Katalog

SÂHÎFE tKl CUMHURİYET 6 Ocak 1969 1 IHUSLARARASI SERMAYE AKIMI Hilmi OZGEN eni •ftmurgecülk metodlarma gSr« ta mi? ülkeleri ekonomlk kootrollan altrada bulundurmak isteyen emperyalist devletler, ba metodun en gecerli nygalama şekli olarak Yabaneı Sermaye Yatırnnlannı denemektedrrler. Bir zamanlar üzerinde güneşin batmadığı îngiltere Imparatorluğunun İkinci Dünya Savajı'ndan sonra yıldızı sönmeye haşlayınca onun görevini üzerioe alan Amerika Birleşik Devietleri son on yıldan beri bu uygalamanm sampiyooluğunu yapmaktadır. üluslararası sermaye akımı Istatistikleri bu kanıraızı güçlendirmekte olup, genç iktisatçı Baran Tuncer tarafından yayınlanan «Türkiye'de Yabancı Sermaye Sornno» adlı araştınna eserindeM rakamlara göre, (Sahife: 14) son 9 yılın gelişmed | a şekildedir: Blaiberg bir yaşmda Dr. Hayri DAVAS TÜRK CERRAHt CEMİYETt GENEL SEKRETERİ însanhğa getirilecekler bundan yatla tedaviye başvurulur. Organ sonraki yoğun çalısmalarla sağnakli yapılacak hastalar da, her turlü tedavi denendiği halde yalanmış olacaktır. Bu mutlu sonucu hekimler kadar kamu oyu d'a saması için transplântasyon dışında çaresi kalmamış, ölümü kesinsabırsızlıkla beklemektedir. lıkle beklenen bahtsızlardır. Bu nedenle bu kişileri olümün pençesind*en kurtarmak için daha çok beklememizi salık vermek • nsandan insana kalb nakli ger bilmem neye yarar? Başarıya etI çekleştırileli on üç ay oluyor. ki v e tepküerin öğrenilmesinden • Dünyanın on üç ayrı ülkesin sonra vanlacağına göre, ergeç bu de 103 kere insandan insana kalb aşamalan yasamak zorundayız. nakli ameliyatı yapılmıs bulunullerlemeler oranmda bajanlar da yor. Yaşamaya devam edenler artacaktır. '«40 kadarı. Ancak 15 kadan da 4 ay'ı aşkın zamandır yaşıyor. Her ne kadar Rusya ve AlmanYalnız bir tanesi bir yıldır bütün ya gibi tıpta ileri memleket hei? Tabibi Philip Blaiberg'in takma kalbiyle birinci yaşını kutladığı bugünierde, Güney Afrıka gibi az gelijmis bir ülkede insandan insana kalb naklini ilk kez başariyle gerçekleştiren Dr. Christian Barnard'ı övgü ile anmak en doğal insanlık görevimizdir. Dünyada büyük heyecan yaratan bu olay, insan yasantısını uzatmak ve yasayanlann acılarım dindirmek gibi, yüzyıllardır insanhğın çaresizlikle boyun eğdiği dertlerinden birkaçının devasına cfoğru atılmış ilk adımdı. Alexis Carell 1905 yılında bir köpekten çıkardığı kalbi, diğer bir köpeğin boyun damarlanca dıkerek 21 saat çahstınnayı başardı. Hardy 1964 yılında iflâs etmis bir insan kalbini, sempanzeninkiyle değistirdi. Fakat maymun kalbi takılan bu kalb hastası insan, ameliyatm bitiminden az sonra öldü. ı KALB HAKIUERI ihracat niçin artmaz? Sornya cevap vermeden önce Doğan Avcıoğln'nnn yeni yayınladığı «Turkiye'nın Duzeni> adlı kitabından • ki bu kitap köşemiıde aynca söz konusn olacaktır aldığımız şn tabloyn gözden geçirelim : 1950 65 arasmda A.B D.'den dırekt sermaye akımı (milyar dolâr) Bu sermayeden A.B.D.'ne transfer edilen gelir Avrupa Kanada Gunev Amerika öteki bSlgtler 8,1 6,8 3,8 54 Y da da flnans kapHal gangsterlerinln karanlık mafaralan Alp Dağlarmın eteklerindeki İsviçre hudutlan içerisinde bulunmaktadır. Çeşitli yollarla Türkiye'den yurd dısına kaçırılan paralann çogunluğu Îsviçre bankalanna yatınldığından bu bankaların yerecekleri •'• 2,3 oranmdaki çok düşük taiz gelirleri ile yetinmeyen açık göz iş adamlan bu paraları yeni hüviyetleri ile tekrar Türkiye'ye getirerek sınai tesislere yatırmakta ve bu işletmelerden sağladıklan büyük kârlan resmî yollardan yurd dışına transfer edebilmektedirler. > ' ttlbariyle yukandaki cetvelde 12 milyon dolâr olarak gösterilen İsviçre menşeli yabancı sermaye 1968 yüı sonlannd» 303 milyon liray» yfikselmiftir. 203 milyonluk yatınra yapan yabancı sermaye şirketlerinden bazılan İtalyan ve Amerikan asıllı olduklan halde yurdumuzda henıedense îsviçre kanaliyle yatırun yapmayı tercih etmişler ve paralannı çok verimli sanayiı alanlarma plâse etmislerdir. Uluslararası sermayenin vatanı ve milliyeti olmadığına göre, merkezi baska bir memlekette buIunan bir şirketin çeşitli sebeplerle İsviçre yoluyla yatırun yapmayı tercih etmesi veya tsviçre'de parası olan Türk iş adamlanyla anlasarak firmanın patent hakkını satmak suretiyle yurdumuza gelmesi pekâlâ miimkündür. İsviçre bankalannda büyük miktarlarda mevduatı bulunan bazı Türk veya Musevi vatandaşlar paralarını daha verimli bir sekilde isletebilmek için dnnyaca tanınmı; büyük firmalann patent haklarını satın alarak ve bu şirketlerin yurdumuzda kuracaklan tesislerin bedellerini İsviçre'deki dolârlariyle karşılayarak özel bir anlaşma yapmif olmaları da akla gelebilir. Bu şekilde hareket etmekte kanunî bir sakınca olmadığı gibi uluslararası ticarî ilişkilerde örneklerine rastlanan normal islemlerdir. Isviçre Elçilik Müsteşan ile yaptıgımız şifahi teraasta firmalardan sadece yedisinin İsviçre'de ycrleşmi? firmalar olduklannı, diğerleri hakkında hiçbir bilgi sahibi olmadığını beyan etmistir. Esasen. îsviçre'de kambiyo kontrol sisteml olmadığından resmî makamlarrn özel kisilerin yabancı memleketleTdeki sermaye yatınmlan hakkında bilgi sahibi olmayacaklarını sözlerine ilâve etmi?tir. ununla beraber, yabancı sermaye müracaatlan hakkında özel surette elde ettiğimiz bUgiIere nazaran İsviçre kanalıyla gelen müracaat dosyalannda bazı formalite noksanlıklannm bulunduğu anlaşılmıştır. Nitekim, Türkiye'de yatınm yapmak isteyen bazı İsviçre iş adamlarının kanunî bir mecburiyet olan teminat mektnplannı bizzat imzalamayarak Türkiye'deki vekillerine imzalattıklan v e bn konulardaki yabancı sermaye kararnamelerini formalite noksanlan ile çıkardıklan görülmektedir. Mesclâ. bn yabancı firmalardan birinin İsviçre'deki ikanıetgâhı dosyasındaki resmî belgelere före, Feldstein 60 Rue de Rhome Geneve adresinden ibarettir. Türkiye'de yatınm yapmak isteyen yabancı firmalar hakkında bu konudaki yönermelik hükiiralerine göre. soruşturma yapılması, bunların güvenilir firmalar olup oimadıklarının saptanması gerektiği halde dosyasına bir tek ikâmetgâh adresi koyarak ve aimacak teminat mekruhunu da Türkiye'deki vekiline imzalattırarak muamelenin tamamlanması yukanda belirttiğüniz süphelerimid güçlendiren kamtlardan biridir. 1 s o n n 5.5 5.9 11.3 D Dr. Blaiberg TıHar 1958 1957 1958 1959 1960 1961 1962 1963 1964 Aı gelişmis ülkelere yapılan sermaye trangferleri (Milyon Dolâr) 5.6 6,9 7 7 R 9.1 7.8 7.7 9,1 Göröldügü gibi Amerikan firmalan 1950'den sonraki on be% yılda Güney Amerika'ya 3.8 milyar dolâr vatınp 11.3 milvar dolâr transfer vurmuslardır; öteki yoksul ülkelere 5^ milvar yatınp 14,3 milyar dolâr toplamışlardır. Biz de, ibretle seyredilecek bu tablonun sat kösesinde yeriraizi almaktayız. Yıllardan beri bn kösede ısrarla tekrar ettiğimiz «açık pazar> ve «ileri karakol» deyimlerinin anlamı zamanla yoçnnlasmaktadır. Bir ülke açık pazar olduğu ve yabancı tekel'leri veya çokel' leri gelip bu pazara çöreklendiği zaman Türkiyenin buçünkü acıklı manzarası çıkar ortaya Yabancı kumpanyalar ve ortakları «paketleme sıseleme kutulama» islerini «sanayi» adıyla millete yatturmak imkânlanna kavnşnrlar.. kendilerine yardınrcı bir siyasi iktidan koltuğa otnrtvrlar.. Açık pazar olan yoksul ülkenin dif ticareti ievamlı açık verir Temel sanayi knrulaınaz Dısarıys bajf1ı sshte sanayi gelişir.. Bn soy sanayi «ham maddesi dışandan gelen imalât ve parçaları dısanö*an gelen montai» dan başks şey defildir.. Hedefl «Türkiye pazarı» oldngundan, ihracat diye bir k»yfCisı da yoktur. Eloîln bİ7İm isadamıyla birlikte Türkiye iç pazarı üstüne otnrtulmns kumpanralarını ;elistiredur<;un: sivasi iktidar dostlar alışverîste görsün kabîlinden • ihracatı artıncı. ithalâtı zorlaştıncı tedbirler aldığını iddia ederek birtakım yeni kararlar çıkarır. Bnşünlerde gazetelerin birinci sayfalarını kapsıyan kararlann hepsi iste bn çenel tablo içinde alınmıştır. ts temelinden bozuk oldujfn için bn kararlann hiçbiri ise vararaıvacaktır. Sözde ihracatı tesvik edici tedbirler, «ayısı belii birkaç tüccarın daha çok, daha u kolay kazanmasmı saîlıyacak: ithalâtı zorlastırıcı denen kararlar J sayısı belli ithalât kumpanyalarımn ekmegine vaS sürecektir. Tür 1 kiye'nin ihracatı zaten bes altı kalem tarım maddfsinden meyda I na gelir : Tütün, fındık. pamnk, knru iiziim, incir.. İthalât ise bir S âlemdir, meshur bir tüccarınuzın tarifiyle : « îthalâtçılık tah«i« ticareti haline gelmiştlr. » Elimizdeki döviz kıttır. Bn dövizi isadamlarına paylastıran, siyasi iktidardır. Bir isadamı bir malı ithal etmek istedifi zaman iktidardan rnhsat almak zorundadır. Bu rnhsatı almak için arava adam konur. Ankara'da kulis faaliveti vapılır, tayrimesrn yollar zorlanır, Bakanlık kapılannı siyasi parti nüfuzlnlan aşındırırlar. Ruhsat verilip tahsis çıktı mı. eel keyfim eel !.. tstanbnl Ticaret Odasında 300 ihracatçıva karsılık 6 bin ithalfitçı kavıtlıdır. Her ıeyden önce alman tahsislerin bir «iç pazarı» vardır. Gazetelerde iUnlar görürsünüz : Filânca tahsis satılıktır.. Veya : Falanca tabsis aranıyorSözgelisi 500 dolârlık tahsis koparan kfiçük tüccar bn tahsisi dolâr başına 30 lira farkla iç pazarda büyük ithalâtçıya satar, bfiyük ithalâtçı topladıfı tahsisleri kendisininkine katar, ve yapılan ithalâttan en sonunda halk yer kazıfı .. Bir de liberasyon listesi. yani serbest mallar listesi vardır. Oradaki ovunlar bir baska âlemdir. ve su köseye sığmıyacak kadar derin ve geniştir bütün bn dfl zenler Şimdi millî pazar alevhine isliyen bn iktisadl düzen içinde çiîlönç tedbirlerle, geçici kararlarla ihracat artırılmak isteniyor Mümkün müdür? «Şişeleme kutulama paketleme. ile «ham maddesi dısardan gelen ımalât» ve «parça=ı dısardan gelen montajcılık» ile knrnlmus ve gelişmis bir ortamda ihracat nlçin artsın? nasıl artsın? Anadoln pazarını hedef bellemis iç ve dıs kapitalistin egemenliginde bnlunan bir toplnmnn ihracatı artar mı? Artmaz. Tabsisli ithal mallan.için yatınjac'ak teminat ofamnın yök^ellilmesL veya Uberasyon listesinde ithal damgs resmlnin artınİması, hep büyük isadamını zenginlestirecek tedbirlerdir ve usullerdir: banlarla ihracat artmaz, ama Bankalardaki bazı hesapların sagdan sıfırları artar. u rakamlar gelişmiş ülkelerden az gelismis; ülkelere kayan sermaye aJtımlannın tamamını kapsamakta ise de, 1962 1964 yılları arasındaki yabancı sermaye yatınmlarının • • 44'ü Amerika tarafından yapümış olup, bu döncmdeki ortalama yatırım miklarları ve toplam içindeki yüıde oranlan şoyledir: B 1967 de. B Yatırım yapan 19621964 ortalaması vah"*"*1! devlet (Milvon dolâr) « • Oranı Amerika Bırleşik D. Fransa tngıltere Federal Almanya Italva Diğerleri Toplam .... 716 326 146 82 81 277 1.638 44 20 9 5 5 17 100 B Çeşitleri CRKİYE'YE GELEN TABANCI SERMAYE ÇEStTLERİ: 1965 yılı sonuna kadar yurdumuta çeşitli yollardan gelen yabancı sermaye yatırunlan lle kamu aracıhğiyle yapılan borçlanmalar 5 milyar 347 milyon liraya ulaşmaktadır. ki dört (rupta toplayabileceğimiz yabancı sermayenfaı gelis sekilleri itibariyle çeşitleri şöyledir: T arnard 1967 yılı 3 aralık pazar gunü, trafik kazasında ölen bir insanın kalbini, kalb yetmezliğınden ölmek üzere olan diğer bir insana taktı. Yedek parçalı bu insan da uzun zaman yasayamadı. Fakat dünyada yarattıgı heyecan ve topladığı ilgi çok büyük oldu. Birçok ulke cerrahlarını hevese getirdi. Çok, ama pek çok sayıda hayvan denemelerine girışildi. Çünkü kalb vücudun tek organlanndandı, nakledildiği andan itibaren çalışmaya başlaması şarttı ve transplante edıldiği vücudun yaşamaya devamı baska türlü olamazdı. Bu çok sayıda hayvan denemeleriyle nakledüen organ ne oluyor. yenl yerinde nasıl çalışıyor, ne kadar yaşatmak mumkün oluyor, alıcı nasıl tahammül gösteriyor, yeni kalbin görev niteliği nedir, beden hareketlerinde kalb kası uyumu na<;ıl oluyor, yabancı dokuyu atma nasıl gelişiyor, immuno suppressıf maddelerin etkileri ve zararları nedir? öğrenilmeye çalışıldı. Şriyle ki : KALB NAKLİ ameliyatlannm ilk alıcısı Güney Afrikalı Lonis Washkaasky, Bamard'm yaptığı ameliyattan sonra haslanmıa yumnrta yiyor. hayat fonkslyonlarını eksiksiz devam ettiriyor. Bütün bu gerçeklere rağmen kamu oyu, belkı de haklı olarak, hâlâ tereddüt ve tatminsizlik içinde.. Organ nakli bir deneme midirT Yoksa bir tedavi midir? Bir yerde her yeni bulusun bir deneme uygulamasından geçeceği kaçınılmaz gerçektir. Ar.cak bu, ölmek üzere olan bir insaru yaşajnay» devam «türmek olunca "çoi titîz "bir ctâvrân'ış gerekiyor. îşte bu anlayışa paralel olarak, organ nakli işiyle ilgilenen ülkelerde; (?) Deneysel cerrahi merkezleri kuruluyor. Herhangl bir teknik, insana uygulanmadan önce, bu tekniği insana uygulayacak ekiplerce bu santrlarda birçok kereler hayvanlarda v e hattâ kadavralarda deneniyor. (5) Ameliyat sonrası ölüm yüzdesini azaltmak için özel olarak yetistirilmiş reanimatör ve rehabilitatörler kullanıhyor. (5) Organ ve doku