halk turizminin olanaklannı hazırlayıp gerçekleştirmek gere. ktyor. konu veresim: AYHAN BAŞOGLU endülüste isyan İZNİK'TE GÖRDÜĞÜMUZ TARİHSEL YA PITLARDAN BİRKAÇI • SÛRLAR: Kentin çe\Tesini kuşatan ve uzunluğu 4427 metreyi bulan surlann büjük bölümll bugün de sağlam ve ayaktadır. Surlann yapımı 258 yılından 1222 yılına kadar değişik çaglarda sürmüştür. Son onanmlan Türkler yapmıştır. îstanbul surlarındakl gibı bir asıl duvar, onun önünde ikıncı bir du\ar ve sonra da bir savunma sığınağı bulunur. Asıl duvar 1013 m. yüksekliktedir. Yuvarlak ve ka. re plânlı 114 kulesi vardır. Surlardan dört yöne dört büyük kapı açılmışür. Doguya açılan Lefke kapısı M.S. 2. yüzyılda Hadriamıs adına yapıknış. içiçe Uç kapılıdır. Kuzeye bakan tstanbul kapısı, M.S. 3. yüzyılda tmparator Vespasianus çağında, Güneye açılan Yenişehlr kapısı lle Batıdakl Göl kapısı Claudius çağında yapılmıştır. Yenişehir kapısı biraz yıkıma uğramışsa da, Göl kapısmdan günümüze hiç bır iz kalmamıştır Kalenin dört büyük kapısmdan gelen yol lar kentin ortasında Ayasofya adlı eskl bir bazilika önündeM alanda birleşiyor. Surlann yapımında kentteki antlk araç kullanılmış. Bugün de büyük böllimü sağlam duran kalenin on Ikl de küçük kapısı vardır. • AYASOFYA: Kentin orta yerlnde M.S. 4. yüzyüda yapılmıs bir Bizans bazilkasıdır. Orhan Gazl tarafından camie çerrilmiş, Kanunl çağında Mimar Sinan'a onartümıştır. 787 jılında Hıristiyanlık Meclisi burada toplanmıştır. Bizansın az rastlanır ya. püanndan birl olan Ayasoryadan gUnümüze bir kaç yan duvarla bir kubbe ve Uzerinde leyleklerin yuva yaptıgı bir minare altı kalmış, Ayasofyanın taban mozayiklerl bulunmuş, sıva altından bazı freskler çıkanlmıştır. tZNtK MÜZESt: MJS. 1388 yılında Murat I.'ln annesl (Bilecik Tekfurunun kızı, Orhan Gazinin eşi) Nilüfer Hatun adına yaptırdığı imaret Türk yapı tarzının ömek eserlerindendir. Beş kapılı revakı, rahat kubbeslyle bu yapı, Selçuklu sanatırun o çok aynnttlı, yüklü gdrünüşünden bir açıklığa, sadeliğe çıkışın örneğidir. Bugün Iznık Müzesi olarak kullanılan yapıda; Roma, Bizans, Selçuk, Osmanlı çağlanna aıt bır çok değerlı eser sergıleniyor. özellikle klâsik çağdan kalma büstler, kabartmalar, yontular, lâhitler ilgi çekiyor. Bütün bir mitolojiye canlılık veren o Zeusler, Afroditler, satyrler, Kibele, Dionysos, Eroslar, vitrininde taş kesilmiş ölümsuz ay ve güneş tannlan bir müze yaşamlanndan gözlerimize bakıyorlar. Ayni müzede Bızanstan kalma architrave (baştaban) lar, mermerden kutsal eşya mahiazalan, küpeler, gozyaşı şiseleri de görülüyor. Türk sanat bölünmünde ise tznik'ın ünlü çınilerinden örnekler yanında bir çok madenl eşyalar, silâhlar, elişleri, alınlıklar, el yazması kitaplar ve bir ruzname bulunuyor. Prehistorik çağdan fcalma seramikler ayn bır köşeyi dolduruyor. Üç yıl önce Deliklıtaş denen yerde bulunmuş, Roma çaSuıa aıt bır lâhit de müzenin ortasına konmuş. Çok ince işlemeli tek bir mermer parça üzerınde dört ölüm tannsı, dört Nike (Zafer Tannsı), dört lyilik perisl ile bolluk, zenginlik simgesi üzüm, rnTva demetleri ve yüklü dallar ortasında kargısıyla ayakta duran bır asker röllyefi. «Her halde içinde yatan 'inlü bir asker olmalı» diyordu müzeyl gezdıren adam. • BtR