Katalog

SAHİFE DÖRT f 15 Hariran 1968 CUMHÜRÎTET Robefl Kennedy Der.eyen: Yâzaıt, Politika alanında uzun yıllar ihmal edilen • Amerika Çini yeni yeni keşfet mektedir. 1950 de Korede orduları ile savaştığımız bu dev ülkeyi 15 yıldır ihmâl ettik. Gerek soğuk »avaşta dikkatimizi Rusyaya yöneitmemiz ve gerekse Çin'in Birleşmis Milletlere ahnmaroası bu ihmalimizin nedenleri oldular. Şimdi ise durum tamamen değişti. Rusya ile aramızdaki gerginliğin azalması, Sovyet Çin anlaşmazlığı, Çinin nükleer güç olması ve Vietnam savaşı, bizi, dikkatimizi Çin üstünde yoğunlaştınnaya zorladı. Artık geçmisi gözden geçirmek, simdiyi yorumlamak ve geleceği planlamak zamanı gelmiştir. Çin, Isanın doğumundan önce dünyanın en uygar toplumu idî. Oysa, Batı dünyası ondokuzuneu asırda Çine geldiğinde, her bakımdan geri kalmıs bir milletle karşılaştı. Batılılar bu toplumun disiplinsiz ordularını kolayhkla yendiler ve uçsuz bucaksız zengin ülkeye yerleştiler. 1839 da îngiltere, Çine afyon ithalini sağlamak ve böylece Çinden aldığı mallann karçılığım ödiyebilmek için, bu ülkey» kar?ı savas açtı; bu savasın sonunda yenik düşen Çin için yüz yılhk bir ezilme ve sömürülme dönemi başlamıs oiuyordu. Avrupa devletleri. Çini «Nüfuı bölgeleri» ne ayırdılar; demiryollan, kömür madenleri ve kentlerin bir kısmı Çinden ahndı; yanm düzine ülkenin cavas gemileri Çin kıyılarında seyretmiye başladüar; 1844 ten 1943 yıhna dek Amerikaiı ve difier yabancılar, Çinde işledikleri cuçlardan ötürü Çin mahkemelerinde yargılanamazlardı. Batılılar, T'ai Ping ve Boxer ayaklanmalannı insafsızca ezdiler; Japonlar 19311938 yıllan arasında bir milyon Çin aske rini öldürdüler. Bu ülkenin çektiği «cı, duyduğu utanç ve hissettiği nefret uzaktan anlasılamaz. Çin, ancak büyük fedakârlıklar ve uzun yıllar süren mücadelelerdejı sonra, şimdiki durumuna geiebildi. Bugünkü yeni . Çin, 194»»d* MiUiy€t^I»rifi yenilgisinden sonra, kimsenin oranhyamıyacağı çapta büyük hamleler yapmayı başarmıştır. tlk beı yılhk plân döneminde gellsme hızı yüzde onbiri bulmuj, Kore savaslarında, ordusunun nihayet Batıhlara karjı direnme gücünü kazandığını tüm dünyaya ispatlamıştır. Bu ülke, nükleer ve hidrojen bombalannı yapmış olup füze imâlinde de hızla ilerlemektedir. Fakat tüm bu ilerlemeler ve 700 milyonluk nüfusuna rağmen Çin henüz yoksul bir ulustur. Kişi başına düşen yılhk gelir 85 dolar olup, 17 milyar dolar!ık bütçesi ancak Fransanınkine eşittir. (Çin Fransadan 14 kat kalabahktır), ordusu uzun bir savaşa dayanabilecek nakliye ve ikmâl kolaylıklarına sahip olmayıp, sayı bakımından 3 milyonluk Amerikan ordusuna eşittir. Çin hakkında bir yargıya \arabilmek için, bu ülkeyi güçlü ve zayıf yönleri ile iyice tanımak gerekir. Çinin diğer uluslardaki devrimlerin kaynağı olduğu öne sürüldü; bu iddia doğru değildir: Küba, Endonezya. Cezayir