22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ÎKf İS Hulnm 1989 CÜMHUKÎTF] SENATO ARTIK ÇEKILNE1İDİR Ord. Prof. Dr. H. V. VELiDEDEOGLU • • •••• DELİK KOVA Içln «u ftzlemiyle kıvranan bovnu bükük fidanlar» a... Kenuü ÜSTCN bunu devletin soğuk surath harcırahına tamahen yapan'.arla kalkınmak eğer mümkün olsaydı «nurlu ufukları» henuz belkı gerilerde bırakamazdık amma hıç değılse gorü? mesafemizın ıçine alabıhrdik. Rektör ve arkadaşları sorumlu ve suçludurlar Bmn i»ler vardır, k»b» knvvetle yflrfitfllemes. Bir j ı u n n b«4ina eli topalı laptive dikip : Y»x bakalım.. diVt gırtlajını ııktmıı mı tonnç aUmaısınıs. Çünkü baıkı altında yazılan ya» yazıdan »ayılmıı. tniveriiteyı polii marifetiyle yönetmeye kalkışmak da bn na benıer. Her bir ötrencinio baıma bir toplum poliıi diktenlı nafiledir. Oğrencisiyle dialog knramamıı, ıınavlan eop sölje•ind» yapmaya kslkısmif ve Zaptiye Nazın kimli|iyle Senato non koltatnns kmnlmof prafesör, üniveniteyi ünivertit» «1maktan çıkanr. ittanbuJ Üniversiteti RektorO v« Senatara kanlı •laylann bafiorumlufu ve suçlusudnr. Nasıl olur da Cniveniteyl toplum polisinin eline tetlin eder bunlar? Bay Egeli ve arkadaslan toplnm polisinin ne demek oldufnnu bilmezler mi? Kanlı Pazar'ın fiıtünden kaç jün teçti? tmran öktem olayı üstünden kaç «un geçti? Vükıek Hakimlerin Ankara'daki yurüyüşü üstfinden kaç sün geçti? Bütütı bu olaylarda toplnm polisinin tarafsızlıgını kaybettigi görtilmedi mi? Daha önce kaç kere gençlikle toplum polisi karsı karsıya gelmistir . Karcılıklı daygnlarm bilendifini, polisin gençlere kin besledigini, görev ıırasında polislik ııfatını bir yana bırakıp düsman gibi davrandıgım bilmiyorlar mı layın profeıSrler? üniversiteli Vedat Demircioglu'nun Btrenei ynrduna toplnm polisi marifetiyle yapılan baskınd» Sldüfünfl ne çabnk nnotmnstnr RektSr Egeli? Cniversite bahçesinde ateşle bamtn yanyana getinnek ve fitillemekle sorumsnzlntun affedilemez bir Srnegini vermislerdir Senato üyeleri . Yüksek etitimde reform tsteyen Atatfirk rençligini komiinistlikle snçlayarak kendilerini knrtaramazlar. Bn bayati iftira, artık bn memlekette ve namtısln insanlar f6zünde geçerli bir silâb degildir. Gelelim isin Steki eephelerine... Üstöste patlak veren olaylarla deviet İ8ıen!nl tehdlt eden blr toplnm polisi dâvası ortaya çıkmıstır. Üstflnde devletin polisi üniformaMnı tasıvan binlerce kisi geriei çevrelerin militanı olarak efitilmrktedirler. Gerici gazeteier okutulmaktadır top lum polisine Üniversite tençlifi ba vatının evlâtlan cibi de til. dnsraan tibi tanıtılmaktadır toplnm polisine» Sükan'ın tem sil ettifi fel«efe asilanmaktadır toplum polisine Ve herbir olav da polis ribl de(il, sateı ve nmmetri eephenin adamı cibl dav ranan toplnm polisi, tas atarak. iskenee ederek. kflför uvnrarak. olavlan alevlendirmekte, disiplini saglıvaeak verde sokak kav«a«ının taraflanndan biri olmaktadır. Kadın ve rene kı? avırmadan eline çecirdiklerini döven; yaralılann hastanelere tasınmasma entrel olan: 5trenet vnrdn basıp ner sevden haber <iz sençlerden Intikam almak için ortalıgi birbirine katan, fi« tBnde polis Snlferması tasısa da polislik ııfatım kaybetmiı de mektlr. Bir detil. Ikl detll. ffc defil . Nlee olavda aynı biçimde aç mazlara dfisen toplnm polisi artık devletin ve halkın gflvenliJH ni tehlikeve atan bir kisi halinde rSzukmektedir. Sivasi iktidar. toplnm polMni kendi Ihtiraslanns nygnn blr •lllb ribl reli«tirmistir. Bav Sfilevman Demfrel ve Bav Farnk SOkan bn silânın imıUtcmdırlar. On bln klsive eıkarılmak Ute nen toplnm poli«rf ordusnnnn «rt niretlere va«ıta edilmek fntendiH hellidir. tktidann daha 8nee denenmis bn «ilShım öniver»!te bahcesine sokarak ttrendve kar«ı knllanmak hevesine kapılan RektSr ve ark«daslan da ektikleri rflırtn fırtına olarak MenıiMerdlr. kendi eıkarlan henabına knllanan. flnlveniteTİ Clftlik haline retiren klsiler. gayrimllll komprador Iktldanvla UbirHflne de rlrerek klmliklerinl kamnovnnda tesdl etmlslerdlr. Ünlversltelerimlz flnivenite olmak İçin kBklO bir reforma mohtaçtıriar. Ne var kl, reform Ihtivaei valnız nniversite çev resinde kalan blr kısıtlı dilek degildir. Kat kat çüriiyen toplnmon silkinmesi, çağımıza aykın gerilikleri temelinden tasfiyr etmesi gerekir. Atatürk eençliçi yabaneı sermavedarlarla Isblrlikçilerinin Iktidannın bajhmlılık felsefesine batlanacsk bir varatılısta de jtildir. Gerekttfinde Bnvflk Nutnk'taki Hltabe'yl «öıünö kırp madsn nyrnlavacagını da (apat etmistir. Ve üniversite meydan lannda akan kanlsna sornmn, Egeli lle arkada«lannın ellerinı luzıla boyamaktmdır. Saçlnlar, Atatürk fençlifinl komfinistlikle snclayarak ınçlanndan knrtnUcakları amndnna kapılmasınlar. ^M:::=;n:::5v3t:^TTS::;::;:::::::. H er akstyonnn Mr reakatyoım olur»; «Her tepkinln blr karsı tepkisi olur.» «Sertlik •ertliği dogurar» v« «Tatlı dil yılanı deüfinden eıkarır.» Bn sözler, vaktiyle »«ylenmlı, fakat bofmu loylenmemistir. Herbirinin bir hikmetl Tinhr. Herkrsin, dzelükle kamu görevlerinde •orumlolnk yüklenmiş olanların, ytıkanki «özlerden alacağı ibretler vardır. 9 ve 10 Haziran günleri Istanbnl •itesi için çok scılı günler oldu. Evl&tlanmıs dovüldü. yaralandı re bir düşman gibi k> yasıy» hırpalandı. Herbiri blrkae yü» lirm aylık için çalısan ve ev geçindirmege ugraşan halk çocuklan polislerimiz taslandı, Hmisi yaraUndı. Düşüntinüz; hepsi de bu halkın çocngu, ba milletin evlftdı bulunan rc bir düsman saldınsı karşıgında yanyana ve omuz omuza ratan aavunmasına kosacak olan bn gençler, yani polis ve Üniversite gencligi. bugün bu azix yurdun içinde ve tstanbulun bir meydanında birbirine karsi hficuma geçiyor: birbirini kınyor; kıymsıya, öldüresiye birblrine karsı çıkıyor ve teküıik lilihlan iistön olin toplum polisi azguı bir kin ve hiddetle, yine kendi «i jribi bir halk rocufru olan 8grenclleri dövüyor, dövfiyor. Bonnnla yetinmiyor: Halktan «Aman yapmayin, yazıkttr.» diyenlere de, kadın erkek ayınmı gözetmeksizin, vuruyor, vuruyor. Bu da yetmiyor: öğreneilerini kurtarmak ve ortahgı yatıstırmak Isteyen asistanlan, vflcutlannda çüriik izleri kalacak biçimde copluyor; görevlerini yapan gazeteci T« foto muhabirlerini 8e kıyasıya dövüyor. Yeni bir 28 Nisan mı? rinde, îicaret Odalan toplantılarınd» ve 5teki kamu kanunlanndan birçotnnuo fenel kurullarında da dunım böyledir. Üniversitelere çelince; Cniversite ve Fakftltelerin Senato, Genel Kurul, Profesörler Kunılu fibi kurullarının toplantıları, nitelikleri gerefi olarak, kamuya kapahdır ve kamu denetiminin dışındadır. Bu denetim, adı reçen kurullann üyeleri tarafından kendi lçinde, kendi bünyesinde yapılır. Ancak, bazı menfaat grupları teşekkül eder ve bu kurullarda çoğvnluğu ele alırsa re bu çoğunluk aürdürülebiürse, içerde yapılan eleştirme ve denetleme çabalan hep havaya gider ve sadece kurullann tutanaklannda yazılı kalır. tşte Üniversiteler bakunından talihslzlik buradadır. Kimsenin doğmı dürüst bir şey bilmemesi, yani halkın Üniversite kurallannda ^eçenlerden baberi olmaması yfizünden gtrek halk, gerek Sğrenciler arasında tısıltı pazetesi alabildiğine yaygın olarak bükmünü icra eder. Mfiessese yararına çalışan öfretim üyelerine karşı gâyet aşagı ve baya^ı bir iftira kampanyası yürfitülür. Hatta bazan «çıkarctlar» kahraman, bütün Smrünu Ünirersiteye vakfetmiş ve eserler vermis olanlar «sabtekâr» olarak tanıtılır. Eğer Üniversite kurullanndaki olaylan dışanda, yani jazetelerde eleştirenler çıkarsa, bunlar «müesseseyi küçük düşürme» lle suçlaaır ve disiplin koğusturmasına uğTatılır. *••• •••• •••• • ••• •••• • ••• Çaresi öyle ters sonuçlara ve uypulamaya meydan vermeroenüı biricik çaresi, Üniver•itenin bazı knrullarında, öğrenciler ve müessese ile ilfili konulann cörüsülmesinde, öğrenci temsilcilerinin oy hakkına sahip olmaksızın müşahit ve eerekirse müşavir olarak bulundurulmasıdır. Bövle bir uyf^ılama, bu kurulların şimdire kadar sımsıki tutulmuş olan sizlilierini, bir dereceve kadar ortadan kal dırır ve aleniyeti sağlar. Reform isteklerinden biri de işte budur. Buîünün genci, yannın iderecisidir. Artık nnlara itimad edelim. KAPATILAN ÜNÎVERSİTE Üniversitenin kapatılması demek, ba müessesesinin polis idaresinde bulunması demektir Kütüpbanesinden, oknma odalarından. öğrencilerin yararlanmaması demektir. Umnyorntn ki, Senato kapama karannı verirken bu noktaları düşünmüş ve okuma ocialannın talebeve açık olacağını kararlashrmıştır. Öğrencilerden vszife isteyen hoca, ancak. eerek öğretim öyeRİ. çerek idareci olarak. kendine düşen tüm içörevleri verine ffetiren hocadır. Senatonun sayın üyeleri, öğrencilerimizin ve (kendilerine gorev olarak verilen işi verine Retirdijjini sanan) polislprimizin birbirini kirmasina meydan verecek hatalı tedbirler aJmış oldukları için, ödevlerini çerejH fibi yapmamıslardır. Dekanlan ve vöneticileri istifa eden Fakülte» ler Ankaradakilerin yaptıği fibi eski Dekan ve yöneticiler etrafında sımsıkı kenetlenmedikleri Için, vazifelerini yapmamıslardır. Bn kadar kanlı ve çok hazin sonuçlaruı dojhnanmui sorumluluğu kendi, evlâtlan demek olan öğrencilerini korumayanların üzerindedir. Büvük blr soramluluk payı da toplum polisine, çocuklan «ezmek» emrini verenlerdedir. Bu emri veren kisi. bir eiki doktor Bakan, bir eski asker Vali veva RÖrevinde şiddeti esas almıs olan blr crüvenlik idarecisi olabilir. Onlar hakkında eerekli araştırma ve soruşturma, herhalde yetkili orçanlarca yapılır ve yapılmalıdır. •••• ••«a •••• •"•5 •••• B >••• !••• Niçin bu kavga? ki gün içinde akan bunca kanın, hu kardeş kavgasının bir sonımlu«u veya sorumluları yok mudur? Bizce bunun «orumlusu. ba defald öğrenci hareketleri karşısında Üniversite organlannca, öıellikle Senatoca uygulanan «siddet politikası» dır. Başta soyledi£imiz gtbi «sertlik, aertliği dogurur», «ünhrersite, Papabk pibi mü.'takil ve kutsal bir devlet midir ki oraVJ polis, derlet kuvretleri çagırılma*» diy* sıiyleyip yazanlann tahriklerine uyularak l'nlver«ite>e polis çağınlmış ve Türk evlâtlarınm birbirine kırdınlması olayı meydana selınistir. Birçok icraatıru bfffnmrdi^im ?imdild Rektörün $ah«pn fn beğendijtim noktası, ?imdive kadar tnİTersitenin içine güvenlik knvvpllerinK sokmaması idl. Acaba Sroatoya hanıd gtiçler iltihak etti ve bu sertlik politlkasını orava ithal etti. bunu bilmiyoruz. f'.rirunpn sonuç, bu politikanm finİTeraitemizi maddi re mânevi yönden tahribetrai; re etmekte olmasıdır. 1"> ASKALARININ TÜTDMÜ: Ankara Fat* küitelerinde de bemeri olaTİar çıktı. Dfkanlarda, Rektörlerde ve yönetim kadrolarında istifalar oldu. Fakat orada öğretim fiyeleri yahsi Mnlerini veya aotipatiierini ya da fikir »ynlıkJanm, müemesenln yaran uğruna, heraen bir yans attılar, sunsıkı birleştiler; Istifa edenlerin bu istifalarmı kabnl etmediler vr onları bu defa ittifakla yeniden seçtiler. t^niversiteye polia sokmadılar; polisin gelmesi sonacunu dnfuracak olan kapanma kv rarı da vermediler; sadece sınavlan Eylöl ayına erteiediler Böyleoe hem çocuklar ve polis birhirine kırdınlmadı, hem müessesenin prestijl kurtanldı; hem de son olaylar yBzünden çahşma tmkânlan azalan gençlere yaı aylannda bu iınkfin sağlanmif oldu. Tjrldye Bfivfik Millet Meclisindekl förüşme re tartışmalar halkın gözü önünde geçer. Galateler bunlan yasar, radyolar sByler. Herkea, iyi veya kötü bir fikir edinir. Belediye Meclisle t aşadjğunız ortaıru yerınde va tam b:r benzerlikle goz.er önüne seren yeni blr başyansmı okuduk Sayın Nadir Nadi'nın Yazının başlığı da şunümüzün ortamına çok uyîun ve ilginç: Delik kova! Sözü geçen vazıyı okuyanlar: «tşte, biz tam böyle bir ülke v6netimi içinde\iz: buluş, okumusundan okumamışma kadar herkesin anlıyacağı biçime sokulmu? .» demekten kendilerinl alamıyorlar. «Delik kova> yurdu şöyle bir anlatım biçiml içinde eski deyimiyle «Usvir» ediyor ve: «Bir bostan farzediniz. Ortasında suyu bol bir kuyu. Yanında dibi delik blr kova. Bir sürü insan kuyunun başına üşfişmüs, dibi delik kovayı suya daldınp çıkanyor ve durmarian birbirleriyle çekiserek bostanm nasıl sulanaca^ını aralannda tartışıvorlar Beri yanda filizlenmek, yeşermek, serpilmek ve firün vermek için su özlemlvle kıvranan boynu büvük körpecik fidandır. » diyor. îşte toplumuınuzun görüntüsll budur! Yazar, bu hazin tablonun benzerliklerinı de yerli yerine kovmuş «Bostan Türkiyedir de\lniz, kııyudaki su ulusal enerfimizi temsîl etsin. Dibi delik ko%a. hizdeki uvsTilanışı ile çok partili demokratik sistem olsun. Gorülmemiş bir hırsla ko\avı su ya daldınp çıkaran, babire aralarında çekisen, bunu yaparkcn dp bostanı snlayabilecrklprini dü şıinenlere gelince Onları da rahathkla tüm politikacılarmıız verine kovabilirsinizj» Ve yazı şoyle sona erıyof «Evet, delik kova ile çekise çekişe, kan ter içinde bostan suluyoruz. Y Yabancı sermaye ile kalkınma eymiş'' Yabancı serraaye bü\uk bır kalkınma aracı ımiş. Yabancı sermaye nereye akın ederse. orası güllük gulistanlık olurmu?. Yabancı sermayeyi kötü leyenler perçekleri değıştiriyorla'mış Giderek memleket» hiyanct içinde imişler. Sayın Ecvef Güresin de bByle dıyor tffatistıkler de böyle diyor. lstati=tıkler kadar hiç bir şey oemokrasıyı demokra?i edemez. Ki şı. ne kadar demoknasi olduğunu ntatıstiklpre bakarak »nlar. Sayın Güresin. yabancı sermaye hareketlerınl gösteren küçük bir ıstatı<rtık verrp'.s: Yabancı serma>e 1%5 de 22 müvon do'.âr getirmış. a\nı vf 17 milvon dolârı kâr •ran^feri olarpk geri almış 1967'de 17 mılyon dolâr girmiş, 25.3 mılyon dolâr kâr olarak çıkmış 19S8'de gi ren 12 mılyon dolâra karşılık, 2S.8 mılvnn dolâr geri gitmis. Ne^•mıs'' Yabancı sermaye büyuk bir kalkınma aracı imış Ona karşı çıkan hiyanet içinde imış. Gerc^kten de kimlerin ka'kındığı np pıızel anlasıhyor. İrusan kalkın HUM ne gÜ7f\ görüyor. S O N U Ç ürkıyemızde eğer birçok sorun bütun ıhtısamıyle karşımızda dimrfık duruyorsa bunun sorumlulan sadece Atatürkçu olmayan imamlar mıdır'' Aydınlanmız bu soruyu samımıyetle cevapladıklan gün sorunlar karşısında daha gerçekçi davranmış olacaklar ve bu toplum yaranna halka donuk, köve dönuk en önemli asamalan olacaktır Toplum kalkınması konusundaki temel gorüşurouzü tekrarlayarak yazımızı bıtireceğız : Türk aydını, ba memleketin bütün olanaklarından yararlanarak bugünkü mevkiine çelmis bir memleket çocatn olarak köye ve köylüye karsı mânevi bir «orumlnlnk dnydutu eün Türkiye'cfe çerçek kalkınma başlamıs olacaktır. Basri GÜVEN öğretmen TEKÎRDAG N T Üniversitedeki bunalım ok yakından tanıdıgım sayın Hocam Dr. M. Bılge nın Cumhunyet'teki «içten. yafe.sını okudum. Yarıdan elde ettiğim tam'lar (teşhlsler) ı söyle •ıralayabilirim : (D Yüksek öğretim bir bunalım içmdedır. Ki. biz öğrenciler bunu daha derınden duyuyoruz (5) Reform (yeniden biçimlendirm.ei ke«enkes gereklidır. (î) Reform eylemi Ünıver«Henın kendi içinden gelmehdir. Sayın yazara gore ıkıyuzlü davranış ve tutumlar reformu baltalamaktadır. (i) Toplum iorunlarını bir ^beyın olma goren yuklenmış Üni\er«ıte, incelemell, yol göstermelıdir. (5) Genç kuşağa (öğrenci, asls,tan, genç öğretim üyelerine) sorumlulaklar verilraeli, yeni aUlımlar yaratıtmalıdır. Kendime gore elde ettiğim bu sonuçlan, çoğunlukla olumlu buluyorum. Tartısmak istediğim odur ki, reform evlemi tutucu ihtıdarlarvn işi değildır ve sanıldığı gibi bu eylemler «olumlu >onde» iktidann dısında yurutülemez. Biz daha öğrenciyken biliyoruz ki, zarzor elde ettığımiz okuma ko«ullan sonucunda, bilımsel çalışmaların yollan bıze kapalıdır. Çoğu öğrencı burs, kredı gibi yollarla bağlanarak, ve d'e ailesini sorumluluğu üzerine alarak. bilim çahsmalanndan tızak kalacaktır. Sonuç abancı sermâye bir sö.:"irü m» kanızmasıdır. Kendlsi ı'.e ijbır ı«; halinde olan küçük bir azınlığı semirtir, halkı »oyar. Bu soygunun »nlaşılmam«»ı için d» elinden geleni "yapar. Bütün güçl» nni ortaya ddker Adma yardım dpr, dusmana karşı askerî korun ma paktı der, bay Watson diliyl* kalkmıyorsunuz. kalkınacaksınvt, kalkınmaktasınız der. Turkıye gerçekten kalkınacaksa. bu somurü mekanızmasını kav radığı, bütün gücü ile karşı çıktı ğı. dı? yardım koklerinin ulusal bağımsızhğımıza dek uzandıâını nnladığı zaman kalkınacaktır. Her halde. kalkınmanın ilk koşulu na sıl kalkınabıleceğimizi bılmektır. Tetkin ARÖZ Y Ç Ha gayret çocuklar!» Bu «teşhis» e ve bu yalın. güze\, usta anlatım biçımine ilâve edecek bir şey kalmamış gibı . Ancak, olmakta olanlara bakarak ve bu yazıdan esinlenerelt biz de göriişümüzti belirtmekten kendimızi alamadık... • ••• ••«• •••• •«•• «••* • •>• «••• • ••• Sonuç onetlm düzenlerl arasınaa •çok partili demokratik diizea» de hatâ payı aramaic düşünülemez elbette. «Bizdeki uv gulamşı» nın sorumlulan ıse, a çık • seçik biliniyor. Yurda hız met anlayışını da, demokrasiyl de. lâıklik kavramını da yozlaştınp soysuzlaştıran sorumlular Isorumlular değıl suçlular) kışışel çıkarlar uğruna, oy uğruna gereksiz çatışma ve çekişmelerle «dibi delik kova* yı göremt yen; >^er gun ıcaraya ak, aka > a cra diyebılecek kadar küçülea (büyük!) lerdir; politikanm p sınden anlaınıyan kişilerdlrGençliğe jazak oluyor bu tür krv tü görüntiUerden .. Yazaruı d* yım:yle « filizlenmek, yeşermek, »erpilmek ve üriin vermek İmamın Atatürkcnsü» ı::ı Y S Sonuç Ir Üniversite mensubu olarak Mzi tl)r!lendiren asıl nokta, burün sorumlu huInnan Üniversite nrpanlannın durumudur ÖSrencilerinin sosyal dertleri ile uğrasmaya vakit bulamayan. buna karşılık onlan polis coplarına teslim etmeve çöniillrri razi olan bu efendiler hemen çekilmelidirler. Bizce ilk yapılacak ls budur. A ÇIK ELEŞTÖIME HÜRRÎYETStZLÎĞt: Memleketin en yiiksek «iyasî organı olan Nimbüs ayın Sadı Koçaş'ın yazısml ve ılgıh olarak tartışmaları dikkatle takıp ettim. Butün tartısmacılar konuyu katiyyen derınlemesıne elestırmedıler. Ancak Sayın Yılmaz Aybar : ATATTRK'ün istefine nymayanlar yalnız imamlar mıdır? sorusuyla 46 yıllık Cumhurıvetın aydınlannı muhakkak ki, ilk defa karşılaştıkları bır soruyla yüzyüze bırakmaktadır. Evet .. yalnız imamlar mıdır? Aydınlarımız boyle bir soru karşısında derin düşünmek zorundadırlar, ve sonra da: «YA BtZ?» dıye kendilerine sorabılmehdırıer Objektıf olarak >apacakları bır v.cdani muhasebe a>dınlarımi7 için herhalde yüz ağartıcı olma\acaktır. Bu satırlanmız muhakkak ki, köyu tanıyanlara hıtap etmektedır, ama kövd'en çıkıp da ltıbarh bır mevkıe geldıkten sonra koye ve koyluye ıhanet edenlere değil. Biz yıllar oncesi bu sütunlarda aydınlanmızı bır köye, MALLICA'ya davet ederken «Lâfla olmaz... Toplum kalkınması, ne edebıvatla ne de hafıf Batı müzığıyle yurumez .. «Eylem ister, inanç ister. demi^tık. ••••««••••••«••««•«••••••••••••••••••a : • • • « t»« ••«•••••••«•••• • • • •••••< •••• TEŞEKKÜR 27 Mayıs 1969 Salı gunü vefat eden değerli aile büyüğümüı S ON ü Ç S onuç oiarsk, halka dBnük hır Üniversite'de reform vetmez, devrim gereklıdir. Genç kusak ergeç bunu vapacaktır Savçılar AlSaddin AKYtREK î Ü Cerrahpaşa Tıp Fak. öğrendsi YUSUF ZİYA ERZİN'in cenaze törenıne katılan. çelenk gCnderen, tâziyette bulunan akraba ye dostlanmızla çeşitli resml ye ftzel kurumlann temsücılerine teşekkürlerimizi Uetiriz. AİLESt Cumhuriyet 7209 NOT: lam«ma bSlomuo* len raaJamı nfimkimse dmktflo edllmeatm m keömeyi ifmamaınoj ve yuarlar* detll cartiD dterloc «Tartiffna» flmuztı yanlarak Tas UlarV ıa postalaıunasmi rlea ederhı VE ATATÜRKÇÜLÜK Bugun hepımız katıksız Ats»turkçu geçınır, O'nun ilkelerınden sbzederız de, Atatürk'un : «Bu memleketin hakikî efendisı> dedığı koylumuze poz yapmaktan, efendılık taslamaktan gen durmayız. Buyuk Atatürk, vecizenin tümund'en anlaşılacağı üzere köylumuze çalıskanlığı, üretıcıliŞi, mustihsillıği karşıhğı cEfendi» demiştir. Biz de onun çocuklan olarak memleketin gerçek efendılerine hizmet ettiğimiz sürece Atatürk'e lâyık olacajız. Köyü, koyluyü buzlu me?rubat çişesıyle demli çayın dumanının ardından seyreden, ona hizmet götürmeyi külfet tayan veya EsOflSTRİ TESİSLERİ İMAÜtT VE M M T U TAARHOT Çok sevgıli buyüğümüz, en değerli varlığımız E. Orgeneral MEVLİT i • | \ Selâhattin Sebşık'ın i vefatmm birlnci yıldönümüne tesadüf eden 13 Haziran 1969 Cuma günü «aat 14.00'te Hacıbayram Camünde aziı ruhuna ithaf edilmek üzere Mevlit okunacaktır. Sayın akraba. dost va merhumu levenlerin tejrifleri riea olunur. AtLESt (Cumhuriyet 7J07) elemanlar arıyor... • Ingilizce veya Fransızco büir, Makina ve Elektrik Yüksek Mühendisleri • Teknik Ressamlaf • Reklâm Ressamı • Ingilizce bilir Ithalât Memuru • Ingilizce bilir Elektrik teknisyenleri • Makina Teknisyenleri. Not : Askeriikle ilişiği olmayanlar tercih edıiu A4rn : Ntcatibey Csddtsl 151 • Kıraköy Yeşılköy Zırai AraştiTma Enstitüsü Müdürlüğünden 1 Müessesemizde mlinhal 1 adet 350 llra kadro raaaşlı memurluğa ortaokul ve lise meıunlan arasında yapılacak Imtihanla memur alınacaktır. 2 îmtihan 30 Haziran 1969 pazartesl gunü saat 10.00 da M U essesemizde yapılacaktır. 3 Erkek taliplerin askerliginl yapmış, kadınlar 1«« 18 yaşından küçük, 35 yaşından büyük olmamalan. 4 Istekhlerin memurin kanununun 4 Uncü maddeslndekl şartlan haiz olanlan ve <mHhan günUnden önce dilekçe ils ffiüracaatlan. (Basın: 1719» 7219) Petrol Ofisi Haramidere depolanndan Alpıülu'da Petrol Ofıs satış isyasyonumuza tahminen bır yıl içinde ve partiler halinde 1.000 ton cıvannda akar yakıt naklettirilecektir TekJiflerm 20'6/1969 Cuma günü saat 14 e kadar Alpullu Pancar Ekicileri İstihsal Kooperatifine kapaü zarfla yapüması ilân olunur. îlâncılık: 3105 '7224 Akaryakıt Nakliyesi Yaptırılacaktır Türk Hava Yolları Atıonim Ortaklığından Genç Makina ve Elekirik Mühendisi ve Yüksek Mühendis Alınacaktır 1 Askerliginî yapmış olmak. 2 30 yaşmdan küçük olmak. 3 Teknik neşriyatı takip edebilecek kadar îngilizce lisanına vakıf olmak. 4 Taliplerin bi^z&t veya mektupla Teknik Müduıluk Yeşılköy adresine muracaatlan rica olunur. B Taliplerin daha Bnce muracaatta bulunmaolmalan şarttır. TEKNİK ELENAN ALINACAKTIR Türkiye Demir ve Çelik İşletmeleri Divriği Madenlerî Müessesesi llftncüık: 3079/7222 Üsküdar Asliye I. ci Hukuk Hâkimliginden Esas No. 960/560 Üsküdar Altunizade mahallesı Nuh Kuyusu Cad. 48 kapı, 12 »da, 33 parsel sayılı gayrıınenkul sahibi dâvacı Samiha Baz tarafından aynı mahalde 63 parsel sayıiı gayrımenkul sahipler! Ağyazar Zangoçyan (Boğos oğlu) v.s. aleyhlerine açılan kadastro tesbıtınm tashihı dâvasmda vefat eden Agyazar Zangoç yan'm vanslen tesbıt edilemediğinden adı geçenın varislerıne ılânen teblıgat yapıldığından gıyap karanmn da ilânen tebliğine k&rar venlmıştır. Karar gereğınce Şışli Halâskârgazi caddesi No. 296 da üc»met etmekte iken veiat eden dAvalılardan Ağyazar Zangoçyan mirasçılannın duruşma günü olan 23/9/969 salı saat 10.30 da davalı olarak mahkememizde hanr bulunmalan veya kendllerinl blr vekille temsil ettirmeleri, aksi takdlrde gıyaplannda du ruamBya devam olunacagı gıyap karan yerine kaim olmak User* ılânen teblıg olunur4362 7318) Mndürlnğunden: !2 Ton Tabiî Ham Kauçuk RSSı Satın Alınacaktır 1 Bu i«e ait istenilecek bilgi Muessesemizin Beykoz'daki Merkezinde Ticaret Serrisinden ahnabüir. S Teklifler 23/6/1969 gflnO akçamına kadar Muessesemizin Beykoz'daki Merkezinde Muhaberat Şefligine verilmis olacaktır S Teklifler arasında sartlanmızla ihtiyacımıza en uygun olanlan tercih edilecektir. 4 Mflessessmiz diledigı miktarda ve ahp alm»makta serbesttir. SÜMERBANK DERİ VE KÜNDDRA SANATti MÜESSESESt (Basm: 17082/7217» CÜREK DİVRİĞİ 410195 sayılı. kararnameye baglı talimatname hükümlerine göre yeymiye ye aynca 14 TL mahrumiyet, 5 TL. ağırük, 6 TL. çantiye zamlan ödenmek suretiyle Makine, Elektrik, tnşaat ye Maden YOksek Mühendisi veya Mühendisleri ile t«crflbeli Jeoloğ alınacaktır Müessesemiz merkez sitesi her tflrlü sosyal tesisleri haiz olup, tâyin edilecek elemanlara cflz'l bir kira bedeli karşılığı sıcak su tesisatlı kaloriferll lojmanlar tahsis edilecektir. îsteklilerin tahsil, askerlik ve hizmet belgelerl ekli birer dUekçe ile Mfleuesemiz MOdOrlfltune muracaatlan duyurulur (Basm: 16781/7200)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle