Katalog

CUMHURÎTET 11 Eylül 1967 SAHÎFE BEŞ Güzel Amerikalılar Dört yıldanberl Turluye'nin önce Izmir, sonra îjtanbul'da Amerikan Kültür Ataşelığını yapan Sam Courtney önümüzdekı günlerde memleketimizden ajTilıyor. En şiddetli Anti • Amerikanlara bile kendlsini sevdiren Sam Courtney'nin bu başansmda zekâsı, hakıkî Türk dostu olması ve sevimhhğınin büyük rolü var ama eşi Donna'yı tanıyanlar onun da payının da küçiık olmadığını anlar. lar. Çoğunlukla Amerikah kadınların erkeklere tahakkum ettıklerım büenlerin Donna Courtney'yl tanımalan güzel bir sürprız oldu. Lâcivert gbzlü, kalkık burunlu, sinema aktrislerine taş çıkartacak kadar hoş bir kadm olan Donna dort yıldanberi edindıği Turk dostlarından aynlacağtru düşUnürken bıle gözlerinin yaşardığını söylerken çok samiml. Mükemmel Turkçesı bunun delillerınden bıri. Üç çocuğu olmasına rağmen İngıl u c e öğretmenliği de yapan Donna. Courtney Washlngton'a doner donmez orada da mesleğıne devam etme çarelert arayacak. Sam Courtrıey otuz yaşında; fakat Washington I T ariciyesinin onemli bir kısmmın başına gidlyor. Bu başansında da eşinin rolü çok. Daha on dört yaşındayken geceleri bir orkestrada çaüşan ve kazandıgı parayla tahsiline I 16 yıla mahkum ' bir gangster Isviçrede yakalandı Selâhattin GÜLER Silâhh soygun suçundan 16 yu 8 ay ağır hapis cezasına çarptırılan gangster Mustafa Eskiturk, : Isvıçre'de yakalanmıştır. 1964 y ı | lında Türkiyeyı kaçak olarak terkeden, önce Almanyaya, daha sonra da lsviçreye giden Mustafa'nın Lozan şehrinale çalıştığı Turk Interpolu tarafından tesbıt edilmiştır. KtMlN AKLINA GELİRDİ? j Sahte pasaport veya adam ka j çıran bazı şebekelerin aracılığı ! ile Avrupaya giden mahkum, de« ğışik isimlerle dolaşmağa başla \ mış, gittiği memleketlerde de iş : bulmuştur. Almanyada Türkle ] rin çoğunluğunu dikkate alan | ve buraa'an Isviçre'ye geçen Mus; tafa Eskiturk, «Bnrada bnlnn dafnmn kimsenin bilmediğini tahrain ediyordnm» demiştir. TUTUKLANDI Interpol'ün, Türkiyeden kaçan < ve yabancı memleketlerde çalı ' çan mahkum ve diğer firarilerin yakalanmasında v e tesbitind'e :, görevlendirilen detektifleri ara > lıksız olarak faaliyet göstenne | ğe başlamışlardır. Bütün iller | den mahkum v e sabıkahlann \ listeleri istenmiş, bu listeler ü { zerinde de incelemeler yapılma | ğa başlanmıştır. Lozan sehrinde j yakalandıktan sonra tutuklanan ' Mustafa Eskiturk, «Ben snçsu I ı u m . Bn bans atılan bir iftira • ' dır» d"emiş, fakat kendisini kur * taramamıstır. i Yıkmaı ÇETINER'in Röportajı 40 ocak hndık dikenin ahrette yeri cennettir,, Son bır gayretle emektar fcatırı durtükledı, ilerdeki mağazaya kadar yürümesı için.« T Ü R K İÇ F I N D I G I N I N KİMYEVİ YAPISI Taze iken . °a Kuruduktan sonra 3.77 15.62 66.47 , 9,03 3,28 1.83 Courtneylcrln ailrsinde güzel olmayan fert yoktur. Oğullan Aaron'a iki kızkardeşi Cathy ile Christine'in büyük zaaflan vardır. Annelerinin müsaadesi oldukça ona bakmak Için sıra beklerler.. kolejden nekadar arkadaşım varsa telefonla dâvet eder, onlara bol bol hamburger yedırırdım. Tabii bırkaç ay sonra dükkânın kapandığını soyleraeğe luzum yok.» Şımdi de orada satın alacağı evlerine buradaki bütun dostlarını dâvst eden Courtneylerin yeri kolay kolay dolmayacak. Dostları bu güzel Amerikah aileyi Türkiye'den doktoru da oğlu Dr. Ayknt Kazancıgü'di. Kulübün güzel jesti.. l'zun yıllar bekledlkten sonra rautlu bir sonia Moda Kuliipte kıyüau Semra ve Bedrettin Sakızlı.. Tarabya'da yapılan bir torende Askeri Yargıtay Başsavcısı Amiral FahTİ Çoker'in oğlu Yüksek İnşaat Muhendisi Bülent Çnker ile Çiğdem Balcı nisanlandılar. Yüzukleri takan Askerî Yargıtay Başkanının kısa konuşmasını dlnleyen nişanlılar gozukujor... devam eden Sam, Donnayla evlenince Üniversıteye gırmış, bu defa çalışma sırası karısma geçmiş. Bu sayede kısa zamanda mesleğınde ilerleyen Sam şlmdi karısına Amerika'da yarım kalan tahsüini tamamlama fırsatı verecek. Courtneyler son günlerinî karşıhklı dâvetlerde geçıriyorlar. Pera Palas'a geçmeden once evlerınde bir hamburger partlst veren Sam'ın bu ananevl Amerikan köftesinl yapışındaki mahareti gören dostlarına, «Ben», dedi «hayatımı kasanırken bir ara bir hamburgercı dukkânında çalışırdım. Öğle sa»tlerınde patronuıj evıne gıdınce sevgilerle uğurlarken başarılar diler. Espriler başlaymca.. Prof. Dr. Tevfik Remzi Kazanagil kendı adı verılen sokaktaki üç katlı evınde ağır bir hastalık geçirdikten sonra nekabat devrine girdl. Eşı Nılufer Kazancıgil vs kızı Canan Usman'm nobet tutarak basından bir dakıka bile aynlmadan baküklaıı hasta sıhhate kavuşur kavuşmaz esprilerlnl sağa sola savurmağa başladı. Doktoru tanıyan ve seven şoförler bile o meşhur gürültülü Kazancıgil vokuşundan ınerken patırtı yapmamağa çalıştılar. Doktorun ozel KAOIMÖY^ # 9 KAD a ^ ^ YARARJNA MERDİVENKÖY'j|Y|IJH EYLÜL Moda Kulübü Cumartesi gecesl olak Hasan, döndii tiolaştı yiyaz sezonunu kapadı. Üç yıldanne eski a d a n u n s yanaştı. «Gıt beri bu kulüpte çalışan Şerif Yfiznıezsem ayıp o!ur, günab obaşıoğlu orkestrasının kontratı da lur» diyordu. «Geçen vıl söz verbıttı; gelecek yıl başka bir orkestTÜRKÎYETE GETİRİLÎNCE l dim.» ra gelecek. Kulüpler üyelerinln önümüzdeki günlerde îsviçre' * «Hem borcumun yansını oderarzusıma göre işletilmesi lazun ye gıdecek iki Türk detektifi 16 yıl 8 aya mahkum Mustafa Eskişrelen yerler olduğuna göre geletürk'ü alıp îstanbula getirecekcek yıl için üyelerin e a büyük artir. Evrakında, «Dikkat kaçar» zusu gürültüsü az olan bir orkestyazısı bulunan Mustafa Eskirarun çalışması. Yemek: yerken turk, arkadaşlan ile görüştüruldavak yemişten beter olan üyelerin memektedir. bütün rical&nna rağmen mikrofonlaraun seslerini kısmağa kıyamayan orkestranın elemanlannm nezaketi ve efendililiği içüı söz yok; Moda Kulübü üyelerine kendılerini aratacaklar ama gürültülerinin örleneceği söylenemez. ir haftadır evlerinin önündeki barman yerindeydi fınTiyatroculann perde arkasrada Şehrimızdekı butun resmî, 5dıklar .. Yaçmur da yağmakalıp da tanınmayan elemanlan 7el v e köv ilkokulları onumuzmıstı şanslanna... Ya raazallab a l i ı ş toplamaz ama idarecileri ondeki 18 Eylul Pazartesi sabahı böyle bir felâket gelseydi ne yalarm kıymetini büirler. Moda Ku1967 1968 yeni ders yılına başparlardı çolak çocuk?.. lubünde yıllardan beri masasmm lıyacaklardır. Ordu'da bir defa boyle harbaşında hesap yapan genç muhaPazartesi günü sabahleyin büman zamanı rahmet yağmıştı da sebeci Bedrettin Sakızlı işte böyle tun ilkokullard'a törenler yapı60 milyon liralık fındıgı y a n bir elemandır. Terbiyesi, çahşkan • lacak ve okul müdürlerinin koinıstı zavallı fakir iıreticinin! . lıgı ve hemen hi v bir hesapta en I nuşmasmdan sonra derslere heufak bir hftta yapmaması kulü I Evet, zaten ne olursa fakir umen ba'Ianacakt'r bun Müdurü Sedat Bayur'u dyle | reticiye olurd"u!.. Tefeci fakir üOrdu köylerindeo bırınıle iki çocuk pekmez kaynatıyor memnun etmiştir ki genç munasiretıciyi sömürür, banka fakir übinin evleneceğini haber vermesi I 11 Evlul Cemazivelahır 6 retıciye kredi vermez, yağmur ırmak çıkardı. Bır gece bu iki sem, faızden bır hayli diişer» diuzerine, «Düğününüzü ben kulüp | fakir üreticiyi yıkar, perişan eırmağın arasında yükselen fınye de dıişündü! te yapacafun» demiştir. derdi... Çunkü; parası, kredisi dık afacının üstiine gökten bir Peki ama o zaman kızların enolan üretici, ki bunların ekserımsvi ışık indi. Mukaddes bir Bir güzellik enstitüsünde çalıtarisi ile konturası nolacak? sı büyük tüccarlardı; naylon örV. ] 3 34 12.11 15.45 18JK 19.45' 3 54 ısıktı bu. Halk, olayı dinî bir şan Semra Bayraktar admdaki Dudağuıı ısırdı Çolak Hasan .. tul£rje mahfulun üzerini^rtes» muctıe diye k»rşıl»du» genç kızla evlenen Bedrettin S*'•* Goüierı buğvtatndı... «Gelecek yıK. 111.06 5.42 9.17 12.001 1.00' 9.25 VeyaTepolâra FaldlrîrTârdı fınkızb şerefine kulüpte guzel bir Yine^ Çin kaynakları^, fına"ıktajı d ı ğ ı . . . ' ^ . ^ " ^ ' ^ ». * v % * t ^ *•• • to»... kokteyl venldi. O güne kadar birbahsederken, diyorlardı ki : Çolak Hasan şükretti Allaha Hayır bu olamazdı!.. çok hanımları güzelleştıren Sem«Kadınlar muktesit oldukları«Beterin beteri vardır! l y i ki Gelinlik çağına yaklaşan kızlara Bayraktar'ın misafirleri arasınnı gostermek için hedıye olarak rahmet gelmed'i!..» diye... n n baldırlan gbrülüyordu, yırtık da meşhur muşterüeri vardı ve yalnız fındık ve hurma ve kuru entarılerinin altından... et hediye ederler.» hepsi genç kıza nadide armağanHem ele güne karşı ne derdi? larla gelmisti. Kulüp idareslnin «Fındık mahcubiyet sembolürdn çarsın an» baba j r Nasıl bakardı yü'lerine? bu güzel jestle başlattığı düğün dür. Hurma, fındık, imparatogibiydi. . Fındık çnvallanMetelıksız de kalsam entariyi bir haftahk balayı ile sona erdi. rnn ziyafetlerinde yediği mejnın fiıerine otnran yüzlerce de, kundurayı da alacağım diye valardır. Mahcubiyeti artırır.» Şimdı ıkısı de işinin başına dönkullananın parası kövlü biribirivle yarenlik edikarar verdi kendi kendıne... dü: Biri hesapları yazmağa, dığeEvlıya Çelebi Seyahatnamesınyor, ne yapacatını kestirmeye Sonrası Allah kerimdi!.. yurtta kalır ri de yüz güzelleştirmeğe devam de (1631) fındık içm şunlan yaçalısıvordn Dananın kuyruğuBır yerden para bulurdu her edecekler. zıyordu : nnn kopacsfı gün, buçündü ber halde! «Trabzon'dan Î00 adamı ile 20 halde? Bütün bu malların veriÇolak Hasan yirmi yıl öncesi pare Laz makulesi kayıklara pür lecegi, teslim edileceği yerler gibi kuvvetli bissetti vücndünü.. silâh binip limandan ümit yelbelliydi. Bellivdi ama, yine de Fındık çuvaluunm katınn üzerinkeni açtık. Değirmenderesi limasanki bir mncize olacaknus fibi den alıp mağazanın betonuna denına geldik. Trabzon'a yakın libekleşiyordu inssnlar! rirdi .. manı »zimdir. Yine şimale gelePatron hiç konuşmuyordu... Galiba fındıgın kaderiydi bu.. rek Şan» kasabasına vardık. Âlâ Onbeş gün içüı Avrupa Konsey Her iş gayet sessiz görülüyorMucize ve sıhir!.. Eski Yunanhtop'.antılannı izlemeğe giden Kayataktır. Dağlannda ve taşlarındu burada!.. larda Ticaret Tannsı Hermesin sım Güleğin eşı Niltifer Gfilek da cümle ormanları FINDIK'tır çıft başh, yılanh, bereket semevin boşluğundan istifade ederelc ki, her tarafta Şana Fındığı mesAdamı geldi yanlanna çuvallabolu âsası fındık dah idi .. A>azpaşa'dakı apartmanlarırun hurdarj n n ağzını açmaya başladı... Romalılann o'a örf ve âdetleiçini baştanbaşa boyattınp dekoÇolak Hasan hafıfçe gülümsirıne girmişti fındık.. Onlar düre ediyor. Bu arada bebek bekleyerek malmı methetti: ğunlerde ve şenhklerde fındık diği hab^erlerinin doğru olup ol Randımanı 55 den aşafı devet; 40 fındık ocağı dikenm dalı yakarak eğlenırlerdi... O zamadığı suallerini d e cevaplandıplldir ağam, dedl. Bu yü mahsul ahiretteki yeri cennetti ama; manlar sıhirbazlann meşhur ran Nilüfer Gülek., «Biz soranlara bol sayümaz ama içleri dolgun... acaba 40 değil, 40 bin aile odeğneklerı de fındık d'alından çocuk sevdiğimizi ve olursa sevicağını söndüren tefecmin yeri yapılırdı. neceğimızı söyledik, onlar