Katalog

SAHİFE fKİ ' 8 Mart 1968 CUMHURtTET YEŞİL AVRUPA UIKUSU ve YEDÜER Ahmet Edib KUŞDEMiROĞLU ÎSTANBUL BÖLGE TİCARET MÜDÜRÜ vntpa Ekonomik Topluluguna vücut verea 25 Mart 1957 tarihli Roma Antlaşmasııun 237 nci maddesi ile, bütün Avnıpa ülkelerine açık bulundurulan giriş kapısı, vaadolunduğu gibi, her isteyene kolayına açılmamaktadır. Zira, kuruluşundan bu yana geçen 10 yılhk dönenıde, miiteaddit ülkeler tarafından yapılan giris taJepleri, kesin bir sonuca bağlanmamıs ve sadcce bu kapı, memleketimize ve bir de komşumuz Yunanistana yan açık bırakılmıs bnlunuyor. Yeşil bayrak kapitalizmi A Yeşil Avnıpa tRİŞ tSTEMENİN NEDENLERİ: Avrnpa Ekonomik Topluluğu. Andlaşmasında önjörülen merhaleleri önceden asraış ve imrenilecek bir seviyeye yükselmiştir. Bu sebeple, bu topluluğa şirmek. 1958 yıhnda dağılan Avnıpa tktisadf İşbirliği Teşkilâtma mensup üyelerin gıptalannı mucip olmuştur. Filhakika Topluluk, Andlaşmasındald hedcflerine tesbit ve tâyin olunan gürelerden önce ulaşmış ve merhalelerini tamamlamıştır. Nitekim, 1970 yjlında tanıamlaıunası öngörülen gümriik birliği, iki yıl önce 1968 Temmuı ayında gerçekleşmiş olacaktır. Böylece, gümrük mevzuatındaki her çeşit miktar kayıtlamalan ile gümrük resimleri, topluluk arasında tamamen kalkmış olacak ve «Teşil Avnıpa» uygulama alanına girecektir. öte yandan, bu tarihten geçerli olarak, Ortak Pazar dışmdaki ülkelere, Altüılar tarafından müşterck gümrük tarifesi uygulanmaya baslanacaktır. Yine hatırlanacağı ttzere, Avrupa Ekonomik Topluluğu, geçen Haziran ayında, yeni bir aşatna daha katetmiştir. Avrupa Atom Enerjisi Birliği (Euratom) ile Avrupa Kömfir ve Çelik Birliği (CECA) arasında bir fiizyon meydana gelmiştir. OPLULUĞA KABUL EDİLME TORUMLARI: İngilterenin karşılaştığı bu durum etrafında, dünys Basınında, çeşitli yorumlar yapılmaktadır. Bu arada İngilterenin Ortak Pazar» girişini, sterlin değerinin düşürülmesinin, münıkiin kılacagım ya da kolaylaştırabileceğini, hiç bir kimse kabul etmemektedir. İsviçre, tsveç ve Avusturya gîbi tarafsız ülkelerin, ekonomik özellikleri, mazide takip ettikleri politika, nazarı itibare alınacağından, topluluğa girme şansları kuvvetü görülmektedir. Bir de şu nokta prensip olarak dikkati çekmektedir. O da, Ortak Pazar komisyonunun, daha ziyade Akdeniz çevresindeki ülkelerle anlaşma imzalamak eğiliminde bulunduğudur. Keza, şu cihet de aşikârdır Id, sanayilesmiş Avrupa ülkeleri, üyelik statüsünün her yönü ile Topluluğa kabul ve katılma hususunda tercih edilme durumundadırlar. Bu arada, İsviçrenin dunımuna da dokunmak istiyoruz. İsviçre. 1961 yıhnuı 15 Aralığında, Or. tak Pazara girme isteminde bulunmuş olmasına rağmen, bugüne kadar, bu istemle iJgili bir müzakere açılmasına dahi karar verümiş değildir. Aynca, geçen yıl 27 Haziranda MüB Mecliste, Avnıpa ekonomik entegrasyonu konosunda yapılan beyanat sırasında, İsviçrenin Ortak Pazarın üçüncü ülkelere karşı girişeceği taahhütlerle ilgili görüşmelere katümaya hanr olduguna isaret edilmiştir. T Iktidor, gerçekten Benimsemeğe zorlanmalı 'Prof. Dr. Muammer AKSOY •••• •••• | ve HK ••»• •••a Sonuç H 7'lilerin durumu "^7'EDİLnJERİN DURUMUNA GELİNCE: AT. •*• nıpa Serbest Mübadele Bölgesi, kurulusundan bu yana, 8 yıl geçmiş olmasına rağmen, Batı Avrupa iükeJerinin ticaret ve gümrük birliğtoi hedef tutan amaçlanna henüz ulaşamanuş görünüyor. Halbuki, bu kurulnş Ortak Pazara rakip bir kııruluş olması Ue ve İngilterenin liderliğinde yola çıkmıştı. Hedeflerine varamamıs olacaktır; Iri, Yedililer, Altılılar topluluğuna kabul ediltneleri hususunda, sürekli istemde bulunnyorlar. Fil\âkı, bunlardan İngütere, Danimarka, trlanda, geçen yılın 11 Mayısında, Norveç ise, 34 Temmuzunda taleplerini yenilemişlerdir. Isveç de, 28 Temmuz 1967 de kabul edilmcsi hususunda müjakere açılma isteminde bulunmustn. Ayrıca, Malta, geçen yılın 4 Eylülfinde raptığı müracaatmda. girme isteginde bulunmuştur. İSTEMLER NE SONTJÇ VERMİŞTtR?: Geçen yılın 2324 Fkimüıde ve 20 Kasımında, Brükselde toplannuş bulunan Ortak Pazar Dısişleri Bakanlan Konseyi, yukanda isimlcri geçen ülkelerle müzakere açılması hususunda, izleneeek • Hsııl hakkmda kesin Mr görüs birliğine varamamıştır. Bunnnla beriBer, sterfin devalüasyonu sebr. biyle, tngiltere hakkında. topluluk komisyonu Urafmdan, bir bildiri yapüması prensip olarak kabul edilmişti. tşte Komisyon yaptiği bu bildiride, İngilto renin talebinin üçüncii defa reddedilme nedenlerini, şöyiece sıralamaktadır: İngiltere: Ekonomisi hasta durumdadır; sterlin değerini düşürmüştür: ödeme bilânçosu yetersiz ve açıktır; tarıra finansmanı, keza yetrrsizdir; nihayet. Kırallık camiası (Commonweal*h) ilişkileri soruııu, önemli bir konu niteliğindedir. atırianacağı gibi. İkinci Dünya Savası sonrası Marshall Plânının Avrupadald uygu'.amsı Ue uğraşmak üzere 17 ülkenin katılmalan Ue 1948 de Avrupa İktisadî İşbiriiği Teşkilitı kurulmuştu. Bu teşkilât. 10 yıl önce dış mübadele müzakerelerinin çıkmaza girmesi üzerine çahsmalanna son vermisti. Böylece dağılan teşkilâta dahil ülkelerden: • Altısı, (Holânda, Brlçika, Ldksemburg, Federal Almanya, Fransa ve İtalya) birleserek AET nu, • Yedisi, (İngtltere, İsveç, İsviçre, Norveç, Danimarka, Avusturya ve Portekiz) de birleserek Avrupa Serbest Mübadele Bölgesini fcurmuş; • Dördü de, (Türkiye. Yunanistan, İrlanda ve İzlanda) bu yeni kuruluşlara Utifat etmemis idi. ürkiye için hayati önemdeki petrol dâvâsınm olumlu bir sonuca ulaşabilmesinin ilk şartı, aksaklıklan v e sebeplerini belirtmektir. Petrol konusunda kamu oyunun aydınlanması. 1964 sonunda perçskleşmişti. Siyaset adamlanmn bu alandaki gerçekleri öğrenmesi de 1965 ortalarında tamamlanmi";tır. Bu tarihten sonra İI31Iİ sıyaset adam larının petrol alanındaki gerçekleri teslim etmemelerimn sebebi, artık bilgisizlik değil. roemleketin hayati yararlarını ön plâna almamak, kisıse], zümreci, partici çıkarlar pe?inde kosmakla izah edilebilir. Işte Komisyona düşen ?örev. bu gerçekleri bütün çıplaVhğı ile ortaya koymaktı. K e >azık kı, Komisyon, kolayca tosbit edebilme imkânına kavuştuğu gerçeklerden bazılarını belirtmemeyi, bu noktalarda susmayı tercih etmistir. Bir kısım gerçeklerin rapor sayesinde nihayet teslım edılmesi için. 1965 ortasından buyana ikibuçuk yıl beklemek gerekmişti. Şimdi de. susulan veya reddedilen gerçekleri tesbit için yine uzun zaman beklemek gerekecektir. Birkaç örnek verelim: T bir kere daha sâbit olmuştur» demeğe artık hakkımız vardır. Komisyon, bir ton petrol üretimme kârşılık, Türk Devletinin, vergi devlet hakkı ve hissesi adları altında yabancı şirketlerden ne isteme hakkma sahip olduğunu ıdaha doğrusu Şirketlere ne kaldığınO ortaya koymah; ve bunu, somurgelikten daha dün kurtulmuş memleketlerde devietin aldığı rrıktar ile karşılaştırmalı idi. O zaman. Türk Petrol Kanununun çozümünden daha kötüsünün bulunmadığu m tesbit etme imkânına sahip olurdu. rekli ruhu ve gücü kazandırmak için. onu particiliğin oyuncağı olmaktan kurtarma lüzumu» na ve bunun tedbirlerine hiçbir sunetle işaret edilmemiştir. 0 Bugüne kadar memleket zararına olan bazı adımlarda direnildiğinl belirtznek gerekirdi. Yabancı sirketlerin petrol boru hattmın yapılmasına nasıl engel olmak istedikleri, ithâl petrol fiatları yüksek olduğu halde uzun sure bu gerçeğin inkâr edildiği, yerli ham petrolün yabancı ham petrole karşı korunmasını önlemek isteyenlerin kanuna ve memleket yararma aykın bir yol savunmuş olduklan ve tatbikattaki diğer rararh bütün direnişler belırtilmeli idL Ruhsatnameler O Yabancı Şirketlerin ruhsatnameleri: Komisyon, bir çok noktada oldu ğu gibi bu konuda da daha açık konuşmak zorunluğunda idi. Örneğin yabancı petrol şirketlerinin bazı kuyuları bile işletmediğini iddıa ede geldik: ve Mobil'in Batıraman'da 101 numaralı kuyusunu 3 yıl süre ile olduğu gibi bıraktığını ve yeni kuyular açma mükellefiyetinden kaçtığmı bir misâl olarak belirttik. Komisyonun bu noktayı ineeleyerek, ya şirketin Petrol Kanuaunu hiçe saydığı, yahut da bizım gerçeklere aykırı iddialarda bulunduğumuz yargısına varması gerekirdi. Bu noktalarda, susmak görevden kaçmak demektir. O Kabul edilmez bazı çozümlerin muhakkak değiştirilmesi: Petroi Kanununun derhâl değişIınlmesini talep etmek ve Devlet petrol teşebbüsüne öncelik tanınacağını büdirmek, sorunu büyük olçude çözmeğe yarayacaktır. Ama Komisyon. TP nin bir bölgede 8 den fazla ruhsatoame alamaması gibi garip bir kayıtlamanın, «elbettekı •artık söz konusu olamıyacağı» nı açıkça belirtse idi, daha cesur ve yarım olmayan bir iş yapmış olurdu. Keza Komisyon. «Siirt bölgesinde yabancr şirketlere ruhsatname vermenin artık caiz olamıyacağı» nı açıkça kaydetseydi, ileride kendisini gösterecek lüzumsuz tartışmaları önlemiş olurdu. SONUO $ Payların transfori Yabancı şirketleriıı payları transfcr imkânları: Yabancı şirketlenn memleketimizdeki faaliyetlerinin Türk toplumuna bir şey sağlayıp sağlamadığı konusunda kıht noktası, onlann yapacağı uretim karşıhğında yurt dışma ne miktar bir değer gotürmeğe yetkili olduklandır. Ve şahsen biz, durmadan «Yabancı şirketler bu memlekette petrol bulsalar bjle. buııdan memleket kârh çıkamıyacaktır, çünkü üretilen petrolün değerine yakın dövizi alıp götüreceklerdir» dedik. Bunu hesaplama ile ortaya koyduk. Bu iddiayı reddedenler ise, şimdiye kadar 1965 Komisyonu da dahil hiçBir yarde, kendi hesaplamalarını ortay^ı koyamadılar. Araştırma Komisyonu önünde de aynı nokta üzerinde durduk; ve gerek Petrol Dairesinin, gerek Maliye Bakanlığının bu konudaki hesaplamayı bil dirmelerini istedik. Rapor, bu pek önemli noktayı aydınlığa kavuşturmamakla, görevinin en önemli noktasında hizmetten kaçınmıjUr. Biz şu kadarını söylemekle yetinelim ki, eğer yabancı şirketler ve malum çevreler. iddialarımızı çürütecek bir hesaplama verecek durumda olsalardı, bunu muhakkak yaparlardı; Komisyon da, boyiesine önemli bir izaha yer verirdi. «İddialarımızın doğruluğu, böylece \e O Kurulus müzakereleri yapılırken, dünya basınında Altılılar teşebbüsiinfin geleceği hakkında cesitti yorumlar yapılıyor, tereddütler ediliyor, dudaklar bükülfiyor, hattâ engellemeye yeltenenler bile oluyordu. İste, bu sırada tenkid edenlerin başında tngUtere yer alıyordu. Lâkin şimdi, Altıhlann umulmadık şekilde hedeflerine varmış ya da yaklasmış olmalan karşısmda, bu topluluğa katılmak hususunda can atanlann en başında da vine İngiltere geliyor. Bu manzara. Altılılar için, gerçekten, mutlu bir olay. Zira. Ingiltere simdi, 10 yıl önceki davranıjının diyetini, ardı ardınca, • kat be Kat • ödüyor. * aktryfe;AItılılae»dışında kalan nlkelerin, ynkanda değinildiği gibi, bu kere katılma gayret ve hevesleri karşısında, tarihin bir tekerrürden ibaret bulunduğu sözünü hatırlamamak mümkün olmuyor. Zira, 10 yıl önce birbirlerinden ilişkilerini kesen 17 ülke. Altıhlann hedeflerine doğru hızls ilerlemesine imrenerek 10 yıl sonra, yeniden, bir araya gelme ve birlesme çabası içinde bulunuyorlar. Böylece, Altılılar topiuluğu, gerçekten imrenllen bir kurulus niteligini taşıyor, ve bu topiulufa giriş de, istekli ülkeler için bir mazhariyet oluyor. imdi denilecektir ki. «Raponın bu kadar önemli, yanlış ve noksanlannı belirten bir kişinin, yazısuıın basında rapor lchinde kullandığı sözleri izaha imkân var mıdır?» Böyle bir itiraz, bir bakıma doğrudur. Eğer bu raporu AP temsilcilerinin katılmadığı bir Komisyon vermis olsaydı, onu bir hayli yerme yoluna giderdik. Ama AP yönetici ve sözcülerinin, 4 yıldanberi «Petrol dâvâsuia illsküı yüz gerçeğin yüzünü de israrla ve siddetle fnkâr ettikleri» ni unutmaya imkân yoktur. Komisyon çoğunluğu ise, âdeta bu gerçeklerden 50 sini kabul etme, 25 ıni red ve 25 ini de cevapsız bırakma yolunu seçmiştir. Dört yıldır >memleket yararlarına meydan okuyarak, petrol dâvâsmı soysuzlaştırmak için elden geleni yapan bir zihniyete kıyasla> komisyon çoğunluğunun tutumunu takdir etmemeğe imkân yoktur. Aslında. gerçeklerin sadece yüzde elüsini belirtmiş bile olsa... $ TPvePetro! Ofis A TP nin ve Petrol Ofislnin kukla ©lmaktnn cıkarılması: Öteyandan, TP niıx petrol dâvâmızın motoru halme gelebilmesi, «Onun Anayasa. kannn ve millî' yararların gösterdiği istikamette gitmesine engel olan siyasî çelme ve köstekleruı yok edilmesi» ile mümkündür. Milietlerarası büyük petrol şirketleri, milli petrol kuruluşlarını, siyaset adamlarınm vurduğu darbeler sayesinde de işleyemez hale getirebilmektedirler. Petrol Komisyonunun hîç değilse şukadarmı belirtmesi gerekirdi: Türkiye Pelrollerinin ve sonra da Petrol Ofisinin başarı göstermiş elemanlan, milli petrol dâvâsına sâdık kaldıkları. Anayasanın ruhuna uygun olarak kendilerine düşen görevleri hakkiyle yerıne getirdikleri için yetkili Bakanlar tarafından görevden uzaklaştırılmışlardır. Siyaset adamlan bu konuda Danıştay kararını bile dinlemiyecek kadar pervasız davranabilmişlerdir. Büyük bir milli dâvâyı halledecek petrol kuruluşunun ise kuklalarla idaresi çabası ise, onu öldürmeyip daima baygın halde bırakma hevesinden ileri gelebilir. Ne vank ki, raporda, «TP ye ge imdi mesele, «bu yüzde ellinin. ne zaman kanuni desteğe kavuşacağu dır. Petrol Kanununun değiştirilmesi için 23 yıl daha bekleyecek olursak. Komisyonun yaptığı iş sadece bir «yem borusu» ndan başka bir anlama gelemez. Yasama Meclisine ve kamu oyuMs duşen büyük görev, «İktidarı. jıetrol konusunda. hiç defilse raporun teslim ettiıri gerçekleri derhâl benunsemeie zorlamak» dır. Hac zamanı Islâmın heyecanlı günlerindendir. Bizim Babıâli basını da bu hevecana katılıyor, Suudi Arabistan'a muhabirler yollnyor. Her yıl Kâbe'yi tavaf eden arkadaşlanmızın kalemlerinden Haeeı okuvoruz. Ama ber yıl aynı tören tekrarlandıçına göre fazla bir şey öğrenemiyoruz. Arafat'a nasıl çıkıldıfını, şeytanm nasıl taslandığını üç yüz altmıs beş günde bir okumak ne yarar sağlar ki ! Snudi Arabistan'a giden arkadaşlanmızın bu ülkeyi bizlere tanıtması gerek. Suudi Arabistan Kıralhğı nedir? Petrol geliri kimler arasında paylasılır? Amerikan Arap petrol kumpanyasınin Ortadoğudaki rolü nasıl bir nitelik tasır? Halk nasıl yasar? Şeyhler, prensler nasıl yasarlar? Bütün bu sorulann eevabı Babıâli basınında yoktnr. TJznn nzun röportajların özeti de bir trk cümledir : Hac töreni muhtesem oldu '. Gerçekte tslâmm tören'leri degil, tSreieri Bnemlidir. Ama Türkiyede Müslümanlık oy goyeoyculutuna vasıta edıldığınden bu vana töre'ler karanlığa itilip, tören'ler sabneye çıkarıldı. V e lslâraın kaynaklan kapitaliTmin sömürüsüne verildi. Muslümanlığın seçim .«.andıjrında kullanıldıgı zamanı yasıyoruz. Oyun bellidir : Batınm sömünrecilik sivasetinde din afyon gibi knllanılır. îsviçre bankalan Suud'un milvonlannı kasalannda mubafaza eder, Amerikan petrol sirketi, Suudi Arabistan petrol gelirinin yansını protestan Johnson'un emrine tasır. \ e Kıbrıs Türkü katledilirken Türkiyenin önüne çıkan Altıncı Filo'nun akaryakıtı Suud'un ülkesinden sağlanır. Ama Hıristiyan kapitaiizmivle Arabistan seriatmın kucak kuca|a Türkiyenin karsısına dikilmesi yeni bir sey midir? Hayır! Seriatın yesil bayraçıvla kapitalizmin istavrozu Türk milliyetçilifeinin her zaman karsısına çıkmıs bir ittifakı sürdürüyorlar. Çünkü bu ittifakın saflam bir temeli vardır. Nerede bir milliyetçilik hareketi basıjöstermisse, Amerikan kapitalizml düsmandır ona.. VVashineton'a göre millî knrtnluş savasları barutnn icadından sonra en tehlikeli kesiftir; Amerikan varlığını tehdit eder... Milli Kurtulus hareketleri her vasıta ile bastırılması gereken akımlardır. Ya seriat? Suudi Arabistan Kıralı hazretlerinin seriatı ne dflşünür millivetçilik konusunda? Tıpkı Amerikan kapitalizmi çibi düşünür. ÇünkO milliyetçilik Seriatı yok eder. Seriat. aynı dinden olanların devlet hukukudnr: ümmet tanır seriat, millet tanımaz. Bayrağı yeşil bayraktır, ve Türkive Cumhurivetinin Anayasası, seriatın karsısındadır. Simdi Türk miliiyetçileri düsünmelidirler : 1 Amerikanın «Barutun icadından sonra en tehlikeli kesif» gördüğü, ve .«Amerikanın varlığını tehdit eden hareket» Mydığı milli kurtulus savasının mucidi kimdir? Gazi Mustafa Kemal Atatürk .' 2 Şeriatın can düsmanı «ördüğu. kan dâvası güttüğü. ve en tehlikeli akım savdığı milliyetçiiiğin Türkiyede ebedî knmandanı kimdir? Gazi Mustafa Kemal Atatürk ! tste iki müttefik. kapitaliztnle seriat, bunun içindir ki, Tttrkiyede Atatürkçülüğe karsı ve bnnnn içindir ki,' millî bagımsızlıga düşmandırlar. Amerika Türkiyeye adım attıktan ve Anadolnvn nüfnra altına aldıktan sonra irticaın celismesi bir tesadüf müdür? Hayır; yirmi yıldan beri Atatürk düsmanlığinın yoğunlaşması, hafız oknllannda seriatın tek vol savılması. camilerin birer sivasi parti kontresine dönmesi, yesil bayrakçıların Atatürk anıti önünde Knbilay kaatillerinin kanına kan istemeleri, ve devietin en önemli katlarında softalıgın itibar görmesi bir tesadüf değildir. Gazi Mustara Kemal Atatürk çağında Türkiye Cumhuriyetinde : Ne irtica vardı.. Ne komünizm ticareti.. Ne Amerikan kumpanyalan.. Ne Amerikan üsleri.. Bunlardan herbiri ötekine baglı. herbiri Stekinin çıfırtkanıdır. Türkivede yesil bayragı dalgalandıran riizgânn körükçübasısı emperyalizmin ta kendisidir. Gazi Mustafa Kemal, Türk milliyetçiligini ve millî bagımsızlıgını bir yandan kapitalizmin emperyalizmine ve bir yandan yesil bayrak seriatına karsı savasarak knrda Simdi bunların her ikisi de iktidann koltngn altındadır. Konya Müftüsüyle Demirel ittifakının, ve Johnson'Ia Kıral Snnd ittifakının tesadüf mü olduğunn sanırsınız? Tesil başlı ördek n'bi seçim havuznna dalıp çıkan irtica, niçin •stavrozlu yabancı kumpanyalara değil de Atatürke ve İsmet Paşaya çatar?. Sorunun eevabı, yeşil bayrak kapitalizminin kimligini »rtaya çıkaracaktır. •••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••I• ••••••naı • «•1 • ••I SON • ••I ••« V EFA T Kırkağaç esrafından merhıım İsmail Hakkı Koyutürk'ün eşi, Seniha Koyutürk, Cahit Koyutürk ve Tank Koyutürk'ün anneleri, Güiin Kovvtürk ile Müzehher Koyutürk'ün kayınvalideleri. Rengin Avunduk; Birsen Koyutürk, Gönül Bakay, Ahsen Koyutürk ve Hakkı Koyutürk'ün babaanneleri, İsmail Hızıroğlu ile Arif Hızıroğlu'nun halalan, [!! TEŞEKKÜR Bizlerl sonsuz acıiara m r d e rek Hakkın rahmetine kavuşan kıymetli varlıgımız büyıik in«an. Başbakanlık Yüksek Decetleme Kurulu uzmanlarından A. NEDtM AYZAN'ın 27 Subat 1988 Salı glinü aramızdan ayrılması dolayısiyle, basta unutulmaz kıymetli hianetlerinl esirgemiyen Kızılay olmak uzere, cenaze tdrenlne ıstirak eden. çelenk gönderen. telefon. telgraf, mektupla veya bizzat gelmek suretiyle acımızı paylasan butun resıni ve özel tesekkuller, cemiyet ve dernekler ile dost. akraba ve yakınlarımıza ayrı ayrı mukabele etmeye büyük acımız mânl olduğundan sonsuz teşekkürlerimizi bildiririz. Eji ve Çocnklan «»•««••**••••*' MÜMBE KOYUTÜRK Hanımefendi Allahın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi, 8 Mart 1968 euma giinÜ (bugün) öğle namazmı mütaakıp Şişli Camiinden alınarak Karacaahmet Şehitlikteki aile mezarlığına defnolunacakt/r. Reklâmcilık: 1142/2363 Aylak Musa DtKKAT EDİN i J, JSIRIR " SOLUN 94 YILI Türkiyede Sosyalist Komünist Hareket ler 1871 1965, ACLAN SAYILGAN, Fiatı: 20 TL. Dağıtınr BATEŞ BaTeş: 12 23^ Cumhuriyet 136T TEŞEKKÜR Nimbüs Teşhisi ile gerekli safra kesesi ameliyatnu yaparak Eşimi sıhhatine kavuşturup, Jusa zamanda ayağa kaldıran Sosyal Sigortajar Kurumu İstanbul Hastanesinin kıymetli Operatörlerinden V E F AT Merhum Kacı Bıcizade Arif Bey ve merhume Ş«vkiye Hanımın oğulları, Mürü\Tet Bicioğlu'nun kıymetli eşi, Arif, Coşkun: Ergun Bicioğlu'nun sevgili babaları. Suna, Selçuk, Semra Biciüğlu'nun sevgili kavınpederleri; Nilgün, Gül, Murat Bicioğlu'nun dedeleri. Yümnü Bicioğlu'nun ağabeyi; Ayşe Çlray'ın yeğeni, merhum Muzaffer Bicioğlu, Behice Bicioğlu, Hak' kı Bicioğlu; Necati Bicioğlu, Müfit Bicioğlu'nun amcazadeleri. Adile Mutafoğlu ve Facit Asim Cıray'ın dayıları, merhum Hilmi Ergeneli vc Hulusi Ergeneli'niı: enişteleri emekli Vahlerden Opr.'Dr. RIFAT CANKAT'a bu ameliyata iştirak edip yardımlarını esirgemeyen OPR. DR. METIN ERCAN'a narkozitör Dr. Hatice Ateş'e, Aöistan İlhan Karakecili'ye, yakinen ] ' ilgilenon hastnne Başhekimi Dr. Saim Aksan ile Muavini Dr. Necati Kocab&lkar'a, yardımese\Ter insan Başhemşire Fikriye Kopatan ve Mür.ire Yelkovan'a, bu arada büyük yardımlarını esirgemeyen Neclâ Uyel, Ayşe Eflâtun, İclâl Utku hemşirelere, pansumancı Veli Bostancı'ya, hastabakıcı Ahmet; Yusuf ve Tıirkan'a, manevî kuvvet veren, ziyaret ve yakın ilgi gösteren; candan insan hastane doktorları dostlarıma tekrar tekrar teşekkürü bir borç bilirim. mJBETTTN DEUİRKOL Cumhuriyet 2343 ŞEFİK BİCİOĞLU 67 Mart 196S güni: Allahın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 8 Mart 1968 cuım j;ünü öğle ramazından sonra KadiKöy Cs İİ Reklâmcilık: ;15O?S64 ORTA D06U TEKNİK UNiVERSiTESi REKTöRLüGüNDEN Universitemiz Bütçe ve Malî İşler Genel Müdürlüğüne aşağıdaki sartian haiz Şef ve Memurlar alınacaktır. Aday!arda Aranılan Şartiar: a) Türk vatandaşı olmak, b) Aakeriiğini yapmış olmak (Erkek adaylar için), c) Fn az lise veya muadili mezunu olmak ve iki yıl is tecrübesi bulunmak. Bunun dışlnöa: Dış Teknik Yardım Şefl İçin; iyi İngilizce bilmek. Yüksek Okul mezunu olmak, Dış Teknik Yardın, Memurları için; (Muhasebe bilgisi tercih sebebidir). Muhasebe memurları için; (Muhasebe bilgisi aranır). Müracaatçılarm Üniversitemiz Personel Müdürlüğünden alacakları formlarını doldurarak en geç 16 Mart 1968 günü saat 17.00 ye kadar iade etmeleri ve 18 Mart 1968 pazartesi günü saat 10.00 da Üniversitemizde yapüacak imtihanda haz'r bulunm^ları «erekmektedir. İ l  JS Atîkara Bolediye Başkanlığından: 1 Hesap İşleri Müdürlüğü ihöyacı bulunan 220500 cilt sinema giti^ bileti 88.200. Üra muhammen bedel ve 5.660. Üra muvskkat teminatla kapalı zarf eksiltme s u ı«tiyie tabettirilecektir. 2 Şartnames' T'>*Y'>'itn Miidürlüğünde görülebilir. 3 İhalesi 18.3.1968 pazartesi günü saat 15.00 de Belediye EncümeD salonunda yapilacaktır. 4 İhaleye içtirak edeceklerin 2490 sayılı Icananun 23 ve 32 inci maddelerine göre hazulayacaklan teklif roektuplannı ihale saatinden hir saat evveline kadar Encümen Kalsmine vertneleri sartbr. Postadakl gecikmeler na;ara alınmaz. Bor Asfcert Satınalma Komisyon Ba$ka»!ığından: Askerf ihtiyaç için fcaoalı zarf usulüyle on ton «ğır eti sahn alınacaktır. Muhammen fiatı (850) kuruş ve geçici teminatı f5500) üra olan bu içe ait evsaf ve şartname mesa! saatleri dahilinde komisyonda. İstanbul ve Ankara Levazım Âmirliklerinde görülebilir. İhale 22 Mart 1968 güna^aat 10.30 da Askerî Gazino binasında yapilacaktır. İsteklilerin kanunî şekilde haarllyacaklan teklif mektup'.annı en geç ihale saatinden bir saat öncesine kadar Komisyona venneleri şarttır. Postada vâki gecikmeler nazara aluunaz. • ••*>•••••••••••»••»•< •»•••••••»»»•»•»»••••»« T E Ş E K K Ü R Vefatı ile bizleri sonsuz acılara gargeden çok sevgili varlığımız ÖĞRETMEN SENİYE YAZICI'nın esirgemiyen ^ hastalıgt süres ; nce kjymetli alâka ve yardımlarını Tıp Fakültesi Çapa Birinci Dahiliye Kliniği Saym İkinci Cerrahi Kliniği Saym Profesörü MÜFİDE KÜLEY'e Profesörü ALİ URAS'a Doktor Meral KONİÇE'ye hemşire hastabakıcı ve personeline, son hizmetinde bulunan akraba, dost ve arkadaslarma Niçantası Kız Lisesi Müdürü ve öğretman meslektaşlarına çelenk gönderen, eve eelen telefonla acımızı paylasan sevenlerimize teşekkür ederiz Oğiu ve Kardesleri (Ba«m: A. 1570/11885/2338) (Basrn: 11921/2339) • • • • • >••••••••••»•••••••••••>>»•••»•••• ••••« Cumhuriyet 2342 (Basın: A. 19021229Z/2353)