Katalog

SATFA IKI; 28 Eklm 1970 oleranın beşiği Asya ve özellikle Hlndistandrr. Bundan dolayı da Asya kolerası veya Rind kolerası admı taşır. McNamara, koieranın, isVnm doğumundan çok önceleri de Hind hekfanlerince bflindiğini söylüyor. Kolera mîkrobıımı bulan R<v bert Koch ise hastalığın bu kadar eski olduğuna inanmıyor. Halbuki Hindistana sömfirgecüik için giden PorteHzliler 1543 yılında Goa şehrinde büjük bir salgtn oldnğmra görmüşlerdir. Hlndistanda Bengal ve Madras bSlgelerinde ve Kalkfita clvannda hastahk yerlesmis bir hsldedir. Ve zaman zaman orodan dünyaya ysyılmaktadır. Hind trp tarfhini inceliyen arastmcıUr, Swosrota'nın Htabında, îsa'dan önce 6 • S inci yüzyıllar arasında, tıpla koleraya bemdyen bir hastalığın hüküm sürdüğünü anlamışlardır. Hindistan ve Çin hakkında bir gezi kitabı yaıan Son&erai'm tarif ettiği hastalık koleranın tıpkmdır. O taman 60.000 insan 51 TARIHTE KOIERA SALGINLARI Dr. Kemal SARACOĞLU DAHİLÎYE MÜTEHASSISI btânnıstar. Bn galgının tstanbnla nereden geldiği kesin olarak bilinmiyor. Ancak o sırada tstanbulda esasen dizanteri de vardı. Ayni ıamanda Anadoluda da hastalık görülmüştür. Istsnbulda 9231 kişi hastahğa yakalanmış ve 4275 kişi Slmüştür. tstanbnlda üçüncü salgın 18S4 • 1835 yüUrmda yani Kınm Harbi sırasında basgöstermiştir. O tarihte Marsüyad» koler* vardı. Biı Kınm harbinde Fransız ve tngilizlerle müttefik idik. MarsUyadan vapnrlarla Türklyeyc gelen sskerler hastalığı oradan bize getirmişlerdir. Fransız doktom Fovel'in verdiği bilgiye göre yalnız tstanbulda beş bin kişi ölmüştür. Knımda ise harb sahnesinde sllâhla Ölenlerden fazla insan koleradan ölmüştür. Fovel diyor M: (ölüleri gömen askerler döndükten sonra hemen hastalanıp çok kısa süre içinde ölüyorlardı). bnla geBnce hastalar, Deni* Hastahanesine kaldınlmış ve Tersanede çalışan srvil isçiler tarafından Hastalık sehre yayılnuştır. tstanbnlda besinci salgın 1871 de çıkmıs ve bir yıl sürmüştür ve yedl bin kişi ölmfly tür. Mısırdan çemilfrle hastalık Fransa ve ttalyaya, sonra da tspanya. Amerika ve Japonymya peçmiştir. 1888 da Almanyada, 1887 de ttatyada ve 1890 da tspanyada tek tük vak'a görülmüstür. 1892 de Hamburg'da ani bir salgın başgöstermis, 18575 kişi yakalanmıs ve bnnlardan 7600 kişi ölnröstür. Kolera mikrobunon bulucusu, bfiyflk bilfin Robert Koch, bn salpnm da Rusyadan geldiğjne kanidir. Hemen Belçika, Franss ve Macaristana geçmiş ve 1893 de tstanbnla gelmistir. tstanbulda bir yıl kadar süren bn salgmda 2639 kişi hastalanmış ve 1588 kişi ölmüştür. 1907 de Rusyadan Bacca gitmek fisere golen Vüslüman Türkler, kolerayı tstanbula da getirmişlerdir. Fakat o saman sıkı bir çalısma yapılarak sadece 14 vak'adao fazla görülmesine meydan veıihnemiştİT. mflstür. Asıl bUgüeı olera hakkında asıl bflgüerimiz 1816 dan sonrs başhyor. Bn tarihte Bengal'de görfilen salgın, 1817 yılında etrafa yayümaya baslamış ve Hindistan dısında, Asyarun büyük tosmı, Dofn AMka kryılan, Rusyanm güney bölgelerini kaplamıştır. 1826 da bfitun Rusyayı sarmış, oradan Polonyaya geçerek Abnanyanın büyfik kumnu kaplamış ve.hattâ Hamburç'a kadar gitmiştir. Sonra Avnsturya, tngfltere, Fransa, Holinda, tsveç, Norveç, Kanada, Birleşik Amerikaya da geçerek ancak 1838 de salgın sönmüstür. Tarih kaynaklanna göre Turkivede ilk salgm 1831 de görülmüştür. Bize Balkanlardan gelmiştir. Zira o sırada Romanya ve Bulgaristanda salgm vardı. tstanbulda salgından 5 • < bin Kşinin öldüffinü Mavrovani Paşanın Askert Tıp Okulunda verdiği konferanslaıdan Sgreniyoruı. 1841 yılında yenl bir salgm başlamıştır. Bnntnı başlangıç noktası Iran idl. Türkiye ve Arablstanı ssrdıktan sonra Avrupaya atlıyarak her yeri kasıp kavurmuş, hattâ Amerikaya bile geçmistir. Bu salgın 1860 yılmda son ttfo, lekeB humma, recnrren», çtçek talpn yapmıştu. Fakat işin basında Adnan Bey (rahmetli hocam Adnan Adıvar) m ve arkadaşlaruun biiyük gayretleriyle «algınlar öntenebilmiştir. Kurtuluş Savası smsuMbı çok şflkflr btr salgın görülnemiştir. Comburtyetten bn yanm da bastahğın tebdit edici olaşn. ük ke* bt» yıl ohnustur. Türkiyede salgın Çtkmastns değfl, çıkmamasına şaşmak gerektr. RahmetH hoeam Sflleyman Numan Pasa 60 vd önce şn cattrlan vazmıstı: (KuHanılan so, yenöen seyler, mtfvalar v.b. hiç bir sıhhl kontrol ve tertipiere malik otanıyan menüeketimizde böyle vak'alan çok tesadfif olunnr). Aradan 60 yıl geçmiş ohnasma rağmen hiç bir şey değişmemiştir. Değişecegina dair de bir belirti yoktur. Frsnsada bir Haussman çıknnş, Parisin plânını yaptırnuş, bnannı yıllara taksbn ederek mfikemmel bir şekilde gerçekleştirmiştir. İmparatorluğu bir yana bırakalım: Cumhuriyetten beri 47 yıl geçtl, bfiyle bir plân yapıldı mı? Tapılan plânlar uygnlandı tnı? Rah metli operatör Emln Bey Belediye Başkanı iken tstanbnlun kanalizasyonnna başlamıştı, ama adamla alay edildi ve ondan sonra onun başladığı ise devam edilmedL • Sonuç tstanbula gelen tnristlere: tOraya gitmeyln, bulaşıcı hastalığa yakalanırsınız» diyorlar, içinde gerçek payı bulunan bn propaganda karşısında biraz atıp tntmaktan başka ne yapıyornz? Akıllanıyor muym? Hiç sanmıyorum. Çünkü bizim için çok daha önemli (!) konulaı var. OH.P. deki çekişme, kfiçfik partilerin birlesmesi, AJ». de post kavgası... Bunlar dururken kim kolerayı düşünür? Hem hastaufı saklarsm, olur, biter. Ama bunu hiç Idnıse yutmnyor, heie dünyadaki başka mil1 tler hiç .. Bak sımrlanmız kapandı. biıi karantinaya aldılar. ama bis Sağnialcılan karantinava alamadık. BelM biras sonra (salgın bitti) denecek ama dâva bitmemiştir, kolera da tıpkı tifo gibl bizbnle aile dostn olarak aramıza girmiştir, bnradaa kökünfl kurntup atabilene askolsnn. O zaman da saklanmıştı W~\ Srdflncfl saigın 1863 de başlamıştır: önc« •"' Hindistanda, sonra Rusya, Almanya, ve nlhavet Amerikaya da sıçrayan bu salgın 1875 de sSnmüştür. tstanbnla 1865 de Mısırdan gelmiştir. Bnnnn hikâyesi çok gariptir: Osman Pasa, Mısırdan dönerken gemide kolera vak'alan çıkmış, fakat bnnun duvulmaması için gemi kumandanı Ue anlaşan Osman Pasa, hastalığı saktamıştır. Gemi tstan Harbler sırasında alkan Harbinde Trakya re tstanbulda gerek göçmenler, gerekse asker arasında pek çok kolera görfiimfis ve binlerce insan ölmüştür. Birtoet Dftnya Savaşı strasmda da tek tftk kolera vak'alan förulrinlştflr. Bondan beska H a y ır> • T r nedir? 25 Ekim. Türkiye Cumhurlyetinta lark Tedind yıS am h. Sokağa çıkınca bayraklar goreceksini» evlerde, yapüarda. Çocuklar yolunutu kesip yakanıza rozet takacak. Askerî geçlt torenleri yapılacak. Gazetelerde Atatürkun resimleri. sözleri. Şiirler, ya«ılar: Kimi duyarak, kimi duymayarak, kimi kuarak, kimi sinsice gülerek!.. Cnmharlyefle aynı yastayn». Her yıl sanınm kendl yas gflnttmdür kutlanan. Çocnkken, ilk gençlik günlerinde sevinç verirdl bu bana. Bir çeslt mutloluk, ynrur duyardnn. Şhndl yok öyle »ey. Hattâ bir huzun cöküyor içime. Kırk yedi yıllık blr cumhuriyet «ide gide başladığı noktadan daha da gerilere düjmell miydl? Atatürkun Cumhuriyetinden ne kaidı elde avuçta? «Ne Bmtln Türküm diyene.» Mutiu musunuz simdi Tttrkfim derken! Heie yabancı bir ülkede göğsünüzü gererek Türküm dlyebllin de görellm. Almanya sokaklarmda çöpçülük blzde; yaban ellerde en düşüfc, en ncuz, en zavalh lşlet bizde; pisliğin, yoksulluğun, kayıtsıılığıtı, uyjar olmamanm hastalığı olan kolen bizde; ea ulusal dâvâlannuzı gerçekleşüremeyerek gerüeme blrde; Bulgwüı' tandan kredl sağlaroanın utancı bîrfe; Stıriyenİn bile yteBaıttıe sıntrlanni kapattığı bir ülke olmanm acılan bizde; dış poütikada ya. bancı çıkarlann araçı olmanın ezikli?i bizde; çeyrek yüzyıldır çok partili düzen dlye tutturup Atatürkcü düzenl yıkmanm sonunlnIngu bizde Gelin de mntlurnm deyin, ben mutlu bir Türküm, Tttrk obnaı m mutlulugu içindeyim, deyin. Deyin de göreyhn sizl! Açık açık hilâfet, saltanat, Kriat propagandalarının yapıldığı bir filkedeyiz. Oy almak isteyen her politikacı önce Atatürk devrlmlerinl ayaklar altına alıyor. Dctidarmdan muhalifine dek!.. Kimi geridlik diye, kfani UericiUk diye!. Aynı kapıya çıkıyor iklsi de! Ataturkçü düzeni de değistirdik. yok ettik. ortadan kaldırdık. Şimdi nasıl bir dü«en getirelim diye birbirunize giriyoruz! «Büyük beyinler» sirin bcnim yerime düşünüyor, yol ciziyor, hesap yapıyor! Yarm bir savaşta ölürsek bu bizim «kendi» savaşımız olacak mı, olmayacak mı bilmljonu. Erzuramdan kalkıp Rus sınınnı asan Amcrikan uçağmı savTinmak, Kıbnstaki yurttaşlanmızın haklannı savunmaktan daha önemli. Tann Amerikan çıkaılan için ateşe de atılırız, ama TürkIüğün davâlan için kıpırdayamayu bile. Niye? tzin vermezler, «1lih vermezler, benıin, cephane, ncak vcımezler. Daha olmazsa azarlayıa bir mektup yollarlar yöneücilerimlze, her jey biter. «Türkiye Cumhnriyeti ilelebet payidar olacaktır. demlşti Atatfirk. Cumhuriyet ilelebet payidar olur, ama bu gidişle kişiliğinden çok şeyier yitirerek, yalnu adı kalarak! Koskoca parti başkanları, liderler Atatürkten yana görunmemek için nasıl da dikkat ediyorlar! Sanki bütün Türk ulusu gözlüyor, ağızlanndan Atatürkü, devrimlerini, kurduğu Cumburiyeti öven bir sözcük çıkarsa raahvedecek onlan!.. hk seçunde oylarmı esirgeyerek öcünü alacak! Nasıl sey bu, nasıl? Na«ü yitirdik kendlmizi? Koptuk, kopanidık Atatürk devrimlertaden? Bombos bir çölde miyim diye düşünüyorum bazan. Kimse görmez mi, duymaz mı bunları? Kendl kendime konneuyor gibiyim. O esld sevinçler, mutluluklar taşkm duygular yok artık. Comhurlyet Bayramı klişeleşmiş, içtenlikten uzak sözlcrin tekran, eskhniş taklarm, sloganlarm eski yerlerine iki günlüğune f ı ^ « « ı , o kadm'.... Oysa Cumhuriyeti, Atatürk Cumhuriyetini kurtarmak gerekli. Teni bir Kurtuluş savaşına başlamak. Kişiliğimizi buhnak. Tam bağmısızlık dediğimiz ülküye nlaşmak yeniden.. «Üsleri tenaneleri işgal ediimlş» bir ulkenin insanlan çibi duymuyor musunmt kendinizi? Elimiz kolnmuz bağlanmif gorünmes Ipliklerle.» Uyutulmuîuz, kandırdmısız. Atatürk ilkeleri tepetaklak edil»iş, kokü kazmmıs hepsinin Na . , , . 1.» . . . ' Yarın 29 Ekim ayın Aysel Alpsal'ın «Suçlu çocuklar» üzerindeki incelemesine ait yazı dizisi, her anne • baba ve öğretmene çocuk eğitimi konusunda bazı çerçekleri arumsatır (hatnrlatır) nitelikte oldu karusındayım. Gerçekten, bugün Türkiyede «suçlu çocuklar» diye bir konu • dan sık sık söz edilmektedir. E^timcilerimiz de bu konuya fırsat bulduklan zaman eğilmekteler. S Sııclıı çocuklar * ^ ve suçluluk nedenleri taorjarak anlann sunank olmasına sebep olmaktadırlar. Çocuklarının bu şekilde n|Ty»««Trvi«n kendtlert rahatsn olmuyorlarsa bile, baskalannın durumlarmı düşünmeleri gerekir. Şımank blr çocuSun durumu ve harekeUerl baa tdmselerin belki hoşuna gitmiyebüir. öyleyse çocuğumu. «un toplumun istediği iyi davranışlara sahip bir şekilde yetlşmesine çaba göstermellyia. Çocuga baskı yapmak ne kadar cararlı İse, ona tazlasiyle yils vermek da kanaatlmce o kadar «ararlı olsa gerek. Egitimd Salzman'm «Çocugunuzu fena terbiye ediyorsunuz» adlı eserinin önsöaünde, çocuğun fena yeüsmesindekl nedenlerden birisini de yanhs eğitimde bulmaktadır. «Mesela, keytiniz ye> rinde olduğu samanlar çocukla* nn en büytlk suçlanru müsamaha ile ksrsılarsmn.» Efitimd Salzman'ın bu güzelim sözcüklerlnde annebabalann ne derece eğitim hatâlanna düşttiklert tam açıkîıgı Ue tfade edilmektedir. Evet keyflmi» yertnde oV sa dahi çocuklanmunn hatâlanra hiç bir saman mUsamaha ile karşılamayahm. Ona tyiiik düşiinürken sonra kötülük vapmış oluruz. Daha küçük yaslardan itibaren çocuklara «sorumluluk» verelim. Yaptığı bir hatâyı hoş gördügümüa takdirde «eride daha bOyuk hatâlan yapmaya kalfaşabflir. Çocuklan kırmıyacak şekilde. verine Eöre hatalarmdan dolavı ikaz etmede bir mahzur voktur. Bir memleketln gelece§i, çocuklarmın îjri yetişmesine ve iyi bir eğitim ğörmesine baglıdır. Haydar BA9TÜRK tlköğretim Müfetüşi Maraş Türklye'de kalıp oğretmen olarak çahşmayaT En acı gerçek bu isle. ögretmen, TUrtdye'de en az maaş alan menaurdur, baskı altındadtr. Eğitimi yozlsşmış, siyaseti yozlasmış, idaresi yozlaşmış bir Ulkede kalıp ne yapsın. Hiç yoktan sürülsUn mü? önü kesilip doğülsun mUT Horlansın mı?. Bu gerçegi kendımden örnek vererek kaaıtlayacagım burada. 1960 yılmda tlkokul ötretmenl olarak meslege girdim. Beş yü sonra Eğitim Enstitüsüne girerek mezun oldum ve dört yıldır da Ortaoğretimde görev yapıyorum. Aldığım maaş 607.50 liradır. ötesini demeye gerek yok. Ancak, ne var kl yina te sue* glden çocuklar tam olarak önlenememektedir. Annebaba ve öğTetmenler baa çpcuklann SUQ işlediklerinöen, evcle ve okuld* düzenl bozmaya çalıstıklanndan yaJanıp durmaktadırlar. Hatta, bu tip çocuklarla uğraşmaktan bıkıp, usandıklanru ve çok güçltüc çektiklerini de söılerine eklemektedirler. Gerçekten oyle tip çocuklar vardır kl, onlan yola getirmek bash basma bir sorun olmaktadır. Ne kadar çaba gösterilse ve ne kadar uğraşüsa yine de gerekll bir sonuç saglanamıyor. Bazı öğretmenler bu hususta başvurmadıklan psikolojik metodlar kalmamasu» rağtnen, sınınarmda baa çocuklarla basa çıkamadıklan olaaak» tadır. Suçla çocuKlar denilinee, aca, ba gerçekten suçlu olan çocuk mudur? Duruma gerçekçi bir açıdan bakılırsa, bunun böyle olmadığı ortaya çıkmış olur. Şöyle ki: çocuklan suça iten nedenlere balnlacak olunursa, bunlann çoğunun bozuk eğitim durumundan, ailentn ilgisizliğtnden ileri geldiği anlaşılır. Çocuk ken diliginden hiç bir zaman suçlu olmak isternez. Toplumun ona karşı olan tutumundan bazan suça yönelmlş olur. O halde bu durumlar gidarildiği takdirde suçlu çocuk diye bir şey olmaz. Küçücük bir çocuk ne kadar zararsız bakışları ne kadar tatlı ve sevimliyse, toplumen kötü etldlerinden korunulduğu takdirde büyüyünce de inanınız ki ayni şekilde zararsız ve sevlmll kalacaktır. Modem psüolojinin ışığı altında, artık eskisi gibi, Lombroso"nun «doğuştan suçlu» görüsünü bugUn için kabul edameyiz. Aradan asırlar geçmesın» r&ğmen bi> yine de büyük eğitimd J. Ruso*nun (Her şey aslmda lyi olarak doğars sözünU gerçek olarak kabul edelim. Gerçi irsiyetin (soya çdâmin) etkisi de bulunmaktadır. Ama genellikla çocuklar suçsuz doğarlar. Soaradan toplumun kötü et'ıdsi altında kalarak suç işlemeye yönelirler. Blr Ulkede Oğretmen seîalet içindeyse, eziUyor, norlanıyona, O Ulkede yozlasma var demektlr. Durum böyle olunca da S v yın Yazar'm yanlarmdaki hususlar herbirt acı^cerçek olarak karsımı^a dikflir. TUfK Edebiyatma Ogl saatar, Büyük Atatürlrtin «Ey Ttlrk öğün, çalıs, güven» manışı ısayıflar. tarihimizin şanı. serefl ayaklar altına alınır... Sayın Oktssy Akbal, Daglarca' ya, Runl Su"ya v» nice Daflarca'larla Ruhl Sulara bak versinler. Gerçekleri bir kea daha ortaya koytıyorlar ya yeter. Belki bu gerçekleri gore gOre silkiniriz şSyle blr, uyanıriB gaflet uykusundan ve kendimize döneriz... Nedim ORTA • Her gfln bir araba dolasn safsate dinlemek «onmdayız biz • En yüksek koltuklarda oturan bir adam çıkar, namnssuzlu • gun ince san refakatinde üç saat göbek atar, seyrederiz. Mikro • fondan süzülüp akan beyin ishalini alkışlsr Mr kalababk... Her • ymm saran mantıksızlık felâketinin sel baskmı. vatandasın iz'amnı • bogmaya yönelmiştir. Caml mtabertnde poUttka, partJ kürsüsün . de drjranet, kereste tiearetinde slyaset, kolera salfnnnda yataa • geçerlidir. Böyle WT çürümüşlüğe bakatt: • Bu toplum inâh otanaz diye dttsünebflir. ! Ama, bn toplumun kurtnlacaÇını müjdeliven işaTetler de Ka • rsnlıkta yıldK gibi g»2 kmnna'rtadır. Bu vıldızlann büyüklerinı • blr yan» bırakalım bnrün .. Küçük birinin ın|ında umutlanmın • ısıtmaya çaüşalım. AsaSıda oknvacagnuı mektup. Türkıyenin tu • tncn çevrelerinden birinden celiyor. »e dab» «seyi bitirmemtş . blr koylfl çocu(unnn kalemmden çıkıyor. Dogrudan dofruya mze . 6v«ü olan ve bîrf îltflendiren bir kaç satırmı çıkararak yayınıı , yon». Memleketi yönetenlerin zırvalanndan vorulan kafanuz. Blr . küçük öfrencinin durn mantığında dmlensta: ; «îlhan Selçuk*a, • Her gün Cumburiyetn ve Percere keşesinl okuyarak çevremi • görmeye başladım. Sial tutamaksız yazan blr yazar olarak tanıt • mıslardı bana: S îlhan yalaneı ve komünist. demlslerdl. • Yazılarmızı severek okuyor ve sosyal hayatta ne dereceye g kadar doğru olduğunu Rörüyorum. • Ben bir köylü çocutuyum. Her nasıls» okuma olanaklan bc • lup lise son smıfa kadar geldim. Parasız yaüta olarak okuyorum. • Köy yasamının ne denli «or oldugunu MByorum. Yoksulluk, ca • hillflc, Mn, ve sosval yasamın kötü etkenlertein oluşturdugu ee Ş halet zinciri, bütün agırlığryla fakir köylünün omuzlanndadır. S Köylünün, yoksulıaı suçu nedir? i AtatürkUn açtığı MU11 Kurtulus Savasından mı kaçmıçtır? • Türkiye Cumhuriyeti HükUmetlnin mecbur küdığı vergirl « i ver • memlştir? S Hayır, hayır. hiç birinl yapıaamıstır. 5 Sadeee tertemis kalbiyle. mffletl, namusu v» «au lçin gereken • her seyi yapmıstır. «TUrkiyenin gerçek sahibi v» efendisl köylü • dUr» sözünü soyletmiştir Büyük Ataya... 2 Kaybettik Atatürk'ü... S Benligiraizi de kaybettik diyebflirim. Devlet dalrelerlnde 5 rü*vet ile cbugün git yann fel» formüllert geüjmistir. Para Ş •u tedavi yapan devlet haıtahanelerindaı • «Memur gelir karşılarsın k5?eden J Zengin gelir bnlırsın neşeden • Kaçma benim giM garip eseden S Boynumdaki kire bakma toktur bey» sözlerin! t«ylet«B blr Ş zihniyet hâkimdir. înanmıyanlar denemesinl yapabilirler. Ben . yaptıra, gerçekleri bütun çıplaklığıyla gördüm. • Bfflrsiniı, Ortt Anadolu bu yü büyük blr kurtklıga » a > ru» kaldl. Pakir halkın kolu kın»dı kınldı. Tohum bulma der • a vardı mUletin. Önceleri parlak vaadltr paüatan tayın t« ; nmeılar. «onunda mllletl demir kazıga bafladüar. Bufidayın ; kilosunu 85 kuruştan aldılar, bit« 1 » kurustan verdiler. To 5 hum köyden 100 km. nzakta ( ) üretme eifliginde. Getir ; mek üretidye ait. SunT Rübre 115 kunı». Bunlann bir de ; taizl var. Bu, dogrudan dogruy» lomürme rihniyetidlr. Halk • bu «artlar altında alamadı. Falan ve filân ağaya boyun egmek, • afialık kurumunun ömrünü uzatmak zorunda kaldı. S Halk bu yıl, daha yoksul. Baaka kredilerini arttıralım de • diler sayın bankacılar... Kredl günü gellnce en büyük arttı • nrnın 100 Brs oldnğnnu gBrdflk. Artıs teafinlere yapıldı. • Fakir eski kredistnl almak zorunda kaldı. • Soruyoruı kendilerine bu olanakntlık içinde ne yapılabi 5 UrT Çift mi düzülür, t a n a Meti ml alınır? Tohum mu tedarik 5 edflir? Konuşma zaroanı gelinee «aym ldareeiler Burlu ufuk Ş lar Türkiye'sinden bahtederler. öyle samronu kl nurlu ufuklar Türkiye'si ymlmt kendOerl Içladlr. Gene soruyoruz kendilerine t Bu memleketi Hacı Ali De • mirel, Şevket Demirel, ve Mıgırdıç Şelletyan mı kurtardıî • Bi» meyveyi yiyen agacı yetiştlren olsun istiyoruz. • Her devrimci hareketin komünist damgasmı yiylp balta • lanAğı Türkiye'de gerçeklerln ortaya eıkmasını sabırsızlıkla • bekliyor v» bu ugurda gereken mücadeleyi yapmaya »Sı ve S riyorum> ,. »£.««».„ i; İ B I Î ) ,ty 8 Anadolu'da bir ögıencL r?r. *••« Jt?*. '"'••^^' Iste 1718 yafinöa blr eecnfva ttrtamlı v« «tıgte mektnb». Çogn bflyflgümüze ders vereeek kadar sydıntık ve tntaru. Bo Bfrencmin adını acıklıyamıyoratn çoentıtn belini bükmesinler diye. ••*•••••••••••••••• • • • • • • • ) • • • • • • • • • • TESEKKÜR Eşlm, babamız, degerti ve essiz İnsan sava^ı gazüerinden. Emekü Ordudonatım Albay istiklU ve Teşekkür HazDt «0611 n* bml tatlmaB dünysyı t«tlren Jinekolot OpcntBr FERtD DERMANaoCLU GÜBDERE'ye mianct hlıteriım Ilctlrtm. VĞVWL BAHAR. Dr. Ö Z C A N LCTFÜ DDRMAZ Maklne Yüksck MOhendlsi Herlj: 3115lOKM Cumhuriyet lff?28 Elhamdülülâh Nişanlandık NEKMtN tUtAM Kumattt ERDEH OKKL Çraır OtelAfcçskoea.; SSflp22 ntm «nî vefatı dolayıslyle kıymetU ve yakon alftkalanru esirgemeyen MS3. MOste^an sayın Orgeneral Zekl İLTER'e KK.K. Ordudonatım D. Bajkanı sayın Tümgeneral Nnretttn BKRKATa. USS. Personel D. Başkam sayın Tümgeneral Fethl ERTEN'e. cenaz*sinin latanbul'da hszırlanmasmda, Ankara'ya naklinde ve Ankara'daki cenaze ve defin merasimmde gerekli htemetleri buyük blr içtenlikle yapan. cenazesine fcatüan. çelenk gftnderen. çahsen veya mektup, telgral ve telefonla acımızı paylaşan, bizleri teselliye koşan Haydarpaş.a ve Oulbane Hastahaneleri. Ankara Merkez Komutanlıgı. Törkiye Muharip Gaziler Deraegi. Eski Muharipler Cemlyeti. Türk Yükseltme Cemiyet:. MİT ve CARE Teşküâtı tnensuplanna. eski silah ve vazife arkadaşlanna, dost ve yakınlanmıza sonsuz tesekkürlerimizi sunanz. AtLESİ BÜ draıaH Cnmhuriyeün 4T. yU Bevincinl? N»sü nanl?. OKTAY ^ ^ AKBAL BEStMB TOLONAir İle ÇETtN ÇAĞATAJ CvtendUer. Istanbul 37.10.1770 3666/10725) ^ H*rt> Sosyal Sigortalar Kvramı Mersin Hasianesi Bashekimliğinden: 1 Kurumumuz Mersin Hastahanesinin bir yübk ihtiyao olan Ortopedik Protez. araç ve gereçlerln ihalesi 10/11/1970 gunü saat 11.00 de idar? ve evsaf şartnamesi hukümleri gereğince kapalı zarf usulu ile yapılacaktır. 2 İhaleye ait idarî ve evsaf şartnamesi mesaî saatleri dahilinde hastanemizde görülebilir. S İstekliler. idarî ve evsaf şartnamemiz esaslan gerefince hazırlayacaklan kapaU zarflan ihaleden en geç bir saat evveline kadar Satmalma Komisyonu Ba§kanlığına veraeleri şarttır. 4 Kurumumuz 2490 sayüı kanuna tabi olmayıp, ihaleyi yapıp yapmamakta veya âiledigine yapmakta serbesttir. (Basm: 22(»O/l(y715> Alman^a'da çöpçü olmak \tt MEVL1T Bir trıflk kaıannda k a y bettiğimii, çok «evdiSfanis. efim, babamu, Ebussuut Ortaokulu Mkt Müdürltrindtn VEFAT Vaso Zuvin'in sevgili eji. Leylâ Altıntaş, En. gin Zuvin, Ümit Zuvinin babalan, Deniz Üst.. TeJ. Birol Altınta^'ın kayınpederi Cumburlyet 107^4 S Yanlış tutum S aym Aysel Alpsal, suçlu çcctddann suçluluk nedenlerlne yaaasında deginirken, ailelerin ve eğitimcflerln çocuğa kar şı anlayışsızhklan ve yanlış tutumlarını ileri sürmektedir. Sayın yazann bu göruşü olduyça isabetUdir. Baa aileler nedense çocuklarısa aşın bir serbestlik aym Oktay Akbal, yukardaki başlığı taşıyan yanlannda habire kanayan yaralanmın neşteTUyorlar. Çok haklı sayın Yazar. Yan da deginOen hususların herbirı gerçektir. acıdır ve de ne yank çozümsüz kalmıs sorunlardır. Almanya'ya Türkiye'de iş bu lamayıp giden işçllertn dışınds işini pücünü bırakıp Ridenler de çok. örneğin o»retmenler. Altj binin üzerinde ögretmen işçi olarak Ritmlş durumda yurt «îışına. tşleri vardı bunlann, »ğretmendiler. Peki neden İs0 olarak yurt dısına Ritmeyi yeg tnttular ÇİĞDEM VOJtCt Ue RIDVAN TATABt NUeahlandılar. Sarayı 27KV197P tsmafl ÖZTÜRK'ün 61umün0n % •«»» y sıne rastlayan 39 Ekim Per* «embe günü. ikintfi nıno«w nı müteakip, Levent Camiin dc okunacak toevlid» akrtba. dost, arksdaş ve leveolerinin tejrinerinl rtc» «denz. ALİ KERİM ZUVİN 26 Ekim 1970 Pazartesi günO Hakkın kavuşmuştur. Cenazesi 28 Ekim 1970 gunü öğle namazmı müteakip Şisli kaldınlarak Zincirlikuyu mezarhgına cektir. t VB Ojmhuriyet 1073» !••••••*•••*•••«••••••••••••••••••••I TEŞEKKUR SÜPHİ SAYGUN ;ı rahrnetine Çarşamoa Camiindcn defnedıie A t LE 8 t (Cumhuriyet: 10733) Cumhuriyet 1073i Galata Verzi Daires) Müdürt • 25 Eklm 1970 Pazar günü Hakkın; rahnMtine kavusmuştur. Cenazestaıe lsttrafc eden başta tstanbul Defterdan Hakkı Musab&lh İle dostlarına, komşulanna, mesai arkadaşlan Ue. çelenk g8nderen ş&tusUrs. dalre ve t e sekküllere yegSn yegan teşekkür etmey» büyük aeımu n>6nldlr. Son lnsanlık vaıifeslni yapan muhterem eeroaate minnet ve sOkranlanmın sunarıı E9İ? Meifluı Saysun Oîlot Ümrt Scygtm Cumburlrtt 18732 NİMBÜS ACI KAYB1MIZ kıymetli arkadasımız Şirketimizin Idare Meclisi Azası ALİ KERİM ZUVIN 26 Ekim 1970 gunü Allahın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 28 Ekim 1970 Çarsamba günO Şiali Camündo kümacak öğle namazmı müteakip Zincirlikuyu kabristamndakl ebedî istirahatgftbma defnedilecektirTÜRK PETROL ve MATJENt TAGlAR T A 8« İDARK İ Cumauriyet 1073 KAYIP 004133 numaraU ba»ın kartımı kaybcttlm. HükOmsüzdor. Tnlay Dlvltçlojla Cuoılıuriyet 10123