Katalog

SAHİFEİKİ Ekim 1969 "•" htilâl sosyolojisinin bir kuralı, doknz rıl A sonra tüm avdınlığa çıktı. Bizira tutucular, Mustafa Kemal 27 Ma\ıs balkalarından geçip, gerçek sosyal çerçe\esi içinde gelisme volundaki ilerici Türk Devrimine karşı olan gerici ibtilâllerini, artık, tüm ilâna cesaret etmişierdir. 1969 seçimlerini ba amaçla degerlendirme, bu amaç yolunda bir araç olarak knllanma niyetlerini tiim aydınlığa çtkarmaya cüret etmişierdir. Seçim öncesinde; önce, Bilsiç metafizikciligi, Frbakan «Ekonomik mukaddesatçılıgı» i!e beliren sag kanat karsı ihtilâl tablosunu, sonradan Demirel, bir siyasal yönetimsel irtica çizgileri demeti ile tamamlamıstır. AP'nin karşı itılilâl seçimi Prof. Bahri SAVCI meve karsı direnen kuvvetlerin yönetim sultası altına girmiş bir grupnn gerive doğrn zorlanması hareketidir. Adı da A.P.'dir bn grnpun . Ve bizimki gibi bir ülkede, biraz da dojal bir harekettir bn . Gerçekten ilkel tanmsal araçlarla üretim evresinden (safhasından) raodem sanayi üretim evresine: kırsal yasam biçiminden sehirlesmeci yasam biçimine geçme devrimine Ejrismis ülkelerin bir temel zorlngn olnr: Ülkevi geleneksel yapının ve kapitalist üretim çerçevesinin ona eklenmis olan emperyalizmin çıkarlannın jrtirdiSi düzenden çıkarma hareketi karsısına. çok büvük bir direnç de çıkar. Bn direnc; önce. henüz nvanmamıs büyük kitlelerin. çeçmise dönük deferlere dayalı dnrgnn yasam içindeki dünyaya ilgisizliginden gelir: büvük kitlelerin, büyük bir pasiflik, ilpisizlik ile. deçisme sürecine kıtılmamalanndan gelir. nnnn arkasından, hemen kapitalizim emperyalizim ortaklıfı çerçevesinin yarattıgı kategorilerin, büvük kitleleri kendisi ile tamamlasiırmasi yoln ile kendiıine ba{Iı kılmasından gelen aktif bir direnç de ortava çıkar : Kapitalizm emperyalizm ortaklıgı bir vandan türlü halk kategorilerini sömürürken. bir vandan da, onlarda, bilhassa onlara egenıen etki merkezlerinde, onlann kendisi ile tamamlasmssı, kendisi ile bağlanması bilincini de varatır. Bn bilinç ile onları, halkçı bir devrime dahi direnmege iter. Direnmenin bn evresi (safnası), artık 8rile; bütün bn nitelikler alB!ır krlııne hareket yenileşmeye defis' tında bn rütlüdür. Bn ö'rçüt, geleneksel değerlere 8nem vermek snretiyle kitle\i geçmişi ile efsunlar. Değişme süreci icinde, ne de olsa büyüyen ekonomi ortamında kitleleri bazı tâvizlerle tatmin eder. Böyle bir efsnn ve tatmin ile kitleleri, kendi «kitle partisi» kisilişi içinde toplıyarak coşturur, durncu bir sivasal güç haline grtirir. Böylece de toplam halinde yenilesmege karşı bir direnç knrnlmus olnr. Bn direncin tarihsel gelişmeye tüm egemen olnp olamamast: hiç olmazsa bir süre onu isgal etmesi. tarihin objektif kosullanna baglıdır. Iste, Tiirkiye tarihinin objektir ko«ullan, Türkiye'deki bn direnç güciinü 1%9 seçimlerini tüm fethetmek amacı ile sahlandırmıştır. Kendisine özgü Bn A.P.'nin ihtilâli, bir karsı ihtilâldir: önee 1961 Anayasasmı yırtarak; sonra da onnn içinde yeni sosyal çerçevesini kurmaya uğrasan devrimci ve üretici çüçlerle onların aydınlarını tutsaklığa mahkum ederek, Türkiye'yi gerive şrötüren bir kar«n ihtilâl Bu karsı ihtilâl moral entellektüel değerler açısından arkaik'e, hattâ tslâma rafcmen bir Islâm cahiliye'sine yönelnüstir. Tönetimsel siyasal açıdan. biçimsel demokrasi örtüsfi altındaki bir mntlakiyeti aramaktadır. Ve çünkü. ekonomik açıdan da emperyalizmle ortaklı ister tstanbnl'da, isterAnadoln'da olsnn sömürücii tiiclrr yaratıcı bir kapitalist çerçevede firetime ve bn kapitalist üretimin egemen sınıfiarının ekonomik çıkarlanna yaramayı amaç edinmistir. Evet Bilgiç Erbakan Demirel adlan ile çözüken bblünmelere hiç aldırmayın. Bn. aslında ve bilimsel gerçeğinde A.P.'nin bir hareketidir: A.P. tümlügünün bn hareketi. üretimi gerçekten modernize etmege karşıdır. Aynı zamanda bn üretimi; sosyal yönfînde, gercfk üretim degerleri Ozerine dayatmaya da karsıdır. Üretimi bnnların yönetimine ve kontrolnna kavusturmaya büyük bir sinirlilikle ve taassupla karsı koimaktadır. Ve bn suretle de. sonnnda çafdas moral • entellektüel prensipler üzerinde lâik bir yasam bi<,imi kurma devrimine karşı bir politik direnme ve isyandır. kendisine B övlece birvekarsı ihtilâl,bulmnştur. özcü biçimini iceriğini yaratmaçı Mr içerik (mnhteva) ile . "^LT ansın Demirel kanadı ıse bırinci ka^ nadııı kendisini geçip A.P.'yi zaptetmesi ihtimali karsısında gösterdiği bir sükinme ile . öteki kanadm tntucn tslâm cahiliyeçisi nitelifi üzerine, çayet açık bir siyasal yönetimsel «irtica» da oturtmnstnr. Bn kanat. 13 Ekîm seçimlerini, 27 Mayıs'ı ve Anayasasını yıkma girisimine dayanak yapmaga kalkmıstır. Gerçekten AJVnin Demirel kanadı: «Halkuı hissiyatına saygı» bahanesi ile antilâik bir silkinistir. Halkın giriskenliğine deger verme bahanesi ile antisosyal bir karşı hamledir. Halkın iradesine httkümranlık verme bahanesi ile ileri sürdüjtü tasfijeler ile de antidemokratlk bir direnistir. Tönetimsel ve sivasal alanda yürütmeye etkenlik verme bahanesi ile de, hnkuk devletine. demokrasi içinde siyasal güvenlik kn rumlanna karsı bir ihtilâldir. Bu iki kanattan birinin sözde Masoncn bir eda ile kozmopelit büyBk sehirlerde, ötekinin de sSsde millilik içinde Anadolnda özel girisimciliği gellstirerek aralarına bir aynm koymalaTina bakmaym. Bn ayrım, kırsal tanmsal hayat ve öretim biçiminden sehirli tiearet ve B M İ evresine geçisi eene kendi kontToM T luna alarak. onn empeıvalizmle ortak kapitalist çerçeve itine otortma liderlifeini kapma yarısında bir taktikten baska bir sey değildir. Hesap ortada ve açık... Irkçılık nefret edilecek bir akımdır. Insanlar arasında avrıcalık yaratmava yönelen her türlü fikir kötüdür. Bu kbtülerin en kötülerınden biri ırkçılıktır; çağımıza aykırı. insanlığa aykırı, uygarlığa aykırı bir yobazlıktır. Dün Hitler'in Nazızminde doruçuna tırmanmıstı ırkçılık, bngiin Knzey Amerika'yı kanser gibi sarmıstır. Ne var ki. durup durnrken orta>a cıkmaz ırkçıük akımiarı Birinci Dünya Savaşıyla sömürgeleri elinden alınraış Alraaıı kapitalizmi >arattı Hitler'i Führer, A\rnpa'nın otekı uluslarını Cermen'lerden asafılık sayan bir görüsün iideriydi. Almanlar Avrupa'yı sömürşrelestirme >olnnda yürürken kendîlerınde bir üstünlük vehmetmeli idiler. Amerikalı beyaz da zenci>i kölelestirirken tahiatın kendisine baçısladıijı üstünlüğüne inanıyordu. Hitler ezik ve yenik Alman'ın tepkisini dile çetirdi. Amerika'daki zenci sornnnnn incelediğimiz zaman zencilerin hayat düzeyini, bevaz Amerikahdan cok asajıda bulnyoruz. İktisadı sömürünün. ya da sömürü ihtirasının ırkçılık felsefesini yarattıçını veya beslediğini eörüvonız. Tarihin bize ögrettiği bndnr. Son \illarda \rap ulnslarında Yahudi düşmanlıçı gelismektedir. tslâm yıfınları, antisemitizm salgınına tatnlmos gibidirler. Bn saJjrının bir ncn Suudi Arabistan'dan Türkive'ye kadar uzanmıs, büvflk kentlerin caddelerinde mitinglere. sösterı yüriiyüşlerine kadar varmıstır. tstanbnl'daki büyük Yahudi knmpanvalarının kapılanna kara çelenkler bırakılmıstır. Gerçekte hedefîni şasırmıs ffösterilerdir bnnlar Yahndi düsmanlısına sapmıs tslâm. tslâmın ana ilkelerindpn sapmıs demektir. Hele Atatürk millivetçiliginde ırkçılık sçibi bir hastahğa yer yoktnr. Gazi Mustafa Kemal : « Ne mutlu Tıirkıim dnene • cümlesinde özellikle «Turküm direne» sözünfin üstüne basmıstır. Anayasamızın \Z nci maddesine göre «Herkes, rfil, ırk, cinsiyet, din... ayırımı gözetılmeksizin kanun önünde eşittir». Ne var ki, ekonomik ayncalıklann Anayasa'nın ilkelerini Çfirfittügünü ve Türkiye'de Snndi Arabistan'dan gelen ırkçılık dalgalanna gerekçeler yarattıgını da »örüyomz. Bn kötü gerekçenin rakamla ifadesini Hilmi Ozgen'in yayınladıfı .Ekonomik Sorunlanmız» adlı son kitabından aldıtımız asatıdaki »ayılarda görmek mümkündür : tstatistik Genel Müdürlüifinoe yayınlanan 1965 yılı sonuçlarına göre tstanbnl'da 1Sİ.0O0 lira üstünde net gelir bildiren 195A vergi ödevicisi vardır. Bnnların 1094'fi Türk. 85«'sı azınlıktandır; azınlıktan oianlann TWsi Yahndl'dlr. tstanbnl'da 176 bin kisi gelir verfisine tâbidir. Simdı 150.000 lira net telirden fazlasını kazananlann altı grnp içinde dökümiinfı ırörelim : 1 Yılda 150 bin lira ile 250 bin lira arasında net «elir bildiren 78» vergi ödeyiciden 347'si azınlıktan.. 2 Yılda 350 bin ile 400 bin lira arasında net gelir bildiren 507 vergt ödeviciden 235'i azınlıktan.. 3 Yılda 400 bin lira ile 700 bin lira arasında net geliri olan 323 verrj ödeyiciden 118'i azınlıktan.. i Yılda 700 bin ile 1 milyon lira arasında net geliri olan 1(4 vergi ödeyiciden 89'n azınlıktan 5 Tılda 1 milyon ile 2 milvon arasında net gelir bildiren 98 vergi ödeyiciden 43'U azınlıktan.. 6 Yılda iki müyonon üstünde net geliri olan 58 vergi ödeyiciden 24'ü azınlıktandır. Ynkandaki rakamlara göre fstanbul'da yasıyanlann yüıde 15'ini teskil eden azınlıklar. yılda 150 binin üstündeki net eelirlerin yüzde 43'ünü ele geçirmektedirler; iki milvonn aşkın tstanbnl'da 44.000 kisi olan Yahndiler ise vüzde 70'ini almaktadırlar. Bn durnm Türkiye'de rayrimüslim vatandasların iktisadi bakımdan bir mutlu azınlık ay ncalıgı içinde yasadıklannı ispatlar . Böyle anormal dnrnmlar da bOyük kitielerde ırkçılık akımlarına yesil ısık yakmak Isteyenlerin elinde kozdtir. Osmanlı tmparatorlngnndan beri, en basta Yahudiler olmak Uzere azınlıklar. Batı kapitalizmi ile Türkiye arasındaki sömürü düzeninin kilit noktalannda kompradorlnk fonksiyonlannı ehliyetle vürOtmektedirler. Yalnız bir de|işme vardır : Çok partili rejimden bn yana komprador kapitalizmi palazlandıkça Türk isadamlarının sömürüdeki pavları artmıs, Anadoln'nun kaymaeını yemekte azınlıkların mntln azınlıgına is âlemimizin Müslüman >ıldızlan daha büyük ölçüde katılmıslardır. Htç knsknsnz'bn sömürfiyü yok etmek için Yahudi düşmanlıjtı yapmak hedef saskınlığından baska sey detildir. Gerçek düsman. emperyalizmdir. tkinci Dünya Savaşından sonra Amerikan yardımını da paylasarak. memleket flstüne agır bir sömürii egemenlifi knrmns olan komprador kapîtalizminin tasfiyesi. tstanbnl'daki mntln azınlıgi ayrıcalıklarından temizliverek tabii vatandaslarımız arasında hizaya getirecek, esitliğe Uavustnracaktır. İc yarısma Sonuc talist bir üretim çerçevesi içinde. temel kuralı olan sömürüve rasmen, tüm çalısanları bazan u\ustnrma. bazan azburuk dovnrma, bazan cezalandırnna yolları ile kendisi ile tamamlasmaga. baîlılasmaîa zorlamak . A'e bilgisi artan demokratik entellijensiyalar ve knrnmlar yoln ile bilinci artan çalışanlar kategorilerinin benimsedigi demokratik ideyi bn idenin ynrdnmnzda davet etti*i cola acılışı, bir karsı ihtilâlle tasHve etmek. Bn karsı ihtilâiin kaderini, kazanacaklan 1969 seçimleri tâyin etmiyecektir. Bn kaderi. gene tarihin objektif kosnlları tâvin edecektir. ve eeslında her ikisinin Szü tekrarııyaıım şadur: A emperyalfzmle ortaklık birdir serma>e ne tekrarlıyalım şnaur: Dıs ile tçinde. kapi B yonlannı tam vermemesine ragmen Bileiç tarafından vönetilip de. »on günlerde Erbakan tarafından fonnülSsvonları verilen hir kanadı vardır. Bn kanat, gelenekselcilik Anadoln taalkçilıgı tslâm degerlerine dayalı mnkaddesatçılık güder. Şimdiki Feodal kırsal tanmsal nnsnrlann agır bastıfeı hayat biçiminden bir Anadolulu ticaret \e sanayi bnrjuvası yaratma|a yönelmis bir ekonomik öıel tirisimcilik yaratmak ister. Binaenaleyb bnna nlaşmaga enifel olan VI Mayıs'a. onnn tetnelindeki Mnstafa Kemal devrimine onnn lâik bilimci çaedasla^ma anUyısına karşıdır: Tntncn tslâm akat direnç güeünün sivasal FBnbiryansm simdlye kadar açık örgütünde iç yarısma da baslamıstır. formülâs Ayşeciğin hali Karadenız Lrpğlisindeki Ayşecik hasta. can çekişiyor, gerçi kimse ısıemiyor anu. baş ucundakiler. birbirlerine ovIf^ıne çirmisler ki onun derdiyle kimse meşçul olamıyor, maaşb iki hjkuısı bilo somleklerinı sırtlarından atıp basıp gitmişler . l>ve inlı>or sondürmevin benim icimdeki ateşi diynr. bu a»»ş \..n;.rsa ekmek vivpceksiniz!.. Bu ateş yanarsa, benden süt emzirtiı nifp 'ifak '•nriüstri geçinecek!.. Hriecanla onun ınen çıkan körük gibi göğsünün karsısına dıkilenler. Bıze verdiğin süt bize vetismivor, uzat memeni Ayse anne dİT haçırnorlar. A, seciğin kr:bıne krnrek ktirek ates doldnranlar ise kızgın, .\\se öHirse onun kalbindekf ateş sönerse, o zaman gürtuüü/ıı sorürsüıiüz' Mihonlar bosa !çider. zam dive hağıran isçi. büsbütun i^siz kalır.. Bana ne devlet kanun çıkarmış, benim zaı;.rınıı nasıl olsj ödpvecek. diye söyleniyor.. l>c\let mi? O hiç ortalarda yok.. *ra sıra radyodan se«i diıTi'iıiMir. Rakanların hir biri makamında görönmüyor, Bakan olF'Uinra onun anındakiler koltuklannda otururlar nn? Onlar da pırrl. Koskoca Bfivük Millet Meclisinde teşriî s5revli bir tek in»an kalınanııs ki eıraka imra atabilsin.. Pki ortaria kaHn Avswik ne vapsın? Bu memleketin nice ııırr V\^.ptiklerı ne yapsınlar? Tvafik k;!7asma uirravıp bovlu bovunca cin^ız vatan ve gelfn ş^çen herke.vin alnını kırıştıran öln: saatler ve saatlerce tra; 11< pnlisini bekleriİRİne RÖre, çaresiz can çekişen \>şeler. Fatn.a'ar \liler Veliler . Rahat rahat ön seçimi, sonra hükümetin kurjimasınj. daha sonra Bakanların işp alışmalarım, sonra on1rın zharetcilerını, canlarınm sıkıntısını. vorgnnlnklannm geçmoMm bekli\ebılırlcr Sd\m rie^let erkânı. zannederler ki devletin değirmeni nasıl olsa doner:.. Dbner. doner ama.. İşte Ajşenin haline döner!.. CİHAD B1BAN Geçer. Eylülun 21 mden beri bu sütunda soyadımın bas harf! olan (B> nimuzıyle yazan ben, yüzümu gozümü örten, başundaki ıcukuletey: çıkararak. tıaftanın beş gunü muhterem okuyucular.nı'.a sıhbete rtevam edece£ım ıçın mutluyum. Değerli meslekdaşım Okta\ Akbaî'la paylaşacagım bu sutundan, bera okuyanidiı yeruden selâmlıyorum. C. B. kökünde yatan ve 1953 te geçen bir olayı anlatmıştım. Şimdi. ön seçimler sırasında, yal nız bütün gazetelere geçtiği için değil. tevatiir haline geldiği, hattâ «Millî irade satılık değildir» demek suretiyle. sayın Başbakanm bile miidahalesini gerektirdiği için, biradaha evvelki tarihlerde bununla ilgili bir konuya ffeçiyornm. Ancak bundan önce sıı noktayı belirtmek gerekir: Bız kırasenin «ov» unun para kaı«ılıgırda ?aglanma5i cmillî irade ahm satımı» değıl. o kimsenin €ahlâk ve haysivet» inin satın aîınma=ı ve avnca mıllî irarternn olusıımunun ör.lenme«ıdır. Bıınun baska bir biçimini XVIII vüzyılın sonlarında dıktava heveslenen îngiliz Kırah III. George denemiş ve parîâmerto uyelerınden bir kı«mmı rüsvetle satm almıstı. Fakat basta iinlü politıka adamı ve yazar Wılkes olmak üzere, namuslu mılletvekillerinin sert tepkısivle karsılaşmı? ve nıhavet XIX. yüzvıhn başiarında aklını kaçırmıçtı. ünkü D günkü yazıda, buzihniyetin B1LDIR Ord. Prof. H. V. VELİDEOEOGLU Alem yine ol âlem.. dan berı bütun rallletvekılı adayları hep «memleketin vuksek menfaatleri» için çalıçmı?lar ve boylece memleketı bugunkü duruma getirmışlerdır1 Asağıdaki pasajlan da CHP iktidarda iken 9/9/1949 tarihli Cumhuriyet Gazetesinde yayınlamış oltfugumıız «Hukukî Düşünceler» başlıklı bir yazıdan aktarıyorum : «Ancak in=an ihtirasının sının \oktur Hele seçim ışmı sart1"ce bir ?eçım ısl gibi gören adaylar tarafından seçımlerde oynanacak rolün «inırmın kanun cerçevesi içinde kalması çok gİK. ( ). Vatandaşlan kandırm Meclisteki sandalyeyi sağlamak isinin ucu bu memleketin »n vük=ek ve ha\atî konularım kadar dokunu>or. Meselâ pek sz kalmış olan ormanlarımızdan serbestçe agaç kesmek ı«teyen köylüye karsı savın adav (Hayhay, merak etme. ben ı?i hallederim) dıyor. (Bugun de orman suçlannın affını sağlanz divorlar). Böylece güva aday, halkın hakkını (memleketin yüksek menfaatini) koruyor. Fakat gerçekte korunan nedir? Adayın iyi geçinebilmesi için • tek çare seçümek, tekrar seçilmek ve tekrar tekrar seçilmektir. ( ) Partilerin merke7 kuruluşlan ve tasra teskilâtı gerekli tedbirleri almazsa, dünvanın en mükemmel seçim kanununu yapınız, en yetkili ilim hevetlprinin mütalâasını alınız, ne yaparşamz yapınız, gerçek mânasında demokratik ve millet menfaatme uygun bir seçim yap mağa imkân bularnazsınız^ tkırcı Dünya Savaşından önceki Fransız cumhurbaşkanlarından Mılran, suresı dolup yeniden «e^ılmeyınce hemen avukathk yazıhanesıne oturmus ve mesleğinı ıcraya başlamıstı. Bir hekım de bu durumda yeniden muayenehanesine dönüp hayatını kazanmaya devsm erfebilmelicür. ( . . . ) Milletvekilligi i?teyerın bu işı bır geçım (ve ?enfrinleşme) vasıtası sayıp saymadığına dikkat etmelidir. özellıkle mahallî teşekküller böylel<>rıni çok iyi bılır ve tamrlar 'ste her tiirlü demagojiyi yapab;lecek kisılere mevdan ve fırsat vermemek. ftliz halindeki demnkrasimırı yasatmanın en onemli sartıdır » ile atıklamıştım Şımdi, yırmı yıl sonra : «Âlem yine otâlem, Devraıı • yftıe ol deirraı»» büe dıyemıyorum Çunkü yırmı yıl bnce ıktıdar partısinm oy ıçın baskı yapması ıhtıaalı duşünülebiliyordu da beş vüzden bes bın liraya kadar oy satın alınabileceği hatıra gelmiyı>rdu ! YARIN AP'NİN İÇ YAPISI Oy satımı yasağı Feni Seçim Kanunu Ta=arısı ıktidar hırsıyle yanan zengın adaylan (da düsünmüş ve bunlann) suiıstımallerine meydan vermemek için şöyle bir hiiküm koymu«tur : «Her kim gerek kendisinin veya baskasının aday olarak «ös terilmesi için adaylık beyannamesini imza etmesi vabnt kendisine veva baskasına oy verilmesi veya oy verilmekten imtina edilmesi için bir veya birkaç seçmene para, menfaat ve sair kıymetler teklif veya vaadeder veya verir yabnt resmî. nmumi vazifeler veva hnsnsi hizmet ve menfaatler vaadeder veya temin ederse altı aydan Sç seneve kadar hapis ve yüz liradan bin lira\a kadar agır para cezasiyle cezalandırılır.» Şımdiye degın böyle bir s'jçtan ötüru acaba fcaç kisi kovuçturmaya uğradı? «Gerçek demokrasilerin fazıleti, seçim suiıstimallerine meydan vermemekte ( ..) görülur. Bu nokta meç'u! hükumetlercç ve sıvası faaliyetin organları olan partilerce dıkkate almmaz, seçımlerde sadece şahsî düşunceler ve maddı menfaatler hâkim olursa. en mükemmel kanunlann bıle te=ır=iz kalacağında hiç şüphe yoktur. Memleket menfaati eçim Kannnn üıerindekl münakasaya son vermek için hüknmet her tedbiri almak karanndadır. Kannnnn düriist bir seçim saÇlamak hnsusunda en kara nivetlileri dahi susturacak bir mükemmellikte olması için biçbir fedakârlıktan kaçınılmavacaktır. Çünkü memleketin vöksek menfaatleri bnnu âmirdir.» Yukanki satırları 31 Temmu! 1949 tarihli Ulus gazetesinden a'dım. Tannva sükür o zaman S Y; EKİM 19B9SAYI: 26 Dün, Bugün, Yarın Ertuğrul Zekâi Ökte Türkiyenin Çıkarlan Bakımından NATO Dr. Cengîz Kürşa» Türk Rus İlişkilerinde Önemli Gelişmeler Tülây Duran Arap Ülkelerınin Osmanlı Imparatorluğundan Aynlışı Prof. Dr. Yılmaz Altuğ XVIII. Yüzyıl Sonunda Ortadoğu'da Fransız ingiliz Çatışması ve Osmanlı imparatorluğu Turgut Işıksal Osmanlı İmparaforluğunda Azınlık Meselesi Mithat Sertoğlu Türkiye'dç Yüksek Öğretim Meselesi Dr. Selçuk Erez Memleketimizin Çözülmemiş Meseleleri: İşsizlık Prof. Dr. Demir Demirgil XIX. Yüzyılda Anadolunun ktisaden Çöküşü ve Bugüne Etkileri Asistan Dr. Tuncer Baykara ftmacfın uısında Çalıjan ve Ceşıtlı llanlarla Rendını Savonan TÜRK IARIH KÜRUMUnon İÇYİİZİİ Buîun Sennlanyla AJANS TÜRK DERGIS! nın EKİM SAYISI'nla iBayıierden araymız. Isieyenlers ornek sa»ı gondenlır.j Snkara BısnsIurl Istanbol Mınneıoglu lıiabevı İLA1S Çanakkale İ! Daimî Komisvonu Başkanlığından: îlimız dahilinde yapılması programlaşmış 47 060 kilometre köy yolu stablize kaplama ışi 2490 S.K. nun 31 mcı maddesi geregince kapab zarf usulü ile ıhaleye çıkanlrruştır. YapıJ8cak ış üımıze bağlı Can ilçesı KocayaylaDondarma köy yolu 27 200 Klm. Ayvacık ilçesi Tamış koy yolu 15 000 Klm. Ayvaeık ilçesı Kızılyar ÇaJtıköy köy yolu 4.860 Klra dır. Yapılacak olan bu işlerin binnci keşif 'izetıne göre muhatnmen bedeli 550 72176 lira olup geçıcı teminatı İSP 5753 00 liradır. thale 14 Ekim 1969 tarihine tesadüf eden Salı günü saat 15 00 de tl Daimî Komisyonu huzurunda yapılacaktır. İhaleyi yapıp yapmatnakta Komisyon yetkilıdir. Postada olan gecikmeler kabul edilmez ıBasın: 22616. 12111) «•••«••••••••••••••••••••••«••••••>•••«••••••••••••••••••** •••••••«••••••«•••••••••••••••••••«•••••••»••••••••••**•>** jBBaBaaaBaaaaa«asssaaaasa»asaa«vasB«a»ı***B««>*"ss>*> a * a * asl .aaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaı PTT Genel Müdürlüğünden Teşkilâtırrızda memur olarak çalıştırılmak üzere 13 Ekim 19S9 Pazartesı gunu saat 14.30'da test ve mülâkat usulü üe yuksek tahsıllı personel ahnacaktır. Sınavda kazananlara 7244 sayılı Kanuna göre 3 üst derece ücret verilecektir. Lisan bılgısı tercih sebebidir. Istekhlenn kanunî niteliklerı haiz, askerliğini yapmıç, 35 va^ını bitırmemıs olmaları, dilekçelerine ekhyeceklen dıploma, nüfus, terhts belgesi, 2 fotoğrafla birhkte 11 Ekim 1969 Cumartesı gunü mesaı saatı sonuna kadar Genel Müdürlük Personel Daıresi Başkanlığına müracaatla sınava girış belgesi almaları. (Basın: A. 16572 23049' 12114) Kendime soru Y •••••••••••••^ aiRiııııııııll Nimbiis ukanki dü^üncelerin ya\ ınlandığı 1949 tarihınde bugünkü Başbakanm seçim ve. teneğı var mtydî, bilmiyorum. O tanhten bu vana tam yırmi vıldan fazla bır zaman geçmış! Demokra=;ıyı «anriığa oy atıp veva attırıp Meclıse milletvekılı seçmekten ibaret sanan ve demikrasının ötekı koşullannd'in haber^ız ve diınva görüsiınrfpn ' ok=un bulunan kişilenn elinde nıern'eketın ne duruma seliı»ı mevdanda olduğu için, bunun Ü7erinde avrıca durmavncagım. Fakst •demokrasi dü«manı» damgasmı vemek pahaeına da olsa, yırmi yıldan beri suriip gelçn bu sahte demokrarinin daha ne kadar avnı bıçiTid e siirebılecegıni kendi kendi" me sormaktan ria hiç geri kalbursda saklamıyacarmi vı] nnce demokrasinin gelec»'' bakımından taşıdıgım ""Uşelerı, bazı parçaiarını iukarı>a aktardıgım \azı Belgelerle Türk Tarihi Dergisi ...^racaat: MENTES KİTABEVİ Ankara Cad. 48/B İSTANBUL Nasıl Sömürüldük? Sarraflar Necibe Sevgen Kürtler Nazmi Sevge DANIŞMA KURULU : Prof. Dr. Yılmaz ALTUĞ İsf. Hukuk Fakültesi Devletler Hususi Dağıtım : Taşra : GAMEDA Hukuk ve Sıyasi Tarıh Profesörü Prof. Dr. Demir DEMİRGİL ist. tstanbul : L'NVKKı 1 Robert Kollej iktisat Profesörü Dr. Emre GÖNENSAY İst. Robert i. Cumhuriyet: 1212". > Kollej iktisat Plümu Dr. Sclçuk EREZ Dr. Cengiz KÜRŞAT Y Sahıbı M. Hidayet MENTEŞ Yaznşlerı Müdürü. E. Zekâi ÖKTE