Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHTJRtYET 20 Ocak 1969 SAHİFE ÜÇ hâdiseler arasmda ABD Savunma Bakanı bütçe konuşmasını yaptı VİET1SAM SORUNUNUN TARAFLARI, DAHA AZ MASRAFLA HEDEFE VARMAK tÇtlS PARtS'TE BULUŞTULAR Olaylcırın Haffası Iki dostlan hangisi? TJlan nedir o gömleğinın yakası, kolları?. Ne obnuş?.. Hâlâ ne obnuş diyor! Baksana şu kollarına.. sen hiç av. naya bakmaz nusın? Gömleğini jiyerken yakasına bakmaz mısın? Ya bakanm, ya bakmam>, ne olacak? Ne olsun? Pislikten kokacaksın!. Şu gömleğin kirine bak!. Haaa! Onu mu söylüyorsun? Evet onu söylüyorum. Sunu bir vıkasana!. Yıkıyomm, yıkjyomm. Tek« rar kirleniyor.. Tabiî kirlenir.. gene yıka!» Gene kirlenivor. TJlan sen adamı öldürürsün! Tabiî çömlek kirlendikçe yıkanacak.. Ağabev!. Ben bu dfinyaya yalnız gömlek yıkamayaraıgeldim? Hay yaşayaam! Gdmlefi kirll filozof.. Yahu! Biz bn dünyaya sadec* politika zırvası yemek, ondan ötüru kann ağnsına tutulmak.. ve ha battık, ha batacağız.. dire tasalanıp yemekten içmekten Itesilmek, karakol karakol dolaşmak, birbirinin kafasını gözünü yarmak için mi geldik? Ben politika ile uğraşmayı anIanm parti kurup üye oynatmayı anlanm. Toplantı yapıp hır çıkarrnayı, hattâ araba devirmeyi de anlanm.. ama Arnavudun dediği gibi: Her gün draaaın, her cün draaam!. Bıktık vallahi bn draaamdan!.. Herkes bıktı. tnönu bile bıktı. Bunun ne sonu var, ne faydası. Insanlar dünyays ne gömlek yıkamak, ne de kendl çıkardığı harazalann derdine yamp birbrrini taşkırtmak, birbiriyle veva başkalariyle maraza çıkarmak i* çin geuniştir. Allah insanlara g5z vermiş, aiizel şeyleri görrnek. imrenmek, ders almak için; kulak vermi? giızel sözler, güzel sesleri dinlemek, ibret abnak için burutı vermiş.. her yere sokmak için değil, güzel kokularla «rayihalanmak» için,. ağız vermiş !ezzetleri tatmak, acılan yememek için; dil vermiş, güzel sözler sövlemek için» ve akıl vermiş.. iviyi kötüden aymp şu dünya nimetlerinden pücü yettiği kadic pay almak için.. Ama gelgelehm.. ille de şeytan bizi dürtuvor.. hiç yoktan mesele çıkarıyor.. lem kendimizi hem yakmlarımızı, hem memleketi rahatsız ediyoruz. Şu gençliğin haline acıyorum: Hayatın en fevizli, en tath bir devrinde rahat rahat tahsilini • a• pıp ömriinü uyçun bir yörünseye oturtmak, güzelliklerden, tathlıklardan. hulâsa beşere hâa ze\k ve nimetlerden terbiye. edep dairesinde istifade etmpk varken haritada bile yerini ROSteremiyeceği uzak memleketlerdeki binbir dalaverenîır • ^egâııe • dertlisi ve dâvacısı bizmişiz çibi sokaklara dökülmek, kendisiv. le beraber anasmın. kınnın. kızanının başını derde sokmak, »trafını tasalandırmak.. her fırsatta bir kargaşalık çıkarmavı i? edinip muhitinde tat tuz bıraVmamak reva mıdır yahu? Bu mudur demokrasi, hürrivet, a* dalet, müsavat, uhuwet? ve.. beşeriyet, medeniyet? Biliyonun bunlann bir ikisinl kimbiUr .ıe nkde Ue içi burkulmuş bir ahbabı zehirler.. onlar işi ele alırlar.. beride dersine bakmaktan başka kaygısı olmıyan çocuğa gelir» Haydi gidelim!. der« çoctık: Ben bu işlere kanşmam! dedi mi alırlar alaya, ne ödlekliği kalır, ne pısınkhğı kalır, ne hanıra evlâtlığı!. O zaman çocuk: Pekü der ve böylece hep birden dramm birinci perdesine firerler» Bence bn gençlere arada bir taym avt verip diniendirmck ve takkelerini önlerine koyup ılüşfinmek fırsatını hazırlamak lâzınıdır. Çünkü ne olursa olsun, ne kadar siyasî hasta olursa olsun insanlar baslannı dinledikleri zaman sağduyunun sesini duyarlar ve bu sağduyu daima şöyle söyler: Atallı olun!. Çalışm ve dünya nimetlerinden âzamî şekilde faydalanmanın ilmini öğrenin! öfrenmek, bilmek ve düsünmek insanlan bedbaht etrnek için değil. bütün zorluklanna ra?men hayattan ve dünyadan kâm almak içindir. Bütün zevkler ve nimetler insanlar için, bütün elemler ve zahmetler de insanlar için. Neden ikincisini birinciye tercih ediyorsnmız?. Aziz okuyucularım! Yoktnr bunun cevabı.. İnsanlan rahat, mesut vaşatmak vaadi ve hayaliyle onları bahtsızlığa, ümitsizliğe, birbirini kınp dökmeye sevketmek (Arkası 7 inci sayfada) SOVYETLER BÎRLtĞt ORTADOĞZPYA SİLÂH SEVKtNt SINIRLARSA BARIŞ ÜMİDİ ARTAR Her köyde bir rampa.. S ovyet Bilimler Akademisinde önemli bir toplantı var. Büyük salona girip çıkan hademe yoldaşlar, bilgin yoldaşlann önune dosyalar bırakryorlar. Herkesin büyıik bir telaj Içlnde bulunduğu besbelli» Akadetni Baskanı olan bir pro fesbr yolda? ayağa kalkryor ve konuşmasma başlıyor. «Bilgin yoldaşlar. bugttn burads nzayda elde ettiğimlz xaferler flzeriode konuşmak için toplandık» diyor. Sonra konuya gtrlyoc: «Marks*m öfretisi ve Lenln'ln meşalesi bizi, her yerde olduğu gibi nzayda da en öndeki yere getirmistir. Son denemeden sonra anlasıhnıstır kl, Aya ayak bas ıtmmtg bir gün meselesidir. Bütün dünyanm banşcı halklan, Sovyet halkmm başanlannı heyecan içinde izliyor. Çekoslovak'yadaki yoldaşlann da heyecanınm ölçüsiız olduğu bildlrilmekte. Emperyalist uşağı tahrihçilerin bir yalanmı açığa çıkar dık. Prag'da kendinl yakan gencin, işgalden duyduğu uziintü so nunda bn işe giriştiğinl iddia ediyorlardı. Bu gencin üziıntuden değil, sevinçten kendini yaktığını oğrendik. Son nzay denememiz başanya ulaşınca. bunu kntlamak için yakmış kendisini...» Akademi Başkanı yoldaş, burada duraklıyor. bksurüp gırtlağmı temlzliyor ve kaşlannı çatarak devam ediyor: «Toldaşlar, çok bnemli bir mesele üe karşı karşıya olduğumuzu belirtmeli>im. «Aya varmak ve daha îlerî gitmek yolnndaki yarışta. tek rakl bimiz var diyorduk. Bize ancak Amerikalı emperyalistlerin yetişe bilmesi ihtimali vardı. Geçen ay ııç tabrikçi astronot Ayın çevresinde tur atınca harekete geçtik ve emperyalistlerin moralini bozduk. Hatırlarsınız demecimi: Eğer Amerikalı astronotlara Ayın çev resinde bir şey olursa, Sovyet koz monotları gidip onları kurtaracak demiştim. Bereket sağ salun dondüler. Boylece gidip kurtaıalım Şn fotoğraflan da astronot Borman çekmiştl. kbye bile gitmiş, durumu tesbit etmişlerdir. Evet yoldaşlar, her Türk köyünde bir rampa var.» Bilginler paniğe kapılmıstı. Fotoğraflara bakanlar baslannı yumrukloyor, ter ter tepiniyorlardı. Bu sırada, o ana kadar hlç bir tartışmaya katılmamış olan bir bilgin kalktı a\ağa. •Başkan yoldaş» dedi. «Ben Turki>e'de bulundum. 1930larda fabrika kurmuştum orada. Bu soylediğiniz garip geliyor bana. Bir fotoğraf gorebilir miyun ben de?» Başkandan fıize rampalannı gös teren fotoğraflardan birini aldı, baktı, baktı ve gülmeye başladı. Yere yatmış, kahkaha atıyordu. Kaldırdılar, su verdiler, sırtına vurdular. •Neden gülüyorsunnr?» diye sordu başkan. Bir zaman Türkiyede bulunmus olan bilgin, «Bunlar camilerin mi nareleri» dedi sadece.. derken, bizimkilerin başına bir iş gebnesi dnrumnndan kurtulduk. «Yoldaşlar, bir şey açıklayacatun. Bilinenin aksine, biıim nzay daki rakibimiz ne emperyalist Amerika, ne de doğmacı Çin'dir.» Akademi toplantı salonunu dol duran bilgin yoldaşlar, bu sozlerle heyecanlanmişlardı. Bazıları ayağa kalkarak, sessiz harflerin bir araya geldiği soru edat lan ile bağırdılar: «Şto?», «Kto?». Başkan yoldaş: «Sâkin olundedi.. «Rakibimiıln kim oldnğunu söyleyeceğim». Ve anlatmaya başladı: usta oyuncularından biri olan Ka sım Gülek, Aya gitmek için bir Amerikan nçağında yer ayiTtmıştı. Bunu duynnca, endişemiz iyice artti. Ciddi bir adam böyle iş yapamazdı. Kasım Gulek ciddi bir adam olduğuna gore, bizi şaşırtmak, dikkatimizi Amerika ya çekmek istiyordu. «Ajanlarımız, faaliyetlerini art tırdılar. Ve sonunda bulduk yoldaşlar. Turkiye bizden önce A>a \arma hazırlığı içindedir. Sessiz sedasız çalışan Turk bilginleri, her kbyde bir füze rampası karmuştur. İşte fotoğraflar. Ajanlamnız, yol bulunmajan bir çok Nukleergucumuz,savaşı önlüyor (DIŞ HABERLER SERVİSİ) Clark Clifford, konuşmasının Ortadoğu ile ilgıli bohımdnde, Sovyetlerin bu bolgeye silâh sevkini sınırlandırmayı ve dengell bir pohtıka izlemeyi kabul ettıklerı takdlrde, Araplarla îsraü'ın anlaşma yolunda bır gelışme PARİS, (Dış Haberler SerTİsi) kaydedebileceklenni belirtmiştir. Notre Dame Katedralı yaClark Chfford, Sovyetlerin Orkınlarında oturan Parıslüer tadoğu'dakl sıyasi ve askerî nusabah hayretler içınde. fuzunun gıttıkçe arttığına da işa dün retle, «Geçen Ekım ayında Sovbu eski küısenın 90 metre yetlerin Akdenızdekı donanma yüksekliğindekı kulesinde bır gucü daimî olarak bu sularda Vietkong bayrağının dalgadolaşan 45 gemıye yükselmış, aylandığını gormüşlerdir nca, Bırleşık Arap CumhurıyePolıs akrobatlara taş çıkarti ve Sunye sılâhlı kuvvetlerıne tacak bir maharetle, kuleye çok sayıda askeri öğretmen, tektırmanıp bayrağı asanlan anısyen ve danışman yerleştınlmıştır» demıştır. rarken, hava polısı de, bır Clıfford, Sovyetler Birligi'nl helıkopterle kuleye yaklaşıp harekete geçmekten ahkoyan ıple bır mensubunu aşağıya sebeplenn başında Ajnerika'sarkıtarak Vıetkong'un kırnın nukleer gucunün geldığınl mızı mavili bayrağııu buraifadeyle, Amerıka'nın progradan aldırtmıştır. ma bağladığı stratejik nükleer kuvvetlerının bu amaç içın yeterli olduğunu soylemiştir. Clofford, Sovyetler Birliği'nin kendısıni de mahva sürüklemeden Amenka Bırleşık Devletleri ve LA PAZ (Bolivya), (a.a.) Batı Avrupa'ya karşı nukleer siBolıvya Cumhurbaşkanı Rene lâhlar kuîlanmıyacağını da ayrıca Barnentos, onoeki gun olağanusbelirtmiştir. tü hal ılân etmış ve hükumete Savunma Bakanı Clark Clif karşı tasarladığı ıddıa edılen bır komplonun onune geçmek içın ford, Vietnam'da her ıki tarafın Anayasa hukumlerini bir sure da savaşı ne kazanmak, ne de kay betmek ihtımalı olmadığından Pa içın yurürlükten kaldırmıştır. ris'te barış gcirüşmelerıne başlandığını soylemiştir. Savunma Bakanlığnun 1970 bitt çestnı sunuş konuşmasında Clifford. aynen şöyle demiştir: •Vietnam'da askerî bir yenflgiye uğramayız. Ancak, topyekun bir askeri zafere ulaşmamız da mümkun değildir. İşte bunun lcin Paris'teyiz. Ve düşmanımız aynı sebepten Paris'tedir. Taraflar, hedeflerine daha az masrafb bir yoldan ulaşmayı ümid etmektedirler.» W\SHİGTON Amerika Savunma Bakanlığı bütçesiniıı Konşreye sunulması dolayısiyle konuşan Rakan Clark Clifford, çeşitli diinva sorunlanna de. ğinerek, gerek OrtaDoğuda ve gerekse Vietnam'da barış yolunda büyük gelişmeler kaydeâJlmediğini belirtmiştir. Nolre Dame'ın en yiiksek kulesinde Vietkong bayrağı Bolivya'da olağanüstü hal ORTADOGU'DA BARIŞ BEKLİYENLER Kendini yakan Çek öldü Prag 'da gösteri başiadi PRAG, (a.a. AP) t l kesindeki Sovyet lşgalini protesto amacı ile geçen hafta kendini Prag'm Venceslas alanında yakan Çek gencinin dun olmesi Çekoslovakya'nın başkentinde buyuk gosterilere yol açmıştır. Cumartesi gecesini, gencin başında geçiren doktorlar. vucudunun yüzde 85"ı yanmış olan Jan Palanch'm artık yaşamasının ımkânsız olduğu kanısma varmışlardır. Üniversıte öğrencisi Palach'ın ölümü, Çek başkentinde pek çabuk duyulmuş, oğrencinuı kendini yaktıgı alana toplanan yüzlerce, genç, ihtıyar, ellerinde Çek bayrakları olduğu halde, işgali, sansürü ve Sovyetleri yermişlerdir. Çek yöneticileri, gencin ölumünden uzuntü duyulduğunu behrtmışlerse de, gösterılerın müsamaha ile karşılanmıyacağını kesın bır dılle büdirmışlerdir «••••••••M «Hatırlayacaksınız, bir ay kadar once guney komşumuz Tiırkiye'nin Genel Kurmay Başkanı Tural, Turklerin de Ay'a gideceğini açıklamıştı. Bunu bir şaka olarak kabul edebilirdik. Hattâ Turk kamu OMinun uzav çalışmalarından dolaM. dun>a ile ilçill bazı tasarılara sahip olduğunu bil dığimiz için, bu konuda hiç bir endişemiz yoktu. Türk kamu oyu, «Nasıl olsa herkes Aya gidecek. Dunja bize kalınea, buyuk Orta Asya İmparatorluğunu bile yeniden kurarıZ" şeklinde duşünıiyordu. General Tural'ın demeci, bu uzun vâdeli plânın bir parçası olarak bizi aldatmayı hedef almış da olabilirdi.» «Ancak, Tıırkij e NATO'nnn üyesi olduğu için, buradan çıkan her sese değer vermek zonındaydık. Ajanlanmız, Türkiye Aya R İ decek mi sorusuna ce\ap bulmak için tahkikata başladılar. •Bu arada pplen ilk rapor, bizl şaşırttı. Turk 'naset ha>atının en Merhum Dr Osman Remzi Beyın ve Zahıde Hanımın oğulları, Nılufer Kazancıgıl'm eşı, Doç. Dr. Aykut Kazancıgıl, Dr. Ah Kazancıgıl ve Canan Usman'm babalan, Ayşe ve Zeynep Kazancıgıl m, ömer Erguder'in buyukbabalan, Nasıde Zıncırkıran ve merhum Dr Orhan Remzı Kazancıgıl'm ağabe>lerı, Ga\e Kazancıgıl ve Bngıtte Kazancıgıl'm kavınpederleri, ORD. PROF. DR. BUYUK KAYBIMIZ Bir Boeing 727 daha dü$tü LOS ANGELES, (Ajanslar) «UNİTED» Hava Yollannm 727 Boeing tipi bir uçağı, Denver'e gıtmek Uzere buradan havalandıktan hemen sonra, Pasifik Okyanusuna düşmuştur. tçınde 36 kışı bulunan uçaktan kimsenln kurtulmadığı sanılmaktadır. Uçağm düşüşünden üç saat sonra, ancak üç ceset bulan sahıl muhafaza teşkılâtı kurtarma ekıplerı, denızin köpek bahklanyla dolu olduğunu bildirmışlerdır. TÜRKİYE TURİNG VE 0T0M0BIL KURUMU 1969 KIŞ OÖNEMİ KONFERANSLARI Konuşma?» Konu TEVFİK REMZİ KAZANCIGİL 19/1/1969 Pazar gunü. saat 00 1 de vefat etmiştır. Cenazesı 21/1/1969 Sah gunu Cerrahpaşa Doğum Kliniğinde yapılacak ılk merasımden sonra, Beyazıt Camılnd'en oğle namazını muteakıp kaldınlarak îstanbul Ünıversıtesı Merkez Binasında icra edilecek merasimi takiben Zıncırlıkuyu'dakı aıle kabrine tevdl edılecektir. AİLESÎ Cumhurıvet 747 Tarih 24 Ocok 1969 Cuma Saat 1 E 29 Ocak 1969 Çarşamba Saat 18 31 Ocak 1969 Cuma Saat 18 10 Şubat 1969 P tesı Saat 18 21 Şubat 1969 Cumo Saat 18 28 Şubat 1969 Cumo Saat 18 7 Mart 1969 Cuma Saat 18 13 Mart 1969 Perşembe Saat 18 19 Mart 1969 Çarşamba Saat 18 Ord Prof. Arif MOfil Mansel •* Perge Kazıları Turkıyenın Sualtı Zengınliklerı Selçuklu Sanatı îstanbul Kütüphanelen Ege Bolgesının Guzellikleri Dıdyma Istanbulun Eski Harita ve Panoramaları Hıtıı sanatı Kapadokya Dr Zareh Magar OSMANLI BANKASI A.§. HıssedarJpr Esas Mukavelenln 29 uncu maddesl hükümleri şereğ'nce 19 Şubat 1969 tarihlne tesadüf eden Çarşamba punv saat 1230'da. Londra E.C2, Liverpol Street, Great Eastern Hotel (Norfolk Room) da fevkalâde Umuml Heyet toplant sma dâvet olunurlar. Prof Dr Oktay Aslanapa Sabahattın Batur Azra Erhat * *• Pilot «Küba'ya galiba» dedi MİAMİ. (Ajanslar) Bır elınde tabanca, dığer elınde bomba bulunan bır j'olcu, Kew York'tan Mıamı'ye gelmekte olan bır jet yolcu uçağını zorla Küba'ya kaçırmıştır. 171 yolcu ve gorevlı taşıyan DC8 tipı dev uçak, saat 12 00 sularında, Havana"nın Jose Marti hava alanına inmıştır. Uçak, Jacksonvılle uzennden geçerken, kaptan pılot Mıamı hava alanı kontrol kulesıni anyarak «Arkamda tabancalı biri var. Küba'ya gidiyoruz galiba» demıştır. MÜZAKERE GÜNDEMİ OSMANLI BANKASI tarafından bu bankanın Londra, Jersey, Sudan, Ürdün, K'brıs, Doha, Ebu Dhabi, Maskat, Kenya, Uganda ve Rodezya da kâm şubelerinm National and Grindlays Bank Liraıted'e devredilmesi teklüinin tasvibl. Esas Mjkavelemn 27 inci maddesi hükümleri muciblnce. Fevkaiade TJmuml Heyef • gerek hissedar, gerek vekıl, gerekse hem hıssedar, hem vekil olarak en az otuz hlsseyl bır araya getıren bütun şahıslardan terekküp eder. Ancak, Umuml Heyet'e iştirak nakkim kullanabilraek içın hjsse senetlennin ve muhtemelen vekâletnamelenn toplantı ıçın tâyin edilen tarıhten en az on gıin evvel aşağıdakı adıeslerden bırme tevdi edilmış olması lâzundır: İstanbul'da, İdare Merkezine, Paris'te, 7 Rue Meyerbeer (lXe) de Banqne Ottomane'a, Londra'da, 18/23 Abchnrch Lane, E.C.4'de Ottoman Bank'a veyı BANKANIN muhtelıf şubelenne. (Reklâmcılık: 193/730) TESEKKÜR Vefatı ile bizlerl sonsuz acılara gark ederek aramızdan ebedıyen aynlan kıymet li aile buyuğümüz Kapalıçarşı Halı Tuccarlanndan Prof. Dr. Rudolf Naumann Prof. Dr. Semavi Eyıce HASAN SUNAL'm cenaze torenine bizzat gelerek, çelenk gondererek, telefon ve telgrafla acılanmızı paylaşan tstanbul Tıcaret Odası ve îstanbul Belediyesl mensuplarma, akraba ve dost lanmıza ayn ayn teşekküre teessürumüz manî olduğundan gazetenizin tavassutunu rica ederiz. Sunal . özdoğru ve Aydoğan AUeleri * Ord. Prof. Ekrem Akurgal Mimar Leylo Turgut Not •KY . Gıriş davetıyelerinin 1'er hafta önceden kurum Merkezinden sağlanması rica olunur. îlâncılık: 889/724 SAKLAMBAÇIN iKi YENi YAZI SERiSi NASIL ANNE OLDUĞUNU ANLATIYOR Beş ay ddrt duvar arasmda kapahkaldını # Anne o4tnaya yemın e'roıstlm Seîeryanla doğıua yapmaK uaıuruflida Doktora "lster karmmi ,ıster kalbımı aç(O yeterkı anne olayım," d'ıye hcrylcrrdfra Carlo'tiMTi &z datıa asansörde dUnyaya getirlyorduoı Otel ile kltaft ara&uiuâ tkı deta k a u KOCAM VEBEN Dun ytlziine Domates atrtan Bugtln Ise Asl gençllğm sevgılısı olan SYLVİE VARTAN kendlrı ve kocası JOHNNY HALLİDAY'ı anlatjyo/ Cumhunyet 740 .YAKINDA SAKLAMBAÇTA