12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHÎFE ÎKİ ' 14 Ocak 1968 CUMHURtYET Milli mücadele CEBESOY g Evdeki hesap ve çarşı •••• ••>• •••• •••• •••• :::; A <••••••••••••••••••• ı ı ^ Bölgecilik yapankim? 1967 Eylülü ile Kasımı arasında Doğu Anadoluda çeşitli mitingler yapıldı. Doçunun geri kalmışlıçını protesto eden bu mitıng'.er Babıâli basınmda yeteri kadar yer bulamadı; ama, büyük ilgi uyandırdı. Hiç olmazsa yoksul halkın ellerinde taşman dövizler gazete sayfalanna geçiyordu. Bu dövizler bayram günleri kırmızı bezlerin üstüne beyaz harflerle yazılıp büvük kentlerin caddelerine gerılen vecizelerden farkü idiler. Hepimiıin küçüktenberi görmeye pek alıştığımız: Türk; öğün, çalış, güven.. Imtiyazsız, smıfsı» bir miUeti* soyundan sörier yerme buyflk acılan ve çaresizHklerl dile getiren cümleler karşımıza çıkıyordu: Batıya medenıyet, Doğuya cehalet neden? Jandarma değil, öğretmen istıyomz. DoguBatı yoktur dıye unutulduk. Beş yıllık plân, hepsı yalan, Doğu'lu uyan! Mıdeme ekmek, sırtıma gömlek. Batıya fabrika yol, Doğuya komando karakol! Yasa hürriyeti, insan'ılı hurrıyetı, okuma hurriyeti istiyoruz. Ne oluvordu Doguda? Yalınayak, başıkabak tasanlar meydarı\aıda toplanıyor ve yürüyorlardı. Hevecanlı nutuklar söyleniyor, sıyası partiler mitingiere katılıyordu. Kıpırdıyordu Doğn.. Siyasî polıs MiUi Emniyct memorlan vızır vızır işliyorlardı. «Devletin emnıyetıı. mülâhazasiyle gizli rapor!ar clüzenlpniyor. Ankara kulisleri kaynıyordu. İşte bu manzaraya Siyasî Polis ve Millî Emnivrt gözüyle değil de bilim adamı kafasiyle >akan birisi çıkmış, Dogu mitinslerinm üstüne eğilmiş ve bir inceleme yapmıştır. Erzurum Atatürk tmversitesi, Fen ve Edebiyat Fakültesinden Dr tsmail Beşikçı'nın bu konudaki kitabını zevkle ofcudum. Doğu olaylanna üle de zaptiye na zın kafasiyle bakanlara da bu kitabı okutmamn büyuk yararlar saglıyaoağını düşündüm. İstanbulda. Izmirde, Ankarada oturup Türkiyenin kaymagını so mürerek ve medenî nimetlerin dorugunda yaşamak, sonra Doğudakı yoksul halk feryat edince kaş çatıp: Ne oluyoruz efendim. vatanı bölmek mi istiyorlar? dıye ceberrutlaşmak artık bir aolam taşımıyor. Artık iyice biliyoruz ki «bo! şrecilık» vapan. Doğnnun yoksul ha!kı değildir. Bölsecilik yapan, devlet hazinesini sömürerek Batıda pala/lanan ve Dnğuva zırnık tanımayan kişidir. Bölgecilik vapan, iktisadi yatırımları Batıya toplayıp Doguyu geri kalmışlığın çukuruna yıldan yı!a daha çok yuvarlıya* dır. Bölgecilik yapan. Batı • Doğu iktisadî avınmının seneden seney» artmasına föz vumandır. Bugiin İstanbul ilinde ZH95 mütehassıs doktor bulunurken Hakkâride bu rakam sıfırdır, Bitüste 1 dir. Doğu politikasını "undan daha iyi gösterecek ne var? Devletin vali gönderip, doktor göndermediği vilâvet olur mıı? Dr. tsmail Besikcı. Dotunnn derebevlik iliskileri ıçındc bulundngunu ve «Do*u mitingleri» nin bu çerçeve içine oturduğunu açıkhvor. Derebevlik düzeninde her seje hâkim olan aja. her soy dejisimi engellemege çalısmaktadır. Derebevi kövlO ılıskisı patron • isçi durumuna bile dönüşememiştir. Müteg3İlıbe, genı? halk vısınlarını kontrol etmektedir. Se\hlik bu dürenin kendine öz*ü niteligini yaratır. Devlet. a*a ve se>hleri 1926. 1937 ve 1960'ta uç defa sürgüne göndermis, bu tedbirle «aga v e şeyhın ezıci kudretinden kurtulacağını zannetmıstır Halhuki a8a ve şeyhin gidişi ancak toplumsal hızmetleTİn görulmesını ak<;atmıs ve toplum buhranlara sürüklenmiştir Dolavısıyle çeşıtlı toplumsal ve sıyasal baskılar karşısında ağa ve şeylıler y ı n e dönmıiş ve halk nazarında daha fazla müe<îse>:eleşmiştir.« Afca ve sevb kananu, parlâmentoda yapılan kanunların üstündedir Dotuda.. Adam basına Mİlık gelir Manısa'da 2350, Agrı'da 500, Avdın'da 2500. Hakkâri'de 250 liradır. Hfil bö\1e iken, voksul insanlar cllerine döviz alıp mitiııg yaptıklannda onların dertlerini dert edineceğimıze Zaptiye Nazırı kafasıyla dâ\avı çözümlivecefimizı sanmak çagımıza aykırı bir düsünflstür. Tıirkivede Dogu iie Batı arasında bir hüvük dengesizlik bir bflyük ucurum vardır. Bu tchlikeli dengesizlik elbette çesitlı akımlara açıklık varatır. Vatanın biitünlügünii düsUnen, önce Dogu Batı ayırımını ortadan kaldıracak temel iktisadi tedbirlere vönelir. Yoksa, doktorsnz, llfiçsız. okulsnz, ısıksız, yolsuz, gidasız insan ile nasırını Avrupada ameliyat ettİTen kompradoru yanyana koyup : Siz kardeşsiniz, \atandas olarak esitslniz. demek gerçeklerle alay etmekten başka is değildir. Ord. Prof. Dr. Sadi IRMAK A li Fuat Paşa... Bir ad'ki Atatürkü, Millî Miicadeleyi, Amasya Protokolunu, Kuvayi Milliyeyl, Garp cephesini hatırlatır ve o hâtıralardan çözülemez. O'nun tarihe doğuşu, şüphesiz, 1919 da yurdun en karanlık günlerinde tek ümit ışığı olarak belirmiş olan «Amasya Protokolu» na imza atmakla başlamıştır. Bu Protokol, Anadoluyu padişaha, istilâ kuvvetlerüıe ve dünya emperyalizmioe karsı isyana kaldınnıştı. Mastafa Kemalin millette uyandırdığı ve o zamana kadar <Tann gölgesi» kudretine sığınan padişahlara karşı milli iradenin ilk şahlanışıdır. Amasyada Mustafa Kemalin etralında «İlk halka millicileri» toplanmışlardı: Kâızm Karabekir Paşa, Rauf Bey ve Refet beyle birlikte Ali Fuat Paşa tarihimizin en mânâlı ve en şerefli belgelerinden birisi olan bu protokole imza koyarken yalnız mevkilerini. hatta yalnız şereflerini değil, hayatlarını da kutsal dâvâ uğrana terazinin kefesine koymuşlardı. Harbiye sıralarında baslamıs olan Mustafa Kemal Ali Fuat dostluğu ve güvenişi bu belge ile zirvesine ulaşıyordu. O tarihlerde fiilî askerî kuvvet yalnız Iki kişinin eünde idi: 15 Inci kolordunun başında Kâzım Karabekir Paşa, 20 inci kolordunun başında Ali Fuat Paşalar. bu millet uğruna. padişaha, hükümete başkaldırmış bu yüzden istifaya zorlanmıs, hatta idâma mahkum edilmiş Mustafa Kemalin emrine kendilerini de kolordularını da vermişlerdi. Boylece liderin etrafında ilk kuvvet ve ttlkü halkası kurulmuş oluyordu. Karabekir ve Cebesoy en acı menkubiyet yılları dahil her zaman bu davranışlanna bağlı kalmışlar ve ancak Mustafa Kemal'in lider olabileceğini tekrarlamaktan bir an vazgeçmemişlerdir. Ali Fuat Paşanın «sınıf arkadaşım Atatürk. başlıklı anı serisi ve ötekl yazılan ve sohbetleri Atatürke bağlılığın birer destanı olduğu kadar Atatürkü en iyi anlatan belgelerdir. Onun bana defalarca aynen tekrarladığı şu hâtırası bence Mustafa Kemal'i en iyi anlatan bir vesikadır: 1907 yılında kolağası Mustafa Kemal Selânikte bir genç subaylar topluluğu içinde vatanın kaderi mesclesi konuşulurken Ali Fuat Paşaya bir harita taslağı uzatmıştır. Bu harita, müstakbcl Türk Millî devletinin vatan haritası olarak düşünülmüştü. Aynı harita, Mustafa Kemalin 1919 da son Osmanlı meclisine «Mısakki Millî. olarak kabul ertirdlği Vatanın Hudutlarıdır. 1997 ve 1919; Küçük «ribi görünen bu haritanın bence muazzam bir mânâsı vardır çünkü bu harita şunu ifade eder: Mustafa Kemalde Millî Mücadele karan sadece mütareke devri felâketinin bir neticesi değildir o, daha 1907 de memleketin kurtuluşunu başkaları Ifibi, Pan tslamizm, Pan Türkizm, Federal Devlet Ütopyalarında görmüyor, tek kurtulosun milli bir de\let kurmakla mümkün olacağım kabul ediyor. Bu sebepledirki Mustafa Kemal'i dünya büyükleri arasında hayatmın başı ile sonunu bir düz çizgide birleştirebilen ender bir insan olarak görmekteyiz. kendisine verilmiş olan nazik görev! Hyakatle başarmıstır. Memlekete dbnüşünde Büyuk Millel Meclisi ikinci reisliğinde de Müdafaai Hukuk yonetiminde değerli hizmetler gormuştür. illî Mücadelenin ilk " ası zaferle sonuçlandıktan sonra ikinci ve daha çetin safhası başlıyordu: Memleketin kültürce ve ekonomice yeniden kurulması. Bu safhada fikirlerin birlik olması bekleneraezdi. Nitekim liderle bir kısım Millî Mücadele erkânı arasında görüş ayrılıklarının belirmesi çecikmedi. Burada bir tarihî gerçeğe değinmek lâzım. Atatürkle bu safhada fikir ihtilâfına düşen erkân arada mesafclcr açılmasını anlatmakta bir sübjektifliğe gitmişlerdir. Onlara göre bu ayrılık fikrî olmaktan ziyade tsmet İnönünün sebebiyet verdijri veya hiç değilse telkin ettiği bir ayrılıktır. Gerçi kaderin sevki ile kendilerinden daha çenç ve daha küçük rütbede bulunan Ismet Paşanın Atatürk tarafınrian en yüksek vazifelere geçirilmiş olması bu türlu tefsirler yapmağa teşvik etmiş olsa da gerçek odurki ne Atatürk birisinin telkini ile Millî Mücadele kahramanlarını uzaklastıracak bir yaratıhstadır ne de kaderin müşkül bir röle çıkardıği İsmet Paşa dostlan birbirtndeıı ayırmakta çıkar güdecek bir karekterdedir. Bizce durum şudur: Siyasî ayrılıklat iki sebepten ilerl gelraişür. M Seviimenin şart olmadığı yer Niyet çok iyi omma... Ha... sahi ne oldu o iş? Eskimeyi bilmek Muhtemel bir dilemma Üzümünü y e de... yor, Müslümanlann karşısma vezelliğe dair başka kadınlarda ne nı yeni meseleler (!) çıkıyor. Devarsa, onu çirkin bulduklan da Eyrieki hesap mek, şimdi, bir de imamı sevmek bUinen bir hakikattlr. Tabi! bunveya sevmemek meselesi var. İyi ama, ya her iki imamdan da hoşlanmıyanlar varsa? Anlaşılan. onlar da kendilerine bir üçüncü 1 mam seçecekler, ve namaz kılmnk ıç:n, camı avlusunda sıraya gtrecekler. Tövbeler olsun, neredeyse, carr.l lerı sinemalara benzetecekler: Seans seans, (trup grup namaza 4tırların başında yaş meselesi geliyor. Geçenlerde, bir gazetede Lolo Bricida'ya dair bir haber vardı. İ talyan sinemasının bu ünlü yılıim beyanat vermiş. Esas ve özet oUrak «Gerçek kadın güzelliği kırkından sonra başUr» diyor. ve çarşı e zaman buvük şehirlerimizin özellikle İstanbulun, dertlerine de\â çareleri konuşulsa, aklıma hep bir tarih Paris'in belediye reisi meşhur Hosman geiir. Vaptığı diğe» isleri bir kenara bırakın, bu aclam, 100 scneden fazla bir zaman evvel, dünyaca bilinpn Şanzelize'vi »ctırmış. Düşüniin. Yüz sene evvel. Yani daha atlı araba zamanı. Bu RÜ zelim cadde (avönfi) bugünkâ motörlü vasıta devrinde dahl ihtiyarı karşılıyor. Şimdi, bizlm devlet baba tstaııbulun ve Ankaranın su derdini halletmek için, 890 milyon lira a yırıyorrmış. Bu paranın 540 müyonu tstanbulun, fist torafı da Başkentin olacakmış. Bir defa yetmez. Mütehass» degilim, zaten mal meydanda olduğuna çöre mütehassıs olmaya da pek lüzum yok ama, tstanbul hep bufünkü haliyle kalsa bile, bu para şehrin suyunu temin edemez. Hadi ona ettigini faraedeHm. Sonra ne olacak? Şehir, hele hiç bir kontrola tâbi olmadıfındı>n. boyuna büyüyüp jenişliyor. 540 milyonla yapılacak yeni tesisler tamirler filân daha bitirilmedcn. yine kâfi ceimiyeceti muhakkak. Hep böyledir bu zaten. Yol ıler açar. bir sene sonra dar gelir. Stadvum der, açar, iki sene sonra küçük Relir. Telefon santralı der. daha açmadan kapasitesinden fazla istekle karşılasır. Acemi terzilere düşmüşü». Bir tflrlü, şöyle, boyumuza bosumuza uygun bir şey diktiremiyoruz. •••a •••• emlekeün ekonomi ve kültürce yükselmeMnde fikirler ikiye ayrılmıştır: Atatürk'ün temsil ettiği Badikal Revolüsyoner metot karşısında olanlann temsil ettiği Evolüsyoner metod. Atatürk her şeyin yeniden kurulmasuıı istijor ötekiler mevcut müesseseleri islâh ederek geliştirmcyi daha uyırun buluyorlardı. tkinci sebep şudur: Birinci Mecliste teşekkül eden ikinci grup ve sonradan buna yakın şekilde duşünen Terakkiper\er Cumhuriyetçiler daima Atatürk'ün iç" te ve dışta kazandıijı büyük itimat ve otoritenin bir diktatoryaya \armasından fazlaca endlşe etmişlerdir. Aslında Atatürk diktatörlükten nefret eden bir adamdı. Daha Sivas Kongresinde Miilî irade mefhumıınu perçiıılomiş hatta Sivasta yayınladığı ilk gazeteye «Iradeyı Milliye. adını vermiştir. Iste«c*di Milli Miicadeleyi meciissiz de yürütebilirdl. O meclissiz çalışmayı daima reddetmiştir. Yalnız bir geciş devri için Meclise dayanan fakat otoritcr olan bir idare tarzını seçmişti ki gerçeklcrin zorladığı tek çıkar yol bu idi. M mak ioabedecek. Oysa, dinlerin en güzell olan tslâmiyette, ibadet eden her mümin, ünamla filân değil, doğrudan doğruya Tanrısiyle karşı karşıyadır. Kendl kendilerlne «mukaddesatçu süsU verenler, bakalım dana neler atacaklar ortaya. *** Âlâ. Zaten, ondan çok daha evvel, yalnız gtizellik konusunda de ğil, bütün hayatı kastederck, mcşhur Amerikalı Kafneci de böyle bir kitap çıkardıydı. Neyse. Lolo Bricida'ya ait razıyı süsleyen resimlere bakarken bir tanesinin al tındaki yazıya (rftıilm ilişti. Meter kendisi de, şimdi, tam kırk ya>ındaymış. Anlaşılan, ttalyan yıldızı «bundan evvelki güzelliğim bir şey miydi sanki? Siz, telin, beni asıl sim di förün» demek istiyor. Kısnıct olur da, o da biz de, on sene dah;ı Niyel çokiyiamma III iii •••• iii: •••• iiii •••• •••• •••• ZJmiım Kuvayi Milliye Kumandam direnme güçlerini organize etmeğe koyuluyor onun bu hiznıetlerini takdir eden Sivas Kongresl kendisine •Umum Kuvayi Milliye Kumandanı. tinvan ve yetkisini veriyor. Bu yetkl ile bulabildiği Mllis ve asker kuvveti ile Garp cephesini kurarak istilâ kuvvetleri karşısında ilk seddi meydana getiriyor. Moskova elçiliği ile görevlendirllinceye kadar paşa Garp cephesine kumanda etti. Moskovada Atattirkten alan A masya'da Paşa yer yerheyecan alevini millî Ali Fuat teşekkül eden n gerçeği söylemekten alakoyamamıştır. Raut Bey Paristeki fecî menkubiyet devrinde «Atatürk olmasa Tavaifi muluk olurduk» demişti. Birinci mecliste günün vahim şartları altında bir buhran belirdiği zaman Atatürk Garp cephesinde Ali Fuat Paşayı ziyaret ediyor ve ona «Meclis beni azledip seni reis yapmak istese ne yaparsın» diyor, Cebesoy'un cevabı şu: «Hemen Ankaraya gider Meclise gösterdiğı guvenden dolayı teşekkürümü soyledikten sonra derimki arkadaşlar mademki bana guveniyorsunuz bu güveninize lâyık olmak için yerimi bu grirevi çok daha iyi yapacağına emin olduğum Mustafa Kemale bırakıvorum.» u fikir ayrılıklarının doğurduğu menkuB biyet acılıkları bu büyük ve vefalı adamla D ir sayın Bakan, kendisinın ** doğrudan do|ruya ilsili oldıığn, bazı imalâthane veya fabrlka sahiplerini çağırmış, mallarında tenzilât yapmalarını istemis. Onlar da bir «başüstüne» çekip fiyatlarını vüzde 2025 nisbetinde indirmişler. Bunun adına «hayatı ucuzlatma jayreti» deniyor. Halbuki değUdir. Hayat böyle ucuzlamaz. Bir misal olarak (Çlin1 ki sayın Bakanın indirttigi fiyntlar arasında o da var) kamyonu alalım. Ve, diyelim ki. kamyon ra ynşarsak, aynı Bricida'nın «daha gerçek kadın RÜzelliği eUisinden sonra başlar» diye beyanat vereceğine şüphe vok. Dedim ya, böyledir bu kadınlar Hemen hepsinin yaş deyince, âdeta, tüyleri ürperir. Halbuki, 'ski bir Fransız yazarı «ben ihtiyarlamadım. Sadece <J>ir çok sençlikler ya«adım» diyor. Başta, Lolo Bricida olmak özere, heplmiz buna yapabillrsek, ne mutlu. I s t tarafı boş lâkırdı. *** Sevümenin çart yer afta içinde Milliyefte çıkfı. Gölcüğe bağh bir köyde, Ramazan günlerlnde, bir vâiz ahali«sevilmeyen kişinin arkasınrta 'kılmamn caiârTılmadığım» söylemiş. Bunun üzerine köy halkı «lmamı sevenler ve sevmiyenler» olarak ikiye bölünmüş. Sevmiyenler kendilerme başk.» bir imam bulmuş'ar. Böylece, şimdi, evvelft imamı sevenler, sonra da sevmiyenler, ayn ayrı namaz kılıyorlarmış. Düşünüyorum da, şu son senelerde, hemen hemen gün geçmia MahSsmsl fcir f* enub! Afrıkalı doktorun yaptıpıcısı, yabut, montajcısı fiyatları ^* ğı kalb değıştırme ameliyesiyüzde 20 indirdi. nin akısleri, bütün dUnyada, de Imdîîîîîl: , jhT?vam edıyor. Bu konuya, biz de, bü 1 O kamyonu satın alân nak ,tün bütün ilgisiz tolmadık. «Acaba Hyeci de taşıdığı şeylerde ( « z e U i k r t a 1 ^ " " 1 1 ^ " B ' . " " ^ ' " " " " V ^ H , " a l d le meyvalarda, sebzeierde, vesaire knı l bsevecek l ml?»n gibi, mMetin Tokcr^*t rlle ada *W k a d 1 ' de...) en az o kadar ucuzluk yapa vâri, kolay esprilerden «hınzır g&cak. vurlar o Tanrının işidir. Siz kalble2 Bu ucuzlamadan faydalanan re ne karışıyorsunuz?» gibi (sanki tcptancı da, yine en az o nlsbette, herhangi bir hastalıgı tedaviden bir fiyat indirecek. farkı varmışçasma) tam yobaz ter3 Böylece malı düsük Mvatla tibi bir sürü şeyler yazdık durduk. alacak olan perakendeci de, yine Oysa, işlerin böylesıne hafife aen az o civarda, bir fiyat hafifll&i immasına tahammülü yok. Şimdi ile müstehlike arzedecek. tngilizler de, kalb değiştirmesınBunlar olmadıkça, ki olmuyor, den daha kolay oldugunu ileri slirkamyonların ucuzlatılmasından kiduklerı, karacığerı söküp yerine me ne? Aradaki farkı, ha kamynııyerusmi takmak çabasına düştüler. cn, ha nakliyeci. ha toptancı, ha Bir an onların da, böbrek, mıde da perakendeci kazanmış... Bunlar, ancak, pek küçük bir lümrfyi sevindirir, veya. müteessir eder. Halka gelince. o cebindeki para ile vitrindeki fiyat etiketlerıne bakar. Sahici ucuzluk bu ikisi arasmdaki ayarlaraadadır. Hiç şüphesiz pek iyi niyetli sayın Bakan, keşke, ıririştiği işi so vesaıre değiştıreceklerin de, mununa kadar takip etseydi! vaffak olduklarını dlişüntin... tn*** sanuı aklma binbir türlü şey geliyor. Meselâ, bir hastahane odasında karaciğeri berbat biri yatıyor. Dıırunıu ümitsız ama, kalbi sağlam. Yanındata odada bir başkası. Onun da kalbi hapı vJtmuş, faknt. P lbette hatırlarsmız. Hiç de u karacigeri demir gibı "• zak olmıyan bir tarihte, ttalBu vazıyette doktorlar ne yapayan memurları, Türkiyeden kendi caklar?*1 Saglam kalbi alıp b'temmemleketlenne gönderilen zeyMnne mı, yoksa. çalışması yerınüe, yağlanmn makine yağiyle kanşık karaciğeri toparlayıp berikıne m: oldugunu meydana çıkarmışlar, ve takacaklar? bizim yağları geri göndermişlerdi. Artık, aralarında, kur'a mı çe Bu biçimsiz dalavereye, o zakerler, zar mı atarlar tek mi çıft man, hepimiz fena halde içerlemiş, mi oynarlar? Kendı hesabıma, do? feryadı koparmıştık. tş, zannederusu, ben pek kestlremiyorum. rim, Meclise kadar bile aksetmışGerçı, böyle nallerde, en lyisi PF ti. Gazeteler anketler açmışlar, pıdoktor. ne de hasta olmamaktır yasadan topladıkları bazı raaddeama, her ne kadar birincisi elı leri tahlil ettırmışlerdı. mizde ıse de, ne yazık ki, ıkincısı BUtün bunların neticesi olarsK değil. şu acı hakikat ortaya çıktıyiı: Yalnız ıhraç malları ve yalnız zeytinyağı değil, yurt içinde satılan hemen de tüm gıda maddelerinm O Bu millet, bu vatan için ebesoy faâl hizmetierinde de hizraet dışında da daima bu millet bu vatan iein çarpan bir kalb taşımıştır. Millî Mücadelede en şerefli rollerden birisini oynamıştır. Temiz bir kalb ve huzurlu bir \icdanla milletimizin tarihine girmiştir. !•*• C >••• •!•••••a••••••••••••••••••laa•a*••••••*«••••a*••••••••••»*r*s*«f••••••••••••t«« Aylak Musa M U A U A , *£>*A&1 kTAOiM BİZ» <. ^ FRİGROFİK KAMYON, TREYLER VE ÇEKİCİLERİ, 15 ÎONDAN YUKARI KAMYONLARA IHÎİYACI OLANLARIN ACELE MURACAATLARI NİYAZİ KIRAN TEL: 49 7 6 1 0 4 9 7 6 1 1 4 4 44 26 İlâncılık: 4511 427 (Hürriyetimizi ve Sınırlirını Idn.tan Eser) Vakında ç k ı y o r >^öz6TieGSe ^ \ HÜRRİYETLER ÜZERİNE DÜŞÜNGELER Yazan: Prof. Balui SAVCI 1 r Gcnel DağıtiP .. • İst. Mınnetoğlu Kıtabe\ ı Cağaloğlu Alanı 4 Ankara Gül Kıtap Dağ. Mer. Uıus P K. No. 708 • Ankara Ulus P.K No 687 • Buyük kitapcnarda bulunur. Cumhuriyet "9! MümessilHk mevzuunda çahsmpk üzere Almanca Ingilizce bilen veya Ha... sahi ne oldu & 0 İŞ? Elektrik Mühendisi Alınacaktır Ta.p!erin tahsi! ve tecrübelerini vt ticret taleplerini gösterer. bir dılekçe ile PJC. 202 Ş.şlı adresine muı;>caatlan rıca oiunur. Rîklâmcıl'k: 113 353 SATILIK VASiTALAR Uzümünü ye de „ AGİ BİR KAYIP Bay Rafael Tazartes, Bay ve Bayan Avram Tazartes ve ailesi, Bay Izak Tazartes, Bay ve Bayan Rafael Asa. Bay ve Bayan Nesım Asa ve ailesi, Bay ve Bayan Israel Amram, Bay ve Bd ynn Salamon Kamhi ve ailesi, Bay ve Bayan Nesiro Tazartes ve ailesi, Bay ve Bayan Bernar Nahum ve ailesi, Bay ve Bayan Dr. Jak Beraha ve ailesi, Barha, Aa», Beraha, Kamhi, Behar, Navaro .Motola, Delareyna, Kamp«as Papo. Vltas ve Tazarte», eşi, annelerl, büyükanneleri. kardeslerl, teyzelerl vt akrabalan BAYAN ADVERTISEMENT Turco American Company of initiative and ambition requıres young men speaking îkıglish who have completed their Milıtarv Serviee to traın as representatives to present their range oi Electronlc Data Processing equipment. Apply in English to P. K 759 Galata. Reklâmcılık: 100/292 TÜRKİYE BUGÜN Aylık • Ssıyasî • Bılım Sanat ve Aktüahte Derçisi'nın 1 ıncı sayısı çıktı Bâjılerdcn arayınız. Fı.: 250 kuruş KÖMÜRCÜNÜN OĞLU R o m an Vazan : AZÎZ KAYLAN Ç ı k t j . Fı.: 5 Lira Kitapçılardan arayınız. tsteme adresi : P.K. 37, Beyazıt Ist. Her ıkısı de posta veya damga pulu raukabıh adresımze gonderilır. (Cumhuriyet 399) U(.)K.XUK t • SARtKA TAZARTES'in (Dojusn ASA) velat ettiginl derin teessürle blldirirler. Cenaze merasiml 14 Ocak 1968 bugünkü Pazar günü «aat 11 de Büyuk Hendek Nev* S»lom Sinagoğunda icra olunacağı UAn olunur. MÜHENDISLER ARANIYOR Çeşitli sınal yatınm projelerinin hazırlanması ve tahakktüru «afhalarında veya idaresinde istihdam edümek üzere bu konularda Uzun Tecrübe Sahibi Ingilizce veya Almancayı iyi bilen mühendisler aranmaktadır. Memlekette ön görülen mühim sınal mevzularından tahakkuku mümkün projeye sahip ehil mühendisler tercih edilecek ve bunlarm meydana getirilmesi halLnde tatminkâr ücretten başka aynca prim de ödenecektir. Alâkalıların MEHMET KAVALA MÜESSESELERİ: Nesli Han K?raköy/lstanbu! İlâncılık: 4554 412 Ziya Kırbakan ÜâncUlk: 44B3413 Uerl, Saç ve Zübrevl Hastalıkları Miitflıa<JSiSl tstıklâl Cad Parmakkapı No Sl Tel • 44 10 73 f hiç bin nalis değildir. Sudan sa bundan başlıyarak sucuklara ve tatlılara kadar hepsl kanşık. Şimdi, durup dururken, akhma geldi. Ne oldu o mesele, kuzum? Sizin haberiniz var mı, bilmem. Benim hiç yok. Büyük bir ihtimalle yine bir tışssss... dır geçildi gitti gallba «Â'.em 5rine ol alem, devran yine ol devran» demlş şair. tyi demlş. BJ başkası da «Beşer hafızası unutmak hastalığına müptelâdır» damış. O da iyi demis. Âlem mftlem, unutmak munutmak, hepsine pekala ama, bizler de galiba her şeyden pek çabuk bıkıp ipin ucunu koyuveriyoruz. cevabım rertr Amerikalı ve deDurum böylece bilindikten sonvaır eder: Hazır lâf açıldı, sizcle ra da, sanırım, zor atanz agzımıza doğru dürüst yapılmış bir gı ne kadar kazanır bir dalrtilo Inz? davı Asaği rukan bin frank. *** Ne kadar sarfeder? İki bin frank. reki, eksik kalan bin frankı nereden bulur? U adınlann, a^raştıklan belllhaşPransız Elçisi îîülerek Biz de " lı seyin, hattl tek seyin. tBbtr demokrasiyiz der. kirosenın hususi hesahına karı^mayız. zpllik oldağn malumdur VaMrc nizellikle nirasmalan deiil. rü(FranoP DıomnHip fisnl T ondrada diplomatik bir kok" teyl partide, Amerika Büyükelçisiyle Fransa Büyükelçisi kar şılaşırlar. Aziz dostum, der Fransız New York'ta bir daktüo kız ayda kaç para kazanır? Üç vüz dotar. Ne kadannı sarfeder? fkj yüz dolarıru. Kalan yüz dolan ne vapar? Biz bir demokrasiyiz kimse nin hususl besabına kansmayız 9.Î4 Modeli WİLLYS PİKAP 952 Modeli FORD BİN'EK (4 kapı otomatik vites) 951 Modeli 5 Tonluk FARGO KASJYON 958 Modeli 5 Tonluk DESOTO KAMVON Yukarıda cinsleri yazılı, çalısır duruTidaki kara araçiarı satıhktır. İsteklilerm İstanbul Eyüp, Sı'âbtar Kemerburgaz Caddesi Çobançeşme mevkıindeki SL'NOUKLAR Fsbrikasına m ü n eaatları rica olunur. İlâncılık: 4471/410 TEŞEKKÜR Amerika'da atom tahsilinde buiunduâu bir sırada ânî hir kalb krizi neticesinde 22 yaşmda 4 1,1568 terihinde vefat 3den çok sevgili biricik oğlumuz MEHMET RIFfîT TÜRflN'ın sonsuz scısmı paylaşmak üzere bizzat gelen ve telefon; telgrafla başsağlığı temennisinde bulunan bütün akraba ve dostlara candan tejekfcür ederiz. TURAN AİLESİ MERSİN Cumhuriyet 420 ELEMAN ALINACAKTIR 1 İdarl ljler İçin Türkçe ve Fransızcayt hakklyle bilen, tercDıan Umurn! Hukuk bilgisine sahip, iyi daktilo blllr, asgarî li*e me^unu bir eleman: 2 Fransızca ve türkçeyi lyl bflen. terclhan muhasebe lîlsrlne aşlna gen<; Bayan Daktilo Sckreter; 3 Muhaaebe bilgisl olan ve iyi daktilo yazabilen, yazuı düzgün «enç Muhasip lardimcm Bayan; 4 Akreditlf muamelelerl ve mubayaa işlerinl takip edebUecek, tercihan Ticaret Lisesl mezunu 30 yajmı geçmemij erkek memur. Bayların fskerliklerini yapmıs olmaları şarttır. 3. ve 4. madde>•Tricki clemarların lisan bilmelerl tercih sebebidir. WANDER CIBA Ilâç Tabrlka'îi P K 79S tstanbul adresüıe bir resimle YAZILI olarak muıarcat ed:l"ies!. ilâncılık 4438426 Fskimayi bilmek
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle