20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHİFE ALTT CüMHURİTET 26 Haziran 1968 Eşi bulunmayan bir kurum Selmi ANDAK "MARAT SADE,, «Günümüzün Tiirk tiyatro sanatmda devrim I».. Mevsim sonunda, hem geçtiğimiz mevshnin en olumlu ve eylemli toplu oyun örneğini, hem de en ileri bilimsel temeller üzerine kurulmu} taptaze biı tiyatro okulundan fışkıracak olan «gelecekteki Türk Tiyatrosu'na yol gösterecek ışığı» gezinledik... Bu yönde, seyrettiğimiz «Marat Sade» oyununda, L.C.C. Tiyatro Okulunun bütün genç sanatçılarını şimdiden «isimsiz kahramanlar» olarak cogkunlukla ve içtenlikle alkıjlıyornz. Bu yeni tiyatro okulu'nun. ilk der» yılı'nm sonunda gösterdiğf «toplu başarı.nın şaşılacak kadar parlak oluşu'nun nedenlerini, ancak uyguladığı eğitim'in iki temelc dayanan niteliğinde aramak gerekir. Bu ikiJi temel ise: «Kişisel eğitün» ile «Toplu eğitim»in bir •bütünlüğe» erismesidir. Böylecc, «bilimsel» yönden gerek geleneksel, gerekse çağdaj. bütün tiyatro sorunlarının deşilmesiyle birllkte, kalıplaşmış ve eskimiş kurallara düşülmeden, en yenl teknik kosullarla eğitim sağlamak amacı güdülmektedir. Noirobi Kimsesiz Vobşi Hayvanlor Yurdu Kenya'da, Nairobi cevresinde dünyada bir eşi datıa bulunmayan bir kitnsesJzJer yıır du var. Bu kimse.sizler yurdu halka açık. Dilerseniz bir ücret karşüığında içeri girip pansiyonerleri görebiliyorsunuz. Çünkü burası kimsesiz vahşi hayvanlan barındıran bir yurt. Anne • babalan avcılar tarafından öldürülmüş, tuzağa düşerek, vahşi hayvanlarla döğüşerek ya da ecelleri ile ölmüş bayvanlann yavruları bu kimsesizler yurduna getiriliyorlar. Yurt Nairobi milli parkuun sınırında 114 metrekarelik bir bölgeyi kapbyor. 1964 yılında onbir kişilik bir kontenjanla açılmış. Yurda ilk getirilen yolunu kay betmış kimsesiz bir gergedan yavrusu olmuş. Adını Pruce koymuşlar. Altmış santim boyunda, birkaç haftalık bir yavru imiş. Yeni evine sokabjlmek için bir hayli kurnazlıklara baş vunıp, diller dökmek, avuçlar dolusu şeker kanuşı yedirmek gerekmiş. Bir yıl sonra yurdun pansiyonerlerintn sayısı yiiz otuzu bulmuş. Bugün kimsesizler yurdunda 40 cins hayvan var. Kimsesız yavrular ilk bulunduklan zaman kendilerine bakamıyacak kadar zayıf, çaresiz ya da hasta olurlarsa o zaman yurdun hastanesine götürülüyorlar. Burada kendilerine bakabUecek hale gelınceye kadar özel bir ihtimam görüyor, biberon ile besleniyorlar, Bir keresınde kimsesizler yurduna annesi tuzağa düşürülerek öldürülmüş bir leopar yavrusu getirılmiş. Bir deri, bır kemıkmiş, lyi bir bakım sayesinde kısa zamanda pırıl pınl tüylü nefis bir leopar olmuş. Yurdun kimsesiz çocuklan buyüdükçe onlara kendi kendilenni idare etme, vahşi haldeki başka hayvanlar karşısında kendilerini koruma ve avlanma öğretıliyor. Cumhuriyel 26 Hazîran 1929 tarihli Cumhuriyetten Anne ve babalan avcılar tarafından öldürülmüş, tuzağa düşerek, vahşi lıayvanlarla döğüşerek ya da ecelleri ile ölmüş hayvanların yavrulan bu kimsesizler yurduna getiriliyor... Vergilere yapılan zamlar Colomb'un yumurtası kadar basit. Mesele düşıınebilmekte «Tevhidi Küsürat» Kanunu gereğince haziranın birinden itibaren vergılerin zamlan ile birlikte alınmasına başlanmıştır. Ahşap evlerden alınan bina vergisi yüzde yüz on dört yükselmıştir. Meselâ evvelce 100 lira yerine şımdi 214 lira verilecektir. Kâgir binalardan 109 nısbetinde artmışör. Bu suretle yüz lira veren bu sene 209 lira verecektir. Fabrika ve imalâthanelerin bina vergisi ise yüzde yedi oranındadır. Kazanç vergisı verenler de yüzde yirmi nisbetinde fazla bir odeme yapacaklardır. Kanunun 25 ınci maddesi gereğince, Devlet ve Belediye bütçelerinden maaş ve ücret alanlann vergüeri yüzde kırk üç oranmda zıyadeleşmıştir. Meselâ, 100 liraya kadar maaş alanlann vergisi yuzde 36.50, yüz lıradan fazla maas ve ücretler için yüzde 9.5 nisbetinde bir artış olmuştur. Şu nale göre geçen sene 810 kuruş vergi veren bir arsa sahibi bu sene 16.5 lira verecektir. İthalât ve ihracatımız Ithalât ve ihracatımız arasındakı açığın kapatılınası ve arada bir tevazuun temini lüzumu, öteden beri müdafaa edümistir. Bu seneki gümrük varidatı, geçen senenin ayni aylanna nisbetle fazladır. Bu, ithalâtunızm bu senenin öteki aylannda artmış olduğunu gösterir. Gümrük Umum Müdurü Ihsan Rifat Bey, bu konu hakkında şunlan söylemiştir: «Ithalâtın fazlalığı, memleket için felâket demek değüdır. îhracat, ithalâttan fazla olmalı demek de mantıksızdır. Bu memleketin saadeti, ithalâtının da, ihracatının da çok olmasındadır. Memlekette 150,000,000 kâğıt para var. Bu para bugün de memlekettedir. Memleketten çıkan pa ra değil eşyadır. Aksi takdırda ithalâtunızın ihracatımızdan senede 50,000,000 lira fazla olduğuna göre üç sene içinde memlekette para kalmaması ve 10 senedir bu hal devam ettiğine göre yedi seneden beri meteliksia kalmamız lâzımdı.» SAÇLARl DÖKÜLENLER İÇİN YENİ BİR UMUT: «SAÇ AŞISI» Hastanm çıplak başuıdan ince bir kan damlası sızdı. Çevrede, yuzlerine beyaz maskeler takmış olan doktorlar bir meslekdaşlannın yaptıklan ameliyatı dikkatle izhyorlardı. Aslında hastanın sağlık durumunun kritik bir yanı yoktu. Dökülen saçlan yüzünden kendine kompleks yapan binlerce insandan biri idi bu. Bu cerrahi müdahale birkaç ay önce Paris kliniklerinden birinde cereyan ediyordu. Doktor hastasına bir iğne daha yaptı: «Bu defa kısmî anestezi tamam» dedi. Sonra bir küçük metal âletle başuı çıplak kjsmı üzerine konfetiden az daha büyük, ama derinlikleri bir hayli fazla olan onbeş kadar daire çizdi. Doktorun yardımcılanndan biri başı taç gibi çevreleyen saçlardan bir tutamı kaldırdı. Operatör bir hastabakıcının kendisine uzattığı makasla saçı iyice kökünden kesti. Bu saç tutamı her zaman geriye dogru taranarak başm çıplak kısmını örten uzun saçlardan bir parça idi. Doktor saçın kesıldîği yerden onbeş parça aldı. Ve onlan az önce başın çıplak kısmı üzerine metal âleti ile çizdiği yuvarlaklar üstüne bir pensle yerleştirdi. Sonra bir başka âletle saçlı kısımdan alman parçaları dairelerin iyice içine doğru yerleştirdi. Kanayan ameliyatlı yerlere kompres yapıldı. Üçüncü kompresten sonra kan durmuş, kırkbeş dakika süren ameliyat tamamlanmıştı. Hasta gittikten sonra doktor çevresindekilere açıklamada bulundu: «Saçlı kısımdan aldığım parçalar üç buçuK milimetre çapmda idi, dedi. Her birinin üzerinde on oniki kadar saç teli vardı. Birbirinden az arahklarla yapıIan aşılar tıpkı hafif bir yaranın geçtiği gibi kısa bir süre sonra iyileşecekler. Hasta bu gece dilediği yere gidebilir. Bu kısmi aşılama ameliyesi onun gündelik meşguliyetlerinde hiçbir aksaklık yapmayacak. tki hafta sonra bugün kestiğimiz yerlerde hafifçe saçlar gelmeye başlaymca başın saçlı bir başka kısmmdan alacağım parçalar ile yeni aşılar yapacağım. Onbeş gün aralıklarla bu böyle devam edecek. Bugün çıplak olan yerlerde normal bir saç sağlanuıcaya kadar. Altı hafta sonra bugün aşüanan saçlar dökülüp yerlerine ince tüyler gelecek. Bir altı hafta daha geçince de bu küçük tüyler artık normal saç telleri halinl alacak.» ŞUphesiz büyük bir başan bu. Ama henüz saç dökülmesi probleminin kökünden halledüdiği anlamını taşunıyor. Çünkü böyle bir müdahale ancak saçlarmın bir kısmuıı koruyabilmiş kimseler üzerinde gerçekleştirilebiliyor. Saç dökülmesi bir hastalıktan ileri geliyorsa, hastalık tama miyle tedavi edilmedikçe bu çeşit bir müdahaleden yararlanmak mümkün olmuyor. Saçlannın dökülmesinden şikâyetçi olanlann bu konuda kendilerinden şanslı olan dostlarmdan yardım ummalanna da imkân yok. Çünkü başkalanndan alınan parçalarla yapılan aşüardan hiçbir başarı sağlanamıyor. Ancak, ikiz kardeşlerin birinden ötekine yapılan aşüarda yüzde elli oranında bir başan sağlayabilmek mümkün oluyor. Bugüne kadar bu konuda yapılan çalışmalar içinde başan diye nitelendirilebilecek olan bu yeni buluşun başka mahzurlu yanlan da var. Başm saçlı kısmından parça alındığı zaman o yerde bir daha saç çıkmıyor. Bu da bu usulün uygulanmasında saSlanan başanlan sımrlandırıyor. Tedavi saçlarm dökülmesinden önceki gür saçlan hiçbir zaman yerine getirmiyor. Ancak, bir ölçüde başuı çıplak kısımlannın kapanmasını sağlıyor. Sonra aşılanan saçlardan hepsi yaşamıyor. Yeni yerlerine nakledildikten sonra saçlann bir kısmının ölürnünü de hesaba katmak serekiyor. Kısacası bu tip çalışraalar şîmdilik başlangıç safhasında. Mükemmel olabflmeleri için çok gelişme kaydetmeleri gerekecek. MARAT SADE OYUNUNDAN BİR SAHNE Bu yolda, başta Muhsin Ertuğrul'un büyük desteği ve en içten Kağlılığı ile Beklân Algan ve Aylâ Algan'ın yöneümdeki yonılmak bilmez çabalan aynı zamanda Halil Bedii Tönetken. Nurettin Sevin, Yıldız Kenter, Haldun Taner, Orhan Günesin, Melih Anday, aynca dışardan dâvet edilen Prof. Horst Coblenzer, Prof. Klaus Boltze gibi ©toritelerin öğretim iiyesi olarak hizmetleri, bu ilk büyük başannın sağlam dayanaklarıdır. İşte, söze başlarken: «tiyatro sanatunnda devrim» deyimiyle nitelendirdiğimiz durumun nedenleri bunlar... Şimdi de bu durumun İlk üriinti olan «devrim oyunu>nun yorumuna geçelim: «ÜÇLÜ»DEN SENTEZ Dünyayı garsan büyük Fransu Devrimi'nin 1819 yüzyıllar arasmda bugüne kadar unutulmus ve ölmezlefiniş tip'leri vardır. Bunlar arasmda: Herkesin az çok bildiği bu ünlü kişileri burada sayacak değiliz. Sadece konumuz gereğince, Marki dö SADE'ın tarih boyunca kişisel yanıyla en tuhaf, en orijinal, fizyolojlk ve psikolojik tarafı en karmakarışık kişilerden biri olarak bugüne kadar ortalığı şaşırtan ve çağında açıklığıyla skandal yaratan eserleri yazdığı bilinir. İşte aynı Sade, «Charenton Akıl Hastahanesinde iken, ünlü ihtilâlci Marafnın ölduriilmesiyle ilgili ve hastahanede oynattığı bir eser vazmış. Bu eseri çağımızda ünlu Aiman yazan Peter Weiss kendine göre bir oyun olarak yazdı ve 1964 yılında Berlinde Schiller Tiyatrosunda Polonyah yönetmen Konrad Swinarski'nin sahneye koyuşuyla oynandı. işte şimdi de Sade Marat Weıss üçlüsü diyebileceğfaniz bu oyunu Cengiz Tuncer'in uygun ve etkileyici çevirisiyle Beklân AIgan'ın sahneye koyuşundan, RasiA Arsebük'ün kostümleri ve R. Peaslee'nin orijinal müziğinin piyano eşliğinde Koro'dan söylenisiyle çok kısa bir süre için . L.C.C. Tiyatro Okulu'nun toplu ekipi oynadı. Başannın büyüklüğü, gösteri günleri'nln azlığı karşısında ne yaXik ki her tarafa ulaşamadı!.. Bazı noktalar üzerinde kısaca duralım: A Sade'ın «Deliler Evi»nde bulunması. bu oyunun atmosferini bir rastlantı'dan öteye geçirmez. Bu yonde. bzellikle oyunculann topluca seslerine ve «Entonasyon»Iarına dikkat etmeleri ve o âsap bozucu, geriiimli havayı hatalı bir yöne itmemeleri gerekir. £ Bu oyundaki insanlann «deli» oltıp olmaması hiç önemli defildir. Bu kişiler, içinde bulunduklan bozuk düzeni yönetenlerin anlayışsızlığı, insafsızlığı ve merbametsizliği karşısında ezilmiş kimselerdir. Bu insanlar toplum için guya zararh oldukları gerekçesiyle «Akıl hastalan evi»ne kapatılmış kimselerdir. Bunlar açık olarak yargılanmıyan, bir takım köksiiz söylentilere uğramış politik suçlulardır daha zlyade.. Bu bakımdan bu oyundaki akıl hastalan her çağda ve günü* ınüzde «Hapishaneler»deki insaolar gibi yorumlandığı nlspette a n u ; ve anlam ortaya çıkar. £ } SADE . MARAT VVEİSS üçlüsiinden bence oyunda ağır bamn yanı: «MaraUnın hasta kişi olması değil. onun «eylemci» fiklrleri ve Sade'ın «bencil» görüşlerine cevaplandır... Ve bu iki zıtttn arkasmda asıl güçlü kişi •doğru yolu» gerçekçi yönden görendir. O Aylâ Algan'ın kendini belli etmeden. konuşmadan canlandırdığı «rahibe», «ortaçağ»ın geriliği ve katılığını bclirtmesi bakunmdan «rol» olarak görünmeyen bir «büyük rol>dü ve emsalsizdi... ART1K ONLAR DA KIMSESIZLIKTEN KOBKMUYORLAR şaramayıp geri döndükleri de oluyor. Kimsesizler yurdunda hıpopotamlar, develer, kapanmış sırkler den gelme ayılar, leoparlar, yarasa. kulaklı tilkiler, kirpüer, geyıkler, antiloplar, maymunlar var. Hayvanlar için bir hayır kurumu olan Nairobi kimsesizler yurdu birçok bakımlardan insanlar için" de yararlı. Burada az çok tabii bır ortam içinde vahşi hayvanlan yakından incelemek, alışkanlıklarmı öğrenmek mümkün oluyor. Sonra yabani köpek gıbi artık pek ender rastlanan hayvanlar burada güvenlik içinde yetiştiriliyor. Kimsesizler yurdu dünyanın çeşitli köşelerindeki hayvanat bahçelerinden gelen istekleri de karşılıyor. Bu da insanlara zaten alışmış olan hayvanlara, vahşi hayatın tehlike leri ile karşı kârşıya kalmadan ehli hayatlarını devam etttrmak imkânını sağlıyor. Böylece hayvanlan vahşi halde iken yakalayıp, sirklere sevketme gereği de ortadan kalkmış oluyor. Özgürlük talimi Bu vahşi hale donüş birden bire olmuyor. Bebekliğinden beri daima insanlar tarafından bakılmaya alışnuş, adeta ehlıleşmiş olan vahşi hayvanlar belli bir yaşa gelince birden tabiata bırakıIırlarsa orman kanunlsnna uyamıyorlar. Arslan yavrulan için bu yaş genellikle dört yaş olarak kabul ediliyor. önceleri hayvanın kapalı olduğu bölmenin kapısı açık bırakıhyor. Hayvan canı istedıği zaman av hayvanlanna aynlmış olan parka gidebiliyor. Orada başka hayvanların varlığına alışıyor. kendi kendine av bulmayı. düşmanlarına kafa tutmayı, tek cümle ile varlığını kendi başına yürütmeyi ötreniyor. Ve biliyor ki, geri dönmek istediği zaman içinde büyüdüğü, alıştığı yuvasının kapısını açık bulacak. Ama özgür hayatın namzetleri için sqz konusu olan şey yalnızca yaşamayı, avlanmayı öğrenmek değil. Uzun süre hemen hemen ehii bir hayata alışan hayvanlar bazı hastalıklara karsı bağışıkuklannı da kaybediyorlar. Bu yüzden de serbest bırakılacaklan zaman birçok hasfalıidara karşı aşılanmalan gerekiyor. Gonfer DEVKFS ' Ue Mnrat ERTUfi nlsarüandı. ANKARA Ctmhuriyet: 7310 ' s t a " b u l l u i"ü müteşebbis genç tarafından Eskişehirli (jjj. ^ajjsj, jut sahada kurulan «Altay Tatil Köyü» hizmete jrinniştir. Bursa'nın GemüJı ilçesine 6 kilomctre mesafedeki Kumla koyü yakınında deniz kenarma kurulan tatil köyünde. beton motel odalan. bambn kamış kır evleri, modern çadırlar ile gece kulübü. kafelarva. spor sahaları, sinema, otopark, çocuk bahçeleri ve PTT bulunmaktadır. Resimde, köydeki bambu kamıs kır evleri göriilüyor. (Fotoğraf: Yalçın BAYER) SANAYİDE KULLANILAN IHTİYACINIZ İÇİN YUNUS BALIK YAĞI VEYSEL ÇAKIR HALEFLERİ ^ • Kârıküy lUrıkSy palu Ktt S No. 1STeicf«n: 442703 İST.İ İlâncüık: 7374/7295 Milano'da garip bir hazine soygunu Milano'da gülünç bir soygun olayı cereyan etmiştir. Esrarengiz soygunculuk filimlerini andıran olayın kahramanı 18 yasında Kanada'lı bir gençtir. Maceraperestin; teşebbüsünden evvel babasına yazıp postalamayı unuttuğu bir mektuptan anlaşıldığına gdre: uzun zamandır Avrupa'nın sayılı kiliselerindeki efsanevi hazinelerden birini ele geçirerek büyük işler kurmayı tasarlayan genç, nihayet Milano'da karar kılmıştır. /vrupa'da tahsil yapmak bahanesi ile babasmı razı ettikten sonra Milano'ya gelerek bir pansiyona yerleşen sahte öğrenci evvela büyük katedral için bir program hazırlamıştır. Fakat bu işin zorluğunu anlayarak plânını başka bir yola yöneltip Sant'Ambrogio (Sant'Abrocyo) kilisesinin hazine dairesini soymayı tasarlamıştır. Televizyon da gösterilen bu kilisenin zenginliklerine ve içine yerleştirümiş emniyet tertibatına ait kısa bir filim, büyük soyguncunun his ve arzulannı büsbütun kamçılamıştır. Kanada'lı bir üniversite profesörünün oğlu olan genç, gündüzden kiliseye gizlenip kapılann kapanmasmı bekleyerek saat 23 cıvan işbaşına geçmiştir. Kilisenin temizleyicilerinden 63 yasmdaJd bir îrnriimn duyduğu gürültüler üzerine bekçiyi haberdar etmesinden kısa bir zaman sonra olay yerine yeüşen hazır polis kuvvetleri, kilisedeki emniyet tertibatının alarm sesleri ile karşılaşmışlardır. Bu arada panife kapılan genç, boş kilisenin içinde uzun bir müddet kaçıştıktan sonra polis tarafmdan yakalanmıstır. Taklit bir tabanca, uçak modeli yapmaya yarayan testere ve benzeri birtakım oyuncak aletler taşıyan soyguncunun cebinden, aynca Milano Katedrali'ni soymak üzere hazırlamış olduğu plânlar da çıkmıştır. Klâsik kilise plân tipinin ilk örneklerinden olarak önem taş»yan bu eser 11 nci asırda inşaa edilerek Milano'nun koruyucusu kabul edilen Sant'Ambrogio'ya (Sant'Ambrocyo Aziz Ambrocyo> ithaf edilmiştir. 1000 yıla yakm bir zamanm yıpratmış olduğu kilise bütün yaşiılığı yanında, tahminler dışmda efsanevi bir haaineyi banndınnaktadır. Orta Çag"da Azizin ruhuna adanmış antika mücevherlerin bulunduğu hazine dairesi tamamen altın kaplıdır. Milano Emniyet Müdürlüğü, genç Kanada'lının akli bozukluğundan endişelenerek; yargılanmadan evvel ruh doktorları tarafından kontrol edilmesini uygun bulmaktadır. GSvenç AYHAN DOGUM Turk Haberler Ajansı mensuplarından gazeteci arkadaşımız Mustala Küçük Ue eşi Nezahat Kuçük'ün dun Bakırköy S.S.K. Doğumevinde oğulları dunyaya gelmi$tir. Yavruya uzun ve mutlu bir hayat dileriz. Cumhuriyet • 7297 *•••••• ••••»•••••••••••••••••••••,'' 1 TEŞEKKÜR Doğura öncesinde ve sonrasında, eşim Nezahat Küçuk'ten yardımlarını ve yakın ilgilerini esirgemeyen, bize «Mnrat» ımızı kazanduan. Sosyal SigortaIar Kurumu Bakırköy Doğumevi Başbekiml Asistan Dr. Gündüz SERİN'e, Asistan Dr. Sunay GİBAY'a, Ebe Sevim ÇAKAB Ue Ebe Suzan BORA'ya ve diğer Ebelere. santral memuresi Türkân TULPAB'a büyük yardunlarmı gördüğüm servls ve hastane personeliııe, «onsuz tesekkür ve minneüerimi sunmayı borç biUrim. Mustafa KÜCÜK UAHIUVB MOTEHASSJS1 Dr. Naci Bucukoğlu'na Cumhuriyet: 3312 S/ırt Valiliğinden Bayındırlık Bakanlığı Yapı ve İmar jşleri Reisliğinin: 1 Eruh Jandarma Birlik ve Merkez Karakolu işi 2490 sayılı kanun hükümlerine ve 527 sayılı kanuna göre 1969 yılma ssrt mukaveleli olarak kapah zarf usulü ile eksiltmeye konulmuştur. 2 İşin keşif bedeü 255.405,84 liradn. 3 Eksiltme Siirt'te Bayuîdırhk Müdürlüğü odasmda 5/7/1968 cumartesi günü saat 11.00 de yapüacaktır. 4 Eksiltme şartnamesi ve diğer evrak Bayındırlık Mddürlüğünde görülebilir. 5 Eksiltıneye girebilmek icin isteklilerin: A) 13.966,23 liralık geçici teminatını, B) 1968 yılma ait Ticaret Belgesini, C) Müracaat dilekçeleriyle birlikte verecekleri (Eksiltme sartnamesinde belirtilen ve usulüne göre hazrrlanmış olan) Plân ve Teçhizat Beyannamesini, Teknik Personel Beyannamesini, Taahhüt Beyannamesini, Kredi imkânlarmı bfldiren Malî Durum bildirisini, Bayındlrlık Bakanlığından almış oldnklan (C) grupundan keşif bedeli kadar için eksiltmesine girebileceklerini gösterir müteahhitlik. kamesini, ibraz suretiyle Bayındırlık Müdürlüjründen alacaklan Yeterlik Belgesini teklif mektuplau ile birlikte zarfa koymaları lâzımdrr. 6 tstekliler. teküf mektUDÎannı 5/7/1968 cumartesi günü saat 10.00 a kadar makbuz mukabilirıde Dıale Komisyonu Başkanhğına vereceklerdir. 7 Yeterlik belgesi ahnması için son müracaat tarihi 2/7/1968 sah günü mesa! saati sonuna kadardır. Tel^rafla müracaatlar ve postada vâki gecikmeler kabul edilmez. Keyfiyet ilân oluntır. (Basm: 19671/7275) TEŞEKKÜR Eşim, kardeşimiz, teyzemiz annemiz ve Tembelleşiyorlar Bazı vahşi hayvan yavrulan, bu konforlu hayat içinde sişmanlayıp, tembel oluyorlar. Hızlannı, avcı yeteneklerini kaybediyorlar. Hattâ vahşi hayatın ger çekleri ile yüzyüze kalmayı ba SUAT ERBAŞ'ın vefatıyl» acımıza katılan akraba, dost ve yakınlarımıza şuk S ran ve teşekkürlerimizi sunarız. ; EKBAS. GAZt, KURCEREN, \ ABPAG aileleri • .Cumhuriyet: 7307 • Dr. Kâmran Şenel Takslm, Sıraselvtler Cad. UI/5 l e l ı «4 S5 M. Het f&D (1518 Alman Hagtanesl vanı) Devlef Orman Işlefmesi Sinop Müdürlüğünden Cins ve Nevi 2.S.N.B. Çam Tomruk 3.S3T.B. > > 2.S.N.B. Göknar » 3.S.N.B. > » Parti adedi 2 1 6 5 Mi k t a r ı Adet M3. 213 209 İLÂN Mnhammen Bedeli Lira 310 260 310 260 1443 906 82.769 72.595 470 887 288.469 KONYA BELEDİYE BAŞKANLIĞINDAN 1 Istanbul yolu üzerindekl sanayi çarşısının kanalizasyon lnşaaü İşi 249525^9 lira keşif bedelli ve 13.746^9 üra muvakkat terninatlı kapalı zarfla teklif almak suretiyle ihaleye çıkanlmıştır. 2 Şartname dosyası bedelsiz olarak Fen tşleri Müdürlüğünde görülebUir. 3 tnalesi 9.7.1968 Salı günü saat 15.45 de Belediye Saraymda toplanan encümence yapılacaktır. 4 îhaleye iştirak edecekienn 2490 sayılı Kanunun 2, 3. ve 32. nci maddesine göre hazrrlıyacaklan teklif mektuplannı ihale saaünden bir saat evveline kadar encümen kalemıne vermeleri şatür. thale saatinden 24 saat evveline kadar yeterlik belgesi aunması lazıradır. Postadaki gecikmeler nazara alınmaz. (Basın: K. 98020135/7273) Yukarıda yazılı emval Gerze Deposundan 4/7/1968 Perşembe günü Saat 14.00 te Gerze Bölge Şefliği binasında Komısyon huzurunda açık artırma suretiyle satılacaktır. Şartname ve eb'at hsteleri Ankara Kastamonu ve civar îşletme Müdürlüklerinde görülebilir. Taliplerin belirli gün ve saatte teminat makbuzlariyle Komisyona müracaatlan ilân olunur. (Basm: 19810/7282) İLLER BANKASINDAN Içmesuyu Tesisleri Yaptırılacakfır Kasabaadı Vilâyeti Kesir bedeli Geçici teminatı Malî Ibale evrakı yeterlik satış bedeli 150, 75, 100, 60, 60, Adıyaman Adlyaman 2^47.736,60 84.182,00 160.000, Gölbaşı » 984.338,75 43.124, 90.000, Kâhta » 1.363.667,79 54.660, 95.000, Polat Malatya 690.187,69 31.357,51 65.000, Pertek Tunceli 519.535,97 24.531,44 50.000, DENİZ KIA'VETLERİ KOMUTANUGI Seyir ve Hidrografl Dairesl Başkanlığından bildirilmlştir. DENİZCÎLEBE VE HAVACILABA 63 SAYILI BÎLDÎKt 30 Haziran 1968 tarihinde 06.00 Ue 24.00 saatleıi arasında aşağı«lald noktalan birleşttren saha İçinde seyretme, demirleme, avlann n v e b u sananın 10.000 metreye kadar olan yüksekliği can ve mal enıniyeö bakıımndan tehlikelidir. AKDENtZ ÎSKENDERÜN KÖRFEZİ GÎKtŞt A 71 SAHASI. L n d ısokta: E. 5916 No. lu Atancı fenerinden 270 derece ve 12 mıl mesafede enleml 36 derece 19 dakika Kuzey, boylamı, 35 derece 32 dakika Doğu. 2. n d nokta: Enlemi 36 derece 04 dakika Kuzey, Boylamı 35 derece 32 dakika Doğu, 3. ncfl nokta Enlemi 36 derece 04 dakika Kuzey, Boylamı 35 derece 08 daMka Doğu, 4. ne9 nokta: Enleml 36 derece 19 dakika Kuzey, Boylamı 35 derece 08 dakika Doğu. DENİZCÎLEBE VE HAVACILARA ÖNEMLE DTJSTJRDLTJB. (Basm: 19578/7279) Bayındırlık Bakanlığı Karayolları Genel Müdürlüğünden: Tahmini bedeh 635.301.00 TL^ geçici teminatı 29.162.04 TL. olan 6800522 dosya numaralı 78 kalem fren ve debriyaj balatalan ile perçin ve civataları 2490 sayılı kanunun 31. nci maddesi gereğince kapalı zarf usulü ile satınaluıacaktır. Eksiltme ve ihalesi 12 Temmuz 1968 cuma günü saat 16.00 da Ankara'da Karayollan Genel Müdürlüğü Malzeme Şubesinde yapılacaktır. Şartnamesi dilekçeyle ayni yerden 10.00 TL. sı bedelle temin edilir. Allnan şartna»nenin her sahifesi imzalanarak teklif mektubu dış zarfı içerisine komılacaktır. İstekliler 1968 yılı vizesi yapümış Ticaret, Sanayi veya Esnaf belgesini ve Makine Mühendisleri Odasmdan ahnacak kalite belgesini dış zarf içerisine koymak şartiyle hazırlıyacakları teklif mektuplannı eksiltmeyi açma sa3tinden bir saat evveline kadar makbuz mukabilinde Komisyon Başkanhğına vereceklerdir. Postadaki gecikmelerin kabul edürniyeceği duynrulur. (Basın: A. 770719948/7281) Biflis Devlet Hastanesi Başfabipliğinden: CİNS t 73 Kalem ilâç ve malzeme Tahmin edilen Lira Krf. 30936.44 İlk teminat Lira Kıj. 232023 1 Hastahanemize ait 73 kalem ilâç ve malzeme 11.6J568 tarihinden itibaren kapalı zarf usulü ile eksiltmeye çıkanlmiîtır. 2 llâçlara ait eksiltme 4.71968 perşembe günü saat 1130'da Bitüs Devlet Hastahanesinde yapılacaktır. 3 Evsaf ve şartlara ait şartname lstanbul, îzmir, Ankara. Diyarbakır Sağlık Müdürlükleri 11» hastahanemiz idaresinde görülebilir. 4 îsteklilerüı Ticaret Odası veglkası Ue teminat mektuplannı havt rtrflannı ihale aaatinden bir s»at evvelina kadar komisyona vermeleri (Postada vtki gecikmeler kabul edilmez). Üan olunur. (Basm: 19861/7278) 1 Yukarıda isimlerı yazılı Kasabalann içme suyu tesisleri kapalı zarfu usulü ve fiat birimi esası ile eksiltmeye konulmuştur. 2 Teklif zarflan 8/7/1968 Pazartesi günü saat 14'te Bankamız Satınalma Komisyonunda açılacaktır. 3 Teklif vereceklerin (Bankamızda bedeli mukabilinde satılan eksiltme evrakında yazılı belgelerle birlikte) yeterlik belgesi almak üzere 3/7/1968 Çarsamba günü saat 17,30'a kadar Bankamıza müracaatlan, (Projeler satılmayıp Bankamızda görülebilir). 4 Teklif mektuplannm 8/7/1968 Pazartesi günü saat 12'ye kadar Bankamıza teslimi gerekmektedir. ffiaım: A. 7704 19945/7277)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle