12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHİFE DÖRT 28 Ocak 1968 CUMHT7RİYET MELİH CEVDET ANDAY Kulağınıza fısıldar gibi tâ... ruhunuza, benliğinizin derinliklerine seslenir şiir rüzgân içinde ele alıp, kâh şaka edercesine bir espri havasına Sarışın, yeşil gözlü, kımızı yüz büründürerek ve bazan da acı söy lu, etine dolgun, sıhhatli bir vü leyerek yep yeni. tap taze bir söycut... Bol ışıklı, elektrikü cenesi leyiş tarzı vardır ki, fazla ileri git kendine has bir vakar taşıyan sarı miyorsam, diyeceğim ki, Melih bıyıklarıyla Melih Cevdet Anday. Cevdet Anday tam anlamiyle günü memleketimizdc çok sık rastlanan müzün aradığı sair tipinin ta kentiplerden değildir. Onu tanımıyan disidir. biri ilk görüşte, bu adam ya MaŞairimiz bir başka yönü ile şiircar, ya Alman,, yahut da bir Ingide teatral unsura hiç itibar etmez, lizdir, diyebilir. mısra yapılannda çok titîz bir ke Hareketli, sert mizaçlı bir insanlimeci ve yalm Türkçenin yumu«iır. Alıngan ve onuruna düskünşak, rahat, halka mal olmuş akım <iür. Fakat hemen söylemeliyim ki, ve eğiiimlerine son derecede riaAnday'ın, insanlar için. hak için, yetkârdır. hürriyet için çarpan temiz bir kalOnun fiirlerini meydanlarda. sah bi vardır. nelerde, radyolarda yüksek sesle, klâsik inşat kaidelerine uyarak oÇofu zaman, en yakm arkadaşlakuyacak olursanız, mısralann ince rını bile bu hassasiyeti dolayısiyle yapuı birden bire kaybolur. Çünkü, kırdığı, uzun uzun tartıstığı göbirçok şiirlerinde Anday, kulağmı rülmüştür. Hatır için,gönül almak za fısıldar gibi. tâ ruhunuza, benli jçin eğriye dogru, doğruya eğri değinizin derinliklerine seslenir. Bu dığine hiç tanık olmadım. Gençliseslenişin fazla heyecanlanmaya, ğinde çok daha sert, çok daha sabağırıp çağırmaya tahammülü yok vaşçı olan Melih Cevdet yajlantur. Onun birçok şürlerini kendi ken dıkça, hele ellisini açtıktan sonra dinize gözlerinizle okuyarak az bu mizacından hiç bir sey kaybetçok kapalı gibi görünen müzik ka memekle beraber, tartışmaya ve litesine varmanız lâzımdır. insanlan inandırma çabalarında daha yumuşak, daha sevimli ve daha Melih Cevdet, edebiyatımıza çiir babacan olmaya başlamifür. kapısmdan girmis, daha sonra !»rı makale, fıkra, inceleme ve pi1936 dan bu yana edebiyatımıza kaülan «Garipçiler» okulunun üç yesler yannıs, tercümeler yapmı^tır. üyesinden biri olan Anday, kısa za Hemen söylemek isterim ki, düz manda iki arkada|i Orhan Veli ve yazılannda büyük bir bajarı sağOktay Rıfat'dan ayrı bir jiir anlalayan Melih Cevdet, hele fıkra ve yı$ı ve söyleyiji seçmiş. gerçekçi makale türünde, fikir ve sanat çev çiire Snayak olarak kendinden son relerinin büyük bir ilgi ve sevgi ra gelen genç kuşaklara geai} etile izlediği bir kıymet olmasını bil kilerde bulunmuştur. miştir. Melih Cevdet'in gcrçekçiliği kuru, sert bir gerçekçilik değildir. Ça Herkes tarafından rahathkla an ğıraızm aradığı ve çoğu zaman ulalasılan güzel ve sağlam Türkçesi, gabilmek için siirin his ve derinlik en ağır. en ciddi konularda bile in nnsuriannı bir yana attığı anlayısanı sıkmayan üslubu özellikle eın dışmda, şiire fikri, insan oğlubir zamanlar Cumhuriyet Gazetenun çeşitli sorunlannı hissettirrae sinde çıkan makaleleri okul ki*<3en, belâgat ve gösterise sapmadan taplannda örnek olarak gösterileîstif etmesini bilen bir tutum içinbilecek bir nitelik taşır. 'dedir. Her hangi bir konuyu anlatış tar 1 Onun, blrçok konulan tatlı blr ıındaki sadelik içindeki renklilik ve hareketlilik, zannımca arkasını şiire, şiir terbiyesine dayayan bir tecrübe ve yeterlikten gelmektedir. Bu arada şunu da söylemeliyim, şair olarak büyük bir güce sahip olan pek çok sanatkâr tanırım ki, düz yan da hiç bir başan sağlayamamışlardır. Demek ki, Anday'ın düz yazıdaki başarjiarını sadece ede biyata şiir kapısından girmesine bağlamak da doğru defildir. O, iyi bir şair olduğu kadar. kuvvetli bir mantık, seti ve anlayışa sahip fikir adamıdır da. Dünyada ve memleke timizde neler olup bitiyor, halkımız, aydınlarımız ne haldedir? Bu memleket nelere muhtaçür? Yarın ki dünyaya, gelecek günlere erişecek olan genç kuşaklara ne gibi hizmetlerde bulunabiliriz? Edebiya tımızın, eğitici. öğretici ve zevkleri yükseltici bir niteliğe ulaşabilmesi için neler yapmamız lâzımdır? îşte, zaman zaman derin bir zevk içinde şiirler yazan güler yüzlü Melih Cevdet, okuyarak, inceliyerek hep bunları düşünür. Makaleîer yazarak, dostlariyle sohbet ederek memleketine ve çevresine kendi çapında faydalı olmaya çalışıyor. Ona göre, günümüzün sairi, sadece tatl» sözler söyleyen, kendi âleminde münzevi bir insan değil, nerede ve hangi kosullar içinde bulunursa bulunsun faydalı olmaya ve daima ileriye doğru bakmaya mecbur olan bir fikir adamıdır. Dut yediğin günlcri herhalde Hani o fünler diyorgun Merhaba arpacı kumrusu Düşünüp dnr bakalun Upinoı kuDüşünfin bütün kuslar düşünün Başmıza selen i?i Bunu yapan iki buçuk kisi Çoğa erkek, azı rtişl Azı disi, köpek diş] Ey agrılarla çıkan yirmi ya» dişi. Mrrhabs muhabbet ku?n Bil baka.nm sevdifjm kıa Kalmadı değil mi güzelim dünyanın Tadı tuzn Sana da merhaba kafiye kuşu Zır n r « r n r Kavnana zınltısı Bak sapıtıverdin Işi. Yazan: 6AKI SUHA EDIBOGLU da söyledığım gibi tatlı dılJi, şaka ile ciddiyi yan yana yürüten, insanlara en sert ,en yogun likirlerı sevimli, yumuşak ve rahat bir eda içinde teîkin etmesını en ıyı başaran şairlerımizden bırıdır. Örneğin şu «Hayvanat Bahçesi» adlı şiirin kuşlar bolumünü okuyalım : Merhaba küçuk kuşlar merhaha Nedir bu sessizJik, hani selâm sabah Hani fiskoslar, rülüsmeler. Cıkırtılar Ahlar, oflar, nâralar, çığlıklar Nerde sevds şarküarı nerde Kâğıthane safaları Alemdağı, Çırçır, Anadoluhissn Anısı da mı kalmadı o günlerin? l"akışmıyor böyle susup otıırnıak doğrusu Yakışmıyor birinize Kartal mı sandm kendini serçe? Ya sen sakakuşu Hani tenekelerin, hani çeşme baGöksu safaları, Merkebin başında Kayısdağ suyu Çocuk sesleriyle dolu Enez küpleri Bakır maşrapalar beyaz tiilbcntler •\lerhaba dut yemiş bülbül Ne düşünüyorsun böyle? Şi Yarın OKTAY R İ FA T 8 9 10 1 1 1 2 1 3 1 4 1 5 1 6 Çoğıımuz onun tirj'akiaiyiz, engel. 15 Beyin, bir kadin adı, ulaştır anlamına bir emir. 16 Kaynak. Akdenizde bir burnumuz, soru zamiri. Melih Cevdet Anday Geceyi gündfizü bilmiyor Dört mevsimi, rüzgân, karı Ay ışığına bayılıyor Ama kötülemiyor karanhği. Ona bir kitap vereccpm Rahatını kaçırmak için Bir öfrene görsün aşkt Ağacı o vakit seyredin. Melih Cevdet Anday, yukanda eser verme çagının en güzel nostasuıda bulunmaktudır. Yeni yeEski şair, ser çiçekleri gibi küni şiirler yazmakta, piyesler hazır çücük âleminde yaşayan, sadece lamakta, hocalık yapmakta ve ken bir süs ve zevk insanı gıbiydi. Topdisıni daha ıleri gürilerin, gelecei lumdan ayrı yaşamak, sadece gönkuşakların yararına adamaktadır. lümüze ve zevklerimize seslenmek Onun sanat kişiliğini anlatmaya onun başhca ve tek göreviydi. ve portresini çızmeye çalışan bu Çağımızın şairi ise. sadece şiiyazı biraz fazlaca ciddi oldu garin kor kuyusuna seslenmekle kalliba. îstersenız, tekrar onun şamayıp konieranslarla, makalelerirlığine donerek, çok sevilen le, fıkraiarla, inceJemelerle, piyes«Rahatı Kaçan Agaç« adlı şiirini lerle ve şiirle çok yönlü ve çok birlikte okuyalım : aynntılı bir çalışma gücüne sahip olmak zorundadır. Tandipm bir ağaç var Melih Cevdet Anday, bugün 53 Etlik bağlarına yakm yaşındadır. Olgunluk devresinin, Saadetin adını bile duytnamtf. İSTANBÜL 06.25 06.30 07.00 07.05 07.30 07.45 07.50 08.00 08.15 08.45 09.30 10 00 10.05 10.30 10.35 10.55 11.00 I2.0O 12.20 12.30 13 00 13.15 15.00 15.05 18.00 16.15 18.45 17.00 17.05 17.20 17.50 19.00 19 35 19.40 20.00 21 00 21 10 21 25 21 45 22 OO 22.45 23.00 23.55 Acılıs. proeram Gunavdın I Köve haberler Gunavdın II Haberler ve hava durumu Istanbulda bueun llânlar v e hafif muzik Hafif Batı muziâi Cesitli müzik Istekler Cocuk saati ..Ara haberler llânlar Levle&in ömrü Bizt dinler misiniz? Saz eserleri Hafif müzik Konser nakli Gecen hafta Hafif müzik. ilânlar Y. sesi kadınlar korosu Haberler Reklâm orotnamları A r a haberler. llânlar Mac nakli S. Turdan sarkılar Pazar konseri N. Mercanlıdan turkuler A r a haberler ilânlar Ismet Sıral orkestrası Cesitli Turk mıiziai Reklâm Droeramları Haberler v hava durumu Hafif muzik Kentten k"nte Hafta sonu 24 saatin olavları. ilânUr O Kaıacıdan sarkılar Soor der^Tsi Beraber ve solo sarkılar Reklâm Droeramları Haberler Plâklar arasmda Ozetler, program. k a p a n ı s IST4NBUL IL RADYOSU 09 55 Acılıs ve nroeram 10 00 Diskotejimizden 10 30 Ka.ısık sololar 11 00 Srvilen scsler 1130 Aknrdeonla melodiler 114S Vahler ve polkalar 12 00 Melodi dızisi 12 3n Koncerto "aatl HIKl Hafif mıızik 13 30 San sololan 14 00 Cesitli mi'7lk 14 30 Sonat saati 15 oo Caz m u z ü i 15 30 Gencler icin J6(V) Pazar konseri 17.no Cav saa'i 17.30 Kı|iık konser 18.00 Genelere müzik 18 30 Senfonik muçik 19.00 Hafif müzik * 1 19 30 Aksam konser 20 H Genclerin sevdiklprl 2100 San reDertııarmdan 21 30 Dünvanın dort bucaeından 22 00 Tatil aksam ı icin 79 30 Gece konseri 23 00 Caz saati 23 30 Hafif sarkılar 24 00 îstsnbulda eece varısı 00 30 Hafif muzik 01.00 Proeram ve kaoanıs VUKAR1DAN AŞAĞITA 1 Onbirinci yüzyıl şairlerimiîden 'Kutadgu Bilig» yazarı. 2 Ka nşık renkli. Anadolu Ajansının kısaltılmısı, yabancı, gümüş. 3 Argoda saklama yeri, düzenli aralıklarla tekrarlanma, kâğıt para. 4 Sıcak hâle getirmek, namaz kılmak için açıkta ayrılmn özel yer. 5 Taraf, düzeltme. köy zengini. 6 S cakta baharın ilk meyvelerinden s ker. 7 Yenilme halini bildirir. P". nünü ve valttini öğrenmek için hır soru üki kelime). 8 Tersinden okunursa balıkçı »racı olur. para ile oynanan oyun, mektup, Anarl^lu Ajansınln kısaltılmışı. 9 Bir şirket îekli. iyimser. 10 Ut çalan, cisimleri aydınlatan ışığı görme duygusunda meydana getirdieı etki, mânâsını kavrama. 11 YÜT hareketleri, bir büyük tarihçim'7 Konyada bu baglar meşhurdur. 12 Idarece bağımsızhğı olan bö SOLDAN SAĞA Ekonomi ile ilgili olarak, ilâ%'e. 8 yük il. Ortadoğuda yaşamış bir 1 Onbeşinci yüzyıîda yaşamış Toprağın kaymasına engel olmak kavme mensup. 13 Marmara b«: Muhammediye yazarı. 2 Milli, ili üzere cekilen kalın duvar, güzel sa gesinde dokuma fabrikalan ile m?î şıklilik. 3 Sahnma tarzı, ev ya natların tümü, yiyecek parası. 9 hur bir yerimiz, iki cismi birbimesafe, düşünce pan, Gramın kısıltılmışı. 4 Çe Sözle anlaşan zekâ ve mantık sa rinden ayıran vik, iki kelime veya cümleyi an hıbi olan canh, ilâvesi, bir harfuı 14 Tersinden okunursa yerli lamca birbirine bağhyan edat, ulaş okunuşu. 10 Yer altında bulu mallarımızın üzerine vurulan dam tıran. 5 Bir nota, bir siyasi par nan eşya deposu, anlamca. 11 ga olur, Anadolu köylerinde bunu timizin rumzu, bazı ilkel insanla Bir harfin okunuşu, soru takısı, yakarlar, en azından. 15 Atın ağrın tapındıkları, kelimelerin hece maddi ihtiyaçlar için yapılan iş, zına takılan demir âlet, yazı yarlerini güçlükle söyleyebilen. 6 fakat. 12 Döllenme, duadan son maya yarar. insan vücudunun dı» Damarh mermer. bel bağı, bir eser ra söylenir, yerine geürme. 13 yüzü. 16 Cemiyet, fazla bön, bir deki fîkirleri ortaya kovma. 7 Çok değil, mütekaitlik hâli. 14 harfin okunuşu. Di9§ Botıd MODESTY BLAISE VV1LL1AM SAROYAN 6İR OGLEDEN S0NRJ5 Cevlren^TARIK DURSUN K. Levy ağzmı açtırdı, dislere türlü türlü âletleri sokup çıkardı. Ardından röntgene giri«ti, ondao sonra da: • Çürümüş gitmiî.j dedi. «Epeyi de olmuş hem.« Elindeki röntgende çürüyen yerleri gösterdi, açıkladı: .Çürume derinlere inraiş, bütün çeneye yayı! mış. Senin San Francisco'daki dişçin ne biçim bir dışçiymiş Alla'sen?» «Şair falan değil..» dedi Yep. «Gelecek hafta, dilediğin bir gün geliver de çekip alayım. Sana şimdi bir Novocain vereceğım. Geldiğinde, çürük üzerinde iyi bir temizlik yaparını. lyice ayıkladıktan sonra pek bir mesele değil zaten. Dişetlerin de düzelir. Gün aşın bir değışiırme de yapanz; ilâcı alır. bir yenisinî koruz. Yânı diyeceğim, bu bizim eski tekneye altı yedi kere gelmen gerekecek.» «Pek mi kötü ki?» «Senin o San Francisko'daki dişçin sayesinde tabii.» Yeniden röntgeni gösterdi: «Herşey burda, bu çürükte. Ipin ucunu koyverdin mi, sonu köiü Ne zaman gelmek istersin? Pazartesi mi, sah mı? Hangi gun?» «Doktor, bu işi bir an öncesi bitiremez mıyız? Çekin şimdi, olsun bitsin. Ben pansumandı, ilâçtı pazartesine yine gelirim.» «Okuldan sonra beş) az geçe evde oluyorum Pa zaıtesı beşbuçuk desek nasıl?» «Güzel Sağ ol Doktor.» «Gerçekten simdi çekelim olsun bitsin istiyoı rausun?«Istıyorum.» • Bu gece ne yapmayı kuruyordun?» «Çanım, pek önemli değil o kadar.» «Üzerine pek düşme İyi bir çorba iç yeter sana Cumartesiyle pazan ağrısız. sızısız geçirmen ıçın bir iki hap da veririm, her dört saatte bir alırsın Herhangı bir şey olursa. her ihtimale karşı bana telefon edebilirsin. Saatin, vaktin önemi yok, unuı nıa. Yat bdkalım şimdi.» Novocain sırasında, Zak: «Madem ışe girişeceksiniz, ben yandaki odayH geçip oıda bekleyeyım daha iyi...» dedi. kalktı Da1; tor Levy: •Bize göre hava hoş..» dedi, ekledi sonra: lçeı de bir yığm dergı. kitap bulacaksınız, istedığınızı alabilırsinız onlardan Piyano çalmasını bilıyorsa nız, piyano dd var; bir iki dıngırtattır..» Kendi dedıklerine yalnız kendi güldü Zak d kıkır kıkır etti. B:rbuçuk saat kadar sürdü iş. Bittikten son^ bırkaç dakika oturup yıne çene çaldılar, sonra bı zımkiler kalkıştı Zak, Yep'e: «Bir taksiye binip otele dönsen, yatsan belk daha ıyı olur senin için .• dedi • Hayır, biz yine yürüyelim Bouery'ye kadaı ordan da Çin Mahallesine geçeriz. Guzei bir Çıı işı çorba ıçerim, içım açılır.. • Kendini iyi hissediyor musun?» • lyıyim. Allah kahretsin o aptal San Francisco daki disçiyi!» • Bu herif de büyük herif ha!..» 'Canım bir dişçiden büyük adam olmasını bck lemek olur mu. ama Doktor Levy sahiden büyü!adam Üstelık bir dışçiden de büyük.» Yürüdüler fakat eskisi gibi hızlı değil tabn Yavaş yavas. ağırdan ağıra Bowery'ye vardıklarında, Yep, sankl daiıa bir yaşlanmış adeta kocamışu. «Eh, Iste geldik Bowery"ye ie.» dedi »Harü artık Zak. busk şu baston yutmuş işadamı pozlarını da. doğru dürtist /ürü.» «Elimde ml ki?» dedi Zak «Açlıktan gebenyorum. Çaktırtnamam da gerek.» «Bu do»ru bir davranıs defıl ama.» «Ne demelere elın New York'lu serserılerins karşı aoğru davranacakmıştm?» '»nofru doğrudur her iaman» (tBırak da o serseri t&kımı bana karşı doğru olsun bıraz.» «N'apmaiannı lstiyorsun yani? Basıp Utah'a gitsmler de uranyum rnu çıkarsmlar kayalardan, o mu zorun?» «Asıl kendi kafalarındakl kayalan ayıklasınlar da kendi uranyumlarmı arayıp bulsunlar. Hepsi ahmak çunkü.» «Gereksız dedığin.» (Arkası var) DÜNYADA BİR GÜN 22 Bilirsin, aşağı yukaıı yaşıttırlar ikisi de; oldum bit tim de iyi dostturlar, su sızmaz. Sock da kendisiyle birlikte San Francisco'ya gitmemde direniyordu.» tNclcr kuruyordu yine?« • Buyuk şeyler. Kimin aklma gelirdi ki!» «Carp nasıldı?» • Bıldığim mi var? Bana hiç değişmemiş, hep ayniymış gibi geldi.> «Aklm başında değil miydı?» «Canım, tabii.» dedi Zak. «Ama herkes biraz kaçıktır. n'olacak yâni? Bir keresinde gayet iyi hatırlarım, ilk kitabmın yayınlanmasından sonraydı, annemi de yanıma katıp anneni ziyarete gitmiştık. AvTupa'da bir yerde mi neydin sen de, hani o ağır başlı. sakallı, Bostonlu yazarlardan biri de o sıra kuaför salonundaydı. Annene «herhalde oğlunuzla övünüyorsunuzdur» dedi. Annen de ona; «Benitn oğlum kaçığın biridir» dedi. Annemin aklı bir türlü onun boyle demesine yatmamıştı nedense. havsa lası almıyordu. Herifin adını unuttum şimdi neydi, ama Ermeniler arasında ilgi duyulan ünlü bir yazardı; şimdi öldü sanıyorum. Revenge mı ne, ona benzer bir takma ad kullanıyordu. Ya öyie, ya da ona benzer birşey. Fakat annenin senin hakkıncia kaçık dediği ilk kişi, o değildi. Hatırladığım kadarı ile okuldayken öğretmen de o ayarda birşeyler derdi. N'edir bugün onun anlamı? Ne çıkar yanı? Carp, bütün o hastahanelerde ne işliyordu ki? Hem ben kaçığım diyen hangi babayiğit vardır ki zaten? N'olur j'âni?» «Hiç.» dedi Yep. «Senin şimdi kuruvaze mavi serj bir elbisen var mı, yok mu? Var. O halde sen kaçık maçık değilsin.» • Ben değilmişiro, Ben değüsem kim olabilirmiş peki? Kimsenin birşey bildiği yok. Ben tek başıma savastım çünkü, hep bir başımaydım, çilem buydu.» «Hayatta hep bir başına mı savaştm?» «Tabii ja. Utah'a gidişimin bin'nci yılında her şey tersine gitmişti, bütün umutlanm kırıldı. O durumda üç gece bir başıma kendi kendimi yedim dur dum. Yarı günde herşey iyiydi, güzeldi.hoştu. Ama o üç gece yok mu, mahvettiydi beni. Çok körülediydim. İnsan nerde keçileri kaçırır; bilirim, öğren dim. O yüzden kimin bası dertteyse. ben az buçuk yakınlık duyarım ona. Ama yardımına koşmaya akıl erdirmem pek..» «Belki «Anam» diyene. ha? Carp'ın dediği soydan?» «Belki. Dan anlatmıştı, Carp bir sabah evden çık mış. bir adım atmış, eşıkte durmuş. Bir de ne görsün? Dan'ın domates tarlasında bir küçük yeşil do mates durup durmuyor mu? Işte o zaman bizımki •Anacı'm» demiş elinde olmaksızm. Domates eğri büğrü birseymiş, hammış da. Dan, domatesi fides.n den koparmış, tam tutup uzaklara fırlatacağı anda; bizim Carp cekmiş almış elinden, domatese şöy le bir bakmış. «Vay anam, vsy'.^ demiş yeniden; son ra tutmuş. cebine koymuş. Dan bunu aniatır anlatır, hep gülerdi. Carp da Bu kaçıklık mı şimdi? Bir güzel deli gönüllerini eğlemişler, hepsi o.» «Sen de keçileri kaçırıp bir güzel eğiendirebilirsin kendini herhalde.» «Ama o kaçırmış falan değildi ki. Hastanelere durmadan taşınıyorsa, bu, bunu yapmayı sevdiğinden. Vay anacı'm vay!» •Bu neden gerekti şimdi?» «Yürümekten bacaklarım koptu be...» «Oo, biz ikimiz hârika bir yüksek sınıf insanlarıyız. Kimsenin kuşkusu yok bundan. Senin uranyumun, toprakların var. benimse kitaplarımla koskoca bir burnum..» Otıızüçüncü sokaktan Fifth Avenue'ye saptılar, bir blok sonra da Doktor Levy'nin hem muayenehane, hem de ev olarak kuüandığı yere geldiler Doktor Levy on yılı aşkm bir süredir elini eteğini meslekten çekmiş, özellikle Columbia'da bir öğretim üyeüği edinmişti. Arada şiirler yazıyor, piyano için küçük besteler düzenliyordu. Yep kapıdaki düğmeye bastı. çok beklemeden açılan kapıda Doktor Levy arzı endam eyJedi; orta boylu, güleç yüzlü, altmış ya altmış beş yaşlannda bir adamdı. Gözlerinin içi gülüyordu. Yep. Doktor Levy i!e Zak'ı birbirlerine tanıstırdı. Ayaküstü bir süre hoş beş ettiler. •Hele bir bakalım .» dedi Doktor Levy.. Siz de gelebilirsiniz. Zak.» Içeriye geçtiler, Vep koltuğa oturdu. Doktor Z.27I Tiffony Jones TIFFANY JONES A NKAR A Orta Doğu Teknik Üniversitesi Reklörlüğünden; Üniversitemiz Bütçe ve Malî İşler Genel Müdürlüğü, Muhasebe Müdürlüğü'ne Memurlar ahnacaktır. İsteklilerin : Muhaçebe Memuru 2 adet 1 Türk vatandaşı olmak, 2 Asgari Lise mezunu (Ticaret Lisesl tercih sebebi) 3 Asgari iki sene Muhasebede çalışmış olmak, 4 Erkek adaylar için askerliğini yapmıj olmak, Mutemet 1 adet 1 Turk ratandaşı olmak, 2 Asgarî Lise mezıınu (veya muadili meslek okuJu mezunu olmak), 3 20.000. TL. lık kefalet verebilecek durumda olmak, 4 Asgar! iki sene mutemet olarak çalışmış olmak, 5 Askerliğini yapmış olmalan gereklidir. Mürscaatçıların Üniversitemiz Personel Müdürlüğünden alacaklan Müracaat Formlannı doldurarak 31.1.1968 çarşamba günü saat 17.00 ye kadar iade etnıeleri ve 2.2.1968 cuma gunü aaat 10.00 da yapılacak lmühanda hazır bulunmalan rica edilir. (Basın: 10793 A. 635/845) WANDERCIBA 1LAÇ FABRI9CASI A, Ş. ELEMAN ARIYOR Idari ve Malî İşler Sekreterliği için Türkçp ve Fnarslzca'yı hakkiyle bilcn tercihan Umumî Hukuk bilgi^ine sahip, iyi daktilo yazabilen, asgarî lise mezunu bir Bayan ahnacaktır. P. K 798 İstanbul adresine bir resimle YAZHJ olarak müracaat edilmesi rica olunur. İlâncıhk 4707 H55 INŞAAT MÜHENDİSİ YE İNŞAAT TEKNİKERİ ALINAOAKTIR Türk Hava Kurumu Genei Merkezinden: 1 tş yeri Ankara'da askerüğini yapm'ş ve icabmda geçici görevle yurdun her tarafma gönderilmek üzere bir înşaat Teknikeri ile hir İnşaat Mühendisi Eİmacaktır. 2 İstekliler şartları öğrenmek üzere en geç 10 Şubat 1968 gününe kadar Türk Hava Kurumu Personel Şubesi Müdürlügüne müracaat etmelidirler. Cumhuriyet 847 06 25 06.30 07.00 07.05 07.30 07.45 08.00 08.10 08 30 09.00 09.20 10.00 10 05 10 25 30 45 11 10 11.15 12 00 12 20 12.30 13.00 iy.15 13.30 14 00 1İ.15 15 15 15.20 15.35 15 55 16 25 16.40 16 55 17 00 17.30 17.30 19.00 19 35 19 50 19 55 2015 20.35 21.00 •?1 10 21 25 21.45 2210 22 30 22.45 23.00 23 45 23 S5 Acılıs. oroBram Gunavdın I Köve haberler Gunavdın II Haberler ve hava durumu Sabah müziâi Ankarada bugun Ovun havaları Dinlevici istekleri S. Suerden sarkılar Dinlevici istekleri Ara haberler. ilânlar Masazin Ovtın havaları ve türküler Levleih'n omrü Bizi dinler misiniz' Dilekleriniz Seçtiklerimiı Gecen hafta Hafif müzik Yurttan sesJer Haberler Bir reklâm oroeramı Sarkılar ve ovun h a v a l a n Ülkeler v e cocukları Reklâm Drofframları Ara haberler. ilânlar Ovun havaları Sarkılar Cesitli müzik B Akartürkten türküler Hafif müzik Ara haberler. ilânlar Incesaz Ocakbaçı Reklâm programıarı Haberler ve hava durumu N Yılmazdan türküler Biliri kösesi Sevilen sesler G.Gökselden sarkılar Fransadan müzik 24 saatin olavları. USnlar M.Turünpden t ü r k ü l e r Snor dersisl B i r bestecimiz v a r Müzik d ü n v a s ı n d a n haberler Yerli orkestralar Haberler Gece konserl Gece varuına dotru özetler oroer«m. knnanıs
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle