03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHİFE DÖRT 13 Evlül 1967 nızdan; bu olayda neden vazgeçıp de ona maddi delıl yerine tehdı*ie karar \ermesı ıçın ba* kı yaptınız? c) Soz konusu ıhtılâfla karşı tarafın avukatı clan Mustafa l<:ol'un yakın akrabası olması dısında, baskaca bır ılgisı bulunma\ an. Halıl Akıl'ın huzurunuzda Kaymakam'ı tehdit etmesı bır tarafa; :zahat vermeye musaade edılmesı; hangı ıdarl talımat veva prensıbın uyguianmasıdır? d) AP. Başkanı Seydo Aydoğan'la, Kaymakam Doğan Guı buzturk'un çok samimi bırer dost olduklarmı v e bu dostluğa ılışkin çeşıtii dedikodular!. bu" lara ınanmıscasına yazan da sızsınız. Doğan Gurbuztürk'un olümün den bır giin once; Urfa'dan Kaza\a donerken bütun ısrarlara rağmen Seydo'nun arabası ııe donmediğini: ona volda rastladığı halde konusmadığını, kat'ı bır Iısanla yazan da yıne sızsınız. Size göre. Seydo Aydoğan'ın büjuk dostluğu uğruna venlmış olan ıdar! kararın tarihi 17. 4 1967 dir. Ağabeyıymin blürn tanhı ise, 21.51967 dır. Bu ne biçim dostluk ki; bır av 'onra konusmayacak derecede bozulmus. Bu dostluğun kurulmasının yazmızın başlangıcına; bozulmasının da; sonuna vygun düsmesi dışında, ''a^kaca bir sebebı var mıdır? Doğan Gurbüzturkie Seydo Aydoğan arasında gerçekten bır dostluk yoktur. Fakat Seydo Ay doğan tarafından etrafa böyle bir şey varmıs gibi göstenlmek tedir. Bunu aslında siz de biliyorsunuz Valı Bey. Örneğin; Doğan Gürbüztürk'ün blümunden bir gün evvel, Urfa'dan kazaya çocugunun trafık kazasına kurban gittiği iaancı ile jeep'ın yapabildiği azami sürat le donmesine. butün ısrarlara ve jeep'e nazaran çok daha süratli gıdecek olmasına rağmen; Seydo Aydoğanın 1966 impalasına blnmedığı sabit olduğu halde; Seydo Aydoğan tarafından, kendı arabası De donüldüğu sovlenmekte; v e arabada ertesi gunu vapacağı ailevi işlemler hakkında bırlıkte alınmış bır çok kararlardan bahsedılmektedır. Doğan Gurbuzturk Seydo ile hıçbir zaman dost olmamıstır. Sevdo Avdoğan tarafından \u kardakı v e benzerı ve tamameiı asılsız söylentılerle sanki bır dostluk varmış gıbı gostenlmıştır. Neyse, bir an ıçin; Sevdo ı ! e Doğan Gurbuztürk'un gerçek dost olduklannı ve lddıanıza go re fakultelerde, sakat verılmıs idarî kararlara ornek olarak okutulması gereken kararın da bu dostluk sebebi ile çok yanlıs bir sekilde verilmis olduğunu kabul edelim. O zaman da. lütfen şu ıuallere cevap verimz Sayın Valı Bey. a) Karar iddıa ettiğiniz gıbı sakat ve tamamen dottluk eserı verilmis bir karardı da; neden Bakanlığa bildırıp tashıhı ıçın ıcabına bakraadınız? Neden. tayını için fırsat kolladığınız Doğan Gurbuzturk için; Bakan'iğa yazarak; ısmen değilse bıle; umuml olarak bır mufettış ıstemedıniz? Neden sakat kararın «sorumluluğunu» değilse bıle: uyguianısı ile «vebalini» çektınız? b) Açıklamalarınızda. kararın tamamen haksız olmasına rağmen, zevahırı kurtarmak için. Alay Kumandanına kararın int.ni ve ağırhğını ortay» koymus bır vali olarak tavsıf edıleceğıııi7İ, neden kaale almadınız? 2 Bır valı, »artlar ne olursa olsun; ağırhğını haktan ve hu kuktan yana koymaz ise; ne ksdar da iyı niyetli olursa olsun; korumus olabilir mi? kurumus olabilir mi? Karar sakat olmayıp; hakkâ \e hukuka davandığı içındır kı. bolgenın asayı^ıne hiçbir zaıar gelmeksizin; sizin de ifade ettığınız gibı; Seydo Aydoğan'ın arazısıne tecavüz eden ve aslıuda kendilennın de baskaca toorakları bulunan 34 kbylu. kararın uygulanması sırasında: »razi mahalline dahi gelmemısterdir. Ağabeyimin ölümünden IS gun sonra da. tesadufen benım de kazada bulundugum bir gun de; anılan 34 köylü; Seydo Ay doğan'la barışmağa ve anlasmağa gelmislerdır ve de bamıp anlasmışlardır. Eğer sizin iddia ettiğiniz gi bi; bu köylüler Kaymakam'ın kararını haksız bulsalardı Seydo Aydoğan'la Kaymakam'ın ölümünden sonra anlasmak yerine; hadise çıkartarak; durumun yeni kaymakamca bir daha incelenmesıni sağlarlardı. Hat CUMHURtTET "Rüşvet olayında kaymakam öldürülme tehdidi altında kalmıştı,, « .. Viranşehır, Belediye Başkanı Suptu Oıtop ıfadesınde; Golkürk koyu davâsının cere:an ettiğı gunlerde Kaymakam Doğan Gurbuzturk'ün bana anlattığıha gore; Valı Kemal Gazezoğlu, kendısının o gunlerde, Urfa'ya makamına çağırarak Golkurk mevzuunda bügı ahrken, aynen bemm not defterıme «eçırdığım gıbı «Hadıse ıle ılgısı olmayan bır vatandaşın vı layet makamında ve Sayın Valı nın huzurunda. dosyanın hukuki vechelerini ve mevzuatın ıcabını kendüerıne izah ederken ve şahsi kanaatımi yazılı olduğu gıbı, şıfahı olarak da ıfade ettığım bır anda. Urfa encumen aza=ı Halü Akıl'ın yuzüme kar*ı, Golkürk köyü aleyhıne «Kaxar verdiğıniz takdırde, bu sıze pahahya mal olur demesıni ve Vaiınin de susmasım calıbi dıkkat buîdurn.» dediğini ve bunu avnen takvımıne de yazdığını ıfade ve beyan etmıştir. Kaymakamın Ağabeyi intihaıından bir ay önce Viranşehir'e gıttiğınde, kardeşinin (Dogan Gurbuztürk'un) bu hususu aynen kendisine de anlattığını Ifa de ve beyan etmektedir. Halıl Akıl'ın, kaymakama soy lediği bu sözlerle kahvehaneler de övundüğünu kaza halkından Hasan Taylan ve baskaları da ifade etmislerdir. Vali Kemal Gazezoğlu ile yap tığımız gorüşmede, Valı Viranjehir AP. llçe Baskanı Seydo Aydoğan v e Belediye Bajkanı Suphı öztop ile arasının jyı olmadıiını ve Kaymakama bu kımselerle arkadaslık yapmamasını ıki defa ıkâz ettığıni ıfade ve beyan ıle. Seydo Aydoğan'ın Golkurk koylulerının tecavuzu olayında, bunlan tutan Halıl Akıl'ın tehdidi karşısında susmasının sebebini ortaya koymuştur. Bir ağa Valinin yarnnda kaymakamı tehdit edebılmış ve Vali de buna ses çıkarmamıştır. Bu bır vakıadır. Bunun kaymakam uzerinde yaptığı etki yıkıcı olmuştur. Esasen ruşvet ola yında. öldürlme tehdidi altında kalan kaymakamın bır ağa tarafından Valinin makamında tehdit edilmis olması moral çökuntüsunü artırmıştır. mmmmmsmm Vali Bey, Bakın, bütun bunları ne ben soyluyorum; ne de «uçluluk psikolojisi ile ve de ta mamen dedikodular ve kendinızden menkul iddialarınızla suçlamağa çahştığınız Ağabeyim Doğan Gurbuzturk söyluyor. Olayda tamamen 3. ncü şahıs durumunda bulunan, Mulkiyeliler Birliğımn Avukatı Mustafa llhan Bey, Mulkiyeliler Birliğine verdiğı raporunda söyluyor. «Falînîıı yanında kaymakanıın tehdit cdilmesi moral vöküntüsünü artırmıştır...» faz edilmesi için ve gerekirse sert tedbirler alıomau için emir ler verdiğınızi ve köylülere de kaMrın infazına mani olunması halınde; jandarmaca zor ıstımıl edileceğıni batırlattığınızı beltr tıyorsunuz. Jandarma Kumandanına sözunu ettiğiniz emirlenn; köylülere de anılan hatırlatmaları yaparken; sıze de su suallerin so rulacağını duşunmedımz mı Sajın Vali Bey? 1 Fakuultelerde bu karar okunurken; tızın de Kaymakam tarafından verılmis sakat bır ka rann uygulanması ıçın ««hjıyetâ daha önceden, sizin de avukatlarına tavsiye ettigiciz gıni, Danıştaya başvururlardı. Bütün bu delillerden ve açık lamalardan sonra; Kaymakamla Seydo arasındaki dostluk konusuna iliskin ve tamamen riedikodulara, hem de her nasıl<a. sadece muayyen kışiler tarafından duyulabilmıs olan dedıkodulara dayanan iddıalarınızı ce vaplandırmayı dahi lüzunnuz buluvorum. Ancak, sızi zıyaretim sırastn* da karsılıklı konustuğumuz bır konuya dokunmadan geçmıyec*eım. Verilen karar... Goruyorsunuz ya Vali Bey, Kaymakam Doğan Gurbuzturk ne Seydo Aydoğan'ın dostluğunun etkisi, ne de karısının tesiri ile karar vermiştir. Sadece ve sadcce hakka ve hukuka olan bağının etkisiyle karar vermiştir. Onun, hakka ve hukuka olan bağhlığı, çok benımsedığı. Arapkırlılık bağından daha kuvvetlı olduğu ıçindır kı; bır mulkıyeh olması sebebıyle, a>nı zanvanda bır ağabeyısı sayı labılecek. Sajın Valısının; huzu runda, kendısıni tehdit ettirebilecek kadar kuvvetli bır urzu sunu yerine getirememistir. Evet Sayın Vali Bey, bu karar ve karara ilişkin olaylar mulkıye ve Hukuk talebelerine mutlaka okutulmalıdır. ldealist bır idarecinin, ne Arapkirlilik etkisinde ne de tehditlerden korkmayarak; şartlar ne olursa olsun, hak ve hukuktan yana olması gerekliliğine örnek olarak okutulmalıdır. Yukarıdakı açıklamalardan sonra, suçlama ıhtıyaçınızı tatmm ıçın; bu konuda Ağabeyımle aranızda geçtıjini iddıa ettiğınız konusmaların ve dedikoduların hangı olçüde samimi ol duğunu izaha lüzum dahi hissetmeden; size birkaç sual sormak ı^terım: Vali Bey. a) <Sıyasî ıktıdann dayalı bulunduğu partıye mensup bır kımsenın» hak ve hukukunu mankeme kararı ile isbatladıgı halde; sırf o kişi AP. Ocak Baskanıdır; ben ise «Siyasî ıktıdann etkisinde kalmayacağımı ısbatlayacağım» şekhndekı pesın bir hukümle; haksız çıkartılması; «sorum tasıyan insaniarın ağırlığı ve oturaklığı» ıle bağdaşır mı? b) Kaymakam Doğan Gurbuzturk'e verdığınızı ıddıa ettığınız • Tali önemi haiz talepler dısındakı, soruşturmaları bizzat yap. Soruşturmalarda mumkun olduğu msbette maddi delıllere ıti bar et. Sahadetı oadan sonra dusün » seklindeki nasıhatları llk yazmızda bırçok dedıkodu lardan bahsettikten tonra. «talar tarafından Ankara'dan alırımıs bır elbıselıkten bahsedıp; ıddıalarmızı da Agabeyımın ıntihar mektubunun tejıt ettıgini söyluyorsunuz Bu konuyu, benım zıyaretım sırasında, sorduğum bır sual UJC nne Avukat Mustafa llhan Bey' in de huzurunda «Doğan son de rece durust bır 'usondı Anıa karısı onu daıma rezil ettı. Çocuk ona çes:tlı elbiselikler alnken, hattâ Surı\e'den dabı elbıselık getırmışken o bu eıbibelıklerı dıktırmeyıp; eskı elbise ve manto ıle dolaşarak: saLöa solda; ben su elbısenın v e halâ kıslik mantonun ıçınde gezerken: bızım bey de namuslu kalmağa çahşıyor. Namuslu ka'.ncağina benı şu kışlık ve perion mantonun ıçınden kurtarsın şetc lınde konusmaları ıle çocuğu rezil ettı. Mealınde ızah ettikden sonra; Esın'ın bu hareketlericı; fırsat kaçırmayan Seydo v e Sup hi Ağaların, derhal değerlendıre rek; Doğan Gürbüzturk'ün haberı olmaksızın kendisine elöiselık hediye ettiklennı; onun da kabul ettığıni imâ etmiştimz. Konusmalarınız DU şekilde ol duğu halde; yazarken dedıkoduya ve hayal gucünuze dayanan yazı serınızın başlangıç kısrama böylesi daha uygun geldığinden mı; yoksa hadiselerın etkisi ile hafızanızda meydana gelen değişiklikten mi; soz konusu elbiseliği âdeta Ağabeyimin de haberi varmıscasma ve de daha kazaya da gelmeden Ankara'da aldırtıyorsunuz. Fakat yazmızın son kısmında da; vicdanınızın musaade etmemesinden veya hafızamzın e&ki haline dönüşmüs olmasmdan ri yade; yazı serinizln o kısmına daha uygun duçtüğünden; Esın'e sorduğunuz suallerde Anka ra'da alınmıs olması bir yana; Doğan Gurbuzturk'ten habersiz alındığını kendınız de kabul edıyorsunuz. Yarın AYNIŞARAÇ DOSYASI Bond MODESTY BLAISE İSTANBUL Acılıs Droeram Turkuler Eeltıra sohb«tl Ov\m havaları Kove bab«rleT. Sabah melodlltri Haberler ve hava durumu Istanbulda burun H»Ilf müzık Bu «abah «uınle Kücuk orkestra Sarkılar Ovun bavaları Vılsler Cesltll turkuler Vıvolonsel solol»xı Müzlk kutusu Sen ne cuzel bulurtun cezsen Anadoluvu 1 10 25 Çuzıd* Knrıilttn. t r î t ' * ' , 10 40 Arkası varın. ^».^»,«^ 11 OT KT» habertert" • ^^SK**,. 