23 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
U1İFK İKÎ 4 Mavıs 1968 CUMHURtTET •••!•••••••>••••••••• GEIMİŞİZ ? Yazarlar kervanında 26 YILDA NEREYE Ord. Prof. Dr. H. V. VELIDEDEOGLU vam ettim. Sag olduğum ve gazetedeld konukseverlik eairgenmediği sürece yine de yaımaya kararlıyım. 26 yıl önce aynı sütunlarda yazan yukarıda adlanm andığım yazarlardan bir fasmı Tanrı nın rahmetine kavustu. Bir kısmı gazeteden aynldı. 26 yıl önce ben bu yazarlar kervanınm en genci ve dümen neferi idim. Şimdi yaşlandım, fakat kervanın öncüsii olamadım: Yeni yetisen çok güçlü yazarlar bu kervanda biri geçti. Buna sevinçle tanık olmaktayım. Bir sevincim de alçak gönüllülüğü bir yana bırakarak söylüyorum bu alanda bir çıgır açmış olmaktan ve bir de, ilk kafUeden bu sütunlarda kalan tek kisl olarak, hâla bu kervana ayak uydurabilmekten geliyor. •••• •::: •••• «••• •••• :::: •••• •••• •••• •••• •••• •••• •••• eçen gün merak ettün, arastırdım: Bu gazetede ilk yazüanm arka arkaya $ ve 4 1942 tarihlerinde yayınlanmış. Demek ki n tam 26 yıl geçmiş. ııgün 44 yaşında olan Cumhuriyet gazetesi tan henüz 18 yaşında idi. Rahmetli Yunus ömrünün belki de en faal dönemini yaşı. Yazüanmı beğenmiş. Gazetesinin sütunbana açtı. Onun erken ölümünden sonra yi babalanna lâyık bir nitelikte devam etve gelistiren oğuüarı, sayın dostlanm, Naadi ve Doğan Nadi de bn sütunlan bana ladılar. Her hafta (Hukuki düşünceler) ı altında ve çeşitli sosyal ve hukuksal koüzerinde, halkın anlıyacağı dille makaleler lya başladım ve bu, aralıksız olarak, uzun sürdü. Hepsine teşekkür borcum vardır. en 1942 de henüz Doçenttim. Oysa orta süda yalnız ünlü yazarlara yer verilmesi bu • e bir gelenekti. Ord. Prof. Mustafa Şektp d A. Adnan Adıvar, Hasan ÂIi Yücel, ZiyaFahri, bir ara Peyami Safa ve Ahmet Hamnpınar, daha sonra bir süre Falih Rıfka A bi tamnmış imzalar kervamna, dümen neılarak, katümış olmanm ve büyük bir ga• kamu oyuna hitap etmenin çok büyük n ç ve h<"ecam ile bir yandan âdeta kanatuçark öte yandan, «Babıâlide tutunma» üçlüğü, sosyal bilimlerin ve hukukun çeönlerini gazete okuyucusu halka anlatabilı çetinliği ve soruniluluğu altında eziliyor ISINMA DEVAM EDECEK eçtiğimiz haftanın hava olaylan kjsmen de olsa tahminleri yanıltır oldu. Hafta başında yurdumııza girmiş olan kötü hava ayınmı sıcaklık yiikselişini engelleyemeden, sadece bulutlaruna ile batı bölgelerimizden geçti ve iç Anadolu ile doğu bölgelerimi2de yer yer sağanak yağışı bıraktı. Mevsimine uyguıı olmayan, sıcak ve az ya ğışlı bir haftayı tamambyonız. Razı olur musunuz? Her evin bir düzeni vardır. Kullanılacak eşyanın nerede ve naaıl duracağı önceden bellidir. Sabah kalkıp tıraş olacaksınız, her zaman koyduğunuz yerde jilet bulamazsanız, kızarsınız : Kim aldı benim jiletleri? diye bağırırsınız. Terlikleri her zamanki yerinde bulmak, masanın üstündeki mektuplan yerli yerinde görmek islerin düzgün gittiğine işarettir. Bir de kansık evler vardır. Diyelim ki, elinizi kestiniz, tenfürdiyot lâzım oldu, bulamıyorsunnz : Nerede yahu tentürdiyot? Bilmem ki, dün dolapta görmüstüm.. Elinizden kan akarken tentürdiyot aramak için vakit kaybetmck hoş bir şey değildir. En sonunda mutfağın rafında şişeye rastladınız nu, bilin ki sizin hanede isler iyi yürümüyor. Ev düzeni gibi bir de devlet düzeni vardır. Evde nasıl koltnklar, kanapeler, masalar, büfe, kitaplıklar belirll yerlerde duruyorsa, devletin orgsnları da belirli yerlerdedir. Hele askerlik konusnnda büsbütün öntmlidir bu düzen... Bir ordunun kumandanı birliklerinin nerede olduğunu, savısını, silâhlannı, araçlannı, gereçlerini çok iyi bilir. Bunlan bilmeden bir adım atılamaz. Her birliğin günlük durumu tesbit edilir. erlerin hastahğından, kamyonlann, ciplerin ânzasına kadar her seyin dökümü yapılır, tekmili verilir. Hele birlikierin ver defistirmesi kumandanın bilgisi dısında yapılamaz. Askerlifin kesin düzeni kumandanın her şevden sorumlu olmasını eerekli kılar. Askerlik knrallanna göre, NATO Kumandanlığınm emri altındaki birliklerde kus uçsa kanadının sesini duvması kabul edilmeIidJr. Efer NATO cocuk ovuncajh deSil de dakikalarla hesap edilen bir savnnma plânının ciddî örçütüvse, NATO Kumandanı y3netecetf biitün birliklerdeki değismeieri dakikası dakikasına haber »Imalıdır. övlevse ordnlsrının tümünö NATO emrine vermiş bnlunan Türkivede »ynı nsul nygulanmaktadır. ' Bnnun sakınealan nerededir? Kıbns çıkarması hazırlıfında birliklır, NATO stratfüsl kono«undan aynlıp da Güneye dogru yollanırken bütün bilgilerin saati saatine NATO Knmandanlıfına verildifini kabni etmek çerekir Aynı nsul stiphesiz Yunanistan'da vürürlüktedir. Ne var ki Ynnanittan, ordusunun tümünii NATO emrine vermediği için Amerikan Knmandanından nzakta birtakım tedbirleri almak imkanına sahiplir. Türkive, Yunanlstan 11e bir savasa baslasa, bu savaşın hesaplanna töre Türkive yenileisi Amerikan cıkarlarına uv^un görülse Washington, Türkiveyi acık düşürecek bütün bilvileri elinde bulundurmaktadır. Tunanistan'a yapılacak bazı tavsiyeler ve verilecek bazı biljriler Tfırk strate.ii^i hakkında Atina'nın eözlerini açar Bnnnn ne demek oldutn Ortadoğu savasında tBrüldü. Arapların gafll avlanması. tsrail'in mükemmel hilgilerle donanması savaşın sonueanu besaltı saat içinde tâyin etti. Demek ki ordulanmızin vüzde dok<an doknranun NATO emrinde bnlunması millî çıkarlarımıza yüzde yüz aykındır. Bnnun yanısıra daha haska kavgilar da orCaya çıkmaktadır. Ankara ve Atina Genel Kurmavlık karargâhlannda birer Amerikan albavı vardır. Bnnlar NATO düzeni içinde NATO irtibat subavı olarak rörev basındadırlar. tlk bakısta bu durum olaîan eörülmektedir \m* Anknra^aki Amerikan albavının dnfrndan dojruva Napoli'dekl NATO Kararrâhı \> Rriik^l'dekl Raskumandaniık ile temasa reçebilmesi. muhtemel hir Türk Yunan savasında garin bir manzara yaratmaktadır. Zira Genelknrmav içindeki Amerikan albayı Türkiyenin millî cıkarlarını elbette diisiinmiveeektir, ve Amerikan menfaatlerine *6re davranması tabiidir. Gdrülüvor ki, NATO meselesinde derinlestikce Bnümüze yenı Çapanognllan rıkivor. Kıhrı» meselesinde bugün Makarios. Türkivevl nyutma politikası siirdürüvor. Atina cuntası da dnrumuno •aglamlastırmak volunda kendisine «röre tedbirlerin peşindedir Ama bngünkü halin bir geçiei devre oldnfnnn bilmiyen vok.. Yunanistan Enosis'ten vazgeçemez. Enosis'trn vazgeçen hükdmetlerin Atina'da iktidarda kaiması kolay değildir. Basımızdan daha dün gecmis acı olaylan unntmak ve yeniden revşeyip rahavete dalmak devlet sommu ile bağdaşamaz. Türk Ordolannın tümünii NATO Kumandanının kontrolü altından derhal çıkarmak gereklidir. Biı istedifimiz anda NATO'dan knvvetlerimizl çekeriz sözfi askeri bir deferden yoksundur. Kavvetlerini çekerken hem vakit kaybeder ve hem de yabancı kumandanlıklanna bilciler vermek zorunda kalırsın. Bu usnl Atatürk'ün ordu geleneğine aykırıdır. Tiirk Ordulannın düzeni, Türk kumandanlarınca tertip edilmelidir. Düsünün, bir yabancı sizin evinize glrip her şeyi keyfince duzenliyor, ve sonra : • Ufacık blr şeyin yerini değiştlrirsen dahl benim haberim l ditff i "^"< '"<" Razı olur musnnuz? G •••• (s:: «••• Saldırılar leştirilmeyi göze almadan yazı hayatına atılmaya imkân yoktur. Bu, pek dogal blr sey. 26 yülık yazı hayatımızda, bu yönde bir çok gözlemlerimiz oldu. Bu gözlemlerden en önemlisi, ban konulann ban kişiler ya da çevreler tarafından hiç bir zaman hoş karsılanmadıgıdır. Hele şimdilerde o konulara dokunursamz, nasınna basümıs bir insanın tepkisi ile karşılaşırsınız. Şu halde eski deyimle «esmayı uzerinize sıçratmak» yani «üzerinize düsmanlık çekmomek, saldınya uğramamak* isterseniz, bugün yazılanmzda özellikle su iiç konuya hiç dokunnuyacaksmız: 1) Din taassubu, 2) tktisadî sömürti düzeni, 3) Dilimizin özlestirilmesi sorunu. Biz ise, aksi gibi, 28 vıldır yazılanmızın pek çoğunda bu konulara dokunmuşuz. Din taassubuna karsı yazdık, ölümle tehdit ettUer (1). tktisadi adaletsizlik ve düzensizliğe karsı yazdık, bize sövdüler (2). Bundan 26 ve 24 yü önce, hukuk dilinin Türkçelestirilmesl üzerine yazı serileri yaymladıgımız zaman bir sey diyen olmamıştı. Aynı konuya bu devirde dokjnursak ki dokunacağız ve «Arapcacılan» elestirirsek, belki de Temsilciler Meclisinde her maddesini kendi elimizle Türkçeleştirme.ve gece gündüz çaba harcadığımız Anayasayi ihlâl suçundan bizi vatan haini ilân ftmeıp kalkariar! 1 •••• *a«a :::: •••a • ••a • ••• • ••• • ••• • ••a • ••a • ••a • ••• *••• • ••a aaaa aaaa •••• aaaa •••• •••• «••• •••• •••• ••«a • *•• •••• •••• Beklediğimiz haftanın hava olaylarını özetleyecek olursak : Havanı etkisi Hava olaylannın bütün yaratıkUra olan büyük etkisi artık inkâr edilemez. tnsanlara olan dış etkileri yanısıra insan dimağına olan etkisi de fazladır. O kadar ki, muhtelif iklim sartlanndaki düşüncelerimiz muhtelif oluyor. Çok sıcak ve buııaitıcı bir gün içindeki calışma verimimiz, soğuk fakat rahat bir güne oranla çok daha az olur. Bütün başarılı çalışmaJanmınn, buluşlanmızın kış mevsimlerine rastladığını düşündünöz mü? Hayatımınn önemli bir bölümünü içine alan tahsil yıllanmız, öğrenme, dimağlanmızı çalıştırma süreierimiz kış mevsimleri içinde geçmez mi? Yazın, berhangi bir meşakkate katlanmadan küçiik yavrulanmızı okullarına gnndermek varken, yağmur, çamur, kar gibi büyük zorluklara göğüs gererek binbir me>akkatle kısın RÖndermemizin sebebi bu değil mi? Konumuza destek olan soru, Meteorolojinin adli yöndeki rolüdür ve muhakkak çok büyüktür. Hava olaylannın adli yönden rolü iki bölümde konuşulabiHr. Hâdiselerin oluşlarına olan rolü ve aydınlatılmasına olan rolü. Biyometeorolojiye göre, Kuzey ülkelerde yaşayan insanlann Işlediklerl suçlar, sıcak bölgelerde, meselS Ekvatorda yaşayanlara oranla çok daha hesaplı. kumazca ve plânlı olmaktadır. Bu konuda duyduğumuz vakalar gösteriyor ki, sıcak bölgelerde yaşayanlann düşünme kabilivetleri. soğuk veya mutedll ülkelerdekilere oranla daha azdır. tngilterede yanıan bir araştırma sonucu, kısın işlenen cinayetlerin çok kurnazca hesaplamış olduğunu, yazın ise bssit ve daha hunharca olduğunu göstermiştir. Oyleya, hâlâ Afrikada vahşilerin vasadığını bilmiyor muyu«? Demek oluyor ki okuyuculanm, sıcak ve soğuk sadece dış bünyemize değil, dimağımıza da, düşünce ve hareketlerimize de etki yapıyor. Bu, olaylann olusuna olan Meteorolojik etkidir ve bir de olaylann aydınlatılmasına olan etki vardır. Diyelim ki. bir trafik kazası obnuştur, şoför frene basmış, fakat yer kavgan olduğu icin vasıtayı durduramamış ve bir insanı ezmiştir. Acaba hakikaten yer ıslak ve frenlemevi engelleyecek derecede kavgan mi idi? Bu da, avdınlattlmadaki Meteoroloji rolüne misal olsun. Şüphesiz daha birçok misal düsünülebilir .. Bol günesli günler efendim Bilimsel ve halk tipi yazı ir sorun da, Hukuk Fakültesindeki bilim adamlannın, açıkçası profesör ve doçent arlarımın tepkisi idi. O zamanlar hukuk bi.alnız meslek mensuplanna, yani hukukçu>zgü bir bilim sayılırdı. Sosyal bilimlerle ilorunlan halk diliyle basitleştirmek «ilınl •i düşürmek» demekti. Gazeteye hukuksal y syal yönde makaleler yazmakla benim lli m ;rim ve Fakültemdeki mevki ve itibanm eye düşebilirdi. Nitekim bunu bana açıkça en ve gazetede hukukla ilgili yazılar yazın vazgeçmemi öğütleyen arkadaşlar da ol ukuk ve iktlsat bilgisinl yalnız tnlversite süne mal etmeye alışmış köklti bir zihnihenüz ülkemizde çok ağır bastığı bir zamanukuk ve iktisat konulannı halka indirmek a gazete yazıları bilimsel olmamakla itham ordu. ıkat bence, hukuktan, iktisattan ve toplura>öz açan her yaoda, bele yalnız hukukçulefil, aynı zamanda ve özellikle bütün yurt lanna ve halka hitap eden gazete yazılannirsü dilini ve kürsü ilmini aramak düşünüdi. Böyle bir düşünce, hukuku eski RomaIk devirlerinde olduğu gibi (Pontif) leriu, k Islâmda olduğu gibi, «kara kaplı kitap» (fakih) lerin tekeline bırakmak zihniyetievarmndan başka bir şeyolanuudı . . « •••• •••• •••a • ••• •••• aa aa SONUÇ içinde Türkiyede neler olmuş meğer Gerçi politika hayatmda (Milli Şetlik) ve tek parti sisteminden 1946 da çok partili hayata; baska bir anlamda, az çok askeri bir yönetimden, sivil bir yönetime; oradan 1960 ın 27 Mayısında yeniden tam askeri yönetime ve yumusak bir askeri dikta rejimine; 1961 de bugünkü Anayasanm yürürlüge girmesi ile ihtilâlin ve askeri otoritenin ölü dalgalan devam etmekle beraber yeniden çok partili hayata geçtik. Fakat müsamahaya. tahammüle. elestirmeve dayanan gerçek demokrasiye ve sosval adalet düzenine henfiz ulasamadık. Hele Atatürk devrimleri alanında hangi yoldayız? Bilmem ki. bazı arkadaşlar, ya da politikacılar «Tiirk de?riminln acaba neresindeyiz?» diye sormamıza Izin verirler mi? Galiba hoşgörüden, tahammülden ve bazan da terbiyeden yoksun bir dönemindeyiz. U) Buna «NeeaV ne yarida?» başhklı yazımııla cevap vermlş, Tanndan gayri kimseden kotkmadiğımm açıklamıştık (Cumhuriyet, 13/9/ 967). (2) Sözüm ona çerlatçı, gerçekte sevtyeslz bir ga zete biz« (domuz) ve (komünist) demis. Pikirlerlne katümadıgumz, fakat seviyeli san dıgımız dostlar bir gazete de: (Köpek) demis. Hem de başmakalesinde! Bunlan bazı dostlar sayesinde, çok geç ögrendJm. Bu sövgüler bize Nef'l'nin şu meşhur beyttni hatırlattı: «Bana Tâhir efendi kelp demiş Iltifatı bu sözde zâhirdir. Şâfiî mezhebim değil amma, İtikadımca kelp tâhirdir.» Aynı başyazıya göre, biz Ordinaryüs Profpsörlüğe (T.B.M.M.) zabıt kâtipliğinden gelmişiz. Ekmek paramın kendimiz kazanarak ve aile geçindirerek hukuk ögrenimi yapmış olmakla sadece övünüriiz. Ordinaryüslük üıv vanını da akademik kariyerin bütün aşami lanndan geçerek aldık. Avrupamn çesitli memleketlerinde Almanca. Fransızca ve ttalyanca dillerinde yayınlanmış tam bir dfizine etüd ve monografimiz; tsviçre. İtalya ve Almanyanın ayn ayn 11 ttniversitesinde ise ÇPşitll tarihlerde doğrudan doğruya şahsımm yapılan özel dâvet üzerine verilmiş konferanslarımız; Paris ve Brükselde toplanan Milletlerarası Hukuk Kongrelerinde seçimle nail olduğumuz başkanlık ve genel raportörlüklerimiz vardır. Türkçe eserlerimizin çesitli basılan ise meydanda. Biz aynı kitabı, hiç de ğistirmeden (eser) diye üniversitede tam 25 yıl okutanlardan ve ordinaryüslüğe, meş'unı Mütareke devrinin (Kürt Teâli Cemiyeti Kâ tibi l'mumîliği) nden gelmiş olanlardan de ğiliz. Hiç, ama hiç âdetim olmadığı halde bugün bir parça kendimden bahsetmeye mecbur kaldığım için okuyueularımın beni bagışlamalanm dilerim. • MARMARA BÖLGESt : Değişik yönlü hafif rüzgârlı ve az bulutlu olarak haftaya başlıyor. Balkanlarda görülen kötü hava ayırımı kuzey kesimlerde bulutlanma bırakarak Kararfeniz sahili boyunca ilerleyecek ve bölgeyi etkilemiyecektir. Gece ve sabah saatleri hafif sisli, gündüz saatleri az bulutlu bir hafta bekleniyor. Hafta boyunca önemli bir hava olayı görülraeyecektir. Sıcaklık dağılımı gölgede 25 derece civannda olacak, deniz suyu Marmara sahillerinde 16 dereceye kadar yükselebilecektir. 0 IÇ ANADOLU : Bulutlu ve sıcak günler içindedir. Doğu ve kuzey kesımlerinde yer yer sağanak şeklinde yağış beklenmektedir. özellikle öğleden sonraki saatlerde görülecek olan sağanak yağışı hafta ortasına kadar devam edecek ve haftanın kalan günleri az bulutlu geçecektir. Gece ve sabah saatlerinde sis olayı etkili olabilir. Sıcaklık yükselişi hafifleyerek devam edecek, ortalama yüksek sıcaklıklar 25 derece civarında görülecektir. Zihniyeti yıkmak en ise, ötedenberi bu zihniyete karsı Idim. 0 tarihte Cumhuriyetin ilânı üzerinden 19 »çmişti. Atatürk devrimleri henüz «tasalluğramamıştı. Fakat hukukta ve devlet dilin[ara kaplı kitap» kalesi de daha yıkılma, Bu kalenin içi henüı halka yabancı idi. (hukuk) dediğimiz şey hayatın düzeninden layısiyle toplumu doğrudan doğruya ilgilenbir bilim kolundan baska bir şey değildL a halde onu halktan ayıran kaleyi yıkmak, delmek gerekiyordu. Bunun için de halkm jel, ekonomik, sosyal hayat düzeni içindeki !, bn düzendeki çeşitli ilişkilerini. bu ilişkidoğal sonucu olarak meydana çıkan anlasklann çözüm yoliannı açık bir dille herkeözü önüne sermek; hukuku o zamana kakabuğundan çıkanp halka yaymak; halkı. k, iktisat ve toplum soruntan fizerinde düirmek; bu alanlarda yaptığımu devrimler tatürkçülük üzerinde herkesi aydınlatmak; ası, toplumun temeli olan hnkuk ve sosval t düşüncesini, mümkünse, her Türk insaııışılamaya çalışmak, bir üniversite hocasının 1 çalışmaları dışında, halka ve doğrudan doğhukuk ve adalete yapabileceği en büyük hizlen bunu yalnız hizmet değil, daha fazla bir bana düşen bir ödev saydım. Bu sorunlan ı indirebilmek için, seviyeli bir (halk ttpl ı), (vulgarisation) yapmak gerekiyordu. Ben olun doğru olduguna inanıyordnm. Gazetrızmamayı öğütleyen arkadaşlanmı dinleme«hak bellediğim yolda» yürümeye devam ı. îazan Fakülte Dekanlığı gibi idare görtvi, a Temsilciler Meclisi üyeliği gibi yasama .i. bazan da hastalıklar gibi kişisel nedenlerazamadığım zamanlar bir yana bırakılırsa, 26 yıldır, aralıksız olarak, bu sütunlarda, ayIkü uğrunda ve aym yönde yazı hayatına de • AKDENtZ SAHILÎ : Yağıçsız ve sıcak bir hafta geçirdi. Sıcaklık yükselişı hafifleyerek devam edecektir. Genel olarak az bulutlu, rüzgârsız ve sıcak bir hafta daha beklenmektedir. Bölıge içinde sıcaklık dağılımı gölgede 30 dereceye yaklaıacaktır. Akdeniz sahillerinde deniz suyu sıcaklığı banyo icin çok müıaittir. • DOĞÜ BÖLGESt : Kuzey kesimlerinde yer yer sağanak görülmektedir. Yarmdan sonra az bulutlu günlere girilecek ve sıcaklık yükselişi daha hissedilir olacaktır. Hafta boyunca önemli bir hava olayı beklenmiyor. Erken saatler sisli, değişik yönlü hafif rüzgârlı ve sıcak bir Iıaitaya hazırlanalım. J> w i m S' 1 VI L • EGE BÖLUESİ : Az bulutlu ve sıcak günlerle başladığı haftayı önemli bir değişiklik görmecfen tamamlayacaktır. Kuzey kesimlerde ikı gün içinde görülecek olan bulutlanma etkili olamayacaktır. Sıcaklık yükselişi devam edecek ve bölge içinde gölgede 30 dereceye yaklaşan sıcaklıklar görülecektır. Ege Oenizi sahillerinde deniz suyu sıcaklığı 20 dereceye yaklaşmıstır ve deniz banyosuna müsaıttir. VEFAT îtalya'da bir yol kazasmda ağır yaralanarak vefat eden, merhuro Ali Vafi ve merhum Adile Vafi'nın oğullan, Kleo Vafi'nin eşi, Doktor Ali Vafi'nin babası, Fatma Fehmi Femir, Hatice Nişatı Karyot, Hasan Van, Zeyn?p Hamit Voskay, Rüstem Vafi, FitnaJ Nail Moralı, Ekme! Vafi, Cemil Vafi ve merhum İhsan Vafi'nin kMdesleri, İnge Ali Vafi'nin kayınbabası, Doktor Mişe1 Saviç ve Aliki Pihl'in üvey babalan İi • KARADENİZ SAHİLİ : Doğu kesımlerinde hafif ve yer yer yağış vardır. Bugünden itibaren Batı Karadenıze sokulan yeni bir kötü hava ayırımı etkisinde kalınacaktır. Hafta boyunca batıdan doğuya doğru gelip geçece kolan bu kötü hava ayırımı sahil boyuna yer yer sağanak şeklinde hafif yağış bırakacaktır. Geçen hafta ortalama 20 derece civannda bulunan sıcaklık dağılımında hafif bir düşme beklen* mektedir. j Yüksek Mühendis AGI BİR KAYIP Hasibe Güner'in eşi, Olkü Kiper ve Curahur Güner'in baba lan, Kutahya Halk Eğıtim Merkezl Ba^kpnı Cemil Doğruer'in kayınpederi, T Ö S. Genel Merkezi ikinci Başkanı Sefa Güner, Kütahya C H.P. ti Başkanı Ahmet Gnner'in ağabeyleri, Kütahy« Merkez Yeti?tirme Yurdu Müdür muavini Ali Güner"in amcası, Kütahya Çocuk Kütüphanesl Müdürü Öğretmen Emin Vafi'nin yurda getırilen cenazesi 4 Mayıs cumartesi günü Teşvikiye Camiınden öğle namazını müteakip kaldınlarak Zincirlikuyu'da aile mezarlığında toprağa verilecektir. • GÜNEYDOGU BÖLGESİ : Bol güneşli ve sıcak bir haftaya başlıyor. Hafta boyunca etkili bir hava olayı beklenmiyor. Sıcaklık yükselişi hafifleyerek devam edecek, gölgede 30 derece aşılacaktır. Yurdumuzun en sıcak bölgesi olmaya namzettir. Yıldız: 315/471! ÜSTÜN KALİTELİ cankaua GÖMLEKLERİ F*klâmcılık: 1956/4743 HAMZA GÜNER 1J.198S günü Hakkın rahmetine kavusmuştur. AUah rahmet eylesin. AİLESİ SEN t>E BEMİ ) İLÂN Üsküdar Asliye 1. ci Hukuk Hakimliğinden Esas No 965/751 Dâvacı İstanbul Belediyesi tarsfından Üsküdar Rumi Mehmet Paşa Mahallesi, Bostan sokak No: 2 de mukim dâvalılar Eftimya, Ispiro. İstefanos ve Van'îel alevhine acılan tapu kaydının terkini dâvasında adresi tesbit edilemeyen Hâvahlara dâva arzuhali ve Rivao karan ilârıen tebliğ edilmiş ve dâva sabit olduğundan 8830 savılı kşnunun 122. sayılı kanunla değişen 17. ci maridesi ^rrf&ince Üsküdar Rumi Mehmet Paşa mahallesi, Bostan sokak 430 ada. 3 parsel sayılı çayrimenku! üzerindeki dâvalılar Eftimva, fsoiro, fstefanos ve Vangel'e ait 13/16 hissesinin tapu kaydının terkini ile dâvacı İstanbul Belpdiyesi namına tescihn»» mütedair olup mahkememizden verilen 27/11/1967 tarih ve 751 '773 savılı ilâmında da dâvalılara ılânen tebliğine karar verildiginden, Dâvahlar Eftimya, İspiro, İstefanos ve Vangel'e işbu hükmü kanunt süresi içerisindp temyiz etmediği takdirde hükmen kesinleşece^i ilâm verine kaim olmak üzere ilânen tebliğ olunur. 21/12/1967. (Basm: 3033/4731) Cumhuriyet 4738 • • • • • • • • • • • • • • • • • • • •• • •••••••••••••••••••»•• ELEMAN ARANIYOR Büyük bir ilâç fabrikası için; 1 Terahan İngilizce bilen bir BİOLOG 2 Galenik tecrübesi olan İngilizce bilen bir ECZACI veya KİMYAGER 3 Makina tecrübesi olan bir TEKNİSYEN aranıyor. T <t Taliplerin istedikleri tnaaşı da belirterek bir fotoğrafla <• birlikte PX. 138 Karaköy İstanbul adresine yazmaları rica oluReklâmcıhk: 1924/4742JJ ^ nur. •••••••••••••••••••••••••••••••••»»•»•••••••• Istanbu! jandarma Levazım Âmirliği Satınalma Komisyon Başkanlığından: Jandarma birlikleri ihtiyacı için (630.000) altıjrüzotuzbin metre er yazlık eğitim elbiselik kumaşı kapalı zarf usulüyle satınalınacaktır Tahmini bedeli (5 985.000) beşmilyon dokuzyüzseksenbeîbin lira olup gecici teminatı (193300) yuzdoksanüçbinüçvüz liradır. Tamamı bir istekliye verilebileceği gibi iki esit parti halinde ayn ayn isteklilere de verilebilir. Ayn ayn isteklilere verildi^l takdirde her partinin tahmini bedeli (2 992.500) ikimilyondolnızyitzdoksanikibinbesyttz lir? olup çecid teminatı (103.525) yüzüçbinbesyüzyirmibej liradır. thalesi 17 Mayıs 1968 cırnıa ffünü saat 11 00 de Demirkapı'daki Komisvonda vapilacaktır Teklü mekruplarının ihale saatinden bir saat evvel Komisyona verilmesi lâzımdır Postadaıci gpcikmeler kabul edilmez Nümuneçi valnız tstanbul J. Satınalma Konıisyon Bsk hSında. evsaf ve şartnamesi istanbul. Ankara J Satmalma Komisyon Başkanhklannda ve Izmir'de Ege J. Deniz Bölge K. lığında görülebilir. (Basın: 14518/4720)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle