24 Nisan 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 27 M.>rt 19<Î9 SAHİFE ÜÇ Vatikan'ın hadiseler arasında Mısır'ın bir Israil deniıallısını balırdığı öne sürüidü Gazeteye göre, Birleşlk Arap Cumhuriyeti denlz birliklerince •Sonar» ila yeri tesbit edllen tsrail denizaltisı 15 gün kusatümış, sonra, da batuılmıştır. Bilindiği gibi bir kaç gün önea bir Arap gazetesi, bir tsraıl denizaltısının Mısır deniz kuvvetleTince ele geçirildiğini yazmış, fakat Israil makamlan bunu yalaniamıştı. DIS BASINDA 2. Dünya Savaşındaki tutumu açıklandı VATİKAN (a.a.) İKİNCİ DÜNYA SA VAŞINDA PAPALIĞIN TFTUMUNU AÇIKLAYAN VE ÇOĞU GİZLt OLAN BKLGELER, VATİKAN . TARAF1NDAN YA\IMLANMJŞTTR. . Bu belgeler, kilisenln Sovyetter Birlitine karsı açık bir tutumu benimsemesi lçln mihver ulkelerinin (Almany», ttolya) yaptığı baskılara Vatlkan'm dlrendiğinl ortaya koymaktadır. Papalık, Tann tanımaz komünlzmin kendisince taşıdığı tehlıkeyi küçümsememekle birlikte, Papa 12. Pie'nin ağandan, Roma'mn Rus halkını değil, bolşevıkliği kmadıgun tekrarlamıştır. öte yandan, Birleşik Amerıka'nın Sovyetler Birliği'nin yanında savaşa girebilmesl için, buna karşı olan Amerikan lnfiratçılannın direnmelennl kırmak üzere, komünizm aleyhlndeki tutumunu yumuşatması için Amerikan Hükumetlnin yaptığı baskılara da Papalık karşı kovmustur. Vatikan'ın yayımladığı belgelerde, sonradan Papa 23. Giovanni unvaniyle Papalık makamına seçilen Türkiye'dekl Vatikan temsilcisinin barış ugrundaki çabaları da açıklanmaktadır. Bu belgelere göre, 23. Giovannl, savaşa son vermek amacıyla, Kazi Almanya'sımn Ankara'daki BUyükelçisl Franz Von Papen'In bir arkadaşımn Roma'ya gelmeslnl desteklemiştir. Ancak, belgelers göre, Vatikan yönetidleri, «Girişilen temaslarm devam edebUmeai için ileri surülen fikirlerin çok gerçek dısı olduğu» karusına varmışlardır. Rus Emperyalizmi Leonid Brejnev Ue Alexei Kosygin bugünlerde eski Avusturya Macaristan împaratoru Frans Josei'i andırmaktadırlar. Tıpkı onun gibi, Brejnev üe Kosygin de împaratorluklannın acele onanma ihüyacı olduğunu gormekte, fakat gene onun gibi radikal d»ğişiklıkler yapmak istememektedirler. Rus liderleri, savaş sonrası Doğu Avrupasında kurmus. olduklan imparatorluğa sıkı sıkıya sarılmak niyetindedirler. Bu konuda kararlı olduklarmı da 1956'da Macaristan. ve 1968'de de Çekoslovakya'da gostermışlerdır. Üstelık son zamanlarda orUya atılan «Brejnev doktrini» de, Rus onderlerinia tutumunup en büyük delilidir. Bılın dıği gibi, bu doktrin'le Sovyetler Birlıği, Doğu Avrupa sosyalist iılkelerinin içişlerine mudahale etme hakkını kendinde gormektedir. Burada akla gelen sorun şudur: Bu yeni Kus doktrini kimi hedef tutmaktadır? Hedef Batı Almanya olamaz. G«rçl geçen yaz ve sonbaharda. Ruslar, Almanyadan gelen tebdıdi pek büyütroüslerdi. Fakat son za manlardaki tutumlan vo Berlin konusundaki davranışları ile, Moskova'nın Batı Almanya problemini ancak gerekli anlarda bir propaganda aracı olarak kullandıklan anlaşümıştır. «Brejnev doktrininuı», Amerikalüann eski «Monroe doktrinlerinta. yeni bir versiyoou oldugu ve Batılılann Doğu Avrupaya mudahale «tmelerine karîi ortaya atıldığı da iddia edı'emez. Çünkü Amerika ile müttefikleri, Taten 1945'ten beri Doğu Avrupa ülkelerinin işlerine kan?mamaktaydılar. Batılılar, gerçi Stalin'in politikasına karsı oîduklannı belirtmislerdir; fakat hiç bir zaman Doğu Avrupanm Ru» nüfuz bolgesinde olduğunu mkâr etmeraiflerdiı. Sonuç olarak, Sovyetler B.rliğinin, bu yeni doktrininl dısardan gelebilecek bir mücadeleye karşı ortaya atmadığı apaçık beîlıdir. .Brejnev doktrini» Doğu Ainrupa Imparatorluğunun içinde olabi lecek değişımlere karşı ortaya atılmıştır. Işte bu bakımdan Rus yö neticilen, bır zamanlar gıttikçe güçlenen Slav ve Macar milliyetçıliğjne karşı imparatorluğunu korumaya çabalayan, eski Habsburg Im paratoruna benzemektedirler. Şımdiki Rus liderleri de aynı çabayı harcamaktadırlar. Yeni Doğu Avrupa mHHyetciliği, Kuslann Doğu Avmpadaki hâkfaniyetlerine meydan oknmaktadır. Ve Sovyetler giderek buyüyen bu tehlikeye karşı tedbir almaktadırlar. Diyalog ^ r masum kelime.. haline ^Jbakarsan terbiyeli, çeking bir yabancıya benzer. Belki bir seyyahtır. Belki bir iş adamıdır.. belki de bir casus.. Aslına fasbna dair bir araştırma yapalun.. dia Yunanca diodan geliyor. tki demek.. log geae Yunancadan logos'dan geliyor.. soz mânasına.. o haldc ne o!uyor.. aslı dialogos iki klşi arasında görüşme demek. Memnun olduk^ diyaloş: efendl.. bakımz bizim memleketimiz cennet gibi.. siz bizim bu> ralara biraz alışsanız.. ne olur.. hem siz, hem biz istifade ederiz, İki kişiye bir lâf demişler.. biı de birbirimizle sizin sayenizde g5 rüsüp anlaşmanm yolunn buluruz. Diyalog efendl blraz yabancıya kaçan şivesiyle: Çok güzel.. çok güzel.. am» ben burada duramıyornjn.. oruramıyorum Neden çelebi? Havası mı fena geliyor?.. Yoksa yabancıdır diye Emniyet mi raaatsız ediyor? Nedir?. Hayrr efendim, bunlarm hiç birisi ban» mâni olmoyor. Lâkitı ne zaman bir diyalog olnyor.. o zaman küfür oluyor, dayak o!uyor. Bıçak oluyor» ve Molotot kokteyl... Anladımz mı?.. O zaman ben kaçıyorum.. ve bir daha hayır.. Bu hayalî konuşma tle seklinl biraz vumuşatmak lstediğim durum bugün TürkiyenJn bir numaralı hastalığıdır. Eskiden ben konferanslar verirdim. Fena da olmazdı. 40 • 45 senelerinde Halkevleri, mektepler ve buna benzer yerlerde yüzlerce konferans verdimdi. Epeyre rağbet görürdü. Yavaş yavaş bu işi bıraktun. Çünkü; dinleyicilerin tutumu değişti» siz konusup dururken birisi bir raünasebctsizlik ediyor, vahut lâfa karmyor.. vahut bir kaç avara sizin konferansı bozmak istiyorlar. E bu yaşta elin adamiyle kavga mı edeceğiz? Onun için konferansı kestim. Hattâ mekteplere falar» dâvet edilirsem; Lârımı keserseniz, bırakır giderim.. diyorum; çünkü bu kon» feranslar bir fikirler ve bilgiler piramididir. Muayjen bir mantık binası vardır. Orta yerde lıirisi takıldı mı işin şirazesi bozulur. Konferans söner. Hattâ konferans sonnnda sual sormak bile iyi niyetle tatbik edilmezse konferansçıyi ve dinleyicileri rahatsız eder. Son zamanlarda dersem, ihtilâlden bu jana^ bir türlü keyfinden vazçeçmediğimiz serâzadük ve serbazlık icabı her şeyde bir ihtilâl kuralı tatbikini eldeıı bırakmıyor, tertipli ve düzenli şleri âdeta zararlı bir uyku saMyoruz. Hep ayaktâ, hep t&zii bağn açık.. hep milletin istikbap lini karanlık görenler olduk. Sanki millet eli ayağı bağlı bir sürü biçare. Belki biz siz ve kimhilir kimler onun ehline ve iyâline, malına mülküne ve hakkına cöz dikmiş.. habire kemiriyoruz.. onlar da boymı bükük, bu hak arayan gözü, göğsü açık kahramanlardan. tmdat!. Bizl kurtann' diya medet bekliyor. Tablo bu olonca artık söıe kanşmak, baddini bilmemek oluyor. Am sıra dayanamıyor. bir kaç lâf ediyoruz. Baa sivri akıllı dostlanmız bile itiraz edivor; hiç değilse mânab tebessümle karsılıyorlar.. Halbuki.. dostlanm ve varsa düşmanlanm!. Merak edip öğrenmek isterseniz biliniz kl hiç bir şeyde bilgi iddiasmda olmıyan bîr yaslı muharrir sıfatiyle sadece «düsünmede hür» olmak istiyorum. Yani frenklerin libre penseur dedikleri kimse oltnak istiyorum; çünkü göriivorum ki mütefekkirlerinıizin pek çoğu kâh kitabî, kâh semâî < * larak girdikleri kapalı bir tarikatin esiri obnaktan kendileriııl kurtaramamakta ve bu esirlet kampı gitside kalabalıklaşmakta. dır. Meselâ her gün ilericilikten, Atatürkçulükten, hür düşünceden, insan mutluluğnndan, şu bu müesseselerin bağımsn:bğından bahseden en ciddi zatlar ve kalemler her meseleyi ayni dar tarikatin âyinleri içine sokmaktan kendilerini alamıyorlar... Daha müsahhas görüşeyün.. bir TJt.T. kanun tasarısı var« bu tasarıyı ben görmedim.. tenkid edenler de gazetelerin verdikleri muhtasar malumata dayanarak flldr beyan ediyorlar. Bunların hemen yüzde 99 u; Olmaz böyle şey!. Bu Anayasaya aykmdır. Çıkamaz. Çakarsa Türkiyede hürriyet kalmaz, demokrasi kalmaz, diye Smme elkânna bağınyorlar. Belki söyledikleri doğru.. lâkln 50 değil, yüzde 10 olsun bir »anılmak ihtimalini de kabul eımiyelim mi°.. Bize, hepimize; profesör, ga?©teci, beklm, mühendis, sanatkâr, tüccar, sana\ici, hattâ Parlâmento âzası, hattâ bazı adliye mensuplanna politika illeti o kadar sardı ki her şeyi bu açıdan görüyor ve tabiî mutlaka yanılıyo BEYRUT (Ajanslar) I.übnan'da yayımlanan «El Cericîe» gazetesi, iyi haber tOan Aray "kaynaklarına dayanarak, bir îsra'.l cfnizaltısının 22 şubatta \skenderije açjkJannda ba'.ınlchğını yazmaktadır. A.B.D. dört büyüklerin loplanacağım açıkladı VFASHİNGTOM Amerikan Dışisleri Bakanlığı sözcusü R o bert Mocoloskey, Ortadoğu sorununu görüşmek tlzere dort ı büyük Devlet temsilcılerinln ya1 kında toplanabıleceğinl söyle ' miştır. îyi haber alan kaynaklann bıldırdığme gdre gorüşmelere bnümuzdeki hafta içmde başlanacaktır. Sözcü, önceki akşam Eakanhk Ortadoğu masası şefi Joseph Sisco ıle SovyeMer Bırliğının Washington Buyükeleısi Anatoli Dobronin arasında yapılan görüşmenin olumlu geçtiğim söylemiştir. Muhabbet tellâllığı yapan eski bir bakan yakalandı PARtS (ajı.) Pransıa polisl ahlâk zabıtası memurlan, Parlsın safahat mahallesl olan Pigalle'de bır kahvede yaşlan küçuk kızları muşterılere satan eski bir Dominık Bakanını suçüstü yakalamışlardır. Dominık Dıktatörü Trujillo'nin şiddet yıllannda uzun bır süre îçişleri ve Savunma Bakanlıklannı yapmış olan Joaquin Terente sorgusunu yapan polise, «Hayatını kazanmak için bu yolu tut muş olduğunu» soylemi? v« suçunu ıtıraf etmiştir. Dominık Pıktatörü Trujillo Y. Molina'nm 1961 Mayısında hiirriyetseverler taralından öldürulmesinden sonra Avrupaya kaçarak Pransaya sığınmış olan eskl tçışlerl ve Savunma Bakanı TeTente kısa bır zaman içinde bütıin parasını tüketmış ve hayatını kazanmak için muhabbet tellâ.llığına başlamıştır. Son KÜnlerde yeni bir t a a r r u z a geçen Victkongu püstiirtmeye çaJı«an Amerikan topçnsu Çin'i yokedecek güçteyiz Stî'liıı 20 yıl önce Stalln, Doğu Avrupadaki llk başkaldırmayt ezmeye çalışmış ve âsi Yugoslavya'ya karşı Bulgar, Amavut ve MacaT roilliyetçiliğim kışkırtrmştı. Sımdi ise yeni Sovyet liderleri bir keı daha Makedonya üzerinde Bulgarıstanın hayallerini komkleyerek, Yugoslavyayı korkutmak istemektedirler. Eğer Romanya lıderi Ceaucescu, Moskovaya karşı irenmeye devam ederse. yann da Bulgarlarla Macarlan Romanyaya karşı kışkırtabıhrler. Nixon, Vietnam'da barış için gizli görüşme istiyor WASHİXGTCN (HA) Amerikan Radyo ve Televizyon Birliöinin bir tor.lantısında kcnuşan. Başkan. Nixon, Vietnam'da barışa doğru ileri adım atabilmenin tek çarcsmin iV.ı?ey Vıctnam ve diğer ügili temsiicilerle yapıiacak gorüşrnelerirı gizli oturumlarda cereyan etmesi olduğunu tovlerriştir. Açık oturumlarda, taraflann daima kendılerini haklı çıkarmak için ileri geri konuştuklanna iîaret eden Başkan Nıxon junlan ek lemiştır: •Ancak, özel gizli oturumlar ya pılırsa, toplantılarda konujulanlarin dünya kamu o>una açıklanmaması gerekmektedir. İji yolda olduğumuzu zannediyorum. An cak sahte nikbinlik yaratmak niyetinde değilim. Gdrüşnıeye göre hedefimiz olan barışa ulaşacağız. Ancak bu barış bir veya iki yıl sü reli olmayıp, bölgede kalkınmayı gcrçckleştlreoek kadar nzak bir geleceğe kadar ozanacaktır^ Konuşmasında «yeni füzeler» ko nusuna da değınen Başkan Nixon, bu yeni sistemin gerçek hedefinin barifin korunması olduğunu belırterek şoyle demiştir: «Bir tnisilleme sırasında Komfl. nist Çin halkmın yansını imha edebilecek guçte bir Amerikanın mevcut olduğunu bilen hiç bir ak. lı başında Çin devlet adamı, Birle ;ik Amerika Devletlerine nükleer galdırıda bulunma karan alasnaz. Ancak tarih bir hususu ispatlamıj tır. O da, dünyada felâket doğuran harblere sebebiyet veren devlet adamlanndan hiç biri rasyonel dıişüncell niteltkte olmamıştır. Nite klm askeri kararlarının çoğunda, AdoK Hitler mantıkla hareket etmemiştir. Alınacak kararlarda yal nız normal durumlar değil, beklenmedik sürpriz olaylara karçı da hazırlıklı bulunulması gözönünde bulundurulıtıalıdır.» Başkan Nbcon »özlertnl jftyle bitirmiştır: •Birçok sorumluluklanmıı vardır. İkincl Dünya Savaşından bu yana bu sorumluluklan daima karşüadık ve karşılamak zorunda yız. Ancak bunu yaparken barış ve süâhsızlanmaya giden volu tâ. klp etmemiz gerekmektedir.» Poloı.'ya öte yanda Polonya'da da llginç gelişimler göre çarpmaktadır. General ^loczar'ın sozcülüğiinü ettiği yeni Polonya milliyetçiliği, her an Moskova aleyhine dönebilir. Şimdiye değm, Polonyalılar Rusyaya karşı gerçekçi fcir polıtıka izliyordular. Fakat bu politika yerıni daha milliyetçi, geleneksel bir politikaya terkedebilir. Bu yeni ve güejü Doğu Avrupa milliyetçiliği, bir yerde patladığı anda gayet kolaylıkla tüm Doğu Avrupaya yayılabllir. O zaman, muhtemelen şimdıki komünist liderler tarafından yönetilecek bir halk harekeü karşısmda, Rus birlikleri ne yapabilecektir? Muhtemelen. Brejnev ile Kosigin. do bu problemin farkındadırlar. Bu bakımdan henüz önlerinde xaman varken harekete geçmeleri kendi yararlanna olacaktır. Doğu Avrupa'yı hâkimiyetlerl altrada tutmalarına yarayan «Comecon» ve Varşova Paktlan ile vakit kaybedeceklerîne, modası geçmis, eskimiş olan yapıyı yeniden kurmaya çalışmalıdırlar. Çünkü sınırlandırılmı? hükümranlığı öngoren «Breinev doktrininln» kargısında, giderek güçlenen «suıırsız Doğu Avrupa milliyetçiliği» yer almaktadır. Sovyetler, Doğu Avrupalı müttefikleri ile gerçek ve esit koşullara dayanan bir ortaklık kunnazlarsa, bu milliyetçilik akımını hiç bir zaman kontrol edemezler. Gerçi bu çok güç bir politikadır. Savaştan sonra üç Amerikan Başkanı, müttefikleri ile eşit ortaklık ilişkıleri kurmak istemi^, fakat hiç biri başarıya •ulaşamamıştır. Nixon, bu yolda yeni çab» sarf edeceğini so\ lemektedır. Bu bakımdan.. ülkesi için yararlı olan politikayı, Brejnev'den daha iyi gördüğu söylenebilir. Belki de, Rus liderlerin'm çok fazla ?ey yapmaları bekleniyor. Fakat unutmamahdır ki, KremİLndekiler bugün hayli sıkışık durum da (bir yanda Kızıl Çin tehdidi, öte yanda bizzat Rusya'nm içinde Rus olmayan halkların milliyetçi eğilimleri) olup, modası geçmiş yapıda önemli yenılıkler yapmalan kendi yararlarma olur.. Irk ayrımım yermek için bir yıl VVC'de yaşıyacak PRETORIA (a.a.) Güney Afrika hukumetınm yerülere karşı lzlediği ırk ayınrm politikasını protesto etmek lstıyen bir beyaz dışçi, bir yıl tuvalette yaşama karar: almıştır. Alain Evans adında otuz yedl • yasmdaki dışçi, Guney Afrlıta gazete ve dergılerme, uzun zamandır, göndermekte olduğu mektuplarla Güney Afrika hiiktlmetini «Yerlîlere karşı daha lnBaflı ve insanca bir politika gütmete» dâvet etmekteydl. Alain Evans, bu deîa, uyarmalannm fayda vermedıgini görerek «Daha kesin bir davTamş ta» lemeye karar verdiğini» bildirmiş ve «Bir yıl tuvalette yaşıyacağını» ilân etm.şUr. Dişçl «Tuvalet grevi» lçln bazı tertipler almıştır. Evans bir yıl hastalannı tuvalette kabul edscek ve tedavilerini yapacaktır. BEBEK ŞUBEMIZ gününden itibaren. 28Mart 1969 THE ECONOMIST 50.000 LİRALIK Asfronottar uzayda sebze yetlştirecekfer KOMA, (a.a.) Bırlesmiş Mil letler Gıda ve Tarım Kuruluşu (FAO) beslenme uzmanlanndan Dr. Marcel Autret ılerde uzay adamlannın haplar yerıne bızzat yetıstıreceklerı sebzelerle beslenebileceklerını soylemıştır. Autret bu konuda ozetle şunlan söylemiştir : «Vıay yolculnklannda gereken kaloriyi alabilmek için ber gün yüzlerce hap yutmak gerekecektir. Görevine en bağlı astronotlar bile haplarla beslenmekten sıkılaeaktır.» Bu yuzden astronotlann uzay gemısınin bır koşesmde besleyıcı sebzeler yetıştırmelerıni gerekli goren «FAO» Beslenme Kısmı Mudüru bu yolla uzay adamlarmın canlannın sıkılmasımn da önleneceğini belirtmektedir. Yosunun tatsız bulunuşu hallnde astronotlar sebze yetiştırmeyi tercıh edebileceklerdir. TURK TİCARET BANKASI HİZMETİNİZDEDİR ÖZEL ÇEKİLİŞİYLE TURUNÇOVA (Finike) Ş U BE Si Bugünden İtibaren AKBANK nâncılık: 1508/3161 ATLANTA GEORGÎA, (HA) îçinde 107 yolcu ve 7 kışılik mürettebat bulunan Amerikan «Delta» Hava Yollanna aıt bır yolcu uçağı Dallas'tan San Diego'ya giderken, Havana'ya kaçırümıştır. Federal slvil havacılifc bürosunun bir sözcüsü, haberi veren •uçak pilotunun Dallas'tan kalktıktan on dakıka sonra rotasını Küba'ya yönelttiğini büdirmiştir. KÜBA'YA BİR UCAK DAHA KÂOIRILDI Lirahk Özel İkramiye Çekilişi ile Hizmetinizdedir TURK TİCARET BANKASI (Reklâmcılık: 1137/3176) Ây'dan dünyaya mikrop mugelecek? BONN Batı Almanya'nın Bochum Czay Araştırmalan Ens titüsü'nün müdürü Prolesör Heınz Kamlnski, önumüzdekl Temmuz'da ayın yüzune inmek İçin girişilecek «Apollo11» denemesı başanya ulaşüğı takdirde Amerikan uzay püotlannm »7*11 yüzünden yeryüzüne billnmeyen rnikroorganizmalar, virüsler w bakteriler taşıyabüeceklerinl lleri sürmüştür. Profesör Kamlnski demlştlr M: «BUinmeyen yapıda olan ve ytryüıünde bilinenlerden tamamivle deçişik Idmyasal özellikler taşıyan bu mikroorganizmalar, dün^amızın varbpını teUikeye düşürebilirler. Ay'dan çetirilen malıemenin mutlak mikropsıız laştmlraasını sağlamak üzere n7.ay pDotîaruıın karantinava alınnıası çok bnvük güçluklerie eerçekleştirilebilir. «ApoUoU'in teknik sonınlan çimilebilir, ama biyolojik sorunlar bizim için büyük bir bilinmerdir. En kötü ihtimal de, Jnsanhk vokolma tehlüiesiyle karşılaşabüir.» GALATASARAY Yüksek İktisat ve Ticaret Okıılıı OKULUMUZDA BELİRTİLEN GtNtl 27J.1969 Perşembt ö Z E Lı Dünyada evlenme rekoru Madrid'te MADRtD, (A.A.) Dünyada en çok evlenenlerin îspanya'nın başkenti halkı olduğu anlaşılmıştır. Bu konuda yayımlanan lstatlsüklerden anlaşıldıgına göre, her yirmi iki daMkada Madrld11 bir çift hayatlannı blrleştlrmektedlr. 1967 yılında 22.829 vo 1968 yılında 24.261 Madrıdll evlenmişlerdlr. "Telefon Değişikliği" TDRKm $ BANKASI Sirkeci Şubesinin 27 60 10 (3 hat) numaralı telefonu ruz. AŞAĞIDA KONUSU VK GÜNÜ KONFERAN3LAR DÜZENLENMİŞTİR. KONUSU Klmin Tsrafmdan Verileceğl Prof. Dr. Bülent Nnri Esen Siyasal yaşantımızı Anayas» önündo değerlendlrme Prof. Dr. Zeyy»t Hstipoğlu 4.4.1969 Cuma DevalUasyon gerekli mldir? Behçet Kemal Çağlar 11.4.1969 Cuma Atatürk'ten hfttıralar Prof. Dr. Zeyyat Hatipoğln 17.4.1969 Perşemb» TUrklye ve Ortak Pazar Prof. Dr. Nihat Erim 25.4.1969 Cuma / Dünya nereye gidlyor? Sevk ve tdare Dernegi Başkanı 30.4.1969 Çarşamt* Sevk ve îdareclnln Esas Dr. Mühendis Şahap Kocatopçu sorumluluklan SAAT 18.30 DA BAŞLAYACAK OLAN KONFERANSLARA GİRİŞ SERBESTTİR. ADRES: İstiklâl Caddesi 311 Kat: 6 GALATASARAY jl&ncüık: 1911/3179 . l/DNDRA, ( a a ) «Tabiatın ve Dünya Kaynaklarının Korunması MiUetlerarası Dernefi» Asbaşkanı Profesör Frank Fraser Darlıng büyük Jet uçaklannın dünyamızı tehdid ettiğı yolunda bir uyarmada bulunmuştur. Profesörün belirttiğine göre, büyük dev uçaklar, sadece, Atlantik Okyanusunu aşarken 35 ton oksijen yakmakta ve bu ha yatt maddenin »«rir'flF1"'' yolaçf «naktadırlar. jeller dünyamızı tehdil ediyor 26 60 10(3 olarak değişmiştir. LOtfen not etraenizi rica ederiz. Yeni AJam: 1403/3178 İstanbul kdprfisfl bir teknik • ekonomik mesele iken bir politik dâva oldtu televizyon tlâvası böyle oldu iş cıvıdı. Derken Meksika buğdayı böyle oldu.. köylüleri birbirine düşman ettiler. Derken simdt de T.R.T. Kanuna, Asistanlar Kanumı, Avnkatlar Kanunu, hattâ Anayas a Haklarını Koruma Kanunn şimdiden sokağa döküldü.. bu kanunlarda bozuk taraflar vok mndur'. Elbette vardır. Ama bunlan bn sekilde ml düzelteceğfe? Hepimiz bir tarafra açısına rlrmîşiz» na. sıl çıkanz lçinden?. t$te bnrada diyalog*un rolfl vardır. Ve ancak bunlan oturup, birbirimlzi yermeden, brrmadan, Itham etmeden eBriismeli lâzıradır. Yoksa haraza İle hiç bir sonuç alınmas. Teknld bu mııdur? B. FELEK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle