Katalog

SAHİFE DÖRT fenllen blr yünfldttr. Befenme 7 Aralık 1969 CUMHÜRİTET Ultlİt YaŞOf "Devrimlere ihanet var, din de istismar edlliyor,, M e uğurlu ayağım varmış benım. Ankara'ya vardıktan bir kaç gün sonra; randevu isteyeceğım gun, Mehmet Alı Aybar TIP Genel Bajkanlıjmdan ayrıldı. Iki gun sonra sayın Hüseyın Balanla randevulas.uk, bılmıyorum niçin saatında gelmedi, ben de fazla bekliyemediın. Tekrar aramağa fırsat olmadan o da Birlık Parüsi Genel Başkanlığın dan ayrıldı. lerinden Yusuf Azizoğlu üe olan konusmamızı nakledeyim sıze. Inşallaiı o yerinde kalır. Yoksa; kendımi çok uğurlu bildiğim halde, duztabanlık kompleksine kapılacağım. Azizoğlu ile YTP Genel Merkezinde konuştuk. Bize hayatınız hakkında kıxa bir bilgi verir misiniz? Ben, Diyarbakır'ın Silvan kazasmda, 1917 yılında doğdum. İlk. orta ve Lise tahsilimi Diyarbakır'da yaptıktan sonra. 1942 de İstanbul Tıp Fakultesini bltlr. dim. Askerliğimi yaptıktan sonra memleketim olan Silvana gittim ve orada serbest icra>ı tababete başladım. Hemşehrilerim 19W se çimlerinde beni Belediye Reisi yaptılar. 1950de DP'den Diyarbakır milletvekili secildim. 1955'de DP ile aramızda fikir ihtilâlı oldu, Hurriyet Partisinin kurucu ları arasııtda bulundurn. 1357 seçimlerüıde Hurriyet Partisi raensubu olarak seçimleri kaybettik. 1961 secimlerinde TTP'den millet\ekili olarak tekrar Parlâmentoya katıldım. İkinci koalisyonda Sağlık Bakanlığı yaptun. E\liyim, 1, 4 ve 6 yaşlannda 3 çocuğum var. ya da Mç begenmediğim blr yön yok. Normal bir insan olduğnm kanaatmdayım. Ne fleri zaaflanm, ne bana fazla batan kusurlanm var. Sizce Türklyenln en önemll raeselesi nedir? Bence Türklyenin en önemll meselesi demokratlk rejim içerisinde kalkınmadır. Demokratik re jim memleketimizde 20 yıldır var dır ama maalesef bugüne kadar milletimize lâyık bir sisterni kur makta, yerleştirmekte muvaffak olamadık. Bu sebeple kalkınma dâvâmız da istenilen şekilde yu rütülememiştir. Çünkü demokratik rejim, zaman zaman bir takım soysuzlaşma emareleriyle, bir takım tâvizlere, firelere sebebiyet vermekte, ba yüzden; ciddl ve plânlı bir kalkınma yapılama maktadır. İktidara gelen partller. iktidarlarmı devam ettirmek için, bir takım zaaflara tâviz vermek, clddl meseleleri ihmal etmek ve aşağıdan yukanya gelen haksız baskılara boyun eğ mek suretiyle; Tiirkiyede ne soy lu bir demokrasl, ne de ciddi bir kalkınma imkânı bulmaktadırlar. Bu, 1946 dan bu yana hemen hemen aynı fekilde süriip gitmektedir. Sizce politika nedir, ne değildir? Polftika, memlekete hizmet etme sanatıdır. Memlekete hlxmet ederken; kendini ve düşüncelerini vatandasa kabul ettirmek zarureti vardır. Ancak; çoğu politikacılar, bu zarurete ken dilerini çok ileri derecede kaptırarak. asıl gayeden saparlar ki; işte politika bu değildir. Bir başka deyişle nrat koprüsüdür politika. Beğendiğiniz politikacılardan birkaç isim verir misiniz? Devrimizin en büyük politikacılarından birisl olarak Kennedyi beğenirim. Osmanlı tarihinde Sokolln'yu sayabuirim. Cumhuriyet tarihmin naziresiz, benzerslz adamı bence Atatürktür. Bugünkü Türk Parlâmentosundan beğendiğiniz birkaç politikacı adı verır misiniz? Bu soruya cevap vermeyi enpolitik telâkki ediyorum. Çünkü bugiın şöyle böyle beğendiğiniz bazı kişiicrin. yarın tutumlarıyla fe\kalâde itirazınvzı mucip durumlara dıiştuklerini çok görmuşümdür. Peki, Başbakanın beğendiğiniz ve beğenmedığiniz bırer yonunü soyler misiniz? Beğendiğim jönü; tahammüllu olmasıdır. Bir kısım hâdiseler karşısmda sogukkanlılığını muhafaza ederek, meselelerin hallini zamana terketmesi de be diğim >onu ise; yeterhizliğidir. Bir devlet adamı olarak yetişme imkânım bulamamiftır saynı Başbakanımıı. Öte yandan; bütün lnsanlarda ınüşterek bir zaal olan, kendi kendini ölçebilmek, kendi noksanlannı tesbit edebilmek yeteneğinden o da hepiraiz gibi mahrumdur ve bunun f arkındada değildir. Tecrübe sahiplerinin lkaz ve tavsiyelerine kulak vermemestni de önemli bir kusnr telâkki ederim. İHANET VAR MI; M ostafa Kemalin devrimlerine günümüzde bir ihanet var mıdır? Gorüşme talebîmi kabul etmiyen tek partı lıderi Saym Osman Bölükbaşı oldu. Dostum Fik ret Otyam telefon etmişti, «hastajrım ve moralım bozuk» demi;. Gorüşemedık. Istanbul'a döndükten sonra gazetelerde onun da MP Genel Başkanhğuu Necmet tın Erbakana bırakacağına dair ha berler okudum. Bılmem aslı varrnı? Ondan mı moralı boruktu? Yoksa vaktiyle kendisine yazdığım birkaç hiciv sebebiyle mi gö rüşmek istemedı, bıimiyorum. Hani oyle pek ağır hicıvler de değıldl ya... «Soğanbaşı, kuzubaşı, kuşbaşı, balıkbaşı, Bir siyasi çıbanbaşı; şu bizim Bölükbaşı.. kabilinden hafif hicivlerdi. Neyse, sağlık olsun. Bugün; goruştüğüm parti lideı Yaygın şekilde. Mustafa Kemalin devrimleri dünya tarihinin müstesna teşebbüsleridir. Türk cemiyetinde de büyük yeri \"e tesirleri olan hâdiselerdir. Ama bir realiteyi ifade etmek gerekirse; Mustafa Kemal büyük devrimlerini çok kısa bîr zaman içerisinde bitirebilmek için, çok hızlı yürümüştür. Bu hızlı yiirüyü? devrimlerin vatandaş kitlesinde, ya>ılmasına. yerleşmesine, kökleşmesine kâfî gelmemiştir. Bu sebepledir ki: devrimlerin bStün Türk toplumnnea tam olarak kav randığı. benimsendiği iddiası mübalâğalı bir iddia olur. Onu ve dc\Tİmlerini anlayanlar kadar, anlamıyanlar da vardır ve biz bunun sıkmtılanm cekiyoruz. Atatürk devTİmlerine ihanet de: bu devrimleri kavrayamıyanlara tâviz verme yüzünden olmuş tur. Bu devTİmlerden tâviz veren politikacılara ne yazık ki sık sık rastlıvoruz. Turkiyede din istismarı varmıdır? Maalesef vardır. Vatandaşm mânevi bosluğunu ve dini tema>iılünii istismar etmek: zamanımızın çirkin bir modası hâline getirilmiştir. Asıl esef edilecek hu «us din istismannı nsul ittihaz edinen birçok politikacının dinle, maneviyatla hiç bir ilgisinin bulunmayışıdır. Bunu. hasis, siyasi menfaatleri icin bir vâsıta olarak kullanmaktadırlar. Aşka inanır mısınız? înanınm. Ask, inun hayatinın en tesirli ve en mânâh olaylarından biridir. Hayatı sevimli kılan, ona sıcak Iık veren bir duygudur aşk. Mini eteği beğeniyor musunuz? Bir modadır ve bir realitedir. Bilhassa Kenç hanımların zerafetini tamamlıyor. Dilimizin özleşmesi ve sadeleşmesi konusunda ne düşünüyorsunuz? Ben dil konusunda itidal taraftanyım. Her dil gibi Türkçe de ilerliyecek, özleşpcektir. Bunu klmse önleyemez. Fakat bunu zorlama ile ibtisası olmayan bir takım sahıslann ve müessesele» rin müdahalesi ile ele almak fev kalâde hatalıdır. bu dili sevimsiz bir hâle ve nesilleri birbiriy IP anlaşamaz duruma getirmektedir. • Tiirkiyede sanatçıya verilen önem ve değer yeterli midir sizce? Maalesef, sanatçıya da, llim adamma da verilen değer yeterli değildir. Bunun icindir ki birçok kıymetlerimiz kendilerini göstermek imkâmndan mahrumdurlar. YTP Genel Başkanı, Dlyarbakır Milletvekili cevap Terirken Mesleğiniz ve politika dıjmdaki meraklarınız nelerdır? İleri derecede bir merakun yok. Boş zamanlarunda oyun oy narım. En sevdiğim oyunlar bezik ve briçtir. Edebiyatla ilginiz oldu mu? Bu imkânı fazla bulamadım. Bu konudaki külturümün bir lise sevi\csini aşacağını sanmıyorum. O devirlerimde şür de yazdım Tusuf Azizoğlu, Ümit Yaîar'ın sorularına amma eheramiyetli sayilmaz. Sev diğim sairler Nedim, Fuzuli, Yahya Kemal, Orhan Veli, Cahit Sıtkı'ydı. Sizin alanınız olan hicvl de çok severim, zevkle oku lum. Beni jimdiye kadar nadense hicvermediniz. Size ilham vcremlyor muyum, nedir? Ilk fırsatta bu noksanı tamamlıyacağıma inanabilirsiniz. Çok memnun olurum. Tesek Iciir ederim. Aman efendim, teşekküre n« hacet? Hele siz bir açık verin de; bakın o zaman nasıl hicvederizT YARIN . Alpaslan TÜRKEŞ ve Mehmet Ali ASLÂN Melih Cevdet Anday 35 Adam: Yüzde üç buçukla yüzde dört buçdk arası bir şey, dedi. Ama vergı çıktıktan sonra daha az kalıyor. Kadın: Hadi o neyse, dedi, eskiden tek blr evin İŞİ vardı üslumde, şimdi iki ev çıktı başıma. Tanrı kolayhk versin. Tann kolaylık versin, dedi Kutlu, Bana müsaade. Karı koca ayağa kalktılar. Adam: Demin acele ile merdiven basamağını kapatmağa kalWığım için sizden özur dılerun, dedi. Bilmeden. alışkanlıkla.... Oğlu: Korku ile... diye ekledi. Adam ona döndü. Evet, korkuyla, diye tekrarladı. Ama kendim için korkmuyorum, sizler için korkuyorum. Anbyor musun? Oğlan gülümsedi. Kutlu, topallaya topallaya merdivenleri çıkmaya başladı. Bırınci kat merdiveninin altmdan, adamın, ;kinci ba'îamağı yerine yerleştirdiğini anlatan sesler gelıyordu. Bu sesler dışmda koca yapı. tam bir sessizlığe gomü!müş durumda idi. Bu sessizhk, zifiri karanbkla birleşınce korkunç bir etki yapı yordu insanın üzerinde. Her an patlayacakmış sanılan bir sessizlik ve her an patlayacakmış kuşkusunu uyandıran bir karanlık. Sessizliğin ve karan lığın bu kerte keskin olması 'uyandırıyordu bu kug kuyu. Dairelerin kapılan altmdan ufak, hafif ıçık sızmaları 'olsaydı. Kutlu. yalnızca yolunu daha kolav bi'imakla kalmavacak. ruhca da güçlenecek'i elbet. Bu durumda ise. ona en kötu gelen. hangi katta bulunduğunu anlıyamaması idi. Eğer birinci kattakilerin altına yerleştikleri taş merdivenleri geçtikten sonra, ufak bir »ahanlığın ardından başlayan birinci kat merdıvenlerini sayarak çıksa ve ikinci kat saharhğmda dalga geçmeyip de «Simdi ikinci kat merdivenleri baçhyor» deseydl kendi kendine. bu sıkmtılı duruma düşmezdi. Şîmdi belki üçüncü kata varmıştı da bilmiyordu. Bîr ay öncesine değm. arka sokağa gecmek için, üçüncü kat kullanılıyordu. Her iki sokağın sonundaki yapılarma bıtı^'k olan bir yapının bu yapı. jimdı geçıl mez olan sokağa baVıvordu ve o yapıda oturanlar, soka»m altma A.Y.OT. tarafından yaptınlmış bir tunelden işliyorlardı. bu tünel yalnız onlara özgu idi üçüncü katına buradan bir kapı aeılmıştı; önce üçüncü kata çıkıyor, buradan aradaki yapının üçüncü katma geçiyor, o katı da boydan boya yürüdukten sonra bu aradaki yapınm genişliği otuz met reyi buluyordu arka sokağın köşesine düşen yapının dördüncü katına vanyordunuz. Orada da duvar delinmiş ve bir kapı aeılmıştı. Böylece dör düncü kattan aşağı. arka sokağm köşesine iniyordunuz. Ama bir avdır bu durum değismiî'i. Çünku geçişin ycâunlastığını gören ara yapınm üçüncü kat sahipleri, adam başma bir lira geçiş ücreti almaya karar verdiler. Bunlar zengin kimselerdi, bundan ötürü da bu işle doğrudan doğruya kendileri uğraşamazlardı, nitekim uğrasmadılar ve güvendikleri birini getirdiler bu isin başına. Gelen adam, veni emekliye aynbnıs bir memurdu, işini sağlam tutacağını söyledi üçüncü katın sahiplerine ve her iki yandaki geçiş kapılarının açıldığı yer» birer küçuk odacık yaptırdı, içlerine de bırer memur oturttu, kendisi bunlarm müdürü durümunda oluvordu artık ve evsahiplerine karşı işın bütun <îorumun\! yükienivordu. îki geçiş kapısı arasma büyük künkler yerlestırdı Kapıdan bıletını alan. eğılip bu kunklerin içine gırıyor ve dört ayak yüruyerek obür başa varıyordu. Künklerın bir bolümü, salondan gççtığı ıçm. ev sahıplert bunları boyattılar, daha doğrusu resimlettiler. Otel, meyhano gibi yerlerın duvarlannı boyamak ve resımlemekle tanınmış bir ressam bu künklerin üzerine, deniz kıyısında uçuşan martılan göstcir bir manzara resrnı çizdı. Geçiş müdürü, salonda misafirler olduğu zaman, geçmek istiyenlere gurultü etmemelerını tembih etmeği unutmuyordu. O kerte titiz bir ad'amdı. Bastırdığı birer hralık biletlerin yüz tanesi bir koçan yapıyor, koçanlardakı biletler sıra numarası izlıyordu. Isler bir süre boylece düzenli olarak gıtti, fakat arkadaki sokağın köşesine düşen apartmanın dörduncü kat sahipleri de geçiş gellrıne ortak olmağa kalkınca durum biraz sarsıldı; ama emekli memur bunun da çaresini buldu vo arka sokağm dördüncü katındakilere • arka sokaktaki apartmanın kat yüksekliği, bu yandakıleTden az oldugu için, üçüncü katlardan geçen yol onun dordüncü katına ulaşıyordu; gerçi tam da dördüncü katına değil, yetmiş beş santim kadar (Jaha asagı, ama bu fark da iki basamakla giderilmışti Bnce yüzde yirmi be^ *.eklif etti, pazarlık sonucunda yüzrfe otuz uzerınden anlaşmağa vardılar. Fakat aradan çok geçmeden, ondeki sokağın üçüncü katındakıler ds benzeri bir dilekle aradakı apartmanın üçunrü katına başvurdular. Diyecek blr söz yoktu. ortada emsal vardı, yüzde otuz da onlara ayrıldı. Euraya değln büyük bir sızıltı çıkmadı ve geçis, aksamadan yürütüldü. Fakat emekh memur, buynığundaki memurların ücretlenne zam. isteyince gerçekte kendi ücretini arttırmak ıstiyordu hesaplar çok kanştı, nispetler altust oldu. ö y l e ki, bir süre, bilet kesilmeden her geçenden yüz elli kuruş alındı. Emekli memur bununla da yetinmedi, istediği zamlar hemen verılmedigi için greve kalktı ve geçişi durdurdu. Bunun üzerine Asayişl Yerleîtırme Olağanüstü Direktörlüğü cfurumu duydu ve geçiş kapılarmı ördürdü. Kentte ondan habersiz bbvle gizli bir geçıt yapılması konusu uzun sorusturmalara yol açtı. O zamandan berl ıki sokağ'n insanları artık en yukarı katlan kullanıyorlardı geçiş için. En yukarı katların yangın merdivenleri arasına, A.Y.O.T.'den glzll olarak, demır parrnakhklı, ancak bir kişinin geçebileceğı, seyrek basamaklı geçisler yapıltnıştı. Ancak bu yangın merdivenlerine ve aradakl demir ba=araaklara varmak için çatı katından geçmek zorunlu idi. Bu katta ise yaşh blr bilgin oturuyordu. Bilgin kapısım kilitlemezdi, slz dışardan kapıyı vurunca. o içerden muhakkak : Alo, diye seslenirdi. (Arkaa Tar) B eğendiğiniz bir yonünüzle be ğenmedığmiz bir yonunüzü soyler misıniz? Kendimde çok beğendiğim, Konu ve resim: AYHAN BAŞOĞLOJl T||HA CASUSÜ Çok Acı Bir Kayıp Sevgıli eşlm; babamız; büyük babamız ve kayınpederiraiz BAY Boğos KALPAKÇI'nın (Yarımca Glıkoî ve Nişasta Fabrikaları Kurucularından) âni vefatmı dost ve akrabalara derin teessurle bildlrıriz. Cenaze raerasımi (Pazartesi) S Aralık 1969 günü saat 13.30 da Beyoğlu Balıkpazarı Oç Horan Erraeni killsesinde icra olunacaktır. E$l: Dul Bayu MELtKE KALPAKÇI Kızları: Albernhl; Mari; Verjin; Ayfer; Mart Daraatları: Hırant; Edtp; Garbij; Jor); Serope Cenaze Servis Işleri NUBAR SABCIYAN Tel: 44 51 24. Gece: 47 83 33 ••••••••••••••a ••••••••••••••• DiŞİ Botld •aaaaaaaaaaaaaa*aaaaaaaaaaaaaaa*«»aaaaaaaaaaaaaaaaaaa*aaaa • ••••»•••••«•MMMIIM. • • • • • • • • • • • •M ••••••••••a • aaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaajMaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaasaaaa*aa:B*«aa*af ı • •••»•••••I • • •li • • llm ifilllIIIIIIIIU»! •••••••••••••IfllfliilM' • • •••••••• •ııınııt» •••• •••••aa«aaaaaaaaaaaaaaaaaaaa«*ı •••aa*aaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa«aaaaaaaaa*aaaaı«aaaBaaaaaa Çiçek Reklâm: 409/14629 •••»•••••»•••»»••••••• • • •• • • • • •• • • ••• • • • • • • mmmmmmmmmmmmmmmmm»ın»iiv Kartal »ı, m İYabancı Diller Kursu •••••••«••••••a «••••••••«••••a ••••••••••••••a >••••••••••• j Ozel Yükseliş | Tiffony Jones a ı l l l l l a ..• •>••:: ı ••••••••••••••IIINIH maııııiMiMiıııııııııı • • • ııııııııııııııaMiııııııaıııı'iı ••(•••••••«••••••••••I • •• • • • •ı • •i •• • • • • • • • • • • • "<>" "'! M""!!!:!:::!:!::!!:': ınnnıııı !!!!!!!!!!S!!!Î!Î' I 1 • • !!;!!!!I!!!!!!'!!! • •••••ıııııııııııılııııııi' SUOSUH LLöıUKl OUÛ.B4V 1. dönem İngüizce halk kurslan kayıtlan devam edijTor. Fonetık dil lâboratuvarlan (Oral Method) ile once konuşma öğretimi, Her yaş ve tahsil seviyesinde •vatandaşlara, okul oğrencilerine az mevcutlu sınıflar Yurt dışı görevler içm subay, astsubay, memur ve oğrenciler ıçın tezı öğretım kurslar Doktora, doçentlik ve ihtısas imtıhanlarna ba • zırlananlara uygun öğretim İyi İngüizce bilenlere hızlı çeviri (Simul Taneous) tercümanlık sınıflan 16 30 21 00 arasında işinize zarar vermeyecek uygun saatleri seçebilme imkânı Saati 3 liradan 5 liraya kadar olan bütün kurslarda toplu meslek ve müessese gruplarına ve oğretmenlere özel indırım. Kurslar 22 Aralıkta başlamaktadır. Pazla bilgi için broşür isteyinız kayıt bürosu Özel Yükselış Koleji Maltepe. Tel: 12 10 16 18 41 35 12 90 58 « •»••••••••»»••••••••••+•>•>••«••••)»•• •>«>• Has: 4506 04635 Birinci Asliye Huknk HâJdmliğinden 1968/423 Dâvacı: Hüseyin Gök Küçükyalı Şale Sokak No: 10 Kartal. 1 Davalı: Maliye Hazuıesıne izafeten îstanbul Muhakemat Md lüğü 2 Behin Ayn (Danıştay emekli Oyesi Reşat mirasçüarından) Erenköy Zihni Paşa Köşkündü. 3 Berrin Gökkan (Ahmet Bernn) Danıştay Emekli tîyesi Reşat mirasçısı Erenköy Zvhnı Paşa Köşkü. Dâvacı Hüseyin Gök tarafından yukarda isinalen yazılı dâvalüar aleyhine Kartal Küçükyalı Altı pafta 74 ada 3 parsel sayılı gayrimenkulun nanuna tescili hakkında dâva açmış olup mahkememızin 968/423 esasına kayıt edılmış ve duruşması 9/2/1970 saat 9,35 e bırakılmış olmakla. bu gayrımenkul hakkında hak iddia edenlerin ilân tarihinden ıtibaren 1 ay zarfında mahkememize numarası yazılı dosyasına müracaatİRn aksi takdirde bir hak iddia edemiyecekleri hususu ilânen teblıg olunur. 12/11/1969 Kâtlp Hâklm 10018 (Basm: 8382/1463U Ulanbul Tıp Fakültesi Dekanl.ğından: 1 29 985 lira 80 kuruş keşif bedelli Mikrobiyoloji ve Parazitoloji Kür onarım ışı açık eksiltme ile ıhale olunacaktır. 2 İhale, 18/12/1969 tarihme tesadüf eden Perşembe günü saat 11 de Tıp Fakültesi Merkez binasuıda toplanacak olan A E. P Komisyonunda yapılacaktır. 3 Geçici teminat akçesi 2248 lira 93 kuruştur. 4 Bu işe ait keşif, şartname ve dıger evrak Üniversite Yapı îşleri Başkanlıgmda da görülebilir. 5 İsteklilerin ihale gününden uç gün evvelıne kad.r İnşaat Kontrol Bürosuna müracaatla ehliyet belgelerini Pİmalan ve 1969 yılı Ticaret Odası belgelerini Komisvona vermelen lâzımdır. iBasın: 25^^^/14632) İ LA N ESKİŞEHİR ÇİMENTO FABRİKASI T.A.Ş. MÜDÜRLÜĞÜNDEN (50 Bin lon Kireç Taşı Nakleltirilecektir : Bu işe ait idar! ve teknik şartname Fabrikamız Ticaret 3oflıçınden temın ed'lebüır Taleplerin en ?ec in 1° nfio CPisBm1" aunu alcşaTiına kadar bilctırmoiorı ılnn il"nnr Cumhurıjet 14642