19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet BıM.N VHLAK YASASINA UYMAY1 TAAHHÜT EDER • Sahlbi: Camhuriyet Matbaaalık ve Gazetecilik T.A.Ş. «dın« NAZIME NADÎ • Sorumlu Yazı t?leri Müdürü : OKTAY KURTBÖKE • Basan ve Yayan: CUMHÜBÎYET MATBAACILIK ve GAZETECÎLtK T.A.Ş. Cağaloglu Halkevl Sk. No. 3941 ANKARA Atattrfc Bulvın T « « ApL Yenlsehlr T»l: 130920 • 12U44 ÎZlltR: Fevztpasa Bulvan Afjaroglu tsbanı No. Ttl: 11230 M70» GÜNEY ÎLLERİ Kuruköpru 34 *>kak Mo. 40 . ADANA Tel: 4530 3934 BÜROLAR: ABONE ve tLÂN 6 Aylık 3 Ayhk 1 Ayllk Adl PaMa Tnrt tcl lurt Dı» 150 2BS •0 144 44 n 19 »4 Bajlık (Maktu) 300 Llra S üncü sayfa (Saotlml) 85 • 1. n 1 Dd tayfa (Sanumlt ao • 4. 5. 6 neı uyta (Santlxr.lt Nlj*n. NlkAh, Evlenme, Dojura 100 • Ölüm. HevUd. Tesekkut (3 Cm.) 100 » Öiüm. Mevlld. TetekkOr 33 uneu (S Cm) tSO • SAY1S1 50 KURUŞ Demirel (Baştarafı 1. Sayfada) yor. Kısa zamanda mesele bir vuzuha kavuşaoaktır. Asd olan Milletlerarası Hukuka aykm şey ler olmaması» demiştir. Leninakan'a inen Amerıkan «U8» uçağının, «Yanlıslıkla gittiğini», «Hiç bir kasıtın bulunmadığını» bıldıren Demirel, şun lan söylemiştir: «Suiniyet yoktur. Bir şey öğreıunek. bir şey elde etmek ama cı yoktur. Bu bir kazaen hududu geçmedir. Öburleri ise, şu anki bilgimize göre uçak kaeırmadır. İkinci kaçırmanın tam taf süâtuıı henüz bilmiyoruz.» Başbakan, bir soru üzerine ise, ikı kaçırma olayımn, «Bir plân fizerinde yürütülmesine imkân olmadığını» itade etmiş, Türk albayı Cevat Denli ıçın, «Bizim Alb&yın herhangi bir suçu yok kı şeklinde konuşmuştur. «O bal de niçin iade edilmiyor?» şeklindeki bir soruya ise Başbakan Demirel, «Sanredin bir kaç gün» diyerek cevap vermıştir. Meclis Çağlayangil Dışişleri Bakanı thsan Sabri Çağlayangil de Milli Güvenlik Kurulu toplantısından çıktıktan sonra, kendisine kaçırılan Sovyet uçakları ile «U8 olayı arasında bir ilişkinin olup olmadığını soran gazetecilere, «Bize restnen bu ikl hâdisenin irtibatlandinldığı yolunda hiç bir yerden, hiç bir mürasaat, hiç bir imâ gelmemiştir» demiştir. •Uçak kaçırma hâdiseleri, devIetlerin kontrolü altında değil. Oluyor ve hep mesclelcr yaratıyor. Olan da her devletin mevzuat esasları. devletler hukuku açısından çözülüyor» diycn Çağlayangil, Albay Denlinin geri istenmesi konusunda ise şunları söylemiştir: •tstedik. (Utkik ediyoruz) dediler. Onlar da iki hava korsaııının iadesini istediler. Biz de (tetkik ediyoruz) dedik.» Dısisleri Bakanı Çağlayangil, Sovetlerin Trabzon'a inen ilk uçağı kaçıran iki hava korsanını gerı ıstemeleri konusunda sorulan sorulara verdiği cevapta ı=e «Adliye ile isi bitmemiş bir hâdisenin, siyasi veçbesinin başlayamıyacağını» bildirmiş ve gazetecilere Turk Ceza Kanununun 6 ve 9 uncu maddelerini okumalarını öğütlemiştir. Ülkemizdeki Amerikan uçak (Baştararı 1 Inci sayfada) b Ikmcı defa oya konulannın sınırlarımıza 100 kllolacak ışler, metreden az yaklaşmamalan yolundaki uygulama anlaşmasının 2 Sorular, gensorular, genel goruşme, Tabii Senator Haydar Tunçka j nat tarafından Senatoya getiril | 3 Oncelıkle görüşülmesl karar diğini belırten basın mensuplalaştırılan işler, rına, Çağlayangil, «Haydar 4 Haklannda ivedilik karan Tunçkanat'a verecegimiz cevabı j verilen işler. beraberce dinleyecegiz» demış! b Tüziık gereğince bir tır. defa görüşülecek işler, ikinci defa görüşülecek işler, Gülerek indiler c îkinci defa görüşmesi SİNOP Rusya'nın Karadeyapüacak işler, birinci deniz kıyısındakl Kertsch şehrinfa görüşmesi yapüacak işden Krasnodaza kentine giderken ! ler. Sovyet yurttaşı Vitali Kardenlr ile Nikolay Ginlovun adlı öğrenGündem, içtüzüğe ciler tarafından Sinop askeri hava Hmanına indirilen uçakla ilgiaykın mı? li soruşturmaya dün devam edıiMillet Meclisinin 1 Kasım Pamiştir. Korsanların öncekl gece | zar gunü saat 15.00'de yapacağı uçaktan gülerek indikleri, bir1 birleriyle şakalaştıkları, yanları 1. birleşimin gündeminin 1. mad na yaklaşan inzıbat eri Hayri öz desinde yer alan «Başkanlık sedemır'ın, «YakaladiRimız zaman çimi» deyiminin yürürlükte olan bile birbirlerine bakıp gülüyor, iç tüzüğün 10. ve 5. maddelere şaka bile vapıvorlardı» sözlenn aykın olduğu siyasî çevrelerde derhâl söz konusu olmuştur. den anlaşılmıştır. îçtUzüğün 10. maddesine göre, Sıkı güvenlik tedbirlen arasında îl Jandarma Komutanlığına «Her içtima senesi iptidasında geürilen 4 Rus. sorguya çekilmış, daima reis infihab edilinceye kaancak yorgun ve uykusuz olduk dar aynı içtimaın sâbık reis larını sövleyip yatmak istediklefi vekillerinden en yaşlısı muvakni bildirdikleri lçin fazla bir bil katen heyeti umumiyeye riyaset gı edinilememiştir. öğrenciler eder. Bu takdirde sâbık kâtipler, bir odada, pilot ıle tesviye işçisi kâtlplik makamında muvakkaten ise ayrı bir odada geceyi geçir bulunurlar. Muvakkat reis yokmişlerdir. Ögrencilerin iyl bir uy ] lama yapar. Nisap varsa ve Reisi ku uyudukları, digerlerinin ise I cumhur o rün nutkunu iradedegeceyi uykusuz geçırdıklen bildı1 cekse kürsüyü işpâl ile celseyi rilmiştir. j Sovyet vatandaşları, soruştur açar ve sene başının nutkunu ma devam ettiğı içın kimse ıle I fradevler. Ondan sonra riyaset görüştürülmemışler, resımlerı de j kürsüsfinü muvakkat reise bıraçektirılmemiştir. öğrenciler, Rus j kır. Bunu mütaakip Daimi Riyaset yadan kaçabılmek ıçin iki yıldır plân yaptıklannı, rejime dayana Divanı intihabına başlamr.» Yine içtuzügun 5. maddesi de raadıklarını, Türkıye'ye gelmekte başarılı oldukları ıçin sevın «Riyaset Divanı» nı şu şekilde tanımlamaktadır: dlklerini belirtmışlerdir. Atatürk ve sonrası (Baştarafı t üıcl sajrfada) Şükrü Kayadan dinlediğim «Menemen İrtlcaı» olayındaki tutumu, hükumet otoritesini ve sorumluluğunu bugün ellerinde tutanlar bakunından yerinde bir uyarma olur kanaatiyle ozetlemekte layda görüyoruz. Yıl 1930, gfinlerden 23 Arahk.. Atatürk îstanbuldadır. Menemende Nakşibendi târütatına mensup meczup ve kaatil bir softa, arkasına taktığı bir takım adamlarla ellerinde bir yeşil bayrak, Menemen çarşısı ortasında tekbir getirerek yürüyorlar.. Halk bunları şaş kın bakışlarla sejTediyor.. Tam bu sırada tâlimden dönmekte olan «Kubilay adında bir genç yedek subay, bu acaip kılıklı gözleri dönmüş topluluğu görüyor Müdahale etmek istiyor. Fakat şiddetli bir mukabele görüyor, tartaklanıyor, yere yıkılıyor. Çarşıda, herkesin gözleri önünde canavarca öldürülüyor ve başı testere ile kesiliyor... Halk hareketsizdir, seyretmekle yetinmektedir. Içlerinde alkışlayacak kadar gâfil davrananlar da çıkacaktır... Kesilen Kubilay'm başı yesil bay rağm tepesine geçlriliyor ve yine tekbir ve tehlillerle yürüyüse geçilıvor. Bu defa onlara rastlayan bir bekçi, bir de koruyucu karşı çıkıp durdurmak istiyorlar. Her ikisi de oracıkta şehit ediliyor. makla da orada tastan bir anıt yükseltlr üzerine de «Cumhuriyetin ilânından 7 yıl sonra bu yerde bir irtica hareketi başgöstermis ve burası yaküarak irtica ezil miştir» yazısmı yazardınız. Böyleee gelecek kuşaklar da bunu ibretle görür ve okurlardı« Ne yapayım ki Utediğiml sen de anlamadm.» Işte Atatürk'ün Cumhuriyet Türkiyesinde irtica olayı karşısındaki açık görüş ve tutumu budur. Daha evvel 1934 yılında patlak veren Şeyh Said isyanı sırasmda da Atatürk'ün tutumu ve tepkisi çok sert obnuş bu sayede Doğu illerimizdeki vatandaşlar rahata kavuşarak yıllarca süren âsayiş ve güven içinde yaşamak. çalısmak fırsatını elde etmişlerdir. Atatürk, Doğunun kalkmdınlma sı ve refaha ulaştmlması için büyük gayret sarfediyordu.. Kurulan Genel Müfettişliğe geniş yetkiler verilmiş, bölge sorunlaruun süratle çözümlenmesi için çaba gösterümiştir. Fakat Ata'nın ölümünden sonra, Doğu illerimiz yine kendi kaderine terkedilmiş bu yüzden âsayif bozulmuş, kıtlık, susuzluk ve benzeri olaylar birbirini izlemijtir. Sağlık Şurası (Baştarafı l'incl Sayfada) Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Vedat Âli Özkan, «Yüksek Sağlık Şurası» çalışmalarından sonra verdiği bilgide, •Koleranın yayılma hızının yüzde bire» düştüğünü de sözlerine eklemiştir. Adnan Öztrak'm ne surmUş, Alacakaptan yaptığı konuşmada kendisine yöneltilen suçlamalan şiddetle reddetmls, ancak üçlü de Alacakaptan'a verdiği cevaplarda «Profesörün, TRT Genel Müdür Yardımcılarından Cengiz Taşer'i Genel Mü dürlük eörevine getirmek içın çabalara ınristiğinl iddia etmiştir. Oçlüye göre, Profesör Alacakaptan'ın bu davranıslannın tanıklan da bulunmaktadır.» Yönetim Kurulu toplantılannda son ve en vahîm olayın geride bıraktığınız cumartesl günü olduğu öğrenllmiştir. Söz konusu toplantıda, bir ara sözü kesilen Adnan öztrak sinirlenereis «Ben gidiyorum» deyip salonu terketmiş bu arada üyelerden Su nuhi, Gav. «TRT'den ne zaman irideceksin?» diye seslenmiştir. öztrak da bu sözler karşısında sert bir edayla, «TRT'den Hnv lerin gidecegi belll olmaz» demis ür. Yüksek seviyede yapılan ve art niyetlere dayandığı belirtilen bazı yeni tâyinlerle su yüzüne çıkan TRT'deM anlaşmazlığın Kurumu her gün daha büyük bir huzursuzluga sürükledigi de belirtUmektedir. Bir örnek daha 1Ş BASINDA çıkan makale, ki tap ve yorumlar da gösteriyor ki yabancı gözler. daha 1923 lerde başımızdaki büyük lideri teşhis etmisler ve ondan büyük işlerin çözümünü beklemislerdir. Sonuç da gerçekte onlan haklı çıkarmış ve Türk Milleti de o büyük liderin idaresinde, en itibarlı bir mevkie ulaşmıştır. Atatürk'ün görüşlerinde daima Isabetli olducu. sayısız ömeklerle verilebilir. Nitekim kendisi de Onuncu yıl nutkunda bunu pek püzel bir şekilde târif etmiştir. | Siyasî olaylarda da bu böyledir. Divanı Harb B Yırtık harita Uçak kaçıran ögrencilerin ellerinde yırtık bir haritanın bulun dugu ve bu haritanın bir tasmının Samsun ve Sinop"u, diğer kıs mının ise Sivastopal yöresinı gos terdıği bildırıtoektedlr. ögrencilerin Samsun üzerine bir «X» işaretı koydukları da tespit edılmiştir. Uçağın önce Samsun hava H manına Inmeye çalıştığı, ancak burası karanlık olduğundan ışıK görülen bir yere inildiği, buranın da Sinop asker! hava llmanı oldugu anlaşılmıştır. «Riyaset divanı» 1. Reis 2. Üç Reisvekili 3. En az ikisi münavebe Ile Heyeti Umumiyede bulunmak üzerr altı kâtip. 4. Üç tdare Âmirinden mürekkep tlr.. İç Tuzüğün 10. ve 5. maddesine rağmen Pazar günu toplanacak Millet Meclisi gündeminin 1. maddesi «Başkanlık seçimi» ni kapsamaktadır. «Aykırıdır» Gündemın bu şekilde saptanması üzerine görüştüğümüz slyasi parti yöneticileri ilk gün ladece «Başkanlık» seçiminin yapılmasının doğrudan doğruya içtüzüğe «aykın» olacağını söylemişlertfir. Bir parti yöneticisi «Bu, düpedfiiE Içtfizü^e aykın bir işlem olacaktır. Gündemi tanzim eden veya edeplerin hangi hesapla hareket' ettigirii veya ettiklerinl kestirmek guçtür. türflrlükte bulanan Içtüzük açıktır. Bu eğer değiştirilmezse Pazar günü, yani Meclisin açıldığı gün bu konnda tartısmalar olacaktır. Acaba istenen bn mndnr?» demiştir. lumhuriyet BayraTi (Ba?tarafi 1. Sayfada) ortadadır. Demokrasimizin korunması ve daha çok güclendirilmesi inanrmda isek, demokratik idare otoritesinin devatnında, gelistirilmesinde kanunlara vc hukukınrthfiinlgyrrif <nMlhmak ve îcTâre">4T<pnkre"^rarçmcı olmak gerekir.» •Milletintizin hasletlerine, çafımızın ve devlet hayatimızın tarihi tekâmülüne dayanarak Tfirkiye Cumhuriyetini kuran ve millet eğemenliğini her alanda oluşturan devrim ve ilkeleri ile tophımumuza medeniyet yollannı açan aziz Atatürk'ü, bn mutlu günde minnetle ve rahmetle anarım.» dıyen Sunay, daha sonra şunlan belirtmiştir: «Olayları ile demokrasive baglılığını, birbirini takip eden seçimlerde tescil etmiş oVan Türk milleti, her defasında. demokrasinin ve otoritesinin desteeinde olduğunu göstermiştir. Demokratik hukuk devletinde yaşamakla. zor rejimlerin otoritesi altında yaşamağa ran olmak bir tutulamaz.» Amerikah Albayın demeci öte yandan Sinop'takl Amerikan radar üs'sü komutanı Albay Curney de mlnik Sovyet uçağının alana inişini Izlemlş ve bu konu»la gazetecilere junlan söylemiştir. «IMac; üssünde görevll bolunan nöbatçi «ubdv, Rus «çagim ilk 8nce~Beech Ctatt U ^ tipl Amerikan uçagı zannetmiş daha sonra bir astsubay ise askeri bava alanına inen uçağın Rus uçağı olduğunu anlamış. Durumu öğrenince derhal aJana gittim Rus pilot ve diğerleri Ile konusmaya çalıştım, pilot, aglamakb görünüyordu, öğrencilerin ise çok sevinçH olduklan yüzlerin. deki Uadeden anlasılıyordn kendileri ile lisan bilmedikleri için anlasamadım. Bu ikinci uçak kaçırma olayı halen Leninkan'da bulunan iki Amerikalı general ile Türk Albayının serbest bırakılma ihtimalini azaltacaktır.» U IMÜHİM olay, Istanbulda bulunan Dahüiye Vekili Şükru Kaya'ya haber verilince Vekıl durumdan Florya'da kalan Atatürk'ü haberdar ediyor. Aldığı emir şudur: « Sen ve Ordu Müfettişi Pasa derhal Menemen'e gidin. Kolordu Kumandanı Muğlalı Mustafa Paşaya da olay yerine gitmesini bildirin.. Ben de şimdi Ankara'ya hareket ediyorum.» Dahıliye Vekili Şükrü Kaya, ve Ordu Müfettişi Menemen'e gittikleri zaman, Kolordu Kumandanının duruma el koyduğunu. suçlulan yakalattığını, bir Divanı Harp teşkil ettiğini görüyorlar.. Yapılan tahkikat neticesinde de, olayda birkaç meczubun rol oynadığı, halkm karışmadığı, fakat olaya seyirci kalarak tepld göstermediği de tesbit ediliyor. Nitekim Muğlalı Mustafa Paşa Divanı Har bı da bu olayda 37 kişinin idamına karar vermis ve hüküm infaz edilmiştir. D (Baştarafı l'incl Saytada) cakaptan, UçlUye şiddetle rak, «Fikirlerinin kabul edilmemesi yüzünden tuyameti fcoparmakla» suçlamış. Alacakaptan'o göre, üçlü iyi niyetten uzakta tertipler içıne girmiş ve öztrak Çelişkiler m yerine ya Prof. Muammer Ak Bakan Özkan'ın kolera aşısı ko soy'u, ya da Prof. Mümtaz Soy lera aşısı konusunda çelişkiye sal'ı getirmek yolunda plânlar düştüğü, çeşitli tıp çevrelerince j yapmıştır. ileri sürülmektedir. Aynı çevre21 Ekim çarçamba günü top lere göre, Bakan, daha önce «Ko lantısında da, Kuruldaki hüknlera asısı yeterli dozda bnlundumet temsilcisl Emin Hekimgıl ğundan ikinci ası zorunlu değilve Profesör Sinanoğlu toplanudir» demiş, dün «Yüksek Sağlık lann içyüzünün basına sızdınıŞurası çalışmalarından sonra masından yakınmışlar ve bu sızverdiği demeçte ise B «tkmei aşının malann «Yönetim Kurulunun zorunlu bulunduğunu» ilerl sürprestijini sıfıra indirdiğini» öne müîtür. sürmüşlerdir. Bu toplantı pek cok yönden Bildiri soguk anlamlı tartışmalar içınHastahğın çıkışmdan 14 gün de geçmiş, özellıkle Sunuhl Cav sonra toplanan «Yüksek Sağlık yaptığı konuşmada, hükumet Şfirası» çalışmalan dün bitirilmiş temsilcisi dahil, bütün Kurul ve bir bildiri yayımlanmıştır. üyelerinin resmi toplantılar dı12 maddelik bildiride özetle şında Genel Müdür öztrak'a kar şöyle denilmiştir: şı olduklannı sık sık tekrarla•Halka yapüan uyanlarm yanlış maktan kaçınmadıklarını bellrtedeğerlendirilmesinin yeterli oran. rek, «Ancak sıra toplantılarda da sebze ve meyve yenmesini konusmaya, oylamaya geldi mi engellediği anlaşılmaktadır. Bu tam aksine davranıyorlar, TRT dununun beslenme bozukluklan ne 1946, ne de 1969 zihniyetiyle na yolaçabileceğl, bunnn da hasyönetilemez, TRT 1980 kafasıyla talığm etkisinl kolaylastıracağı yönetilmelidir» demiştir. gözönüne alınarak, gerekli koru23 Ekim günü yapılan toplanyucu tedbirleri uygulamak sartıy tı da, karşılıklı suçlamalar ıçinla sebze ve meyvelerin endişeye de geçmiş Emil Galip Sandalcı, kapdmadan yenebileceği ve ycnhükumet temsilcisi Emin Hekim mesl gerektiğinin belirtilmesinde gıl'ın bir ozel kalem müdürü fayda görülmüştür. davranışlan içinde oldugunu bSağmalcılar ve Esenler bölgesinden başlayan salçının, kontrol altına alındığı anlaşılmaktadır. Ancak vibriyonun özelliği dolayısiyle yurdun çeşitli yerlerinde muhtemel bnlaşmalara karşı alınan bütün tedbirlerin hiç eksiltilmeden ve gevşetilmeden devam ettirilmesinin ve gerekince yeni tedbirlerin de alınmasının zorunlu olduğuna belirtiriz.» Danıştay'a başvuruyorlar ANKARA (T.H.A.) T.R.T de görevlerinden ahnan Doğan Tanyer, Mahmut Tali öngören va Rıdvan Çongür'ün Danıştaya gideceklerl öğrenilmistir ••••••••••»•*•••••*•••••«••>••••••••' « TESEKKÜR Nimet ELÂGÖZ'ün | Merhum Nail Elâgîte'Un e \ çi, sevgill annemiz • vefatı dolayısiyle cenaze merasünlne katılan, çiçek gönderen. evimize kadar gelerek, telefon ve telgrafla acımızı paylaşan. candan yardımlannı esirgemiyen kıymetll akraba ve dostlanmızlaı T. tş Bankası ve Akbank'ın sayın mensuplanna yılrekten minnet ve teşekkürlerimizi sunanz. EVLATLARl ve " TORÜNLARI Yetersiz Dün bir bildiri yayımlayan Türk Tabipler Birliği ise, «Tedbirlerde Snemli eksiklikler oldnğnnu» ileri surmüş. «Hastaların ve mikrop taşıyanlann bölçe dışına çıkmalanna imkân verilmesini» yermiştir. Türk Tabipler Birliği bildirisinde, ahnan tedbirlerin yetersiz olduğu tfa belirtilmıştir. öte yandan Istanbul Belediye Başkanı, Ramazan nedeniyle bütün cami ve ibadet yerlerl ile şehir rnvaletlerinin dezenfekte e> dileceğini açıklamıştır. Kararlı D Bozbeyli öte yandan, bu konuda görüşlerine başvurduğumuz Millet Meclisi eski Başkanı Ferruh Bozbeyli de bu şekilde hazırlanan bir güno*emın Içtüzükle bağdaşamıyacağını söylemış, «1965 1967 ve 1969 uygnlamaları bövle olmamıştır» demiştir. İzin istediler ANKARA SovyeÜer Birliği Ankara Buyük Hçiliği Müsteşan Federov, dıin Dışişleri Bakanhğımıza başvurarak, Sovyet yurddaş lan ile görüşmek istediklerini ve Sınop'a gidebilmeleri için izin verilmesini istemiştir. Dışişleri, SovyeÜer Bırhği Büyük Elçiliğinin bu istemini. Doğu Dairesine iletmiştir Federov'a olumlu ya da olumsuz bir cevap verilmenüjtir. Kutlanıyor öte yandan Cumhuriyet Bayramının 47. yıldönümü, dün öğleden itibaren bütün yurtta kutlanmaya başlamıştır. Cumhuriyet:n kuruluş gününü kutlama törenleri 30 ekim cuma gecesi saat 24'e kadar sürecektir. Kutlama torenlerine bugün saat 9.00'da Taksim Cumhuriyet Anıtı önünde başlanacaktır. Daha sorua Şislideki Atatürk Müzesi, Üniversite ve Orduevi Bahçesindeki Ataturk Anıtlarına çelenkler konulacak, 10.30'da Vatan Caddesındeki büyük geçit törenme başlanacaktır. Resmî daireler ve okullar Pazartesı günune kadar tâtildir. Cumhuriyetın 47. yıldbnümü rıedeniyle bir mesaj yayımlayan CHP Genel Başkanı Ismet İnönu de. «Geleceğimizin >ıaglamlı&'. son padişahın şeyhülislâmı ile beraber Türk milletini yabaııcılarla bir olarak ne vapmak istediğini yeni kuşaklara doğduk larmdan itibaren hep öğretmen.ize bağlıdır.» demiştır. AHİLİYE Vekili olayı bütün ayrıntılan ile gece Çankayada Atatürk'e telefonla arzediyor. Verdlği Izahatta olaym mevzii T « birkaç sapığın eseri olduğumı bilhassa belirtiyor. Atatürk'ün buna karjüık verdiği cevap şudur: •Menemen'l yakınız.» Şükrü Kaya tekrar olayın basit ve mevzii olduğunda yine israr ediyor. Oysa, Atatürk cevabında kesin ve kararlıdır. Yine irtıcaın b « » terdiği yer olan «Mene• menîi yakmız» emrini tekralror. Şükrü Kaya bu cevap karşısında da: Paşam bana itimat buyurnyor sanız olayı derinlemesine incelemis bir sorumlu Vekil sıfatiie böy le bir hareketin lüzumuna kail değilim..» diyerek Atatük'ü iknaa çalışıyor.. Buna karşüık Atatürk, kendisine itimadmın tam olduğunu söyleyerek hareketinde serbest bıraktığını belirtmek büyüklüğünü gösteriyor. Saraçoâlu Sükrü bev Başvekfl bulundueu 1946 yılında bir gün bizi Şükrü Kava. bu satırlarm yazan ve Zeki Polar'ı Karpiç lokantasında bir öğle yemeğine dâvet etmişti. Yemekte Atatürk'ten bahis açıldı. Şükrü Kaya sofrada su ilginç olayı anlattı. Öıetini sunuyorum: Bir tarihte Şükrü Kaya. Haridye Vekâleti Vekilliği yaptığı sırada, Cenevre'deki Milletler Cemiyeünden, Fransızca bir telgraf gelmiş, cevabuı çok acele verümesi gerekiyormuş. Sorbonne Üniversitesi mezunu olan Şükrü Kaya, telgrafın kısa metninden ken dince bir mânâçfkarmış, keyfîyeti bildirmek üzere Başvekil tsmet Paşa'yı aramı? Ismet Pasa, o devrin Adliye Vekili Saraçoğlu Şükrü beyle evindeymiş Der hal oraya gitmiş ve telgrafı göstererek çıkardığı mânâyı da anlatmış... Saraçoğlu Şükrü bey de Lozan Üniversitesinden mezun olduğu için Fransızcayı o da iyi bilmektedir.. lsmet Paşanın ise Şükrü Kayanın tâbiri ile vokabüleri çoktur. Yani epey Fransızca kelime bilmektedir. Onlar da Şükrü Kayanın yorumuna katılmışlar. Başvekil meseleyi Şükrü Kayanuı Atatürk'e arzetmesini ve emrini almasını istemiş. Köşke telefon edilmiş. Oradan Atatürk'ün yeni kalktığı haberi verilmiş. Bunun üzerine hemen Çankaya köşküne giden Sükrü Kaya, yatak odasında Atatürk'e mülâki olmuş.. Atatürk henüz yatağındadır ve kahve içmektedir. Şükrü Kaya'yı karşısında görünce: « Hayrola ne var? demia.. Şükrü Kaya telgrafı okumus, Başvekilin ve Saraçoğlunun da biraz evvel aynı mânâ ve görüşe ka tıldıklarmı ilâve ederek yorumunu açıklamış... Atatürk cevap vermemiş.. Bundan sonra Şükrü Kaya, kendisine iç olaylardan ve Belediye Meclisi seçimlerinin neticelerinden bahset miş. Aradan birbuçuk saat geçmlştir. Atatürk birden yatağmdan iner ve banyo daıresinin kapısına gelince de: Şükrü Kaya! sen sn telgrab bana bir daha okusuna» demiş. Vekil telgrafı tekrar okuımıs. Buna Atatürk'ün cevabı şu olmuş: • Hayır ben sizin gibi düyfinmüyorum. Bana kahrsa bu telgraf la su denllmek isteniyor» demiş. Atatürk'ün gösterdiği yönde dikkatini toplayan Şükrü Kaya da: « Evet haklısınız paşam. mesele buyurduğnnuz sekildedlr» cevabını vermiş. Telgraf gerçekten Ata'nın yorumladığı anlarnı taşıyormuş. İşte, Atatürk'ün Fransızca bilgisine dayanmayan bir olay. Sadece ilerı görüş, önsezi kabiliyeti, gerçek devlet adamlığı ve politikaya nüfuz. O meselelere nüfuz kabiliyeti ve olayları tahlil kudretinin bir ömegini verir.. Iste Atatürkün siyaset ve devlet adamlığmın gerçek bir hikâyesi. (Beylerbeyi reklâm: 10779> (Başkent Rek. 823/10768) m yenılıgı Bu vesileyle Duyurulmadı Bu arada yabancı ajanslar, Moskova'dan verdikleri haberlerde, ikinci Sovyet uçağmın kaçırılması olayının, Sovyet halkına hâlâ duyurulmadığını bildirmişlerdir. Verilen haberlere göre, uça ğın kaçırılması olayından gazeteler, radyo, televizyon ve TASS Ajansı tek kelime dahi söz etmemişlerdir. G İnönü'nün mesajı Gelişme yok!. Sekiz giin önce Leninakan'a inen ya da indirilen Amerikan Hava Kuvvetlerine mensup «U8« ti pindeki uçağın durumuyla ilgili yeni bir gelişme olmadığı Dısişlerı Bakanhğı sözcüsü Oktay îşcen tarafından dün açıklanmıştır. Sovyetler Birliğinin protesto demedne Türk Hükumetinin verdiği cevabı almak üzere Dışişleri Bakanhjına pelen Sovvet Büyük Elçisi Grubyakov'un «U8»in yolcularından Türk Albayı Denli'nin Sovyet ler Birliğindeki Türk makamları ile en kısa zamanda görüştürülece ğini umduğu şeklindeki sözlerine rağmen dün de Moskovanın gerek li izni vermediği yine Bakanlık sözcüsü tarafından açıklanmıştır. Dışişleri Bakanlıgı Genel Sekreteri Büyük Elçi Örhan Eralp ise, U8 olayı ile ilk kaçırılan Sovyet uçağı arasmda hiç bir ilişkinin ol madığmı öne sürmüş, bu konu ile ilgili olarak Sovyet Büyük Elçisinin cevap notasmı aldığı önceki gece sazeteeilere söylediği aynı an lamdaki sözlerini hatırlatımştır. Bununla beraber Genel Sekreter Eralp Türk Albaymın hâlâ geri verilmemiş nlmastna da dikkati çe ken Eazetecilere: «Bclkl psikolojik bir münasehet olabllir. çeklinde cevap vermiştir. Bu arada Dışişleri Bakanlıgı söz cüsü Oktav Işcen, «Buslar bizim Albay Denli ile ırörüşmemize hâlâ izin vermedi. Blz onlara hemen verecek miyiz?» şeklindeki soruyu. Bu takdir Bakana aitttr şeklinde cevaplamış. «Ankaridaki dip lomatların hayatlarmm korunması îçin tedbir alınaeak» yolundaki haberlerle ilgili olarak ise, «Haya tının konınması Için hiç bir diplomat bizc müracaat etmemiştir» demiştir. Beylerbeyi Reklâm ../10772 ÖREVİNİ bitiren DahUiye Ve. kıli Ankara'ya doner dönmez doğruca Çankayaya giderek Atatürk'e neticeyı şif ahen de arzediyor tzahatmın sonunda da: • İşte Paşam, olay bundan ibarettir. Slzin Menemen'i neden yak ma flkrinde olduğunozu anlayamadun» diyor.. Atatürk kendisine şöyle bir karjüık veriyor: Ben seni çok bilgili ve akülı bir DahUiye Vekili olarak tanıyorum Menemen kasab.ısınm ne berbat bir yerde bulundnğunu tabii gördün Böyle bir vesUe Ue oradaki yurddaşlarımm daha iyl bir yere nakleder, burasını yak Savcı Demlrayak , hakkmda Cumhu, rivel Sazetesinin I5.Ü2.ISTO ta Cildinizde hissetmeyeceğiniz bir traş bıçağı Gibbs Traş kreminden sonra kallteli bir Gibbs mamulü daha: Paslanmaz Gibbs traş bıçağı. Gibbs traş bıçağı, günlerce kolay ve yumuşak bir traş demektir. Deneyin ... Göreceksiniz Gibbs o kadar keskindir kl traş olurken yüzünüzde hissetmeyeceksiniz bile. Bir Gibbs traş bıçağı ile olacağınız son traş dahi, cildinizi tahriş etmeyecektir. Gibbs bu keskinliğini ve uzun müddet keskin kalabilmesini en iyi paslanmaz İsveç çeliğine ... ve «a i tabii Gibbs kalitesine borçludur. "^ •ihli ve 16603 sayıh nüshasında bınnci sahıie 8 nci sütunda çıcan «Savcı Deır.ırayak hakkındata Daruştay kararı uygulanmıyor» oaşhklı yazı ile ilgili açıklamaiır. Söke C Savcısı iken Bayramiç ~. Savcılısına atanan Sadettin De nirayak tarafından Damştay'a ıçıian idarî dâvâ dilekçesi ile ainnci savunma alınıncaya kadar verlmiş bulunan 15.9.1970 .arıhli tehiri ıcra karan Bakanığıınıza 5.10.1970 tarihinde teb]<£ edılms ve 12 10 1970 tarihinde bırinci savunma Damştay'a verilmiştir Bu itibarla. Danıştay'ın bu konudaki ypni karannm beklenmesi gerekmekte olup, tebliğ olunacak karar gereği yerine getirilecektir Necati Volkan Adalet Bslranı Yerine IMüstcşar Y A RI N : Bü ANILARIN NEDENt Milletvakili <Baştarafı 1. Sayfada) ; Bozbeyli, Haysiyet Divanına verilmiyor YAPI ve KREDi BANKASI Daima en fyi hizmet Mıllet Meclisi e^ki Başkanı AP Istanbul Mılletvekıli Ferruh Bozbeyli'nin bazı gazetelerde yer alan ve «suçlamalı» demeçleri yüzünden Haysiyet Divanına sevkedileceğı şeklindeki haberler, AP yöneticılerince, süratli bir şekilde «gerçekle ilfici yoktnr» cümlesijle yalanlanmıç j GİbBs traş bıçağı hissettirmeden tras eder. GRAMKA GT 702 .
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle