22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHtFE DÖRT 16 Eyİül 19Ö9CUMHURİYET Yazan: BARNARD Hastane kurallarına göre kollektif mesai konusunda her şeyın çok daha kolay yüriiyecegi kanısma kapılmakla hata ettigirn: daha işe başladığım giin farkedecektim. Burada hiç kim se keyfince hareket edemiyor, çahsi kararlarını da bildiğinc* uygulayamıyordu. Kesif bir ormar.da kendine yol açmak için dalları ve çalılıklan sağa sola itermiş gibi bır durumdaydık:. Bu şartlar çerçevesinde yöneldiğimiz hedef de her zaman olumlu bir sonuç vermiyordu tabii. Ysptığımız hatalar, dü?tüğümüz yanılmalar sayısızdı. Örneğin bir gece kalkacak, bir kadının hayatına son vermek hevesine kapılacaktım. Oruz beş yaşlannda bir zenciydi bu kadın. Müthi? sancılarla kıvranıyor, boncuk boncuk terliyordu. Adı Maria ıdi ve ilkyardıma kritik bir vaka olarak gönderilmişti. Onu bizim.servise yatırmıştım. Çünltü bize hasta yatırma yetkisi de tân'.nmıştı. Maria'daki mide ve kann sancıl?!nın bir tümörden ileri gel digine kanaat getirmistim. Teshisim doğruydu. Fakat tümör lüzumundan fazla gelişmiş, dal budak saimışfı. Cerrahi bir müdahale söz konusu olamazdı. Zavallıyı tek yataklı bir odaya yatırdık. Benim için kâbus«•••••••••••••••a !•«•••••••••••••• !••«§•••••••••••• ••••••••••••••ta* CHRISTIAN HAYATIM "Bir cinoyet islememe kıl poyı kalmıştı,, lu eaatler de bundan sonra baspılmıştı. Tekrarlamak için araladı. dan beiirli bir sürenin geçmesi Verdigim teskln edici ilâçlaşarttı. rın tesıri geçer geçmez avazı Egilip dikkatle baktım. Bir çıktığı Kadar bagırmaya ve hıç zamanlar çok güzel bir kadındı tormaya başlıyordu. Gece yarıherhalde. Pürüzsüz bir teni, kosının derin sessizliği arasmda yu kahverengi gözleri vardı. Be korkunç bir şeydi bu. .Şimdiye nimkiler gibi. Kirpikleri ne kakadar boylesine ıztırap çeken dar sık ve gürdü.. Şaşılacak biriyle kar?ılasmış degildim. şeydi doğrusu.. Ikide bir basucuna gidiyor, bu «Dayanamıyorum artık...» çaresiz hasta için ne yapabilidiye bir arahk inledi. «Bütiin rim ac«ba dıye düşünüyordum. •rücümü tükcttim...» ISTIRABIN Müthiş bir sancı ile sarsıldı birdenbire. Sonra kolumu yaka'.adı: PENÇESINDE «Hayır... Ha... Ha. . Hayır...» KIVRANAN KADIN Kıvranıyor, takallüs ediyor, can havliyle kolurnu sıkıyordu. Yine basucuna giuiğim ak «Yalrarıyorum Allahım... şamlardan birinde onu, değil ba Kica ediyorum sana l l u Tangıracak, konuşamayacak kadar nm...» bitkin buldum. Büyük bir çaba Haykırmasını önlemek için sarfederek yatıştırıcı ilâç istebir elimle ağzını kapadım. Fadi benden. Oysa biraz önce ya . kat parmaklanmı ısırmaya başladı. Derhal çektim. Bu defa yer yer kanatırcasına dudaklarını ısırmaya başladı. rtr...» Yine haykmyordu.. Blr armlık sesi bile kısılır gibi oldu bağırmaktan.. Kısık sesle hıçfcrıyordu.. Bofulmadan önce bir köpek yavnısunun çıkardığı seslere bennyordu bu hıçkır ma.. «Talvannm siıe bir şej ler yapın... Rica ediyorum Yalvanyorum... Ne olursunuı..» Gereği kadar morfin aramak üzere odadan fırladım. Fakat ilâç dolabına yaklaşmadan tir. ce bir süre aşağı yukarı dola şarak bu kadın için yapılacak en faydalı şeyin ne olabileceği ni düşündüm. Karşımdaki netice itibariyle bir insandı. Tedavisi imkânsı? bir derdin pençesinde kıvranı yor, ecel terleri döküyordu. Bu onun kaderiydi işte.. Korkunç ıztıraplar galeriıüne girmiş, ba şını taştan taşa vuruyordu Sonuna kadar kendini ne diye kahretsi^i sanki?. Bunun da bir s:nırs olmalıydı.. ISTIRABI ONLEMENIN BİR TEK ÇARESİ VARDI Derhal, ama derhal ölmek isted;ği meydandaydı işte.. Bir saniye bile beklemeksızin. Kader çızgisini baş döndürücü bir süratle aşmak, varlıktan da yokluğa bir hamlede intikal etmek istiyordu. C'ünkü ıztırabı dayanılır gibi degildi. Dört elle sarılmıştı bu arzuya. Istiyor, hasret çekiyordu ölüme. Haklıydı da... ÇUnkü kurtaran bir ölüm olacaktı bu. Yalvarması. yakarması. bagırıp çagırmajı hep bunun içindi. Duymszlıktan gelemezdim bütün bunlan. Tedavi konusunda kesin imkânsızhklar'.a karşılaşan bir doktor hastasını çektig: ızrıraptan bu (ürlü kuriarma yetkisine de sahipti. Târifsiz acılarla harabeden ıarksız duruma düşen her hastada kutsal bir taraf vardı.. 5u halde kurtulus >olu da kutsal bir nitelik taşıyor demekti. tlâç dolabına uzanıp bir kutu aldım. Üzerinde «Morfin Gr. 1 2 yazıyordu. Teker te/» ker sayarak 12 adet komprime çıkardım. N'ormal olarak bunlardan sadece üç tanesi bile kâfi gelebıürdi Büyük bir kaşıgın içine imbikten geçirilmiş su doldurarak komprimeleıi yerleçtirdim, çabuk erimesi için de aleve tuîtum, daha sonra da bunu büyük bir en.jektöre çekerek Marianm odasma yöneldim. ÖNCELERİ KORKUYORDUM AMA, ŞİMDİ HAYIR Garip gecici bir rahatlığa ka vuşmuş gibiydi. Şimdi sesi daha iyi duyuluyordu. Öleceğine kesinlikle kanaat getirmiş oldugunu anladım. Kadere boyun eğen bir hali vardı: «Biliyor musuııuz, artık korkmuyorum. Bunun da vakti jtelecekti.. BeUiydi zaten. Kendi kendimp hep aynı suali soruyor ve ulu Tanrım, nasıl da korkuyordum...» Sancılar tekrar başlamışn. «Ama şimdi korkmuyorum... Hayır... Ha... Ha... Ha ÇOCtRLLĞlNL' HATIRLIYOR Barnarıl, iienUi çotukiarı ve çocuklaruun i)e ovnamaya bayılır. Resim, onu bir deniz eğlencesintfe gösteriyor. nnı da yerle bir etmek Uzereydim. Fenalık, maddenin mev sımsiz şartlarla şekil değiştirmesinden ibaretti. Hayatta her seyi tabii sonuçlara terketmek en çıkar yoldu. Ölüm, yalnız normal vaktinden önce geidigi zaman kahredici bir diişman sayılabilirdi ancak. Ama vakit ve saati neye istinaden fespit edecekti?.. Gerekü ve kesin hükmü kim verecekti?. imsmtı Enjektördeki morfini lâvaboya boşalttım. Tam odadan çıkmak üzere iken Maria uyandı ve : «Teşekkür ederim» dedi. «Niçin?..» «Bana vardım ettiğiniz için.. Şimdi kendimi çok daha iyi ve rahat hissedivorum.» Ertesi gün gerçekten iyileşmiş görünüyordu. Altı hatta sonra da hastaneden çıkacaktı. arkada^lan Istırabını beiirli bir süre için bloke edebUmistik.. Bu süre en azından bir sene olabilirdi. (îiderken arkasmdan baktım. Bir cinayet islememe kıl pap kalmıştı. YARIN: Doktor ve hasta münasebetleri... Bond ••••••••••••••«••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••«••••••ı •••••••••••••••••••••••••«•••••••••••••••••••••••••••••«••••••••••• ••••«•••••••••••••••••••••••••••••••••••«••«•«••••••••••••••••••••I ••••« • IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIII I I I I I I I I I I I I U U I I I D i l l l l t l l l l l l l l l l l l l l l l l t İ I I U I I I I I I I I I t l MODESTY BLAISE 43 •••«•••••••••••a •«•••••••••••••a •••••••••••••••4 Gartlı •••«••••••••••••••••«•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••• •••••»•••»•••••••••••••••••••»••••••••••••••••••••«•••••••••••••••••• ••«••••••••••••••••««•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••• tVtMltM** •• • »«•MlllltVtMltM»**1• •••• •«••• 1 ••••••••• ••••••••• ••••••>•«•••••••••••• • • • • • • • •• • • • • • • • • • • • • • ı ı ı t ı ı ı ı ı ı i ı ı ••••••••• «•••••••••a ••••••••••a ••••••••«•• ••••••••••••••a !*•••••«••••••• • • • •• • • a • • • « • • • IIIIKIItllllll • • • • • » •" • • • • •• * GıEtSİKl CUVIAZ A^l P DUCOU VOLCUSU Konu ve resim AYHAN BAŞOĞLU TUNA CASUSU Yeminine de inanmam. Ancak şerefli insanın seref yemini bir anlam taşır. Sende şereı mi kaldı? Benim şerefimle oynadm. Şerefsiz bir kadının kocası da şerefsizdir. decii. Hırçınhğı her zamanki gibi ağlama kriziyle sonuçlanmıştı. Eve gelince kendini salondaki kaKİM BİLİRDİ nepenin üzerine atmış. kuştüyü yastıkları ağzına tıkamıştı. hıçkırmıştı. Bu dram sahnesi karşısınds. îstanbul'a döndüklerindenberi evinden hiç BOYLE OLACAGINI ayırmadığı dalkavuğu. uzak akrabasmdan ortayaîlı bir dul kadın olan at yapılı bayan Süheylâ da. or.un baş ucunda yere çökınüş. bıleklerini koMaria, debeienmekten ve çırlonya ile ovarken. boru gibi ötrr.ekteydi: pınmaktan biîkin düşmüs, daha önce verdigim müsekkinler E Vallahi eniştebey, bulmuşsunuz bunuyorde etkisini gösterdiği için uyu«unuz. İnsanm böyle gül gibi karısı varken.ya kalmıştı Ağzı açıktı. IsıraBaMnı çeviriyor. şaka söylüyorum der gibi rak yer yer kanattıgı dudakları sürmeli kara gözlerini lâubalice kırpıyordu. şişmişti. Durmadan terliyordu. Selim'in verdiği ilâçlarîa ancak akşama doğru Simsiyah saçian yanaklanna yatışmıştı Yıldız. Ve5tlim, sabahleyin onun ev. yapıaşuşt). Rahe'.laması vgin lüm?emefe çabaladığını görmü;, saçlanndan hpt^ ' sâçlarinı' ' çekip ' ğ'e'rı'ye'' 'ıHİrn,' rek cvden ayrılmiîtı. sonra kolunu tuttum. Kafasını salladı. Hayat bir yönüyle taşmmaz bir yük... «l lu Tanrım, yaptı|ım %ry Kalktı. Ellerini arkasına kavuşturarak odada konusunda cerekll hiikmü ıen gezmdi. Ara sıra telefona bakıyor, karar veremiverirsin.» yor. Şimdije kadar yaptığı denemeleri dikkate alır£vet, bir şey jap.nak üzereysa »ramaması gerekir karısını. Aramaması, durudim. Kişiliğımi ve doktorluk ma razı olmuş görünmesi. Aksi halde Yıldız, karyetkimi kullanarak bir kadını ?ılastık':arı anda ya tartışmaya bıraktığı noktadan ıstıraptan kurtaracaktım. Fakat başlayacak ya da manen tüm yıkıimış bir insanın ippokrafın yemıni bunu yasakçöküntüsiinü gösterecek. Ve merhamet istij'ecek. lıyordu. Oysa dıploma aldığım Aşk gö.'terileri bekleyecek ki bu sarsıntıdan sonra gün ben de bu yemini etmişSelim'in buna gücü ;>'ok. tim: • Adam sen de.'» der gibi elini salîadı. Olayın • Israrla istense bilr kimseye gelişmesini beklemeli. Nasıl bir yol izleyeceğine öldürücii ilâçlar ujgulamayacasonra karar verir. ğım..» Ahçı kapıda belirdi: Fakat aynı yeminde şöyle bir Yalıya gidecok misiniz doktor bey? bölüm daha vardı: Gitmiyeceğim. • Iliçbir kadına, difer bir Yeıneginizi hazırlayayım mı? canlıyı nldürmesi muhtemel Hazırla... Naciye yok mu? lş sana mı ka!dı? ilâçlar uygulamayacağım...» Hanımefendi Pazartesiye kadar Naciye'yi Halbuki bütün eczaneler bu evine gönderdi. çeşit ilâçiarla dolup taşıyordu. Doktor Selim. yatak odasına yürürken: Kolun, igne yapmağa en uy Ailah sabır veısin bana, diye söyleniyordu. gun yerini sıkarak enjektörü Gün geçtikçe uysallaşacak yerde hırçınlaşıvor doğrulttum Fakat daha önce Yıldız. Hırçın ve bencil otuz altı yaşmda bir çokadınm yüzüne bir kere daha cuk... Hayatlarının çekilir yönü kalmadı. Ama bu bakmak ihtiyacını duymuştum. deveyi çiitmek zorunluğu». Agzı açık, gözleri de kapalıyCeketini çıkardı. askıya geçirdi. Karısı gider dı. Uyuyor görünüyordu Oysa ayak özenini e?irgememiş. Her zamanki gibi karbiraz sonra yaşamayacaktı aryolanın. Selim'in karyolasının yeşil ipek örtüsüMk. ölecekti. Ben öfdürecektim nü açm;ş. Kendi karyolası örtülü. Ve Selim'in onu... krem rengindeki ipek pijamalarını giyilmeğe hazır durumda yatağın üzerine bırakmağı ihmal etmeKafamda şimşege benzer bir miş. Terlikleri de hemen oracıkta. Bu özeniyle şeyler çaktı. Kolu bıraktım. en belki de: >Bak yatağm da hazır. Sakın arkamdan jektörü de indirdim. O anda gelmeğe kalkıçma.> riemek isiemiş. Deveyi gütyalnız beşerî kanunları değil, mek karanna rağmen. doktor Selim, karısının iskişiligimi ve bu kişiliğe hüviyanlarında hak^ız olduğumı bile bile. kendisi FUÇvet veren bütün ahlâk kurallaluymuş gibi af dilememeğe, onu bu aksam ara• • • • • • » » • • • • • • • • ••• • • mamağa k%5İnlikle karar verdisinden soyunmağa koyuldu. Herhalde yalıya gitmeyecek Son hükX UUH1UH • mü karısına bırakacak Bir süre bakıslarını boşluğa daldtrdı. Eries: gün de Ekrem Gürgen'le konuşup Yıldız':n sağ• DKKİ SAI, ve /(IHKIJVI J lık durumunu iîeri «ürerek onun yaz bojiınca J Hasuiıklan MBtehamı» • yalıda kplmasını saâlamasmı i?tiyecekti. • Çok çalışıyorum. çok yoruluyorum. Evdek; • Istiklâ) Cad farmakkıp, • huzursuzluk da bir yandan. Benim de dnlenmeX No n M : H II 13 • | Tarık 7, KırDakan \ ••••••••••••••••••••• ğe ihtiyacım var» diyecekti. Hemen o anda karannı verdi: Yıllık iznini alınca. âdet olduğu üzere yin» izni yalıda geçirmeyecek. Avrupa gczisine çıkaca. ğır.ı ve memleket memlekct dolaşacağmı. Y'ldız* ın yarım ?ağlığıyla buna dayanamayacaâmı hüdi» recek. Baskı. baskı... Gerçekten deli olmak ı;tet» değil. diye mırıldandı. Eve gelinc» cekrtini çıkanp hafif bir şev giyer, ayakaplarmı da mokaseniyle dpğiştirirdi. Ama Vu ı gece soyunmaija başlamışken tam soyundu. Piiamalanm ve npfti robdöşamhrmı giydi, ara kapıdan banyoya geçti. Yüzünü yıkarken aynada bir süre gergin çız» gilerini, kırlasmış sakaklarını inceledi. Sekiz yıl» lık koşu yordu. çok yordıı doktor Selim'i. K«n« de yüzünü garipsetecek kadar yordu. Islattı şa« kakİFrını. kırlar daha belir'izlesti. Saçlanyla ayrı renktcki sözlerinin altındaki koyu gölgeleri gider^t^İr imk&n yok. Ç$^msemeğ>£JaiMl«lt kendi Tiayaline. Yadıreadı "yüzunün çizgıleri bu BÜlüm'pyisi. aptallaştılar. Ferit Belek'in vaktiyle, çahşma alanını dur. madan genişleten bir doştunu eleştirirken söyledi|i bir cümleyi hatırladı: Öylesin*» foeıldı ki. sonunda kendi kıre«salığında kendi öz kişiüğini yitirdi, demişti. Ut* Se'.im Gediz de yitirmek üzere bulunuyor kendi öz kisiliğini.tnler gibi icini çpk'i. Söndürdü banj'onun Wğ.nı. salona bitisik yemek odasına yöneldi. Isteksiz baktı ha7Tİanan sofraya: Sen fö* yat. dedi ^(•"•s, Ben sonr» canım iste":nce ypm«'2İmi verim. Bi. bardak viski doldıırdu tçti yarısını kad»f, sa'nnda doİBsıvnr. Y^ktı biifün ışıklsn. Örttü mavi ipek perdele'i... S"ira d'irdu perdelerin önündf. c?r*»evre spinna Vnkındı. Bu g < Vr evrie yaln:zun, dedi. ~~ ı Bir an dii=iindü: !; YalnızMâa da ne kadar muhtaçmışım. Gi' îmç<>di Valnızlık dııvçusunun yarattığı »• vinc ofkesini yatıstırmıstı. K^nsını ve hele nefret ; ett 5i rUlka\ni5ıınu evdcn uzaklaştıran olayı minnptlp hatırladı. Dcrken hayali oyun oynadı: Tam karşısındaki kapının kristal camlı kanadı açılıverdi. Sırtında bpyaz tayyörüyle. clinde valizi Nüüfer içeri girdi. B^s.nın bir har«ke|:^i= ^n içlarını ensesine savurarak... Gü'erek Selim'e. KıcaklayıverecekmisHn gibi canlı bir hayal. Selim, gözlerinin yaşardıî'nı sezdi. Görse bir türiü. görmese bir türlü. Özlem aynı özlem Kendişini saşırtan hir özlem V'sian özlemi türünden kB\i!^ı:]madıkça dinmeyecek olan bir özlem Va» tan d:şı erfilmiç bir in«anm kahredici özlemin» b<?nziyor Aradaki bü'ün kfiprüler yıkıldıiından ka'.uşulması, dindirilm??i olanaksız bir özlem bu. l*zr<nar">ıyorsıın seve'Mye. Parmaklarınm ucunu bi le de2diremiynr<un. Ölrnüs b>r sevgiliye özlem gibi yıoratıcı bir dnygıı. B'itün kişiliğiyle. canhlıSıyla ksta«ının içirde. kalbinHe yaşıyor. Gözlerinin ırubr.Hbetli hakıs'.nı dudakıannın kıyısındaki en ince çizgiyi. rlinin kücük parmasındaki kesik izini kaf:ının '.çind" çöriiyrrsun Sevgisini. şefkatini, ??ndr eriyişini kalbinde duyuyorsun, ama bütiin öteki duyuların nnrlan voksnn. Yok sevgili... Var = anr'nr«ıın. '•'• (Arkan »ar) Lise ve Enstitü Mezıınu Kız öğrencilere Parasız, Resmî Sekreterlik Okulu kayıtlara başlamıştır. SULTAKAHMET, Alemdar Sıneması karşısı. TEL' 27 47 14 'Basın: 2219211221) Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Seyir ve H'.urogralı Daıresi Başkanlıgından blldirilmlştir. UEMZCİLERE VE HAV ACILARA 101 SAY1LI BtLDİRİ 23 Ey;ul tyfiS ilâ 5 Ekim 1969 tarihlerinde 09.00 tle 24.00 saatlei t.ra^nda aşağıdaki noktaların birleştigi saha Içinde seyretme. demirieme. avlanma ve bu sahanın 600raetreyekadar olan vüksekiiği can ve mal emniyeti bakımından tehlllselidir. EGE L'tNİZl SAKOS KÖKFEZİ GİRİŞt 1 nci nokta: E. 4558 numarah Büyük Kemikll burnu fenerindsn 352 derece ve 165 mil mesafede, enleml 40 cierece 36 daklka Kuzey, boylarru, 26 derece 10 dî^.'ka Doğu. 2 nci nokta: Fr.ıemı 40 derece 40 dalöka Kuzey Boyiamı 26 derece 08 dakika Ooğu 3 ncü no'ıta: Enlemi 40 derece 39 dakika Kuzey Bjjlamı 25 derece 52 dalcikB Dofu 4 ncü noKfî: P.njemı 40 derece 41 dakrika Kuzey j Eoylamı 26 derece 04 dakiiu Dogu DENİZCtLKRE VE HAVACILARA &NEMLE DUYURULÛR. fBasın: 22236/11206 Yarın acıklıyoruz. Manajans 1612 11:14
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle