Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
IAHİFE ALTI CTTMHTOÎYET 12 Ocak 1968 Haftanın filmleri Selmi ANDAK Atillâ DORSAY IJTjl Cumhuriyeİ •311 f^ 12 Ocak 1929 tarihli Cumhuriyet'ten • " "• " " • KADlIS GÖZÜYLE ASK: MUTLULUK Le Bonheur Giılriz Sururî Engin Cezzar topiuiuğu ve «Sokak Ktzı İrma» nın ikinci prodüksiyonu Ziraatimiz îstatıstık Genel Müdürlüğü tahriri nüfustan sonra bir de ziraî ve sınaî olarak iki tahrir daha yapmış ve bunların neticesini biltîiren iki kitap yayınlamıştır. Zirai tahririn neticeleri dikkate değer oldupundan bunun bazı kısımlarmı buraya almağı faydalı bulduk. Bu istatistiğe göre memleketimizde çiftçi nüfusu umumi nüfusıın yüzde 67,7 sini te^kil etmektedir. Yani 9 milyon 200 bin çiftçi vardır. Her çiftçi aılesinin ektiği miktar ortalama 25 dönümdür. En ziyade ekilen arazi Adana ve Mersin vilâyetleridir. Umum ekilen arazı 43fi37.727rionümvani dort milyar hektardan fa7İadır. Ortalama olarak çiftlık havvanları içinde kuslar ve çeki havvanları hariç olmak üzere her çiftçi ailesıne 15 hayvan d\işmektedir. Umumi istihsalimiz ise 337 milvonu bulmustıır. Toplantıda esen asabiyet hava^ı bir ara o kadar şiddetlenmıştir ki, Dr. Fahrettin Kerim Bey toplantıyı izlemeğe gelen gazetecilere dönerek, «Sizin yazdıklarımz haksız hücumları protesto etmek için toplantfık» demesi üzerine doktorlardan bazıları «Sen yarım gazeteci sayılırsın, seni de toplantıya almıyacağız» şeklinde konusmuşlardır. Netice olarak gazetecilerle gazete fotoğrafçılannı toplantı palonundan dısarı çıkarmışlar, Turk doktorlarını müdafaa eden Vasfi Rasit Beyin yazısmı neşredpn • Cumhuriyet» gazetesine teşekkur etmislerdir. Gazete fotografçıları binanın dışında beklemisler ve toplantı dağılırken doktorların resimlerini çekmışlerdır. Sokak kızı irma ahne sanatı içine işlemiş, Gülriz Süruri'nin... Şayet «irma La Douce» (Tatlı lrma)'yı dış ülkelerde seyretmek imkânını bulmuş biri iseniz, Gülriz Süruri'nin «İrroa» yı ölmezleştiren ünlü yıldızları aratmayacak bir sıcaklık ve parlaklıkla yaşatan bir aktris olarak heryerde sansasyon yaratabileceğini teslim edersiniz!.. Ve şayet «İrma»yı daha önce görmemiş veya Türkiyede ilk defa 1961 yılında gene Haldun Dormen yönetimindeki ekip'le Gülriz Sürurî'den seyretmişseniz, bu sefer de Gülriz Süruri Engin Cezzar Topluluğu'nun oynadığı «Sokak Kızı jrma» ile bu «tatlı müzikal» konusunda yeterli bir izlenim edinmiş olursunuz... Yönetmen : Agnes VARDA Oyuncular : Jean Claude, Drouot Marie Renkli bir Fransız filmi. (Emek ve As'ta) utluluk... Tanım lanamıyan, nedenleri, sınırlan belirsiz, anlamı bilinmeven, arandı ğı zaman bulunamıyan erişilmez nesne, ele çeçmez zümrüdü anka kuşu... Nedir mutluluk? Karısıyla, 2 çocuğuyla birlikte diizenli. basit bir yaşamı sürdüren genç marangoz François için mutluluk, bu yaşamın kendisidir: tşi, pazar günü çıkılan bir gezintileri, aile yemekleri, doyasıya sevişmeleri ile, bütün tekdüzeliği çinde bu yaşamın tâ kendisi... Ama, Emilie girer birgün bunlann içine: genç bir posta memuresi, sarışın, serbest, çekici, dişi bir Emüie.. François onda karısında eksik olan birşeyler bulur.. The'rese, «hayat dolu bir bitki» dir, Emüie «özgür bir hayvan»... François ise, doğa'ya âşıktır: doAgnes Varda'nm filmi «Muıluluk» tan bir sahne zevkine yaklaşır bir olgunluğa erişmış. Varda'nın oyuncu yönetimi de çok başanlı... Bu arada, François'mn karısı ve çocuklarının gerçek hayattaki karısı ve çocukları olduğunu belirtelün. 1965 Berlin şenüği «Gü Christine Delaroche Pierre Brasseur İsa Miranda Georges Wilson Madeleine Robinson. Bir Fransız İtalyan ortak • yapımı (Dünya, Kent, İpek, Gündeş'te) «Yeni Gerçekçilik» akımı ömrünü tüketeli ben, Cesare Zavattini • Vittorio De Sica iküısi sudan çıkmış balığa benziyorl»r.. El attıklan her konu, bırlikte yaptıkları eski filmlerin gtıcüne, sa^lamlığına erişemiyor, ucuz ve kolaya kaçıyor. De Sica, bu kez, Zavattuıi'nın bir senaryosu üzerine, gençliğe eğilmeği, bir aşk fümi yapmayı deniyor. Genç bir fotoğrafçı ile Tıbbiyeli bir genç kız, bir maskeli baloda karşılaşır ve s"vişirler. Kız gebe kalır. Çocuk kızı sevmekte, ama sorumluluktan kaçmmaktadır. Zavattini hikâyenin gelişimi boyunca, senaryoya toplumsal temalar SOK mağı, çevre incelemesi yapma>ı da ihmal etmemiş. Ne var ki, Kişilerin iyi çizilmiş olmasına karşılık, çevre de, değinilen durum ve sorunlar da boşlukta kalıyor. Filmin çok şey söylemek isteyen ama hiç bir şey söyleyemeyen bir hali var. Bir aşk filmj mı, gençliğin bunahmıru inceleyen bır film mi, yoksa çocuk düşürtme sorunu üstüne bir toplumsal film mi, bir turlu anlaşılamıyor. De Sica, kendini yenilemeğe, filmine modern bir anlatım vermeğe ugraşmış. Buna erisebıldiği sahneler yok değîl.. ama, gençlikle özentili olmaktan kurtulamıyor. Gençlik üstüne bir filmi gençlerin daha iyi yapabüeceklerine yani bir örnek... S N Soğuklar Avrupada şıddetli soğuklar hüküm sürmekte oltfuğu haber ahnmıştır. Almanyada derece sıfırın altında 20'ye kadar düşmüş, îtalyada soğuktan birçok kisi donarak ölmüştür. Türk hekimliği Dun toplanan doktorlarımız, «Turk doktorlarının yabancılara muhtaç olmadıgını» savunmuşlar ve aksi kanaatte olan ga?etelere teessürlerıni bıldırmeğe karar vermislerdir. Maarif Vekıli merhum Mustafa Necati Beyı amehyat yapan doktorlar da ameliyatta fenni hata olduğunu yazan Necmettin Sadık ve Ahmet Haşım beyleri dâva edeceklerini bildirmişlerdir. Ankara telefonu Ankara, 11 (özel) Eski5ehir Ankara arasında telefon tecrübeleri yapılmış ve bu hattın tstanbula kadar uzatılması için çalışmalara başlanmıştır. Hükumetçe devlet daireleri için (5000) tane de yazı makinesinin ahnmasına karar verilmiştir. Engin Cezzar ve Gülriz Sururî Gülriz Sürurî, «Tatlı İrma» nın acı tatlı yaşantısını içtenlikle seyirciye duyururken, bu IOIÜ için 1960 1961 mevsiminin «İlban İskender Annağanı» nı boşuna kazanmamış olduğunu da hatırUtıyor... Bu sefer «Sokak Kızı Irma» yı seyrederken, Türk sahne tarihine ait uzun yıllardanberi ancak birçok yazı ve kitaplardan edindiğimiz bazı geçmiş «önemlj gerçekler» üzerinde ister istemez düşünceye daldım. Bu gerçekler arasında, örneğin Hasan Âli Ediz'in «Sahneye çıkan ilk Türk Kadınları» adlı yazısında belirttiği gibi: «Karanlık ve geri zihniyet çağında, o zamanlar kadm rollerini tıpkı eski Orta oyunlarmda olduğu gibi genç ve yakışıklı erkeklere oynatmak. gerektiği bir ortam içinde 1857 yıllanndan sonra ancak bazı Ustün istidatlı Ermeni kızları sahneye çıkabilmişlerse de bunlar da engellerle karşılaşmışlardı... Elli. altmış yıl sonra, her biri lstanbulun itibarlı ailelerine me.istrp •encak beş, altı kadm sanatçı'nın Darülbedayi'de sahr^ye çıkabilmesi ise «kadını eve kapayan» kötü zihniyete ilk darbeyi vurmuştu!.. Beş yüz kuruş maaşla artist yardımcılığına atanan ve sonra «TatU Sır» oyununda basarıyla rolunü oynarken polis Gülru Sururî «Sokak Kızı irma» da engeliyle k&rşılaşan Afife Hanımdan bu yana nice ünlü kadm sanatçımız Türk Tiyatrosuna övgiller kazandırdılar... Başlarda sadece başörtülü hizmetçi, maşlanlı bir kadın kılığında ancak önem siz rollere çıkabilen istidatlı Türk kızları, o zamanlardan bugüne en önemli rollerde parlak başarı kazanıyorlar.» îşte Gülriz Süruri... tlk Türic Primadonnası Suzan Lütfullah ve Türk operet sanatı öncülerinden tenor aktör Lütfullah Süruri'nin kızı olan Gülriz Süruri, özellikle «müzikal oyunlar» da eşine az rastlanır bir aktris.. Çocuk yaşta iken şan ve bale eğitimi görmüş olmasının da yararı meydanda! Bunları söylemekle Gülriz Süruri'nin müzikal'ler dışındaki tiyatro oyunlarındaki başanlı rollerini küçümsemek aknrruzdan geçmez... Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Seyir ve Hidroğrafi Dairesi Başkanlığından bfldirümlştir: DENİZCİLERE VE HAVACILARA 3 SAYIU BİLDİRİ 22 ilâ 26 Ocak 1963 tsrihlerinde 09.00 ile 17.00 saatlert arasuıda aşağıdaki noktaları büleştiren sana içinde seyretme, demirleme, avlanma, dalma, sualtı seyri ve bu sahanın 1000 metreye kadar olan yüksekliği can ve mal emniyeti bakımından tehlikelidır. KARADENİZ İSTANBUL BOĞAZ1 GİRİŞt 1 nci nokta: Enleml 41 derece 13 dakika kuzey, boylamı 29 derece 09 dakika doğu olan E. 4958 No. lu ANADOLU tenen. 