25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8AHİFE ÎKİ 7 Kasım 1968 CUMHURÎYET ••••••••••••••••• Buğdoy iltıali ve Ziraal poliiikamıı Prof. Dr. Ahmet KIUÇBAY uğday urfinttnuB yetersnı oldugu T « fc« yüzdea İthaUtU bulunulacağı haberi, daka evvel de bu yola (ldlldlginl hatulatmıjta. Bu Mbeple ziraat •orunumusa bu açıdan bakmakta fayda vardır. Milli ekonomiler arasında yapüan bazı fayasIama ve sınıflaınalarda Türkiye blr ziraat ülkesi ola rak gösterilmektedir. Bugün raodası geçmls blr sınıflama olmasına rağmen Türkiye gelirinin büyük blr kısmının ziraat sektöriinde kazanıldığmi gö«termesi bakunından önemlidir. Zirai bir ekonomi olmaktan çıkıp sanayileşme eabası içinde bulunan bir Ulkenin evvelâ ziraat sorununu çözümlemesi şarttır. Türkiye'nin sanayileşip kalkınabilınesinde ziraat sektörü üç yoldan yardımda bulunabilir. A Ge Ilsen sanayi dallan İçin gerekll isçiyi sağlamak, Q Sanayi dalına göç eden isçi de dahil bütün nüfusun gıda ihtiyacını karsılamak, fi) Tüketim ihtiyacından fazla üretim yaparak millî tasarrufa gerekli katkıda bulunabilmek. Türkiyede ziraat sektörü birinci fonkslyonu yap makta yâni ziraat sektörü dıjına isçi bol ihraç etmektedir. Fakat bu İsçilerin sanayi dalının Selljmesinde yardımcı olabilmelerl için ziraat sektörünce sağlanan besin maddeleri ile ham maddelerin bol olması ve isçilerin öğrenim ve eğitimi için gerekli yatırıhun saçlanması sarttır. Başka bir deyimle ziraat sektörünün kendi ihtiyacmm üstünde gıda maddesi üretmesi ve millî tasarrufa belll bir katkıda bulunması gereklidir. Birinci ve İkinci Bej Yıllık Plânlarda yer almıs olmasına rağmen ziraatl mizin gerekli gıda ihtiyacını karsılayıp ekonomik kalkınraaya elle tutulan bir katkıda bulunması imkânlan hazirlanamamıştır. O Bu sektör hızlı nüfus artışının kaynağinı teskll ettiğinden toprak dâvası gibi önemll bir ekonomik ve sosyal konu ortaya çıkmakta ve önemi her gün biraz daha büyiimektedir. & Ziraat sektörü millî gelirin yansına yakm bir kısmını yarattığı halde devlet gelirine ve millî tasarrufa çok az katkıda bulunmaktadır. 6 Nihayet ziraat sektörü, bu gün tam olarak kullanılamıyan ve yararlanılamıyan bir üretim potansiyeline sahiptir. Arada sırada beliren buğday sıkıntısı bilhassa bu üçiincü dâva ile yakından ilgilidir. Türk ekonomisinde ziraat sektörü bugünkü yatırrm imkânlan ile çok daha büyük bir ürün verebilir. Fakat iilkenin zirai üretim gücü (hayvancılık, hıeyve ve sebzecilik ve zirai ham madde üretimi de dahil olmak üzere) bilimsel bir ziraat plânı Çerçevesi icinde seferber edilmis dejildlr. Ziraat sektörü için Modern İktisadi Plânlama metodları plân hazırlamak sanayi sektörü için bazırlamaktan çok daha kolaydır. Uygulama bahsinde ise özel sanayi sektöriinden daha büyük bir güçlükle karşılaşılacağı söylenemez. • ••• • ••« • «•• «••• #••• • •«• Yazan : Anatole MARTCHENKO 1 Adalet Partisinin gerçek kimiiği nedir? Süleyman Demirel AP. ll K«>"' 4e konuştu. Sövienen sfteleri" ne gibi bir mantık temellne oturduaunu görtermek bakımmdan Bay Demirel'in fikirlerine şöyle bir ilişelim. Diyor ki AP. Başkanı: « Aziz milletimizi, Cumhuriyete ve devrimlere karjı bir tehdıt gibi görmek ve göstermek insaf ve iz'an ile telif olunamaz. Her gün sanki devlet elden gidiyormuş gibi tavırlar takmıp mevhum sonuçlar ve mevhum cezalar tertipliyen zihinler mevcuttur.> Cevap: Aziz milletimizi Cumhuriyete ve devrimlere karsı tehdit glbl goren ve gösteren bir tek vatandas, bir tek poUtikacı, blr tek kalem sahibl. bir tek devrimci yoktur. Türk milletinl Cumhuriyete ve Atatürk'e karşı göstermek için çılgm olmak gerekir. Bay Süleyman Demirel böyle «mevhum» bir iddiayı ortaya attıktan sonra elbette yanlıs bir mantık düzeylnde nutkuna devam edecektlr. Türk milletl Cumhuriyete. Atatürk'e ve devrimlere bağlıdır. Ama Türk milleti içinde yuvalanmış bir takım geri kuvvetlerin siyasi parti biçiminde örgütlenerek Atatiirk diişmanlarını himaye ettiği de açıktır. Atatürk düşmanlığını himaye eden siyasi parti Adalet PartisiHir. Ve devam edelim.. diyor ki AP. Başkanı: « Fakirliğin, işsizliğin, yoksulluğun, cehaletin, karanlığın herkesden çok karşısındayız. Bunları yendikçe ileriye gideceğimiz tabiidir Bunlan yeneceğiz diye faşist, komünist, sosyalist olmaya lüzunrı yoktur. Yâni bu kalıplann içine girmeden bunlan yenmek mümkündür.• Cevap: Ka*ir iği, issİ7İifı, yoksulluğu, cehaleti yenmek için faşist, komünist, sosyalist olmaya lüzum yoktur, diyellm. Peki ne olmaya lüzum vardır? Kapitalist olmaya mı lüzum vardır? Komprador kapitalizmlnl Amerika eliyle pompalamaya mı Iflzum vardıt? "* Bay Süleyman Deralrd artık vatandaslaruı esasını çok lyi bildifi blr kurnazlığa bayvuruyor: Sosyalizme karşıyız diyor Komünizme karşıyız diyorFaşizme karşı>Tz diyor. Ve kapitalizmi es geçiyor. Oysa bugün Adalet Partisi komprador kapltallzinlnln Turklyedekı en güclii sivasî örgütüdür ve iktidardadır. Komprador kapitalizmi Atatürkçülügün tam karşısında bir sistemdlr. Çünkü yabancı egfmenlığini kabul eden b?r siyasî görüşün iktisadi düzenldir. Kompra dor kapitalisti vabancı kapitalistin memleket lçlndeki temsilclsl vıçücfidür. Komprador kapitalistleri ve ona bagiı orRÜtler çoğaldıkça yabancı niifuzu Türkiyede siyasî karar kademeleri kurmaktadır. İşte Adalet Partisi bu tistemin partlsidir. Yabancı kapitalistlerin Türkiye Içlne soktuklan her yabancı kum panya bir Trııva atıdır. Yabancı kumpanyalann Türldvede kurduk lan ortak şirketlerde çalışan Türk vatandaslan lster tstetnrt Ikti saden d<şarıya bağlanmaktadırlar. Bu sektSr ıteliştikçe, Türkiyede yabancı kapitalistine bağlı bir imtiyazlı «ınıf yaratılmaktadır. Bn «1 nıfın pala^lanması ve gelişmesi Atatürkçfilüğe temelinden aykındır Şöyle ki: 1 Millet içinde imtiyaziı sımf yaratılması Atatürkçülüje ay kırıdır. Atatürk'ün bu konudaki düsüncesl açıktır: 'Im'iyazsiz, sınıfsı? bir millet olmak» ülküsü. Atatürk Cumhuriyetinin Ulküsüdür 3 Komprador kapitalizmi. hağımlı millet olmak siyasetinin iktisadî düzeni olduğuna röre bu yolda yürüyen parti Ataturfcçülüfcii.' «kajntsız şartsız milli hâkimiyet» ve «istiklâli tamn Hkelerine karşı bir politikanm batagına girmiş demektir. Ycryüriinde insanların düşüncesini yöneten ve adına mantık denen birşey vardır. Bir adam kalkıp: Ben Fransız değilim, İngiliz değilim. Alman değilim, Yunan dejilim, HintH değilim, tspanyol değilim™ diye saymaya başiarsa sorulur: Kısa kes! Ne olmadığını değil. ne olduğıınu s3yle! Blz de özellikle Adalet Partisi kodamanlarına soruyorns: Sosyalist değilsiniz, faşist değilsiniz, komünist değilsiniz.. Bunlan anladık.. Kısa kesip söyleyin: Slzler nesiniz? Mllletin ffördüğü sudur: Adalet Partisi elle tutulur ve gnzle gnrülür biçimde komprador kapitalizmine bağhdır, Amerikancıdır, uyduluk politikasının şampiyonudur, miilî bağımsızlık Ukesinin karsısındadır, mütegallibe ve mürteciyle ittifak halindedir. Ve bu nlteliklerlyle gerçek Atatürkçülüğun karşısında olduğuna s&phe yoktur. • . ! :: >•• •• •a : : : : B vardır. BSyle bir plân mevcat kaynaklarla «n «ok «Iral ham madde ve ürünün üretilmesinl sağlaı veya «konomlyi belll zirai üretim hedeflerins daha u masrafla ulaştınr. Devlet Plânlama Teskilatı İle Ziraat Bakanhgı, Ziraat ve Veteriner Fakültelerinin imkânlan İle bu bilgflerin en geniş ölçüde toplanması mümkündür. Ziraat sektörümüz İçin sümullü ve bilimsel bilgi toplama programı hsnrlanmı? değildir. Büyük masraflarla toplanan Istatistik bilgl bilimsel bir kalıba ve maksada sahip olmadığı için plânlama için gerekli «veri»!eri sağlayamamaktadır. Belli kaynaklarla en iyi sonucu almaya veya belll neticelere en düşük sosyal maliyetle ulaşmayı sağlayacak olan «optlmize eden Kalkınma Plânının> ziraat sektöründe uygulanması birçok yönleri ile sanayi sektöründen daha kolaydır. Bu yoldan ziraat sektörünün ürünü, toplam miktar olarak artacaği gibi toplam değeri de yükseltilmiş olur. Zira en çok aranan kıymetll ürfinler üretilmlj ihtiyaçla üretim arasrnda denge sağlanmıj olur. «Sen bu fikirlerle bizi çok ziyaret edersin»... j o kamp bu kamp derken, u' zun mu uzun altı yılın sonuna gelmiştilc. Salıverllme gUnüme iki ay kala, duşüncelerlmln nereye vardjğınuı lncelenraesi İçin düzenlenen özel bir sorguya çeklldim. Sorguyu kamp komutaru, blzlm kısmın şefi ve bir de glzll polia yönetiyorlardı.. «Martcbenko, yakınd* Mrbest etacaksın, hürriyet, iizlertn kamptatd anarşiye dayanan hürriyet anlayışımzdan farklıdır. Konnlar üzerinde herkes cibl düşunüp flkir yürütmeyi Sğrendln mlî» d#dller bana.. Alnımı kaşıyıp blr an durdura, «onra konuştum. Bugün insanlar hflr de OIÜSlar, aynı fekilde düşünüp aynı sonuçlara vardıklannı ganmıyorum, zamanlar değişti, komünistler blle «rtık blribirlerinl ytyortar... Bırak bu saçmalıklan Martchenko, komünlatler aynlınaı bir bütündUr. Pekl, fOxe\ ama. ÇînlIleTİe, Arnavutlara ve onlann tarafuu tatanlara ne oluyor. Dlnle Martchenko, her aileden ahlâksız, blrkaç canaTar çıkar. îyi, lyi, bütün bunlnn anbyormn, «iz bana «dyleyin bakayim, siz hangi tarz komünistsiniz yoldaslar, olaçan komünistlerden misiniz. voksa paralel komünistlerden mi?.. Haydaa, o da ne demek, bırak bu saçmUıkları Martchenko. sen neden bahsediyorsun? Bakın ben bu islerden pek lyi anlamam ama daha dfin gazetede okudum. Hindlstan hfikâmeti, «paralel knmiinist partisine» bailı 30 Kiyast mahlcâmn Krbest bırakmış. ben de size soroyorum, paralel komünist miıtiniz, yoksa dikey komünist mlsinlz diye?.. 0 I mahpushane, bu mahpushane, rm arasında komünist partileri de var, bunlar gellp Moskova'ds büyük uluslararası komünist kongresine katılıyorlar ve sonra kalkıp filkelerine dönüyorlar, hükumetleri bu partileri ve delepelerl, (memlekete ihanet ettuıiz) diye ne mahkemeye veriyor ne de suçluyor. Oysa bu partilt.r pekâlâ memlek^tlerindeki düıeni değiştirtnek istiyorlar. Bütün bunlar oluyor, sizler ise, ben basit bir işçiyi, ne poHtik», ne parti İle İHşkisi olmayan bir lsçiyi altı yıl, zindanda, tel Ar> gfl arkssında yaşatıyorsunuz. Iste bunun gerçek sebebini anlatmaun, açiklamanızı isterdim bana.» Hüzünlü bir tavıria b a s l s n m »nlerlne eğdiler, ben cnlar için, garip, anlaşılmaı, bas oelâsı bir kişiydim hepsi o kadar.. Bana bunlarla Mvas gücünü veren en önemli duygu, «Bir kere suradan bir kurtulayım, bütün bu eördiikleriml. duydukların» ve yaşadıklarımı elbette anlatafaŞım» duygusu idi. Bir bunu ne ölçüde yapabileceğimi bilemiyordıım.. iTİi vayınlar prbest kaidıktan sonra gördüm ki, Rusya'da bile elden ele dolasan gizli kitaplar ve yayınlar var. Ancak, bunlardan, kamplarla ilgili olanlarm çogu, genellikle Stalin devri kamnlanndan söz ediyordu.. Ve halk da, ohh, artık o günler geçtt. suelular cezalandırıldı, hak SJZ yere mahkum edilenler eski dunımlanna kavuştumldu, diyorlardı.. Oysa, yanılıyorlardı. buçün de binlerce siyasi mahkumun kapatıldığı, toplama kamr' vardı, bu percetfi H * yp^amıştım ve bilivor<n dum, bildirneliydim. biitün dünya öğrenme'ivdi. l«te bu yüzdei anıla rımı yazdım. Sanat yönünden bir deeer taşımadıgını biliyorum bu notların.. beyninin yıkanması için altı yıl duvarlar ardma kapatılmı;. basit bir işçimn notlanndan ne bek lersiniz, sanat açısmdan, ancak bütün bu notlann yüzlercp tanıŞı var, bu notların her satın yaçanmı? birer gercek, değeri burada bu işin.. •Yazdıklann yalandir» diye çıkacak bir kişi varsa, halk önünde yapı lacak bir duruşmada. bir açık oturumda, her satıruı kelime kelime hesabını vermeve Vıazırım ben. Aksi halde, yine çi^li polisler. bildiri bek leyen gazetecilcr arasında yargı.lama H;izeninde hic bir >;=v A'.^'dı.. utuklu olduğum günlerin birinde, Kısım Şefi Yüzbaşı Oussov bana, «Sen Martchenko, sen d'v R da hic bir «eyden memnnn olmayan bir tipsin, ama, memnnn olmaâıfın düzeni degistirmek için ne yapıyorsan, bn yolda ne gibi bir çaban var. bütün yaptığın, sevmediğin düzenden kaçtnaya çahşmak olmuş, iste hepsi o kadar.» Evet Yüzbası Oussov, belki sen de haklısın, ancak, bu defa kaçmadım. S Buğday Sorunu uğday üretimindekl istikrarsızlık genel riraat sorununun sadece bir yönü, bir parça tidır. Aşın derecede tabiata bağlı üretim metodlarının bir sonucu olan bu istikrarsızlığı ziraatimizin hugünkü durumu için tabiî karşılamak lâzımdır. Ancak zirai üretimde, özellikle huğday üretiminde istikrar ekonomimiz için önemlidir. Millî besln mad delerimizin basında gelen buğday ürününde bazı yıllarda meydana gtlen kıtlık, buğday ülkesinde buğday sıkıntısı» olarak ortaya çıkıp millî psikolo' jik etkllerl büyük olan bir sorunu do£nrduğu gibl buğday ithalâtı lc in harcanan döviz, dövize şiddetle lhtiyaç gösteren diğer dallardaki üretimi azaltmakta veya dıs borçlar rakamtnı büyützoekte veya döviz rezervlerinl çok düşük seviyeye indirmektedir. Bu olumsuz ekonomik ve sosyal etkilerini gözönünde bulundurarak buğday üretiminde istikran sağlayacak bir plân hazırlamak mümkündür. Akla hemen. «bu nasıl bir plân olmalıdır?» sorusu geleceği şüphesizdir. Böyle bir plân için evvelâ. buğday üretimine elverişli buğday bölselerindeki üretimin özellikleri, üretimin iklim sarilarına baçlılık dereceleri. aynı böleelerde üretilebilecek diğer ürünlerin. yetiştirilebilecek hayvanların ve hayvan mahsullerinin millî ekonomi için oncmini tesbit etmek gerekir. B •••• ••«• •••• • ••• •••• •••• •••• •••• • ••a • ••a :::: •••• •••• Unulma. S Ziraî Kalkınma Plânı i alkmma plânlanmn ziraat sonınunu genel hatları ile ele almakta ve konuyu tutarlı ve plândan ziyade zirai iktisat politikasının anahtarı o'arak ortaya koymaktadır. Ziraî bölçelerin çeşitli ürün yetiştirmede arzettiklerl özellikleri. her birim ürün için gerekll toprak, sermaye, emek ihtiyacı, gerekll nakil masraflan, üriinlerln hava şartlarına bağlılık derecesi ve dolayısiyle insan Iradesine boyun eğme oranlan, flretilen her ürünün aynı toprakta üretilebilecek diğer ürünlerin miktar ve değerleri hesaplanıp çesilll kıyaslama vanlan sonuçları bellrtecek bir plâna Ihtiyaç blr maksada sahip bilginin toplanma si mümkündür. Buğday üretiminin sosyal alternalif maliyetinin yüksek olmadığı (yânl o bölgede buğday yerine başka herhangi bu ürün yetistirildiği zaman millî gelire yapılacak katkının buğdayın yapacağı katkıdan düşük oltnası hali) hallerde çeşitli üretim metodları arasında bir seçim ya pılıp tabiatın kaprislcrine en az boyun eğen ekim şekillerl tesbit edilebilir. Bu seçimde tohum çe?idi, yaz veya güz ekimi. tarla sürme şekli, ralama ve jfübreleme ro! oynayacaktır. Tapılan hesaplar ve kı yaslamalar sonunda buğday üretiminde istikrar sağ lanması için katlanılan külfet, diğer imkânlara nazaran daha büyük ekonomik ve sosyal avantajlara sahipse buğday üretimi istikrar plânı hazırlanıp uygulanabilir. Böyle blr plân çerçevesl içinde umulmayan bolluk Ihtimall azaldığı gibi kıtlık teh likesi de asgariye lndlrilmiştir. Bugünün iktisat biliml tablatm kaprislerine karsı yine tabiat vergisl olan Insan zekâsı ile «tabiata karşı oyun teorisi ve metodunu» yaratmıstır. Bıt bilgkien faydalarrmayı ylne tabiatın istediğinl nnutmamak gerekir. •• İyice düsün • ••• • ••• • •• • ••• •••• onuümanın burasında gizli polis üyesi, söz konusu gazeteyi eline ahp, hararetle haberi aramay» koyuldu, kendisine haberi gösterdim, bu durum karşısında k o nuyıı defeiştirerek, «tylce düşfln Martchenko, sen bu fikirlerle btzi çok ziyaret edersin» dediler. ««. Ancak 15801111 slteSerim bitmemlfJR,, konuşmaya devam ettim... leri ile uyuşmıyan kim çıkars», o kamplara lâyıktır. Fakat, benlm bilmek istediğim başka, başka &1kelerde blr lürfl psrti var, bunla ACI KAYBIMIZ SUZAN BATIMAN'ı S Kasım 1968 Salı akşamı anl bir kalp krizl sonucunda kaybettik. Acımız sonsuzdur. Tanndan arkadaşımıza rahmet, kederli ailesine ve hepimlze sabırlar dllerlz. ALMAN LtSESt MtÎDÜRLtĞÜ ve TÜRK • ALMAN ÖGRETMENLERİ (Cumhuriyet: 13517) Çok sevglll arkadaşımız, değerll Oğretmen, Ornek Insan, Sonsuz Teşekkür \ Tıbbın ve lnsanlıjın btitün ; lnıkinlarını kvıllanarak üst üst» " üç defa hayatımı kurtaran fedakâr operatör sayın alıverilecegim günün sabahı, depoya giderek, mahpusluk esvaplarvmı iade edip. kendiminkileri aldım. ronra arkadaşlarla vedalaştık, kimi karısının, kltni anasıyla babasınm adreslerini veriyor, yolum düşert« onlan görmemi istiyordu. «TJnutma, Mordavi'de geriye bıraktıklarını, Vlademir'i, kampl a n unntma» diyorlardı.. 2 numaralı kampta da arkada^hğa devam ettiğim yazar Youli Daniel de bir kitabını hediye etti ve ilk sayfasmın bosluğuna şu satırları yazdı.. Kaderin ne garip cilvesidir» Burada sajır oldan.. Burada »Içunlastın.. Alısıimamış bir başarıdan pururlu. Hep gSzlerin f8remediklerl m Son kapı, ardımda kapandığında, kendirai bir an boşlukta hissettim, Işte artık kampın dışındaydım. Yolun sajuıda, llerisinde, nöbetçilenn gilSh'annın gölgesine sıralantnış kadm nıabpuslar bir eğile, Dir kaika çahsıyorlardı.. Içlerinden binnl hir hastahane koridorunda tanımıştım. «Küçflk Valeri'm, bufün blr yasına basaeak» demlsti. Ancak bu kadın sürüsünün kimbilir neresindeydl gimdi o kadm.. ri iri kar yağıyordu, ciğerleriml temiı hava ile doldurdum ve ağır adımlarla, nöbetçi lculübelerinin önünden uzaklaştım, 2 ekim 196«'ydı ve So\yetlerin iktldara gelişinin 44. yıldönümün» tam beş. gün kaltnıştı. Ve iste bngfln ST ytfmdayım, Alexandrov'da yasayıp, yine işçilik ediyorum ve bu satırlan yazıyorum, Vlademir mahpushanesindeyken, çok kere ben de canıma kıymayı dü çünmüî, zamanla kendine eziyet edenleri. yüzlerine dögme yapıp, tür lü işkencelere göjjüs g»r*nleri anlamıştım. Açhkla. sefa'^tte ve adaletsizlikle mücadele güçtü gerçekten, hepsi insanı ümitsizliğe süriiklüyordu.. T I Belki Yüzbası Oussovia yakında tekrar karsılasacagız, o zaman, kendisine, iki sözüm olabilecek, «Elimden gelenl ben de yaptım bu, dOzenl detfftinnek İçin» diye... NOT: Çek oiaylannın fttrflltfllfl haberleri arasında, bir küçflk haber gBze çarpmadı. Moskova'da, Sovyetlerin ıflz konusu ülkeyl lşgallerinl protesto eden Anatole Martchenko, tutuklanmıştı.. Bu defa Martcbenko'nun bafına gelenler henflt bilinemiyor. Ama, Sovyetler Birlitlndekl bnfünkfl düzenin karsınna çıkısının bedeli pek ncuz olmıyacağ» benıer« •••••••••••••••••••a Sürmene eşrafından, Kars tuccarlanndan sevgili büyüğümüz vefatının birinci senei devriyesine isabet eden 7 Kasım 1968 Perşembe (Bugün) günü öğle namazını müteakip aziz ruhuna ithaf edilmek üzere Kadıköy Osmanaga Camii Şerifinde Hacı H. Kâni Karaca, Hacı H. Ali Gülses, H. Zeki Altın, H. Kemal Tezergil ve Duahan Hacı H. Saadettin Ergüner'in iştirakleri Ue okunacak Kur'anı Kerim ve Mevlidi Şerife sayın akraba. dost ve arzu eden bütün din kardeşlerimiz dâvet olunur. AtLESİ Sonuç: 462/13481 MEVLİDİ SERİF SON KASIM KUR$UNOGLU'nun ••••••••»•»••••••»•••••••••»••••••••••••••»•• Dr. JUL BARBUT Narkozltör Dr. Baha Onal. a»lıtan I>r, Saml Taspınar vt Yusul Sevl, kat hemslreıi Cavtde Gü ven ve Amiral Bristol Hastahınesl bütün peraoneline « ı dtrln mlnnet ve sükranlarımın iletil mesine gazetenizin tavassutunu rica ederlra. TUNAT Cumhuriyet 13513 MİLLİ PİYANGO 12KASIMDA Yine Servel Yağdıracokfır. MEYLİT Aziz varlığırmz. emekll Uiaştırma Kıdemli Albay SUZAN BATIMAN'ı KAYBETTİK ALM.\N LÎSESI ÖGRENCILERI ÖNDER ÖĞRETMENİMİZ Şahabettin TÜNAY'ın vefatının 40. günü münasebetiyle aziz ruhuna ithai edilmek üzere 7.11.1968 Perşembe günü (bugün) yatsı namaanı müteakip Maltepe Camiinde okutulacak Mevliti Şerile dost, akraba ve din kardeşlerimizin teşrifleri rica olunur. A İ L E S t 12 KASIMDA Toplam İkramiye 1 0 Milyon • Aranan Şartlar : 1 İyi bir teknik tecrübe 2 İngilizce veya Almanca dü bilgisl Müracaatlann mektupla, bir fotoğraf üişiğinde hâl tercümeleri ve istedikleri net ücreti de bildirerek Eşagıdaki adrese yapılması rica olunur. PEPSICOLA Topçular, Maltepe Yolu No: 3 Rami îstanbuL Cumhuriyet 13508 İMALÂT MAKİNE TEKNİSYENİ AIINACAKTIR Cumhuriyet 13518) TEŞEKKÜR Çok sevgili kardeşimiz 397 Bin Lira. Yağmuı Yağaıken Küpünüzü Dolduımağa Bakınız •••••••••••••»< • • : KEVSER SERAY'ın elim vefatı dolayısiyle cenaze merasimine katılmak, telgraf ve telefonla ve bizzat evimize kadar zahmet etmek ve çelenk göndermek suretiyle büyük acımızı paylaşmak lutfunda bulunan akraba, dost ve yakınlanmıza ayn ayn teşekküre büyük teessürümüz imkân vermediğinden bu vazifenin ifasına muhterem gazetenizin tavassutunu rica ederiz. Serav Kardeşier adına Prof. Dr. KEMAL SERAV Cumhuriyet 13507 Bir Kişiye 1 Milyon Lira : I 1.... ••••»»»•••»»•»•••••••••• IrZl Demir Ağaç Vidası Alınacak T. C. Devlet Demiryolları İslanbul Alım ve Satım Komisyonu Reisliğlnden: 1 2 kalem 2950 Kg. düz freze başlı demir ağaç vidası 21 Kasım 1968 Perşembe günü saat 15. de Sirkeci'deki komisyon binasında kapah zarî usulü ile satm alınacaktır. Tekliflerin en geç o gün saat 14.30 a kadar Komisyona verilmiş veya gelmia olması şarttır. 2 Geçici teminat teklif edilen bedelin yüzde beşi olup şartnameler Komisyondan bedelsiz alınabilir. 3 TCDD ihaleyi ^apıp yapmamakta veya kısmen yapmakta ve tercih ettiği talibe yapmakta tamamen serbesttir. (Basın: 26374/13499) Siit Endüstrisi Kurumu İzmir Pastörize Siit ve Mansulleri Sanayii Müessese Himbüs Miidıirlcğünden: 1 Müessesemizin mamullerinin îzmir Manisa ve Aydm ülerinde satışım yapacak bölge bayilikleri kapalı zarfla teklif alma usulü ile verilecektir. 2 İzmir ili 12 böl?eye aynlmış olup her bölge bir bayiye verilecektir Böleeîerin yerleri ve hudutlan Müessese MffdürlüSünden ogrenilebilir. 3 İşbıı bayilige mütpallik mukavele tasansı bedelsiz olarak Müessese Mudürlüğünden temin edilebilir. 4 Teklifler en gec 23 11.1968 günü saat 17.00 ye kartar Müessese Müdürlüfeüne verilmvş olacaktır. 5 Müessese ihaleyi kısmen veya tamamen yapıp . düpdisi talibe vermekte serbesttir. (Basın: 26363/13498)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle