Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
'r SAHÎFE DÖRT I Haziran 1968 CUMHTTRİYET zabitler, askerlik çağında geaçler gelip duruyordu.. «Bandırmayla Izmir arasındaki sahanın elimizde bulunan kıs mındaki bütün hapishanelere bir tamim göndermiştim: «Bu tamime göre, Milis kuvvetlerimize katılmayı, yemin ederek, parmak basarak, ya, da imza atarak taahhüd edecek olan âmirlerince iyi ahlâkh tanınmış hafif suçlu mahkumlar derhal tahlij'e edilecekti. «Bu tâmim üzerine. o hapishanelerin hepsi de bomboş kaldı ve o mahkumların hepsi; aralarında sözleşmiş gibi: , Ekmek ve silâh verin yeter; ölünceye kadar emrinizdeyiz!..» diyeyrek bize katıldılaf.. «Bu suretle kuvvetimiz her gün bir çığ gibi, ama aniatılması imkânsız bir hızla artıyordu... «Gerçi sonradan çeşitli yerlerde yazıldığı ve söylendiği gibi, askerden kaçanlar, yardımdan kaçanlar olmuyor değildi.. «Taşı olmayan hangi pirinç gösterilebüirdi ki? «Fakat bu her yerde, her zaman görülebilecek fireleri bir kenara itersek. Milli Hareket çok kısa bir zamanda memleketin her bucağına yayılmış, ve Türk milletinin büyük çogunluğu, gür sesini. sade bize ve sade düşmana değil.bütün cihana bile duyurmuştu: « Gayrik yeter!..» «Böylece, Izmirin işgali ile Türk milletinin hayatında başlamış olan devir çok şükür, umulabileceğinden çok az bir zaman içinde, bir kaç haftacığın içinde, çok kesin olarak sona ermiş bulunuyordu. «Bu zorlukları önlemenin tedbirlerini alabilmek için 28 haziran 1919 da, (1335) Balıkesirde, «Kuvvayı Milliye» nin ilk kongresini topladık. Millî Kurtuluş Savaşımızın tarihine Reddi llhak Kongresi» ismi ile geçen bu toplantımıza, Bahkesir civarındaki kazalardan gelen murahhaslar iştirak etmişti. Anlaton: İSTİKLHL SflVflSIMIZIH İLK CEPHESİ NASIL KÜRULDU ? KÂZIM ÖZALP Yazan: Silâhlı savunma başlıyor karşımda yalnız Yunan ordusa değil, bütün İtüâf Devletleri varmış! Benim gibi fazla atak insanların, benim yaptığıma benzer davranışlan, Türkiyeyi daha fena âkibetlere götüriirmüş. Işte o tarihten itibaren bütün Eîde askerî ve sivil cephelerin nrulması son derece hızlanmışr. Millet, ordusu ve halka ile el e vermiş, ve kabul etmeye mahim bırakıldığı bir ölünı kalım ivgasım tam bir kafa gönül, ve birligi ile canını dişine takmışısına yürütüyordu... Böylece kurulan, ve sonradan ık değişen kanna cepheleıimizin dnde, Ayvaükta askerî kuvvetr kumandanı Ali Bey, (Ali Çetintya), mllis kuvvetleri kumandaise Felikköylü Mehmet Beycü. ttKonıcu» mıntakasında askerî ıvvetler kumandam yüzbaşı HHl (merhum mebus Halid Bayk) mllls kumandanı Hacı Niy*Efendi... Somada askerî kuvvetler kuman nı Balıkesirli Yüzbaşı Kemal Jeneral Kemal Balıkesir) Bey, lis kuvvetleri kumandanı Huii Bey (DarpU). Vkhlsarda askerî kuvvetler kuındanı binbaşı Hüsnii Bey, mikuvvetler kumandanı Karaosmanogullanndan Halid Pasa (Sivil paşalardan). Sonradan Celâl Bey (Celâl Bayar). Salihlide Çerkez Ethem. (O, • > sırada hem asker, hem de mllisçl sayılabildiği için tarafımdan orada müstakil bırakıldı... Aydın cephesinde, biiyuk kuvvetleriyle müstakil Demlrci Efe vl Miralây Şekip Bey. Bütün bu cephelerl kurar, ve birbirleri ile sıkı irtibatlannı sağlarken, ben «Soma» da bulunuyor dum. Bir gün oraya «Atkinson» adında bir İngiliz binbasısı geldi. «İtilaf Devletleri tarafından resml mümessil olarak gönderildiğini söyledikten sonra, davranışlarımm hepsinden haberdar bulunduklannı bildirdigi beni, henüz iş işten geçmemişken uyarmak istedigini açıkladı. Onunla beraberinde getirdiği «Hâdi» ismlnde bir tercüman vasıtası ile konuşuyorduk. Binbaşı bey, çok yükseklerden uçarak konuşuyor, ve o günlerin şartlan içinde bana çok gülünç gelen sözler söylüyordu. Ben ne yapıyor muşum? Benim Ben, bir tek fırkayla, ve derme çatma çetelerle, bütün Itilaf Devletlerinin karşısına dikilmekle, hesaplı bir askerden beklenmez bir davranış göstermekte imişim... Fakat şayet böyle davranmaz da, İtilâf Devletlerinin kararlanna uygun davranır iseymişim, ço< isabetli bir hareket yolu tutmus olurmuşum... O takdirde İtilâf Devletleri bize belki o günkülerden daha elverişli şartlar teklif edebilirlermiş!.. «İtilâf Devletleri, dünyamn her tarafmda mutlak bir huzur ve sükun istiyorlarmış. Ben bundan, kesin olarak em.n olmalı imişim... Üstelik unutmamalı imişim ki, İtilâf devletlerin! yönetenler dünyanın kavusmasını istedikleri bu sulh ve sükunun kurulmasında, kendilerine zorlufc çıkaranlan bertaraf edebileceK kudrete malik olduklan gibi, ken dilerine yardımcı olacaklan gereken her sekilde taltif ve tatmin edebilecek imkAnlara da sahip imişler... Kendisi, bütün bunlan bana, halisane söylemeye gelmiş.. Lutfen gibi... İngiliz susunca, bütün bunlan. ve buna benzer sözleri bana nakleden tercümana: Nâci SaduIIah « Kendisine lütfen söyleyiniz, dedim, ben, Türk ordusunun miralay (albay) rütbesinde, ve muhtelif cephelerde harb etmiş bir erkânı harb zabitiyim. Burada, müstevil Yunan usaklannın karşısına, bir tek fırka askerle, ve bir takım derme çatma çetelerle dikilmiş bir meczup değilim. Bu milletin henüz crdulan vardır. Ve şimdilik vazifeten benim tuttugum bu cephecikler, yann, tarihin nice heybetli zaferlerini kazanmış olan o ordulara teslim edilecektir. Bu binbaşı beyin söyledigine göre, İtilâf Devletleri, dünyanın her tarafmda sulh ve sükun teessüs etmesini istiyorlarmış! Pakat bunu lstediklerini iddia edenler, acaba nasıl bilmiyorlar ki. ya da nasıl unutabiliyorlar ki, insanlık toplumlannda sulh ve sükun, milll, vatanl, iktisadl ırzma yüzde yüz haksızca, yüzde yüz barbarca tasallut edilen kitlelere: « Sussun, ses çıkarmayın!» demek suretilye sağlanamaz. Bunlar, kendilerine karşı koyanlan ezmeisni de, kendilerine uyanlan taltif etmesini de bilirlermiş! Bu cümlelerinin ilk kısmına cevabım: «Denesinler öyleyse!» dayip geçmekten ibarettir. Son söz olarak, benim tarafımdan kendisine lutfen bir şey sorunuz: KÂZIM ÖZALP, ÎNÖNÜ İLE BERABER BİR TÖREN'İ İZLİYOR Eğer bir gün kendi vatanlan olan İngiltere, benim memleketimin bugünkü haline düşmüş olsaydı, bu İngiliz zabiti benden başka tiirlü mü davranırdı? Tercüman, bu söylediklerimi kendisine naklederken. bütün dıkkaUmle, bınbaşının suratına bakıyordum. Orada yapmakla mükellef kılhndığı işin bitmi? bulunduğunu anlamış olacaktı ki. ayaga kalktı. Ben, veda için uzattığı elini sıkarken, o tercümana, bana nakledilecek son sözlerini söylüyordu. Eli elımde. onları da dinledim: • Memleketi ayni şartlar içinde kalsa, benim gibi o da döğüşürmüş ama, kendisine verilen vazifeyi yapmakta bulunan emir almış bir asker olduğu için, ben de onu mazur görmeli imişim!.» • Elimde buz kesilmis elini bıraktım. Bana şidetle sempati duyduğunu çoktan sezdiğim ter cümana: «Ona: «Güle güle gidniz, işin ötesini inşallak ilerd'e. başka bir gün konusuruz!» deiğimi söyle.. Ve işte bunlara benzer lâflar uydur!..» «Tercümana «Başüstüne miralayım!» dedikten sonra, Ingilize herhalde benden aldığı talırnata uygun sözler söyledi. «Ve Binbaşı «Atkinson» «Soma»dan işte böylece, galiba son nefesine kadar unutamıyacağı bir ders alarak gitti. «Bu ders kendisine çok acı gelmiş idiyse bunun vebali şüp hesiz, benim değil. fakat bizi ona çok yanhş tanıtmış olanlann boynunaydı: «Gerçi elbet biz de sulh ve huzur istiyorduk. «Ve bunu başka sahtekSr ve sözde taliplerinden çok asıl biz istiyorduk. «Ama biz bir kere mecburen: «Hazır ol cenge eğer istiyorsan sulh ve selâh!^ demiştikü «Artık Izmirden, lstanbuldan, Anadolu içlerinden her gün birer birer, üçer üçer. onar onar YARIN: Zaman bizim lehimize çalışıyordu DİŞİ Botld İSTANBUL I UZUK1 8EB1 C3ÖBLJIMEA/IÇT 5 0 0 5 0 5 0 0 5 5 0 5 5 0 O 5 0 0 0 5 9 5 5 0 0 f nOJZHV PEMİZİM ^ ^ " AKSüMA TABUT J •/&. c3tct IEİL5 0 0 5 0 5 Acılıs. Dioeram Günavdın I Kove Haberler Günavdın II Haberler ve Hava dunımu lstanbul'da Bueün K ilânlar ve hafif müzik Hafif Batı müziSi Beraber sarkılar Aro Soloları Tiirküler Ev icin Havati Peksenden sarkılar £osval Konularda Kadın görüşleri Ara haberler Hafif Batı müziii Esen Altandan sarkılar Arkası varın Hafif Batı müzitl Türkiilcr Ara Haberler Bu hafta dinleveceklerinlî Vural Doiu ve Arkad&slarj Beraber ve Solo sarkılar Haberler. Resmi Gazetede Bueun Saz Eserleri Reklâm nrocramları Ara haberipr Cocuk Bahcesi Cocuk Korolarından Koro ile ezgiler I 133456 YUKARIDAN AŞAĞIYA: lümlerimizden. 6 «Ötekinin ay1 Moliere'den dilimize çevril nı yerleşip kalmış tesir» mânastmiş ünlü komedilerden birinin na iki söz, bir göz rengi. 7 Tersi «eksiksU bizdeki adı boyle konulmuştur (i3456789 olarak tek büki söz.) 2 Seslenme edatlanntünlükte» karşıdan, birine saklanmak üzere velığı iki sözdür, rilen mal veya para. 3 Umma vabancı. 8 B,r zamanı (iki söz). 4 Berberlerln cins yemiş. 9 üzerlerinde çalıştıkları konular «UVkuda vedan, yağmur (Divan Edebiyatında ya sarhoş olmıkullanılan eski terimlerden). 5 yan durumdakt ozan» anlamm3 Yaradılışta ve doğuştaki esas huy DOnkO iki söz. vç tjıbiat (eski terim), idare bö SOLDAN SAĞA: 1 • Eski Yunan mitolojisindfki baş tann ile karısının adı (iki isim). 2 Tahtayı ince destere ile keserek dantelâ gibi şekiller vücude getirme sanatı (iki sözt. 3 «Yüreği yufka bey veya efendi» mânasına iki söz. 4 A çık ve parlak görünür durumda, bir soru edatı. 5 «Camide cemaatle namaz kıldırma işi ile g o revli üye» anlamına iki söz. 6 Uçağa da kuşa da lâzım olan şeylerden, yemişi çok olan ağacj bundan çok atan olur diye bir atalar sözü vardır. 7 Hâtzrası yaşatılmalc istenilenler için dikilir, bir edat. 8 Bir harfin oku nuşu, familyalann hususî işlerivle ilgili. 9 Köylülerimizin üzer lerinde çalışarak yasamalannı sağladıklan yerler (çoğul). Garttı 0&82 PA.. 1İ8UTUM ^ OA BJLUMMAt: ÜZ£ Em . (15.10 17.45) SECİM KONUŞMALARI DOLAYISİVLE ANKARA RADYOSU İLE ORTAK YAYIN 5 0 3 0 5 5 > 0 0 0 5 D 5 0 5 Ara haberler Reklâm Droeramları Haberler ve Hava durumu Kücük ilânlar B. Dikencik'ten sarkılar KitaDİar arasında E^gilerimizin getirdi|i Gencler icin 24 Saatin Olavları il&nlar Solistler eecidi Mikrofonda Orhan Boran Peklâm Droeramları Haberler P'âklar arasında Özetler. Droeram. kaDanıs. Dt^NKÜ BOLMACANLN HALLEDİLMİŞ 5ERLI NASIL HALLEDİLECEK Yukandaki rakamlı bulmacada cadece 4 tane anahtar (ipucu) ve S tane soııtıç vardır. Boş kalan Vl karenin içine 1 den 9 a kadar ııyçun birer rakam koyarak ve toj>lama, çarpma, çıkartma, bölme işaretlerine dıkkat edcrek soldan sağa ve yukarıdarı aşağıva bulmnrada gösterilea sonuçları bulunuz. Biraz vaktinizi alır ama, boş. vaktinizi hojça geçirmiş olursuuuz Tifffany «fones FANY JONES A N K A R A ELl'MfM 06 25 06.30 07.00 07.05 07.30 07.45 08.00 08.10 08.40 0900 09.20 09.4" 10.00 10.05 10.55 10.55 II 15 11.30 12.00 12.05 12.20 12.30 13.00 3ÛPÜGGG 8E2l' SNÎZ KUVVETLERİ KOMUTANUGI Seyir ve Hidrografi Dairesi Başkanhğından biidirilmiştir. DENİZCİLEBE VE HAVACILARA 56 SAYTL1 BİLDİRİ 11 ilâ 14 Haziran 1968 tarihlerinde 09.00 üe 17.00 saatleri arasında aşsğıdaki noktalan birleştiren sahalar içinde seyretme, demirleme, avlanma ve bu sahalardan birinci ; sahanın 12^00, ik nci sahamn 2000 metreye kadar olan jrükseklikleri can ve mal emniyeti bakımmdan tehlikelidir. KARAUENİZ İSTAVBUL BOĞAZ1 GİRİŞİ BİRİNCİ SAHA : K 14 SAflASL 1 inci nokta : Enlemi 41 derece 13 dakika Kuzey Boylamı 29 derece 09 dakika Doğu E. 4958 Anadolu feneri. 2 n d nokta : Enlemi 41 derece 27 dakika Kuzey Boylamı 29 derece 15 dakika Doğu 3 üncü nokta : Enlemi 41 derece 22 dakika Kuzey Boylimı 29 derece 29 dakika Doğu i üncü nokta : Enlemi 11 derece 11 dakika Kuzey Boylamı 29 derece 29 dakika Doğu. İKİNCİ SAHA : K 15 SAHASI. 1 inci nokta : Enlemi 41 derece 14 dakika Kuzey Boylsmı 29 derece 07 dakika Doğu E. 4956 Rumeli feneri. 2 nci nokta : Enlemi 41 derece 28 dakika Kuzey BoyİEmı 29 derece 01 dakika Doğu 3 üncü nokta : Enlemi 41 derece 25 dakika Kuzey Boylamı 28 derece 58 dakika Doğu t üncü nokta : Fnlemi 41 derece 18 dakika Kuzey Boylamı 28 derece 47 dakika Doğu. DENİZCİLERE VE HAVACILARA ÖNEMLE DUYURÜLÜR. ILAN ANTALYA PAMUKLU DOKUMA SANAYİİ T.A.Ş. den: 1 19681969 yıh ihtiyacımız 10.000 ton linyit kömürünün Garp Linyitlerinin Seyitömer İşletmesinden Fabrika sahasına nakil işi 10/6/1968 pazartesi günü saat 14.00 de kapall zarf usulü ile müteahhidine ihale edilecektir. 2 Teklif zarfları ihaleden önce Komisyona tevdi edilecektir. Bu iş icin 45.000 TL. muvakkat teminat ve taliplerin 5000 tonluk nakliye işi yaptıklarma dair belge istenir. 3 Şartname her gün mesat saatleri dahilinde Şirketin Ticaret Servisir.de görülebilir. 4 Talip'.erin beürli gün ve saatte teşrifleri. 13.15 13.35 14.00 14.15 15.15 Acılıs. o r o e r a m Günavdın I Köve Haberler G'inavdın II Haberler ve Hava d u r u m u Sabah müziSi Ankara'da B u e ü n Sabph sarkıları T. K a r a b u l u t ' t a n tiirküler Ev icin Sabah konseri Arkası y a r ı n Ara haberler v e ilânlar K. K a r a m ü r s e l o i l t f d a n tıirküler Albümlerden secmeler N. TokatlıoSlu'dan sarkılar Cocuk Bahcesi Konser Saatl Ara Haberler v e ilânlar K Ttifekci'den t ü r k ü l e r K ı b n s Saati M «.MİdızdoSan v e Kutlu P a v a s h ' d a n sarkılar Haberler. Resmî Gazetede Bueün Hafif müzik K a d ı n i a r T. Sarkılar N. C a m h d a e ' d a n t ü r k ü l e r Reklâm Droeramları A a Haberler. ilânlar "PRETORİA ATLISI • 14 Özür dilerim sevgili dostum, ama bekl°di ğim kimseler var, dedi. Yalnız şunu bilin ki dostluk anlaşmamız muhakkak surette imzalandı. Mackenzie, dudaklarını genç kadımn parmaklanna değdirdi ve ayrıldı. Afrika çiçeklerinin kokularını saçan büyük bahçeden geçti. Çadınnda döndüğünde düşünceli idi. Serüven düşkünü güzel kadının hareket edişi onun merakım uyandırmıştı. Ne istiyordu?? Bu perinin başmdan hangi fikirlor geçiyordu? Dayanılmaz bir cazibeye sahip olduğu inkâr edilemezdi. Eğer nişanlı olmasa ona kur yapm&k için her silâhı kullanabilirdi. Fakat bir taraftan Patricia'nın hâtırası, diğer taraftan da Hunt'un anlattıkları arzulannı frenliyordu. Aynca, Anicia bir muamma idi. Nereden s»eldiği belli olmıyan bu kadın nasıl, hangi yoldan bıı sanata sahip olmuştu? Piyano başındaki rahatlığı ve kabiliyeti, devamlı bir çalışmanın ve çocuktan alınan bir musiki eğitiminin sonucu idi. Acaba gerçekten Hunt'un anlattığı gibi bir fca dm mı idi? tnsanlar hakkmda neler uydurulmaı? Bugünkü ziyaretinde de Anicia'nm hareket tarzında tenkid edilebilecek en küçük bir şey yoktu. İki gün geçmişti. Bir sabah, James atla çadınna dönerken, kapısında askeri polislerden birini görünce şaştı. Adamın elinde bir emir kâğıdı vardı: «Teğmen Mackenzie'nin öğleden sonra saat beşte tümen karargâhmdaki büromda bulunması rica olunur». Binbaşı F. L. Fergusson. Jandarma komutanı binbaşı Fergusson, koloni savaşlannm çoğuna katılmış bir askerdi. Uzun boylu, kiremit renkli, dik kaşlı, kır bıyıklı, sözünden çekinmiyen ve emrindekileri istediği gibi kullanan bir adamdı. Emir eri James'i bürosuna aldığı zaman, binbaşı, ağzmda piposu, bir takım raporlan yerleştiriyor, bir kısmını da kırtasiyecilikten bıkmış bir insanın sinirli hall İle yırtıyordu. Girin, oturun, dedi. Bıktım bu Londradakl asker kaçaklanndan.. Onlara kalsa tamimlerle harb edeceğiz. Şu edebiyata bakın.. Hiddetini boşalttıktan sonra, bazı evrakı çekmesine yerleştirdi, piposımu tekrar yaktı ve dogrudan doğruya ilgili konuya geçti: Mackenzie, Jstihbarat şefinin dikkatinîzi çekmem içiu ısran üzerine sizi buraya çağırdım. Wk MAURICE HDEKOBRA 1 Annc Mariel t BERİH KURTBAY ANKARA. tSTANBÜL. İZMİR ERZURUM VrE CTJKUROVA RADYOLARI 15 40 15 50 16.00 16 05 16.15 16.20 16.30 16.35 16.45 16.50 17.00 17.05 17.15 17.20 Hafif müzik Secim konusması Ara müziei Secim konusması Ara müziği Secim konusması Ara müzisi Secirn konusması Ara müziei Secim konusması Ara m ü z i e : Secim konusması A r o müzi&i Secim koııusması (Y.T.P.l (C.H.P.1 fC.K.M.P.l fG.P.'l fTİP> fM.P.l (A.P.) (Basın: 17607/6067) 222 Ton Gıda Maddesi İhale Edilecektir Gemilerimizin 6 aylık gıda maddesi ikmâli işi ihale olunacaktır. Bu işe ait şartname teşekkülümüz İkmâl Müdürlüğünden bedeli mukabilinde temin edilir Kapalı teklif mektuplannın 6/6/1968 perşembe günü saat 14.00 e kadar teşekkülmüz İkmâl Müdürlüğüne tevdii ilân olunur. D. B. DENİZ NAKLİYATI T.A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (Baem: 18585/6056) 17..50 17.35 17.45 17.50 19.00 19.35 19.50 20.20 20.35 20.55 21.00 21.10 21.30 21.55 22.15 22.45 23.00 23.30 23.İS Ara müziii Secim konusması (B.P.\ Hafif müzik Reklâm Drofframlan Haberler ve hava durumu Nezahat Bavram'dan türküler Haftanın Konuk Sanatcıları Genclik Saati ttalva'da müzik Bir Varmıs. Bir Yokmus 24 Saatin Olavları. ilânlar Sarkılar Kadıniar T. türküler Yeni plâklar Türk müziü özel Droeramı Haberler Caz müziM Dans mÜ2İH özetler. orosram. fcıctnı». (Basın: 18710/6069) Ne hakkında binbaşım? Bilmiyorsanız sizi aydmlatayım. Bulut gibi bir duman üflemek için bir an durduktan sonra, misafirine dikkatle bakarak ekied:: Hunt ile birlikte Mrs. Sandra'nın verdıği dâvete gittiniz. Evet. İki gün önce de onu ziyaret ettiniz. Bu gib. mütecessis sorulardan hoşlanmıyan James, sinirlendi. Hafif müstehzl bir sesle: İstihbaratınız kuvvetli komutanım, dedi. Öbürü yavaşça devam etti: Beı im görevim bu. İşte zaten bu konu hakkında binbaşı Graham sizi aydınlatmamı istedi. James doğruldu ve: Komutanım, Mrs. Sandra'nın dâvetinde benden başka subaylann da bulunduğunu her hak'e biliyorsunuz, dedi. Tabü. Fergusson piposunu misafirine çevirerek: Aana onlar, başbaşa çay içmeye gitmiyorlar.. inceliği anladmız mı? diye sordu. Teğmenin yüzü gerilmişti: Piyanoda Chopin dinlememin disipline aykın bir hareket oldugunu mu kabul ediyorsunu?? Binbaşı alayla güldü ve piposunu masanın konarına vurarak: Haydi Mackenzie, saçma lâflar etmeyin.. dedi. Bunun askerî disiplinle ilgisi olmadığım tahmin edebilirsiniz. Yalnız sözlerim, bir casusla ilgili temaslarda dikkate alınacak tedbirler hakkındadır.. James ürperdi.. Fergusson daha kısık bir sesle: Bu büyüleyici kadımn evinde vakit geçirrn diğer arkadaşlanmz gibi, sizin de tatlı tebessüm lerin neler sakladığından haberiniz olmadığım farkediyorum.. diye devam etti. Komutanım, Hunt, Mrs. Sandra'mn kanşiJc geçmişi hakkmda bildiklerinl bana anlattı.. Ama casusluktan şüphe etmek.. Binbaşı kaşlarını çattı: Halbuki bu bir gerçektir. Anlaşılan Hur.t, yalnız gazetelerde çıkan dedlkodulan, skandallan biliyor. Fakat bizim bilgimiz daha zengin. Chopin melorîileri ile misafirlerini baştan çıkaran bu su perisinin gizli faaliyeti hakkında çok şey öğrendik. Sizi de bu sebeple çağırdım. Bir kaç saniye sessizlikten sonra James: Ne demek istediğinizi anladım kotnutamaı. dedi. (Arkası var)