2 nci nokta: Enlerni 41 derece 27 .ttatilk» kuzey boylamı*''29 derece 15 öaKlka dogu 3 ncü nokta: Enleml 41 derece 22 dakika tcuzey boylamı 29 derece 29 dakika doğu 4 ncti nokta: Enlemi 41 derece 11 dakika kuzey boylamı 29 derece 29 dakika doğu. DENtZCİLERE VE HAVAC1LARA ÖNEMLE OUYTJKULUR. (Basın: 10249 330) İlkinden başanlı Alexandre Breffort'un yazdıgı Marguerite Monot'nun müziklerini bestelediği ve metnini Nisa Serezli'nin, şarkılarını ise Melih Cevdet Anday ve Haldun Dormen'in dilimize çevirdiği «Irma La Douce» r:\uzikalinin tüm olarak, anlam, oiçim, aksiyon, tempo ve atmosfer bakımından, şimdi oynanmakta olan bu ikinci prodüksiyonunu daha uygun ve başanlı bulmaktayım. Başta her iki oyunu da sahneye ko yan Haldun Dormen'in mizansen'deki başarısıyla, Gülriz Süruri'nin jlkinden daha tempolu oyunu; Ali Poyrazoğlu'nun müzikal • komedi» ye uygun tıpi ve dinamızmi; Engin Cezzar'ın «Nestor» dan ziyade özellikle «Oscar» tipine yatkın ovunu; ayrıca «erkek korosu»nda tüm sanatçıların beraberlişi görülüyor. SERGllER Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun sergisi Gültekin ELiBAL Christine Delaroche He Nino Castelnuovo, «Grnçlik 2 genç sevgilisini canlandınyorlar. ğaya âşık biri hayvanla bitki arasında seçme yapabilir mi? Böylece François ikisini bırden sevmeye başlar, yeni mutluluğunu DU kez bu 3'lü düzen üstüne kurar.. Emilie, Therese'i tamamlar.. Ama, büyük hatâsını işlemekte gecikmez François: yeni mutluluğunu karısma da duyurmak, onun da olanlara katılmasını sağlamak ıster... Kadın kalbinin bunu anlayamıyacağım bilmez... ama, pahalıya da olsa, öğrenir. Agnes Varda, beklenen filmi «Mutluluk» ta, işte bu hikâyeyi anlatıyor. «57 arası Ceo Cleo de 5 a 7» filmine hayran olduğumuz, ayrıca sinematekte «Yaratıklar Les Creatures» adlı ilginç denemesini seyrettiğımiz Fransanın bu en başanlı kadın yönetmeni, «Mutluluk» la en güçlü filmini ortaya koymuş. Baştan sona, olgun bir sinema dili, ince bir zevk, kadınca bir duygululuk la anlatılmış bir film «Mutluluk».. Hikâyenuı ve anlatımın bütün sa deliği içinde, Varda bize 3 insanı bütün gerçeMikleriyle duyurmiyı, ortaya koyduğu durumlar, sorunlar üzerinde duşündürmeyı biliyor... Filmin özellikle Fratıçois üe karısı arasmda geçen bölümlerinde, karı kocanın saf, gölgesiz mutluluklarını anlatırken, renk, görüntü. fotoğraf, mu zik (enfes bir biçimde feuUanılmiş bir Mozart müziği) gibi öğe lerin, anlatılan şeyle öyle bir uyuşumu var ki, şaşmamak imkânsız... İçerik (muhteva) ile biçı min bu denli kaynasmasına son yıllarda çok az filmde tanık ol muştuk... Filmin son bölümleriyle, Varda, bir kadın olarak, erke ği en ağır biçimde suçlamadan edemiyor: egoist ve bencildir er kek... Mutluluk, bir kadm olma sıdır yanmda, onun için... Th6rö'=veya Emilie, farketmez... Gözlem c: ve duygulu Varda belki de hak lıdır, burda kendisini yalanlama nın gereği yok... Renk düzenleme lerinde, Varda kocası Jacqucs 'Şerburg Şemsiyeleri) Demy'nın Dünyası» nuı MUHENDISLER ARANIYOR Çeşitli sınai yatırım projelerinin hazırlanması ve tahakkuku safhalarında veya idaresinde istihdam edilmek üzere bu konularda Uzun Tecrübe Sahibi tngilizce veya Almancayı iyi bilen mühendisler aranmaktadır. Memlekette ön görülen mühim sınai mevzulanndan tahakkuku mümkün projeye sahip ehil mühendisler tercih edilecek ve bunların meydana getirilmesi halinde tatminkâr ücretten başka ayrıca prim de ödenecektir, Alâkahların MEHMET KAVALA MÜESSESELERI: NesU Han Karaköy/lstanbul. * (İlâncılık: 4554 ) 332 müş Ayı» sım ve ayni yılki Louis Delluc ödülünii kazanmış olan «Mutluluk» yılın sinema olaylarından büi... Sinemaseverlerce görülmesi gerekli... y ç yılı aşkın bir siire sonra Taksim Sanat Galerisinin tiimünde son çalışmalannı sergileyen Eyüboğlu, düzenlemesiyle bir retrospektif örneğini de gerçekleştirmiş oluyor. Yetmişbir rakkanuna ulaşan resimlerinin yanısıra, heykeller, alçakkabartmalarla Bedri Rahmi ressam kisiliğinin yapıcı taşlannı ozan ve yazar yönüyle de perçinliyor. Gelişim çizgisindeki süslemecilik, folklor nakış, özellikle son yülarındaki renkçiliğinin usta ressamı olarak Eyüboğlunun gerekleri her yapıtta birbirinin tazesini, diğerinin güzelini, istek ve düşün duyçu gücünün seçkin kesitlerini getirmektedir. Bu düzenlemede resinüer genellikle bir üçleme yapıyor; Portreler, Sazcılar ve yaklaşıkları, soyutlar. Gerek soyut işleri ve gerekse somut • figüratif çalışmaları Eyüboğlu'nun kesin, açık kişiliğinin, deyişinin tam birer örneğidir. Coşkun bir kişilik, geniş hayal gücü, resim olanaklarının tümünü denemek, malzemenin yerine inanıp, değerlemek resimlerin herbiri için ayrı ayn belirtilebilecek ilk özelliktn. Son yıllarındaki «Renk» tutkusu ise, gene hütün resimleri için irıd çeien bir ana oçe (ıınsurl oluyor. GENÇLİK DÜNYASI (Un monde jeune) Yönetmen: Vittorio DE SİCA Oyuncular: Nino Castelnuovo Müzikal sorunu? En ağırbaşlı sahnelerimizde, en ciddî bir oyundan sonra, birdeneire bir «müzikal» oynamak furyası, nedenleri ne olursa olsun, aldı yürüdü? Bu gerçeği yadırgamamak gerek.. Çünkü «gerçek müzikal oyun», öyle hafife alınacak, küçümsenecek cinsten bir tür değildır. Tiyatro sanatmın içinde kendi niteliğinde önemli yeri olan bir gösteridir. Durum böyle olunca: Müzikal oynamağa yönelen sahnelerimiz, yeter ki, kendi tiyatro karakter çizgilerini iyi tammlayarak, ona göre repertuar düzenleyerek hareket et miş olsunlar... O zaman mesele yok! Çelişme olmaz.. Hattâ Fransada ve İngilterede «TatU İrma» yı oynamış bir çok ciddi tiyatrolar ve Shakespeare bile oynamış üniü sanatçılar gibi; olumlu yönde ve biçimiyle oynandıktan sonra diyecek yok.. Aksi olursa, bu sadece «gişe endişesiyle» tiyatronun rengini bulandırmaktan başka birşe•t yaramaz!.. «Sokak Kızı İrma» yı seyrederken Gülriz Sürurl Eng'n Cezzar Topluluğu'nun böyle bir tehlikeye düştüğünü görmedik. Çünkü, zaten «Sokak Kızı İrma» dışarda ben zerlerinin oynadığı sahneler gibi, büyük mizansen, geniş ölçüde sahneyi pek aratmıyor? Ses'lerin l e «hacimli» oluşundan çok, «müzlkal» olması yeterli... Amma gene de, bızlerdekinde «erkek sesleri», özellikle «solo» larda cılız kalıyor... istanbui sinemaiar ALEMDAR: (22 36 83) Tapılacak Kadın (M.Tema) BULVAR: (21 35 78) Tapılacak Kadın (T.Şoray) GÜNEŞ (21 61 40) 1 Marakos Casusu, 2 Istanbul Ateşleı tçinde GÜNDEŞ: (27 71 86) Kanun Silâhtır. İPEK (22 25 13^ Genç Aşıklar KULÜP: (22 72 77) Zehirli Hayat MARMARA: (22 38 60) Cehennem HarekStı MELEK: (Eyüpı (21 58 76) 1 Ölünceye Kadar. 2 Deli Fişek NİLGÜN (21 11 60) Zehirll Hayat RENK: (21 15 25\ Ökmceye Kadar SAFAK: (22 25 13) Kibar Serseri (Ringo) T1NAZTEPE: (71 65 18) Anjelik Harem Gozdesi YENİ: (Bakırköy) (71 68 26) 1 Tapılacak Kadın. 2 Zehirlı Hayat tıyatrolar ARENA TİYATROSU: (49 84 19) KANL1 NİGÂB Her gece 21.15 Çrş.. C.tesi, Pz. 18.00 de. AZ.VK 1IYA1RUSU (22 at «ö) (iotlUJ Ü1KU • Gazanteı ÖzcaD toplulugu tAYRliMAKSA UAKSADlNı Çrş. Ctesi P2 16.15 ta P.tesi Barlç ael gece 21.15 BAKIRKÖY ITSfATROSU: cKADININ FENDİ» Pazartesl hariç, her gece «.15 Pazaı 15.00 cKARAGÖZ • HACÎVAT» Çrj. Cumartes) 15.00 te BÜYÜK l'IYATKO (Nejat UVP'» (27 (1 K i ıAYB YAR HAMZAı Çarş Prş, Cuma, C.tesi, P ı 21.30 Crş. C.tesi f'j 15.00 «ALO ORAS1 TIMARHA NE MI?ı Çrş C.tesi. P t 18.00 P.tea) 21.30 da DORMEN riYATRUSU tBtl YENtÖt. P teS n»nc fıer eece i l ı» Cr» 18.00 C tesı " ısof df • FATIH TİYATROSU: (22 01 71) lOTHELLO. Her gun 21.00, Pazar 15.30 da. GEN A < CTYArHOSU J (49 Jl W) ıFOLİSLER» P tesı naıK neı eece 2115 C tesı t*ı 15 or <ıe FATİH TİYATROSU: (G. Süruri. E. Cezzar) «SOKAK KIZI IRMAD Pazartesl hartç her çun 21.15 İSTANBUL TİYATROSU ELHAJVIRA (44 22 36) «KARIM ve SEVGİLIM» Pazartesı hariç, her gun 21.15, Çarşamba, Cumartesi, Pazar 15.00 de ALTI OYUNLARI .SERMET OĞLU İLYAS» Her guxı 18.15. Pazartesi 21.15 te. KABARE DEVEKUSU rtYATROSU: 144 40 40) »VATAN KURTAJÎA..N 8ABAN. Her gece 21 de <\RACA TİYATRO (44 54 02) «SENATÜR68» Pazarte^i hariç, her gece 21.30, Pazar 18.00 de. ı<ENT OYUNCULAR1 (44 36 63) tKÜÇÜK DEV • LERı Pazartesl Perşembe Cuma. Cumartea 18 00 Sal, 18.00 Pazartesl 21.15 te tMİKADONUN CÖPLERI» Pazar S£lı 1800 Pazanesı 21.15 le ^ÜÇÜK SAHNB. {«i se 92» MUcap Ofluoğlu Tlyatsu. «PEPSlı Heı gün « . İ S de Çarsamba Cıunartesl. Pazar 17.00 de AÜÇÖR TTYATRO (27 « T2) iDELl UOLOı P.tesi nariç neı gece 21.15 t». Cr» C.tesi Px 17.00 (Je 3RALOÖLU TÎYATROSU: (49 49 35) cANNA F R A N K ' I D H A T I R A DEFTERİı P.teı) narlç hergun 18.00 Çı> lî.00 tKADINUAB 1tH DERSEı Pz' 15.00 Crş 18.00 P ı Sah Crs 2130 tEZİLENLER>. Prs., Cuma, C.tesi 21.30. C.tesi 15.00 rEPEBAŞl TİYATROSU: (44 79 38) «KENDÎNİ BULMAKı Pazar, Pazartesi Çarsamba, Curna 21.00, Pazar 15.30 da ULV1 UKAZ lIYAlKOSlj (AKssro» HUctli Joerada (21 57 22) «YALOVA KAYMAKAMI» Sah, Çarsamba hariç, her gün 18.15. 21.15 te tHABABAM SINTFI» Salı. Çarsamba, 18.15 ve 21.15 te. KEKLÎK» Pazartesi hariç, her gün 21.15, Çarsamba. Cumartesi 15.00 de. USKÜDAR TİYATROSU: (3« 59 U ) «DAYAN BAHRİYELlı Her gün 21.00, Pazat 15J0 da nöbetçi eczaneler '* BAKIRKÖY: Caner, Aytaç. Tepeüstu. BEŞİKTA5: Tangttn. Gül. Parlak,' Akalay. BEYOĞLU: Yüksekkaldırım. Se • bat, Emel. EMİNÖNÜ: EvUyazade. Park, Kanaat, Esnaf. EYÜP: Eyüpsultan. Merkez ( S a g malcılar), Yeni (Rami). Silâhtar. FATİH: Karagumrük, Gündoğdu, Tirebolu. Can, Horhor, Cerrahpasa, Merhaba. Doğan. GAZİOSMANPAŞA: Ege, Çifa (Kücukköy) KADIKÖY: Gögüş, Moda CevU ''k, Pelin. Kalamış, A. Cafer Çagstay KARAKÖY: Ziya Boyer KASIMPAŞA: Karadeniz, HaskSy SARIYER: Istikamet, İstlnye 0 n?!. SİSJİ: Ömer Naci, Güzelbahçe, Nurcan, Guvenevler, Şifa (Cültepe), ÜSKÜÜAR. Yeni, Şlfa Pınar, Bey lorbevı , ZEYTİNBURNU: Saglık. bevoâlu AS: (47 63 15) Mutluluk (M.R Boyer) ATLAS: (44 08 35) Fırtına Ajan DÜNYA: (49 93 61) Gençlik Dünyası EMEK: (44 44 39) Mutluluk (R.Fransızca) ERKOÇ: (47 07 32) 1 Saroson Dalila. 2 DeUFişek FİTAŞ: (49 01 66) Anjelik Harem Gözdesl KE.NT (Şişll) (47 77 62) Gençlik Dünyası KERVAN: (48 04 23) Zehirll Hayat KONAK: (48 26 06) Her Şey Aşk içlr 2hafta) LALE: (44 35 95ı Ölünceye Kadar LEVEND (63 55 36) Sarışın Bebekler LÜKS. (44 03 80) ZehtrH Hayat (C.Arkın) SARAY: (44 16 56) Soygun (2.hafta) SİTE: (Şişli) (47 69 47ı Ringo Kibar Sersert SAN (48 87 92) ölünceye Kadaı YENİ AR: (49 64 72) ölüm Saçan Dolarlar YENİ MELEK: (44 42 69) Kibar Serseri (Ringol BİR «SENİ DCŞÜNC'RKEN TAŞ ISINIR İÇIMDE» Bedri Rahmi EyüboEİu Rengin alışılmış, bilinen ve giderck yer yer ba.vatlamış etkilerinin dışına kaçıp oraları zorlayan Eyüboğlu tümünden olmasa bile, tüme yaklaşık bir başanyı getîriyor. Teknik açıdan kırk yüa yaklaşan resim kişiliğinin de tüme yaklaşık bir uygulama, araç ve gereçi yararlı giizeliiı hizmetine koşma çabası apaçık. Gerek kendi portreleri, gerekse sazcılar, soyut çalışmaların içine sızan çabanın bir yerlerde brşlangıcı ise, diğer bir yönden de yeni bir ozetlemesidir. Renk, kur.ıluşlar, çizgi ve teknik Sedri Rahmi Eyübcğlu'na son yıllarınuı yeni «Horon • halay» lannı çekiyor. denilebilir. Usta bir kişilik olarak Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun son sergisi, rengin, malzemenin yepyeni bir özetlemesi oluyor. Ve dediğince «... Isınıyor» insan telefonlar Ükyard ım Hastananes) Cerrarıpa$a Hastahanesl Guraba Hastahanest Hasekl Hastanes) 21 2« 80 Nümune Hastahanes) Kudu2 Hastahane») Zeynep Kâmit Sıhhl tzndat ueyoglu tstanbul Üsfcudaı ı IstanOul Yangın Beyoglu Kadıköv 49 30 00 21 60 Sl 21 60 00 21 43 91 36 S9 00 22 90 33 36 30 50 44 »9 » 21 İİ 99 35 15 38 2i a a 44 48 44 38 08 13 36 09 43 Türk Havı YoUarı Bilet Satıjı (44 «7 00) Danısms (44 03 98) Hava Alanı (73 aa 40) Devlet Demtryollan n«ydarpa»i (38 f4 r5) SirtcecJ (21 00 50) Denizyolları (49 18 96) tatll gttolerl (44 03 Vl\ Sehtr Batlan (44 43 83) Teletonl» TelgrmJ < 04 ZAÎI BABA,. OlDİf 99 TJlvi TJraz tıyatrosu sanatçıların dan Zati özgüler dün gece sabaha karşı hayata gözlerini yummuştur. Emektar sanatçı 65 yaşındaydı. Orhan Kemalin «Yalova Kaymakamı» piyesinde boyacı rolünü oynamakta idi. 1902 de dün yaya gemıiş ve 50 senedir Türu sahnesinde feragatle çalışmış olan Zatl özgüler bütün hayatı müddetince tuluftt loımpanyalarında türlü ıstırap ve mahrumiyet içinde tiyatromuza hizmet etmiş bir sanatçımızdı. Kendi kur duğu tiyatro ekipinin başında bütün Anadoluyu, bilhassa tzmlr ve Ege havalisüıi dolaşmıştır. Ayrıca filim sahasrnda da başan gösternüş bulunan Zati özgüler'in rolüne bu akşamdan itibaren ül v* Uraz sahneye çıkacaktır. Merhuma Allahtan rahmet, ailestne TO sahne arkadaşlanna bassağlığı dileriz. kadıköv ATLANTİK: (55 43 70) Kortnınç Sır (R S.) BELEDİYE: 53 33 14) Dişl Jame» Bond CEP: (36 06 82 ( Kanlı Kılıç CELİKTAS: (Maltepe) (53 35 07) Düşan Ajıklaı EFES: (36 35 84) Macera Peştade FEZA: (36 35 84) Tapılacak Kadm KADIKÖY: <3« 49 241 Aceml A«ılı (RJ.) KEÎJT: (36 90 12) Marakes Maeerası LALE: (36 51 86) Zehirli Hayat (S.Pekkan) OPERA: (38 08 21) Ölünceye Kadar (Renklh ÖZEN: (36 99 94) ölünceye Kadar (K.Tibet) REKS: (36 01 12) Anjelik Harem GSzdesl StNTMA 83: (55 10 84) TedaUer Filosu SÜREYYA: (3fi 06 82) K«ranlıkta Bir Çıglık DENIZCİLİK BANKASI T. A. O. CAMİALTI TERSANESİ MÜDÜRLÜĞÜNDEN Kapalı zarî usulü ile tersane dahilinde betonarme, tuğla, duvar; sıva; dökme mozaik; şap işçiliği 17.1.1968 günü saat 14 de ihaleye çıkanlacaktır. İhale dosyası iş saatlerinde en'anet inşaatı teknik büroda görülebilir (Basın: 10240/329)