ve Afrikada uluslar kendi milll devrimlerini kendilerinin yöneteceklerini belirttiler. Kuzey Vietnam'ın Komünizmi ise yerli olup, Çinden ithâl edılmiş değildir. Yalnıı Malaya ihtilâli Malayahlar tarafından değil fakat Çinliler Urafındn yapılmıstır. Pekin'in ihtilâl ihraç etme politikası, Komünist Çinin tarihindeki en büyük yenilgilerden biri olmuştur. Bununla birlikte bütün bunlar Çinin guçsüz ve zayıf bir ülke olduğu anlamına gelmemelidir. Çin hakkında böyle düşünmek, çok büyük bir yanhş olur. Çin, bugün Asya ulusJarını etkiliyen bir devlettir ve gelecekte bu etkisinin artacağma şüphe yoktur. Bundan ötürü Çine karşı izlenecek politikamızı, hislerden ve yanhş saplantılardan arınmış, gerçekçi temeller üstüne oturtmak zorundayız. îşin acı taTafı, biz Amerikalıların Komünist Çini değil, fakat asıl kendi kendimizi tanımayışımızdır. Yirmi yıldanberi Asyada savaştık, ordular yolladık, yatırımlar yaptık, taahhütlerde bulunduk; fakat tüm bunlan yaparken amacımızın ne olduğunu ve bu amaca ulaşmak için ne gibi bir be. del ödemiye hazır olduğumuzu hiç düşünmedık. Çine giderek düşmanca davrandık ve onu dünyanın diğer ülkelerinden a ÇİN Komünist Çin jençleri Millî elbiseleri Je bir yırnvya çabaladık; bu, bir politika değildir. Bu, korku ve hayâl temellerine dayanan mantıktan yoksun bir davranıştır. Korede olsun, Formoza ve Hindistanda olsun hep Statuquo'yı korumıya çalıştık, buna karşıhk gelecek hakkında. hiç bir zaman olumlu bir plân yapmadık. Amerikanın bir politika izlemiye ihtiyacı vardır. Fakat, politikanın ne olduğunu anlatmadan önce, ne olmadığını açıklamak yararh olur kanısındayım. Herşeyden önce, insan tabiatının iyiliğine ve kültürün olum lu etkilerine inanmak politika değildir. Gelecekte zenginliğin ve iktisadl bolluğun Çini daha ılımlı ve mâkul yapacağını düsünerek, güvenle bekliyemeyiz. Yakın geçmişte. ileri kültürlü ve zengin ulusların gereğinde »aldırganlıktan ve siddetten çekinmediklerine tanık olduk. Ma caristanı ezen ve Kübada nükleer savaşın eşiğine gelen Stalin değil, Kruşçev'di. Avrupa kıtasını yıkan ve milyonlarca insanı öldüren Almanya ise zamanının en ileri ve kültürlü toplumu idi. Üstelik nükleer silâhlar. bugün bir ülkeye gerçek gücünün çok üstünde bir yıkma yeteneği verirler. Eğer Çinin New York'a veya Çikago'ya füze gönderme gücü olsaydı, Vietnam savaşı muhakkak ki çok daha değişik bir seyir izlerdi. Çinin gelecekte daha ılımlı bir politika izliyeceğini ümit ederiz, fakat yalnız bu ümide bağlanmak doğru olmaz. îkinci olarak, ülkelerin birbirlerine yaklaşma dilekleri veya anlaşma umutları bir politika değildir. Politika, anlaşma ve yaklaşmanm dayanacaklan kosullan ve oturacakları temelleri, önceden hazırlayıp tâyin etme sanatıdır. Son olarak, tarihî yargilanmı•«ın ve dpğerlendirmelerimitin her dem doğru olduklanna inanmak da politika değildir. Çin'in zorla yayümıya çahşacağına veya hiç bir zaman buna teşebbüs etmiyeceğine eminmişiz gibi hareket edemeyiz. Asyadaki tüm ulusal bağımsızhk savaşlarının, sonunda Pekin'in kontrolu altına gireceğini bilemiyeceğimiz gibi, komünist yayılmasının da günün birinde milli direnmeyle karşılaşacağını söyliyemeyiz. Politika, yukardakilerin hıçbiri değildir. Politika belirli hedeflerin tâyini; ve bn hedeflerin ele geçirilmeleri Için izlenecek, mantık temeline otnrtnlmuj, hsreket tarzıdır; katı olmayıp, olaylara ve yeni oluşum lara uyabilecek esneklikte olma lıdır. Işte bizim Çine karşı bu nitelikte bir politikamıı yoktur. Asyada bugüne dek izledigimiz siyaset mantık temellerin den yoksundur. Asyada stratejik avantajlar pe şinde olduğumuz ve Komünistlerin toprak ve tabii kaynaklardan yararlanmalannı önlemek istediğimiz iddia edildi. Buna rağmen iki yıl önce Endonezyada komünizmin yayılmasını kabul etmiye hazırdık. Amerikaya düşman olan güçlerin zengin kaynaklar ele geçirmelerine engel olmıya çalışacağımız tabiidir. Fakat bu çalışma ne biçimde kendini gösterecektir? Çinin yayılmasını, ulusal devrimlerden nasıl ayıracağız? Yalnız başkalarına yardım etmekle, kendi çıkarlanmız için büyük savaşlar çıkarmak arasmdaki sınır çîzgisini nasıl çizeceğiz? Bu soruları ayrıntıları ile tartışmadan, bir politika izlediğimizi öne süremeyiz. Ahlâk kurallarını politika yerine geçirmek veya politikamn nedeni olarak göstermek eğilimi ise, millî çıkarlanmız söz konusu olduğunda bu Kuralları çekinmeden terk ettiğimızden, çok tehiikeli bir yoldur. Ulusların kendi mukadderatlarını kendilerinin tâyin etmeleri gerektiğini söylüyoruz, öte yanda halkın yönetiminde söz sahibi olmadığı Formoza hükümetini destekliyoruz. Milletlerin iç işlerine karışmama ilkesi ni savuhuyoruz, fakat kendi çıkarlanmız için Lâtin Amerika uluslarının işlerine karışmaktan çekinmiyoruz. Bir yanda, tüm dünyaya, bağımsızhk ve özgürlüğe inandıgımızı ilân çdiyoruz, ot e yanda çıkarımıza uygun bulduğumuz için en gerici hükümetleri destekliyoruz. Afrikada bana şu «oruyu »ormuşlardı: «Eğer Amerika Vietnamda ger çfekten bağımsızhk ve özgürlük için savaşıyorsa, Angola ve Mozambikteki bağımsızhk savaşlarını ne için destekUmi/orV» Itiraf etmeliyim ki bu soruya cevap veremedim. Taahhütlerimizi yerine getirmekten dem vuruluyor.. Hangi sınırîar icinde yerin e getirilecek bu taahhüt ler? Vietnamda taahhütlerimizi yerine getirmiye çabalarken askerlerimizi Tailand'a sokuyor ve bunun sonucu bu üikeye yeni taahhütlerde bulunuyoruz. Bu işin sonu yoktur. Amerika çabaladıkça daha fazla gömüldüğü bir batağa düşmüjtür. Asyada yalnız Çin yoktur. Hindistan. Japonya ve Endonezya da vardır. Asyanın geleceği hakkında bu ülkeler de söz sahibidir. Çine karşı izleyeceğimiz politika bu ülkeler e karşı olan siyasetimizin oluşumunda da önemli bir rol oynamalıdır. Eğer Çini durdurmak için güçlu bir Hindistan yaratmak gerekiyorsa, o zaman bu ülkeve yapacağımız yardımlan arttırmahyız. Çinin bize düşman olduğunu hiç bir kez akıldan çıkdrmama lıyız; fakat düşmanlık sava? demek değildir. Düşmanca Kelinıeler ve konuşmalar Çine yaklasmamıza, onunla anlaşma olanakları aramamıza engel olmamalıdır. Çinin tarihteki en büyük düşmanı, Japonya, bu ülkenin petro kimya endüstrisini gehştirmeyi teklif etmiştir. Mantık temeline dayanmıyan bir düşmanlık bize fayda getırmez; Çin gerçi bizim düşmammızdır fakat gerçekçi ve akıllı bir politika bu düşmanla aynı dünyada yaşamak zorunda olduğumu zu kabul eder ve gene akıllı bir politika. Çine de Amerika ile aynı dünyada yasamıya mecbur olduğunu kabul ettirir. Çinle ge lecekteki ilişkilerimizin na«ıl olacaklannı oranlama* çok güç tür. Bu ilişkiler çok kanlı bir savaşla da son bulabilır; ama belki günün birinde oir Amerikan diplomatı Pekın'e gider ve dünyanın en güçlü ülkesinden, Asyanın en güçiü ülsesine «elâm ve saygı iletir. Işte böyle bir ortamı yaratlbilecek politika gerçekçi polıtikadır. büyük polıtikadır; v« böyle bir politikamn yaratırıları da insanlık tarihinde her dem »aygı ile anıhrlar. y A R I x : V İ E T N A M . 1 23456789 0625 06.30 07.00 07.05 07.30 07.45 07.5J 08.90 08 ! 5 0845 09.00 09.15 09.35 09 ;0 10 00 10.03 ]0."fl 11.00 11.45 12.00 12.05 12 15 12 30 »3.00 13.15 13.10 15 00 15.05 15 20 1..25 15 40 16.00 16.1.1 16 30 17.00 17.05 17.20 17.50 19.00 19.33 19.35 1P.45 20.00 20.40 21.00 21.10 2!.^0 22.00 22 43 23.00 23.£5 Acılıs orozram Günaydın I Köve haberier. Günavdın II Haberler ve hava durumu Istanbuida buffün Ilânlar ve hafif miizlk Hafif Bat! müzi?i Beraber ve solo sarkliar ArD soloları A. Akkılıctan türküler Fv icin Sarkılar Sosval konular» t o d u bakıs Ara lıaberler Hnfif Bat) müzi« Arkası varın Sabah koiıserl M. Akkustan türküler Ara haberİT. ilânlar Bu hafta diı;!ivecel:lerinlx V. Do*u ve arkadasları Beraber ve solo sarkılar Haberler. R. G. d e bucüB Saz eserleri Keklâm orneramlan Ara haberler Cocıık bahcesi Cocuk korolarından Koro ile ezffiler Geııelik saati Hafif Batı müzifH S. Öz=rden sarkılar O.ırr.artesi konseri Ara haberler Pans orktstralan Yıırdun sesl Reklâm Drosramları Haberler ve h»va durumu Küvük ilânlar Avlâ Gürsesten sarkılar Kitanlar arasında Ezsilerimizin »etirdlM Geücler icin 24 saatin olavları. ilânlar Solistler trecidi fnvceler ve mclodüeri Rckljm Drocramları Haberler Plnklar arasında ör^tler ornerpm. kananif ISTAVBl'L IL RADYOSU 11.55 Acılır ve proqram 12.00 Diskotesirntzden 12..10 Kürı^ık sololar l^.^O Sevilen scsler 13..10 tied saati 14.00 Britsnvadan halk sarkıları 14 "0 Koncerto jaatl 15.no r.encler icin 15.^0 Caz müzi^i 16.01 17.00 Cumartebi konsert Cav saati lığı karma bir söz. 2 «Pek gil reketl. 7 Tersi zel Abdurrahman Çelebi» anlamına ilki edat olmak Uzere Uç söz. 3 Motörlü vasıtalann belkemiği sayılan kısmı, eşek (eskl terim). 4 Eskl Mısır tannlanndan, hiç bir mahzuru olmıyan hareketi yapmaktan çelonme direnmesi <eski terim). 5 «Tannya teşekkürlerini sun!» mânasına İki sözlü bir ernir, sahip. 6 Köpek, bl OOBM buüBkcsniD rinın sözüne kusursuz uyma ha hallrrtlltnls Wkli bir cins topralctır, bir edatın la saltılmışı. 8 «Kendisinden sl gara yapılan maddeyi ele geçiren!» karşılığı iki söz. 9 Açık olan bir yeri tamamiyle ters bir duruma sokma haroketi. 31SOLDAN SAGA: 1 Dünyada hiç bir düzen olmasını istemiyen fikirler besliyen gnıp mensubu tedhişçi ki$i. 2 Emekliye aynlma lşl. 3 Nemll yerde kalmış demirin tuttuğu, bir şeyi birine verme hareketi (eskl terim). 4 Bir renk, «büyükçe çapta su sakhyacak kap» anlamına iki söz. 5 Bir işi yaparken katlanılan yorgunluklardan, bir zaman parçasının tersl. 6 «Sözleşmekusursuz ve eksiksiz» mânasına iki söz. 7 tki nota arka arkaya, nota. 8 Tersi «En değerli madenden yapıhnış zaviyo şekli» mânasına iki sözdür. 9 Çevrilince eski dilde «bulaşıcı» mâ nasına gelen bir söz belirir, Rumcada «bir» sayısı. YUKARIDAN AŞAĞITA: 1 «Beygir satılan yer» karşı Dişf Bond MODESTV BLAISE BAKAL1M SEVSIU DÜNKÜ BtJLMACANIN HALLEKİLMIŞ ŞEKLİ NASIL BAJLLEDİLECEK Tokandaki rakamlı bulmacada sadece 4 Une analıtar (ipacn) ve 8 Une sonuç rardır. Bos kalan !2 k«renin içine 1 den 9 a kadar uv>" birer rakam koyarak ve toj>lama, çarpma, çıkartma, bölme tşaretlerine dıkkat ederek soldaa »aja ve yukandan asafiya bulmarada fösterilea sonuçlan buiunoz. ; Bıra» vaktinizi aiır uoa, bog raktinİ7 ho*ça geçinnis olarcuuu* "PRETORİA flTUSI • 28 Günün birinde demiryollarına girdim. Altın madenleri üikesinde servet sahibi olacağımı sanmıştım. Bir işçi aylığı ile geçinijorum. Ona da para denemez.. Harb ve onun yarattığı tehlikelerden ötürü daha çok para vereceklerini sanmıştım. Haftada on jiling istedim. onu da reddettiler. Allah kahretsin.. Konrad Essler derdini dökmüştü. Anicia «ordu: Bâri İngilizler arasında yaşamağa alı^tuuz mı7 Adam yüzünü buruşturdu: Hayır. Kendi memleketimde askerlikten bıkmıştım. Harb halinde Fritzin yerini Tominin tuttuğu bir diyara düştüm. Kadehini bitirip önündeki alçak masaya koyarken: Herr Halvan'ın bana bu kuryelik işini verm«ai benim için şans oldu. Cömert bir adam. Kırmızı üniformalann burnunun önünde ona faydah ohnaktan memnunum. Anicia bos kadehi tekrar doldurduktan aonra »ordu: Herr Essler. mektubumu arkadaşıma götüreceksiniz değil mi? Gnadige Frau, bana itimat edebilüîiniz. Karar laştırdığımız gibi, haftada iki defa geleceğim. Heyk» lin arkasında bir sey yoksa belli etmeden dönerim. Alrnan kadehini kaldırarak hislerini açığa vurdu: Ingiltere'nin mağlubiyetine.. Az sonra Anicia misafirini kapıya götürdü ve: Demek îngilizlerden nefret ediyorsunuz? dedi. Doğrusunu isterseniz. Kayzerimize karşı büyük bir sempati du>mazdım. Fakat gazetelerde Bajkan Krüger'e Chamberlain'e dayatmasım söylediğini oku yunca, teyzesi Kıraliçe Victoria'ya güzel bir taa atma sından memnun oldum. Selâm vererek uzaklaştı. Anicia odasına çıktı. Halvan işine yarayacak •damı seçmesini bilmişti. Ondan iyi bir posta kutusu bulamazdı. James, istihbarat şefine Mra. Sandr» ile geçirdiği saatlerin hesabını vermeli idi. Binbaşı Grttham onu derhal kabul etti. Mackenzie, falcı değilim.. ama haünize bakıhrsa son görüşmemizden beri bazı yenilikler olduğunu tahmin etmek zor olmaz.. dedi. Evet binbasım.. Emirlerinizin yerine getirildiğini söyüyebilirim. Tebrik ederim. Susmuşlardı. Binbası tekrar konujtu: Ne söylediniz? Sevgilisi ile dertieşmek ihtiyacmı duyan her erkek gibi. ona Lourenço Marques çıkartmasından bahsett.im; Eiraz tutıık konuşmuştu. Şefine genç kaduıla baa başa geçirdiği «nlardan bahsetmek ağır geliyordu. Graham kaşlarını çatarak: EH MA URICE BTHTK LOBRA Çttistfi: * gERİN KURTBATâ: Annc Mariel 17.10 18.00 18.30 19.00 19.15 20.15 21.00 Küctik konser Genclere miizilc Senfonik müzik Kafif müzik Rad.o ile fransızca (12.dersl Genclerin sevdikleri Thomas'tan sarhılar Ses nıüziri Gece konseri Bu hafta r.rler dinliveceksiniz Pivano srılolarl Hafif ar!;:I.ır Kafii Batı nrjziSI Proeram ye kar>anıs Otis Roddine ve CarU Bu *Mr ONK CoDTricbt AUnjından tatıo «lınrniftır. Mrs. Sandra beni büyük bir dikkatle dinledl. Böyle bir lifı getirebilmek için, yakujda a*rılmamırın gerekeceğine, muhtemelen yapılacak çıkartma n rasında portekiz topraklannda bulunmanın bizi burbi rtmizden uzaklaştıraeağBıı söyledim. Çok iyi bir buluş. Zaten, size de önce işittirdiğirn gibi, yeni bir görevle sizi yollamak niyetindeyim. ' Ne yöne gideceğinizi olaylar bize gösterecek. Bu büyük sırrı Mrs. Sandra'ya duyurduktan sonra, onun bu haberi Pretoria'ya nasıl ulaştıracağını görmemiz lâzım. James kısık bir sesle: Halvan acaba bu işin içinde midir? diye sordu. Emin değilim ama mümkün. Nişanhsımn har» ketlerini izliyeceğiz.. Bu yanhş haberi yaymasına fır •at bile vermemiz icap ediyor. Posta ile böyle bir şey yazmasına imkân olamıyacağına göre, bildiklerini suç ortağı veya ortaklarına bîr an önce ulaştırmak istediği muhakkakür. Sonuç: Harekete hazır olun. N« Urafa? Henüz bilmiyorum. Onunla mı? Belki. Ama binbajım, görevimden kaçmıj gibi olurum.. Graham, ince parmaklan ucunda tuttuğu sigara«ınırı dumanını tavana doğru üfledi. Mackenzie'nin yüzüne bakmadan: Neden olmasın dedi. Teğmen kontrol edemediği bir hareketle yerinden sıçradı. Şefinin cevabı âniden göğsüne vurulaa bir yumruk gibi tesir etmişti. Şaşkın şaşkın: Asker kacağı mı? diye tekrar etti. Graham hâlâ tavana bakıyordu. Bürosunda yalnızmıs gibi konuştu: Harb halinde, ortaya çıkacak bazı durumlar, di (iplin sahibi bir subaya ağır isler yükliyebihr. Şimdiye kadar, bir kadını kandırmak içia genç bir kazaaova oldunuz Mackenzie. Durum sizi baska bir kıhğa da sokabilir. İçine gömülmeğe başladığı bir bataklıkta yürür gibi ürken genç teğmen: Hangi kılığa? diye sordu. Şefi her kelimenin değerini vererek soğuk kanlıhkla: lstihbaratta, Mrs. Sandra'nın kuvvetlerimize karsı gelen bir ca*us jebekesi ile çalıştığmı tahmin ediyoruz, dedi. Siz de tabii bizim muvafakatımız ve Tannnın size yardım etmesi dileklerimizle. kaçak »ubay rolünü pekâlâ oynıyabilirsiniz. Graham'ın kıhk değistirme dediği §eyi, Mackenzie'nin yüzünden okunan nefret, nasıl kabul ettiğinl belli ediyordu. Doğruldu, âdeta yalvararak: Komutanım, başka bir görevde bulunamaz mı yım? diye sordu. Binbatı caresiz bir hareket yaptı; hafif alayh bir •esie: (Arkası rırt 21.?.0 22 00 22.30 22. 5 ?3M 2T.3D 0100 A N K A R A 06.25 06.30 07.00 07.05 07.30 07.45 0S.00 08.05 08.10 08.40 09.00 09.20 09.40 10.00 10.05 10.25 10.55 11.15 11.30 12.00 12.05 12.20 12.25 12.30 13.00 13.15 13.35 14.00 14.15 15.1'. 15.20 15.40 16.00 16.15 17.00 17.05 17.50 19.00 19.?0 19.35 19.50 20 2u 20 35 20.5.5 21.00 21.10 2130 21.55 22.15 22.45 2300 33.30 23 35 Acılıî nroCTam Günavdın I Köve haberler Günavdın II Haberler ve Hava dunımu Sabah müziei Ankara'da Buctin Kücük ilânlar Sabah sarkılan Avrıur Gürkan'dan türküler Ev icin Sabah konserl Arkası vartn A r a Haberler ilânlar T. Er.ein'den türküler Albümleıden secmeîer G. İDek ve T. Özek'ten sarkılar rocıık Bahcesi Kcnser Saati Ara haberler ve llânlaı İ. Daitni'den türküler Kıbrıs Saati Kücük İlânlar A. Senozan ve Enoylu'dan sarkılar Haberler. Reım! Gazeted* Bumin Hafif müzlk Kadınlar T. sarkılar Mükerrem Gönülkırmaz'dan sarkılar Rekiâm Droeramları Ara haberler. İlânlar N. Erdemliden sarkılar S. Erorhandan türküler Batı sanat müziöi dirüevicl i«tekleri Ce«itli müzik Ara haberler. İlânlar Cıcuk saati Reklam uroeramları Haberler ve hava durumu Kücük ilânlar Nevin Akoldan türküler Haftarıın konıık sanatcılar) Gencük saati Italvadan müzik Bir vfırmıs. bir vokmus 24 saatin olavları. üânlar Sarkılar Kadınlar T. türküler Yeni Dİâklar Sarkılar ve O. havaları Haberler Caz nıuzıei Duıı m ü l l « Ozetler oroeram kaDanıs V •' Tiffany Jones ÎIFFANYJÛHES "vy gta. cottrce L£MDi2M Orta Doğu Teknik Universitesi Rektörlüğünden Oniversitemlz Fen vc Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümüne Asistanlar ahnacakt:r. IsteklUerin: 1 iyi veya pekiyi derece ile mezun olmalan, 2 İngilizce bilmeleri ivtür. Müracaatçıların Üniversitemiz Personel Müdürlüğünden alacaklan müracaat formlarını doldurarak en geç 28 Haziran 196S cuma günü saat 17.00 ye kadar iade etmeleri ve 1 Temmuz 1968 pazartesi günü saat 10.00 da yapllacak imtihanda hazır bulunmalan rica olunur. (Basın: A. 675818947/6759)