Katalog

Cumhuriyet VASAS1NA UYMAY1 TAAHHÜT EDER •¥ •k hblblı NAZİMS NADİ # Genel Yayın MfldttrB ECVET GÜRKStlf Sorumlu Yazı İşlerl Müdürü: KAYHAN SAĞLAKEB Basan T« Yayan CUMHURİYET MATBAACILIK v» Gazetecillk T. A. 5. . Cagaloglu Halkevl tokak No. 3941 UÖNCT İLtıERf: Sflcfikaut Meydanı Kdiro* Hanı ADANA Telefon: «560 * \NKARA: Atatürk Bulran T«Mt Af>. • TaütehH Telefon: 12 09 30 • 12 09 88 • I I SS 44 1TII1I | tZMİR: rerzlpasa BuJvarı, Aijaroilu tshanı 104105. Tel: 81230 BUROLAR ABONE ve C «ylıfc S aylık İ LAN Hmrlel 198.00 99.00 43.50 UrmUk TUrktT* TS.00 40 00 22.00 Baslık t 3 » 7 NUan. Ölıim. Ölıitn. CMJkktu) au I 4 B l n d tahiıtlard* (•nttml) M n d nhlfelta 43 Nlfcan, Evienora. D o j u » (IfaKta) «S Mevlit. Tesekfcuı ve kayıp arama S ea> 100 Mevlit. Tesefckitr (23 cüı 5 cm 150 SAT1SI 25 KÜRÜŞ Son gün yine rejim meselesi tartışıldı (Bastaraft 1. sahifede) kfiBerinin mülkiyeti milletten alı nıp bir avuç insana verilmiş olacaktır. Biz. milletin malının kimseye devrine razı değiliz» demJştir. «Emirdağh Bayram» Ecevit, «Emirdağlı Bayram» ve Elmalı olaylanna deginmiş, «DanıştaVm gösterdiği çaba, daima minnetlc anılacaktır» dem>ş ve CHP'nın. «Gerektiğinde reddi miras yapabilen devrimci bir parti olduğunu» soylemiştir. Düzen değişikliği CHP Genel Sekreteri, «Düzen değişikliği» konusunda Devlet Bakanı Oztürk'ün sözlerine cevap vererek demiştir ki: «CHP (Bu duzen dejişmehdir) derken, henüz birçok yönleriyle (müesses) olmayan, kurulu olmayan Anaya sa düzenjni kurmayı, müesses hale getirmeyi, bunu sağlayıcı dülen değişikliği yapmayı istemektedir.» Bu konudaki siyasal eğilimlerde ille «suç» aramak gerekirse, asıl, Anaıasanın öngördüjrü düzeni n kıırulmasını engellemeye kalkı.şmayı suç sarmak gerekir. Cumhuriyeti beğenmiyenleri liz, kendi saflarınızda bulunan veya s*çimierde desteğine başvurduğunuz hilâfetçiler, şeriatçılar, ümmetçiler arasında arayınız. (1 yapan vatandaşlara saldırölraı?tır. Öte yandan, devrimci bir Anayasaya karşı vatandaşlar sürekli talırik edilmekte. bir karşı devrim harefcetine kışkırtilmaktadır. CamJ kürsülerinde. vatandaşları birhirine düşürücü, milletimizi ikiye bölü cü tahriklere, dinin siyasete açıkça âlet edilraesi olaylanna göz yumul makta. hattâ destek olunmaktadır. İhtüâl ille. ordu ile yapılmaz CHP. ihtilâlin her türlüsiinün. kesm olarak karşısındadır. Gerici ilı tilâlin de ileriri ihtilâlin de karşmndadır. CHP. halk ic.in yapmak istediği her şeyi halkın rızası ile yapmak karanndadır. Şunu bütün ictenliğimle söylemek isterim ki. demokrasinin bittiği yerde CHP nin de ömrü biter. Fakat demokrasi. valanların, iftiraların. serbestce s«ylenebilip. bazı gercekleri söylemonin önlenebildiği bir rejim değildir. Bu rejimde her şey halka serbestçe ve korkusuzca söylenir. Halka ffüvenenler, halkın sağduyusuna inanan lar, siyaset alanında lıic bir düşün cenin söylenmesindeıı, hiç bir gerreğin açığa vurulmasmdan korkraaz lar. Halk her söyleneni dinler ve kendi sağduyusu ile bir yarjrıya va rır. Biz o yarjtı ne olursa nna razıyız. îktidar da