Katalog

SAHİFE tKÎ 11 Ocak 1968 CUMHURÎTET AFRIKA 1968e KASIL GİRİYOR? lzim okula gittiğimlz sıralaıda Afrika'd» topu topu dört bafımsız devlet vardı: Hatosistan, Mısır. Güney Afrika Birliğl v e Uberya. Habeşistan'ın bağımsızlığı çok sürmedi; Fasist îtalya günün birinde e zamankl bütün hür dünyanın bağınp çağırmalarına bos vererek yutuverdl Habeşistan'ı. Commenwealth'e bağlı Güney Afrika BirUğ, v« f»î»iliz işgalindeki Mısır sözüm ona bağımsız filkelerdi. Biz Afrika'yı okul kiUplannda karanlık bir söraürge kıtası olarak tanımıstık. Bugün ise 4t devlet var Afrika'da. Henüz bağunsızlığa kavuşmamıs ülkeleri de sayarsanız bu sayı kolayea 4C ya yükselebilir. Geçen yıl neler geUrdi Afrika'ya? Kalemi ellnl. ze alıp da bir bilânço yapmaya kalktımz mı sonuç pek olutnlu görünmüyor. Afrika hâlâ doğuro kriıleri içindedir. Askerler Genç Afrika ülkelerinin dokuzunda onunda son yıllar içinde hiikümet darbeleri dnzenlemişler ve iktidar ordu disiplinl ile dev. let işlerini yürütmek isteyen «lbaylann eline feçnıiştir. Geçmiştir de ne olmuştur. işler düzelrals, bu iilkeler gelişme yoluna mı girmiştir? Asla, işte bnnuıı örnekleri: Dahomey, Gana. Yukarı Volta, Kon go, Orta Afrika CumhuriyeÜ. Sicrra Leone ve Togo. Bu iilkeler hâlâ bir dengesizlik, bir düzensiılik icindedirler. İktidan eline geçiren her albay «Yeter artık demiştir, parti kavgası, politika istemiyoruni. Yalnız ulus için çalışacağız, ulusal birligi kuraeağız..» Bekleyin bakalım, kurulsun bu nlosal birllkler. Geçenlerde bu ülkclerin birinden geleo bir Afrikalıdan dinledim, askeri darbeyi yapan Genel Kurmay Baskanı bir süre önce rakiplerinden birinin kafasmı kendl ellerlyle kesip o zamanki Cumhurbaşkanına götürerek: «îşte, demis. b«n adamı böyle cezalandınnm.» ORGAN NAKLi I Doç. Dr. Fikri ALICAN ÇAMLICA ASKEBt GÖĞOS HASTALIKLARI HASTANESİ reaksiyon, insanlardan balıklara kadar bütün omurgah hayvan türleri içinde yapılan transplantasyonlardan sonra husule gelir. Yabancı organ vücuda sokulduktan sonra birkaç gün içinde ona karşı aktif olarak edinilen bir immünite (bagıshlık) den ibsrettir. Esasen immünite reaksiyonlan cmurgalı hayvanlann bakteri, vırüs, protozoa. v. s. gibi kendilerine yabancı olan bir maddeyi spesifik bir tarzda etkileyerek cansız bir halde kenara itme vasıtasıd*ır: Yabancı madde bir antijen etkisi yaparak. girdiği vücutta antikor tesekkülüne sebep olur. Bu antikor da antijen molekülünü arayıp bularak antijeni ihtiva eden yabancı maddeyi tahrip eder. Yabancı organa karsı alıeıda uyanan reaksiyon da bu olayın özel bir şeklinden başka birsey deSildir: Renellikle 8 • 12 gün içinde nakledilen organın şiddetü bir iltihaba ugraması ve havativetini kaybetmesiyle sonlamr vıhndan sonra yine Mev e Avustralyah immünoloiist Burnet bir birlerinden a y n olarak yaptıkları çalısmalarla. bir hayvan dogar cToğmaz antijenle temasa getirilirse, erginlestikten sonra o antijenin vericisinden yapılan organ nakline karşı reaksiyon go<!termiveceğini (tolerans hali) ortaya koyarak, reaksiyon problemine hiç olmazsa lâboratuvar =eviyesinde bir çözüm volu bulmus oldular. Bu çalı?malar organ tranpplantasvonlarının geleceği için büyük ümıtler vermiş. reaksiyonu önlemek için baska açılardan yapılan çalışmalan da cenis çapta stimüle etmiştir. Bulgu'.arının önemınden dolayı Medawar v e Burnet 1960 N'obel Armağanını paylaşmışlardır. d a w e r ı Ortadoğuda oyunlor îsrall Başbakam Levl Eskol, Amerika gezisinde mnradına erdi. Baskan Jobnson*n «ilâb v e n n e y e r a n etti. Naııl etmesin k i ! Jobnsonon iktisat alanında danısm»nı Rostow blr lahndidir, Birleşmi» Milletlerdeki temsilcisi Goldberg bir l a h u d i d l r . v e bn s d a m l a n n inandıkiarı şndnr : « Israil Devleti sadece coğrafya bakımmdan Ortadoğunun bir parçasıdır. Bu özellikle statik bir unsurdur. Dinamizm yaratma v t f e ü s m e açısından îsrail dünya Yahudiliğinin bir parçasını meytfana getirir. Îsrail, Yahudilikten bütün gücünü alacaktır ve milleti yaratma ve topragı geliştirme vasıtasını elde edecektir; dünya Yahudiliğinin kudreti sayesinde kurtulacak v t yeniden kurulacaktır.» Bn efilimin adına siyonizm derler. Oysa banşçı düsünürlerin Ortadoğuda ç8rmek istedikleri gerçek manzara siyoni«mden kurt « l m o s bir tsrail ile antisemitlım'den (Yahudl düsmanlığından) armaus bir Arap dünyasıdır. Ç«eu zaraan tarihten almmış miraslar milletlerin pesini kolav kol»y bırakmazlar. tırail ister istemeı siyonizmin desteginde devletlni kurmus ve kapiUliımin Ortadotoda bir rampası olmuştur. Her inanç. ayaklarını bir iktisadl desteSe davar. Araplar 4 a milliyetçiliklerinin bilincine Israil dâvasınm smavlarından çeçerek ulasmakta, asiret. kabile, seriatçılık. ümmetçilik inançlarından yavas vavas sıynlmaktadırUr. Bn gelişmenin Iktisadi destegini kapitalist dünyada bulamıyacaklan için ister iatenıeı sosyalizme kaymak zorundadırlar. Bövlece tsrail'in arkasında Amerika. Araplann arkasında Rnsy» mevzilerini almıslardır. Sovyetler Arap tn.U.yetCilıktnl sılabIsndırmakta. Amerika da tırail'l donatmak yolnndadır. Simdilik Mısır'ın v e 6teki Arap ülkelerinin hâll perlşandır. Savasın venilgisi. bozuk olan durumları daha da bozmustur. Gelismemis milletlerin d ü ı e n s i z l i ü içinde çırpmıp durmaktadır Araplar.. Yahudiler geçen harbte kazandıklan topraklann Ostflne otnrmatlardır. Hem Mose Dayan. hem tsrail Dısisleri Bakanı Abba Eban. tnrail'in «üvenligini sailıvan veni sınırlar istediklerini açık ca sövlemislerdir. Bn yetkili kisilerin Levi E«kol. Johnson'la silâh pazarlı|ina girisirkrn konusmalan avrıca ilginçtir. Ortadotudakl tilfib alıs veriıinde de dikkati çekiei gelisme olmastnr. tsrail, Arap Ülkelerinin hava mevdanlannı v e nçaklanm Fran«a'dan aldıgı Mirage nçaklarıyla tahrip etmisti. îahudilerin sal dırranlıgmı büvük tepkiyle karsılayan General de Ganlle, ttrail'e silâh satısını dnrdurdu. Mısınn elindeki nçaklar tsrail bücnmlarıvla ise yaramaı hale cirmislerdi. Sovyetler bn bosluiu doldur mak için Araplara yeniden nçak ve silâh vermeye başladılar. tsrail de silâhianma yolunda yeni imkânlar aradı. Amerika tsrail'e en yeni ucakları verivordu. ama Levi Eskol bu yardımı çotaltmak ve saglama batlamak için Washin«ton'a nitti. Eskol'ün Amerika geıini bn bakıma basanlı savılmalıdır. Türkiye. Ortadoio eelismelerini llgiyle iılemek lorondadır. Oradan alaratımız hüvük dersifr vardır. Türk milliyetçileri siyonizmin ne demrk oldujunu biimelidirler, Siyoniım'in Amerika ve Avrupa kapitalizminden avrılmaz bir sev o l d u t u n u ; bankalarıvla. dev kumpanvalarıvla, dünva ticaretini elinde tutan malî kurumUrıvla çok büvük bir iktUadi örjiite davandıgını ögrenmeliyiz. Adına kanitalltm denen bu hüvük ahtapotun en güclü kollarından b i n bövlece Ortadoğuda rampasını kormu«tur; yektal Müi lüman ülkelerin basına belâ olarak geligmektedir. Bu bakımdan Anelo • Amrrikanların tsrail'in yanında bulnn ması bir tetadüf degildlr. Kapitalizm ile siyonizm birbiri içine feçmistir, v e hlrblrinden ayrılmaz iki kardestlr. Ne var kl, Amerlkan kapltalizrni blr vandan siyonizmin vanında Arap milliyetçiligine karsı cıkarken öte vanda Arap gericililine alabildigine yardım etmektedir. Ba Iklll oynn Türkivfde de oynanmtktadır. Araerikan kapitalizmi Anadoiuda kompradorların teminatı ve drstegidir, milliyet cilerin düsmanıdır. Amerlkava baglı kompradorlar eliyle Türkiyede irticaın tesvik edilmesi de bir raslantı detildir. TUrkiyeyi Sqndi Arahigtan eericilisine iten iktigadi vatırıtnlar komprador iktid a n elinden eeçmrktedir. Tnlü milvonerlerimizin tm»m • Hatip artaylanna v»km «orünmek çabalan. el altından vapılan bajSıslar. Bmmetçi vannları destekliven çek defterleri. bütün dünvada oy nanan ovnnnn Türkivede sahneve konmns bir perdesidir. ler Eıkl ve venl «Smurteci, eski v e veni kapitalist, Türkiveden Irana ve Rnndl Arablstandan Hindistana kadar ber ytrde irticaı ttestekier. Tfirkiyede Amerikan yardımıyla ve vabancı kampanyalann memleketi larmasıyla birlikte boy atan ümmetçilik v e irtica hareketlerina bakıp : Nereden eıktı bnnlar? dlye sasanlara da b i t ıa«ıyonız. Artık yeryBıünde herkesin bildigi oynnları Türkivede yeniden kesfetmek zomnda kalmıyalım. Amerikanın Türkiy«ye yayılması ite irticaın palaclanması arasındaki beraberlik aeık ve leelktir. Dr. Hıfzı TOPUZ Amerika'ya yardımı deraektir. Alm bir totatistik daha: Gellpnlı ülkeleria «Illhlanmaya ayırdıklan para her yıl 14* milyar dolârdır. Üçüncü Dünyaya aynlan para iı« S milyar dolar. Gecenlerde Ceuyir'de toplanan Birleftnlf Milletler Tiearet ve Gelisme Konferansınm T ler gruT pu «Üçüncü Dünya ülkeleri Ekonomik Hakları» adlı bir bildiri yayinladı. Bu bildiri İle 77 ler gelismls ülkelerde askerî masraflara aynlan paranın •'• 3 ünün az gelişmis ülkelere verilmesini istediler. Gelismiş ülkeler bos verdiler tabii bu bildirlye. Top lantıya katılan Senegal Dışisleri Bakanı Dudu Tiam söyle dedi bu toplantıda: «Yeter. şekilden öteye git meyen bağımsızlık. Biz ekonomik ve sosyal alandaki egemenlik haklanmızı isüyoruz.» ali Devlet Bajkanı Modlba Keita da birkaç ay Snee «Yeni Afrikah insanın görevi kendini sömürgelikten kurtarmak olmalıdır. demijti. Afrikalı gazeteci Justin Vieyra'ya göre de Afrikalı aydınlar sınavda bajan'ı olamamıglardır, Vieyra: «Bix sömürge zihniyetinden kendimui kurtaramadık hâll» diyor. Dahomey'in devrilen Devlet Başkanlanndan Ahomadegbe'ye göre de bazı ülkeler gercek bir bağımsızlık savagı vermeden bağımsızlığa kavuştukla n için bunun değerini daha anlayamamı$lardır. Bu günkü krizlerin kökünde bu gerçek vardır. Kongo Basın Ajansının Genel Müdürü gazeteci dostum Philipe Elebe de gecenlerde bir yansında jöyle diyordu: «Bağımsızlık bize yabancı sömürgeciliğin yerine yerlisini getirdi. Halk, tren ve uçak bedava olacak, ölüler dirilecek sanıyordu. Oysa çocuk ölümü arttı, enflâsyon aldı yürüdü, topraklarımızın bütünlüğü tehlikeye girdi, insanlar sürgüne gönderildi... Sefalet bir yandan, çetecilik bir yandan... Ney« uğradığımızı anlamadık. Bağımsulıga hazırhklı değildik. Bağımsızbk oldugu zaman politikacılarımız Paris'e Inmi? köylülere benziyordu. Ömürlerinde görmedikleri elbiselere, güzel kızlara kavuştular. Adunlanm atmadıklan gece kulüplerine daldılar. Başladılar yasak meyveleri toplamaya. Gelecek yıllann ürünlerini kuruttuklannrn tarkında bile d deSildiler. . . B Paris'e inen köylü M odern tıbbın başlıca nitehği »rajtırma çabalarının gittikçe artan hız v e verimidir. Açıkkalb cerrahisinin bugünkü durumu 15 20 y ı l önceki cerrahın artık gerçekleşmiş olan rüvasından başka birşey değildir. İçinde bulundugumuz yıllar ise insanlarda organ nakli (transplantasyon) hedefine yönelmiş kararlı v e yaygın arajtırmalarla birlikte giden taze bir heyecan devridir. M pratik fayda sağlıyacak derecede te kâmül ettirüemediğinden, burada üzerlerind* durulmıyacakür. Transnlantasvon cerrahisi u konuya. yirminci yüzyılm hemen başlarında Amerikada Rockefeüer Enstitüsüne giderek Guthrie ile birlikte araştırmalara başlıyan Fransız cerrahi Alexis Car rel'in çalışmalarına deginmekle baş lamak uygun olur. Bu araftırıcılar köpek ve kedilerde böbrek transplantosyonunun cerrahi tekniğini daha o zamıtnlar bazırlamıslardı. Ayrıca köpeklerde kalb ve baş transplantasyonlan ile de ilgilenmişlerdir. Yaptıkları kalb transp!anta<;yonu ergin bir köpeğin kendi kalbin» dokunmaksızın bu köpeğin boynuna yavru bir köpeğin kalbini takmaktan ibaretti. Sonradan Carrel'e bu çalışmalan ve genel olarak damarlann dikilebileceğini göstermesinden dolayı Nobel Armaganı verilmistir. B onjro paralı askerlerden daha birkaç ay önce kurtulabildl. 5« rollyonluk Nijeryada iç savasın önü almamadı btr türltt. Demokratik düzen daha kurulamadı bu ülkelerde. Genç Afrika ülkelerinin hangisinde iktidar seeimle kaybedlldi ki.. İçte askerî darbe ülkelerinin Afrlkası. Geriye kalan ülkelerin bir kısmında da hâlâ eski kolonlar, kompradorlar ve yeni sömürgeciler at oynatıyorlar. Bakın Rodezya'nm manzarasına, bakın Güney Afrika Cumhuriyetine. Bunlann birinde uç mllyooluk bir beyaz azınlık onbeş milyonluk bir zenci kitlesini köle gibi kullanıyor, birinde de birkaç yüs bin kişilik bir Ingiliz azınlığl dört milyonluk zenci halkını sömiirüyor. Bar bar bağırıyor bütün dünya •Buna ırkçılık derler» diye. Vız geliyor adamlara. Ingilizler de, Amerikalılar da çıkarlanna bakıp işlerinl yürütüyorlar. ts bununla kalsa ytne iyi, Mâ. lavi, Botsvana. Lesotho gibi iilkeler de bu ırkçı dev letlerle ekonomik ve politik baglar kurup onlara dışarıda ve içeride güç kazandırıyorlar. Angola, Mozambik, Portekiz Ginesi, lspanyol Ginesl. Güney Batı Afrika gibi ülkeler de hâlâ karanlıklar iclndeler. Çete savaşları devaro ediyor bu sömürgelerde. Afrika devletleri ise protesto blldiri. lerl yaymlayıp nutuk atmaktan başka sey yapamıyorlar. Bütün tepkiler sözde kalıyor. ry atı Avrupa v e Amerika İle ticarl Uiskiler V * . k u r p j u s olan Afjrika ülkeleri de girtlağa kadar bor'ç içindelcr. X»bancı ülkelefe' tahlan mal lardan çldp edijsn griiria üçte ikisl her yıl borç ve faiz odemeye gidfyor. Büyük devletlerin Afrika' ya yardımlan 1961 den beri azalmaktadır. Eskiden, yani 1961 den önce buyükler kendi gelirlerinin '/t 1 inin üstünde bir ölçüde Üçüncü Dünyaya yardım edtyorlardı, Amerika ile Sovyetler Birligi arasındakl gerginlikler azalınca yardım oranı düşmeye basl.adı. Yayınlanan istatistiklere göre |lmdl Üçüncü Dünya ülkeleri her yıl Amerika'ya 2.6 mlly*r dolir borç ve faiz ödüyorlar. Bu da Üçüncü DUnyanın Paralı askerler K eki, bu çellşmeler ve bocalamalar içindeki Afrika nereye gidiyor? Pek belll değil. Gerçekten bağunsız bir politikaya yönelen devletler kuşkular içindeler. t;te Tanzanya örnejü. Dev let Başkanı Nyerere geçen şubatta Aruja blldlrlsini yaymlayarak yeni sömürgeclliğe ve yent burjuvaziye savas açmıştı. Büyük işletmeler, ticaretev leri, ulagtırroa araçlan devletleştirildi, ulusal ekonominin gelişmeslne engel olan komprodorlann gelirlerl sınırlandırıldı, otomobil saltanatına fon verildl (1). Bunun üzerlne bir takım Bakanlar, yük»ek memurlar .Yoo... öyleyse biz yokuz. dlye Tanzanya'yı terkettiler. Ama Nyerere devrimci ekipi ile bu savajı yürütmeye devam ediyor. Ne kadar dayanabilecek Nyerere? Bunu kendl de bllmlyor. Gecenlerde bir gazeteci Nyerere'ye «Bu programı gerçekleştirebilmek için ne kadar iktidarda kalacaksmız?» diye sormuş. Nyerere: «Ame. rikahlar yaptjğun işlerde bir Çin komünizmi parmağı görüp de benimle aavafa girincey» kadar» d* Gidiş nereye ? P İIH U göremiyecek hale gelen hayati organlann yerine başkalarından alınan yeni organlann takılması fikri sadece hekimlerin değil, pek eskidenberi herkesin ilgisini cekmiştir. Buna rağmen, herhanei bir sahıstan digerıne nakledilen bir organın yeni yerinde uzun süre bannamayıçı \üz yıllarca anlaşılmaz bir problem teşkil etmiştir. Tıptaki büvük ilerlemeler ve cerrahi tekniğin bugünkü yüksek seviyesi bile organ naklini henüz klinik rutını sekline getirmeğe yeterli desıîdir. Fakat son yıllarda bu konudaki ısrarlı araştırmalar gittikçe genişlemij v e artık zaman zaman olumlu sonuçlar vermeğe baslamıştır. Bu karışık v e çetin problemin sadece bir cerrahi teknik isinden ibaret olmadığının kavranmasıyla tıbbın çeşitli dallarındaki arastırıcıların büyuk bir kısmı bu konuya eğilmiş bulunmaktadır. Henüz aşılması gereken bir takım engeller ortada durmakla beraber. bu ortak çabanın sonucu olarak çok şev oğrenilmis, bir yandan konuyu genel prensiplerivle açıklavabilen «transplantasyon biyolojisi» adı verilebilecek yeni bir tıp dalı, ote yandan her organın nakli için cerrahi lâboratuvarlarında özel ameliyat tekniklerinin hazırlan Transplantasyon cerrahisinde dün yaca bilinen bir isim de Rus cerrahı Demikhov'dur. Bu araştırıcı tkin ci Dünya Savaşından beri köpeklerde organ nakli çah;maları yapmaktadır. Köpeğin kendi kalbini çıkarmaksızın, ancak bu kalbe yardımcı olacak şekilde yirmiye yakın metod denemis ve ilginç sonuçlar almış olmakla beraber sürekli basarı sağlıyamamıstır. Demikhov'un önemli ba sansı. ikinci bir ba; taktığı köpeklerden birinin bu ilâve başla birlikte bir ay kadar yaşayabilmesi olmnstur. okn nvusmatlıiı probleminln çözümlenmesi halinde orşran transplantasvonlarının tcknik teferrüatıyla basbasa kalaraklarını idrak eden Amerikalı oerrahUr, 1950 55 yıIUnndatı beri fiflttik«e arten bir hnla. her o m n m nakli için özel cerrahi telcnikler hazırlamaea başlamıslar ve hüvük manrgflardan karınmamıslardır. Bu da genel olarak herhançl hlr ortranm yerlnden cıkanlıp avnı havvana v m i d e n takılması çalışmalar «eklindc olmusior; bn ınrctle uvnımaılık problemi diişünülmeksiıin tekniklerin rahatça srelistîrilmesi milmkfin o l m n * tnr. Bir yandan da bir köpekten diğerine organ naklettiktrn sonre, yetrf ilâç v e m e t o t l a n n reak«iyonn önlevioi etkileri arastırılmıstır. Ru çalışmalar (ayesinde artık her tiirlü oreanın nakli için mükemmel cerrahî teknikler hazırdır. Kalb dotiütirmc ameliva. tı için çok nvgun bir teknik 1969 da Lower v e Shrnnway torafın. dan hazırlanmıstır. Akciger trans. pltntaovonnnan teknik bakım. dan mümkiin olahileceü ümidi 1951 de Jnvrnelle'in. akciçerini cıkarın tekrar verine taktıîı bir çok köpekten ancak birinin n7un süre vagavabilmesi ilr hdirmistir. Baska or^anlara nazaran çnk daha komplike bir cerrahî tfkni(i gerektiren karaoiier transplantatyona ilk defa olarak, Harvard Üniversiteai Cerrahi hoeası Moore tarafmdan vapılrnıısa da köpekler bir iki haftadan fatla yasamamıstır. Bundan Mnr» Colorado rniversite"îinde Cerrahi h». cası Starzl avnı konnds bir ka* vıl çalışmış ve çok ivi sonuçlar almıstır. D j«j; !!!! î::: ;::: •:•: masıyla hili» denilebilecek yeni bir cerrahl dalı meydana gelmiştir. Bu yazıda konunun bugünku durumu kısaca belirtilmeğe çalışılacaktır. «tranıplantasyon cerra İl Transplantasvon biyoSoüsi mts. Ondan sonra alın hatıntza bir Vietnam daha.. erçek ortadadır, Afrika'nm ekonomik bağımsızlığına ve kalkınmatına ne daha M ki (ömürgeciler karar vennljtir, ne de Amerika. Ya, i«te böyledir bagımuz Afrika'nın 1968 e firerken durumu. O K <1> Tanzanya'da yerliler, yüksek rütbeü memurlar kitlesine «Wabenze« yâni MercedesBenz'li arabalılar kabilesi dlyorlarrmi. usursuz bır cerrahî teknikle yapılmış da olsa, herhapgi bir organ nakünden sonra kaide olarak görülen başarısızhk, ahcı şahıs ile verici sahıs hücrelerinin birbiriyle uyusmazlığından dogan derin blr biyoloiik problemdir. tngiliz roolojisti Medawar'ın 25 yıl önce tavşanlarda yaptığı denevler. alıcıda yabancı organa karsı uyanan reaksiyonu ilk defa olarak açıklık v e kesınhkle gösterdiği gibi, bu reaksıvonun tatbikatını da ortay» koymak suretiyle çığır açmıştır. Bu Dünya tıp çevrelerinin yakından tanıdığı ve transplantasyon biyolojijsi konunundaki bilgilerimitin büyük bir kısmını borçlu oîduğumuî birçok araştırıcıdan burada bahsetmege imkân yoksa da. yabancı organın zamanla ahcıya alısması (adaptasyon) kavramını ortaya atan tnRiliz cerrahi Woodruf('un ve alıcıda reaksiyon husule gelmesinde (son zamanlara karfar ne işe yaradığı bilinmeyen) tımüs bezinin büyük rolü olduğunu mükemmel bilimsel metodlerl» gö*t»ren yıne tngilız imünolojİBti Miller'in çok önemli çalışmalarının hıç olmazsa varlıîını belirtmek gerekir R Aylak Mtısu şfziM yoe... UJT Niıtıbüs A. Ü. EĞİTİM FAKÜLTESİ DEKANLIGINDAN 1) Fakültemizin 27.965. TL. k«%if beelelli « ı tesisat onarım ı»ı 2490 tayılı kanun hükümlerir.e göre kapalı zarf usulü ile eksiltmeye konmuştur. 2) Geçici teminafa 1097.50 TL. ndır. 3) Eksiltme 25'1/1968 perşerobe gunü saat 15.00 da Fakülte binasmda E3csiltme Kemlsyonu tarafcndan yapılacaktır. 4) Ekfiltmeye gireceklerin tngeç aynı gün M»t 1200 ye kcdar Fakültemiz Sekreterliğinde bulunan dosyayı i n celemeleri, iatirak belgeıi almalan v e kapalı carflarını ihale saatinden bir saat ÖRC* 8«kr«terbğimiz« teslim etmeleri lâzımdır. 5) Portadaki gecikrneler dikktt* aİJBraa». Sosyal Sigorlalar Kurumu Istanbul Salınalma Müdürlüğünden: 1 Müdürlüğümöz Göztepe Ziverbey yolu Mazhar Bev otobü* duraiındaki İBftat malzemelari dopoıunda mevcut hurda 6 kalemden ibaret muhtelif maİ2«?me (MÇ, demir b o m ve" lekeli parça camlar vs.) idari şaıtnamesi eiMİan dahilinde açık artırma suretiyle 23 Ocak 1968 sah günu saat 14.00 de hurda malzemelerin bulundugu mahalde iatıl»caktır. 2 Mezkur malzemeler her gün mesa! »aatleri dahilinde bulunduklan mahalde görülebilir v« ldar! sartnamesi Müdürlüğümüzün bıılunduğu Beyoğlu Bahkpazan Kalyoncu Kulluk Caddesi Malh Handakl 2 No. lu Satınalma Komisyon Başkanlığından bedelsiz olarak ternin edilebilir. 3 thaleye lstirak İçin taliplilerin engeç «tas g ü nünden bir gün evveline (22 Ocak 1968 parartesi saat 16 00 ya) kadar ldar! sartnamede bclirtilen 1000^ TL. geçici teminatı Müdürlüğümü» veznesine yatırarak makbuzunu i No. l u SatraaİBU Koml»y«n Başkanlığına vermeleri. 4 K u r u n u m t u 2490 »ayıh kanuna tâbi olmadı|mdan ıv.ı..^ U . « I B MrnnBmnlft» veva düedifine vamnakta ser eaksiyonu önleyebilmelc için ya nakledilen organın antijenik etkisini ortadan kaldırmak ya da alıcırun antikor yapan sistemıne (lenfatik sistem) baskı yapmak suretivle bu sistemin fonksıyonunu bozmak düşünülmüstür. Bunlardan birincisi üzerindeki çalışmalar çıkar yola gırememıştir. ö t e yandan alıcının reaktivite (karsı koyma) gticünü azaltma metodian olumlu sonuçlar vermişUr. 1958 de Amsrik»cia Schwartz, 6 • mercaptopurine adlı bir ilâcın tavşftnlard» antikor te. şekkülünü onledıgini göstermistir. Bu çalışmanın önemi cok büyuktür. Organ transplantasyonların. dan sonra alınan sonuçlann açıkça tekâmülü devri olan (reaksi. yonun ilâçlarla hafifletilmesi dev> ri böylece başlamış oluyordu.) Bundan sonra, anUmeta.boli*.ler denilen bu gibi maddelerden bir Mıssısjıppi Ünıversitesinde ak« çoğu denenmiştir. Bugün lâboracığer ve karaciğer nakli için, d > tuvar ve kilinikte ön plâna geçku uyuşmazlığı problemi bir yamis antimetabolit azathioprine na. hemen her zaman başan ılf (Imuran) dır. Son yıllarda insantatbik edilebılpcek birer cerrhl larda transplantasyon konusunda tekniğin hazırlanması bu satır» kaydedilen önemli ilerlemelerin ların yazarının voluna düşmüıtemelinde bu madde vardır. Astür. Mis<;ı<:cippi Üniversitesl lında löseml tsdavisi için hazjrtransplantasvon arastırmaları lanmış bir meddedir. AzathiopriDrogramında aktif rol alan. Aıy ne'in köpeklerde böbrek transpkara Üniversltetiinden Dr. Sadan lantasyonundan sonra reaksiyonu Eraslan da köpekte rahım tran«haflfletici etkisi ilk defa 1961 de plantasyonu lçin dünyads ilk de. Harvard Üniversitesinde Calne fa olarak bir teknik eeliştirmiş, tarafmdan gösterilmiştir. Bundan b'i arastıncının, rahmini vumur» birkaç ay sonra köpeklerde akcıtahklarıvla birlikte çıkarıp tekger transplantasyonundan sonra rar yerine taktığı köpeklerden aynı ilâcın, reaksiyonu çok hafifbazıları sonrarian gebe kalarak lettigini Hardy UB birlikte rnüsasıhhatli yavrular doğurmuşlarhede etük. rlır. akat unutulmamalıdır ki antiV z e t olarak denilebilir ki, son metabolitler immünite merkezI I 1 0 yıl içinde dünyanın muhlerine yaptlkları baskı dolayı* * telif yerlerdeki cerrahî lâbo•ile tehlikeli enfeksiyonlara sebep ratuvarlannda yetişmiş bir çok olabilirler. Vücudun zararli d ı ; etcerrah orçan nakli Islne kendilekenlere karsıkoyma mekanizması rini geregi kadar hanrlamışlarnın tam inhibisyonu hayatla kabill dır. telif değildir. Öte yandan, organ nak linden sonra yabancı organın canlı Yarın kalabilmesi için de hu mekanizmatnsanlarda nın bir dereceye kadar inhibisyonu şarttır. Transplantasyonda başan, transplantasyon nakledilen organın antijenik etkisivapmak doğru mudur? nin derecesi ile, alıcının karsı koy ma merkezlerinin inhibisyon dereeesl arannda ustalıkla kurulabilecek nâzik bir dengenin sağlanmasıDahiliye Mütehassısı na dayanır. ••••••••••••••••••.. nııııım,,,,.,,,,, , , , , , , , , , , , , , , , TEŞEKKÜR Kıymetli eşim, eski bankacı v« gazeteci M. MAZHAR KUNT'un vefatında cer»aze merasimine iştirak eden telefon, telgraf; mektupla ve evimize kadar gelerak tâziyette bulunan akraba; dost vc m«slek arkadaşlanna candan teşekkür ederim, MÜNEZZEH KUNI Cumhuriyet 295 TEŞEKKÜR Aile büyüğümüz NİZAMETTİN EVRENTUĞ'un vefaü dolayısı ile cenazesine »a.hsen iştirak tden, çtlenk gönderen, telgraf; telefon ile teessürlrini bildirmek inceliğinde bulunan ve evimize kadar teşrif ederek acımızı paylaşan akraba v» dostlara teşekkürlerimizi bildirirU. BEDİA EVRENTL'Ğ METİN Cumhuriyet 300 F Istanbu! Sağlık ve Sosyal Yardım Miidürlüzü Salınalma Komisyonu Başkanlıgından: 15.758.30 lira rruhammen bcdetli 1.18.1.85 lira geçici teminatjı Sağlık Merkezleri D'< Servislfcri ihtiyscı *•] kşlem cerrahî v« sîhhî malzemeden 5 takım satın a!mrn«sı ıçın 8/1/1968 giinü yapılan ekBİltme ihal«s!"e talip tuh'Jr etnıadiğinden biı ay müddetle paı:ıılığa bırakılmlstır tlân olunur. (Basın: lO2lO/28y> Ahcının bütün vücudunun röntgtn ışmlarma mâruz bırakılması da antimetabolitler gibi etki gösterdiğinden, birkaç yıl öncesine kadar revaçta idi. Fakat ışınlarm dozajınm tâylni, iliçlann dozajını tâyinden daha güç olduğundan bu metod artık terkedilmiştir. Bugün röntgen ifinlan aneak reaksiyonun şiddetli devrinde tadece nakledilmis olan organ üzerine ve mahdut dozda tatbik edilmektedir. Bu devrede ayrıca kortizon ve Actlnomycin C de azathioprine'e yardımcı olarak kullanılmaktadır. Y b » rtakaiyonu hafifletmek İçin ortaya atılmış başka metodlar da vardır. Lenfold dokulann çıkanlma n, antikorlan lmal etmekte olan lcniositleri vücut dısına akıtnıak (duktuj teratiltu» fUtülü yaparak). lenfoıitlirin (Yttrium 90 DTPA) il* selektif olarak ısınlandınlması v nntil«nfnıitik semm ktıll»nüma Takstm Sıraselvtleı Cad 111/5 Tel: 44 SS 14 Her gfln (1518) Alman Haıtahanesi yani) Dr. Kâmran Şenel Aşağıdaki Kesit ve Miktarlarda Elektrik Yeraltı Kablosu Alınacaktır İ. E. T. T. İŞLETMELERİNDEN: Miktan 5000 Mt. S0OO > Kesit 4x3,» 4 x 4 v«ya Tipi NKBA v«yâ thaU ftkli Pazarhk Günü v« caati Mvhammen Bedel 25/1/1968 1 0 , 60.000, Ueçici Terainat 4250, » • 10,15 80.000, 5250,1 Kablolara alt lartnamaler b»dtl»il ol»r»k Mttrohan Dahili Satıpalma Müdürlü|ünden »hnabilir. 2 tdare ihaleyt yapıp yapmtm«kta, k ı ı m ı a yapmakta veya dlledi|in* yapmakta serbesttir.