Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8AHÎFE DÖRT fî Mart 1P69 CTTMHURtYET I Demokrat Partiniıı iktidar 8nc««shıdelıi parça* îınmalannda rmMlâ İstanbul Gurabu gibi, nisbeten yaşlı, klusik buk'.ık formasyonuna s.ihip ve belki fazla iddiab olmakla berab«r şckilperest. »ispeteıı muhafazakâr insanlar tosfiye edilmescydi nc oiurdu? Sanıyonim ki bıi böyle cisaydı, I)cnıokrat Partide tek adamlık rulıu \e Hıilk Partisiııden şrlen ve terkuA dileme>en tek parti ii.hııiyeti engeHenebilirdi.W MENDERESin Yazan: DRAMI AYDEMIR Itamokrat Partinin, dah& 6a•e değindlğimis bırlncl fcongre«inl takibeden rekabetler ve parçalanmalar arasında, Menderes'in yerlnl ve bu kanşıklıklar arasında mesafe alışını izlerken, O'nun bu kongredsn çıkarken kapıldığı ruh halınl, kendl söaleri lle belirtmeliyız. 10 ocak 1947, kongrenin son günüdür. MUzakereler, gecenın geç saatlerine kadar devam eder. Kongre artık kapanacaktır. Gece saat 5 45! Yanl sabah Bçümak üzeredır. Ama Reis Kenan öner, Reisllğe blr takn r verildiğini soyler. Bu takTire imza koyanlar, Menderes' ln kürsüye gelmesini ve bır daha konuşmasını isterler. Men deres kürsüye gellr ve şöyle konuşur: «Arkadaslar! Çimdl Baskanlıf» yerilen bir takrirle deniliyor ki, Adnan Menderes. son hâdiseler hakkmda bir konuşms yapsın. Arkadaslanmın bana göstenniş olduklan peıestis ve sevgiye çok t«şekkür ederim. Fakat burada, gecenin bu saatinde sizlere ne söyleyebilirim. Son hadlselerin en mühimml, •iz mnhterem arkadaşlartmın, işte bu toplantısıdır. Devlet Partisi, Devlet tahcını kuşanmış, hükumet Taparcasına sevilmeye inanılabilir mi ? binnıit, ldealsiı blr ksdrodıa ibaret kalmıştur...» Pek uzun olmayan konusma, biraz 8onra blter. Ama yuk&ndakl eümlelerde, dikkatl çeken, artık asırı blr nefs ltimadıdır. Ve denebilir M, Menderes, daha bu birinci kongrede, kütlenin, kalabalıgın aşın gösterilerine, ilk adımda teshm olmuştur. Meselâ kendısine karşı göst«nlen llgiyi, perestlş kelıme sıyle vasıflandırışını alalım. Perestlş, tapınma, tapınırcasına sevme mânasma gelir. Memleketın her tarafından gelen, ama bırkaç gün içın bır araya toplanan, blrblrlerinden çok ayn tnsanların gdsterüerinl, acaba perestlş olarak almak ve bunu benimsek doğru muydu? Elbette degıl' Çünkü böyle bir lnanıs, boyle bır benlmseyis, lnsanı yanlış ölçülere sevkedebılir. Gerçi Menderes'in bir gün, halkın sevgılısl halıne geleceğı doğ rudur. Bu neticede, sosyal psıkolojl açısından çeşitli etkıler vardır. Bunların üzerinde ıleride duracağız. Kaldı ki, bu binnci kongre, haklkaten hareketll ve fakat arkadan gelecek rekabetlerln, çatışmalann ra parçaJanmaların ılk tohumlannı tasıyan bır kongreydL MeselA heyec&a sahnelerinden bır parça verellm. Ur ds var. Menderea de alttan alyor. Amı bU, konüsyonu etkimiz altna alyonu. Toplu barekete geçmek, ayaklanmak ve bütün milleti ayaklandırmaktan bahsediyoruıl Hülâsa, o sece blz, komisyon değil, sanki petrole bulanmış bir bez yumağı gibiyiz. Tek bir kibrit, bizi »teşe verebilirdi.^ Hürriyet andını haaırlayan Komisyonun reisl olarak aşaAna Dâvalar Komisyonu üyeleğıdan alan Menderes, bu sahrinden biri, bu komisyondakl neler karşısında, acaba içlnden havayı şoyle anlatmıştvr: Kone duyuyordu' Bu kongreden misyon Reisl de Adnan Mendesonra" bir gun o bu duygularestl... nnı, yukandakl sahneyl nakle «KendimLzl, Fransız ıhden arkadaşına şöyle anlatmıstllâlinin, ilk isyancüan gibi tır: görüjorduk! Kimimiz Dan «Tarlada traktör elime ton, kimimiT Robespiyer giİlk geçtigi u m a n , ilk defa bl konnsuyoruz'. 1946 seçimbu toprağı gebe bırakmanm lerinde, değil rrdllet olarak, ze\kine sahip oldum. O jtün fert olarak da tihammül eorada, sizlerin isyanınm dilmesi mümkün olmayan dinlerken, bu araklanmada bir zulme uğradığımıza inabenim de bir payım olduğunıyoruz. Daha sonrm bize nu düşunerek, gene buna Mareşalin: benzer bevecanlar du>mu Kanlarımnn ırana se> şumdur. Ama bu heyecanıçer çibi reylerinl çaldılar1. diye çıkışarağı blr oy hırmı, açığs vuramazdım.* İlk Demokrat Parti kongrelenzlığına inanmısız. Gerçi korlnue, ıhtılâl edebıyatı revâçmisyonda, meselü Hulusi Köymen gibl mutedil unsur taydı. Meselâ yalnız boyle ko Kimimiı Danton, kimimiz Robespiyer! Menderes halkın ve çevreslnln taparc&sına sevgisine kendlnl lnandırmıstı. (Fotoğraf: Cumhuriyet A misyon cabşmalarında değll, umumı heyette de bazı delegeler, lsyanın, ıhtilâlin hak olduğunu, Bırleşmis Milletler Insan Hakları Beyannamesinm 13 maddesıne dayanarak savunabilmışlerdır. Hülâsa, Menderes'in ruhurunu ışlerken, yalnız şartlann değıl, atmosferın, yani aşın bır heyecan havasının da, onun hamurunda lermantasyonlar, kabarmalar yaratUğını aynca ışaret etmeliyiz. All Fuat Cebesoy"wı «MıUl Mucadele Hâtıralan» nda verılen genelgelerine gore Fevzi Çakmak, bu ıltihaktan önce her nedense Ankara'nın ve Mıllî Mucadelenin aleyhındedir. Hattâ Sıvasa da gelerek, hareketi o saftıada da onlemek ıstemıştı. Ama Mustafa Kemal, pratık ve insanlan kullanmasmı bılen bir adamdır. Fevzi Paşanm Ankaraya gönderilmesıne razı olduktan sonra, onu Ankara istasyonunda bizzat karşılar. Fev zl Paşayı Meclise gbtürur. Ona Gebze mebusu olduğunu söyler. Kürsüye dâvet eder. Ve Fevzi Paşa, kendısi geç katılabümış olmakla beraber, Istiklâl Savaşının ve Milli MUcadelenin doğruluğu ve meşruiyeti lehinde, vızun ve müessir bir konuşma yapar. Ve dernal ilk hukumet kadrosuna ahnır. Bu suretle, Anadoluda «Kumandanlar Buhranı» denılen ve bazı kumandaıüarda, Fevzi Paşanın genelgelerı ile uyanan tereddıit ve muhalefetler de, kökünden hal ledılmiş olur. Ondan sonra ıse, butün Istıklâl Savaşı boyunca Fevzı Paşanın nasıl faydalı bır insan olarak Ankara'nın ve Mustafa Kemal'ln emnnde çalıştıgı ve Gazi'nin, onu BUyük Nutkunda da, menfî maziyi silecek şekılde nasıl yücelttiği malumdur. Atatürk'ün yertne lnönü'nün Cumhurreıslıginı destekledl. Ye ni Reısıcumhura: «Tüce Başbuğ ve Cumhurbaskanı» hıtabı ıle başlayan çok hararetll bır sadakat beyannamesı neşretu. 22 yıl Genel Kurmay Başkanı kaldı. Fakat 12 ocak 1944 de, 68 yaşında, emekhye sevkedıldı. ÇUnkü artık, dunya askerlik cereyanlanru takebedemeyecek blr yaştaydı. Halk Partısl ona defalarca, mebusluk ve hattâ Meclıs Reıslıği teklıf etti. Ama Mareşal nedense kırgındı (2). Halk Partısı Genel Sekreteri Hilml Uran hâtıralannda, Fevzi Çakmak'ın bu salhada, bazı yetersizlık hallennden bahseder. Ama Çakmak, emekli olunca birbirleri ile çellşen birtakım siyasi akımlara kendini kaptjrdı. Evvelâ «însan Haklannı MUdafaa Cemiyeti» lsimll sol bir teşekkülde görüldü. Dahıliye Vekıli Şukrü Sökmensüer, bunu «Paravan olmak» şekllnde vasıflandırdı. Sonra 1946 seçımlerinde Demokrat Parti den mebus seçildi. Bunun için îstanbulda bır grup 3000 imza toplamıştı. Ama sonra da Mıllet Partisine Fahn Başkan oldu Kâzım Karabekir, o günleri, «Mareşali, poUtikaya sürükleyenler, affedilmez bir hat» islemişlerdir» şekltnde anlatır. Sonra rahat sızlandı ve vefat etti. Menderes, Mareşalm bu geç kalmış sıyasetçıhk safhasında ve kendı partüennden ayrıhşını da şo\!e de*erlendırdı: «Demokrat Parti, Ad. sız Kahramanlar Partisidir. Üniiorma ve isim partisi değildir. Milletin, miıbarek elleri ile kurulmuştur. Ve ilk kurduğu hakiki MUlet Partisidir..» B'i sozleri buraya sadece, İktidar oncesmdeki bır macerayı, olaylann akışı içinde kaydetmiş olmak içın alıvoruz .. (1) Demokrat Parti Iktidar» (telince, gerçi bir aralık Celâl Bayar'ın Başvekil olması. Cumhurbaşkanlığtna başka birinin, mcs«li eski Yarçitay Başkanı Halil özj örük'ün ıtetirilnıesi, Menderes'in de kabinede bir Vekil olarak yer alması gibi bir tertibin düşünflldüğü sövloııir. Ama öyle sanıynrum ki, hattâ doğnı olsa bile bu ccçicl tasa\vur. herhalde ciddi bir arzu ve karara dayanmıyordu. (2) Bu konuda: Ş. S. Aydemir: Tek Adam. Ciit: II. MiUet Mecllsinin Koruluşn S. S. Aydemir: tkind Adam. Cilt: II. ss. 446452. İktidar kanserleşmeleri! Disi Bond VMODESTY Garth Tiffonv Jotıosi 17IFFANY JONES AYHAN BAŞOĞUJ | İNTÎKAM YEMİNİ gtfnİN ANIUAE1/WI AKPA KAçMAK İ CÜ Derrokrat Partinin İlk safhasında îstanbul teşkilâtı, ağır basan bir teşekküldü. Meselâ bırinci kongreyi de yönetmiş olan M,nıkat Kenan öner'le, Prof. Abdurrahman Münip, eski Adlıye Vekillerinden Yusut Kemal Tengirşek ve bu cmst*n dığer arkadaşlan, daha bııinci kongreden sonra, kpndi agırlıklannı hlssettlrdiler. Ama bunlar, ikinci kongTede veya ondan bnce partiden, ya çıkanldılar. Ya kendileri çekildüeT. Eğer îstanbul teşkilâtı ve klâsık hukukçular tasfiye edilmeseydı ne olurdu' Ben öyle samyorum ki. bu tasfiyeler, Demokrat Partinin lehıne olmamıştır. Çünkü Demokrat Partl, çok paT 1876 doğumlu olan Mareşal, tili bir parlâmentoda, DemokAtatürk'un ölümünden sonra, ratik bir partiydi. Yanl partiler yelpazeslnrte, karakteri ıtibanyte bir orts partiydi. Ve bu gibi partilerde «sın sivrilmeler, netıcede daima zarariı olraaktadır. Demokrat Partide de ovle olmuştur. Halbuki bu gıbl partilerde aşın sohretlerı, aşın dıkta adamlarım, hülâsa, bır şahıs veya bırkaç şahsın kendılerme guvenını, aşırı benlık gururunu onleyecek agır başlı hukuk adamlannın, yaşlı ve tecrubell adamlann, hıssıyatla değıl de, mantıkla hareket eden adamla 15 nn bulunuşu, iktidar kanserleşmelennı az çok onleyebıhr Bu •Ben gündür ağzıma içki koymadım,» bakımdan hem Demokrat Par«Inşallah bir daha hıç ıçmem .» tının, hem Adnan Menderes'ın Kıllıan içinden, «Seni koruyacak, sana bakakaderinde, partl içinde bu turcak bınsi bulunsa hiç ıçmezdın zaten,» dıye dülü adamlardan yoksunluk, bır şundu. «Yapayalnız, yolunu şasırmış, bır avare sanssızlık olmuştur. Yanı hem çocuksun, sen. Ömrunu çurütuyorsun >ok yere. partl teşkilâtı, hem parti gruGençliğıni, guzellığıni telef edıyorsun. Sana bır pu ve hattâ. Meclıs süratle, tek yardım eden olsa » otontenın hukmü ve hattâ kuEtraftaki yolcular nhtımda bekleşen dost v« mandası altında kalmıştır. Bun akrabalarını seçtikçe el sallamağa başlanuşlardı. dan kurtuluş çabalan, başanlı «Jocelyn senın evdekılerden hiç karşıya çıkan ve kesin sonuçlara ulaşarpamıştır. Meselâ ıleride bahsedeceğıolacak mı?» mtz 90 lık taknr hâdısesmde Genç kız, «Yok» diye cevap verdi. «Benım bu olduğu gibı Ama şımdıden de gemıde olduğumu bılmiyorlar. Bılseler bemen geışaret edebılmz ki, bu 90 lık lırlerdi. avuç açmağa .» takrır müdahalesı muvaffak o• Zengin mısın yariı sen?» lup da, Grup Reısı, bu takrıri Jocelyn. «Zengm değılim ama yetecek kadar muzakereye koymak mecbunparam var. dıye cevap verdi ve erkeğın elıni kavyetmı duysaydı ve boylece, radı. «Jocko, gıtme daha. Bırakma ş.mdi beni. Hıç Menderes'in tek söz sahıpliği olmszsa karaya çıktncaya kadar bekle.» hıç olmazsa geçıci olarak önleKillian, «Seni hıç bırakmıyacağun ben» diy» nebilseydı, Demokrat Partının cevap verdi «Senmle beraber geliyorum..» ve Menderes'in sonu, belki de başka türlü olabılirdı... İlk kalabalık karaya inip dağılıncaya kadar beklediler. Sonra hıç konuşmaksmn ayağa kalkParçalanmalar safhasında tılar. Merdivenden aşağı once Jocelyrv indi. AşaMenderes'in yolunu bıraz daha ğıda bır kadın onu karşılayıp elirü nktı. Killian açan ve onu bu meselelerde de da bagajıyla meşgul olmağa girti. Kızdan yana tek sozcü halıne çıkaran nubakmıyordu. «Onu karjıya gelen Bellierden bıri tukları çeşıtlıdır. Bunlan buraolsa gerek. diye düşunuyordu. da bzetlemek büe zordur. Or.un «IBstemiyorum Bell'len görmek. Çok zengin ol içın bu aşamalarda daha tazla salar gerek. Herhalde Jocelyn de çok zengindir nedurmayacağız. Ancak, daha den kendımı çok yoksul ve sılık hıssedıyorum bu1945 1950 arasında Menderes" gun. Basdt bir memur.. Emir kulu..» in, her gun biraz daha yerleGümruk muayenesinden daha geçmeden Killi* şen bir hakla, Demokrat Parti«n karşısında uzun boylu bir kız buldu. Genç kı* nin önde gelen sözcüsil halıne ona elini uzatarak: geldığinl bır kere daha. tekrar «Mr. Killian siz misln?» dedl. «Ben Harriet etmekle yetıneceğiz öyle olLamb» muş tu ki, hemen her hâdise Killian içinden, «Â14» dedi. «Ama Harriet Lamb sonunda partinin görüşünü, künin nesı?» hem kendi grupuna, hem kaHarriet Lamb yüzü güneşten yanmıs kıvırcık, mu efkârına, o aksettirırdı Bu kısa kızıl saçlı mavi tayyorlü bir genç hanımdı. Yü hal ve mevkı onu, yann parti zü hıç boyasız. Ağzı genij ve cdmert. Her haliyl» iktıdara gelınce, belliydı kı en tabi:. on safa atacaktı (1). İşte şimdi artık bu iktidar laslına ge«Hepimiz hazırız, Mr. Killian, sizi bekliyonız.» çebilırız. Ama burada ve gene «Özur dilerim. Ama bağajım henüz gümruk Iktıdar öncesı devnnın, düsünmuayenesinden geçmedı » dürücü bir olayına da kısaca «Şoför halleder o ışı. Siz bana anahtarlarl* blr değınellm. Çünkü bu olayda de o . Hani ne kartıysa onu verın. » da, kendisinin ve kendl açısınTabıi, zengin, pratik bir genç hanım. Harriet dan partisinın son sozünü soyLamb. Bell'lenn nesi oluyordu acaba? Killian ona lemek, gene Adnan Menderes'e anahtarları uzattı. Harriet de anahtar halkasıru bi duşecektır. raz geride beklemekte olan ünıiormalı şofore verdi. «Şöyle gelin, Mr. Kıllıan» dedi ve çevik adımlar la ilerledi. Bıraz dtede Jocelyn, Elly ve Chauverney onları beklemekteydiler. Sokağı çıktılar ve gayet iahane bir açık arabaya doğru yürüdüler. •Mr. Killian sız öne, benim yarum» blner misiMareşal Fevai Çakmak'm, 16 uiz. Lutîen?» mart 1920 de tstanbul'un, 16 Genç adam Harriet'in yanma oturdu ve onu yan mart 1920 de yeniden ve vahşi gözle suzmeğe başladı. Harriet arabayı gayet rahat bır şekılde işgalinden sonra. bir ustahkla kullamyordu. Alımlı bir kızdı doğrubır yolunu bulup 25 nısan 1920 su Yuzü bıraz sert olmakla beraber insanın hoşuna de Lefke Boğazında Alı Fuat gidıyor ve karakter ifade ediyordu ve endamı da nâ Paşaya sığındığı malumdur. Ali rın fakat gürbuz ve kuvvetli, bıçimlıydı. «Harriet Fuat Paşa hâtıralannda, MustaLamb. sevdım seni. Bir de kimin nesı olduğunu bil fa Kemal'de çok sert tepkl yasem. Bell'lerin arasında ne aradığını bıîsem Ama rattıÇını ve Fevzı Paşanın derben ne arıyorum Bell'lerin arasında? Kim oluyor hal perı çevrılmesıni emrettiğıbu Bell ailesi? nereye gidiyoruz? Sadece Long Ism anlatır. Ama Ankara nezdınland'da oturduklarını ve hafta sonunu hep birhkte de butun gece yapılan aracıhkonların çatısının altında geçirecpğimiri biliyorum o larla nasıl yatıştmldığııu da, kadar. Jocelyn bana, soru sorma dedi, ben de sor Mıllî Mucadele Hâtıralannd» et madım. Sorsam ne farkederdi zaten? Şu anda onun rafıyla anlatır. Çünkü gerek pe«mden dunyanın öbür ucuna gitmeğe ran değıl Kâzım Karabekir'in «Istiklal Savası» laimll eaerinde, gerek r YARIN: Menderes, Başvekillik koltuğı.na oturuyor . Yoımr ELISABETH S. HOLDING N1HAL YEG1N0BA11 Çevtren: Bir yaşlı Mareşal siyaset sahnesinde miyun? Hattâ cehenneme dese gıdeceğım onunla birlikte. Aşk buymuş demek. Bır akıntıya kapılmak ve sürüklenip gitmek. Acaba boğulmak da var mj bu ışin ucunda Jocelyn'in denizde buğulayazdığı gıbı?. «Herşey mümkun. Aşk buymu? demek.. Pekl ama ne yapacağım Jocelyn'le ben ş.mdı Evlenecek miyız? Onu bır basıt memur karısı olarak gorebiliyor muyum Kuçük bır spartman dairesmde. eteği belinde, hanım hanımcık, iktisatlı, idareli :bir e» kadını. Güleyim barı. Ne kadar para^ var, b l^iyo« rum ama tepesinden tırnağına kadar lüks bır şey..» Harrıet ansızm. «Nasıl7.. Yo'culuğunuz guzel geçtı mi> diye sordu. «Teşekkür ederim, harikulâdeydi.» Genç kız bir an bekledi Sonra gene aynı anl» likle: «New York'da mı oturuyorsunuz?» dıy? sordu. «Evet.» «Işinız de New York'da mı'> Killian, «Evet> dıye cevap verdi Bovlf» sorguy» çekümek biraz irkilttı onu ama sonra, «Benım hakkımda h.ç bir şey bilrr.iyor» dıve hak verdi. «Karak teri de besbelh açık ve do'ambacsız Oğrenmek is« tediğıni. gayet tabii olarak dobra dobra soruyor. Ben de avnı şeyi yaparım oyleyse.» Yuksek sesle, «Ya siz kimsimz. Mi'S Lamb?» dl ye sordu. «Bell"erİT nesi oluyorsunuz?» G«nç kız hiç gocunıradan. «Luther Bell'in üvey kızıyım.. dive cevap verdi. Annem Mrs. BeTdir. Luther Be'.l'ın ikinci hanımı Luther Bell de annemin ikinci kocasıdır Ben birinci koca^ndan olm» kızıyım. Ama Luther BoH'ı oz babam gibi severıra. Tamsm mı, Mr Killian?. Killian, gulerek «Tamam. Miss Lamb» dedi. Ar« lannda ansızm bır dostluk, bir yakmhk doğuvepmısti Genç adam rahatça arkasına yaslanarak, «Ben de Irlanda soyjndan gelme bir basit memurum» diye açıklamada bulundu. Harr'et onu şoyle bir süzdü. Sonra dalgın, «Ir» landa, demek..» dıye söylendi» Bir değisik roman. tik t«raf se7er gibi olmuştum sizde. Irlanda romantizmiymiş demek. Ama basit memur olmak nerden çıkıyor?» «Gerçeğin tâ k«ndisi.. Bir firmada çalıjıyorum.» Harriet kısa. bembeyaz. sanasağlam dijlerinl gSsteren bir guliişle, «Amerika burası'» dedi. «Hepi miz bir firmada çalıyvoruz. Amenka demek blr kocaman fırma demek a«lmda.. Killian «Hepimiz dediğîniz kimler » diye sordu. •Eğer ruhen sağlam ve dengeli blr insansan!» •Biz» diye düşünürsunüz. «Ben» diye düşünmergiciz. Kendinizi, mah nlduğunuz toplumdan »yıra» mazsmız » «Ya ayınrsam? Ya hep ben, b«n diy« düşünürsem » Harriet keanlikle, «Ruhen bsstasmız, deroek» tlr o zaman. Delilık belirtisidir bu,» diye cevan verdi. N*ew York'u çok uzakta bırakmı», kırlara çıkmışlardı. Mayıs ağaçlannm dallan tomurcuklana gumüşü yeşil sisi içindeydi. Hamet gene damdan düşercesine. «Jocelyn biz« gemiden bir mektup yazmış.» cedi. «Trınidad'dan uçak postasıyl» göndermiş » KiHian, «Öyle mi» diye mınldandı. Ve ark» koltukta oturan Jı^e'yn'i deminden beri unutmuj olduğunu farkederek ırklldi. Nasıl unutabiln»i»tl onu' Sevdiği kız. belki de müstakbe) kansı. Harriet, «Gave'lo acaıp bir mpktu". dıye sözfl.. ne devam etti.. «B;r cinayete kurban gitmokten bah sedivor.» Kıllıan gülerek «Yok camm. dedi •Diyor ki, yolculuk sırasında ona bir «ey o!ursa, vâni kazaya filân ugrarsa, kaza olmadiğmt. u lında cinayet oloKığunu bilmeliymişz • ' ^rkası var)