razı "isc. hoşlnnmadı?! diişüııcelerin karşısına tahrikle, tehditle. sopavla, siiâlıla eıkmaktan vazgeçmelidic.» Ecevit, Ba;bakanın Mecliste ve sokakta .e'ı sopalı militanlaıla yapılan saidırıları» takbih etmes:ni istemiş. bunu yapmadığı takdirde aorumlu duruma düşeceğini belirtmiş «Liderin Türkçesi önderdir. Onde gitmedikten, hele zararlı kisilerin ve niyetlerin ardında süruklendikten sonra önderlik nerede kalır?» demiştir. Ecevit, Başbakanın karşı devrim cilere çok tâvizler verdiğıni öne sü rerek sözlerini sövle baclamıstır: «A.P. hükümetinin 1968 bütçesini beğenmiyoruz. l ]kemi?jn sosyal adalet içinde çelişmesini. kösteklevici buluyoruz. Fakat halk istediği sürece bu hükümetin vönetiminde yaşama\a gönüj rızası ile katlanır. Demokratik rejim içerisinde en kötü yönetimi, saçcı ve solcu bir dikta rejimi içinde en iyi vönetime trrcddütsüz tercih ederiz.» Ecevit konuşurken bir ara C. H.P. lıler ile A.P. lıler birbırlerine sert şekılde bağırmaya başlamışlardır. A.P. li Hasan Fehrrü Boztepe ile C.H.P. li Nazıf Arslan ayakta birbirlerine ağır sözler sar fetmişler ve buniara A.P. h Cihat Turgut da katılmıştır. Turgut'un bir C.H.P. liye «hıyarağa'> diye bağırdığı duyulmuştur. Ba.îi C.H.P. liler ve A.P. lıler ayaua kalkmışlar, ancak bir kavga guç' lukle önlpnmi'îtir rimleri hatalı •eeerek baflarma dert açıyorlar. Düzen değismelMll sloganı da başlarma dert açü^ Alican devamla, CHP nin istediği düzen değişikliğinin bugüniü mevzuat içinde bazı tedbirler alarak gerçekleştirilebileceğini söyl» miş, Ecevitin CHP'nin mâzide hat» lar işiediğini söylemesini övmü», ik tidarın da gerektiğinde bunu y«pa bümesini istemiş ve şöyle devam euniştir: «Iktidarı, fazla konusan. xt iş yapan bir iktidar olarak görüyoruz. Bir siyasî teşekkül rievamlı olarak komünizm ithamı altında bulunduruluyor. deliller verüiyor ama kanuni icaplar ye» rine getirilmiyor.» Alican yerli sanayınin sıkı kontrol edilmesini istemiş, fakat artışlarının enflâsyonist bir mahlyet almağa başladığını belirtmijtir. Alican «Düzeni deçiştirmek demek, düzeni allak bullak etmek demektir. Biz düzeni ıslah deyimini kullanıyoruz» demistir. Bugün Ce$itlerinin ilk partisi fabrikadan çıkmıştır! t Aybar öğleden sonraki oturumda TİP Grupu aduıa Mehmet Ali Aybar soz almış ve «Demokrasinin çıkmaza doğru sürüklenınesinde AP'nin doğuşu itibariyle yapısal sorumluluğu vardır. AP, kurulustından bu yan» Anayasaya ters düşmüs bir partidir.» oemiş ve AP'li Ihsan Ataöv hatıbın sözünu «sen Türki\eye ters düşmüşsfin» diye kesmıştir. Ataöv'iin bu mukabelesl arkadaşlan tarafından «doğrn, doçru» sözlenyle desteklenmisr tır. TİP Sozcüsu konuşmasına » • zetle şoyle devam etmiştir: «A.P., ckonomik felsefesi itib»ri>le Türkiveyi kalkındıramıyacak bir doktrinle ortaya çıkmıştır. Türkiyede okuma imkânlan imam hatip okıılları ile ebe okullanna münhasırdır. A.P. nin gelir dajhlımındaki adaleti sağlama yönün deki raadlerinin hiç biri gerçekleşmemiştir. Sanayileşme ile Tur kiye ekonomisi daha bağunlı hale gelmiştir. Türkiyenüı bugunkü düzeni değiştirilmeden temeldeo bir kalkınmadan söz edilemez.» Irtıca olaylarının son iki yıldi aşırı derece arttığını soylıyen Aybar, «Seçim kanununun setirilme si her şeyden önce T.t.P. in tasfivesi amacını tfüder, gaye Türkiyede gelişmekte olan sol, UMyalist hareketleri Meclis dışında tutmaktır» demiştir. Büfçe ıjöriişmelerının başında AP. sozcusünün. Kurucu Meclis ~ Anayasa Komisyonu sözcüsii Muanımer Aksoy'un bir sozünü tanrif ettığını «izm» in Anayasada bulundugunu. bu bakımdan Anayasanın sosyalızme açık olduğumı ve TİP. in 1910 yılında kurulmuş ılk Turk sosyalist partisi ve ondan sonradakılerln tarih planında bir deTamı oldufunü'beürtftüştir. Sozcü son olarak özetle çöyle demiştir: «Sosyalizm olmadan demokrasivi yürütmek imkânı yoktur. Türkiyede sosyalizmi yasak ru mek imkânsızdır. Sosyalizmi yasaklamanız halinde bunun yarata rağı olumsuz sonuçlan kendiniz hazırlamış olursunuz.» AP iıler «.Ne demek Utivorsun?» rlı\e bağırınca Aybar sovle devdm etmiştir: «Ne demek ıstediğim açıktır. Sosyalizmi vasaklaman,ız halinde Anayasa dısına düsersiniz, Duzme delillere dayanan beyanlar ile TİP'i suçlamak ancak fasist metodlardır. Italyada fasızm sizin ızledigıniz yoldan geldi. Italvada taşiım darbeyle gelmedi. 1920 lerde çok partili Mecliste tıpkı sizin yaptıgınıı Sibi Seçim Kanunlan petirmek, özel Kanunlar çıkarnuk, xorb» gruplar kurmak suretiyle faaizm geldi, Türkiyede demokrasiyi ve sosyalizmi korayacak güçler vardır. Bunu koruvacak güçlere karsı çıkacak olanların con« hüsrandır, karanlıktırj» baharlık ve yazlık Altınyıldız'ın 1968 İhtilâl konusunda CHP Genel Sekreteri, ihtilâl konusuna sözü getirmiş ve özetle şoyle konusmuştur : «Biıim devrimci oldnŞnmuı dogrudur. Türkçede devrim, ihtilâl değil inkılâp karşılığı kullanılır. CHP'nin • kurucuları ancak bir kpz ihtilâl yapmış sayılabilirlcr: 1919 da. 6 da bir ihtilâlden çok, bir ulusal kurtulu* savasıdır. Ondan sonra CHP, devrimlerini ihtilâlci yöntemlerle yapmaya asla teşebbüs etmemistir. Biz, halkı ikna edebildiğimiz ölçüde, balkın istegi ile ve desteği ile devrim ve reforralar yapmak isteyen partiyiz. Bunun için ne kadar uzun süre muhalefettc kalmak gerekirse, beklemeye razıyız. Bir tek şartımız vardır: Partilere, halkı ikna etme imkânını sağlıyan demokrasi tedelenmeden, yoılastırılmadan, Meclis içinde ve dısında sopalı ve tabancalı saldırılarla soysuılastırılmadan devam etsin. Basbakan bu kürsüde büyük Insafsızlıkla Genel Baskanımızın ihtilâle veşil ışık verdifi ithamında bulundu. CHP ihtHâlcl yoldan, revolüsyon yolandan devrini ve reformlar yapmağı kabul etseydi. belki de 22 Şubat ve 21 Mavıs hareketleri olmazdı. CHP bunu kabul etseydi, bugün de Türkivede hambaska havalar eserdi \e demokrasi çoktan göçüp sidenü, l3İtmt denjpkrasive tehllke Jtamekrtti* jBnteMİere sabırları yetmeyen tahamraülsüı ilericilerden, devrimcilerden gelmez, tutucu güclerden de gelir. Relirli çevrelerin çıkarlarını ber ne pahasına olursa olsnn kornmak isteyen tutucu gücler, demokrasiye ancak bir nokUya kadar tahammül gösterirler. O cevrelerin çıkarları, halkın gerçekleri çörmesi karşısında tehlikeye diUünceye kadar.. O nokudan itibaren onların da tahammülleri tükenir. Müsamahanın yerine zorbalık, hür tartışmanın yerine sopalar ve silâhlar gelir. Nitekim bunların belirtileri birkaç yıldır SÖrülmeğe baslamıştır. Bu belirtilerin en belirliM bundan iki yıl kadar öııce Başbakanın »cık(;a halkı silâblanmaya hattâ gere' kirse avaklanmaya davet edişidir. Daha sonra halk en sorumlu ağızlarda sokaklarda, taşıtlarda devrimcilere, reformculara hadlerini bildirmeye tesvik edilmistir. Mecliste bazı zorbalar 27 Mayıs devrimcilerine karşı saldırıya seçmişlerdir. Bn zorbalıkları yapanlardan bazıları Basbakanın refakatinde yurt dısı resmi gezilere götürülerek mükâfatlandırılmıstır. Nihayet Mecliste silâh çekilerek daha açık ve kanlı bir uldırıya çeçilmistir. İktidarın Anayasa dı?ına çıkmak la suçladığı bir partiye karşı, hukuk devleti kuralları içinde. kanun yolundan harekete geçiletek >erde, tehdit ve zorbalık usüllerine başvurulmuştur. Meclisteki parlizanların saldırıları, enıniyet kuvvetlerinin gozleri önünde, hattâ hi nıa^esi altında, başkent sokaklarında devam ettirilmiş, elleri sopa lı militan partililer megru toplan Feyzioğlu GUven Partisı grupıı adır.a konuşan Genel Başkan Turhan Feyzioğlu ise özetle şunlan soylemış tır: ^ .^•TiMtJtMeMa^i^îlftr demofrratik diizeni yıkmak için her türlü kışkırtmr yapılmaktadır. Türkivede demokratik rejim, bütün teminat müesspseleriyle ayaktadır. Yüce Meclisin meşruluğuııa gölge düşürüp ihtilâlden bahsedenlerin, memlekct huzurunu bozmaktan ve milletin nefretini kazanmaktan başka elde edebilecekleri ne var? Şerefli, vatansever ve yurdu her tehlikeden korumaya muktedir Tiirk silâhlı kuvvetleri, milletin reyinden umit kesenlerin istedikleri anda şahsî hırsların.» âlet edebilecekleri bir vasıta değildir. Asırı akımlarla mücadelede ve kanun hâkimivetini sağlama da, iktidarın tutumunu yeterli bulmuyoruz.» Feyzioğlu. bütçeye karmızı oy vereceklerini, belırtmiştir. • Babamdari müjdemi isieriml Kaç gündür bu haberi beklivordu. «4e* ALHNYILDIZ MENSUCAT FABRİKASI A. Ş. Defterdar, Eyüp, Istanbul T«l: 2167 00 Altınyıldız Terylene • Alhnyıldız Sunset • Alhnyıldız Spring Mohair »Alhnyıldız Superfine Turkish Kid Mohair Önder MP Grupu adına konuşan Seyit Faruk Önder, butçe goruşmeleri sırasında vatandaşların sivrı uçlara itıldiğinı one surmuş, CHP yoneticılerinin sık sık Ismet Paşa'yı ımdada çağırmalarını tenkid etmiş ve şoyle konusmuştur : «Bir kimse faraza binlerce kisi huznrunda masonluğun dinsizlik olduğunu iddia eder ve bilâhare kendisinin de müseccel bir mason olduğu anlasılırsa bunun dindarlık iddiası ciddiye alınabilir mi? Tahut diğer bir kimse demokrasi âsığı çöriinür ve her fırsatta da demokrasivi savunurken o memleketi bir diktaya eötürmesi melhuz ihtilâl heveslilerine göz kırparsa bu zatın hürrivetperverliğine hükmedilebilir mi? Bu^önkü seçim sistemi seçimlerde fazla para sarfedenlerin iktidara gelmesine müsait bir sistemdir.» "Avrupa'datarananıyerliıkumaşlar"' Manajans: 327/2003 Yalçın AP grupu adına konuşan A ^ dın Yalçın «CHP solçulan U« TlP'li marksistlerin» düşuncelerı. metodlan bakımından ben zerlık olduğunu, muşterek bir dıl kullandıklarını öne aürmüş, Ecevıün sıkıntısının sosyalist oiduğunu söyleyememekten ilerj geldiğini söyleyerek şöyl» konuşmuştur: «Türk Anayasası partileri birbirine düşman gören, halkı düsman gören, siyasî mücadeleyi sınıf kavgası geklinde «ören marksist akımlara kapalıdır. Ortanın solunu bir dln ve tarikat gihi gSrenler, yoldaki ekıoı patlamasını bekledikleri patlama sanarak (Artık basladı) diye sevinçle pencereye koşanlar bep CHP saflarındadır. Demokrasiden, hür seçimden, parlâmenter hayattan ümidini kesecek olan bu diizene pamuk ipliği ile baglı olduklarını ortaya koyanları, biz birbirinden ayırdetmekte güçlük çekiyorsak, kabahat bizde değil kendilerindedir. tktidar yıpransın da ne olursa olsun diye besap yapanlar bunun için komünistlerden bile faydalanmayı düsünen hem kısa hem de uıun vâdeli olarak bindikleri dalı kestiklerinin farkına varmalıdırlar.» Aydm Yalçın. Türkiyede g«rçekten düzen değişikliğini yapanların 1946'Ja CHP'nin karşısına çıkan milli kuvvetler olduğunu belirtmiş, «Asıl düıen değifikllğini yapan AP'nin kökünü teşkil eden geniş halk kltleleridir» d«miştır. Taassubun zararlı bir ruh yapısı olduğunu söyleyen AP sozcüsü, Türkiyede gericilik konusunda büyük bir tehlike olmadığını belirtmistir. Meclis'ten notlar (Bastarıfı ı. «ahifede» zaman y»ptığımu gıbi, apaçık belırtelim ki Ecevit'in ö'lçülü, açık, kesln, doğrusuna yaptığı konuşmalar, CHP nin gerçekten «Seviyeli» bir muhalefet yoluna gırdığıne en güzel örneği teşkil etti, buna difer grup sözcülennin konusmalırını da ekiemek gerek. li, zaman zaman TtPIİ Sadun Aren'e benziyor.. Düsünün bır kere. Basbakan Demirel, hemen sagında TÎP'li Sadun Aren.. Insaru Feyzioğlu'nun sözleri kadar şaşırtır dejil mi? Alican Bakan mı oldu? Kürsüye de darıldığını sandığımız YTP'li Sayın Alican grupu adına konuştu, özellikle CHP Genel Sekreteri Ecevit'l hedef aldı. öyle konuştu ki, CHP iktidarda, Alican da AP' nin Bakanı. yahut sözcüsü.. Sonra eşitlik olsun diye olacak, iktidarı «fazla konusmak, az i | yapmakla» suçladı. Sonra Türkiye'nin ana sorunlarına, kendi deyimiyle «Demirbaş« sorunlarına değindi, kurtuluş yollannı belırtmeye çalıs tı. Nedense Ecevit'i, yaptığı «Se viyeli» konuşmayı överken bile «Disler» tutum içindeydi. «Düzen değişikliğini» »nlamadığını ifade etti, Oysa MeclisU Ecv vit «Düzen değisikliğinden nt kastettiğimizi halk snlıyor, bir Basbakan anlamıyor» diyordu. Anlaşılan buna «Bir de Alic»n» ı ekleyecek... Evet, bu Türkiye'yi kurtarmık lâzım «Demirbaı* bazı m«selelerden. Am* Sayın Aliean uzağa gitmeyip de IU YTP'yl bir kurtarıverse bu islere eli değmişkenT AID, Tiirkiys'ife 60 milyon dolar luiarında kalkmma kredisi öngörüyor WASHtNGTON, (AP) B. Araü rıka Dış yardım idaresinin (AID) basyöneticisi WUliam S. Gaud, dun Amerikan Kongresine sunduğu bir raporda, hükümetin iktisadl yardım için istediği 2 milyon 498 000.000 doların 600 milyonunun Hindistan, Pakistan ve Tü r kiye'ye kalkmma kredileri olarak kanalize edüece|ıni soylemiştir. Türkiye için asgari 60 milyon dolar tutarında kalkınma kredisi öngörülmüş, bu ülkenin 19701980 devresinin ilk yıllarında artık iktisadl yardıma muhtaç olmayacak bir noktay» erişeceji belirtümiştir. Castro'ya ne hacet? GP Genel Baskanı (GP deyince aklıma hep güveç geliyor) Sayın Feyzioğlu konuşurken, başta înönü CHPnilerin bir çoğu galonu t*rkettiler, kuliste yârenliğe Turdular kendilerini.. Me|er «Feyıioğlu rahat savurıun diye» y»pmışlar, bunu. Feyzioğlu berroutad asırı akım lırdan, tek başına komünîzm teh lıkesini örnekler vererek anlatmaya çalıştı. Castro, 1959 da baska türlü konuşmuş, 1961 de başk» türlü konusmus. ctçte» dedi Feyzioğlu, cRomünizm böyle girer, 8nce biz komünist değiliz derler, sonra komünist olduklarınj açıklarlar..» «onra veryansın ctti iyice ezberledlği ve heıke*in eıberledi|i görüslerini.. însanların sözlerinde, görüşlerinde durnadıklanna örnek ••rmek için taa Küba'lara uzanmaya nt hâcetT b&kın geçen yıl aynı tarihte, aynı kürsüde aynı reyıioğlu, CHP nin grup sözcüsü olarak aynı »idriet ve celidetlc AP iktidanna çatarken, t»m bir yıl tonra yin« aynı kisl. AP lilerin «Bravo» tesleri ve alkışlan arasında CHP'ne çattı durdu. Jnıandır tftndlm, s»?»r.. Alicaa YTP Grupu adına söz alan Ekrem Alican, demokratik düzende geçırdiğımız a'amaları tanhin akıçı içinde değerlendirmeye çalışmış ve özetle şunları söylemıstır : «I9«0 dan önce sivi! siyasi güçler daha olgun hareket etselerdi bir 27 Mayıs ihtilâli olmazdı. 1960 devrim i demokratik rejime ulaşma bakımmdan netlcesiz bir aşamadır, 1960 dan önceki devrede sivil güç ler demokratik ilkelerin kurallarına daha lâyık davransalardı, ihtilâle gidilmezdi. Teni Anayasa ile bir ilerleme kaydedildiği muhakkak. Ama böyle bir sonuca sivil giiçler erişsevdi daha isabetli olurdu. 27 Mayıs hareketinin doğmasına sebebiyet vermiş olmak, Türkiyede sivil siyasi güçlere itibar getirmemijtir. Patlama ve ihtilâl hikâyelerinden çok daha fazla bahsetmiyelim. Biz bunlarla çok lâubali oluyoruz, Bu gibi sözlerden çok bahsetmemek gerekir. Anayasa hiç bir şekilde değişmiyecek kutsal bir vesika değildir. Ancak mesele Anayasanın benimse diği sosyal siyaçi temelde değişiklik yapılıp yapılmıyacağıdır. Türkiyede bir çevre. Anayasanın getirdiği diizeni değiştirmek istemek tedir. Bajka bir çevre olan CHP ise Eeevitia konusmalariyle kendisini vuzuha kavuşturmııştur. CHP nin bazau hatalı tutumları oluyoı. T» Istanbul için (Bajtarafı 1 incide) VEFAT Ittanbul Tükaek tktisat v« Tlcarct Mektebi M«zunJarı Cemlyetl Genel Merkezindtm: Cemlyetiırüzln mumtaz flyed Giyecek ve süs cşyalan Giyecek, takılacak, süs ve ziynet eşyası satıcıları genellikle vu2de 15 ılâ 40, kereste, kontrplâk, sum tahta, kaplama ve levha satıcıları yüzde 320, otel, ptnsiyon, bar ve gazino fibi e|lence yerleri 1425; tagımacılar yüzde 13 20 arasında k.âr koi abıleceklerdjr. (Baştarafı 1. sahifede) rmn haberlerl de denetleyebilec*gi tfadesi konulmuştur. önerge, bu şekilde karma komisyonda kabul edilmiştir. SORGIYA ÇEKİLENLER Kamisyonda AP' li üyeler simdiye kadar hiçblr kamu kuruluşuna davranmadıklan şekilde TRT'ye karşı davraruşlarda bulunmuşlar ve Genel Müdür den Idare Meclisi Uyelerinin siyasi tutumlannı sormuşlardır. Hatta Genel MUdüre Yönetim Kurulu üyelerini beğenlp beğenmediği dahl sorulmuştur. Yöneüm Kurulu üyelerinden Melih Cevdet Anday'ın solculuğu iddia edilmiş bu arada haberler Müdürü Cemal Aygen'in partızanlık yaptığına dair bir mefctup okunmuştur. Ancak CHP' liler, mektubun Adalet Gazetesl yazarlanndan Esin Talu tarafından yazılcbgını belirterek mektubun etkisıni azaltmısiarcur. APXİLERİN İSTEKLERÎ Komısyonda yapılan lconuşmalardan aniaşıldığına göre AP'liler öaetle TRT Kanununda aşağıdaki hususlan sağlayacak şekilde detişiklik yapılmasını istemektedirler: (T) TRT'nln bütüa ymyıalan kontrol edilmelidir, (2) Meclis konuşmalan da dahil siyasi partilere aldıklan oy oranında konusma hakkı verilmelidir, AP'liler ayrıca TRT İçin blr Meclis araştırması açacaklannı aöylemişlerdir. Genel Müdür Adnan Oztrak yaptığı konuşmada «TRT'yi tâyinle gelmiş Yüksek Denetleme TRT, Meclis kuruluna denetlettirmek onu ütkddarın testrine marua birakmak olur» demiştir. Daha sonra saat 1.30 aıralannda TRT'nln bilânçolan oylanmiî ve o anda komisyonda bulunan 15 AP'U TRT aleyhlnd* oy Irullanarak. TRT'yi ibra etmemiştir. DURUM NE OLACAK? Karma Komisyonun bu karmn Senato ve Meclls'in Genel Kı*rullanna gelecek ve görüşiilecektir. Kamu kuruluşlarının ibra olmaması halinde ne yapılacağına dair Karma Komisyonun Kuruluş Kanunu olan 468 sayın kanunda bir açıkiık bulunmamaitadır. Bu durumda komisyon karannı meclisler desteklerse Ticaret Kanunu gereğince muarn*le yapılıp, TRT yöneticilerinia mahkemey» gidebileocfti beltrtümektedir. VEFAT Merhum Nurettin Togay^n sevgili e$i, merhume Zerrin Arbas vt Y. Mimar Haluk Toga/ın »evgili anneleri, Aysel Togay'ın (Paria) kayınvalidesi, Zerrin Berti, Aylin Togay v« Haldun Togay'ın büyük annel»ri, Hac«r ve Ali Türoen'm dünürleri, Sevim Karaca'nm ADİLE TOGAY 38 Şubat Çarşamba günü Hakkın rajunetine kavuamuıtur. Cenaze namazı 1 Mart Cuma günü öğle namazuu müteakip Şitli Camiinde kılmacak ve Feriköy aile kabristanlığma defnadileccktir. AtLESt (Cumhuriyet: 2029) Evet, doğru Oylama bugün Daha sonra, Basbakan Demirel söz alarak, talsilâtını diğer sütunlarımızda bulacağım» konuşmasım yapmıştır. Meclis, burün taat 10'da toplanacak ve bütçenia tUmU, »jık oyt »unulacaklıı,, Demircl neşeli idl Sayın Deraircl, dün göz* battr der*e«da ncs'eliydi. Hele AP HUrin sp«y »ikısım toplay«n Tayzieflu tSzdnün lenunda «Bütçeye kırmın oy vereeemtktıa. fiffl§| Piyasanın altın ayarındaki buzdolabl AEĞ dir! | İ i NEDİM AYZAN 1M.0O 181. 1S2. 133. U4. 11». t t * . İçin bucun öğ'.e namazında l yüpaultan camiinde yapılacak törene bütün üyelerimlzin )c»tılın»larını tUl*rU. Nıpolyon Ve şimdi AEO'nin siıe bir sürprizl vnr lQHcn. elinlzde tuHugunuz qu9İiM ht IHMUM ttttiM, açık isim vt •tJrtfiıtaft birliMt "ML 591 ' I 121 «a