Katalog

CUMHURİYET I I Kasnn 1968 SAHİFE ÜÇ hadiseler arasında Dıs Haberler Johnson Nâsır: Anlaşmak isityoruz Nixon la bugün görüşüyor KET BtSCATNE, <a.a.) merika'nın yeni Cumhurbaşkanlığına seçılen Bıchard Nıxon, bugun Beyaz Sarayda, Başkan Johnson ve Dışışlerı Bakanı Dean Rusk ıle, «Iktidarı devralacağı, 20 ocak tarihine kadar Vietnam barış gorüşmelerinde ıtasü bir rol oynayabileceğini» goruşecektır. Gazetecılerle konuşan Nıxon, kendısını temsıl eden bır «Gözlemcinin» de Pans barış goruşmelerıne katılmasının ıhtımal dahılmde olduğunu belırtmıştır. Çocukluk arkadaşı C.G. Rebozo'nun Key Bıscayne'dekı evınde dınlenmekte olan yeru Başkan, 1960 seçımlerındekı yardımcısı ve Amerika'nın şımdıkı Bonn Buyukelçısı Henry Cabot Lodge ıle goruştukten sonra gazetecılenn çeşıtlı sorulannı cevaplandırmış, Başkan Johnson'un, kendısi ve eşıni pazartesı akşam yemeğıne Beyaz Saraya dâvet ettığıni açıklamıştır. Öte yandan, başta Senato Dıs llışkıler Konusyonu Başkanı Senator Wıllıam Fulbnght oltr.ak Uzere bazı senatbr ve mılletvekıllerının, Nıxon'un Vietnam'da daha sert bır polıtıka ızlemeîinden endişe ettıklerı soylenmektedır. Bu çeverlenn goruşune göre, Nıxon'un askeri harcamaları artırması ve anti balıstık Juze sıstemı ıçın de, Kongreden bırkaç müyar dolarlık veni bır odenek istemesi muhtemeldır. Oluyfcırın Haftası Mehmet BARtflS Huzur ve birlik 9 LONDRA Mısır Cumhurbaşkanı Nâsır, îngıltere'nın Suveyş buhram sırasında istlfa etmiş olan dısışlen ıle gorevli eskı Devlet Bakanı Anthony Nuttıng ıle yaptığı ve «Sundar Times» gazetesi tarafından yayımlanan goruşmesınde, îsrail ile bır anlasma istiyorum, yoksa Israil'e teslim olmak değil. Oysa, Îsrail şlradiye kadar bize aadece teslim sartlanndan başka bir sey teklif etraedi» demıştır. Nuttıng'ın tahminine gore, daha elverislı ıktısadı durumuna ve hemen hcmen baştan aşağı yenıden silâhlanmış olmasına rağmen, Bırleşık Arap Cumhunyetı, buhrana askerî yoldan bır çozüm arama taraftan değıldir. Eski dıplomata gore meselenın halledılmesıni sağlayacak anahtar Sovyetlerın ehndedır. A DIŞ HABERLER SERVİSİ A NEw YORK, (a.*) Amerika'da geçen Eylul ayında, ıki Ünıversıte hastahanesinde, operatorler tarafından insandan ınsana iki kemik iliği nakli ya pıldığı Wisconsin Üniversitesinden Dr. Frıtz Bach tarafından açıklanmıştır. Ameliyatlar Wisconsin v e Minnesota Üniver sitelerınde yapılmıştır. Minnesota Üniversıtesinde ken disıne ıhk aşılanan hasta 7 sylık bır bebek olan David Camp' tır. Verıci ıse 9 yasındaki kar» desl Doran'dır. 27 Eylulde Minnesota Üniversıtesinde yapılan amehyatta ise, Barbara Zeısett adındakı 9 yasındaki bır kızdan alınan ilik, 2 yaşındaki kardesi David'e aşılanmıstır. BEKLENEN GAZETE 7 ito9ya göre Akdeniz'de durum endişe verici •MİUetintMr PARİS, (>j.) Yugoslavya Devlet Başkanı Mareşal Tıto tarafından «Paris Match» dergisıne verılen ve bu dergının son sayısında yayınlanan uzun bır d«meçte, Mareşal, «Geçen nisan ayında, Moskova'da Brejnevie yaptığım konuşmada kendisine şunları söyledim: Çekoslovakya meselelerini kmvet yolmla çnzmeje kalkışmak hem Çekoslovakya, hem de Sovyetler BirHği için vahim sonuçlar doğuracaktır. Bu arada uluslararası isçi ha PRAG, (aj.) Prag'ın merkereketini de unutmamak linmzınde dun Sovyet aleyhtan ve dır» demektedır. Sovyet taraftarı gruplar arasınÖte yandan, Yugoslavya'nm buda kavga çıkmıştır. gün ıçın bir Sovyet saldmsından Olaya tanık olanlar, 200 kışiçekınmedığıni belirten Mareşal, nin, Sovyet subavlarının kolunşoyle konuşmaktadır: «Bir Sovda Çekoslovak Sovyet Dostluk yet saldınsından. Çekoslovakya' Derneğınden çıkan ikı Çek kı nın işgal edildiği gunlerde dahl zını kovaladıklarını ve kızlan endişe etmedik. Zira bu gibi yâkalayarak soktukları bır binaşartlarda normal olduğu üzere, da saçlarını traş ettıklerını angerekli bütün tedbirleri almış latmışlardır. bulunuyorduk.» Kızlann subayların kolunda Mareşal Tıto, aynca, diğer baçıktıkları Lucerna Salonunda, zı devlet adamlan gıbı, AkdeıuzBolşevlk lhtılâlinm 51. yıldonude Amerikan Altıncı Fılosu ile mu kutlanmaktaydı Sovyet Fılosu arasında bir çaSalonda toplanan 4 bin Çekosla tışma meydana gelmesi komısunda endişelı olduğunu belirtmış, vak «Dostluk.... Dostluk... Sovyet«Soğuk harb, sıcak harb haline ler birlijfi ile ebedî dostluk çok yagelme tehlikesi gösteriyor» de$a> diye bağırmışlardır. mıştir. Sovyet taraftan grupun Lucerna'yı alkıştan inlettığı sırada salona gınşte 300 kadar Sovyet aleyh tarı toplanmıştır. Bunlar toplantıyı duzenleyen Jodas aılesıvle bir lıkte salondan çıkarken, kendisıni ıslıklamışlar ve yuhalamışlardır. Toplantıya davet edilen 20 Sovyet subayı salondan ayrıldıkları sırada da karışıklıklar olmuş, toplananlar •Rus evine dön» dıye bağırmışlardır. Rnslarla gezen 2 Çek kızının saçı kesildi BASYAZAR: MUMTAZ Ingilizler Johnson, u Wilson sanıyormuş.. Bir Aslan kocayan eşınî fcöpefcfe aldatmış SAMET AGAOGLU ADVİYE FENİK NILUFER GURSOY FARUK N.ÇAMLIBEL VECIHI UNAL ZUHURİ DANIŞMAN LONDRA (a a.) «Ingiltere Basbakam kimdir?» «kim olacak, L>ndon Johnson.» Bır Ingılız anket fırması 2 bın Ingilız arasında yaptığı ankete bu cevabı almıştır. Ankete katılanlardan sadece '• 3"u soruya doğru cevap vermışler ve Başbakanlarının Harold Wılson olduğunu soyleyebılmışlerdır. Bırçok Ingilız ıse Başbakanlannın U Thant olduğunu sojlemışlerdır. TREVİSE, (a.a) îtalyan sirkı «Tognı» nin haşmetlı aslanı ko cayınca tam anlamıyla köpeklerın maskarası olmuş ve orman lar krahnın eşı, kendısinı, henuz cınsı tesbıt edılememiş bır kopekle aldatmıştır. Gerçekten de dışı aslan dun Trevıse'de uç «kopek yavrusu» dunyaya getırmiş, fakat bunlar dan bırı doğumdan kısa bir sure sonra olmuştur. «Poıo» ve «Samatta» adları verilen diğer ıkı yavrunun ise iştahları yerınde gorunmektedır. Ana aslan «Stella» ıse, gayet ka yıtsız bır şekılde ortada dolaşmakta ve cyalnız ve yaşlı» kö şesıne çekılmış eski eşıne bakmamaktadır. ORTADOĞUNUN EN MODERN TESİS ve LÂBORATUARLARIYLA 5O.OOO m üzerine kurulan HASTAŞ eskifehir eczacılıkv* kinnya muhendisliği yüksek okullarına mahdut kontanjan içind» HASTAŞ VAKFI öğrenci bursları çunkü Amerıka'nın patronluğunu kuvvet kullanarak ıspatlamak eğılimındeki Richard Nıxon kazanmıştı. Bir de, Türkiye'nin diğer Amenkan bolgesındeki ülke* lerden farklı durumu vardı: Nixonia beraber, yardımcısı Yunan asülı Spiro Agnew da seçümışti.. Bu defa duygular, Turkıye'nin yenıldiğı şeklindekı yorumdan, Yunanıstan'ın galip geldığı bıçimine donüverdi.. Işte boyle bunalım (!) içinde bır hafta geçırdık hep bırlıkte... Nasıl olmasın ki?.. Seçımlerde Türkiye yenilmiş, Yunanistan zafer kazanmıştı. Yunanlılar da bizim üzüntümüzü artırır yolda hareket ediyorlar, bir sporcuda bulunması gereken centilmenhğe sahip olmadıklannı ortaya koyuyorlardı. Kıral Naibi Zoıtakis'in Ispiro'ya gonderdıği tebrık telgrafma bakın bır kere: «Yunan milletinin, hukumetimin ve benîm tebriklerimi kabul etmenizi rica ederim. Yunan milleti, Elen asıllı bir Amerikab olan ekselânslanmn Amerika Birleşik Devletlerinde bu kadar yüksek bir mevkie gelinelerinden gurur duyar.» Ispiro'nun ailesinin bulunduğu Kalamata'da yapılan şenlıkler, Kalamata Beledıye Başkanının da çektiği teleraf, bu karsılaşmada yenilen Turkıye'nin üzuntüsüne tuzbıber katmak demek değü mıdır'. Bizi teselli eden vegâne durum, bu karşılaşmaya Turkıye'nin doğrudan katılmamış olmasıdır. Eğer 50 yıl önce Amerika*va gıdıp yerleşen Harputlulardan bıri aday olup da yenilseydi, üzüntümılz şimdikinin en az 5 misli olacaktı. Bir teselimiz daha var... Her halde damarlannda bir miktar Turk kanınm bulunmasmdan olaeak, Fınlandıyalılar da bizimle aynı tepkileri gostenyor bu seçime. «Yeni Finlandiya» gazetesi, seçim sonucunu söyle vorumlamış: «Şimdi bütün dünva halkları, her gün Richard Ni^on'm sağlığma dua etmelidir. Çünkü, Allah göstermesîn O'na bir şey olursa, Başkanlığa Spiro Agnew gelecektir.» Finler, Türklerle ne kadar akraba olurlarsa olsunlar, Kıbns konusunu herhalde akıllanna getirmemektedirler. Spiro'dan ürkmelerinin sebebl, yenı Başkan Yardımcısmın islâh kabul etmea kişüiğine ve geçmışmdeki aydınlık olmayan mali ilişkilerine bağlanabilir. Bu karşılasmanın sonucunu birim gibi üzüntuyle değil de, bir çeşit hor görüyle karşılayanlar . r ' var. Meselâ Kızıl Çin... Afırbaşı " '" h, muhafazakâr ve buna rağmen doğru haberler veren «'London Times» gazetesinden aynen aldığımız Kızıl Çin tepkısini nakledelim: «Bir Komünist Çin sözcüsü hangi aday kazamrsa kazansın bir fark olmavacağım sövlemiş ve «çünkü» demiştir. «Üçü de aynı inın çakallandır» (All three were jackals of the same laır.) Bizim yerli muhafazakârlanmızın kullandığı galiz kelimelerle yorumlar yapan bu Uzak Doğulu solcuyu haklı bulamayız; çünkü soylemek istedıği şey temelde doğru olsa büe, adaylarm kışiliklermde aynı değüdır. Bir de merak ettığimiz şey var DU seçımlerle ilgili: Eğer ırkçı •VVallace ve yardımcısı atomcu Le May seçimi kazansalardı, Turkiye mi, Yunanistan mı yenik sa(Reklâmcılık: 4453/13694) ' yılacaktı?. Butün muhafazakâr Amerikaülar gıbı, Wallace de, katolık, lrlandalı, Yunan ve benzen azınlıklara karşıdır. Kısacası, bır milli maç yenilgisuıe üzuleceğımız mıktarda kendimizi perışan ettik geçen hafta... Çağlayangıl'ın, «Amerikan milletinin iradesi tecelli etH A S T A Ş V A K F I 19681969 Öğretim yılmda ti; Nixon dirayetli bir devlet adamıdır» yollu demeci bile teECZACILIK ve KİMYA MÜHENDlSLlĞ! sellı edemedı bıalerı... Bütün uraıdimız, gelecek Başkanlık karşılaşmalarma kadar kendılencğrenimi yapmak istîyen çalışkan/mkânlan mahdut nı toplamaları gereken Amerıkah Turklerdedır. Onlar, Amerıka" ögrencilere E Ğ İ T İ M BURSU VERECEKTİR nın Turkıye'de kazandığı başanyı, Turkıye'nin Amerıka'da kazanması gereken başanlar ıçın ornek almalıdırlar. Bundan boyle, Anıerika'da da sandıklardan Türkler çıkmalıdır. Pardon.. San. dıklardan değil. elektronik beyinlerden.. urk kamu ojii, Amerikan Başkanlık seçınunın sonucunu, Amenkan nufuz bolgesmdekı diğer halklara benzer tep T Yunanlstan Türkiye'yi 1Oyendi kılerle karşüadı... Kazanan taraf, Turkıye'nin galıbıyetını, ya da yenılgisini gösterecekti sanki... Ve sonunda Tıirkiye yenildi; FAIK FENİK vt sütunlarda mfllet ve ^ memleket hayatımn sükun D J ve huzur içinde geçmesi^ ni sağlayan yazılar yataşır. Birimki gibi millî basmdan sayılan gazetelerin baş işi anar. şiye, yalan dolana, hıyanete kaçan, kısacası Türkler gibi marisl övttnülecek şeylerle dolu büyük bir milletin vakanna yakışmıyaıı yazılar yazmamak, çarpık ve non figüratif fikirler yaymamakto. Genç Tttrkiye Cumhuriyeti rejim olarak körpedir. Hür demokrasi ise daha «Sabaveti siyasiye» çağındadır. Çofumuz daha ne istediğimizi, istediğimirin nereve varacaeını bilmemektpjiz. Çünkü bugünkü şekva ve dâva alanında söz penclerin, genç görünenlerin, gençlik iddia edenlerindir. Bu zümreden bir kısmmın ise hele bizim inkılâplan, geçmişimizle bütün bağlarunm kesip onu bilmemezlikten gplmek, hattâ ona lânet ettnek şeklindeki ters anlanşı onu hattâ yarım asır önceki mazisinin bilgilerinden de mahrum bırakmıştır. Halbukl reddedilmez gerçektir ki, maziyi derinliğine kadar göremivenler ileri hakkmda tahmin yürütemezler. «Durendiş» «vani uzağı gSren» olabilmek için mazisini ve nerelerden peçip nereve geldiğini ivi bilmek lâzımdır. Çünkü tarih tekerrürden ibarettir. Bunlan neden yazanın? Henüz «Sabaveti siyasiye» dev» rinde olan bir demokrasimiz vardır. Tam mânasiyle hür demokrasi rejimi henüz 10 yasını doluurmamıştır. ^u kadar taze bir siyasî bünve iyi korunmazsa tiirlü hastalıklara tutulur. Bu hastahklann çoğu başka memleketlerden gelir. Bünyesi bu gibi hasta» Iıklara karsı zamanla muafiyet k?zanmış olan Batı demokrasi ülkelerinde bu hastahklar tehlikesiz olabilir; bizimki gibi körpe vücutlarda henüz bu hastalıklara karsı mukavemet hasıl olmadığından bunlar rejimi sarsar. Türkivede hürriyetlerin suiisti. tnal edildiği '.ardır. Bu yolda ifrata gidildiği de vardır. Bunlar favdasız, lüzumsuz ve haymnz ha. reketlerdir. tma millet. açık komısmalı, asırlardır ismi ne olnrsa olsun hürrivetsiz bir idare altmda vaşatıldığından, hürriyeti bulur bulmaz, kitlıHan çıkmıs insanlar gibi hürriyeti yemeve başlamistir. Bazılanmızn bu yüzden midesi bozulacak, keyfi kaçacaktır. Kendi kendini siyasi ve ruhi sıhhatini muhafaza edemi< yenlere, bu volda nasihat dinlemiyenlere yapacak şey yoktur Bunlar kendi âkibetlerini kcndi leri hanrlar; düzeltir veya bozar lar. Ne var U böylelerinln hareket yayıla yayda milleti veya sayıt da olsa bir millî zümreyi parçalama>a kadar giderse memleketit huzurunu bozar, milletin kuvve tini kırar ve zararh olur. Bum milletm mânevi kuvvetleri, aklselimi ve bunlan elinde tutan, ik tidar, muhalefet. irfan, hukuk v < basın meydan vermemeli, bnnnj önüne geçmelidir. Anlaşılana göre memleket dün ya hâdıselerinin yakın gelişmele ri önünde ciddî meselelerle kar 91 karsıva gelebilecektir. Düny: nereden nereye olduğu belli ol enuyan bir istihale • geçiş dev resindedir. Türkiyenin, mevkii. iı meseleleri, dış politikasi komşu ları, gelişme çağında olması gib ciddî şartlarla bu geçişi tehlikeleı arzettiğini önce iktidar sözcüleri sonra ana muhalefet liderleri vı ondan sonra aazı profesörler, de kanlar söylemeye başlamışlardır Bilhassa ana muhalefet partis lideri İsmet İnönü'nün bir kac gün evvel Ankarada bir fakültc açılışmdan faydalanarak söyledi ği sözler yasadığunız günlerin teh likesini ve icaplarını herkese ap açık anlatması bakımından çol dikkate şayandır. İnönü bilhassa gençlere dertle rini hocalarına anlattıktan sonn artık boykot, işgal talan gibi sey lerden kaçınümasını şiddetle tav siye etmekte ve bunlan hastalıl olarak göstermektedir. Inöni gençlere sonu nereye varacağ belli nlmıyan siyasî cereyanlar dan kaçmmalanm tavsiye etmek te ve bugün gibi zamanlarda mil letlerin kuvveti silâhmdan, topun dan. tüfeğinden, ordusundan ziya de birlik ve beraberliğinden gel diğini söylemektedir. tnönü'nür bu sözleri o kadar zamanında v< lüzumlu bir sırada söylenmiştiı ki memleket sever herkes bunl* rı derin bir rahatuk duygusuvlj okumuş, dinlemiştir. Inönü'nü bu sözleri, icabında muhalefetir memleket huzur ve emniyetine millî kuvvetin artmasına nası hızmet edileceğini göstermesi b» kımından siyasi K ir vesikadır. Memleketimizde muhalefeti vı kıcı. kırıcı hakaret ile, Uericilıği sokaklarda birbirimize sopa cek mekle tefsire lıattâ tatbike caiı şunlar Cumhurivetin apotre'larm dan ve ^taturk'un tek halifesi Is met tnonü'nün bu sozlerinder sonra acaba kime sığınarak bt avkırılıkları idameye çabşacak lardır. B. FELEB KASIM UMA KIYOR GÜN ÖĞRENCİ KAYDI DEVAM EDİYOR Burslar tamamen karşılıksız olup öğrendter »• • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • »••••••••••••••••••••• (Rarfar Rek.: 1026/13686) HASTAŞ ESKİŞEHİR EĞİTİM SİTESİ'nin ECZACILIK ve KİMYA MUHENDİSLİĞİ. yüksek okullarında okuyacaklardır . Müracaatların 15 kastm 1968 tarihine kadar aşağıdaki H A S T A Ş B Ü R O L A R I N A yapılması rica olunur. (llâncıhlc: 9646/13696) MENKÜL SATIŞ İLAM 1968/807 T. Hacizli olup satısına karar verilen 1 adet 30 000 lıra kıy metinde 200 tonluk yerlı Hıdrolik Pres'ın bırıncı açık arttırması 22/11/1968 Cuma gunu saat 12 0012^0 da Kazlıçeşme Kodra Sokak No: 9 da yapılacaktır. O gün muhammen kıymetinın % 75 ıne alıcı çıkmadığı takdırte ikıncı açık arttırması 23/11/1968 Cumartesı gunü aynı yer ve saatte yapılarak en çok arttırana peşın para ile satılacaktır. Istekhlerın mahallınde memurumuza müracaatları ilân olunur. Basın; 7702 12709 | TÜRK AYDINLARININ BEKLEDİĞI KITAP | GENÇLER NEDEN AYAKLANDI? Dutschke. Kızıl Danny. Jean Paul Sartre gençlik sorıuılanm anlatıyor. Üsküdar'da 36 h tclefon satılık. Müracaat: 27 88 02 Cumhurıyt 1372 | Ne Istiyoruz ? ! Bütün dünjada satış rekorJan kıran, Almanyada, bir ayda 11 baskı yapan kitap. yalnız Kıtsbn sonıma, Dogan Hızlar'm «Tuık Oğrencı Hareketleri» ıle ıle ılgılı b> derlemesı eklenmıştır ; ARVHAT Y4YINEVI 4LTIN KİT*PLA!" YAYINEVt Cumhurıyet 13718 İSTANBUL : (Merkez) Cumhuriyet Cad. No. 187 Harbiye ANKARA : Gökdelen, Kat 13 Kızılay ESKİŞEHİR : HASTAŞ Eskişehiı Eğitim Sitesi, Tepebaşı ADANA : HASTAŞ Koleji., Karasoku Mah. 102 Sok. (Jo. 29 KONYA : HASTAŞ Koleji, Gar Civar. Piyango Tehiri Tapu ve Kadastro Genel Mtidurluğu Sosyal Yardımlasma Derneğı tarafından keşıde edı len eşya pıvangosu bıletlerinın çekıhşı 29 6 1969 tarihine ertelenmiştir. Duyurulur. Cumhurıyet: 13723 • • • • • • • • • • • •> »»••»•••••••»••• > • • • • • • • • • • • » • (Radar Rek.: 1042/13685)