SELÇCK HAMAMI: Yarın TROVA'YI GEZERKEN Bir olayın iıaşlangıcı 94 MUZAFFER BUYRUKÇU Hâls Insnamıyor, yanhf gördfiğflnft ıamyardn. Hayır, yınhs gönnüyorda; sarhoşlnktan faenfiz knrtnlamamış kafasının bir oynnn da defild). Yazı ortadaydı. Gfiğsfl nkıştı, solnk aiamaz oldu. Gazeteyi aldı, yıldınm gibi mfirettiphaneye girdi. Sababattin nsta, rlindekl knmpasta bir haberin baRhfnn diziyocdm. Konuçmak istiyor ama agzı açılmıyordn. Sabahattin nstanın yüzSne baktı, yntkvndn, gizlerini ynmdn, açti, gene ynmdn, neden lonra çok bomk bir sesle, «Kim yaptı bnnn nsta?» dedi. igitmemiş cibi darnyordn Sabahattin nsta ve gözleriyle Doğan'a birseyler anlatmaya çahşan mürettiplcre baktı sert sert; mfircttipler sindiler, islerine döndüler. Sabahattin nsta, bir süre durgnn dnrgnn baktı. «Biz ne kansırıı, koynn dediler. koydnk.» dedi yavaşça ve büyük bir yükten knrtnlmnşcagıns derin bir aolnk bıraktı, yazıyı beni lâfa tntma dereesine nıılı taııIı dizmeye koynldn. «Usta.» dedl Doğan, doln bir sesle ve ellerini omnzlanna koydu, yalvaran lalak gOzlerle baktı, «Kim yaptı? Şn yaptı de yeter! Hemen gldecem. Hadi nsta, sen beni ıeversin, biliyorum.» Sabahattin nsta, mörettiplere bsktı gene ve «Sen kimin yaptıfını mı ö^renmek istiyorsnn? Peki, Cevdet bey getirdi yazıyı. Tamam mı? tçin rahat etti tni?» dedl. Çıktı dışanya. Cevdet bey ordaymış da sesini dnyanca saklanmıs gibi bağınnağa başladı. «Nerdesin? Bnlacam seni. Cehennemin dibinde olsan gene bnlacsm, ellmden knrtnlamazsın.* Hikâyesl olan sayıyı çıkardı, serdi masanın üstünc, «Bn hikâye benira değil mi nlfin peıevenk? Doğan özden ben değil miyim? Ben değilsem kim bn lân e««eojlu essek? Kim bn lân karga snratlı namnssuz? Kim bu?» Ağlamaya basladı. tçiyle, ellayagıyla aflıyordn. Sesli sesli ağlamasmı işiten Sabahattin nt• • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • ta yanına sokoldu, 6tekl mürettipler çevresinl aldılar ve aeıyan gSzlerle baktılar. «Aglama.» dedi Sababattin nsta, sırtını, saçlannı okşadı, «Sen tanımıyor tnusun Cevdet beyi?» . «• Baaını kaldırdı, gSiltMutko **#**'•*• aka. «B«n ne yaptım ona aW? Ben ne yajrtftn? NiCİn benimle?» Basını gene masaya dayadı, hıçkırmaya basladı. Sesi gittikçe yflkseliyordn. «Çok kdtfi bir adam bn Cevdet bey.» dedi Hidayet, «Ne istersin Allahın tnkarasından?» «Kötfi adam kötfilük yapmadan dnramaı oftlnm.» dedi Sabahattin nsta, «Sen bos ver, kendini tnt! Nasıl olsa bir sey olmns. öğren bakalım, neden yapmıs. Ağlama ama. Kocamaa delikanlısın, ayıp değil mi sana!» , «Gebert mornfn» dedi Hidayet. Sabahattin nsta, çatındı, «O nasıl konnşm» Syle? Deli misln?» dedi. «Bn vapılmaz ki nsta. tnanır mısın ben Dotan'dan fazla üıüldüm» dedi Hidavet. «Ben de flzüldfim, hepimiz üzülduk ama yangına körükle gitme. Her seyin bir kolayı bnlunnrj TİFFANY JONES «Ağlama.» dedi Hidavet, Sabahattin nstanın arkasından murettihhaneye girerken. Sonra döndü, «Hiebir sey yapamaznan, ağzını bnrnnnn kır. Sen dövemezsen zaten ben dBvecem pnstnj» Onlar gittikten sonra basını kaldırdı. vanya nzaktan, yabancı yabancı baktı. Ayakvolnna girdi, kan canaÇina dönmfls EÖzIerini, sararan yiizünü gördü, yıkadı, kendini tntamadt, yeniden ağlamaya basladı. Yaslar. yüzündeki serin ıslaklığın fistfine sıcak sıeak yayılıyorda öyle, hiçbir »ey düsünmeden. ne y»paeafinı bilmeden dnrdn, bir iki avnç sa daha vnrdn. «Temizlik memizlik yapmam ben* Cevdet beyi hayalledi. Yanmdan trecivordn. tnttn ensesinden, baiırmasına aldırmadan bastırdı, kafannı knbnra soktn. boğdn. «Gebertecem seni. Kurtnlns vok.» lArkun rarl 14 GARTH AYLÂK MUSA So îstanbul kapısı önünde, «Sultan Sokak» başlangıcındi zamanın ve insanların yıkımına acımasızca bırakılmış değerll bir yapı. tç süslemeleri, geometrik Uzun ve derin bır lessizlik oldu bu açıklamadan sonra. Mısh bile bir an için kaslannı çattı. Dudaklannda ürperen güven ve iftihar dolu tebessüm kavıplara karısmıştı. Adamların dordü de hayretten buyümüs gozlerle Maisky' ye bakıyorlardı... tnanılır sey degildi... Chandler, hepsinden önce kentfini toparlamağa muvaffak olmuştu: c tki milyon dolar haî...» diye sordu. «Müsaade ederseniz ben de bir sev söyliyeyım... Dünya kadar işim vardı... Tümünu de bırakıp buraya geldim .. Bulmaca çözer gibi konuşarak vakit kaybediyoruz... Neymiş şu iki milyon dolar?...» Maisky sağ elini uzatarak vıski sişesinı isaret etti: « Rica ederim beyler, buyu run, için... Ben alkol kullanamıyorum maalesef .. Doktorun emrl böyle...» Perry'ye döndü: « Ne dediğini duydunuz değil mi?... Görünüse bakıîırsa Jess dediklerime inanmıyorSizin fikriniz ne bu konuda?.. » Perry. sigarasmdan çektiği nefesi tavana doğru Cfledi... Küçük bir bulut gibi kümelendi duman... Sonra yavaf yavas dağıldı: « Siz devam edin... Arkada«ımız Steden beri biraz meraklı biraz d'a acelecidir... Sizi dir.liyoruz...» Chandler dönüp Perry'ye bak tı... P*rry de ona. Gözlerinin açık mavisindf okuduğu $ey ler tüvlerini üroertti. O » • ; Ayn ayn... Israrla... « Fazla kalabalığa lüzura yok... Bize az eayıda ao*am Uzım... Az tayıda fakat hepsi de ijinln ehll kimseler... Nihayet kesin karanmı verdim. Büyük vurgun için en tıygun yer burası... Gazinoyu basabilirler, Kumarhaneye ait iki milyonu kaldırabiliriz. Ama hepinizin gerçekten yürekli ve cesur dav ranması şart... Bir de benim dediklerimi aynen yapmanız icabediyor... Aynen... Bütün mesele bu iki noktaya sadakatle riayet etmekten, dediklerimi de önemle dikkate almaktan ibaret. Aksi hal*e boşuna vakit kaybetmeyelim, he» mencecik vazgeçelim...» Gözleri donuklaçmıştı birden bire... Sözlerini tamamlamadan dört adamın dördünü de birer kere daha baktı. Gözbebekleri bir kartalınkinden fark ıızdı. tj... James Hadley CHASE Tüıkçesl Şehbal AYGETs üurdu atfeta... Zorakl bir tarafıızlıkla omuzlannı silkti... Beriki da viski »işesine uzandı. « Dediğiniı 8İ1»1 olsun... Devam edin lütfen,.'.» Maisky, oturduğu landalyanın arkahcrna lyic* yaslanmıştı: « Yıllar yılı düşundüm... « Var mısıniz beyler?... îşinize geliyor mu?...» Mish el, kol ve baş hareketl»rtyle onayladı: « Ben vanm... Mükemmel bir sey benim için... Dediklerinizl de aynen yapcagımdan emin olabilirslnlz dtektor. Bana güvenebilirsJniz... Bajından »onuna kadar...» Maisky onu duymamış gibi davrandı. Chandler'i süzmeğe devam ediyordu: « Ya siz?...» « Kumarhaneye baskın ha?...» Chandler bir süre sustu, duîündü: « tmkânsız bir şey bu... fkl
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle