17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHÎFE tKÎ 29 Mart 1970 CTTMTTTÎRtYFT gazeteler. K lml gazete, onhele lkttdara çok yakm bir gttndfir Üniversitelere, flniversiteli gençlere ve profeıörlere karsı sistemli biçimde, aralıksıs ve çok çirkin ymyın yapıp duruyor. Bir kısmının kafasını yıkadıklan mâsum Türk halkını boyuna üniversiteye karşı kışkırtıyor. Ikincl sayfanın yaşlı kalemşörü, yerine sığamayıp birinci Mhifeye tasıyor : Büyük Millct Meclisine hitap eden patetik ve patolojik ifadeli dilekçeler yayınlarken, bir yandan da halkı tahrik cdiyor. «Solcn profesörler» diye adlandırdıgı Üniversite hocalanna, sd göstermeksizin, atıp tntuvor. Ord. Prof. Dr. H. V. VELIDEDEOGLU ba yazanlann yfizfi kızarmadı mı? Bunlann çolu£u çocnğn yok mu? Varsa, onlar Türk gençliğinden syrı bir parça mı? Onlvenite yöneticilerine, bilim adamlarına ve Türk gençligine bu çamuro atanlar «vatan, millet, milli menfaat, devlet niıamı, demokrasi fazileti..» gibi daba kendilerinin ağzından veya kaleminden çıkarken kirleniveren . kutsal •özleri tekrarlayıp dnranlardır. lişmesine imkân sağlama; snilstimal pisliklerini herkesin gözü önflnde, lâgım snlan gibi, lokaklarda akıt; demokraslyi sadec« bir sayı meselesi ve «toplandı dagıldı», «toplamlamadı ertelendi» oynnn ssy; yokgnl ve tciz yığınlan eı de eı, ılmflr de sömür; Türk bağımsızlıgını taksite bağla; sonra bir gün, . ister saj, ister sol olsnn gerçek istiklâlci ve milliyetçi gençlik bn gidi$i farkedip itiraz scslerini yükselterek baskaldınnea: <Vay hain, alçak, anarsist, hayta, rejim ve demokrasi düşmanı, vatan dflşmanı» Te daba bilraem ne dlyerek, onnn üzerine çnllan; finiversiteleri halka «HongKong batakhane belâlılannın bile ağzını snlandıracak birer kızıl çiftIesme yatağı» diye göster ve üniversite idarecilerinin, bnnlann üzerine özerklifi. «bir ayıp çarşafı» gibi örterek hepsini glzlediğini iddia et. Ve bütün ba kepazelik isnatlan karşısında üniversitenin senatolan, rektörleri, dekanları, profesörleri ve yönetlm knmlları snssan! «Medeni» bir memlekette böyle sey olmaz. Böyle konnlarda eyleme feçmenin adına onnn İçin «medenî» cesaret demişlerdir. •> iz kendi hesabımızs, müesseseyi ve öjf* * renci evlâtlanmızı seven bir ögretim fiyesi olarak, bn çok çirkin iddiaların adalet karsısında ispat olnnmasını istiyornz ve bekliyoruz. Böyle olaylar hangi üniversitede geçmis otnrsa olsnn, ispat olnnnrsa, bir tek saniye dnraksamadan, çok baflı oldnğnmnz otnz altı yıllık öfretim Uyeligi görevinden hemen çekiliriz. Çünkü Üniversiteli Türk gençlijfinin içerisinde böyle «haytalar» oldnğnna inanmadığımızdan, tersini görürsek, artık hnkak Sğretiminde bnlanmayı, kendi sabsımız için, gereksiz ve anlamsız sayarıı. Eğer ispat edilmezse, o zaman bn isnatta YETİŞİR GAYRI Batahkane mi? o böyle sürup giderken, dörtbes (çfln 6nce aynı gazetenin llk sahifesinde «Üniversitelerde saat beşten sonra» basbklı imzasu bir köşe fıkran çıktı. Ünivertitenln dekan, rektör ve senato odalannı HongKong batakhanelerinden beter btrer fnhuş ynvası gihi çösteren bn çok kısa yazının bazı bBlflmlerini utanarak ve oknyncnlartmdan Szür dlleyerek bnraya aktanyorom : «Saat beşten sonra üniversitelerln, fakültelerin içi bir yasak bölge Girebilene de, çıkabilene de aşkolsun!.. Lâboratuarlar molotof kokteyli imalâthanesi. rektör, dekan, senato toplantı salonu koltuklan iğrenç kızıl çiftleşmelere yatak.. Esrardan tutunuz, bütün keyif verici yasak maddeler uluorta alınıp veriliyor. Tabanca, bıçak, muşta. matrak, hemen hemen hepsind'e var. (...) Ankaralı rektör «Polis suçlulan üniversite dışmda yakalasın, içeri girmesin, özerkliği ihl&l ediyor» demlş. Üniversite özerkliğini bütün bu kepazeliklerin üzerine bir ayıp çarşafı gibi yaymış, hepsini gizlemeye çalışıyorlar. Altındaki korkunç manzarayı bümesinler, mümkün değil. Mesele başkalan gormesin, öğrenmeslD. Saat beşten sonra, el «yak çekilince, üniversite smırlannın içi HongKong batakhane belâlılannın agzını sulandıracak imkânlar bah»ediyor». Bir parçacık ar, namns, şeref, haya, v«v tanseverlik, nlnsseverlik dnygnsn taşıyan klslnln, bn satırlan oknrken yflzü kızanr. Aca Nerede kurullar? yürüyüsü düzenlerler diye. Hiç defilse yönetieilikten toptan istifa ederler diye. Kimse tınmadı. Ankara rektörünün özerklik lddiasına, Ankara'nın savcısı ve Erzorura'un rektörii karşı çıktı. Ba konnda Muammer Aksoy ve Bahri Savcı'dan gayrı kimseden ses dnyulmadı. Üniversitelerin fnhus ve esrar ynvası oldnğıı iddiasına hiçhir iiniversite sornmlnsn karsı çıkmadı. Bn çirkin iddia ya doğrudnr, ya iftiradır. Dofcru ise, adalet huzurnnda ispat olonması gerekir; çünkü varlıği ileri sürülen bn davranışlar agır birer snçtnr. lspat edilince üniversiteler bn davranışta bnlunanlardan temizlenmeli ve kendilerine sürülen leke siünmelidir. Eçer ispat edilemezse, o zaman bn iftiralan yapanların yakasına yapışmalıdır. Akıl, mantık, mnhakeme, iz'an bnnn ister, bnnn bekler. ekledim : Üniversite knrnllan bnnlarm B cevap verirler diye. Basta rektdrler olmak üzere 5fTetim Oyeleri için bir protesto bvlvnsalan, Tflrk Tatanının g«]eeefins kmt> deden, imansıı birer iftiracı sayaoa|i(. Onlar bn damgadan asla knrtnlamıyaeaklardır. ^J? o n n bemen belirtelim ki, bir bnknk ^ ^ adamı olarak, biz, hoealara tabanea çekilmesine, devlet malının tahrip edilmesine, çocnklarımızın birbirine kıymalanna da siddetle karşıyız. Bnnn evvelce de bn sütnnlarda açıklamıştık (Cnmhnriyet, 23/9/1969). Çocuklarımızın, ellerini şaUaklarına koyarak : «Vuran kim, vnrnlan klm?», «öldfiren klm, ölen kim?» diye biraz düşünmelerini rica ed«rim. Bnnlar, sağcı, »olcu ifritler, çaf dışı •»ratıklar degil, vatanımızın yücelmeslni istlyen, toplnmdaki haksızlıkların giderilmeslnl arznlayan Türk çocnklandır. Ayrıca, bir parçacık daba derinine giderek, «Bugünkü ortamı yaratıp bunda dırenenler, üniversitede ve toplumda gerekli sosyal retormları yapmayanlar ve böylece bize bizi vurduran, bize bizi öldürten kişiler kimler? Onların da arkasında neler yatıyor?» diye düşünmelerini rica edecegim. Efer bnnn yapabilirlerse, silâhlarını ve sopalannı biçbir zaman birbirine karsı knlianmazlar. Birbirine işkence etmezler. Bu:unJa ne kazanıyornz? Istıraplı bir ortam, yaslı analar, intikam dnygnlarına kapılmıs gençler yaratıyonız. Artık gerçek bilimsel düsüncenin dojrultusnna geliniz; nıçsuz yerde snçln, haklı yerde haksız düsmekten, kardes kanı akıtmaktan komynnnz kendinizi ! Bn mntsuz halkı sömnrflden knrtannak, onn mntln kılmak, tara bağımsız olmak düşüncesinde birlesiniz. CHP'nin hikâyesi Tfirkiye'de birtakım solcnların, daha degm deyişle sosyalistlerin inandıklan bir fikir vardır ki, kabaca çizgrileriyle «mdnr : Osmanlı toplumunda bir yanda devlet nnıflan vardı. bir yanda halk sınıfları Crotim biçimlerinin yansımasıyla olusan bn sınıfsal vapı, yüzlerce yıldan bn yana Anadolu'da geçerli siyasi eğilimleri meydana setirmiçtir. Halk, devletten nefret etmektedir. Devletçe sömürüle soyula, borlana ezile yasıyan halkın birbirinden nzak köylerdeki siyasi içcüdüsii, daima devlete karşı çıkanın yanına doğrn kendisini itmektedir. Cnmhnriyet Halk Partisi Osmanlı Devletinin mirasını yüklenmiştir. Halk, CB.P.'yi devletle özdeş tutmaktadır. Demokrat Parti hareketi Ue köylü ve esnaf yığınlarını sürükleyen eşrafın, ağanın, ticaret bnrjuvazisinin yarattığı demokratik halk eylemidir. C.H.P.' nin sivil asker bürokrat tek partili rejimine karşı gelişen Demokrat Parti ruhu, Adalet Partisinde de vardır. Durum böylesine devam ettikçe Halk Partisinin seçim kazanmasına imkân yoktur. 1960'a doğru C.H.P^ halkın muhalefetini iktidara getirebilecek kadar olusmuştu. Ne yazık ki, 27 Mayıs askerî devrimi C.H.P.'yi halkın fözünde gene sivil asker bürokratın partisi yapmış, devlete karsı olan balk eüdüsii C.H.P.'ye de karşı olmuştur. 27 Mayıs'ta askerle birlikte görünen C.H.P. en büyük natayı işlemistir. öyleyse ne yapmalı? Halk Partisi, devleti temsii eden tahakalara karsı açıkça cephe almalı. Orduya karsı çıkmalı. Sivil asker aydınlarla bağlannı koparmalı.. Ve özel deylmiyle : C.H.P. halklasmah. inönü, son Tanzimat pasası ve devletin temsilelsidir halkın gSzunde... 27 yıllık C.H.P. rejimi halktan kopnk bir rejimdir. öyleyse enmhurivet devrinîn tek parti yönetimindeki C.H.P. simfesini halkın «özünden silmek için reddi miras çaresini kullanmalı Eski Oemokrat kadrosn, basta Celll Bayar olmak üzere halkın tuttuin, sevdiji kisilerdir. Halk eski Demokratlar hikâyesinl bir tiirlü unutamıyor. Eski Demokratlann affında Halk Partisi önderlik etmeli... Etmeli ki, halkın C.HJVye karşı olan nefret duvçnsunun dnvarları yıkılmalı. . Oemokratlara siyasi af verilmesine 27 Mayısçı devrimci rüçler ve ordn karşı mı çıktılarT Aman ne çüzel sey.. Demek ki Halk Partisi, sivil asker bfirokratlardan kopmn», orduyla C.H.P. arasına artık bir nçnrum girmiştlr. Halklaşmak yolunda bir adım daha atmıştır Halk Partisi... Ordn ile C.H.P. beraberliginin halkın kafasındaki simgesinin yıkılması. partinin halklaşmasında büyük bir aşamadır. Genciik Halk Partisinin aleyhine mi dönüyor? Zaten halkın eözünde sençlik nedir? Gençlik eylemleri halkın hnsnmetini üstünde toplamıyor mu? öyleyse üniversite hareketlerine de C.H.P. mesafeli kalmah... Hattâ lânetlemeli gençlik eylemlerini . Halkın dısında kalan her seye karsı olmak, halklaşmak için sarttır. Birtakım sözde devrimci aydınlar vardır, rejim düsmanı... onlarla da bağlan koparmalı... Halk Partisinin halklasmak polltikao bndnr. Kökeninde 1946 Demokrat rnbn yatan bn felsefe, C.fT.P.*ye eski Demokrat ideologlar tarafından asılanmıstır. Knyndan adam çıkarmak bn felsefenin bir ırereğidir. tsmet Pasa siyasi af için 27 Mayıs Anayasasını değiştinnek konnsnnda aylarca tereddüt ettikten sonra «halklaşmak» fikrinin, acıkçası «oy sandığında biraz daba oy toplamak» fikrinin eazibesine dayanamıyarak, bir sabab : Knyndan adam çıkararafıra^ diye kalkmıştır yataktan. Der demez de, ordn, ilerici çevreler, fençlik birdenbire çalkanmaya başlamıs; C.H.P.'nin halklaşmak teorisi devrimci safları birbirine düşürerek büyük bir bnnalım yaratmıştır. Bunalımın seçim sandığındakl kazancı İse bir kelimedir : Hiç !. Halk Partisi üzerlndrkl devlet simgesini sıyınp atmak için yflzyıldan beri Türkiye'de ilericili|in temsilcisi olan çevrelere karsı bir tavır alınca, Atatürk'ün yeri ne olacaktı? Elbette halklaşmak için Atatürk'ü ihtiyatla ele almak gerekti. Adalet Partisi Atatürk düşmanlıgı üstüne blr efilimi ya alttan alta besleyerek, ya da görmezlikten gelerek idare edlyordn dnromn... Atatürk devrimleri halka ne vermişti ki? Cnmhnriyet Halk Partisi işte bir lamandan beri kökeninde bn düsüncelerin bnlnndngn bir politikaya baflanmistır. Ke lşe yaramjştır bn politika? " ••^ ^ «.^ Ne lşe yaradığı meydandadır. Temelden yanlıs bir eski Demokrat görüşüyle, emperyalizmin cirit attığı bir ülkede tarihî dayanaklannı kendi elleriyle birer birer yıkmaktadır Halk Partisi... Rejimin iflâsına doğrn dSrtnala f1tti|imix şn fünlerde de partide yenl bir çdzülüs başlamıştır. Bakalım Ismet Pasa'nın nefesi, bn çOzülüşü dnrdnrabilecek mR Sonuc titün üniversitelerin sornmln organlan ve idarecileri ' Bn çirkin ithamlar karsısında susmavınız artık ! Memleketin iç ve dış Snemil dâvalarını Srtmek, dedikodnlan ve Meclis sornştnrmalannı gözlerden gizlemek ve bakısları başka ySnlere çevirmek için ünivenitelere, öfiretim üyesinden öirencisine kadar çirkef savuranlar, evet sizler, kesiniz bunları! Kendi kendinizden ve namnsln kamuoynndan atanrnıyorsnnoz; bari Battal Mehcto£ollannın, Siileyman öımenlerin ve bütün öteki körpe şehitlerin mhlanndan ntanınız ! Teter gayn !. B ISe verdin, ne isfersin? en gençliğe, toplnm olarak. daba dogrnsn yönetiei, politikacı olarak, otuı yıldır bir »ey venne: iyl Smek olma; fırsat esitligini gerçekleştirerek yapıcı zekâlann ge Hayır Karanlık, daha karanlık.. *••*••••••«•••••• . . . . . . . . . . . TESEKKÖR Yıllardanberi ıztırabmı çektiğim tehlikeli mesane rahat«ızlıklarımı; hazik blr smellyat ve çok titir blr dlkkat ve fedakâr'.ıkla izleyerek tedavl etmis olan sayın Prof. Dr. Kahvclerimizi getiren onsekiz yasındaki delikanb konusmalanmızı dinlemis. Birden kanjtı söze: «Bu memleket neyin üstüade dnruyor?» Öyle bir soru ki ver yanıtı verebilirsen! Farkma varmamıştık onun bizi dinlediğine. Yurt sorunlanndan, geridligin baskaldırışından, yobazlıktan bahsediyorduk. Bir öğretmen arkadas Hacca gidecek kijinin mahallesinde tek bir aç, çıpiak, yoksul kira. senin bulunmaması gerektiğini söylüyordn. Oysa bir sfire önce görmüştük haeı otobüslerinin kılıksız, bitkbı, yoksul kadmiarla erkeklerle dolu dolu geçip girtiğini... •Bu memleket neyin üstünde duruyor peki?« diye tekrarladı kahveci çırafı... Bryıklan belirraiş iyice, tası sıksa suynnu çıkanr. Belki bu yıl. öbür yıl askere gidecek, yurt savnnmafiına katılarak. Okumamıs, öyle bir olanak bulamamıs, ömrii kahveciUkle falan geçeeek, Toplumun harcanmış lnsanlarından. Okusa, yetisme, aydınlanraa fırsatı bulsa belki de yararlı bir yurttas, bir aydın, bir teknisyen olacaktı, bilinçlenme savasına blr katkıda bulunacaktı. "Yeniden söyledi blraz da kugın: «SöyleyİB neyin üstünde dnruyor bu memleket?. Biz bilemedik, sen söyle de öğrenelbn, dedik. Söyledi hemen: evliyalarm duası üstünde dnruyormus! Ben sanmıştun ki sehitlerin, gazileıin üstünde duruyor direeek. Demed). Öküzün bcgnuuu üstünde duruyor gîbilerden bir sey de soyîemedl. Ktaıblür, dOnya neyin üstünde duruyor desek bunu söyler! Evet, eviiyalann duasıymış bu yurdu ayakta tutan, düşmana ezdirmeyen, doğa acılanndan koruyan, yemeği içmeyi sagiayan. Buna inanmıs iyice. Dedesinden öğrenmi; bnnlan. Racca iki kez gitmls dedesi. o anlatmı» bunları daha bunlar gibi ne!cri. Kişileri neden bilinçten yoksnn bırakmak isterler? Neden onlan kend) kendlne düşünecek güçte blr varlık hallne getirmekten kaçınırlar? Niçin genis yığınlan aydınlatan okullan kapatırlar, ulusun büyük çoğunluğunu bir zindan karanlığında tntarlar? Iste kahveci çırağı bunun başlıca tanığı, yorumu, açıklaması, her seyi. Bn çırak seçimde gider oyunu öylelerine verir. Hangi parti daha çok karanlık getiriyorsa. gerici düşünceleri tutuyorsa, yayıyorsa onlara, hep onlara... Neden? Neden bilgisiz kişi bilgiU klşinin sözlerine inanmaz da gider en bilgisizce, en budalaca sözierle oyunu eiindea alanı tntar? Karaniık, karanUğı sever de ondan. Karanlıkta kayBaşan böceklere, yılanlara, çiyanlara güçlü bir ıjık rutun da görün, nasıl ürkerler, kaçışırlar, nasıl los, nıtubetli daha da karanlık köseler ararlar! Ba da öyle™ Evliyalarm duası diyor o çırak! Kimdir o eviiyalar, ne yapmıslar, hangi yararlı islerin üstesinden gelmijler desen, neler anlatır acaba? Gerçek Insanlıkla, gerçck ermişlikle, büyüklükie, yücelikle, iyUikle ilgisiz bir takım kanşık dolaplan, oyunlan, masallan. Ama böyle sözleri yalnız o kahveci çırağı degil en akıllı gecinenler, çeşitli okullan bitirenler, önemli görevlere getirilenler de söylemlyorlar mı? Yanlıslığını bile bile hem de! Bilgisiz yığınlann hosuna gitmek için! Karanlıklara karanlık katmakta çıkar buldnklan içinl. Yanlıs oldufunu bile bile, göre göre o yanlıjı yaymak, sürdürmek. yüceleştirmek! bu, isteye isteye insanları zehirlemekle estir. Ama yurdumuzda hemen her gün olağan hale gelen bir sey bu... Iste okuması yazması kıt bir kahveci cıran, İstanbulun orta yerinde yasryor, soruyor görlerl. ni kocaman kocaman acarak: Bu memleket neyin iutünde duruyor?». VETAT Çanakkaie Yeniee esrafmdan Nevruzlu Boduroğullanndan merlıum Hacı îbrahim v» merhume Emine Bodur'un oğulları, Fatma Bodur'un esi, Zeliha Şahın, Mehmet Bodur, Îbrahim Bodur, Suleyman Bodur'un babaları, merhume Şerife Şahin ve Ümmühan Bodur'un kardesleri, merhum Suleyman Şahin, Reyhan, Sevim, Nuran Bodur'un kaympederleri, Emine, Faruk, Zehra, Nurhan, Arif, Zeynep, Hasan'ın dedeleri. Mustafa ve Ahmet Bodur'un amcalan, Tahtr ve Adem Şahin, Mehmet ve Hilmı Bodur'un dayılan. Torhasanh Mercan Ailesinin dayılan, Çanakkale Seramık Fabrikaları A. Ş. ve Yeniee Gıda Sanayii A. Ş. kurucularından TÜTÜN TÜCCARı Muzaffer AKKILIÇ'a ve bu tedaviye katılmi' olan 5!sH Sıhhat Yurdu muhterem doktorlarına; • değerli hemştre ve hA5tabakıcılarına candan te•ekkürler ederim. TUNUS TTJLGAN Cumhurlyet 3t)22 Kırımız Sctlk* Aksungur'un böbrek ameUytıtını başarı ile yaparak hayatını kazandıran Gülhane Hastahanesl bevllye hocası; »ayın doçent Dr. Necdet BOZKAYA'ya be^asistanlar Çetin Ülgen; Erdoğan Baran; Ergün Aksoy; asistanlar Dr. Dogan Ertem; Yüksel Cüneydl; KubHay Bozkaya; Klper Do|an; Ünal Er; Çetln Harmankaya: Doğan Erduran; hemsire Lutfiye; Nedime ve Gtiler Hanımlara; Ugllerlni esirttemlyen Hasan Tafluoğlu'na; Veysel Şenyurt v« dlger llgililere candan teşekkür ederlz. Sağolsunlar. AKSüNGTJK aileff Cumhurrjret S04S 28 Mart 1970 Cumartesi tabahı tstanbul'da Hakkın rahmetine kavuşmustur. HASAN BODUR Mevlâ rahmet eyleye. AGONYALI Merhumun vasiyeti üzerine cenazesi 29 Mart 1970 Pazar günü (bugün) ikindi namazmı müteakıp Yeniee Nevruz Köyündeki Aile Kabristanına defnedilecektir. Bodur Ailesi N o t : Vasiyeti üzerine çelenk İçin zahmet edilmemesi rica olunur. •••••••^I (Yeni Ajans : 1426/3039) TürkçeleştJrilmiş Metinleriyle Birlikte İstanbul Sanayi Odasından 5590 sayıll Odalar Kanunu gereglnce 1970 yılı aldatmıo MART ayı sonuna kadar ödenmesl lcabetmektedlr. 313.1970 tarihtne kadsr ödenmlyen aldatın */i 50 fazlaslyle te« (Syesi gerektiğlnden, üyelerimlzdn buna meydan vermemesl rica olunur(Basın: 12271 /S01S) İSTANBÜL ASLİYE 2. TtCARET MAHKEMESİ BAŞKANLIGINDAN 970/143 Istanbul Küçükpazar, Kantarcılar Sabunhane Sok. No: 27'de ticaret ile iştigal eden Yorgi Kondopulos alacakhlanna konkordato teklif etmesl üzerine konkordato hükümlerine istinaden alacak ve mevzuat serveti ile mütenasip bulunduğundan alacakhlar tarafından kabul olunan konkordatonun tasdikine dair evrak Mahkememize tevdl edilmıştir. Bu hususta karar verilmek üzere Mahkememizce 13.4.1970 saat 14,30'a da duruj. ma celsesi tâyln edildiği ve itiraz edenlerin haklannı müdafaa için mezkur celsede bulunabilecekleri husuiu ilân olunur. (Basın: 1931/3031) TURK MEDENİ KANUNU Ord. Prof. Dr. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu Yeni çıktı. Fiyatı 20. Lira. TÜRK DİL KURUMU YAYINLARI TOrk Dil Kurumu Ankara'dan ve BATEŞ • Istanbul'dan lstenebilir. Has: 897/3017 ••«••••••*•••«*••••««•>«• VEFAT Şirketimiz kurucusu ve Murahhas Âzası Sayın tbrahim Bodur'un babası, Slrketimizin kuruluşunda mad'dı ve mânevi büyük hızmetlerı bulunan ÇANAKKALE EŞRAFINDAN HASAN BODUR 26 Mart 1970 günü tstanbul'da Hakkın rahmetine kavuşmustur. Cenazesi 29 Mart 1970 Pazar günü (bugün) ikindi namazını müteakıp vasiyeti üzerine Yeniee Nevruz Köyündeki aile kabristanına defnedilecektir. Merhuma rahmet, kederli ailesine başsağlığı dileriz. TEŞEKKÜR Eşim Reşide Sankeyin hastalığında yakın ügüerini gördüğümüz Gülhane Askerî Tıp AJcademisl Komutanı Prof. Dr. Tümgeneral Necml Ayanoğlu'na, Baştabip Dr. General Alâaddin Doğru'ya, hastalığı teşhis, itina ve ihtimamla tedavi eden sayın Prof. Dr. General İ TEŞEKKÜR Kızımıî Fatos Sankey'in hastalığını kısa zamanda teşhis, titizlik ve Uyakatle tedavi eden Ankara Tıp Fakültesi Intan Hastalıkıan Kliniğl Direktöru Sayın Prof. Dr. ÇANAKKALE SERAMlK FABRİKALARI A.Ş. (Yenı Ajans: 1426/3040) BEHİÇ ONUL'a Prof. Dr. Melâhat Onul'a, Doçent Dr. KâmU Gültan'a, Dr. Vasfl Kaynar'a, Dr. Tuncer Sözen'e. yakm ilgilerini gördüğümüa servtsin diğer doktorlarına ve personeline içten duygularla tesekkür ederiz, Aynca, bizlerle yakm flgllerini esirgemeyen sayın büyüklerimize, komutanlanmıra, arkadas ve dostlanmıza şükranlarımıa sunarız. Koramiral tsmail Sankey ve esi VEFA Çirketimls Kurucusu ve Murahhas Azası Sayıa tbrahim Bodur'un babası v* Şirketimiz kurucu ortaklanndan ÇANAKKALE EŞRAFINDAN t Lutfi VURAL'a Prof. Dr. General Fethi Tezok'a, Prof. Dr. Emin Akaydıs'a, Dr. Lâtif Veral'a, Dr. Cemil Kobal'a, Dr. Remsi Nuhoğiu'na, Dr. Cavit ÇehreU'ye, Dr. Ünal Eşiyok'a, alâkalarım esirgemeyen hastanenin diğer doktorlanna ve senria personellne kalbi tesektoirlerimi suna ACI BİR ÖLÜM Merhum Mi§ir Suleyman Paşanuı • Fatma Nazlı Hammın torunlan, « merhum İsmail Fevzi Paşanm ve Nakife Şahinbaş'ın kaymetli evlâtlan, Osman Şahinbaş'ın yegeni, Rifat Şahinbaş'm amcazadesi, Raife, Sabiha, Muhittin Şahinbaş, Selâhattin Meren ve Nafiye Temo nun biricik kardeşleri, Nihal, tsmail, Zuhal, Cenan, Gulveren'in dayılan, Esin ve Örkün'ün amcalan, Safiye Meren, Edibe Şahinbas ve İskender Temo'nun kayınbiraderleri; LOtfiye, Faruk ve trfan Haznedar, trfan Şahinbaş ve Şükran Korurayin haİazadeleri, tstanbul Toprak Mahsulleri Oîisinden emekli Oalataaaray Kulubu DİTan Aza«u HASAN BODUR 28 Mart 1970 günu lıttnbul'da Hakkın rahmetine kavuşmustur. Cenazesi 29 Mart 1970 Pazar günü (bugün) ikindi namazını müteakıp vasiyeti üzerine Yeniee Nevruz Köyündeki aile kabristamna defnedilecektir. Merhuma rahmet, kederli ailesine başsağlığı dileriz. nm. Koramiral İsmail Sankey Denlz Kuvvetleri Kunnay Başkaıu (Cumhuriyet: 3044) KALEFLEX YER DÖŞEMELERİ SANAYİ A.Ş. (Yenl Ajans: 1426/3041) ŞAHSNBAŞ Vefat etmiştir. Cenazesi 29 Mart 1970 Pazar gtoö öğle namazıru muteakip Şişli Camiinden kaldırüarak Feriköy Mezarlığındaki aile kabristanma defnedilecektir. AtLESt Mevlâ rahmet eyleye. Rekiâmcılık.: 891/3037 D 1 KK A T ES K l K I T M E T L İ H A L 1 L A B l N JZ dejer flatıyla evinizdeo alınır. Tel.: 47 3< 17 « »n Cumhuriyet 3024 Uamllye MfttenaM» OrtaDoğn Teknik Üniversitesi Rektörlüsanden: ünlversitenıte Tuuhtellf bölOmlerine sekreterler alınacaktır. ARANAN ŞARTIJVR: Adaylann, 1 tyi derecede îngilizce bllmeleri, 2 Seri daktilo yazmalan, 3 Üniversite veya Kole) mezunu olmalan, Isteklilerin Üniversitemiz Personel MüdOrlüğunden alacaklan muracaat formlarını doldurarak en geç 2 Nisan 1970 Perşembe günü saat 17.30 a kadar iade etmeleri ve 3 Nisan 1970 Cuma günü saat 10.00 dp yapılacak imtihanda bazar bulunmalan gerekmektedir. (Basın: A. 670912645/3012J) Elektrik Mühendisleri Hakkında önemli Doyurn Memleketimlzde hizmet gören yerll ve yabancı elektrik mühendislerinden 20 Mayıs 1970 tarihlne kadar Odamıza kaydolmayanlann şahıslan ve kendilerinl çalıştiran kumluşlar hakkında 6235 (7303) ve 3458 sayılı kanunlar gerefince koguşturmaya geçileceği önemle duyurulur. ELEKTRİK MÜBENDtSLERl ODASI • Dr. Kâmran ŞENEL l*»r«HT» Ul/5 Alman Telı M U II Coımiıuriyet 3023
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle