Katalog

SAHtFE ÎKÎ 16 E^lftl 1968 CUMHURtTET Boğaz Köprüsü ve ârso spekülâsyonu Prof. Dr. Haydar KAZGAN AMII YATIRIM VE FAALtYETLERt VE Ş R S A SPEKÜLASYOM" : Devlet \eya mahalli idarelerin çeşitli köprü, yol, tünel, »a getirme, a\dııı!atm3 v.s. gibi yatınmları ve bnnlara baglı harcamalar ile sair onarım faalijetleri sehir plânlanndaki devamlı defismeler ve intibaklar kisilerin sahip oldukları ar«a ve binalann deşerini değistirmektedir. Bu deger degişmesi dejerin vükselmesi seklinde olabilecegi gibi değerin düsmesi seklini de alabilir, Eger değer artısı bahis konusu ise bu artısın kamu yatırım ve faaliyetlerine ait kılınması, baska bir deyişle arsa veya bina sahibinin haketmediği bir kazanç olarak kabnl edilmeıi lâzımdır. Şayet kamu ratırım ve faaliyetleri dolayısiyle bir kimsenin sahip olduğu arsa veva binanın deeeri düsmüşse bu düsüsü telâfi için çareler aramak \erindc olacaktır. renlere yfikletilecefini açıklamak cesaretini Sösterebilmektir. HGkumet böyle bir tntnmn açıklavıp ooa sonuna kadar sadık kaidıği takdirde, belki de bueün köprü ve Bojaz köprüsünün vapılması için direnenler, sinsi menfaatlrrini «mamnr Türkive» slojanlan île örtmeje çalısanlar bir bir ortadan çekilecek ve btivük bir ihtimalle. zaten Türkivenin en az 30 yıl için ekonomik sebeplere davanarak yapıjması nyeun eörülemivecek kSprü hikâyesinin de sonn eelecektir. Fakat hüknmet böyle bir çaranti verebilerek ve hnvle bir sözü ortaya atıp tntabilecek rtctc midir? Dejildir; zira geçmisten relen ve devam eden bir akıma karsı geleçek süçte dejildir. Busün tstanbul'da kamu sehir ekonomisinin finansmam icin müsteri veva tüketlci ve flretici rantlarını mas^eden bir verei, harç v.s. politika«ı uvfulanabilir. Bn savede sehrin temel dâvaları. hunlann malî vükü bueun oldufn eibi sabit ve orta telirlilerin vani çotunlu^un sırtına vüklenmemi'î olur. Zira bueünkü finansman anlavışı Maeka'da park yaptırmak irin cecekondu gemtlen^dekf açık hava sinemalarının hasılatındakl B<>ledive hi«<sesini kavnak olarak kullanmaUtır. Paravı neredp hıılnrsam oradan alınm seklinde vürütfllen hir sehir malivesl ile yaoılan pek a7 onarım da liiks semtlerin gfirünüsPmi daha da rüzellestirmek ve karaısına eeçlp litanbnl'n Batı sehirlerine benzetmek yalnız vicdanlan sizlatmaz. anaeık hir cehalet örnetidir. Bn «ebeple K5prü \e çevre volnrm tonlum oıkarlarına uvsnn sekilde finanse edehilmek icin hnrfinkfi ntsnr veriei finansman dfirenini terketn»k Ifizımdır. Bu samimivetin de bir j»~.*.,j olacaktır. 'S avlarında bir teneke suvnn bir liraya «stıldt?ı. pvlrre tanndıh eecekondu semtleri. çamnrlar içinde yüzerken, kankaranlık dnrnrken. lüks semtlere tenekesi 2$ kunua bile «elıneven sehir suvn veren. asfalt fizerine a«falt döken, «okaklanna neon lâmbalan takan bir belrdive anlavışı ile DoSn illerinde vıllık geliri 500 llravı rermeven aiielerin tiikettifl raz. ear, seker ve basmadan alınan vertllerle t<t»nrııı'K könrfi ve cevre voln Inna ettiren bir devlet dlİTeni ile vapılün l'lfr. Mınır ehramlan yüceliSind» de aUx, jflnilmilzde kapltallst ve •otvalict d«7enlerHe fnrklı olmavan ekonomik ve nosval den»enin c»k dmında kalms^a ms>hkflmrtur. Nitekim hnrfin tonlnm«a1 f»vdası olan insaat, onarım. nlüstirma ve mtlre ribi vatınm fovda Kamnva m»'ivet» fnrmHlfl her ikl dflzende de kamn fanlivetinve uvrBİnma karnn or«nm hiHen vftksek olma«na b*Mı kalm»K*dir. »vrıca lonlnms fsvrin rtendi»'"''» hurınnl^ T^P«»1< Irlnrii t»rtl«»"»l»rinda FBrflldflM rihi ö^el va«ıi?'>nn her • f ar»»n «iTmnı or•n l tava atmak \r Innlnmn 8»:el vamta «nhînlerlvie bir «avmak d'"*11'"'. Kamuv» malivetln hesab<n4« flü bn mal'vftln v«t»n('»«iıır ara«ında ne «elcilde dn)hf"li«c.'*ı ıok Snemü hir konnvn teskü etniek*»d'r. Savet meseli könrfl ve eevre vMunrta nldn*rt ?ihi bn molivet'n lelne »tıekfllâ«vorİ!irla vük«eltilmf« arsa ve lntimlSk bedellerl dî>hll Mİilm!«e T* W<ı hedeHeri »dev#n «euı eeee nlnemalan ve PnSn'da rav lcenler d» olursa. oranın hirden vijk<;ek olmn«ı. nrofenfn nrmlanmam ioin veterll olmaz. Teterli olahiimesl I«ln hn hedellerin karcılıtının vnkarda bahsetti^imiz şerefiveler "'n»jnı rereklr. DEVAIÜASYOH YAPILMALI Ml? •• • • •••• •••• Hangi rahlede belledik bu mesleği ? s ; Devaliiasyon değil, katlı kur ;Prof. Sadun AREN on günlerde devalüasyon meselesı birden blre kamu o/unu işgal eden başhca konulardan biri haline gelivermıştir. Bunun boyîe olması içm ortada özel bır neden yoktur. Gerçekten, son 6 aylık rakamlara göre ne Ihracatımızda ne de ithalâtımızda, evvelki yıllara nazaran bır kötüleşme, hattâ bir duraklama gorulmemektedır. Yani bır zamandakinden daha fazla endiselenmemizi gerektırecek ıstisnaî derecede vahırn bır gelışme karşısında değılız. Bu boyle olmakla beraber, ortaya atılan tartışma yerindedır. Çünkü Turluye daha 1947 den ıtıbaren dış e konomık ilişkılerı bakımından bır çıkmaza gırmistir ve o zamandan berı karanhk bır geleceğe doğru surüklenmektedır. Bundan ötüru, dış ekonomik ilişkilenmız ve özelhkle dovtz kuru polıtıkası da:ma aktüal:tesini muhafaza eden en hayatl meselelerimlzden biridir. S Değer artışı iki yiinde seyrediyor AMU YATTRIMLARI VE FAALÎYETLERl DOLAYIStYLE DEÛER ARTIŞI GEVELLtKLE ÎKt YÖ.VDE SEYRETMEKTEDtR : Birincisi kanunnn saŞladığı munzam veya daha iistün kaliteli hizmet. bu hizmetten yararlanan arsa ve binalann kullanma maliyetini düşürmekte \eya gelirini artırmaktadır. Bövlece malikler hiçbir munzam yatırım yapmaksızın sahip olduklan blna vr analardan daha fazla gelir elde etmek irakânına kavusmaktadırlar. Tabiî gelir artınra bu gelirin kapital kıymeti olan arsa ve bina fiyatları da artmaktadır. tşie kamu yatınmlarının ı t harcamalarının yognnlaştıgı, bilhassa bu yatırım ve harcamalar her semtte sehir plânı ve örjütlerinin bir gerefi olarak avnı ajırlıkta uygulanmadıgı veya roenfaat gruplarının baskısı olarak yalnız bazı semtlerde yofnnlastırtldığı sehirlerde, bazı bina ve arsaların deçeri süratle yük•elraekte ve tahiplerine «hakedilmemiş gelirler» saŞlaraaktadır. Ayrıca asaçıda göreceğimiz gibi, kamn yatınmları ve harcamalarının gelecekte hangi semtlerde ve hangi niteliklerde gelisecegine dair tahminlere dayanarak arsa ve bina satın alıp satan ve bu sekiide yüksek kazançlar elde eden bir meılek grnounnn da ortava çiktıtını «örmekteyiz. Genellikle modern sehircilik maliyesinde fertlere özel fayda »a«lavan kamu faalivetlerinin malivetini bütün sehir toplumuna defcil, favdavı çörene serefiyeler re benzer vereflerle yfîklemek sasmaz bir pren»Iptir. Bu sekilde, kamu faallyetinin malivetini btitnn nehir toplumuna yüklemek eibi gelir bölüsümtinü {avriâdil kılma bir sistem verine yukarda bahsettiiHmiz kazançları da biivük ölcüde ortadan kaldıran bir sistem getirmek mttmkündür. Avnca. bu seklivle kamu faallvetinin kendi kendini finanse eden bir hareket olması gibi olumlu hir netice d» elde edilmektedir. ::ı: :::: •••• •••• •••• • •PB • ••• • !•• K tfnemli olan evalüasyon, ihraç mallanmızın fiatını yabancı paralar cinsinden düşürur, ithal mallarının fiatını da Türk parası cinsinden arttınr. Böyle olunca, mallanzmz yabancılara ucuz geleceğl için ihracatımız teşvık, ve yabancı mallar bize pahah gelecefl için de ithalâtımız tahdlt edilmiş olur. Ancak açıktır kı, devalüasyonun lthalâtı kısıtlama yönündekl eti:lsi önemli degildır Çünkü aynı s o nucu içerde alacağinıız tedbirlerle. örnegln, lthalâttan munzam bir vergi alarak ya da doğrudan dogruya belli bir mıktardan fazla 'thalfita müsaade etmiyerek elde etmek te mümlcündur. mamul maddelerln de ihraç ed:lmesi ve bu suretle ihracat gelırlerimızın arttırılması olmak lâzımgelır. Gerçekten, ihracatımızı arttırmanm da tek yolu bu, yani mamul maddeleri de ihracat listemize alabilmekttr. Aneak, devalüasyonun tek başına bovle bir hedefi gerçekleştirebilmesi çok şüpiıelidir. Bir kere, sadece malımızı ucuzlatmak otomatık olarak onun satışını sağlamaz. Dünya pıyasalarmda tam rekabet şartlan hâkım değıldır. Alıcılarla satıcılar arasmda çeşitli bağlantüar vardır ve ayrıca nıhai tüketıcilerde belli memleketlenn mallarına karsı ozel alışkanhklar hasıl olmuştur. BUtün bunlan yenmek ve pazar kazanmak lâzımdır. Ikinci olarak, yabancılarm mallarımıza yonelecek taleplerinı karşılayabilecek bır üretım gücune sahip olmak gereklidir. Nlhayet, raklp memleketlerin de devalüasyon yaparak, ya da başka yollarla fiatlarım düşürerek. bizim devalüasyonumuzu boşa çıkaracak tepkUer göstermemeleri lâzımdır. Bu şartlardan herhangi birinin gerçeklesmemesı halınde, vapacağımız bir devalüasyonun, döviz kazancımızı arttırması şöyle dursun, bu arada tUtünümüzu • fındığımızı da ucuza satmıs olacağımızdan, tersıne azaltıcı bir sonuç vereceği açıktır. Memleketimizin ve Dünyanın bugünkü şartlan içinde, yapacagımız bir devalüasyonun böyle olumsuz bir sonuç vermesi ihtimali çok kuvvetlidir. Zaten, sadece bir devalüasyon karan almakla ihracatımızın gelişecegine, yani Dünya ticaretindeki pavımızı arttırabileceğimize inanmak lçln biraz fazlaca iyimser olmak lâzımdır. Gerçekten, bilındıği gibi bâlen, resmi dovız kurundan başka, ithalâtta, dış seyahatlerde ve turist işçi dövizlerinde olmak üzere 3 farklı kur daha uygulanmaktadır. Fakat ne yazıktır kı, bu uygulama asıl yararlı olacağı ihracat alanına teşmil edılmemiştir. Yabancılar tek kur ister ABANCILAR TEK KÜR ÜYGTTLAMAMIZI İSTERLER: Gelış miş memleketlerde üretim maliyetleri istikrar kazanmıştır. Böyle bır memlekette katlı kur sisteminın uygulanması, bazı üretim dallarının ihracat yapmalannın sunT olarak teşvık edilmesi sonucunu verır. Böyle bir şey ne o memleketın yarannadır, ne de diğer gelişmiş memleketler böyle haksız bir rekabete razı olurlar. Bundan öturü, esas itibanyle ileri memleketlenn bır organı durumunda olan Milletlerarası Para Fonu (ÎMP) katlı kur sistemine karsıdır. Oysa, yukarda görmüş olduğumuz gibi, Türkıye için döviz eelirlerini arttırmanm tek çıkar yolu, sınal mamul ihracatımızı, katlı kur ya da ihracat pırimlenyle sun'i olarak teşvik etmektir. Demek oluyor ki, gelişmış memleketler arasında geçerli olan bu kural 'tek kur uygulama mecburıyeti) TUrkiye'ye veya dığer herhangi bir az gelişmiş memlekefe de uygulanınca gelişmeyi önleyen bir baskı aracı rolünü oynamaktadır. Y K D 14 Eylül Cumartesi günü TRT'nin haberlerinde Bay j j ) 7 Demirelin basın toplantısını kendi sesinden dinlemek talıbsiıllgıne uğramış vatandaslardan biri olarak bu satırları yazıyorum. Süphesiz radyonun dü?mesini kapatmak elimdeydi. Ne var kı, meslek zoru sebebiyU konuşmayı sonuna kadar izlemek bedbantngına katlandım. . Bu yazımda Bay Demirelin konusmasını tümuyle eleştırmıyecegim, çünkü o bu görevi kendi diliyle gerçeklestirmiş, uzun suren konusmasında kendi kendisini yeteri kadar tekzip etmıstır. Benim bugün >apacağım is, birbuçuk saatlik lâf pismaniyesı ıçınde goze çarpan birkaç kesin noktayı tesbit etmektir. Kısaca isaretlivelim bu noktaları : 1 Bay Demirel, adına Türkçe denen dilden nasipsizdlr. 2 Bay Demirel Altıncı Filo savunmasına girismistir. 3 Bav Demirel seriatçılara çöz kırpmıstır. Bu üclemede dikkati çeken özellik, Basbakanhk koltu|nnda oturaıı kisinin aradan iki av çeçtikten sonra Altıncı Filo'nun îstanbul 7ivaretini ele almak lüzumunu duvmasıdır. Daha önce de Sayın Cevdet Sunay 30 Aîustos demecinde Altıncı Filo'nun Türk limanlannı ziyaretinin bir mecburivet olduâunu anlatmıs, nzun açıklamalarda bulunmustu. Simdi Bay Sülevman Demirel'in aynı yolda savunmalara girismesi insanı hayretten havrete düsürüyor. öyle Kanıvoruz ki, bagımsız herhanei bir ülkede, olaylann çidisatı baska türlü olmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlan du\çularını ve düsüncelerini Anavasanın sagladıçı haklar çerçevesinde ifadeve vetkılidirler. Protesto mitinçleri yaparlar, bildiri daeıtırlar. gösteri ,\ürüyiisleri yaparlar. Eçer Türkiyede Altıncı Filo'nun fstanbula selmesinden veva 30 Afeustos'ta tzmir Körfezine demir atmasından hoslanmıvan vatandaslar varsa bunların Anajasava davanarak çirisecekleri evlemlerden ne Cumburbaşkam sorumludur, ne Basbakan Türk vatandası Çekoslovakva'va karsı Rus saldırısını takbih etmek Için röiteri yürtiytl»U veva Vietnam'da Amerikan vahsetini kınamak için mitinî diizenli\ebilir, Kıbrıs dâvamızda karsımıza çıkan Altıncı Filo'nun Türk limanlarına sık sık demir atmasını protesto edebilir .. Hiçbir kuvvet vatandaşın bn yoldaki haklarını kısıtlamava yetklli değildir. Basbakan, Bakanlar, Dısisleri Bakanlan ve devlet sommluları bu konularda kendilerine başvuran yabancı devlet temsilcilerine su klâsik cevabı verirler : Sayın baylar! Biz hükumetlerimiz arasında iyi iliskiler isteriz, ama Türkiye bağımsız bir devlettir, ve Türk vatandası öı(ürdür, bir vatandaşın Anavasa çerçevesinde yürüteceji protesto hareketierine kanşamavız, ve bunun için sizlere karsı sorumlu olamayız. Altıncı Filo için vetkili Türk makamlarına başvuran Amerikan temsilcisine bu cevap verilmis midir? Yoksa bovun hükiilmiis miidür? Biliyoruz ki Bav Sülevman Demirel, Amerikava büvük muhabbetle doludur; 30 Ağnstos'ta tzmir Körfezine demir atan Amerikan filosnna baktıkça A.P. Baskanının vüre£i ferahlamaktadır. Ama bu dnvçularını paylasmak yolunda kimsevi zorlıyamaz. Türkiyede herhangi bir vatandas, millî bavramda tzmir limanına demir atan Altıncı Filovu benimsemek zorunda degildir .. Vatandas, Anadoluva yayılan 100 Amerikan üssü'nü istemivebilir . Petrolümflzün, bakırımızın ve demirceliğimizin Amerikan çüdümünde bnlunmasmı hos görmüyorsa, ve Anadolnya yayılmıs binlerce barıs çönüllüsünden hosnut defiUe bu volda konusmak. vazmak, gösteri yürüyüşii yapmak Türk vatandasının en tabii hakkıdır. Hal bövle iken ve vatandasa tslâmı sevdirmek volnnda dahi baskı yapmak yasak iken bir Amerikan baskısıdır gidiyor Türkiyede .. Nereden çıkmıshr bn bid'at? N'eredeyse vatandas Allahın hirlifi ve hüvflkiügfi gibi, Amerikanın birliftine ve büviiklüfüne iman etmezse suçlanacak, eoplanacak. lainden kovnlacak, tekdir edilecek, vatan ihanetiyle itham edilecek? Hangi rahlede belledik bu meslegi biz? Bay Süleyman Demirel, basın toplantısında «misafir denizcilerin havat hakkına uzanan tecavüzkâr tahrıklerden» »öz açıyor. tster yabancı olsun iıter Türk, bir insarun hayatına kasdetmek kttü istir. Ama bir Amerikalı dövülmüs, bir ikincisi denize itilmiş diye avlardan beri kıvameti koparanlar, tzmir'de bıçaklanan Türk genciııi es geçip tstanbul'da öldürülen Vedat Demircioğln'ndan söı bile etmiyorlar... Bn memlekette bir Amerikan subayı bir g*ecede onbir Türk neferini biçip öldftnnüş ve hiç ceza gönntmistir... <!• bir tek devlet yetkilisi agzını açıp bir söz söylemiş midir? tnsan bu hallere ve bn manzaraya baktıkça tüm memleketi Tevfik Fikret'in Sis'l gibi görflyor : Sarmış yine âfâkını bir dudi muannit Bır zulmeti beyza ki peyapey mütezayit» Demelc oluyor kı, devaJüasyonun asıl öneml ihracat Uzerlndeki etkisidir. Bu sebepten, konuyu yalnız bu bakımdan incelemek yeterlldlr. Zaten temel dâvamız da döviz kazancımızı arttırmaktır, yoksa döviz sarfiyatımızı kısmak degildır. Tek kur zararlıdır EK KVR TlRKtYE İÇİN ZARARLIDIR: Bizim gibi sanayileşmesinin henüz başlannda bulunan, bunun için de sınal maliyetleri hem çok :üksek hem de istikrar kazanmamı? olan bir mem lekette, hem an'anevî tanmsal İhraç mallanmızı hem de çeşitli sınai mamullerı tek ve ayni bir döviz kuru uzerinden ihraç etmeğe imkân yoktur. Çünkü, sınal maınul satmamıza imkan verepek onın döviz kuru çoTc yüksek olacagmdan, hiçbir gereği yokken an'anevl ihraç mallanmızı da boşu boşuna çok ucuza satmış oluruz. Bunu önlemek için döviz kurunu düşürecek olursak, bu sefer de mamul madde ihraç etme olanagını kaybederiz. T Hakedilmemiş kazançlar nGAZ KÖPRtîSC VE CEVRE YOLU MALtYETt VE HAKEDtLMEMtS KAZANÇ LARIN KAMLYA MALEDİLMESİ: Bogaz Köprüsü ve cevre yolu söylentileri 11e blrlikte, daha henüz bu konuda hfrbir kamu faaliyetine çirisilmemis olmauna ratmen, güzerçâhlan çevreleven arsalar iizerinde bir spekülâsyon faaliyeti baslamıs tSrünmektedir. Aslında vukarıda söyledigimiz hakedilmemiş kazançları kamuya maletmek prensibine sadık kalındıtı takdirde bu gpekülâtif faallvetin sosval adalet ilkesine karsı netice vermesini beklemek doğrn olmaz. Devlet veva mahallî idarelerin Bdeyecefi arsa ve Istimlâk bedelleri, bn spekülâıyonun kümülâtif olarak artıracaSı degerler «ebebiyle. çok yüksek rakamlara varabilir. Fakat asıl mesele ortaya cıkın da kamu tarafından Sdenen bu arsa ve istimlâk bedellerinin köprü ve çevre yolu malivetine dahil edilecejini ve her iki yatırımın sailavacad faydaların hesabında arsa dejer vük^eli«lerinin önreliklp ele alınacafını ve toplam maliyetin büviik ölçüde fayda gö İhracatı arttınr mı? Bu görüşüne uygun olarak ÎMF in devalüasyondan anladığı şev, memlekette mevcut çeşitli fcurlann ve varsa ihracat pirimlerinin kaldırılarak tek kur sistemine dönülmesidir. Bu yapıldıktan sonra. tesis edılmis olan tek kurun gerçek bir devalüasyon olup olmadıgı onu pek ügilendirmez. Aksi halde bu kuruluşun katlı kur sistem:n«î itiraz etmemesi gerekirdi. Çünkü katlı kur sisteminin genişletilmesi, yani bazı mallar ve işlemler için yenlden yüksek kurlar lhdası da devalüasvon yapmak demektir. Blraz da bu yazıda devalüasyon kelimesini tMF'in anladığı bu özel mfinada, yani yalnız paranın dıs tavmetinin düşürülmesl değil, fakat bunun tek kur sistemine sadık kalmarak yapılması anlamuıda kullandık. Son günlerde devalüasyon konusunun birden bire alevlenmesinde ÎMF in telkinlerinin büyük rolü olduğu kuvvetli bir ihtimaldir. Nıtekim aynı teşekkülün yakınlarda devalüasyon yapması için Hdkumete de baskı yapacagından şuphe edılmemelidir. Somıc opluma favdası. yapılan tartışmalarda ( 8 rüldüfü gibi, hemen hemen hiç olmayan ve maliveti de nereden bulursam oradan alırım prensibine göre uvgalanmıs bir finansman nistemi ile karsılanacak olan köprü ve cevre yolnnun her türlü ön hesap ve kontrolünün ve proje öncesi çalısmalannın memleketimiz için yeni, fakat çağımızda hâkitn olan fikirler ve ilmî yönler olarak çok denenmis bir sistem ve evlem ortamı içinde, yeni bastan ele alınması gereklidir. îyi niyet ve cesaretin fröstergeleri de bu yeni ortama girmekle belll olacaktır. T EVALÜASYON TEK B*ŞIN\ İHRACATI ARTTIRMAZ: Eğer, öteden beri ihraç etmekte olduğumuz tütün, fındık, üzüm, pamuk gibi mallanmızı, sırf fiatlan artık yabancılara pahah geldigl için, satamaz duruma düşmüş olsaydık o zaman devalüasyon yapmamız zorunlu olurdu. Bu şartlar altında yapılacak bir devalüasyon '* " Işte bu nedenden ötürü Türkida kuşkusuz olarak başanlı olur, ye'nın tek kurdan vazgeçmesi ve yani ihracat gelirımizi arttınrriı. birden fazla kur (katlı kur) sis'eAma bugün memleketimizde böyle mini benimsemesi zorunludur. thbir dunım yoktur. Yani, mevcut racata çeşitli pirimler verilmesi de döviz kuru uzerinden an'anevl inkatlı kur uygulan.nası anlamma raç mallanmızı satmakta ciddl gelir. Katlı kur sisteminde çeşitli bir müşkülât ç.kmiyoruz. Elimizmal katagorileri ve işlemler için c birikmış stoklar da yoktur. Defarklı döviz kurlan uyırulanır Gervcıts\ oluyor ki, oır devalüasyon zoçi kur sayısının çok fazla olması runlugu karşısında bulunmuyoruz. uygulamayı güçleştirip bazı suilsO halde, bugünku şartlar ıçınde tünallere yol açabilirse de, bu sabir devalüasyona gidilmeslnin heyı makul bir seviyede tutuldugu defi, şimdiye kadar dışanya satatakdirde. katlı kur sistemi dış ekomadığımız bazı mallann, özellikle nomik alış verişlerin en rasyonel bir sekilde vürütülmesine lmkan verir. D •••••••••••••••«•••••••••• ..] Sonnc Himbiis ı Devlet Kereste Fabrikası Ayancık Müdürlüğünden 1 Fabrıkamız deposunda mevcut (4168) metreküp koknar ve kayın kerestelerle, (5369) metrekare meşe ve kayın parkeler (65) parti halınde. açık artırma suretiyle ve peşin bedelle satışa çıkarılnustır. 2 Yumuşak kerestelerin satışı 26 9.1968 tarihine rastlayan Perşembe günü sert kerestelerle parkelerin satışı 275.1968 tarihine rastlayan cuma günu saat 14 de Fabrikamız Müdürlüğü binasmda toplanacak komısyon huzurunda yapılacaktır. 3 Beher metreküp kerestelerle beher metrekare parkelerin muhammen bedelleri: 1 II S. normal boy köknar kereste (800.) 1 II. S. kısa boy köknar kereste (600.) III. S. normâl boy köknar kereste (650.) III. S kısa boy köknar kereste (500.) III. S. kısa boy koknar kadron (450. ' IV. S. normal boy köknar kereste (450.) I II. S normal boy kayın kereste (850.) 1 II. S. kısa boy kayın kereste (650.) I I I . S. çok kısa boy yakır, kereste (500.) Merkantil normal boy kayın kereste (750.) Merkantil kısa boy kayın kereste (600.) Merkantil çok kısa boy kayın kereste (450. ) Normal boy kayın ufak mal (550. > \e (220.) Kısa boy kayın ufak ınal (450. ) ve (405.) ve (180.) IV S. kayın kereste (315 ) I. S. kayın parke (23.) II. S: kayın (21.) III. S kayın parke (18.) Standart dışı kayın parke (8.) I. S. meşe parke <50.) II. S meşe parke (35.) III. S. mese parke (25.) Hradır 4 Bu işe ait şartname Orman Genel Müdürlüğünde, Kastamonu Orman Bajmüdürlüğünde, Ankara, îstanbul, Izmir, Mersin, Samsun ve Sınop Orman Işletmesi Müdürlüklerinde görülebilir. 5 Her partinın miktar ve geçici teminatları fartnamede gösterilmiştır. îsteklılerın satın alacakları partilerin •• 7.5 temınatım saat 12'ye k»dar Fabrika vezne?ine vatırıp şartnameyi i m u ettikten sonra komisyona müracaatlan nân olunur. • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • •» •••••••••••••••••••••» • çemayeta$j ELEMAN ARIYOR Fabnkamız istihsal ünitelerinde çalıştırılmak üzere askerliğini yapmış azamı 30 yaşında Makina Mühendisleri ile madeni eşya kolunda tecrübesl olan elemanlar alınacaktır. Taliplerin sahsen Personel Şefhğıne müracaatları rica olunur tstanbnl Cad. No. 46 Yenimahalle Bakırköy evalüasyonun dış borç yüküntl Türk parası cmsinden ağırlaştırmak gıbı bir etkısi ve sakmcası daha vardır. Oysa katlı Bütun öğrctmen ve öğrcncilere yeni ders yıllarında bakur sistemi uygulandığı takdirde bu sakmca da büyük ölçUde ber şarılar diler ve tlk, Orta ve Lise kitabianmıza göstermiş taraf edilebilir. olduklan artan ilgılerinden dolayı teşekkürlerini sunar Ancak şunu önemle belirtmek isteriz ki, ihracatı geliştirmek bakımından katlı kur sistemi devaBir süredir memleketimizde de lüasyona nazaran çok üstün bir uygulanmasına başlanmış olan «ihyol olmakla beraber, bu da yeterracatta vergi iadesi» usulünün Reklâmcılık: 8701 10811 li bir tedbir değildir. Aynı zamankatlı kur sistemiyle hiçbir alfikada üretimi arttırmak ve pazar sı yoktur. Çünkü diğer memlebulmak konulannı çözümlemek ketler bunu zaten öteden beri uylâzımdır ki, bu da bizi temel megulamakta olduklanndan, bizim seleye, topyekun sanayileşmek ve de ayni yola girmemiz, ihraca'i kalkınmak meselesine getinr. Deteşvik etmek değil, fakat sadece mek oluyor ki, meselelerımız bıronu önleyen gereksiz bir engeiı binne bağlıdır ve tek tek değıl, ortadan kaldırmak demektir. ancak bir büfün halinde bir arada BUND UYGULAMA DA DOGçozümlenebılırler. Rt'LAMAKTADIR: Tek bir döviz 1 Bölgemiz için 4 adet 20 tonluk asfalt tankınm lmSl ve montal kuru memleketimizin sartlanna o YARIN ^ I H H işi 2490 sayılı kanunun 31 maddesine göre kapalı zarf usulü İle kadar aykmdır ki, Uyesi bulıuıTürkiye için seyyal yaptınlacaktır. duğumuz Mılletlerarası Para Fo2 Işin keçif bedeli 62.8S8. lira oiup muvakkat temlnatı 4.393 40 nu'nun (ÎMF) muhalefetine rağkur politikası men, son devalüasyondan kısa aır liradır Yszan: süre sonra, dar bir ölçüde de olS İhale 18.9.1968 çarşamba gOnO saat 15 30 da Bursada Karayolları Prof. Ahm«t AKER sa, tekrar katlı kur sistemi uygu 14 Bölge Müdürlüğü binasmda yapılacaktır. lamak zorunluğu hasıl olmuştur. i Bu işe ait şartname ve ekleri her gün mesai saatleri dahlllnde Ankara'da Karayolları Genel Müdürlü&ü Malzeme Şube MüdOrlügO ile tstanbul'da 1. Bursa'da 14. Bölge Müdürlüğü Malrem» Âmirliklerinde görülebilir 5 Eksiltmeye girebilmek için: a. tsteklilerin 1968 yılı Ticaret ve Sanayi Odasi belgesinl. şirketlerin hali faaliyet belgesi ile bu iş için 4.393 40 liralık muvakkat teminat mektup ve makbuzlarını havı 2490 sayılı kanunn göre hazırlıyacaklan teklif mekfuplannı ihale giinü en geç saat 14.30'a kadar makbuz mukabilinde Komisyon Baskanlıguıa teslim etmeleri lâzımdır Büyük yerli bir üâç fabrikasının satış deportmanının Îstanbul b. Postada vâki olacak gecikmeler ile telgrafla yapılan müraeaatBölge Müdürlüğü munhaldir. lar kabul edümez. tlân olunur Askerliğini yapmış, 35 yaşını geçmemiş, ve bu sahada tecrübe11, asgari lıse mezunu taliplerin; resimlerini ve özgeçmişlerini bil(Basın: B • 963 • 23889) 10830 diren bir yazı ile P. K. 30 Levent İstanbul adresine en geç 30 Ey lül 1963 tarihine kadar müracaatları rica olunur. Doktor, eczacı olmak tercüı sebebidir. Müracaatlar gizli tutulscaktır. D REMZİ KİTABEVİ Bayındırlık Bakanlığı Karayolları Gene! Müdürlüğü Yonar 14, Bölge Müdürlüğünden (Bursa) BÖLGE MÜDÜRÜ ARANIYOR Deniz Kuvvetleri Komutanlıgmdan Sevir ve Hidrosrafi D^iresi Baskanlıgmdan bildirilrnfstirDENtZCtLERF VK HAVACn.ARA 94 SAYILI BfLDİRl 23 Eylül 1968 ilâ 5 Ekim 1968 tarihlerinde 09 00 ile 24 00 saatleri arasında asaiıdaki noktalan birleştiren saha içinde seyretme, denıirleme. avlanma ve bu sahanın 600 metreye kadar olan yüksekliği can ve mal emniyeti bakımından tehlikelidir. EGE DKNİ7t SAROZ KÖRFTZİ GİRİŞt 1 inci nokta : E. 45ÎS1 No. lu Büyiik Kemikli Burun fenerinden 246 derece ve 11 mil mesafede enlemi 40 derece 30 Hakika Kuzey, boylamı 26 dereee 10 d?kika Do&u 2 nd nokta : Fnlemi 40 derece 36 dakika Kuzey Boylami 26 derece 14 dakika Dojhl 3 üncü nokta : Enlemi 40 dprece 36 dakika Kuzey Bovlamı ?fi derece 17 dakika Doeu 4 üncü nokta : Enlemi &0 derece 30 dakika Kuzey Bovlamı 26 derece 17 dakika Doftu VE HAVACTT,ARAttNETVTLEDtrYURtTLTTÎt •••••••••••••••••••••••••••••• (İlâncılık: 8702/10807 ••••••••••• Cıımhuriyet 10833 Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş. Genel Müdürlüğünden Melâs İhraç Edilecektir. Polarizaayonu Jfin % 48 olan 1968 69 mahsulü + % 5 toleransh 10.000 metrik ton pancar melâsı 525 Kasım 1968 tarihleri arasında ahcının temin edeceği tankere Fob.Yamnca teslimi esası uzerinden satılacakür. Satış sartnamesi. Genel Müdürlüğümüz Ticaret Servlsinden ve îstanbul Büromuzdan ücretsiz olarak temin edi1«HJİr. (»awn: A. 18317 . 345M/10M7 Antakya jandarma Satınalma Komisyon Başkanlığından Garnizon birliklerinin ihtiyacı olan aşağıda cins, teslim edileceği yer ve miktarı yazılı madde, hizasında gösterılen gün ve saatte kapalı zarf usulü i!e ihale edilecektır. Teklif mektuplannın ihale saatinden bir saat evvel Komisyona venlnıesi sarttır. Postada gecikmeler muteber degildir. Evsaf ve şartnamesi Komisyonda ve ANKARA İSTANBUL GAZÎANTEP J. Satınalma Komisyon Başkanlıklarında görülebilir. Miktarı Teslim M. Bedeli G.Terainatı I h a i e Cinsi Kilo Yeri Lira Kr. Lira Kr. Günü Saati Patates 40000 Kg. Alay kılerı 38000.00 2850,00 2 Ekım 1968 10.00 Kâzım TEKİN J. Yarbay Gar. Sat. Al. Kom. Bfk. (3aaıa: A. 1103» 3US8/10SU) MMDUU (Basifl: 34323/10821)