Katalog

PT 21 Model SfS ALMA CİHAZI BntUn toptaacılara yapıhr. Müracaat: Telt 27 8145 27 02 70 GarantUi Kalite imalât ucux fiat umhuriyet 43. yı! sayı 15322 KURUCÜSü: YUNUS NADİ 2 2 4 2 Telgraf v e melrtup Telefonlan 2 2 4 2 9 0 adresfc C u m h u r i y e t 2 2 4 2 9 6 İstanbul P o s t a K u t u s u : t s t a n b n l N o . 246 97 2 2 4 2 9 8 2 2 4 2 9 9 anlatarak bütün| seslenıyor; tı 8 Liradır. ' REKTIJB Kitap Semor, w Nuruosmaniye Oad. 81 Emek İ^Haru Rejdâmcılık. IM7/31J Çorşamba 29 Mort 1967 Sekizler, Kurultay'dan önce bütiin parti organlarının istifasını ANKARA, (Cumhuriyet Bfirosu) Sekizler diye tanınıın C.HP. Parti Meclisi üyeleri dün olağanüstti C.H J. kurultayı Ue ilgili olarak bildlri şek linde demeç vererek, «18 inci kurultayda işbaşına gelmiş bütün parti organlarının toptan istifa etmelerlnı ve bu seküde olağanüstü kurultaya gidilmesini» istemlşlerdir. Demeçte, «Kurultay bir siyasi ahkeme olmadığı gibi partinin siplin organı da değfldir» denüektedir. Sekizler demeçlerinde, «Partin temel görüşlerine aykın soaılizm hedeflerinin C.H.P. yönemini hatalı ve hattâ muhatarabir yola sürüklendiğini» öne sttr ekte «bu dunıma getirilmiş olan .HJP. için 14 Nisan olağanüstü jrultayı nasü bir hal çaresi bubilecektir?» diye sormaktadırr. Demeçte bundan sonra, olağan;tü kurultayftı '.enel Başkanın lr suçlama yazısı ile açıklandı, buna karşüık kurultay günîminin hâlâ gizli tutulduğu be(Arkası Sa. 7. Sü. 3 de) Hazırlanan "Temel Hak ve Hürriyetler Tasansı,,nm dayandığı esasları veriyoruz Öğrenciler de zümre kapsamına gırıyor İKİHIRSIUEHDİLERİNİ YAKAIAMAK İSÎEYEN ÇAVTJŞU EZEN OTOMOBtU. Yolcuları çıp\akn farzeden kanun turizmi baltalıyacak VEDAT ETENSEC Deniz yoluyla Türkiyeye gelecek bütün yerli ye yabancı yolcuları «çıplak» farzeden kanunun tatbikatmdan dolayı birbirine düşen Gümrük, Maliye ve Turizm Bakanlıklan, henüz bir anlaşmaya varamamışBir elçinin deniz yolu ile Türkiye'ye girerken üzerindeki iç çamaşır ve elbiseleri için ödediği nhtım resmı vergisinden baş ka yanındaki kurye çantasına da aynca nhtım resmi istenmesi şeklındeki tamim Gümrükler Başmüdürlüğünde telâş uyandırmıştır. Bu sebeple Gümrükler Başmüdürlüğü, Bftkanhğma bir yazı göndererek Dünya Turizm yılında karşılanacak zorlukları belirtmiştir. Gümrükler Müdürlüğü yazdığı yazıda bir kurye çantası için tahakkuk ettirüecek gümriık res mi ödenmediği takdirde bu çantanın elçilik memurunun elinden ahnarak gümrük ambarlanna konacağı ifade edilmiştir. Yazıda aynca şu örnek vardır: «Meselâ elçiliğe ait kurye çantası hakkında nhtım resmı vergisi alınması hususunda bir isrann mukabıl hareketi küçümsenmemelidir. Bu sebeple gerek Dünya basını ve gerekse Türk basınında bu tatbikat turizm dâ vası bakımından daimî menfi bir propaganda vesilesi olacaktır^ (Arkası Sa. 7. Sü. 2 de) tt lardır. «sınıf», «zümre», «kamu düzeni», «komünizm» gibi kavramlar ele alınmakta ve tasannın birinci maddesinin D bendinde 5 seneden 10 seneye kadar cezalandınlan komünizm propagandası konusunda söyle denilmektedir: Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan ve uzun bir süredir üzerinde sert tartı.şmalar yapılan Temel Hak ve Özgürlürder Kanun Tasansının 5 sahifeden ibaret genel gerekçesi de, bütün giz^ lilik gayretlerine rağmen açıkhğa kavuşmuştur. Tasarının hazırlanmasına âmil Ortadoğu öğretim olan zihniyeti ortaya çıkarması bakımından ilgi çekici olan geüyelerinin bildirisi: nel gerekçede «sınıf snurn», BİR IANDARNA ÇAVUŞUNU Ö1DÜRDÜ SELÂHATTÎN GÜLER Çaldıklan 34 DD 363 plâka sayılı otomobille soyguna çıkan iki gangster öneeki gece Küçükköy Cengiz Topel caddesinde kendilerini yakalamak isteyen Merkez Jan darma Karakol kumandan yardımcısı uzatmalı çavnş Hüseyin Kultapanı otomobille eıerek öldürmüşlerdir. Soyguncular Jandarma Kumandanını görünce son süratle srabayı sürmüşler ve Hüseyin Kultapan, gangsterleri durdurroak için silihını eekemeden otomobilin altına düşmüştnr. Hüseyin Kultapan, gangsterlerin arabası altında 20 metre sürüklenmiş ve bir demir yığınına çarparak parçalanmıştır. Başbakan saglam bir kabine kurmak istiyor ANKARA, (Cnmhuriyet Bu rosu) Basın mensuplarının, «Kabine ne zaman değışecek?» sorusunu «Bunu gazeteciler bilir» şeklinde cevaplandıran Başbakan Süleyman Demırel'in bu değışikliğı, Cumhurbaşkanı Sunay'ın Amerika gezisine çıkmadan önce gerçekleştirmek ıstedığı Başbakana yakın çevreler tarafın dan söylenmektedir Aksi halde bu değişikliğın «Başka bir bahara» kalacağı da aynı çevrelerce belirtümektedir. fcev/t; «Bu düzen âdildir, diyenlere bu milletin oy/arı aram olsun » dectf KEŞAN CHP Genel Sekreteri lülent Ecevit, önceki gece Çanakale'de dün de Keşan'da yaptığı onuşmalarda, CHP içinde halk ile arti arasmda duvar teşkil edeek nitelikte insanlar bulunduğuu belirterek, «CHP, tek parti evrinden kalan ihşkanlıklardan zaklaşmaktadır. Bazı eski zinnietli kimseler, halk ile CHP araında bnzdan bir duvar «enniş•rdir. Bu tipler aramızdan uzakıştıkça, buz duvarları erimektelir. Şimdi CHP, halkla parti araındaki buzdan duvan yıkmaya ahşıyor» demiştir. (Arkası Sa. 7. Sü. 2 de) Sızmalar Maddenin (D) fıkrasında, Anayasamızın tamamen reddettiği ve TCK. nun 142/1. maddesinin yasakladığı fiiller vuzuha kavuşturularak genel gerekçe kısmında jzah edildiği üzere, suç unsurlan belli edilmek suretiyle vâki sızmalar önlenmek istenmistir. Komünizmin ne olduğunu, doktrinden, tnektep kitaplarından veya bilirkişüerden tahkika mahal bulunmamaktadır. Komünizmin açık ça târifini T.C.K. nun 141 vc 142 nci maddelerinin 1 inci fıkraları yapmışür.» Tasarının gerekçesinde. böylece, T.CJC. nun 141 ve 142 nci maddelerinin komünizm suçunu açıkça ve şüphe bırakmıyacak şekilde târif [ ettiği, bu yüzden doktrine, mektep kitaplarına ve bilirkişüere ihti yaç olmadifiı belirtilmekte; cbür ta raftan da Tasarının bu gibi suçlara (Arkası Sa. 7. Sü. 4 de) «Böyle bir Kanunla demokrasi korunamaz» ANKARA (Cumhuriyet Burosu) Ortadoğu Teknik Üniversitesin da görevli 81 jğretim Uyesi, dtln yaymladıkları bir bildiride hükümet tarafından hazırlanmakta olan «Temel Hak ve Hüniyetleri Koruma kanunu tasarısı» na karşı olduklarmı açıklamışlardır. Bildiride, bu tasannın Türk Anayasasma ve onun getirmiş olduğu hür ve demokratlk hukuk düzenme de aylnn olduğu belirtilmektedir. Bildiride söyle denilmektedir: Senato'da gizli tutanaklann açıklanması konusunda tartışmalar ANKARA, (Cumhuriyet BürosuJ Cumhuriyet Senato'sunun dün kü toplantısında, gizli tutanaklann açıklanması konusu tartışılmış, sonunda Başkanlık Divanının konuyu tekrar incelemesi kararlaştırılmıştır. Saat 15'de başlıyan toplantıda gündem dışı söz alan Mehmet özgüneş, kat mülkiyeti kanununun uygulanmasından yakınmış, bazı kat mülkiyetli apartmanlarda yönetici adı altında «Sahtekâr apart(Arkaa, Sa. 7. Sü. 1 de) Kolay değil Başlangıç Fatihte kasaphk yapan Rahmi Peker'e ait otomobili çalan ve Küçükköy Ue Gaziosmanpaşa civannda soygunlar yapan gangsterler aym otomobille sabaha karşı saat 00.3 de Hilmi Karadağ'ın bakkal dükkânım soymuşlardır. Soygunun yapıldığı sırada bekçi düdüklerini duyan gangsterler hemen arabaya binmişler ve bu arada çekmecede bulunan 15 lira bozuk parayı alabilmişlerdir. BÜdiri «Bildiride imzalan bulunan bisler, Ortadoğu Teknik Üniversitesi üyeleri, basında metni yaymlanmış bulunan temel hak ve hürriyetleri koruma kanunu tasarısına karşı olduğumuzn bildiririı. Böyle bir tasannın mevcudiyeti ve bunun, temel hak ve hürriyetleri korumak için üzerinde çalışılan tasanlardan biri olduğu, Adalet Bakanı Hasan Dinçer tarafından kabul ve ifade edümiş bulunmaktadır. (Arkası Sa. 7, Sü. 1 de) Başbakan Demırel'in «1969 yılına kadar devam edecek, kuvvetli ve istikrarlı bir kabine» kurmak ve bunu bir an önce gerçekleştırmek istediği, ancak bazı «engellerin» ortaya çıkmasıyla bu dileğin sık sık ertelendiği bildirilmektedir. «Gerekleştirilmesi kolay olmayan bu dileğin» engellerı. özetle şöyle sıralanmaktadır: (f) Kabine değişikliği için kararh olan Demirel, grup arkadaşlanm iyice tanımıştır. Kabine değişikliği için, seçmede, ilk Kabinede olduğu gibi «acemi» davranmayacaktır. Şimdi en iyisini seçmek durumundadır. «Kuvvetli ve istikrarlı, 1969 yılına kadar gidebilecek» bir Kabine arzulayan Demirel'de özellikle bu bakanlıklara getireceği kimseler için «yanılmaya (Arkaa Sa. 7. Sü. 1 de) unün notıarı Reform böyle olurmu? "Kahraman Çavuş,, Olay gecesi nöbetçi bulunan ve arkadaşları arasında «Kahraman Çavuş» olarak tarunan Hüseyin, bekçi düdüklerini duyunca yola çıkmış, etrafı kontrola başlamıştır. Küçükköy yo lu Tepebaşı durağı yönünden özel bir otomobilin geldiğini gören uzatmalı çavuş, «Dur» işareti vermiş, fakat direksiyon başında bulunan meçhul adam 120 kilometre süratle arabayı karakol kumandan yardımcısının üzerine sünnüştür «Kahraman Çavus» silâhını çekmişse de ateş etmeğe fırsat bulamadan arabanm altına düşmüştür. Olayı uzaktan gören devriye bekçiler ateş etmişlerse de gangsterler Hüseyin Kultapan'ı 20 metre sürükleyip inşaat demirlerinin arasına sıkıştırdıktan ve ezdikten sonra otomobili terkederek tarlalann içine dalmışlardır. (Arkası Sa. 7. Sü. 2 de) Personel Kanununun maaşlann düzenlenmesiyle ilgili hükümleri bu Tİ uygulanmıyacak. Zira katsayı 5 olarak alınsa bile, yüda 3 milyar iraya ihtiyaç olduğu bildiriliyor. Hükümetin ve bütçenin bugünkü anayışL içinde ise memurlara aynca üç milyar lira ödenek ayrümasına mkân yoktur. Ashnda bütün bu keşmekeşin başlıca nedeni para bolmak, bulanamak konusu değil de doğrudan doğruya devlet personeli meselesilin, Türkiyeyi idare etmek iddiasiyle ortaya çıkanlar tarafından hâlâ savranmamış olmasına dayanıyor. 160 sayüı kanun altı yıl önce çıkarüırken, kanunu çıkaranlar Devlet Personel Dairesinin kurulmasiyle mesclenin hal yoluna gireceğini sanıyorlardı. Şüphesiz sanılan iyi niyete ve o günkü hâl anlayışına bağlamıştı. Bir daire kurulacak, iktisadi devlet teşekkülleri, belediye ve özel idareler dışındaki personelin daşıtım dengesini sağUyacak, aynı zamanda memura işıne ve yeteneğine jöre insan gibi yaşıyabilecek bir ücret temini imkân dahiline girecek. En büyiik işveren olan devlet sektöründe çalışanların bir kısmını kapsam dışı tutmuş olmakla beraber, Personel Dairesinin kurulması Umitleri arttırdı. Arkasından daire 34 yıl uğraşıp tasanyı hazırladı, ıe kanun çıktı. Çıktı ama, bu kanun ancak tek taraflı bir reformu getiriyor, reform için de bütçeden karşüık bekliyordu. Yatay ve dikey kademe terfileriyle intibaklar sağlanmadan personel arasmda denge kurmaya imkân yoktu, daha doğrusu reforma başlamaya imkân yoktu. Nitekim malî hükümler ertelendi, hükümet seçim sırasında söz verdiği için 1966 yılında, 1967 ye sarî avans ucubesini getirdi, velhasıl personel işi tam kuşa benzetildi. Şimdi deniliyor ki hazırlanan değişiklik tasarısı çıkıncaya kadar avans usulü devam edecek. Peki ama, değişiklik ne zaman yapüacak? Cevabı yine ilgililer veriyor; «ne Taman giderlerin karşılığı bulunursa.* Işte personel reformunda aksa^an taraf burasıdır. Zira statüko değişikliği aslında reform olarak kabul edilmiyor, sadece memurun cebine biraz daha fazla para girsin diye bir şeyler yapmak gerektiği tikri hâkim oluyor. Oysa mesele memuru kayırmak değil, devlet çarkıru daha iyi işler hale getirmek ve Osmanlı devletinin çöküş nedenlerinin başında gelen sistem bozukluğunu önlemek. Memuru kayırmak hâkim fikir niteliğini sürdürünce, normal olarak hükümete en yakın olan yüksek dereceli personel, barem kanununun çeşitli açıklarından faydalanarak ödeneklerden en yüksek payı alabiliyor ve mutlu azmlık halinde işbaşında kalıyor, gerideki yüzbinler ise, bir yandan yaşama mücadelesinin verdiği bitkinliğin, öte yandan kenara itilmenin kompleksleri içinde devlet çarkını işletmeye çalışıyor. Dolajısiyle çark ağır aksak işliyor ve dolayısiyle rüşvet, irtikâp gittikçe gelişiyor. Bizim, her işi gelir gider açısından gören aklıevvelllerimizin iddiası şudur: «önce parayı bulalım arkasından reformu yapmak kolay. Para olmayınca nasıl yürütürüz personel reformunu?» Meseleyi böyle bir açıdan ele alınca akan sular durur. Oysa öyle değildir işin ash. Ne tarafından bakılırsa bakılsın köhnemiş bir sistem içinde bir konu tek başına ortaya konulduğu zaman elbette işin içinden çıkılamaz. Meselâ personel reformuyla birlikte vergi reformu yapılacak, tanm reformu yapılacak. Ve asü önemlisi devlet bir takım açıkgözlerin sömürdüğü kaj» olmaktan çıkanlacak. Bugün başanlacak bir vergi reformunun, değil personel rejiminin beklediği üç miUyan getirmesi, Türkiye bütçesini bir kat daha arttırabileceği yapılan hesaplarla ortadadır. İthalât dalavereleıiyle, banka kredileri yoluyla, devlet taahhütlerinde atüan kazıklarla hazineden çalınan paralar îse bu hesabın dısında. VarUğı kabul edilmiyen baskıçıkar gruplannın yaygaralanna kulak asmadan reformlann hepsini birden ele alabiliyor musunuz? O zaman meselelerin kısa sürede nasıl halledildiğini göreceksiniz. Göreceksiniz. Çünkü, Türkiye aslında kaynakları kurumuş bir ülke fcfil, vülardanberi, asırlardanberi, içeriden dışandan süregelen bütün g»balara rağmen, kaynakları kurutulamıyan bir ülkedir. Dinçer: b i ran «Kanunun önce ŞEHİT ÇAVUŞUN KIZI BABASININ CESEDİNE DOCRU KOŞARKEN, «INTİKAM ALACAGlM» DİYE BAGlRITORDU. (Fotoğraf: Selçuk AYBATAR) çıkarılnıasına çalısılmaktadıryy ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) Dıin basın mensuplarının, Temel Hak ve Hürriyetleri Koruma Kanunu Tasarısı ile ilgili sorularını cevaplandıran Adalet Bakanı Hasan Dinçer, «Kanunun bir an önce çıkanlması için çalışılmaktadır» demiştir. Bakan, bu konuda aynca şunları şöylemiştir: «Tasan üzerinde mesailer, devam etmektedir. Mesailerin ne zaman sona ereceği konusunda, şimdiden kesinlikle bir şey söylenemezj» Öte yandan, Dinçer; 30 savcı yardımcısının kura çekmesi münasebetiyle düzenlenen törende demiştir ki: «Hukuk devletinde kanun ve nizamlarm hakimiyeti, asıldır. Bu hakimiyeti sağlamakta rolünüz, büyük olacaktır. Kanunlarımızı eşit, adil ve tarafsız bir şekilde uygulamakta göstereceğiniz hassasiyet, hem sizleri başanya ulaştıracak, hem de halkın adalete olan güvenini arttıracaktır. Demokratik rejimin teminat müesseseleri başında, adalet cîhazı gelir.» Cinayet salgını Bir genç doğrandi* ııyuyan 2 hız kardeş öldürüldü (YURT HABERLERİ SERVİSİ) Dün, memleketimîzin çeşitli yerlerinde işlenen 14 cinayet sonunda 16 kişi öldürülmüştür. Cinayetlerin çoğu, kan dâvası ve arazi anlaşmazlığı yüzünden işlenmiştir. KARA MEHMET ARANIYOB Men çi guyem... Çanakkale köylerinden birinde vatandaşlar, oraya yolu düşen Bülent Ecevit'den «Boşanmayı kolaylaştmcı» hükümler çıkarmasını istemişler. Biz, bu haberin başlığındaki «Boşanmayı kolaylaştmcı» lâfından, evvelâ, köylülerin «8'leri çabucak partiden atın» demeyi iyma ettiklerini zannettik. Halbuki öyle değilmiş. Vatandaşlar, Ecevit'ten, düpedüz, kan koca ayrılmalanmn tez elden yapılmasının temini üzerinde dunnuşlar. CHP. Genel Sekreteri de, oturmnş, onlara meşhnr «Ortanın golu» nu bir güzel izah etmis. Nitmeli? Bir zamanlar «Safırların Konuşması» diye, çok tutmoş, bir piyes oynamyordn, Paris tiyatrolannda..; D. N. 0 Kırklareli'ne bağlı Pınarhisar'da Şakir Kaya, 17 yasındaki Şerif Vurgun'u, tartışma sonunda bıçakla yaralamış, sonra da 60 parçaya bölerek öldürmüştür. Cinayetin sebebi anlaşılamamış, köylüler, kaatili jandarmaya teslim etmişlerdir. 0 Sıvas'ın Durdulu Köyünde 70 yaşındaki Fadime Baltepe, oğlu Yusuf ile gelini Huriye tarafından sopayle dövülerek öldürülmüştür. Olaya, gelinkaynana tartışması sebep gösterümektedir. (Arkası Sa. 7, Sü. 7 de) Yunanistan'daki grevci doktorlar askere almıyor ATİNA, (a^.) Doktorların greve başlaması üzerine Yunan Hükumeti, dün, hastanelerde çalışan doktorların askere alınmasını emretmiştir. Tabibler Birliği doktorlardan, hükümetin emrine itaat etmemelerini istemişttr. "KARA MEHMET,, izini kaybettirdi SAIİHIİ, (Güney ŞİMŞEK ve Erdener YEN bildiriyor) . KulaAlaşehirÖdemiş ve Salihli dörtgeni içersindeki 300 kilometrekarelik bir saha içinde 250 den fazla poiis, jandarma ve silâhh köylülerin peşinde bulunduğu tehlikeli soyguncu Kara Mehmet (Mehmet Yümaz) izini tekrar kaybetUrmeye muvaffak olmuştur (Arkası Sa. 7, Sü. 1 de) Belçika Dışişleri Bakanmdan Ortak Pazar konusunda yardım istedik ANKARA. (Cumhuriyet Bürosu) Belçika Dışisleri Bakanı Pierre Hannel'in memleketimizi resmen ziyareti müna sebetiyle. dün yapılan Türkiye Belçika ikili görüşmelerinde, özellikle ekonomik sorunlar üzerinde durulmuş ve Türkiyenin Ortak Pazar ülkelerine satmak istediği yeni mallar ve ürünler konusunda Belçika'nm yardımcı olraası istenmiştir. Etem Izzef Ben/ce dün vefat etti Tanınmış gazeteci ve romancılanmızdan Etem îzzet Benice, dün sabaha karşı saat 2 de Yeniköy'deki evinde bir kalb krizi sonunda vefat etmiştir. Türk Basm Birliği Başkanı olan Etem Îzzet Benice, 1903 yılmda Istanbul'da doğmuştur. (Arkası Sa. 7, Sü. 8 de) xBtZ 16 AYLIK İKTİDARIMIZDA KIBRISTA SÜKÛNETt TEMİN ETTİK..» SÜLEYMAN DEMİREL