Katalog

AHİFE DÖRT rl feriirkçeclylm. Ba Vonuda 4 ana ilke tesbit etmişimdir. Öncelikl» halkın konu$tuğu, alıştığı kelimeleri değijtlnnek doğru değildlr. Meselâ; MeseU kelimesini alalım. Bunu dağdaki çobatt da anlıyor, şehirdeki aydın da. Iktoct llkemiz; knllanılacak dfl, neatilec aıasmda anlaşmaıhğa yol açmamalı. Üçüncü ilkemiz; knllanılacak dll eski kültfir hazlnelerhnlrle bağlanmm kopannamah. Dördöncü ilkemiz de; knllandacak dil Türklye dıpndak) Türkleıle olan bağlantılarrmm koparmamalı. Esasen Büyuk Atatürkiin vasiyetl de budnr. Türk Dil Knraltayım ilk açıg ktmnîmasınıJa •Öyle bir Tiirkee yapınız kl: bana Kâşgardaki Türk de konnçsun. anlsnn, Bak«'deU de, Turkiyedekl de.. demiftlr.. Ba yapıtanalıdn. En sevdiğinlz devlet adamı kbndir? Güne? olarak Ataturk rar. Göne$in oldnğn yerde yıldalar sayılmaz. Saym Türkea. «izce Ataturk devTİmlerlne İhanet edilmi^ midlr? Tartışmalı bir konn bu. Ben «ahsen bir ihanet oldnğn kanaatmda degilim. Devrimler konn sunda bizde henüı ihni tarti^na yapılmamıjtır, yapüamamaktadır. Onun için bu konu üzerinde » i « birsey »öyllyemlyeceğim. Dinimiz ve din istisman konusunda ne düşünüyorsunuz? Bu çok önemli bir konu. Din sosyal bir müessesedir. Her toplumun. her millerin bir dinl vardır. Dta insan içtn yararlıdır. Bir toplumun gelişmesinde dinin öneml vardır. Bunu dikkate almak eereklidir. Bizde uzun siire lâiklik konusu yanlış anlaşılmıştır. Dine baskı Te ibadetten kacınma gibi görülmüştür. €»mle gidenler yobaz veya gericl gibi gösterilmiştir. Bu, bugün de vardır. Ve doğrn değüdir. En miihim eksiklerimlzden birisi aydın din adamları yetiştirilmemiş olmasıdır. Dinimiz ileri bir dindir ve «tş^il^ruıîrfn terl kurumadan ticretinl ödemelisiniz.» diyecek kadar da sosyal adaletl öngören bir dindir. 8 Aralık 1969 CUMHURtYET HJP.*nin liderl ve Millet Medisindeki tek temsilcisi S»yın Alpaslan Tür;ş'le bir Pazar sabahı M.HP. enel Merkezinde göriiştük. iirkejin 10/15 dakika gecikmetıden isüfads ederek, duvarlaincejedim. Her tarafta flâmar, bayraklar, meşale resimleri, >kuz ışık panoları ve Başbuğ'tv çeşitii resiınleri, sonra dizl izi bozkurtlar... Bozkurtlar. aşbuğ danlmasın. amma bunlan hepsi bana biraz özenti gibi îldi, n« yalan. söyliyeyim. î?te geldi. Nihayet Bagbuğla aşbaşayız. îlk anda bende kaın iz, Türkeşin sıkılgan, mahjp hâli oldu. Insan başbuğ deince; celâlli, pür azamet, adei insanüstü bir yaratıkla karşıısacağını zannediyor. Oysa; sesLZ, sâkin bir emekli Albayla arşı karşıyayrm. Kısa bir tanış M Şu iıim, bu izim şu sizin, bu bizim madan sonra sorulanma geçtbn. Hayaünız bakkmda kısa bir bilgi verir misiniz? 25 Kasım 1917 Pazar «ünü, öğle uzert dimyaya geldim. (Aşk olsun! însan dünyaya gelijini ancak bu kadar iyi hatırlıyabilir.) Evliyim. 5 çocuğmn rajr. Dordü kn, biri oğlan. Beğendiğiniz ve begenmediğiniz bir huyunutu söyler misiniz? Giiç bir soru. lnsanlar hep kendilerini beğenirler. Benim kendbnde be&endiğhn taraf kendimi daima bir tenkid süzgeetaden geçirmemdir. Begeamediğiın tarafım da sertliğim. Sayın Başbakanın da beğendiğinız ve beğenmediğiniz bir yönünü söyler misiniz? Yakından lanrmıyomm. Temaslanmız ancak resmî. Onun için kişiliği hakkında kesin bîrşey söyliyemem. kıaatmı hastediyomanız; Uçblr lcraaöm beğenmiyoram. EdebiyaÜa uğrastınız mı? Gençli.imde şiir yazdnn. Sevdiğim şalrîerin basında Facoll lla Faruk Nafiz geliyor. Aşka inanıyor musunuı? Bu bir gerçek. Derln, Mnüml bir sevgi gatiba. Minl eteği beğeniyor muaunuz? Biınlar faerinde kontkfmak fatemlyorum. O halde sanata dönelim yine. Yurdumuzda sanata, sanatçıya karşı gösterilen llgl slzce yeterli midir? Hayır, yeterll bulmuyorum. Benim kanıma göre; düşünce ve fikirlerin kanatlan sanattır. Sanat olmayan yerde düsünee âciz kaliT. Bir topluraan kalkınması, her şeyden önce. sanatm halk hizmetine kosularak gelişmesine bağlıdır. Halktan doğan. halka yönelmi? ve halk için yapılan sanat lâıımdır. Biı, maalesef bun dan mahrumuz. M.H.P. Genel Başkanı Alpaslan Türkeş Gençlerin bir başanya erişmesi için, köylii ve işçi gibi emekçi sınıl ve tabakalanjla ilgi kurntaUnnı ve onların örgiitlenmesi, bilinçlenmesi için çalıştnalannı gerekll göriiyoruz. DÖRT İLKE llimizin özleşmesi, sadeles.mesi konusunda ne düşünüyorsunuz? Uydurma Türkçeelllği sevmlyorum. Ben gençliğimden be D TİP Genel Başkaru Mehtnet All Aslan, Ümit Taşar'ın sornlannı cevaplandınyor M d l l C O Q O ğ l U UonuveresimAYHAN BAŞOĞLü CASÜSÜ nn yaran vardır. Tanl; ecilen ve acı çeken emekçi sulıf ve tabakalann iktidara gelmesiyle geri kalmışlıktan kurtulmamu mümkiin olur. Gençlik bunalımı ve sorunları hakkında ne düşünüyorsunuz? Bu sömürü diizeni ve bu geri kalmışlık Türkiyede gençliğin de ezilmesine yol açryor, kişilik ve kabiliyetlerinl geliştlr"mesine engel teşkil ediyor. Genel olarak, geri kalmıj toplum duzeninin yol açtığı baskı ve bunalımlar; gençierde düzene karşı bir tepki yaratıyor. Gençler, bir çok yurt ve dünya rneseleleıini bildikleri için, bu, diizene karşı bir başkaldırma şeklinde ortaya çıkıyor. Bunun sonucunda genç Gençlik hareketleri ve so ler. yalnız kendilerl için değil, runları hakkında ne düşünüyorbiitün Türkiye için bir düzen desunuz? t ğişikliği Istiyorlar. Çünkü, ken Gençlerlmiz uzun yıllar ildi meselelerinin Türkiyenin tegisiz. ülküsüz ve fikirsiz kalmel problemleri halledilmeden, mışlardır. Onlan, gelecektekl çözümlenebileceğine inanmıyorgörevlerine hszırlayıcı eğitun lar. Bu yapılmadan. bir üniverirostermek gereklidir. Eğitim ve site reformuyla başanya ulasöğrenim devletçe sağlanmalıdır. mak esasen mümkün değildir. Ailece faklr olanlarm da ögrenim yapoıalarma imkân verihnelidir. En dnemllsi de gençlere millî ülkü vermektir. Milli terbiye ve milliyetçilik şuunı. Bnnlar olmazsa gençler de ?u izim, bu izim. fu sizin, bu blztm gibi hastalıklara bula;ırlar. Eskl bir Ihtilâlcl ve devrhnci olarak, Bizün Sayın Türkeî'e hünnetimiz derindir. •Şn iılm. ba izim, şu sizin, bu bu bizim» diyor; Ya fu eli sope.li komandolar klmindiı? DİN MESELESİ ürkiye'de din istisman meselesi var mıdır? Türkiyede din istisman mevcurhır. Tabii dine saygılı olmak gerekir. İnsana saygınuı temel kuralı insanlann düşünce ve inançlarına saygıdır. Din istlsmaTI Türkiyede yabancı petrol şirketlerinin, emperyalist kuruluşlarm desteklediği hâkün sınıflar eliyle yapılmaktadır. Sizce Ataturk devrünterine ihanet edilmiş midir? Ataturk devrimleri alt yapıda değil, üst yapıda meydana getirilmek istenroiş değişikliklerdir. Batıdaki kurnmların aynen alınmasıyla olmuştur. Devrimler bu açıdan ele alındıktan sonra, onlara bir Uıanetin olup olmadığı ortaya çıkabilir. Sayuı Başbakanın beğendiği I niz ve beğenmediğiniz bir yönünü söyler misiniz? Genel olaıak bir sosyatistbı metodu; iktidan temsil edes kisinin, onun kisiliginden çok, onun temsil ettiği politikayı, ideoloji ve dayandığı sınıfları tahlil etmektir. Ba bakımdan bu soruya cevap vermiyeceğim. Dilimizin özleşmesi ve sadeleşmesi konusunda ne düşünüyorsunuz? Bu, üzerinde önemle durulacak bir konudur. Bence dil, bit elitin dili hâline gelmemelidir. Aydınm dili halka yaklaşrnalı, onun anhyacağt bir duruma gelmelidir. Tiirkiyede sanatçıya gerekli değer ve önem veriliyor mu? Türkiyede insani değerler* de. sanatçıya da deger verilmediği ortadadır. Sevdiğiniz yazarlan ve şairleri söyler misiniz? Romanct olarak Yaşar Kemal. Orhan Keraal. Keroal Tahlr. Halk şiirimizden: Pir Sultan Abdal. Yeni Siirünizden: Dağlarca, Ahmet Arif ve Hassm Hüseyin Korkmazgil. Aşka inanır mısınız? Hayır. İnanmıyorura. Mini eteği beğeniyor musunuz? Beğenmîyorum. Kadınm tahrik edici değil, guzel giyinmesini isterim. Mesleğiniz dışındaki merak ve alışkanlıklannız nelerdİT? tçki, sigara içmem. Oyua bilmem ve oynamam. Spor olarak >üzme ve yürüyüşü severim. Futbolu sevmediğim İÇİ" bir lakıra da rurmam. Sayın Mehmet Ali Aslan, genç kiz a^neleri için ideal bir damat. Öyle ya; içkisi yok. sigarası yok. oyunu yok, mini eteklileri de beğenmiyor. Aklıma bir fıkra geldi. Sayın Aslan, darılınazsa anlatayım, Adamın biri doktora gitmiş. Hastalığmdan ve ölümden korktuğundan söz etmiş doktora. Doktor sormus: İçkl içer misin? Hayır! Sigara? Hayrr! Oyun oynar mi5in? Hayır! Peki. söyle ufak tefck capkınlıklar, falan? Cevap: Yine. Hayır! Doktor ehlikevf bir adammış. Dayanamamış, patlamış: A be kardeslm, öyleyse ne« den yaşamak istiyor«un? Saym Aslana. eşi ve miniminl yavrusuyla uzun, mutlu bir ömüp dilerim. YARIN : Sadettin Bilgiç Adnan Akarca Melih Cevdet Anöay 36 Bu sesi duyunca içeri girerdiniz artık. Burası, genel kitaplık deposu ile jandarma karakolu yatakhanesi arası bir yerdi. L biçiminde idi, antresi, holü, mutlağı, tuvaleti yoktu, Yalnvıca kapınm yanında bir lâvabo,.jvardı. L biçimindeki yerin bütün duvarları tavana kadar demir kitap rafları ile Örtülmüştü, bu raîlar arahksız kitapla dolu idi. Ancak bir kişinin geçebileceği bir aralıktan sonra ikinci demir raf bölümü başlıyor, gene bir kişilik ara ile üçüncü raf bölümü geliyordu. En içte, iki yanlı demir raf bölümünün dikdörtken ortasmda ise bilginin karyolası duruyordu. Bilgin, çoğunlukla karyolasmda itîi, orada okur, yazardı, yemeğini de orada yerdi. Gerçekte yemeği kuıu yemişlerdi, fıstık, fındık gibi. Bunlann sert ve yumuşak kabukları karyolanın dört bir yanım örtmüstü. Bilgin tuvalet işleri için on kadar oturak kullanıyordu. bu oturaklar yangın merdiveninin basamaklarına dizili idi, bi!r ikisi de karyolanın altmda idi her zaman. Kutlu, «Allo» sesini duyar tfuymaz kapıyı açt:, içeri girdi. Bilginin karyolasının başucunda yanan ısık, kitap raflarmdan kırıla kırıla kapının önüne ancak biriki çubuk halinde düşüyordu. Dayanılmaz bir koku çarptı kadınm burnuna, girer girmez. «Havasız burası» dedi içinden, «demek ki bilgin rahatsız olmuyor bundan, alışmış.» Sonra : İyi akşamlar Bay Bilgin, dedi ortaya doğru seslenerek. BilginJen bir cevap çıkmadı. Kutlu, biriki kez görmüştü bilglni. Kitaplarla çevrili odasından hemen hiç dışan çıkmayan bu adam üstüne çeşitli söylentiler dolaşıyordu kentte. Başhca bilinen şuydu ki, bilim dallarmdan biri üzerinde değil, birçoğu üzerinde çalışmakta idi. Bir Bantu grameri hazırladığı, ışığm hızı üzerine ortaya yeni tezler attığı, yaşamm sürekliliği üstüne orijinal buluşları olduğu söyleniyordu. însanı en şaşırtam, adamın, bu kargaşalık ve çalkantı ortasında, kendince tam bir sükuneti sağlamıs olmasıydı. Sokağa çıktıgı günlerde en tehlikeli bölgelerden elini kolunu sallayaıak geçer, en aşılmaz barikatîardan kuş gibi sıyrılır, en yanlmaz kalabalıkları elinin tersi ile iteıek açardı. Böylece, diyelim bir aylık yiyeceğini içeceğini derler, gene öjle soğukkanlı evine dönerdi. Yaşı seksenl geçmişti. Odasmdaki yaşamınm dağınıklığına, pisliğine karşın, giyimine düşkündü, hattâ sıktı da. Son zamanlarda, günde iki keı tıraş olduğu söylenirdi. Belkl de bu, günde iki kez tıraş hikâyesinden olaeak, bilginin son zamanlarda genç, leştiği söylentileri de dolaşıyordu "ortahlrta ve herkese merak konusu oluyordu bu. Kutlu, soldaki ilk kitap koridorunu izleylp yangın merdivenlerine yöneleceği yerde, ikinci kitap koricîorunu geçip ral aralanndan ortadaki yatağa baktı. Adam sırtüstü yatmakta idi. Kutlu : Sayın bilgin, diye seslendi, rahatsız etmiyorum ya... Bilgin gene cevap vermedi, fakat anlaşılması giiç bir işaret yaptj eliyle. Kadınm merakı büsbütün artmıştı. Bu sefer orta yere, yatağın bulunduğu dikdörtgen bölgeye girmek cesaretini buldu kendinde. Bilgin, yattığı yerde göz kapaklarını hızlı hulı açıp kapıyordu. Kutlu : Hasta mısınııT diye sordu. Ve adamın yüzünü . epeydir görmemiştl bilgini görünce büyük bit »açkınhk geçirdi, evet, dedikleri gibi, bilgin gençleşmişti, yüzü kırk yaşlannda gösteriyordu. Adam, sağ elinin işaret parmağım dudaklanna götürerek «sus» işareti verdi önce, sorsra beklemesini işaret etti. Böylece ne kadar geçti, kadın merak içinde beklediği için, anlayamadı. Scr.unda adam hafifce doğruldu. Göz kapağı idmanı yapıyordum, dedi. Saatte bir gözkapaklanmı hızlı hızlı iki yüz kez açar kaparım. iki saatte bir ayak parmaklarımı cn beş dakika oynatırım. Üç saatte bir, bir bardak suyu eşit aralıklarla yudum yudum içerim, döıt saat süre ile, iki kulağımı parmaklarımla kapar açarım. Beş saatte bir, yarım saat süre ve gene eşit aralıklarla soluk veririm. Sonra sabah yarım saat, akşam yarım saat, bitki adları ve hayvan adları sayanm. Beyin ve beden sağlıeının başhca idmanları bunlardır. En önemlısml söylemecfim daha. Uygar bir insan, saate bakmadan, saatin kaç olduğunu bilmelidir Bu da idmanla elde edilir. Ben söyle yapıyorum; uyku bastınnca dalıyorum, ne süre uyursam uyu» yorum, uj'anır uyanmaz da saati tahmin ediyo» rum. înanın, çoğu zaman tam tamına bulurura. (ârfcası »ar) ÇiÇEGİ BURNUNDA BİR GENEL BAŞKAN N •••••••••••• #•••••••••••••• ••••••••«••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••!#>•>••••••••••••••• »•••••••«••»»••••«»•••••••••••••••••••••••••«*•••••••••'•••••••••••••» •••••••••••••••••••••••••••••«••••••••••••••»••••••••••••••••••••••••I *aasaaasaaaasaasa(aaaaaas(BasaaasaWısasaaaaaassaaaaaaa«a«a«*«Baa*aa«a«ı laaaaaanaaaaaaaa*aaM*aaa«*a*aaaa«*s*aa««aaa«aaaa ehmet Ali Aybar'la görüşmek kısmet oknadan, T.I.P. Genel Başkanlığından ayrıldı. Ben. de başka bir Mehmet Ali'yle görüştüm. Sayın Mehmet AH Aslan'la. T.İP. nin yeni genel başkanı. Kinae niyet? Kime kısmet? Aslan'm ilk gözüme batan özelliği, sorumu ögrendikten sonra; cevabını bir kâğıda yazıp, oradan teype okuması oldu. Bir ace milik miydi bu? Bir ürkeklik ya da bir çekingenlik miydi? Anlıyamadım. Kendistni jöyl» tanıtU Sayın Aslan: «1936 yılında Karakösede doğdura. Hukuk Fakültesini bitirdim. Bir süre Ağrıda, sonra da tstanbulda avukatlık yaptım. Evliyiro. Henüz altı aylık bir çocuğum var.» Kendinde beğendiği ya da beğenraediği bir yönü söylemedi. Türkiyenln en önemli mesele« nedir? Sorusunu da jöyle cevaplandırdı: Türkiyenln en önemli m«eIesi geri kalmış bir ülke oluşudur ve bu geri kalmışhktaa kurtulma çabasıdır. Bunun en belirgin örneği de sınıflar ve bölgeler arasmdaki uçnrumdur. Geri kalraışlıktan kurtulmak için sanayiiesmeyi, özellikle ağır sanayînin kurulmasmı bngörürüm. Bu ayni zamanda. sajıayileşınede yaran olan sınıflarin iktidara gelmesiyle mümkündür. Çiinkü; Tıirkiyede komprador burjivazlnin ve onunla kader birliği yapan ağalar ve feodallerin sanayilesmede yararı yoktur. Bunda ancak emekçi »ınıf ve tabakala Aniakya Jandarma Saiın Alma Koınısyon Başkanlığından Garnizozn Birliklerinin ihtiy»cı için, aşağıda cins. teslira edileceği yer ve miktarları yazıh yiyecek maddeleri, hix8iftrnıd» gösterilen gün ve saatte kapalı zarf usulü ile ihale edilecelrtir. Teklif mektupları ihale saatinden bir saat evvel Komisyona verümesi şarttir. Postada vâki gecikmeler muteber de&ildir. Evsat ve Şartnarnesi Komis yonds, Ankara Satınalma Komisyon Başkanlıgı ile Istanbul Levâzun Âmirliginde görülebilir. G. Teminatı thaie Mikian Teslim M. BedeU Lira Kr. Günü Saati CtN S t birimi yeri lin. Kr. PORTAKAL LtMON TAHİN ITELVASI 36 Ton Alay Birlikler 54000.00 10 Ton Alay Birlikleri 15000.00 5 Ton Alay Merkezine 25000.00 3950.00 1125.00 1875.00 24.12.1969 11.00 24.12.1969 11.00 24.12.1969 11.30 (Basın: A. 1887126758/14682) •••••••a •aa«a»t•*••••••• • • • • • « • • • • • • •• • a «MHHiMaııııı i ^ "^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ V P^ • • • V B B ••V • BB B B ] J J ^ «(•••»•(•Mllll •taıaiMiMiMuıı I •••••••••••••••••••••••••••••a• • • • • • • • a aaaa aaaa «••••fi> aaaaaa* •• • • • • • • a* « • • • • • • • », •••••••••••••••••••I • ••* « • • • • •I • * *•• • • • • D.B, Deniz Nakliyatı T.A.Ş. Genel Müdürlüğünden İst. Dı. Tek. Mlz. Sal. Al. Koms. v Başkanlığından. 1 Kapalı zarf usulu ile birer adet çamaşır yıkama ve sıkma makinesi satın alınacalitır Muhammen bedeli 45.000 lira olup G. teminatı 3.375 liradır 2 Şartnameleri Komisyonumuzda, K.K.K. Ankara ve İzmir Lv. Amirliklerinde görülebilir 3 İhalesi 22 Aralık 1969 günü saat 11.00 de Kasımpaşa'daki Komisyonumuzda yapılacaktır 4 İsteklilerin 2490 sajulı kanuns göre hazırhyacaklan teklif mektuplannı ihale günü saat 10.00 a kadar Komisvonumuza vermeleri (Ba^rn : 26J84) 14636 1 îstinye Tersanesinde Teşekkülümüze ait can sah, 1 adet göz demiri 2365 kg., 1 adet göz demiri 920 kg., zincir 44'i mm., 1 adet kilit, 6 adet servis botu, 2 adet ahşap filika, 1 adet saç filika, 2 arfet pervane satılacaktır. 2 Bu işe ait şartname Fındıklı, Meclisi Meb'usan Csddesl No: 939597'de Satın Alma Komisyon Başkanlığından temîn edüebilir. 3 Teklif verecekler 15/12/1969 günü saat 16J0'a kadar Satın Alma Komisyon Başkanhğıaa tevdl edeceklerdir. 4 Şirket ihaleyi yapıp yapmamakta ve dilediğine vermekte serbesttir. (Buıa: 26591/14664)