oluyor neresiya'i'' Kantarcı tındıklardan bir avuç diye yazıp çiziyorlar. Böyle blrHattâ uçbes asır oncesine kaÇolak Hasan bunların biçbirialdı .. Kırdı, kontrol etti şöyle şey olsa ben bu kadar yorucu lşdar, Fransızlar <Peri çubuğu» ani bllmezdi; hilmezdi fakat, zabır lerle nasıl uğraşırım?» diyor. dmı verdıkleri fındık dalıvla man zaman kaybettigi, tefeciye Hıhhh diye suratinı ekşitti. toprak altındaki mao'enleri, su kaptırdıgı topraklar. fındık ocak45 randımanı geçmez bu mal!.. kaynakiarmı ortaya çıkarmaya l ı n »imdi gözttnde tiltiiyordn .. Çolağın başma bir demir parçaçalışırlardı. 10 15 yıl önce, bir katır yöküvsiyle vursanız bu kadar acı hisEbu Çafer Muhammet Bin ÇeIe mi gelirdi sehre .. Biribirine setmezdı! Bütün vücudü sızladı rir el Teberi'nın, «Mılletler ve bağlı katırlar, arabalar tasırdı adamm . Hükumdarlar» adlı eserinde şu onun mahsulünü... Çok insafsııdı ( t ) efendiylfl satırları bulabihrdınız : Orta yash adam utana1! .. Ba^ıkıntarcısı .. Göz göre göre insa«Âdem gokten yere indiği varıı eğdi, etrafırıa bakamadı so m aldatıyorsoyuyr.rlardı... Hattâ, kit Tanrınm emri ile 30 türlu kaklarda .. Çolak Hasanı eşek yerine koymak meyvayı kendisiyle beraber geSanki herkes, «Bak bızım Çodemek değil de, neydi bu?.. tirmistı. Bunlardan 10 tanesi kaltk ne hale dustu» diyor da kıs Bunca yıldır dededen kalma fın buklu, 10 tanesı cekirdekli, 10 tcn gulüyordu habire!.. dık üreticisiydi. Daha dün para Ilkokullar 18 Eylül Pazartesi grünü açılıyor olak Hasan, genif bakır k»zanm içinde dııt pekmezi kaynatmaga çalışan kızlanna nrun »üre sevgi dolu goılerle baktı ve sonra duyjusunn hiç btlli etmeyen kaba bir sesle : Ben şehre inıyorum, dedı. Pazara varim bir kerre... Fınolkları y a geçen yılki (1 ) efendiye verecem, ya da Manava... (Tüccarla uretxcıler arasındaki alıcı). Henüz gelinlik çağına yaklasmaya başlayan kızlar, babalarının sozlerıne aldırmadılar bile... Fındıkları satsa n'olacak, satmasa n'olacaktı!.. Geçen yıldan beri ondan iıtedikleri kırmızı güllü basma entari ile «kontura» ya hâl» sabip olamamışlardı. Üstelik bn süre içinde üzerlerindeki eski elbiseler yıkanmaktan paçavra haline gelmisti... Çolak Hasan, anasız büyüttüğu kızlarmdan cevap alamayınca, cılız katıra yüklediği uç çuval fındığa ümitle baktı, «Hele ş u n l a n bir satim, onların gönlünü hoş etmek kolay» diye duşundu... Ve o gücle ağaçlann a* rasından şehir yoluna çıkan dar patıkaya saptı. C tanesı hem kabuksuz, hem çekjrdeksizdi. Kabuklular çunlardı : Ceviz, fındık, fıstık, haşhaş, nar, muz, badem, kestane, at kestanesi v e Hındistan cevızı...» Cennet meyvası kabul edılen fındıktan Kur"anı Kenm'de de bahis vartfı. Bu yüzden halk arasında sık sık duyulurdu şu söz : «40 ocak fındık dikenin ahiretteki yeri cennettirj» S ulh v e s e l â m e t s e m b o l ü olarak t a n ı n a n fındığın k ö k u ta Çin'e d a y a n ı y o r d u . Oralardan Iran'a, Karadenız kıyılarına 4799 yıl önce T ü r k l e r tarafınoan getirildiğı, tarih kayıtlarından ortaya çıkmıştı. Çın k a y n a k l a r ı n d a ı s e şo\le bir efsane vardı fındık ıçın : « U y g v r ilindeki Hulin dağından T u f l a v e S e l e n g e adında ikı Asıl borçlu olduğu ıpotek verdiği manava gıdip gıtmemekte bır an tereddut etü... Gıtmezse mahsul parasının tamamını alabılırdi başka yerden... Fakat bağlı olduğu aracıya satüğı takdırde ancak y a n s ı geçerdı elıne... Çolak Hasan, ne «Çotarak» toplarken, n e harman j e r m d e ve ne de yolda düşünmenuştı bunları... 11 aydır aidına getirmemişti... Hep; mahsulle bırlikte, para alacağı hayali i l e yasamıştı bugune kadar!.. Köyden, şenre inerken nıye bozsun?.. Devam etmıştı yollarda da aynı tatlı rüyayı görmeye!.. Fakat işte ^imdı, acı gerçek aşılmaz bir duvar gibı dıkUmiştı karşısma... Katı, '.askatı bır duvar!.. Fındık diyarının °/o 99 üretıcısi aynı tatlı rüyayı yüın 364 gunu gorur, sonunda karşısında o sert, o aşılmaz gerçek duvarıru bulurdu'.. Maddeler Su Azot Yağ Seker Lenyoz Seüuioz Kül 40 0U 8.Ö0 38.00 10 00 , 2,00 1,50 100,00 100.00 C B sına güvenıp bu tse başIıyanlM1 mı öğreteceklerdi ona fmdıgın ran dımanını?.. Aslında: bütün çuvallardan, Ud avucun ortasivle alman fındıklar harman edilır, sonra randımana bakılırdı. Meselâ, vüz gram fındık kınldığı zaman içi 50 gram, kabuğu 50 gram geliyorsa randıman 50 demekti . Fındık fiyatlan tesbıt edilirken 50 randıman esas tutıüurdu... Şayet, 100 gram fmdıgın İçi 55 gram kabuğu 4« gram çıkarsa, bu defa randıman 55 sayüırdı... Fındık alım fiyatının 5 lira olduğunu farzedersek 50 den yukan veya aşağı 1 randıman ıçm 10 kuruş veva 20 kuruş değer konur du... Bazı yıllar. baza bakımli ve vonmli bölgelerde ardıman 63 e kadar çıktığı, barın da bunun ÎJ ve kadar dustügü göriılürdü... Borçla olan üreticinin malını ahrken randımana bakmaıd) ne tüccar. ne de manav!.. Fakat, randıman..ı bir de düsük olduğunu hissederse, fiyaü kırmak için iidik didik edtlirdi çuvallar Sonra, bazı patronlann kantarrıları. kollarının altından hokkabazlar gibi çıkardıkları çörük fın dıklan katarak randimanı duşuk göstermeve çalısırlartJı!.. Ya!nır TEKFEN 0 Gülek baba olmuyor olak Hasan işin köttiye gittiğinı gorüyordu... Bu adamlar la başa çıkmava imkân mı vardı kı 1 . Kantarcı. ayırıvordu .. Bp7İk (içi az olan).. Vuntuu (çıırüğp vakın) Çürük... Randıman düştükçe düşüyordu. Çoiak Hasanın omuzterı, ajır ?o\ desi ve hayalleri de onlarla he raber Bezik . Vurjrun .. Çürflk... Çürük . Bçzik . Vurgun... Vm> v gun . vurguıı. . Vurguııt Kantarcının sesı ve bu kelime • ler kulaklarmı tırmalıyor, beynine çarpıyordu âde^a . Çuvallann boşalması, imzaladığı kfigıtlar ve avuçlan arasına sıkıştırılan bir tutam paranın, hiç bir şeyin farkında değildl... Bir an evvel oradan çıkıp. karşı köşedeki tstanbul pazarından iki entarilik kırmızı güllü basma almaktan başka bir dileji kal mamıştı Çolak Hasanın!.. Ve yüriidii o tarafa doğru tıpkı mutlu insanlar ı C YARIN FAÎZ % 720 YE NASIL ÇIKIYOR? E Mektup yazan okuyuculara • Ulubey koyünden bir kadın okuyucu «Bu satırları >azarken heyecan ve sevincten titriyorum. 18 vasında^ken htval ettiçım 13 jıasındavken hakikat oldu v e bizim tefeciden çektitimız dıle getirıldı» dıjor.. • Osman Şahın ısmtnde Goreleh bır yüksek oğrenırn adavı oçrencı ıse şunlan ıstıjor bızden : «Cumhurıvet'i okuyanlar sonra biribirlerıne verıinler Gazeteyi kövlere, köy okullarına çöndersinler. . Fındık tefecilerine karsı nyanık olsun gençler. Ve bu ıstırap artık dindirilsin . » NAKLIYE ILAN1 (llâncıhk: 1986/10727) SATILIK DAIRELER Şirketimız tarafından Esentepe'de lnşasma baslanan 13 dükkân 48 daıreli sâhâne manzaralı ve her turlu konforu haız blOK apartımanın daıreleri müsaıt şartlarla 119.1967 tarihinden itibaren satısa çıkarılmıştır. Satış şarüannın Şirketimizden öğrenılmesini rica ederiz. Ti MLO tstiklâl Gad. 181185/6 Tel: 49 99 01 • 0203 (Basın 524R1 10735 Dr. KEMAL ÇAĞLAR Kadıköv Kadın Hakları Koruma Derneji'nin düzenlediğı bü>ük sünnet düğünü büyük ilgi çördu. D ü | ü n ü duzenlevenler. «Kadın haklannı korumak için gerekli paranın bir kısmmın bu suretle sagri oimadığını» olmadığını» sö\lediler. söylediler. Fahreitin Kerim Gökay'ın köskünün \anına I lanacajını, baska bir düsünceleri >> Kadın Kadın Haklar.nı Haklari'nı Koruma Koruma Derneğl asılmış ol»n ilin s ö j l e : .Kadıko) Dernejl ^.aranna buyuk sünnet dujunu > | I ldrar Yollan ve TenasüJ Hastalıklan Mütehassısı Galatasaray, Tumacıbsşı Sok. No. 12 Uğur Apt. Saat 10 12 ve 13 18 Tel: 44 14 36 (llâncıhk: 1934/10722) Türkiye Selüloz ve KâğıS Fabrikaları İşiefmesi Genal Müdürlüğünden: İZMİT SEKA'nm Çaycumada kuraoagı kraft selülozu, fcraft kâğıdı ve yan kimyevl sülfat selülozu entegTe tesıslprine ait takrıbi 25.000 M3 (8 00" ron^ makine, tesisat ve ç e ş i i i malzemenın Alman veva Benelux Kuzey Denızi llmanlanndan Zongnldak veva Bartın limanlanna kadar şartnamesi esaslan dair 3 ır,de nakliyesi husnsu kapalı zarfla teklif almak suretıy'e ıhlsye konulmuştur. 1 Muvakkat temınat 50 000 TL. sıdır. 2 Bu nakliye işine ait şartname bedelsiz olarak: a tstanbuld» SEKA trtibat Bürosundan (Büyük Pnstahane karşısı Ara Han) b Ankaradar. Yenlsehir Sel&nik cad. No. 5 c îzmirden Konak Çumhuriyet Bulvarı 358 sokak No 4 d tzmitt" S5EKA Genel Müdürlügü Çaycuma Muessesesi Müdürlüğünden temin edilebilir. ? Teklil zarflan 25/9/1967 günü saat 16.00 da Genel Mürlürlük binasmda Z.»rf Açma Komisyonu tarafından isteklüprin huîurunda açılacaktır. Teklif za.rflarımn bellrtllen gun ve saatten en geç 1 saat evveline kadar SEKA Muhaberat Serv&uıe makbuz karşılığında verilmest tâzımdır 4 Telgraf ve telefon ile yapılan müracaatlar ile postada vulEU bulacak gecıkme ve kaybolmalar dikkate alınmaz. 5 SEKA ihaleyi yapıp yapmamakta, bölmekte, geri bırskrnakta veya dlledlğine yapmBKta serbesttir Kastomonu Belediyesi Başkanlığından 1 OtobUs servlstmjzde çalıştırılmak ve Kasüunonu"ya tesUm edilmek üzere bir adet Mınibüs satın alınacakür. Temınatı teklif edilen bedelın «o 7.5 dur. Şartnamesi Işletme muhasebesinde görülür. 2 Satınalma kapalı zarl usulüyle ve 22/9/1967 cuma günü saat 15 de Encümence yapılacaktır. 3 Tekhf mektuplarının satış günü saat 14 de kadar Encümen Reıslığıne verilmesi şarttır Posta gecikmeleri kabul oiunmaz. 4 Teklil edüecek vasıtarun katalogu ve evsalı hakltında genis bilgl verilmesi şarttır. 5 Ihaleye aıt ılân kaıar pulu, tellftliye gibl her türlU maıraflar satıay» aittir. (Basın 22503 10746) Taşköprü Belediye Başkanlığından 1 Mücadele uzmanları murakabesl altında 12. defa ilâçlanması yapılan Beledıyemiz t ş l e t m e s i n e aıt N ü m u n e Fıdanlık Bahçesındekı tahmınen 50 ton elma 40 bln (Kırk bin lira) muh a m m e n bedellı satışa çıkarılmıştır. 2 Geçici temınatı 3ÜO0. TL. Üç bin llradır. 3 Elmalar doluya karşı ekim ayı sonuna kadar EUİ bin liraya sigortalanmışür. 4 İhale 26 Eylül. 1967 salı günü saat 14.00 de Bahçede Encumen huzurunda yapılacaktır. 5 Para tahsilinde alıcıya kolaylık gösterilecektır. 6 Arzu edildığmde 10. TL. sı bedel karşılı&ında şartnam e s i gönderülr. 7 Komisyon lhaleyl yapıp yspmamaltta olunur. muhtardır. tlan DENİZ KUVVETLERİ KOMITANLKİİ Seylr ve Hidrograti Dalresl Başkanlıgından DiKHrllmlsTır: DENİZCİLERE VE HAVAÇILARA 96 SAYILI MİLDİRİ: 15 ve 1b EylüJ 1967 tarUılertnae i)9 uü ile i'ı m.» saatlen arasınöa asağıdaki noktalan btrleştlren saha tçınde seyretme. demlrleme avlanma ve bu sahanın 2500 metreye saaar olan yükseklıfi can ve mal pmnlvetı oakımınöaD tehllkeiıaır MARMAIt» »ENtZt rtKKftlJ tLE TKKtRUAG *K*SI E 4837 No. lu örenclk icavası tenertnden J13 dereoe ve 0.75 mlı mesafede enlerru « derece 58 daklka Kuzev oovtamı Ti aerece 54 aakıka Doftı oian ooirta 2 ncl nokta: Enlemı 4f lernre 54 dakıka Kuzev ooylamı 27 deref* 54 dakika DoCu 3üncünokta: Enlem) H) Jerece 51 daltıka Kuzey DOylamı 27 derece 36 dakiks Dofu 4 Uncü noita: Enlerru 40 derece 58 dafcıka Kuzey Doylamı 27 derece « dakika Doğu DENÎZCtLERE VE HAV.iaLARA ÖNEMLE DUYtJKULUR. 1 n d nokta: (Basın 22333 10748) (Batıa: 22491/10752) \ (Basın: 22168/10740)