1105 Sabah kor.seri 1155 Orhan Avsar orkeıtrHi 12 10 Kucuk ilinlar M. Ervurekten turkuler 1215 12 sn Kume faslı buiün 13 00 Haberler R G.d« 13.20 Hafif münk Reklâm DrogramUrı 13 30 14 00 M. Demırkırandan sarkılar İsmet Sıral orkestrası 1120 14.35 Saz eserlert 14.50 Kjcük konter 15 40 Rıza Rıt'ten sarkılar 15 55 Ara haberlcrl Gençllfle doğru 1S00 17 00 Cocuk bahcesl 17 15 Ara haberleri Melodıden melodıve l"20 17 50 Reklâm programları Haberler ve hava durumu 19C0 19 40 Küctik ilânlar 19 45 M KovancıcUn nrkılar 30 00 Bır ılce. bir bucak Yurdun sesi Heredot tarıhl 24 saatm olavlan Plaklar arasında Klâsık Türk musikisi korosu Reklâm oroeramları Hnberler ve hav» durumu Radvo vavlılar tODİulu&ı ünlü 06 25 06 30 06 45 06 50 07 00 07 05 0^ 10 07.45 07.S0 08 00 08.20 08 40 08 55 06.10 08 30 09.45 10 00 10 15 23456789 U&U. HAUU / dır. 6 Tanrıya kulluk etrne lşl YLKARIDAN AŞAGlYA: 1 Bır uzak mesaie olçusU. (eski dlnl tertm), bir s o m edatı. 7 Bır şeyi telc 2 Vakuyle Mezopotamyada hu 2 8 9 rar tekrar okukum sürmüş bır devletın hükümteJüJ darlarmdan (koydugu kanunlarla >erleştiren (ikl tarihte adı geçerV 3 Tersi tren söz). 8 Kuistasyonudur, «dürtUştürür» kardurmuş köpekle şılığı bir çekim. 4 ~ «Esas çixgi» re eskiden böyanlamına iki söz, «çota» un altsile denilîrdi, bir nın tersı. 5 Piyasada az bulusıfat takısı. 9 nur durumda, boyle yerde yemefc Tarlaya tohum atma hareketinl yemektense bol yerde dayak ye DflnM yapamayış. mek daha iyıdır dıye bır söz var kallednrala SOLDAN SAĞA: 1 tnsandaki huy ve eğilım jj5fpuntjn onda yarattıgı ruhl te"ırieI'r"ka'Bmyet ve zihrifyet. 2 ~ «Dınl inancı pek kuvvetli değü» anlamına iki soz. 3 «Sözlüğe bır goz at!» mânasına iki kelimelık bır emir. 4 Bır çeşıt generalin iki başı, erkek keçi. 5 Tersı «sayı» nın yazılı şekll demektir, Kıbnsta bır turlü akıllanmıyan topluluktan bır fert. 6 Bır şeklın boyu ve enının ölçusünü belırtmek içm eskiden bu soz kullamlırdı ( e s ö usul çoDONKC BTTLMACANIN ğul), defa veya kez. 7 Sık sık ŞEKLl aynı hareketi yapma tarzındaki NASIL BALLEDtLECEK TnkandakJ nkamlı boimacada sasimr rahatsızlığı, «ıplik ıplık hale dece 4 U n e anabUr (ipncn) v e 8 taoe «onnc vardır Boj kalan 12 getır!» karşılığı bır errur. 8 «Pek cüz'l mıktarda pratik» ma karenio Içıne 1 den 9 • kadaı aygnn birer rakam koyarak r e topnasına ıki söz. 9 Çok gızli tu lama, çarpma, çtkartma, bötme isaretlerine dikkat ederek «oldan tulan şeyler (eskı usul çoğul), Yu saga r e rnkandaa atjatıya bsdınacada cösterileD sonnçlan bnlnnnı. Birat raktiniai ajıı ama, bof rakttnizi hoşça geçirmis olnrsonuz. goslavyada bır şchır. Garth Tiffany TIFFANY'JONES OLDLJM AN K A R A Acılıs. oroeram Koye haberler V Gursel ve Nermın Demırcavdan sarkılar Haberler ve hava «lurumu Sabah muzıil Ankarada buoun ve kucuk ilanlar Her telden M Tjrune'den turkuler Bır baskk gözle Sabah konserı 09 35 Kısa baberler 09 40 Arkası \arın 10.00 Cesıtli müzık 10 20 C. Cevher Cıcekten turkuler 10 35 F KozmoSludan sarkılar 10 55 Melodlden melodive 1115 Cocuk bahcesı 11 30 Konser saatı 12 00 S Candan turkuler 12.15 Klbn» saatl 12.30 Sarkılar ve ovun havaları 13.00 Haberler. R. G. d« bucun 1320 Haiif muzık 1130 Reklâm Droeramları 14 00 1415 Cocuk bahcesi N. Demırddvenden sarlolar 14 35 Buüün lcın «ectlklerlmlz 14.35 Kısa haberler 15 00 N Yümazdan turküler 1! 11 Konser saati 15 45 Plâlclar arasında 15 55 Genclıie doiru 16 55 Kısa haberler 17 00 Yurttan sesler 17 30 Köv odası 17 "io Reklim oroeramları 19 00 Haberler ve hava durıımu 19 45 A Akkılıctan türküler 20 00 Sılahlı Kuvvetler saati 20.15 G Teccrden sarkılar 20 35 ttalyadan müzlk 20 5î Uvkudan Cnce 2100 24 saatin olavlan 21.05 BSzden teknlk eSTetim 21.25 Brkekler toDİuluiu 21.50 Kucuk konser 22 05 Plâklar arasında 22 25 B Akartürkten türkuler 22 45 Haberler ve hava durumu Gecen mevıimın konserlerı 2a 00 23 45 Gece varısına doSru 24 00 16 55 17 00 17 30 18.00 18 30 19 00 19 30 20 15 21 00 2145 22 00 22 45 23 00 23 30 34.00 0! 00 Kaoanıs İSTANBUL IL RAOYOSD flLNIMDAKI BIÇflK YflRflSI 19 Yan gözle süzdü, Kâzım'ı, yattığı bunca erkeğın hiç birıne benzemıyen bir yuzü vardı; gerus. ve aydınhk bir alın, kalın etli dudaklar, kumral bıyıklar. Zehra, irkildl. Kâzım, bu bataklarrn insanı değildi. Onbeş yıldır batağın batağına saplanmış Zehra onun karısı olamazdı. Olmamalıydı. Deli gibi sevdigi Kazım'ı bahtsız ederdı, ya sayışını zehir ederdi, belki de başını belâya sokar, elıni kana bulastınrdı. Bunca yılın binlerce erkekleri Zehra'yı rahat bırakmazdı. Bugün Kara Hüseyin, yarın Altındıs Mehmet. sonra ötekiler. Her yerde, her zaman karşılaşacaklardı. Konsola gitti, en alt gozü çekip örtünün altma gizlediği Genel kadın vesikasını aldı, sonra, Kâzım'dan gizlemek ister gibi yaptı. Kâzım, görmüştü. Zehir gibiydl suratu «Ne saklıyorsun benden?» lan hayallerinın tek suçlusu bildiği Zehra'ya düjman «Hıç, bir şey değil..!» «Ver şunu..» Zehra'nın bütün vücudu titriyordu. Kesin karaıını bir anda vermişti. Polısteki Fuhusla Mücadele Komisyonu gibi uzun boylu zaman gerekmemisti Zehra'nm kararı için. Kendini tutmaya çalıştı: «Yok bir jey» sana öyle geldiU Kâzım, hışım gibi gelip elini Zehra'nın göğsfine soktu ve fotoğrafh genel kadın belgesini çekip aldı, baktı. Bir süre kala kaldt. Donakalmıgtı: Neden sonra kendini biraz tophyabildi: «Demek Demek sen...!» «Evet.. Gördün gözlerınle!» Son bir çabayla, son sözünü soyledi: «Haydi, çık gıt. Bir daha da gelme'» Kâzım, rakı şişesine uzanıp lıkır Ifkır içti; yıkılan hayallerinın tek suçlusu bildiği Zehra'ya dşüman düjman baktı: «Vesikah orospu seni.. Beni.!» Başka bir sey daha söyliyecek gibi oldu, sonunu getiremedi; koşa kosat çıktj, Kapıyı kapamadan. Zehra, karyolaya çöktü, ağlıyamadı bile: «Vesikah orospuymuşum! Beğenmedrn mi küçük bey! Vesika almak kolay mı? Herkese vermezler vesikayı. Yirmi bir yaşını bitireceksin. Yurttaş olacaksın. tş yerine komisyon izin verecek. îş yerinin çevresinde okul, tapınak, daire olmıyacak. Vergini ödiyeceksin...!» Odanın içi alacakaranhktı. Saka kuşu başını tüylerinin arastna sokmuş uyumaya hazırlanıyordu. ha liç'in uğultusu odanın içine dolmuştu. Butün ağırlığıyla. Zehra, yatağın üstune boylu boyuna uzanıverdi. Kapı hftlft açıktı. Baukpazarı'mn yan sokağındaki kuçük kahve bo} sayılırdı. Kahvenin ba;lıca mü'tenlerı olan sey Yazan: BURHÜN ÜRP/1D yar balıkçılar daha dönmemiştiler. Pencerenin arkasındaki masada yaşı belli olmayan bır ihtiyar, uyukluyordu. Dipteki masada Artin ve Çopur Nuri çay içiyordu. Tıraş.lan iyıce uzamıştu Masada bır yığın gazete vardı. Gazetenin birini bırakıp ötekıne uzanıyorlardı. Bakışlan ikide bir korkuyla kapıya gıdiyordu. Kapıda Leman göriinünce bir sarardılar. Leman gelip yanlanna oturdu. Gazetelerden bi rini karıştınyormuş gibi yaptı. sesini yavaşlattı: •Zehra karvolasının altında bır genç kız fotoğrah bulmus!» tkisinin de rengi atmıjtı. Yine de renk vcrmemeğe çahştılar. Çopur, daha «oğukkanlı göründü: «Ne yapalım yani?> Leman, kotü kötü baktı: • Ölüsü çöplükte bulunan kızın fotoğrafı.» Artin, dehşetle baktı: «Ne dedi Zehra !> Leman. çopura dikti gözlerini'» «Çopur, isler sarpa saracak galiba!» Garsonun bıraktığı çay fincanına uzandı: «Ben yaüştırdım Zehra'yı. Amma, pek kuşkudaU îkisi birden, Leraan'ın ellerini tuttular: «Sen yürekli karısındır, Leman abla!» Leman kalktı: «Benden yana kaygılanmayın.. Fakat, ayağınıa denk alınl» Geyikli Aile Bahçesi >eni yeni doluyordu. Semt insanlan işinde gucündeydi, henüz. Kun Amca öğle uykusundan daha dönmemişti. Kâzım ^cağı garson Ihsan'a bırakmış, bahçenın denıze bakan masalanndan birinde oturuyordu Sandalyelerin ikisıne kollarım dayamıg, iki sandalye çekip onlara da bacaklannı uzatmıstı. Bütün vücudunu bırakmıştı. O geceden beri yavaş yavaş kendini tophyordu. Yirmi beş yaşın canlıhğıyla toparlanıyordu îçi hâlâ salasa da, yavas yavaş unutması gerekıyordu. Bovle olu şu belki daha iyiydı. 1lerde arkadaşlarma: «Bir zamanlar Zehra adh bir karıya tutulmuştum. • dıye tatlı bir hüzünle anlatırdı. Remzi göründu Geçen hafta barışmışlardı. Yaklaştı: «Haydi kalk, pinekleme mıskın misktn!» Kâzım, direndi: «Yorgunum Nuri amca da gelir az sonra!» Remzi, tutup zorla kaldırdı: «Boşver Yürüyelim Cıbalıye kadar'» Sonra guldü: «Az sonra tütün fabrikasj paydos eder!» Kâzım, boşver gibilerden guldu. Remzi de güldü: (llevamı var) BURSA VALİLİĞİNDEN Bayındırlık Bakanlığı Yapı ve Imar İşleri Reisliğinin 1 llimiz Bölge Tamtrhancsl ın=aatı 527 sayılı Kanun uyarınca 1967 mali yılı ödeneğı 15UU0Ü, lıra olmak uzere 1968 yılına sarı olarak 2490 sa> lı Kanun hükumlerıne gore kapalı larf usulü İle eksıltmeve konuimuştur 2 Jşın keşıf bedelı 478 171,85 lıradır 3 Eksıltme Bursa Ba\ındırlık Müdürluğu Ihale Komısvonunda 18 '9/1967 Pazanesı günu saat 15.00 te yapılacaktır. 4 Eksıltme şartnamesı ve dığer evrak mezkur Müdür'ukte görulebthr. 6 Eksiltmeye gırebılmek ıçin ısteklılenn : A) 22 876,87 liralık geçıcl temınatını, B) 1967 yılına aıt Tıcaret üdası belgesını, C) Muracaat dllekçelenyle bırlıkte vereceklen (Eksiltme şartnamesınde belıtılen ve u=ulune gore hazırlanmıs olan) plân we teçhizat beyannamesım, sertnaye ve kreül ımkanlarını bıldıren mali durum bıldırısını, teknık personel beyannamesinJ. taahhut beyannamesım, Baymdırhk Bakanlığından almıs olduk.an (C) grupundan keşıf bedeli kadar lşın ekMİtmısıne gırebıleceklennl göstenr mııtaahhltlık ttarnesını tbra suretıvle Bayındırlık Mudürlufiu Belge Komtsyonundan alacak'.an yeterlık belgesını teklı» mektuplan ıle bırlıkte zarfa koymaları l&zımdır 6 tstekliler teklıf meHtuplannı 18/9/1967 Pazartesl curu saat 14 U U e kariar makbıii karçıhğında Ihale Komıs\onu Baskanlığına vereoeklerdır 7 Yeterlik belgesı alınması ıçın son muracaat tanhı B/9/1967 Çarsamba gunü mesal saatı sonuna kadardır. Telgrafla müracaatlar ve postada gecıkmeler kabul edılrr.ez. Keyfiyet ılân olunur. (Basın: B 88Sr 22127/10798) Möbfefı Kiralık Çankaya, Basın Sıtesı A blok 5 numarah daire, ka!orıferlı, telefonlu, raoblelı kıralıktır. Gormek istevenler kapıcıya, gbrusmek istevenler Tel: 12 95 44 ve 17 76 76 telefonlara başvurabıhrler. Cumhurıyet 10802 . DOK t O R T.ZiyaKırbakan Oert Saç vt Zührevi Rastaltklan MStetaassm tsttktSI Cad. Pantınkbapı No: S« Tel: 44 l t 73 ELEMAN ARANIYOR Büro işlerinde çalışmak üzere askerlığini yapmış erkek eleman aranıyor. Müracaatlarm; kısa hâl tercümesi ile P. K. 24< İstanbul adresine yapılması rıca olunur. Cumhuriyet 10801 xxm Taşköprü Belediye Başkanlığından 1 Mücadele uzmanlan murakabesl aiünda 12. defa Uâçlanması yapılan Belediyemız tşletrnesine ait Nümune Pjdanlık Bahçesındekı tahminen 50 ton elma 40 bin (Kırk bın Ura) muhammen bedeilı satışa çıkarümiîür. 2 Geçid temınatı 3.000. tX. Üç bin Uradır. 3 Elmalar doiuya knrşı ekun ayı sonuna lcadar Elli bin 11raya sigortalanrnışür. 4 thale 26 Eylül. 1967 salı eünü saat 14.00 de Bahçede Encümen buzurunda yapılacaktır. 5 Para tahsılınde alıcıya kolaylık gösterilecektır. 6 Arzu edildiğlnde 10. TL. sı bedel karşılıeında şartna» mesi gbndenlır. 7 Komisyon Usaleyl yapıp yapnuunakta muhtardbr. Üln olunur. (Basın 22355/10797) Acılıs ve Drosram Sızın icın Kücuk konser İvl aksamlar Senioruk muzik Turkıveve hos seldınız Aksam konserı Genclerle beraber Ooeralardan secmeler Hafıf muzık Gece konserl Latın Anerıka melodılerl Caz rnurlü Bir sarkıcı Gece van<ı leln ProBram ve karjanıs xxn
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle