Katalog

SAHİFE İKÎ 31 Temmuz 1969CUMHURtTET SİDDETE D06RU Fakir BAYKÜRT S Temnmz 1969 giind Kayseri'de saldınya ujradı. Hemen belirtevim ki, bir Millî Egitim Bakanlıfı basmufettisi, üç hükunıet komiserı. genel kurulu izlemek ıçin çerreden toplanmış olan öfretmenler ve öfretraen dostu vatandaslar da ölümle bnrun buruna zeldiler. Sekiz vüz kadar silâhsız insan iki saate yakın, Alemdar sinemasının salonnnda ve balkonunda, kapıUn kendileri tutraak ve savunmak zornnda kaldılar. Saldırganlar «inemanın ön camlarını, lâvabolarım, bfifesini. buzdolabını iyıce kırıp döktüler. Sinemanın tüntv çıkıs kapısında 70 dakika döfüş oldn. Içeriye bidonlarla, hortumlarla, siselerle benlin attılar. Çıkartılmak istenen yanrın sadece öğretmenlerin çabasıyla üç defs söndıirflldii. Poli» ciddî bir önleme çabası hareamadı. Hattâ soromlo idare, bir ars ortada görfinen jandarmaları çekti. Ordn knv*«tleri de her yer kınlıp dökiildükten sonra yardıma eajrıldı. Efer djretmenler, a yangınları kendileri Snlemeselerdi içeri soknlan benzin hızla sahneve doirn akarak parlavacagından, can havliyle sahneve toplanmıs olan kadın, çocuk ve genel knrnl divanı, en azdan 400 kisi bir anda kebap olacaktı. • % eğ>ndan do£rn>a kendi gâzlerimle pek • ' çok yaıunı izlemek dnrnmnnda kaldıfım bn saldırı sadece ögretnıenlerinıize \e onlann toplantı vapttfı sinemava defil, onların yattıgi otellere, yrmek vedifi lokantalara, «ririp çıktıklan kitabevlerine, öğretmen dostn avukatlann vazıbanelerine. ev' lerine, öfretmenler Derneği ve TÖS lokaline, «okakta çarsafsız dolasan ve öfretmen olduğu «anılan bir kadına yöneltilmistir. Bövlece Sitas ve Karseri arasında yapılan fntbol kavgasından sonra, aslında hicbir soçn ve taksiratı olmayan Kavseri baikının alnına bir leke daha bnlastınlmak Utenmistir. Fakat bundan daha önemlisi, ne ilk. ne de son olan bu olavla, vakın geçmiste vasamak zornnda kaldıgımız bir dizi zorbalık nvjrutamasının. vakın relecesimizde demokrasiyi bnçünkünden daha beter bir bataga saplamakta oldufcnmnzun kanıtları da ortava çıkmıstır. ögretmenleritnizin Duzce'de, Konva'da, Birecik'te, 6 Temmuz fecesi Boiazlavan'da ntradıfi saldtnlar, Teknik Üniversitenin basılması. Kanlı Pazar olavı; Törkiye'nin bir şiddete dofrn kaydığını apaçık göstermektedir. bes ilçegınden T ârkiye'ningelmişyiizden faılatoplantılan, seçilerek temsileilerin katıldıfı TÖS ve TÖDMF Genel Kurnl raıdır din? Dört kıtabın hıçbirınde böyle bir din söruş \e eylemi yoktur. Bn olaa olw çok ciddi ekooomık çıkarlar nfmna, ancak idare ile göz kırpısarak dözenlenmi? bir fasizm uyçulamasıdır. \itekim. olayı çok erken saatlerde gördüklerı halde, Kayseri'dekı sorumlolar ciddî bir tedbır almamışlardır. Ellerinin ucnyla saldırganlan ok*sys oksaya, çekip shiema önüne çctirmişler, orayı yakıp yıktıktan sonra TÖS'ün Kayseri şnbesini yakmaya göturmüsler ve tasarladıklannın hepsini basarmıslardır. Uzoy üzerine incelemeler Ay'da ilk adımlar ve gelecekte uzay Prof. Y. Mühendis Melih KOÇER stronot Neıl Armstrong, Ay yuzeymde bir bebek güvensızli^ Ue yaptigı ilk yürüyüş denemesinı, Insanın uzaydakı başarısmın seraboıu olarak «Büyük adım* dıye adlandırdj. İnsan lığın binlerce yıllık bir hayhnı gerçekleştıren yolculuğunu, e]betteki vüz yılınuzın «En büytik macerası» olarak kabul etmek gerekır. Yedi bin yıldan berı muhteşem bir âbide halinde yük selmeye devam ede bllim, fizyolojık bakımdan en ssyıf yaraük. lardan birlsi olan Insanın bükülmez aradesıyle bırleşerek bu solnk kesici basan'yı saglamıştır. Açıkça göriililyor ki. Neil Armstrong'un ayak ızlenne, geJeeek jallarda bir çok yerulen eklenecek ve bunlan Merih uzerinde juruvuşler izhyecektır. Gelecekle ılgib tahminlere prerken, kaçırulmaz bir dızi sonı akla geltnektedır Her büyıilc te şebbusun gerisınde savaşçı veya ekonomik bazı niyetler aramak eğılimındekı bencıi ve kuşkulu 5aradılışımız, uzay denemelennı de kolaylıkla askerî veya maddi bir takım gayelere baglamakta ve büyuk çoğunlugumıızun yabancısı olduğu uzay gezıleri k o nusunda bızleri, ya çok karamsar veya çok iyimser bazı tahmınlerde bulunmaga sevketmektedır. Son buytfk başanyı teme] alarak geleceğe aıt aşm lyımser veya karamsar tahjnınlere gırışmeden, yahut muayyllemfzl dolu dızgın koşturmadan once, bu ba. şanyj. bugune kadar haber araçlannd»n edındıgırniz bılgılerın ötesınde ıncelemekte fayda vardjr BUYUK LIGAT ANSİKLOPEDİ Temeldeki nedenler gtmtn sınıflarla. emekçi sınıflar arasında mevcnt zıtlasma her geçtn gün biraz daha iyi anlagılmakta: bunn balk kitlelerine yaymada öğretmenler, tıpkı devrimei basın ve öfrenciler jribi etkill olmaktadır. Bn yözden bütün nyandırıcı. yenilikçi ve devrimcl jüçlere avnı dfismanea tavır takınılmaktadır. Türkiye'de ' . 73 çoğnnlnk tanmla ofrasıyor. Araa tanmla ajraşaoların •'• 90*ı, toplam tanm gelirinin ancak '•48'ini alıyor. Her sey bnna kıyas. Çok çok, '•78 bir azınlık, ulnsal şelirin aslan pavını alıp çidivor. Tabanrıların alıp fötürdfi£u ise bandan kat kat fazla. Ülkemize on >ılda \apılan vabann \atmm 20 milvon dolar, aktarılan kâr ise 40 mihon dolar! 1955' U aldıhmız \e «attı|ımız mallann fiatını 100 Myarsak J0 vıl sonra <l%5'te) sattıtımız ham madde fiatlan 67've düsmüs, aldı^ımız mamiil madde fiatlan 137've çıkmıstır. Alev himize (33+37=70) lik bir toplam! Yerlisi 970 knrnş olan bir ilâcın Amerikan sennayesiyle üretilmesj 30 lira 20 kurnştur. 350 lirava ntalolan bir dikis makinesi iki iabancı elden geçip bizim töccara 990 liradan satılmaktadır. Ve Amerika'mn yıllık savnnma bntçesi 70 milvon dolardır. Araerıka nüfnsnnnn dünva nüfnsnna oranı # ı6'dır; fakat dfinva toplam gelirinden aldığı pay ••4O'tır. Kayseri'de ötretmenler saldırıva uiramadan üç giın önce Amerika ile Türkire arasındaki ikilı anlasmaların revizvon tormiis biçimi vavınlandı. Gene çöriildü ki, «Türkive Amerika'ra sormadan Adana'da sıkı \önetim ilân edemez.» Göruldn ki, ipin ncn eene Amerika'mn elindedir. Dı^isleri Bakanı sorulan sorulan cevaplandırmaktan kaçınmıstır. fkili anlasmalar üzenne bir tar tısma ale\lenmeden, TÖS'ün Bofazlayan »obesinı. Kavseri şnbesini, Alemdar sinemasını vakıp vıktılar, öiretmen sanılan bir bayanı soyop sokaklarda sürödölfr, eziyet ettiler. Dejılse durdufn verde kimse kimseye saldıramaz, hele hiıkumetten yiiz bnlmazsa, hattâ destek çörmezse, hiç saldıramaz. Biz bunn apaçık sotledik, Başbakan ise, Nadir .N'adi'nin devımi\Ie sadece «kemküm» edivor. «Biz bn olaylara karsıyız, ögretmenlere «eçmis oisun» dneraivor. GSsteri Türnvfisleri Kannnundan baska bir kannnnn nvgulanmasını igtevemivor. Kendi partisinden adı ma Inm bir milletvekili, sanki da* tas kpmöni<ît doluvormu'j çibi, «Onları köpeklrr jfibi pebertecefiz. reni Endonezva ömekleri varatacagiT» di\or. onu parti^inden atamrvorf* S O öfretmen bir sinemada benzinle vakılO mak i^tenivor, vali olaylari seyretmekten baska birsev vapmıvor. Olavlar jrelisirken ve olnrken makamınd» bnlanmnyor. Saldınlan düzenjevenlrrle cörnsmeler yapıyor. A K Dinle ilgigi yoktur G öva bfitun bnnlar, «Din ve mnkaddesat ugrnna» kendiliginden olmaktadır. «Pis komünistler» ramilere dinamit koymakta, halk da galeyana gelip hücnma geçmektedir. Saldınlann bazan ölmiis varjrırlann cenacesine kadar nzanması, sadece kitle psikolojisinin zaptolnntnazlıjh yüzündenmis, övle diiorlar. Halbakf kim inanır bunlara? Kav•erı'de 7 Temmiıı tünü yatsı namazı kılınırken elektrikler sönmüş, ondan sonra da camilerin dış dovart dibinde olmnştur patlatnalar. Arkasından, «öfretmfnler camilerl dinamitlivor, din elden çidivor!» valanları vaıılmıs, ertesi sabah da çarsıda fsnafın keyenkleri indirip din dfişmanlanıu öldnrraeye felraeleri istenml«tir. ö^retmenlerimiz, voksul halkımızin dinine, namazına. orucuna sav^ılıdırlar. tçlfrinde eamire dinarait kovacak bfr tek «deli» voktnr. Bizim dine ne dâşmanlıîimız olson? Biz halkımızı iliklerine ve Inançlanna kadar sömüren dıs \e ie eRemen çüçlerle savasmavı terekii eörüvornz. lTiradı$ımız bfitfln saldınlan bn eeetnen çüçlrr: yani iicaretten. yani farımdan. vani montaj endfisirisinden: illc, insaat. akarvakıt, lâstik ve motor komiüyoncaluihından milyonlan vvranlann polifik iemsilcileri düzenlivorlar. Alemdar sinemasında »Idireanlardan 1617 va$mda y\r eocok tattnk. Ne dine. ne imana aklı riyordn. Kendisine on lira verilditinl ve fretmenlere »aldırmasının Utendiğini acıkıdı. öğretmene, kadına, kitaba »aldırmak Sonuç •» n kadar çelisik ve karmakansık bir •*J* ortamda nasıl seçim vapılacak acaba? Bildigim birsev var. halk bn kadar çok sömüriıİDr u kapkara cahil bırakılırken, demokra«inin çerçefine varılatnaz. düzmecesinde kalınır ancak. Ve bn faşist şiddet, de\rimci bir siddet dofnrnr er geç. tyi bilinmeli ki. ulkemizde serçekten milliyetçi. demokratik ve toplnmcn jüçler eün jeçtikçe çı# jribl çofalmakta. karıncalar kanatlanmak tadır. Ve biz öjfretmenler. vakamızdan ve paçamızdan ne kadar saldınrlarsa saldırsınlar. Siristifimiz «Devrim için eğitim» savaşından cavıp geri durmata nivetli defiliz. Aksine, ırittikçe güçlenivornz ve bilenivorüi. öyle bır degerlendırmeyı yapabılmek için önee son Av gezısinm dtinya ölçıilerinin o tesindeki anlamı üzerinde durma mız gerekır Dıinyamızm uydusu Ay, yeryuzu ölçtftenne gore, bugune kadar Insanın ulaşabüdığı en uzak bır geri hedefidır. Dünya çevresınin 40 bin kilometreden ibaret olduğu düşünülürse, ortalama olarak 384 bin kilometre uzak. ta bıüunan Av'a gidiş • dönüş yolunun, dünya etrafınnda 20 rur atmaya karsılık olduğu görülür. Bu açıdan Ay teşebbüsü. tasıdığı buyuk teblikeler bir yana, kısa günler içensinde başanlmış, her anlamda rekoı bir geıi'dir. Böyle bır uzay gezâsinde kullanılmış olan Satnrn fâzesi ve ona baglı Apollo11, insan zekâsının ve bilmın dikkatı çeken bır muhassalası ve teknolojinın buyük bir gerçekleştırmesı olmasına ragmen, ilkeJ pahalı, yavaş, rizıkolarla dolu ve hantal bır araçtır. Ay yolculuğu bir çok ları tarafından Kristof Kolomb'un seriiveni'ne benzetildı. Yeni bır dunyanın keşfı dolayısiyle ya pılan bu benzetışin dışında, astronot Arntstrong'un zaman i&man Dünya'nın veya Ay'ın çekımıyle hareket eden Apollo'suyla Kolomb'un Santa Maria yelken B İlkel ve hanfal bir araç nesı. Jaboratuvarları kapsayacak ve dunya yorüngesınde bir mcele me merkezi gorevıni yapacak olan bu ıstasyon, 1025 kişılik Uzay tak sılenyle dunya ile bağıntı halinde bulunacaktır. Yerv üzunden fırlatılan bir fiıze\e çekımden kurtulabılmesı ıçın sanıyede 11, 17 kilometrelik bir hız sağlanması gerektığı halde Uzav ıstasyonundan yola çıkacak bır fuzeye sanıyede meselâ 3 kılometrehk bır hızın verilmesı kâfı gelecektır Bu sebeple Uzay ge mılerı daha az yakıt taşıyacak, at mosfen geçmek zorunda olmadıkzay olçusunde bir teknolojı larından ozel bıçım ve düzen gekadar ustun beşeri deferlerrektırnıeyen, daha buyük faydalı den guç almış olan Apollo >uk taşıyan \e daha guvenılır a11 başansmın, uzay yolculuklaraçlar o'acaklardır. rının geleceği bakımmdan neler 1970 başlarından ıtıbaren Merih vaadettıginl raceliyelim. ve Venus gezegenlerıne, insansız DüTiysmıziP günese ortalama ınceleme araçları gonderılecek ve uzaklıgı 150 milyon kilometre olon yıl ıçınde bılhassa Merih'e induğuna göre, bize 384 bin kılosan indınlmeye çalışılacaktlr metre mesafedekı Ay'a «kapı 1S7680 >ıllan arasında. Gunekomşusu» gozuyle bakmamız geşın beşıncı gezegenı Jupiter, alrekır. tıncı gezepenı Saturn. >edmcı geUzay ve Evren, veryüzünde » • zegeni l'ranus ve sekızmcı gezelıştıfutuı; bütun ölçüleri ve sa genı Neptun, her 179 yılda bir deyıları unutup yenileröıi benımsefa olduğu gibı yine en yakın memeden kavranması imkansız asafeye gırmektedırler Bu donemlemdır. Uzayda uzunluklar, hade Jüpiter'e kadar gönderıleeek cımler, zamanlar, hızlar, sayılar insansız bır gozlem araeı, 811 yıl ve hasılı her şey yeryuzü ölçusurecek bır yolculuktan ddnıişte, lennden başka dlçülere bürünbu dort gezegenle ılgılı ve ılensi ıçın çok onemli olan radyasyoa, mektedur. Meseı uzayın çok •sı ve atmosfet olçmelerini yapaküçuk bir parçasını kaplayan gübılecektır. neş sıstemimiz 14.000 müyon kilometre çapmda bir alanı kap2000 yılına kadar geçecek süre lar Goniluyor kı Evrende bır ıçınde L'zay gezalerıyle ılgılı daha zerre kalan güneşimizi ve 9 ge ılen tahminlerde bulunmak ihtı i zegenini kılometre ctasinden gosyatlı değıldır. Çunkü sur'atlı gelı terebilmek için sayılar sıstemınşen teknolojınin bu donemde tahrık sıstemınde ne gıbi yenılıkler de 11 ve 12 basamaklara yukselgetıreceğını şundıden soylemek memız gerekıyor mumkun değıldır Bu gelişmeler Halbuki güneş sıstemı sayılan acaba gaz molekulleri yerine e120 milyar tahmın olunan bir yıllektron proton veva başka atom dızlar ktimesınin pek kılçUk bır çekırdeğı puskurten fuzelerin ımâ bolümünu teşkıl etmektedır Saıını sağlayabılecek mıdır? man Tolu Galaksisi adını taşıyan bu yildızlar okyanusunun artık kılometrelerle bile ıfade e dılemıyecegi bir gerçektır Bu u takd.rde gunumuzün hantal olçıide uzaklıkları belirtebilmek fuzelenyle sağlanan sanıyede ıçm veni bır boyutu, ölçüler anbırkaç kılometreden ibaret , ' layışımıza sokmamız gerekır. Bu mahdut hızları yenne, sanıyede ı boyut laman'dır, kullanılan uzun bırkaç bm kilometrelik hızlara luk bırıraı Işık • yılı adını taşıvukselen Uzay araçları. Gunesten , maktadır Bilındığı gibı bır ışık 108 milvon kilometre uzaktaki Ve ı zerresı bır vılda 9,46 trılvon ki" i " ile 228 milvon kilometre uzak lometre uzaklığa enşebılır. Bu4 akı Merih ten daha otedeki hedef, nu gosterebılmek ıçın 9 46'nın lere rahatça enşebıleceklerdır. Bu, önune 12 sıfır koymak gerekır. yelken gemilerinden nükleer deDunyamıza en yakın Alfa Cennızaltına geçmek kadar onemli bır taare yıldızınm ışığı bıze 4 7 ılerleme teskıl edeceğinden, Uzay yılda gelmektedır Güneşten 25 gezilerinin hedeflerınde âni ve İcat daha parlak Sflreyya (Sındevrim sajilacaic büyük değışikus) yıldızınınkl Dünyaya 8,5 lıkler sozkonusu olabilir. A>nca yılda, Procyon'unkı 10,25 yılda, geleceğe aıt tahmmleri, bugünün Örion burcundaki Rigel'ınkı ise konvansiyonel fuzeleriyle sağla ancak 540 yılda bıze kadar varnan Uzay gezılerme inhisar ettıre maktadır. Bu yıldızın şımtfı gor rek şunları söyleyebilıriz: Gelecek duğumuz ıjığı Fatih Sultan on yılhk faalıyetler Uzay ıstasyoMehmet doğmadan once yola nu ınşaasma ve Aym fethine tahçıkmış bulunmakta ıdl. (Sa sıs edılecektir. Merih ve Venus man Yolo Galaksisi) nın çevreuzerjnde msan ayaklannın iz bısındekı karçılıkh iki yıldızın rakması ıçm 1980'e kadar beklemek gerekır ışığı bırıbırıne 120 bin yılda varabılir. Bu buvıiklukler ıçen«ınde Ka.vnaklar: Histoire mondiale Gunej sıstemimizin bır zerre de l'astronautique W. Von Brakaldığı (Saman Toln), Evrenın un. The Moon G. Gamow, Die yuz mılvonlarca Galaksisi ara.Vatur des l'nnersums F. Hojle sında ve ötesınde, ıfadesı dılıIfer hinter dem Horteont 'G mızde alıstığımız kavramlarda Leithaeuser, Feza ve Ötesi Mebulunmayan derınlikte ve uzaklih Koçer. Eıploration de l'infini lıkta boşluklarla ayrılmış dıM. Rebour, Satellites artificielğerlerınden farksiz bır tane^ıle* P. Ronsseau. nı teskıl etmektedır. lisi arasında dış kurvetlere bağlılık yonünden büyük benzerbkler vardır f.attâ Apollo, elektronık sıstemlerden genış oiçdde yararlanraasına ragmen. kaptanından Kolomb'un yelkenhsıne nazaran, daha buyük maiıaret, soğukkanlılık, tum fedakarlık ve çok zaman da canbazhk devresın de beden kudreti istemiştır. MeydanLarousse ü Uzaklıklar veyeni ölçiiler cıktı! (Manajans. 20 15. fasikül DUYURMA SERVİSİ HABERLERI (TEL : h t . Z251S9 Ank. II 4451 lzm. 39916) Ay Yüzeyinde îlk Saat: 20 Temmuz 1969, Houstan saatı ile 22 56'da, Apollo 11 m kumandanj Neıl Armstrong Aja a>ak basan ılk insan olmuştur. Bıraz sonra Aj modüîünun pılotu Edwın Aldnn de onu tâkıp etmış \e ıkı astronot tarıhın en ıjı korunan, en ağır teçhızatlı kâşıflerı olarak Aya ayak basmışlardır Her bınnın sırtında 120 kg (bu ağırlık Ay'da 20 kg.'a tekabul etmektedır) tutan elbıse ve teçhızat vardı. Bu 120 kıloluk ağırlığa. butun dünyadakı saatçı dukkânlarında bulunabılen ve Ay da 10 gram gelen bır de saatleri dahıldı Hıç şuphesız bu saatler. Omega • Speedmasteı. kronograflan, Apolloll'ın tarıhı uçuşundan çok daha evvel VASA'da bırçok teste tutulmuşlardı Ayrıca. bu saatlerın uzerlerınde hıç bır değışıklik yapılmanuf, yeni bır şey de ılâve edılmemıştı. Astronotlar bu saatler sayesınde, Ay yüzeyındeki 2 saat 40 dakıkalık yurüyuşlen dahıl gorevlerının çeşıtlı kısımlarmı kronometre hassasıyetı ile sanıyesı sanıyesıne kontrol edebitaışlerdi Şımdıye kadar pıyasada mevcut hıç bır saat bu kadar bujuk bır sorumluluk tasımamıştır Armstrong ve Aldnn tarafından kullanılan bu Speedmaster» saatler astronotların Ay"dakı ılk yuruyuşlerınde dünyadakı zaman olçusunu Ay'dakı mutlak boslukta gerçekleştırm/şttr Bu saatler astronotların gunluk hayatlarında kullandıklan eşyalardan bırı oldukları halde, astronotlar dunvaya donuşlermde bu seferük bunlardan ayrılacaklardır. Yafjlan progıama göre 3 hafta muddetl» astronotlar gibi eşyalar: da karantmada olacaktır. Bu üç haftanın sonunda astronotlar normal hajatlanna donebilecekler, fakat bütun dığer esyaları gıbi saatlen de buçolc ilmî teste tâbı olmaya devam edecektır. Duyurma 75 9173 Sonuç B ÖLÜM İtfet Kızıltan'ın eşı: merhum Opt. Dr Sezai Kızıltan, merhum Suzan Kızıllan ve Turızm Tanıtma fzmir Bolge Mudunı Guman Kızıltan'ın sevgı1; babaları; Alı, Aydan: thsan Kızıltsn ın buvuk babaları Nurhan ve Bfrcıs Kızıltan'ın kayınpederj. Mustalt, Mehmet Nımet. Saıdf ve Zekı>e Tujı'mn enlçtelerı Em Lv Yrb TEŞEKKUR Ve/atı ile bızleri sonsuz »cı içınde bırak&n atle bu>ujümuz Em P Tumgeneral H. KÂNİ ELİTEZ'in hastahgı \e vefatı sırasında yardımımıza koyan Mevki Haılahanesi Bastabıbı Dr AJbay 29 Temmuz 1969 gunu vefat eti Allah rshmet eviesın. AILESİ Cumhurıyet 9181 A. İHSAN KIZILTAN TEVFİK BAŞLI'ya pastroentrolojı Mut. Dr. Yrb Ajhan Gulhan'a, İntaniye Mut Dr Yrb Rıza Dıkmen'e; Dahılı\e Mut Dr Yrb Nafu Aklın a. Doç Dr Alb. Orhan Tan a Gogus hastalıkları hoca muavını Dr Yrb. Kemkl Balcı ya. hastahanenın doktor; hemsıre ve personeline minnet ve şukranlarımızı sunarız AİLESI Yıldızlara doğru e ışte insan, bu sonsuz bu\uklukler ve savılar ıçerısınde bır zerrecık teşkıl eden dunva<;ından bu sonsuzlufu anlamava çalışmakta ve ifadeden âcız kaldığı bu buyukJuklere derınlıklere sonsuzluklara gırmeve çalışmaktadır. Onur. oz ıradesınden çok, insan kusaklarının surekhhğını ongoren ustun bır duzen veya ıradenın 'onucu olarak ortaja çıkan bu çaba, tabıatın fızıkçe çelımsiz fakat hayâl bakımından en ustun yaratığını d\ınvadan dışarıya, uzay'ın sonsuzluklarına doğru çekmektedır. Bu çaba sonucunda insar. 2000 yıl ıçmde, saatte 40 kilometrelik bır hızdan APOLLOU ın sağladığı 40 bin kilometrelik hıza erısebılmıstır Böyle bır hız, onun ulaşroak istedıği veya ulasmak zorunda olduğu uzakltklar bakımmdan ılk adunları atmasını sağlamıştır. Bu hız sonucunda uç insan, ancak bin bır tehlikeyi goğusleyerek, Uzaj o çusü ıçmde Dunyamıza gülunç denecek kadar yakın Ay'a gidebı] miştır Apollo11 denemesuun kaba. >a \aş. hantal ve rızıkolu bır araçla japıldıjını sovledık. Bu aracın sa nnede bırkaç kilometreden ibaret r hızı, yarınuı Foton vej a Atom fu zelerinın sağlayabiîeceğı sanıyedp b rkaç bın kilometrelik hızları ya nınaa cılız kalmaktadır. Ge'ecek yuzyıJların ınsanı, bj ustun hızları Güne« sjstemınm ote sındekı yıldızlara seyyahat edebıl mek uzere kuKanılacaJctır. Geleceğe aıt bu umitler bır ysna, bugunun gerçek ımkânlarmın le olduğunu görelim. « «••••••••••••••a •••••••*••••••••• linıoıııııııııı t v A V ••••••••••••••••••••••••«•••••••••••«•••••••••••• İOfllllllllOtllllO ••MOOfllMIIOIIOOIIMI ••• • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • •• •••••••••••••••••a•••••« V Yarın: Uzay zaferi. fen ve teknoloji Yazar.: Frof. R. Nasnho^lu IMHlLjYk MDTKHAS^ISI IJJ/B relr 44 99 M Heı eüo 1918 Alman Rsjtanert »»nı Dr. Kâmran Şenel Cumhurıyet »17» f 8UCAYI AY DUYURMA SERVİSİ HABERLERİ ITEL Ui 2251RS A n k 18U51 tzm :!991fil •«•••«•••••••••a • ••••••••••••(•• » V I ••••••••••••«••a micAO'z Sx M E VL î T SHMA GANDUR'un vefdt.nın bırıncı senesı munasebetıyle aziz ruhuna ıthafen 1 Ağustos 1969 cuma gunu saat 2 30'da evmde okunacdk mevlıdı şerıfe arzu eden akraba, do«t ve dinkardeşlenmızıo teşnflerını rıca ederız. KIZI OGLU Leyl* RABBAT revji GA.VDIR S E VG t L 1 A X N E M İ Z •••••• (Cumhurıjet. 9168) Mersın'de buyuk bir sınaı tesısın elektrık montajında çali'tınlmak uzere transformator. kesici hucreler, vuksek gerılım dağıtım, alçak genlım, dağıtım ve kontrol tesisleri montajında çalışmıs. tecrtibeh, Ingıhzce'ye vakıf, Elektnk Muhendj.=ı veya Yuksek Mühendıslerı aracmaktıdır. MÜBACAAT: Fennı ve Gama Mıthstpaja C»d No 45/10 Tenişebir AVKAHA (Cumhunjet • 9180) ELEKTRK MUHENDISLERI ARANIYOR Geleceğin azay araçları 970 vılında, bir yandan Apollo tipi Ay gezileri devam eder ken, ote yandan, Uzay yolculuklarına guvenlık ve guç kazan dıracak olan uzay Utasyonu ınsa <ın* baılanacaktır 50100 kifiy barındıracak, mutfağı, yemek ve oturma salonu, dıspanserı, rasatha Oerlikon'un Endüstrimize Hizme» Geleneği Bugune kadar OERLÎKON yuksek sev.yede 73 donem Kaynak İhtısas ve Tekâmül kursu ile 150 semıner duzerüemıştır Ueretsız olan bu kurs ve iemmerlere resmi ve ozel sektore aıt muessese lerden 213 ü muhendıs obnak üzere 8372 kışı ka tılaraic kaynak mevzuunda bılgı va tecrubelennı en ilert metodlarla arttırmak lmkftnını saglamış U'dır Yukarıdakı resımde 1969 vılının son dri. em kursuna katılan grup'an bır u>e Taksım Sîıedıye Gazuıosunda 26 Temmuz 1969 gunu yapı.an torende belgesını alırken gorulmelttedır. 5on doneme 91 Yuksek Muhendıs, Mıihendıs ve Erkek Sanat Enstıtusu Oğretmenı katılmıştır. Duvurma 75 9174 1