reddini önlemek için gerekli tedavi ve bakım, gene özel olarak yetiştirilmiş immunologlar tarafından yürütülüyor. Gerçek öTurum böyle olunca işin süphe götürür tarafı kalmıyor herhalde. Ancak zamanla yeni teknik v e yeni ilâçlar bulunmıyacak mı? sorusu hatıra gelebilir. Elbette bulunacak ve tabiat gelişme hükmünü yürütecektir. kimleri beklemeyi tercih eder gibi görünüyorlarsa da, bu bekleyiş nedenini onlar da bu işi yapmaya başladıktan sonra daha ıyi anlıyacağız. Barnard'ın yani az gelişmis bir ülkenin başarı kompleksi içinde olabilirler veya daha değişik teknik ve materyelle yapıp üstünlüklerini ispatlamak için de bekliyebilirler. Onların da bütün dünyada olanları adım aJım izledikleri ve deneysel güclerini artırdıklan bir gerçektir. Şüphesiz onların başansı da hekimliğln övgüsü ve insanhğın yararı için beklenecek çok mutlu bir olay olacaktır. Çünkü on üç ülkenin hekimleri çeşitli organ nakilleri için enerjilerini vargüçleriyle harcarken, Alman bilginleri doku reddini önliyecek en üstün özellikte formülü bulmak jçin, Rus bilginleri ise en kısa zamanda yapay kalbi gerçeklestirmek için bütün dünyadan daha çok çaba göstermektedirler. Milyon Lira Petrol. Kanuhuna g6re gelen ' : 1.850 Sanayi "Kallanma Bankası kanaliyle gelen sermaye : 463 Ereğli Demir Çelik Fabrikalan için gelen sermaye : 1.474 Yabancı Sermaveyi Teşvik Kanununa göre gelen : 5<1 Toplam : 5.34» Yukanda gornldüğü üzere dört kanaldan gelen yabancı sermaye ye dış borçlanmalann ','• 5*'si DLF. İDA. AİD, EİB. OECD örgütlerinin aracıhğı ile alınmış olup, diğer yarısı yabancı petrol şirketleriyle özel germaye yatınmları snretiyle yapılmıştır. ukarıdaki cetvelde görüldüfü gibi 1965 yılı sonuna kadar Yabancı Sermaye Te^vik Kann. nuna göre gelen sermaye miktarı 561 milyon lira olup, geldifcleri memleketler itibariyle miktarlan su şeklldedir: Keza, yukandaki cizelgede gösterilen çok büyük yatırun firmalanndan biri hakkında 1955 1959 yıllannda döviz kaçakçıhgi, muvazaalı yollarl» Türkiye'ye sermaye getirmesi bakımından Maliye Bakanlıjfi Müfettişlerince soruşturma yapıldığı halde her nasılsa bu firmaya da yurdumuzda yatırım yapma müsaadesi verilmiş ve milyonluk kazançlarını yurd dışına rahatça aktarabilmiştir. ynı ydlarda Demokrat İktidann gfiçlü1' Bakanlarından birinin isviçre'deki yabancı ortaklan ile kurdugu bir ilâç fabrikası, kendisinin bir uçak kazasında ölmesi sonunda vârisleri tarafından «bedelsiz ithai. yolu ile yurdumuza geörilmiştir. Kaldı ki, 1966 yılı menkul kıymetler borsa kayıtlanna «öre, İsviçre'nin yabancı memleketlerden satm aldığı aksiyon ve obligasyonlann toplamı 42 milyon dolârdan ibaret olup, elde edebildigimiı bilgilere göre, İs\1çre'nin Türklye dışında hiçbir memlekete direkt sermaye yatırunlan yapmadıgı anlaşılmaktadır. îs\içre bankerlerinin gelişmekte olan Türk ekonomisine bu derece yakından ilgi duymalarını ve yurdumuzun sanayi alanında kalkınmasını sağlamak için bu kadar büyük yatınmlarda bulunmalannı izah edecek hiçbir özel sebep düşünememekteyiz. Bütün bu kanıtlara dayanarak iddia etmekteylz ki, İsviçre kanalıyla yurdumuza gelen yabancı sennayeler, daha önce çeşitli yollarla >urdumnzdan kaçırılan Türk paralarının hüviyetini de ğistirerek, tekrar anavatana dönmesinden ve bu joksul memleketi sömürmek için çok kazanç safIayan iş kollanna yatırılmasından başka birşey değildir. • Kondo ve Kantrowitz kalbini değiştirdikleri 40 tazı enciğinden 20 sinin bir, 13 ünun ycdi, 1 .ıniıv de 112. gund^n fazia yaşadığıiM göröTülrr, .* » > 9 Cachara'nm kalBlerini değistırdiği 31 köpekten altısı 24 saatten fazla yasamadı. Geri kalan 25 tanesi ise immunosuppressör ılâçlar sayesinde 21, 76, 119 uncu gunlere kadar yaşayan 3 grup halinde öldüler. •••••••••••••• • • • • • ••••« A YARIN ANT'ın 12. Kitabı Yaşar Kemal Y Alıcı bakımından güven verici mi? Sermaye miktarı Geldigi memleket (1000 dolâr) Birleşik Amerika D. îsviçre Holânda F. Almanya Frar.sa îngütere ttalya Karma devletler Diğerleri Toplam ... 20.826 12.121 10.991 10.023 4 685 2.172 2.157 1.899 3.564 68.438 • 4 Oranı • 30,5 17,7 16 14,6 6,8 3,2 3,1 2,8 5.3 İM Vakit erken mi? alb nakli ıçın vakit erken değıl mi? Bir müddet sonra yapılacaklar daha başarılı olmıyacak mı? Hastalıklar herkesin bildiği gibi ilâçla tedavi edilirler. Eğer bu yolla sonuç alınamazsa ameli K Adile CANDEMİR İle Mesut TOGAÇAY Nişanlandılar 5.11969 Taksım Belediye Cumhuriyet 232 Yukanda adı geçen araştırma kltabındaki rakamlar 1965 yılı sonu itibariyle derlenmls olup, son üç yıl içerisindeki sermaye hareketlerini de buna ilâve edecek oiursak 15 yıUık 1953 1968 döneminde yurdumuza: 21.478.514 Dolârı nakti 63.689.697 Dolân aynl »ermaye olmak fizere TOPLAM 85.168.122 85.168.122 Dolâr yabancı sermaye gelmiftir. SVİÇRE'DEN GELEN YABANCI SERMAYE: Yazımızın bu bölümünde şimdiye kadar hiç ele alınmamış ve arastınnacı Baran Tuncer in kitabında da deginilmemis bir konuyn açıklamak istiyoruz. Yurdumuzdaki yabancı sermaye yatınmlanmn tizticü yönlerinden biri de bu paraların çeşitli yollarla yurdumuzdan kaçırılan servetlerin uyrugunu değiştirip tekrar yurda dönmeleridir. Bu kammızı ispatlamak için yurdumuza gelen yabancı sermayenin geldikleri memleketler itibariyle menşelerini incelememiz kâfidir. Filhakika. yukandaki cizelgede gösterildiği üzere Amerika'dan sonra Türkiye'ye gelen en fazla yabancı sermaye tsviçre kanalı ile gelmektedir. Kırk Maramiler masallarında olduğu gibi asrunız DR. BLAİBERG 9 Lower ise ilâç kullanmadığı 20 takma kalbli köpeğin 4 ile 21 gun arasında öldüğünü, ilâç kullandığı 25 köpeğin de 6 ile 250 gün arasında yaşadığını muşahede etti. • En üstün öğretıci niteliği taçıyan deneyler Shumway'in yaptıklan oldu. Transplântasyondan sonra kalb ritmine, yetmezlik belirtilerine ve çevresel dolaşım basıncma aıt değişıkhkler v e bunların açıklamaları en iyi onun tarafındfan yapıldı. Takma kalbin takıldığı vücutta parasempatik ve ortoseropatik reinnervasyonu, ancak 3 ile 12 ay arasında olabilir görüşünü belirtti. Bu sinirsel fonksıyonun eksiksiz islemesinden sonradır ki, takma kalb vücudu benimsedi denebilir ve surviden bahsedilebilir dıyor. Şimdiye kadar en uzun yaşayan hayvan 11 ayla Shumway'm kopeğı, ve en uzun yaşayan insan da Barnard'ın Blaiberg'i oldu. Bugüne dek başanlanlar ancak ilk adımdır ve bir başlangıçtır. S onu ç Y t ukandan beri yaptığımız açıklamalarla yabancı sermaye belâsının az gelişmis ülkelerin başuıa ne gibi dertler açabileceğini gösterdiğimizi sanıyoruz. Çeşitli yollarla yurd dışına kaçırılan paraların yabancı bir hüviyetle de olsa tekrar yurda dönmesi, ilk bakışta faydalı görülebilir. Modern ekonomide sermayenin Milliyeti. oltnadığına gbre.şclen paranın «nesebinin sahih» olup olmaması ekonomik etkileri bakımından önemsiz görülebilir. Ancak. geri kalmış toplumlara bu yollarla sermaye gelmesi. o toplum içinde çoreklenen sömürücü çevrelere cesaret vermesi bakımından sakıncalıdır. Gayrimeşru kazançlarını yurd dışma kaçıran becerikli kişiler, bu paralan İsviçre bankalannda •'•2,3 gibi çok düşük faizlerle uyutmaya mecbur iken bunları yabancı sermaye etiketi ile tekrar yurda sokmalan doviz kaçakçıhgmı te;vik bakımından millî çıkarlarımıza aykırıdır. Dilegimiz, sorumlu mercilerm bu konular üzerinde önerale durarak İsviçre yolu ile gelen yabancı sermaye dosyalarının ciddi bir teftişe tâbi tutulması ve şüpheli görülen işlemler hakkında dış istihbarat kaynaklarmdan da faydalanılarak konunun aydınlığa kavuşturulmasıdır. ••••1!•*••••••••••*••••••••••••••••••••••••••>••••••••••••••••••l «•!••••••••*••••••»••••••••••••••«••••••••••••••••••••••••••••"• •••••••••#••#••••••••••••••••••••••••••••••••••«•••••••••••••••• Türkiye'nin En Büyük Kültiir Mecmuası Hayat Anadolu efsanesi tlmn yıllar Anadolu destanlan, efsaneleri, ağıtlan, tfirkuleri üzerine derin incelemeler yapan Yaşar Kemal, bu eserinde «Köroğlunun Meydana Çıkışı», «Karacaoğlan» ve «Alageyik» efs.\nelerini nefis türkçesiyle ebedileştirmiştir. Lüks krome dört renkli ofset kapak içinde 287 sayfa 10 Lira'dır. Genel Oağıtım: ANT YAYINLARI P.K. 701 Sirked İ S T A N B Ü L , İstanbul Dağıtıım: GE DA. (CumlruTİyct: 343) TARİH modası yaratan sefirimiz: MECMUASI Yeni serinin ilk sayısı çıktı Bu sa\ıda: • Parıs'te bir Turk Y E N İ Ç I K T I Genii kaynaklara dayanan, en yeni bilrileri snnaa, PRATİK HEKİMLİKTE YARARLI KİTAP Esseyyıd Alı Efendı * Eski duğünlenn vazgeçılmez süsü: ELEKTR0KARDİY06RAH ve Teşhisteki Yeri Doç. Dr. Altan ONAT Nahıllar • Birçok Türk meşhurunun feyz aldığı okul: Kuşe kâgıt, ciltli, 172 orijinal trase v e sem», 400 »ayft. Fiyatı 70 lira. Tıp kitabevlerinden veya yazardan [Sisll, HalftskftrgMt C*d. SM] temin edilebilir. (Cumhuriyet • 233) Sayın Doktorlara, «PROSTAT» tedavisinde knllanılan Ampnl RAVERON ithal edilmistir. Hastalann telefon, mektnp v e bizzat yaptıklan müracaatları kolaylaştırmak gayesiyle aşağıda yazılı açıklama yapılmıştır. 1) Saglık Bakanhğı emriyle Ampul RAVERONlar ihtiyaç •ahiplerine Bakanlık müsaadesi veya mahall! Saglık Müdürlüğünce tasdikli reçete karsılıgı verilecektir. Reçete sahlplerine kolayhk olmak üzere Ampul RAVüRON'lar Sağlık Bakanlığınm emri mucibince ithaliteı fiatı olan 20.30 TL. dan Beyoğlu, Ağacamil yanında REBUL ECZANESl'nden satıiacaktır. KEMAL MtDERRİSOGLTJ ve ORTAKLARI KOLLEKTİF ŞÎRKETİ (Moran: 32/230) Aylak Musa Kabataş Erkek Lısesı # Eskı Istanbul'u renklendıren bir taşıt:, w€^ T VL£WM ED£W2 yauaı VAEr'PI ^ / Kayıklar Ayrıca; Pr&f. Toynbee ıte mUlâkat, Osmanlılar'da Ktlrk, Gamah Haç'ın menşei, Torpıtocu İdris Bey Oaha birçok yazı, çok renkli tablolar, yayınlanmamış fotoğraflar 100 sayfa 250 kuruy. î) (MORAN 27) • 23S