Katalog

Curnhuriyel KASAS1NA BASIN UYMAY1 TAAHH«ST EUKR Sthlb): Cumhuriyet Matl>a»(Mİik rt O«*et«nilt T.A S. ıdın* NAZİME NAD1 Genel Yayın Mvıdürü: BCVET GÜTtEŞIN SoruraJu Yazı Ulert MOdttni: OĞL'Z SEREN Bauıı v* Yayan CUMHURÎYPr MATBAACTUK v* G«zet«Uik T.A.S. • C»J«lOglu Halln«1 (ckak No. » 41 .. BÜROLAR « fllerl KunıkCprO S4 sokafc No. 40 Adana • Tclefon 455U • 3934 ABONEvelLAN C Aylık 3 Aylık 1 Avlık Senclik Vnrt tci s* M 15 \50 T«aer .p • Vemşehir Telefon; 12 09 20 U 09 66 12 95 44 1 57 35 £ [ZMİR FeViıpaşa BulVHrt Isharn 104 ırth T«1 3İ23U • İ4709 S«rt 0ı«ı 13i e~,M 2ÎJ» zı« Bastıü (.Maktuı 3 UDCU tayta (SantLmu 2. ve 7 ocl sayta (Santıml) 4 S « ocı sayta ISftnttrni) Ni$*n, Nikâh Evlenme. Dojruro Ölum. M«vı1d. Teşekküı (S Cm.) ötüra. MerlM. T#seltlcuT i3 uncıl <5 Cm.) 150 Ljı» 55 1 50 • ıoo 150 85 60 . 50 KURUŞ SAllSl Olayların ardındakı ıBaştarafı 1. sayfada) »lrruştı Aksaklığm zerresine bile meydan vermeksizin başanyor du görevi. Çünkü babası el attığ.mız firmanm genel müolürüydü. N>l»r neler yurütrnüyorduk depodan... Kutu sardalyaları. kondanse sütler. bisküvitler. kurabiyeler ve çeşit çeşit çukolata. Her baskmdan sonra toz oluyor. kuytu köşelere çekiliyor, yü rüttüğümüz Steberiyi doymak : ned r bilmez bir ijtahla atııtın«Dürü«t kim«elerin ikaz ve t»v »Uelerlni benden eslrgeme... B* büvük hir iyilik olacaktır...» Michel'ı. su ufak çaptaki soyKunlar konusunda ikaz eden ve uyar'fi tavsivelerde bulunan bir tek kî^i nknamıs'i o eüne kadar, mirleri okumağa devara ediyordu: j •Toprak üzerinde ygrılan odun lar mtsall. lcemiklerimiz de mer«r çevresine yayılmı$tır.» Ben de vaktiyle bir kedi öldür müştürn. Kemikleri nereye yayıl mıştı hayvancağızın kimbilir?.. Ama müstahaktı böyle bir âkıbe te. Yumurtadan yeni çıkmm durumdaki civcivlerimden birinl merhametsizce haklamıştı Çakıl taşlannm arasmda kala kala zavallı civcivden birkaç san tüy bir de kanlı, küçücük bir baş kaimıştı. Târifsiz üzüntülere kapılarak odama çıkmıştım. Amacım ders ça'ışmaktı. Gözüm bir aralık pen cereden yana kayınca işin içyüzü nü derhal kavradım. Söz konusu kedi. bahçe duvannın üstüne çık tnış. güneşin ışıkları alttnda zevk le yalamyordu. Midesine indirdiği civcivi hazmetmekle olduğu muhakkaktı. Bardağı taşıran damla dedik j leri buydu her halde. Vakit kaybetmeğe gelmezdi. Koşar adımlat ı la öbür odaya geçip tüfeğimi kap , tığım gibi tekrar aynı yere geldim. Pencereden nişan alıp kaatil kedinin beynini dağıtnıak hiç de zor olmadı. Babam aıüsjnîh bir sdamdı. Davranışımdan ötürü. değil arar lamağa, tek bir lâf etmeğe bile lürum görmedi. Rahip devam ediyordu: •Beni. bana knrulan tuaklar. daıı korn, himayeni eksik (Baştarafı 1. sayfada) n bol bol kullanıyorlar. , ön seçlm arifesi çekjşmesi, CHP içinde de hayii «ert ctt | mekte. Çekişme. aday adaylan , nın ilk 10 sıraya girmesi üze ; rinde oluyor. Gerçi CHP tiler ı tstanbulda 13 adaya «ans ver ; mektedirler ama, ilk 10 nra | garanti olduğu için seçilme ş«nsını kendinde çören, ya da, tef { kilâttan mUletveldlligine seçilmek isteyen 16 kişi 10 sıraya sıfaşmak için çalışıyor. Cstelik r çekişmede, aynca, ortanın oluna vürekten bağh olanlarla olmayanlar gibi acayip hir ayırım da rol oynayor. Herbalde bileği kuvvetli olmayan 56 aday adayı Paıar ffünü gerilere düsecek. Ondan sonra «eyreyteyin siz gümbürtüyü. Bir başka hızb çekişme örneği TÎP tedir. Bu partide birkaç yönlü mücadele var: Bir yönü Aybar'la Aren'ciler arasmda sürüyor ve ön seçimlerde Aybar'cılar, Aren ve arkadaşlannı tasfiye etrnrk için büyük çaba gösteriyorlar. Aren'ciler de Aybar ekibini kenara itme, hiç degilse listelere Rİrebilmeye çalışıyorlar. Parti içinde devam eden bu çekismeye dısarda tesekldil etmis bir başk» cephe de katılmaktadır. Türk S»Iu dergisindt toplanmış olan bn cepheye göre, ne Aybar, ne de Aren gerçek sosyalist değil, oportünisttirler, dolayısiyle onlara ve ekiplerine ön seçimlerde ov vermcmek EPrekmektedir. öyle anlasılıyor ki, Türk Solu grnpn, Aybar da katansa, Aren'ciler de kazansa önümfizdeki seçimlerde TtP'e karsı tutumunu devam ettirecek, oy tarmak için elden gelen gayreti esirgemevecektir. ••• ve S M Ntt< BOŞ ÇUVALLAR Bunun dışında. bekçiliğıni ihtiyar Jasp'ın yaptığı bir deoova da dadanroiîtık. Bo" çuvallarm beheri îki pens ediyordu. Bu sayede resimli serüven yayınfarını muntazaman tâkip edebiliyor, pa ranin »rtan kısmı ile de kocamsn bir Nestle çukolatası alabilıyorduk. Bu heîâba göre bes adet bos çuval bir sinema bileti m?ş»afını da net olarak karşıhyordu Mıchel, bu çeçi* soygunlar koT>us\ında âdeta ıhtisas yapmı'tt. Kıva»ıya cömer* bir çocuktu. Tır tıklsdığı her sevjn eelirini benim le van varıya kınşıyordu. Özel bir haberleşrrıe usulü kur Wu«tuk arami7da. Öğleden sonra ları beni almak için eve uğrardı datma. Kava! tipi bir düdüğü vardı. Bunıı öttürdü mü geldiğint anhyor. her seyi yüzüstü bırakarak telişla «okağa firlıyordum. Z?nB!İn bir ailenin cocuğu idi. Tepenin eteğindeki adma Petra dedikleri bir villâda oturuyorlardı. Bir radyoya. bir burdolabına bir de tıka basa dolu durnmda bir kilere sahiptiler. Vill&nm bahçesine havuz biçiminde kocam?n bir sıı deposu inşa cdnmişti. Yağmıır çuyu burava birikiyordu Biz de (îeeeleri el ayak çekilince ve herke« uykuya daldıktan s^nrn ha\T3za dalıyor. bol bol yüzüvorduk. Mlrhel'in babası zârif bir adam dı Givim . Vuşama da çf>k meraklıvdı Cevlân avına çıktığı za manlarda bile kılıgına kıyafetine dikkat ederdi. Kendisivle ne va kit kar«ıla?sam ona 'Mister Po«souw» diyordum. Kansı. Connie teyze çok ^vimli bir kadmdı. Ar kadaşım Michel'i ve ağabeyi Laurie'yi bir kerecik olsun dö^Tnemişti muhakkak. Onlara her gidi »İTide kcndirni tam bir emniyet havası içinde hissediyor, güvetı duvRiılarımın ku^*vetlendieini de anlıvordum. O evde, bitmeyen bir tJ«İMc5Tnİ5 gibi oluyordum ne • •• » « • • •:« • :. • GİZLİ BİR HEYECAN Bu lâfı duyar duymaz akuma Jessie Grienbeek gelmişti. Güzel bir kızdı. Bana bir tuzak kur muştu. Bu belki de hazirlıksız. damdan düşercesine Vrurulan bir tuzaktı, Okulumutla ilgili bir to ren sırasında olmuştu her ?ey. Jessie ile yanyana duruyorduk. ' Bacağı ile hafifçe elime dokun ı muştu. Bu hareketi istemiyerek yapmıstı her halde. Ben de elimi çekmek eibi bir hevese kapılma rnı?tım. Buna mukabil garip bir duygu tepeden tırnaga sarsmıştı benî. Gizli bir heyecana kapılmıştım. Bunun, hiç de güzel bir şey olmadığını gayet iyi biliyordum ama, beyecan ve ürperme denen ^eyleri kolay kolay önleme nin imkânsızlığı da meydandaydı iste. KiHsedeki törenin sonuna yaklaçmıştik. Şimdi sıra takdis faslındaydı. Cemaat dağılırken annemin bir parça daha çalması ge refcecekti. Hiç kıpırdamadan otu ruyordu. Kumral saçları tepesinde toplanmıstı. Tann katından ?anki bir işaret bekliyormuş gibi başını hafifçe yukan kaldtrmı»tı. Oysa işaret benden gelecekti. Dirseğimle onu hafifçe dürtüp, kiliseyi boşaltmağa başlayan dini ı bütün kalabalığı gösterdim. Hemen toparlandı, org'u çalma ğa koyuldu. HASTAŞ AYRICA Halk Oyunculan V Sahifede) Öte yandan, Tunceli Eraniyet Müdürü Nail Bozkurt. son olaylarla ilgili olarak, Bakanlık emrine alinmış ve Ankara'ya gitmişttr. Vali lle ilgili idari soruşturma ise, devam etmektedir. «Biz düzeltlrtz» HASTAŞ A.O.'ya ortak bulunan Sayın Hissedar larımızdan hisse senetlerini henüz almamış olanların . 10 Eylül'den itibaren.HASTAŞ'ın İstanbul merkezi ile Ankara, Adana, Konya, Eskişehir ve İzmir bürolarına muracaat etmeleri rica olunur. HASTAŞ Anonim Ortaklığının^A* ve«B»gurubu hissedar larınaönemle duyurulur HİSSE SEMETLERİ BARDAĞI TAŞIRAN DAMLA^.:. Mınborde dikilerek cem««tı kaşbakışı süzen din adamı meza YARIN: Iki din aâamt arasmdaki fark Basın toplantısmaa, topluluktan Zeki Şahin, işkence hakkmda, «önce 30 kadar polis ve jandarma, biıi ortaya alarak yumrukladüar. Sonra, yere yatırdılar. Tâfeğin ka>nşı ile falakaya soktular. Ayafımın tabanma 3 4 cop, hızla inmeye basladı. Bir polis. beni, saçlarandan tuttu ve başımı yere vurdu. bir başka polis de, dişlerlyle saçlanmı yoldu. Sonra. ilst kata çıkardılar. Yerde tuzlu su vardt. sırtıma bir polis bindi ve böylece beni dolaştırdılar» demiştir. Toplantıcia, aynca, beli sakat olan Tuncer Necmioğlu'nun. «Biz dözeltiriz» denilerek üzerine çıkılıp dö\üldügü. bıyıklı oyuntolann ,b.ıyıklanmn yoluridj^u ileri sufuTnıüştür. Elif Türkto Çölok ise, Birgul Topçugüllerie birlikte kendilenne yapılanları şöyle anlatmıştır: Z'ye kadar bir gevşeme var. l?çi (Bajtarah 1. sayfada) «Karakolda biıi. ayrı bir odaC: «Emekli olduk. Ben iate sonınlannın işçi ile işveren, öğ. ya aldıiar ve en hafifinden (O...) renci »orunlarının öğrenci ile dediler. Bir polis, saçlarunı çeknniversite idaresi arasında olduS .Zıyaretınizin sebebi nefcn »öyleniyor. Peki, bu i'lerde ti. Hemşehrhn sayilan Kırşehirdır?» hiç mi devlrtin rolü yok?» j li bir polis, (Polis dayafı ve polis C: «Ankara'da bazt işlemlerim S: «Politikayı nasıl buldunıw?» ( neymiş. anlaj'acaksınızl diyordu. vardı. Bnnnn için ifldim. Ba »rada, MP'yi temsilen. »ayın Ge C: «Tadıyoruı. tkttdan tıttık.» ; Bir ara, odaya 15 • 30 jandarma soktular. (Polisler dışarı!. Jannt\ Baskan, bana bir telgraf S: darmalar, istedlginizi yapabilirçpkraisti. Teşekküre geldim.» C: siniz, bu o....lara) dediler ve S «Eşiniz adaylığını koydu S: «Harb Sanayli Dairesi'nin elektrikleri söndürdüler. Çok nm?> kaldmlmasvm nasıl karşıhyorsukorktum. bir çığlık attım. AsagıC: «E;im Snna Tnral'ın, resnuz?» da nezarette bulunan kocam Aymen adayhk için miiracaatı varC: «Tasrip etmiyorum. Herhalberk, çığlıklan duynnca intihara dır. MP nereden aday göiterirde, tedbirlerini almı? olmalıdırkalkısmış. Işıklar yanınca bir se. oradan milletvekHi seçimine lar. Atatürk, b« »anayiin teınelpolis. bizi tokatladı. Sabah srrkatıtacak. Eşimln aday olmasını lerini Kmkkale'de, Karabük'te, best bırakıldtk ve hastaneye kaldestekledim.» Gölcfik'te, Eskiçchir'de, Kayseri'dınldık. Sonra Adliyeve indik, S: «Türkiye'nin bugünkü side atmı^tı. tzlndpyiz diyornz ve pşlerimizi ve arkadaşlarunızı göt> asi ortamını nasıl buluyorsu«rada kstoyoruz> rnek için. tekrar hastaneye dönrriuz?» ceğimiz sırada bizi: Ahmet YalC: «Bir istikâmete do^rn fiTunceli olaylan çm ve Mehmet Tarakçı adında iki jandarma assubayı Jeepe alS: «Tunceli olaylan hakkmda S: «Bu istikâmet nasıl?» dı. Sarkınttlıkta bulundular. kane diyorsunua?» C: «O kadar iyi de|il.» çırmak istediler. Kendhnizi jeepC: «Gazetelerden okuduk. Bunten attık. Güçlükle hastaneve İslâm Konferansı dan bir süre önce Kayseri'de de ulastık. Savcıhga başvurarak. bu bazı oiaylar okmış, o zamanki İç S: «îslâra Konferansına Türkişiler hakkmda sikayetçi olduk. kıye'nin kaülması hakkında dü i«leri Bakam, olaytara adı kan9an bir kadın için, ortadaki bir , Savcı, Vali ve başhekim. bu koşunceniz nedir?. nuda ilgi Rösterdiler.» kadın «eklinde bir mazeret gösC: «Türldye, layik bir devlettermifti. Her ne olursa olsun, I tir. Ben. katılmayı. sahsen, Oyuncular, Tunceli'dekt olaym. bir kadın, kadındır. Anayasa'ya I tamamen Polis tarafmdan kışkırprenaip itibariyle, dofru bulmuaykındır; inssn haklanna aykıyorum. Anayasa'ya aykırıdır. Beltıldığını da ıddia etmişlerdir. ndır.» ki. öıet şahıslar kahlabilir.» S: «ÇeşitU partilerden teklif alS: «Anayasa chşı davTaıuşlar dınız mı?» var mıdır?» C: «Sondajlarda nulnndnlar. C: «Gazetelerde oknyorsunuz. Fakat biz, MP'yi geçtik. SempaOldngunn görüyoniK* timiz var. Çünkfi bn parti, herSiyasî af kese koltuk vaad eden bir psrtl de|ildir.> S: «Siyasî Af konusunda ordudan bir tepki geldiği söyletüyor. Doğru mu?» C: «Zannetmiyorum. Böyle bir tepki gelince, kanunt taldbat KONTA, (özel) Istanbul'da yapmak lânmdı.» (Baîtarafı 1. tayfada) dairni sergisi bulunan YapıEnS: «Askerl Şura toplantısına 2 Eşinin politik*ya girmeyeceğini düstri MeTkezl, dokuz tl'de dugun kala emeiüi olmanız hakkın(Yapı Malzemesi ve belirten Bayan Tural, «Kocam, zenlediği da düşüneeniz nedlr?» Donatımı) gezici sergismi sehnTiirklye'de üçüncü drrecede C: «Birim görev yapmamıı isönemde bir görevi sırtında tafi mize getirmiştir. tenmiyor» 27 Ağustos günü Belediye Reyordu. BuRÜn, ancak ikinci dereS: «Neden?» açılan cede önemli olan bir förevi yük is Muavini tarafmdan C: «Bilmem.. Orada nutnk çesergıye; Arçelik, Be. Te. Be., lenebilir» demiş, «Hiç kimseye keceğimizi sövledilrr. Ben orada Bic Aspest boruları, Bozliyük kırgın olmadıklarını. ancak hünutuk falan çekecek dfRİIdim. Seramlk, Delyflex, Dökümay, zünlü bulunduklautu ve Tural Şura'mn gündemi vardır. Herkes Dyo, Eczacıoaşı Seramik, EmülPaşa'nm memlekete daha çok lörüîünü söyltrdi.» hizmet edebileceğinl» söylemiş zer, Hassel, KalefleK, Orsat, îsakol, Semak, Sezak, Superlıt, Kıbns politikası tir. Türkkablo, Yeni Kontrplâk FabS. «Türkiye'nin Kıbns politiNişantaşı'nda oturan ve Cemal rikalan ile Selçuk Aydemir tzokası hakkında ne düşünüyorsu Tural'la 1958 yılında ortak dost lasyon işleri firması katılıoıştır. nuı?» lannın evinde karşılaşarak evHer giin sergiyi, yapı işleriyle C: «Kabr» için yüriitiilen bir lendilclerini söyleyen Suna Tural, yakından ilgüenen yüzleTce kişi pelitika mevcut defil. Bn sözlertstanbul'da kendisiyle görüşen gezmektedir. den sonra Dışişleri Bakam 6 say«Haber Ajansı»ndan Dinçer Gü3 Eylul'e kadar şehnmizde kafa konuşurN ner'e, politika konusundaki gölacak olan sergi, bilâhare Adarüşlerini de şöyl» özctlemiştir. na ve Hatav'a çıdecektir. Dördüncü ordu (Duyurma : 3!O 10454 «Türklye'de özel yüksek okul \ S: «Dördüncü Ordu'yu kurmalı lar ve bunlarda okuyan 43 bin < ve bunu milll bir ordu yapmak genç var. Bu fençler, meseleleri i istiyordunuz?...» için sokağa döküldükleri zaman i C: «Ordu, zaten millidir.» hükumet. (Bu, beni değil. genç 1 lerle özel okulun patronunu ılgi j X AYSEGÜL (GÜNKtT) J Aşırı akımlar lendirir) diyebilmektedİT. MeseS: «Aşın cereyanlar hakkında leler karsısuıda hökumet. böyledüsünccniz necUr?» ONDER YtKSEL ' •.ine kayıtsız ve sonımsuz kalC: «Memleketin çocuklanna saevlendıler maktadır. Safecı yurttaş s a | düıler > hip olma!: (terekir.» Kadıköy çüncesiyle. Solcu yurttas sol dü j S «Nasıl olur?» 25^.196» i şüncesiyle memlekete hizmet et j C: «Her Terde linbalilik var. mHidir. Her düsünce, antited ile j Fi»atta. trafttı». devletin bütün degerlidir.» ' islerinde laubalilik var. A'dsn (Cumhurıyet; 10465) TURAL Elif Türkân'm iddialan HASTAŞ A.O.'nun1968 vılıfaaliyetlerisonucu tahakkuk etmişolup, Şirket Genel Kurulunca Ekim 1969'da ortaklara dağıtılmasına karar verilen ^ 1 3 kârı taahhüt borçlarına mahsup ettirtmek istiyen Saytn Ortaklarımızm, bu hususu Eylul sonuna kadar Şirket merkezme vazılıola, rak bildirmeleri rica olunur.. HASTAŞ HOLDİNG Güney RekJâm: 309 10425 Yapı Malzemesi ve Donatımı Gezici Sergisi Konya'ya Bayan Tural Geldi A (Ba«*»rstı l. Sahifede) Bu konuda. Orgeneral Esen'in bir yakını şunlan söylemiştir: «Esen, bundan 6 ay kadar önce Kara Kuvvetleri Komutanlığına atanırken, Türk Silâhlı Ku\vetleri Personel Kanununun hükümlerine göre, 30 Ağustos 196» tarihinde orgenerallikteki iiç yıllık hizmet sfiresini dolduracagını. Kara Kuvetlerı gibi son derece önemli bir görevin 6 aylık bir devre lle yiirütülmesinde mahzurlar bulunduğunn belirtmiş, yerine bir başkasınm atanmasun istemiştir. Bunun üzerine, Başbakan Demirel, o günleıde Milli Savunma Bakam Ahmet Topaloflu kanah ile orgenerale haber yollayarak görev süresinin bir yıl daba nzatılması için bazı formuller bulunabileceğini bildirmiş ve bu görevi kabul etmesini istemiştir. Bu şartlar Mtınıia bu gorevi kabul eden Esen, emekliye sevkedileceği yolundaki sayialara rajmen. 18 Ağrusto , çünü 6 günlük bir toplantı vapmak üzere bir arava gelen Yüksek Askeri Şura toplantılarına katılmış ve bir çok generalle amiral'in terfünde oyunu kuUanmıs, bir çoğunun da emekliye sevkine katılmıştır. Bu süre içinde kendi durumuna dair hiç bir konu Şura'da ele almmamış, hakkmdaki işlem son dereee gizli tutulmuştur. Nitekim, Esen Cnmhurbaşkanı Sunay'ın İstanbul'dan Ankara'ya dönüşünden sonra Çankaya'da Yüksek Askeri Şüra uyelerine verdiği «onur yemefi» ne Kara Kuvvetleri Korautanı olarak kz tılmıştır. Bu yemek sırasında. yapılan konuşmalardan kendisinin emek liye sevkedildiğini. bazı imâh söz lerden anlamıştır. Orgeneral Esen burada, bir anda önceden kendisine verilen söz<« vt garantiye ratmen resen emekliye sevkedildîjini öğrenince once Basbakan Demirel, sonra da Milli Savunma Orgeneral Esen'in istifası ' DP'liler sandık başına gitmeyecek Bakam Topaloğlu ile tartısmıs ve iki ptlitikacmın kendisine ver ' diği Rarantiyı hatırlatmıştır. \ Bu konuda verilen bilgtve göre, Esen'in emekliye sevk islemi, Şurada üye olmasma rağmen, I kendisinden sıln sıkıya gizlenmiş. ancak Cuır.hurbaşkanının yemeğinde bazı sözlerden ortaya çıkmıştır. Bu tartışm» sırasında Esen'i i yatıştırmak isteyenler, yaşının 1 61 olduğunu, normal emekliliğe daha 4 yılhk fc süre kaldıgını. rnaddî zarara uğramaması için | • kendisinin resen emekliye sevkedildiğiııi, böylece 926 sayılı Türk Silâhlı Kuvvetleri Personel ' Kanununun hükümlerinden ya j rarlanılarak kendisine 4 yıllık tazminat verilmek suretiyle tnağ duriyetinin önlenecegi «Lisanı münasiple» anlatılmak istenmiştir. ı Arkası Sa. ?, Sü. 2 de) Eski Demokrat Partili yöneticılerle yaptığımız sohbet sırasında elbetteki AP'nın gelecekteki durumu, seçimleri kazanıp kazanmıyacağı konusu üzennde de durduk. Aldığımız cevap «Elbette kazanacaktır» olmuş, ama bu kazancın 1965 seçlmlerı seviyestne ulaşmıyacağı da belirtilmişür. Bu konuda izahat veren eski DP'li. sözlerinin arasmda çöyle demekten de kendilerini alamamıstır : «Son af tartışmalarından sonrakl tutum da göstermektedir ki, Adalet Partisi seçimi kazansa cfa kazanmasa da suçu bize yukleyecek, bizi mahküm etmeye çahsacaktır. Kaybederse. «Demokratlar bizi desteklemedi>, kazanırsa «Ne kadar kaybetmemiz için çaba sarfettiklerini gördünüz, buna rağmen kazandık. Demek ki biz. bu memlekette istenen partıyiz. Onlarn faaliyetleri, bizi destekleyenlere tesir etmedi» diyecekler, o zaman da bizi mahkum etrneve çahşacaklar, bizler bu durumu daha önceden bildiğimiz ve ke.=tirdiğimiz için sandık başlarına dahi gitmemeye çalışacağız. Gitraiyeceğiz de. Demokrat Partiyı tutan seçmenler, son defa çıkarılan af tartışmasından son^ a AP'ye kırgındır, kızgındır. Ha«tâ o kadar ki. 1965 seçimlerinde AP'lilerin desteklenmesi için onlann arasına girip çalı^malar yaptığımız için bizi kınamakt)dırlar. Bu defa. onlar da oy ve' rnek üzere sandık başına gitrniyeeekler. Seçimler sonucundh sandıktan çıktıklarım israılı ıddia edecekleT, gelmiş geçmıs eski Demokratlardan oy almamış olacaklardır. Bu sebeple df oy verme nispeti düjük olaetkhr. Ve bunrlan dnlsvı AP'flin alacajı OT oranı biîim h*!»olanmız» göre o,'o44 45'in üzeritte çıkarsa sürpriz olacaktır.» gerçekleşecek gibi görünüyor. Eski Demokratlar, af kanununun çıkarılmasından hâlâ ümıtvar görünüyorlar. Nasıl olsa bir gun buzlar çözülür, kırgınhklar ortadan kalkar diye de düşünmektedirler. Küskün biraderler Demirel'den siyasî hakların iadesi istendi tZMİT, (Cevdet TAKUP BUdiriyor) Eski DP Kocaeli Milletvekili Kemal Tüzün'ün, Bayar ve aıkadaşları adma gazetemizde çıkan «Vefalı ve yftrekli bir iktidar istiyoruz» şeklindeki demeci. AP Kocaeli Teşkilâtmda büyük yankılara yolaçmış. Başbakan Demirel'e Siyasi Hakların iadesi için bir telgraf çekilmiştir. Esnaf ve Kefalet Kooperatifi eski Başkanı Fettah Ören ile 100 arkadaşımn çektiği telgraita. «21 Mayıs yaralanmn tedivisi, sdaletsizliğin kökünden giderilmesi ve bunun için millete keıin bir beyana ihtiyaç oldnğv» ileri sürülmüştür. Telgrafta, aynca, bu dâvanın APlilerin dâvası olduğu belirtilmekte. aksi halde yapılacak mücadelenin AP için iyi olmayacağına işaret edilerek bu işin seçimlerden sonra haHedilmesi îstenmektedir. ... Vebirdüğün önceki akşam, Sıtkı Yırcalının oğlu Ştikrü Vırcalı'nın Büyük Ankara Otelinde evlenmesi, eski Demokratları AP lilere yaklaştıran bir vesile olacaktı. Dügtoe, Sıtkı Yırcab taratından hem Celfil Bayar, hem de AP Genel Başkaru Başbakan Demirel dâvet edllmiştı. Bu davetin sonucunda Karşılaşacak olan iki Uderin birbirlenle banş malannın imkân dahilinde olduğu daşünülüyordu. Tamamen aksl oldu, Bayar, Demirel gelecek diye, Demirel de Bayaıla aynı çaü altında bulunmamak için Sıtkı Yırcalırun mllrüvvetiru paylaşmadılar. Bayar, Sıtla Yırcalıya rahatsız olduğunu, Kızını dügün törenine yollayacağını bildirmişti. Birkaç gün önce AP den aynlan bayan GUrsOy da elbetteö Demirel ile bir catı altında oulucamazdı. Babssuu temsilen tzmirde evlenen bir e s ö DPTlnin dügün törenlne gittı. Böylece, seçirn öncesinde APDP arasındakı küskünlüğun ortadan toltanasını ansılayenların nayâllen gerçekleşmedi. BUtün bunlar göstertnelftedir Ki, nerhangı blr işaret olmadıgı nalde. eski DP liler, AP yi desrekleroeyecelslerdir. , Yine eski AP lilerin beyanına gbre, ürtisaden her an çöküntüye doğru giden yurt ekonomisinden zarar gören vatandaş toplulugu, AP yöneticileri son dnkika da herhanR) blr sürpn? ytpıp sadt vatandafi kendi taraftna isa, DP ülerıa tahrruni Ve sonu Bu duruma daha da sinirlenen Esen, seref ve haysîyetini 11 bin liralık bir tazminata değişmeyeceğini bildirmiş ve istifa dilekçesini vermiş ve bu vol ile emek liliğini istemiştir. Sonradan Genel Kurmay Basın ve Halkla Münasebetler Dairesinden basına açıklanan bir büdiride Orgeneral Esen'in emekli edilmiyerek. kendisinin is tifa suretiyle emeklilifini istediği bildirilmiştir. OTgeneral Esen. bu snretle hakkındaki karar* tekaddUm etme yolumı stçmiştirj» Bilgîç: «Demirel'le ihtilâfımız yoktur» ? Görevini devretti Orgeneral Esen, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Nazmi Karakoç'a görevini dun törenle devretmistir. Genelkurmay Başkanı Tağmaç'ın katılmaJıâı törende Esen, «50 yıldır serefle tasıdi&ım bu elbiseden ve teref duydutum bu oeaktan aynlıvornm. Bunan içerslndeyim» demiştır. Eski Ulaştırma Bakam S»adettin Bilgiç, Meclis Ba?kanı Ferruh Bozbeyli ve bszı arkadaslarıyla beraber Demirel'e .( cephe aldıkları yolunda çıkatv haberler üzerine bir demeç vererek, «Bn iddialar, giilfinç ve mesnetsizdir. Genel Başkanımııla en utak bir ihtilâfımız y»ktnr ve olamaz» demiştir. ALTIN Cumhariyet Hamlt N«poljon U tjn k*l«e 12850 2»1 2 t i 14». ltt. 15T İ M 1S.92 U J t