29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ZAMLAR ve MUTLU YARINLAR! Halil TUNÇ Tflrklf Gencl Sekreteri landır. Bugün artık açıkça ortadadır ki, siyasi partilerin her çeşit çalışmalarında cılu ve ürkek b:r politika uygnlamalan laafı, losyal »daletin de, kalkınmanın da gerçekleşmesini imkânsız kılmaktadır. PartileHmiz bngflne kadar, ynrttaşlardan, yurdumnzun kalkınması için fedakârlık istemekten kaçınmış, toplumu eski alışkanhklanndan ayırmaktan, köklü tedbirler almaktan korkmnş, kısaca, toplnraa sevirali görfinmek pahasına, ynrt çıkarlarına sırt çevirmişlerdir. Partilerimiz, toplumun refahını, köklü tedbirler yerine, süslü lif ıc demeçlerle sağlayabileceklerini sanma, bnnu da biiyiik «kurnazlık» gayma anlayışındsn kurtul.imamaktadırlar. Bu kabil davranışta bulnnan partilerin, günün birinde yıkıntıys gideceği gerçeğinden habersizdirler. Yurdumuz yıllardan beri, boç sözlerle halkı avntop, parlak vaadlerde bnlnnnp, araa yine de hiçbir köklü tedbir almayao çeşitli iktidarlar görmüstür. Büyük ve fakir halk kitlelprine, sosyal adalet vaadedip, refah vaadedip, daba iyi geçinme sartlan vaadedip, sonra da ba vaadleri blr kalemde nnutnp, tam aksi davranışta bnlnnan iktidarlar tipinin çeşitlileri bugüne kadar görüldiiŞü gibi, anlaşılıyor ki bnndan sonra da görülccektir. ••••••••••••••••••• DÜNYA, SOVYETLER, TÜRKİYE fi Ordunun itildiği çıkmaz Eski ve yeni, görevli ve emekli subaylanmız arasında tartışmalar olnyor. Vatandaşlar bn tartışmaları gazetelerde izliyorlar. Çoğu zaman karşılıklı ithamlardan ve yararsız edebiyattan öteye geçmiyen sözleri oknyornz. 22 Şubat'ın ve 21 Mayıs'ın mnhasebesi yapılıyor. Hüzün verici bir manzaradır bn.. Hangi meydan mnharebesinin şerefini paylaşamıyornz? ¥nrt dfisman saldınsına nğrasa da kumanda heyeti geregini yapsa, knmandanlann zaferi kendilerine maletmek için konnsmalan gereksizdir. Oysa böyle şey yok ortada.. 22 Şnbat olmus, 21 Mayıs olmuş, ordn kendi içinde dnrnmn çözümlemiş. Bn hikâyelerin knmandanlık sanatına ve kahramanlıfa değinen bir yanı yoktur. Oyss bugün Silâhlı Kuvvetlerimizin çok finemli başka dâvalan var. Türkiyede gide gide ortaya çıkan gerçekler, asker olsnn olmasın bütün vatandaşlan acıyia düşündürmektedir. Çünkü bngün Silâhlı Kuvvetlerimizin düzeltilmesi gereken bir yanlış statü içinde bulundukları aşikârdır. Bn yanlış statü 1950 60 iktidarının Türkiveye mirasıdır, ve askerlerimiz, siyasiler eliyle atılmış imzaların sorumu ve ağırlıgı altına girmek zornnda kalmışlardır. Ordumnznn politikacılar eliyle itildiği çıkmazı şöyle özetliyeblliriz : 1 Savunma stratejimiz millî değildir; Amerikan kumandanlarının kendi çıkarlarına göre düzenlediği bir strateji içinde eritilmiştir ordumuz. 2 Kuvvetlerimizin tamamı NATO'daki bir yabancı kumandanm emrine verilmistır. 3 Amerikalıların Anadoluda kurduklan üs ve tesislerle Türkiye bir nükleer savasın ileri karakolu halinde tehlikenin ağzına sürülmüştür. 4 Türkiye, iradesi dışında bir savaşa yabancılar eliyle sürüklenebilecek anlaşmalara imza atmıştır, ya da emrivaki ile bu hale düşürülmüştür. 5 Amerikan yardımı olarak verilen silâh ve araçlann çoğu bizim değildir; kiralıktır; kayıp halinde tazmin edilecektir. 6 Bu kiralık araçları elinde tutan kuvvetlerimiz Amerika Birleşik Devletlerinin istemediği yönlerde araç ve silâhları kullanamıyacaktır. Yani ancak bir yabancı devletin tâyin edeceği yönde savunma ve savaş imkânımız mevcuttur. 7 Imzalanan anlasmalara göre Amerika istediği anda bütün araç ve silâhlarını geri istiyebilir, ve ordumuzu silâhsız, araçsız bırakabilir. 8 Amerikan yardımmın çoğu demode olmus malzemeden ibarettir. Ve Türk askerleri Amerikan stratejisinin gerektirdiği standartların altmda bulunmaktadır. Böylece Amerika hesabına itileceğimiz bir savaşta tehlıke büyük, can kaybı kat kat büyük olacaktır. Şu sekiz maddede sıraladıklarımızın yanısıra sayılamıyacak kadar çok pürüz ve sakınca Silâhlı Kuvvetlerimizin statüsiinü sarmalamıstır. Bütün bunları ele alıp incelemek, düzeltmeye çalışmak, vakti evveldeki satılık politikacılann Silâhlı Kuvvetlerimizi soktnğn çıkmazdan knrtnlmak büyük gayret isteyen iştir. SilShlı Kuvvetlerimiz kiralık araç ve silâhlarla yabancı bir devletin istekleri yönünde savaşs katılabilecek bir şartlanmadan mnhakkak kurtulmalıdır. Bnnlann yanısıra bir de millî savunma sanayil, maden ve petrol dâvası, yabancı kmnpanyalann Türkiyeye nüfuzn, ve iktisadi yönleriyle Türkiyenin millî kalkmma meselesi var. Yabancı devletlerin çürütücü etkilerinin bn yolda en sonımluların kulislerine kadar Boknldnğn artık Türkiyede her vatandaşın bildiği gerçektir. öyleyse soralım : Bütün bunlar ortada iken nasıl oluyor da temel dâvaları bırakıp birtakım yararsız itismcler içine giriyoruz? Sorumuzun cevabı da verilmemiş değildir. Türkiyede gerçeklerin gün ışıgına çıkmasıyla çıkarları sona erecek olan iç ve dıs düsman kuvvetler bir kazan kaynatmaktadırlar. Memlekette gerçek bir uyanıs baslamıstır çünkü.. Tarihte ilk defadır ki, Türk toplumunun öncü gücleri Türkiyeyi çökerten ve geri bıraktıran nedenleri temelinden kavramışlardı r, ve sömürme mekanizmasını bütün aynntılarıyla ortaya koymaktadırlar. Gün geçtikçe sömürü düzeni lif lif ortaya dökülmektedir. Lord Curzon'un Lozan'da İsmet Paşa'ya söylediği : « Başaramıyacaksınız, gene bize muhtaç olacaksınız!» sözünttn anlamı aydınlanmakta, Türk toplnmn bilfnce kavuşmaktadır. Iktisadi yardım adı altında gelen dolârlann, yabancı sermaye adı altında gelen tekliflerin, askerî yardım diye memleketimize sürülenlerin gerçek yüzü anlasılmaktadır. îste en tehlikeli kesimdir bu! Ve dısardan içeriden bazı eller memlekette bir cadı kazanı kaynatmaktadır. Türkiyedeki nyanışı önlemek için her şeyi yapmayı s«ıe almış olarrfaHn şamatasıdır ortalıkta dnyulan.. Ve Tnnçkanafın Senatoda açıkladığı C.I.A. rapomdnr nygnlanan.. Bn raporda ordnya değinen satırlan bir daha hatırlamak, hele sn günlerde alevlenen olaylan degerlendirmek bakımmdan çok yararlı olacaktır. C.I.A. raporu plânı isaretliyordn : • Halihazır subayların büyük çoğunluğu reform psikozu altında Inönü'nün körükörüne hayranları ve Adalet Partisinin düşmanlarıdır. Rejime sadık olmıyan devlet memurları ve subaylardan en tehlikelileri bir program dabilinde tasfiye edilmek iizere tesbit edilmektedir. Ordu Kumandanhğı bizim memleketteki gerçek nüfuzumuzu kabule başlamıştır..» En astından en üstüne kadar, cümlenin, bn sözlerl hafızasına kazıması, ayırıeı, bölücü davramslara gitmemesi gerekir. \ Sovyet politikası I Ibrah im CAMLI masıdır. Deklerusyon bu noktada Almanya meselesine geçmekte ve mevcut hudutların (Doğu Almanya ile Polonya arasındaki Oder Neisse hattı) kesin oiarak kabul edilmesi ve Doğu Almanya'nın tanınması şartiyle iki silâhsızlandırılmıs hukümran Almanya'nın direkt temaslarla bırleşmesinin mümkün olacağına dair eski Doğu Bloku tezini tekrarlamaktadır. Ancak deklerasyon, Almanya meselesınin çözumü için kıtada genel bir anlasma ortamının varhçını lüzumlu gormektedir. Ve nihayet deklerasyon, bütün bu meselelerin görüşülebilmesi için. gerekirse Avrupadaki tarafsızlann da çağırabilecekleri, bir PanAvrupa Kon feransı teklif etmektedir. erkez Komitesi tebliği ile ilgili Sovyet yorumlarında da belirtildiği gibi, Bükreş Deklerasyonu Avrupada etki uyandırmıştır. Tabiî Amerikan yatırımlarının millî endüstrilerın can noktalanna doğru tehlikeli bir şekilde yayılması karşısmda başlayan tepki ve De Gaulle'ün yarattığı Amerikaya bağlı olmama hareketi bu etkiye yardımcı olmaktadır. Nitekim Fransa'dan sonra îtalya da simdi bir Pan Avrupa Konferaıısı fikrine katılmıştır. Kosigin'in Londra ziyaretiyle Ingiltere Sovyetler Birliği ilişkileri hayli ileri bir çizgiye girmiştir. Ancak, Doğu Bloku'nun kendi teklif ettiği bu yakınlaşma havası içinde pupa yelken ilerlediği de sanılmasın. Son habere göre, bir cDoğuya açılıs» politikası izlemekte olan yeni Batı Almanya hükumeti ile Romanya arasmda diplomatik ilişkiler kurulması Macaristan ve Bulgaristan'da müsbet, fakat Po lonya ve Doğu Almanya'da olum suz tepkiler uyandırmıştır. Bu konuda da Varşova Paktı içinde biraz önce degindiğimiz KuzeyGuney kutuplaşması olmaktadır. • ••• • ••« • ••• *••• • ••• •••• •••• •••• •**• T tilke olmasının nedenleririden biri siyasi hayatımızda söz sahibl olan partilerimizin tntum flrkiye'nin ekonomlk yönden. geri kalmıı Birçok alanda, gereken kontroller yapılamadıfı (battâ servet beyannamesi bile kaldınlmak istenmektedir), vergi kaçakçılığına karsı yeter cezaî müeyyideler konmadıfı için, yüksek kazançlara en hafif tâbirl ile bir çeşit vergi indirirai tanuurken, öte yanda, zaten gücünün çok üstünde vergl veren işçi ve ücretlilerin vergi lndirimini erteleyip, arkasmdan dolaylı vergileri artırmak, vergi adaletini gercekleştirme yoln yerine, adaletsizliji artırma yolnnnn seçildiğini göstermektedir. Tnrdnmnzda tanrn gelirleri vergilendirilmemiştir. Uygnlanmakta olan «Ziraî Kazanç Vergiıi> nin devlete sağladıgı gelir, yılda 2025 milyon lirayı asmayan gülünç bir aeviyede kalntıştır. Bn da göstermektedir kl, bfikumetin yapması gereken, dolaylı vergileri artırmak yerine, yüksek tanm gelirlerini hiçbir kacağa meydan vermiyecek sekilde vergilendirmektir. S • ••• • ••• Iktidann tutumu beyannamelerinde işçiye, InS ecim nntnk ve bonolannı kaldıracagını, asran haysiyetine yaraşan bir hayat seviyesi vaadeden, tasarrnf garî geçim indirimini nygnlayacağını, asgari fieretleri yükseltmek snretiyle işçiyi daha rahat bir yasama düzeyine ulaştıracagını söyleyen ve bn snretle iktidara gelen Adalet Partisi, son olarak uygnladığı <zam politikası» ile bütün sabit gelirlileri, özellikle çünlük kazancı ile geçinmek zornnda olan işçileri müşkül dnmma düşürmüstfir. Anayasası sosyal adalet hedefine yönelmiş bir ülkede, hfikfimet edenlerin, vergileme güçlüğti gibi bazı yapma ve gayricidd! sebeplerle, yüksek tanm gelirlerini, büyük kSrlar saglayan ithalâtçıları verrilendirmeyip, işçi ve diger ücretlilerin hayat şartlannı güçleştirecek dolaylı vergi yoInyla gelir saglamaya kalkışması aeıdır. Bn çeşit, cılız ve ürkek vergi tedbirleri, vergi adaletini saglayamıyacagı gibi, Kalkmma Plftnının finansman ihtiyacını da karsılayamıyacak, dolayısıyla enflâsyona doğrn gidişi durdurmaya yetmiyecektir. Dnrnm gerek ekonomik, gerek sosval bakımdan naziktir. tşsizliğe sebebivet vermeden enflâsyonist gidişi önlemek yerine. devlet eelirler'ni sosyal adalete uygnn sekilde artıracak, köklü bir verei reformunnn rerçekleştiriimesi en isabetli seçilmiş yol olacaktır. Devletin görevi ürkiye'de devletin görevi, gelişmiş herhanülkedeki devletin görevinden çok daha agırdır. Tüzyılların geri bıraktığı bir memleketi imar etmek, yüzyıllann ihmal ettiği topluma, asgari insanca yaşama şartlarına kavuşturmak... Şüphesiz ki, bn görevlerin yerine getirilmesi kolay değildir. Yurdnn sartlannı düzeltmede elbette devlet ynrttaşlardan fedakârlık isteyecektir. Ama, çağımızda devleti devlet yapan ilkelerden biri de yurttaşlardan fedakârlık isterken, sosyal adalet ilkelerine nymaktır. Devletin görevlerini yerine getirmek Için en önemli gelir kaynağının vergiler olduçn, bn verpilere herkesin trücü oranında katılması gerektigi, Tnrttaslık Bilgisi dersleri oknyan ilkokul ögrenrileri tarafından dahi bilinmektedir. Ve gene bilinmektedir ki, dolaylı vfrgilerle dolaysız vergiler arasındaki oran, bir ülkede ftdil bir vergi sisteminin (dolayısiyle sosyal adaletin) olup olmadıjhnı gösteren en basit ve en gerçek ölçüdür. örneÇin, ynrdumnzda 1965 yılında dolaylı vergi tahs'Iâtı 6.885 milyon lirs, dolaysız vergi tahsilâtı ise 3.410 milyon liradır. Bir basks deyimle verei gelirinin °'oS6 sı dolaylı vergilerle sağlanmaktadır. Cziilerek belirtmek gerekir ki, bngün ynrdumnzda adaletli bir vergi politikası yürütülmemekte ve bn gerçek de herkes tarafından bilinmektedir. Ama, bnna rağmen, dolaylı vergilere yapılan zatnla adaletsizlik büsbütün artırılmakta, yurttasın vergi Tiikfi ağırlaştırılmaktadır. ürkiye'de bagüne kadar vergilenmeyen veya az verçilendirilen mükellef veya sektörlerin vergilendirilmesi gerekirken, bn konnda hiçbir ciddî gayret sarfedilmemektedir. T gi bir •••• •••• • ••• •••a »••• • ••• Sonuç •»•Vcretleriyle geçinmekte olanlann hayat şart^^ ları, son tamlarla bir hayli agırlaşmıştır. Yapılan zamlar, önümfîzdeki günlerde ana gıds maddelerini de etkileyeceginden, sabit gelirlilerin dnrnmn daha da agırlaşacaktır. Işçilerimizin topln sözleşmelerle aldıklan birkaç knrnş ücret artısını da, son zamlar almış sötürmüştür. Bnn• •>! «•)•< • ••I • ••ı dan sonra yapılacak zamlar geçinme ıstırabuu dayanılmaz hale sokaeaktır. • ••< Ba davranıs içinde hızlı kalkmma, mntln yannlar bir tarafa. bngünkü knsak ve onlann ço :::: rnkları ekmek dahi sağlayamıyacak dnmma ge • : •: leceklerdir. {:« « • • 1 • •»I • ••I <••• ••••••••••••»•••«•••«••••«•••«••••«•••«•«••••••••••«••••••••••••••«••••«•."•* • •••••••••••••••••••••••«••«••••••••••••••••••••••••••••••»•••«•iSSSiHİİiSa «••••••••••••••«••»••«»••«•••••«•••«•••••••••••••••••••«•••••••«a•••S6«*S«a> Kurultayında bu böylece belirtilmiş, geçen Aralıkta toplanan ovyetlerin artık banşçı bir Merkez Komitesi de bu çizgi ipolitika içinde olduğunu, Ba çinde kalmıştır. Varşova Paktı tının, Amerika dahil, bütün devletlerinin Sovyetler için ana ciddi devlet adamları ve gazete mesele teşkil etmesi tabiidir. Bu leri kabul etmektedirler. Bu gö devletlerin güvenlikleri ve bu rüşün Üçüncü Dünyada da hâ devletlerle yakın üişkiler, Sovkim olduğunu söylemeye bile lü yetlerin kendi güvenliklerinin zum yoktur. Diğer yandan, Sov ilk şartıdır. yet politikasının böyle olduğunu Ancak bu iliskilere öteden bebir yıl önce biz de bu gazetede, ri Moskovadan çevreye doğru bu politikanın soğuk harb ıçm kabul ettirilen katı bir politika de seyrini ve bugünkü dünya hâkimken, bunlar son zamanlarkonjonktüründeki yerini incele da ortaklar arasında eşitliğe damek suretiyle, yazmıştık. O hal yanan daha elâstiki bir manzara de, Türkiye'de bir türlü anla^üa arzetmeğe başlamıştır. Varşova mamasma rağmen, bu gerçek Paktımn gerek iç teşkilâtındaki için söylenecek daha ne kalmak gelişme, gerek biraz ilerde daha tadır? Ve Sovyetler Birliğı yol etraflı olarak ele alacağımız dış culuğu neye yaramıştır? tutumundaki yumuşakhk onemi Bir kere Rusya'ya gitmekle, azmsanmayacak bir ölçüde RoSovyet dıs politikasının temelle manya'nın eseridir. Nitekim kendilerini Batı Almanya'nın bir rinin dayandığı Sovyet yapısını ve insanlarını gördük. Bize bu gün yaratabilecegi tehlikeye dagüne kadar haber bülteni ve yo ha mâruz hisseden Doğu Almanrum olarak gelen soyut bir dış ya, Polonya ve Çekoslovakya, politika formülünün madde ve Pakt'daki bağlannı ve disiplinin irade olarak somut bedenini tanı sıkı tutulması lehindedirler. dık. Bu izlenimlerünizi ilk ıki Ortakların ıktisadi ilişkılerını yazımızda değerlendirmeye ça düzenleyen Comecon'da da Varhşmıştık. şova Paktına benzer bir Kuzey undan baska, Hükumet orga Güney gruplaşması vardır. Son nı «Izvestiya» ile «Yeni Zam yıllara kadar Sovyetler Birliği lar» ve «Milletlerarası Hayat» müttefiklerinden ham madde itgibi Sovyetlerin başlıca iki dıs hal ederken, şimdi onlann ham politika dergisi müdürleri, Mil madde satıcısı haline gelmiştir. Sovyetler bu durumlanna paraletlerarası Meseleler Enstitüsü, ve Sovyet Dışişleri Bakanhğı lel olarak bâkir kaynaklannın yetkilileri ile görüşerek Sovyet işletilmesinde ortaklarnın yatırıtutumunu kaynaklannda ve da ma katılmalannı ıstemektedirler. ha etraflı olarak cğrendik. Ayn Gelişmiş sanayi ülkeleri olan Do ca, Moskova'da bulunduğumuz ğu Almanya, Polonya ve Çekoslosırada Komünist Partisi Merkez vakya buna razıdırlar. Daha az gelişmiş Romanya ve BulgarisKomitesi (Sovyetler Bırliğini tan ise mahdut sermayelerini bu yoneten 300 küsur kişilik heyet) bir toplantı yapmış ve dış poli gibi yatınmlara bağlamamaya tika konusuna olağanüstü yer ve başka piyasa imkânlarından ayırmıştı. Komitenin bildirisi ve faydalanmayı tercih etmektedironu tâkip eden yorumlarla Sov ler. yet dış politikasını en son çi^gitR DE CtN MESELESİ VARlerinde de izlemek mümkün olDIR : Genel karunın aksine du. Işte, bu arastırmalanmızın Sovyetler yakın veya uzak sonuçlannı da asağıda, Sovyetle bir Çin saldırısı ıhtimalinden rin belli başlı sorunlar karşısın pek korkmamaktadırlar. Sovyet daki tutumlarını maddeleştirmek endisesi daha çok Çin'in dünya ve Sovyet dışı kaynaklardan da politikası içinde herhangi ölçufaydalanmak suretiyle veriyo süz bir hareketinin veya akıl dıruz. şı yönlere kaymaya başlayan iç çalkantısının Uzak Doğu'da bir zorlama politikası içinde olan Amerikayı müdahaleye itebilmesi ve neticede Sovyetler Birliğinin silâhlı bir ihtilâfa sürüklenmesi;*«»•;jm» dir. Ancak, Çin'i komünist kampında ideolojik hizaya getirmek ugün Doğu Bloku. özellikle çabalarında Sovyetler kesin bir Varşova Paktı devleteriyle cephe kuramamakta, burada da ilişkiler, Sovyet dış politika gene Romanya'nın etkisi olmaksının 1 numarah sorunudur. 1968 tadır. Geçen Ekimde Moskova'da basındaki 23. Komünist Partisi • Lenin Tepeleri» ndeki komünist liderler toplantısında bu bir kere daha belli olmuştur. îşte, Sovyet politikasının ana sorunu olan «Sovyet • Sosyalist devletler ilişkileri» nin belli başlı meseleleri bunlardır. Sovyetler bu üişkilerinde ipin ucunu kaçırmadan mümkün olan suplesi göstermektedirler. Nitekim, Merkez Komitesinin tebliğini yorumlayan «Yeni Zamanlar» dergisi bu alandaki Sovyet tutumunu «Pratik iş zihniyeti» olarak vasıflandırmıştır. M B B İdeoloii ve dış dünya Komünisl devletlerle İlişttiler B Kapitalist devletlerle ilişkiler Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Seyir ve Hidrografl Dairesi Başkanlığmdan bildirilmiştir. DENİZCİLERE VE HAVACILARA 11 SAYILI BİLDİRİ 2 ilâ 4 Mart 1967 tarihlerinde 09.00 ile 17.00 saatleri arasmda aşağıdaki noktaları birieştiren saha içinde seyretme, demirleme, avlanma ve bu sahanın 1600 metreye kadar olan yüksekliği can ve ma! emniyeti bakımmdan tehlikeüdir. EGE DENİZİ İZMİR KÖRFEZİ 1 nci nokta : R 4621 No. lu Büyük Sahip adası fenerinden 133 derece ve 4,5 mil mesafedeki enlemi 38 derece 36 dakika 50 saniye Kuzey, boylamı 26 derece 35 dakika 50 saniye Dofu olan nokta 2 nci nokta : Enlemı 38 derece 39 dakika 35 saniye Kuzey Boylamı 26 derece 41 dakika 20 saniye Doğu 3 ncü nokta : Enlemi 38 derece 32 dakika 35 saniy* Kuzey Boylamı 26 derece 45 dakika 00 saniye Doğu 4 ncü nokta : Enlemi 38 derece 31 dakika 20 saniye Kuzey Boylamı 26 derece 42 dakika 00 saniye Doğu DENİZCİLERE VE HAVACILARA ÖNEMLE DÜTrRULÜE. (Basın 11343/1847) İZOCfiM TİCflRET ve SANATİ A. Ş. İSTAiraUL ve ANKARA BÜROLAREMIZ İÇİN 2 MİMAR ARIYOR Isı ve sese karsı Cam yünü izolasyonunu tanıtmak üzere askerliğini yapmış, meslek hayatmda asgari 3 yıl çahşmıs azamî 35 yaşında Almanca bilen 2 Mimar aranıyor. Ügililenn Karaköy, Tersane caddesi İZSALK handaki merkezimize müracaatları. Telefon: 49 84 51 İlâncılık: 8909/1851 Satılık ev eşyası 7 parçadan ibaret komple salon takımı, yeni vaziyette Renaissance yemek oda takımı, oytın masası, kıymetli bir salon avize, apliKer, çamaşır makinesi, buz dolabı, havagazı fırını v.s. ev eşyası ile doktorları ilgilendiren muayenehane eşyası. sahibinin elinden satılıktır. Müracaat: Her gün saat 1518 arası Nişantaşı Dılamur yolu Akkavak Sok. Kader Apt. No. 2/2. Cumhuriyet 1849 KAYIP Fasomu kaybettta. Hükümıüzdür. njEN VOLKAN KAYIP Boyabat Katırlı köyü İlkokulundan »ldlğlm diplomaml luybettlm. Hükümıüzdür. AHMIT TARHAN Cumhurtytt 18S7 l«ao eçen yazımızda Sovyetlerin 1 deolojüerinin genellikle ekonomileri gibi içeriye dönük oldugunu yazmıs, bunun bir sebebl olarak da dikkatlerinin kendi rejimlerinin geliştirilmesi üzerinde toplandığını göstermiştik. Ancak bu, Sovyetlerin bütün dünyada kendi ideolojilerinin yerleştiğini görmek arzusunda olmadıkları anlamına gelmemeUdir. Yalnız yıllar geçtikçe, Sovyetler «Sosyalizm ihraç edilmez» prensiplerini gerçekten uygulamaya ve ötedenteri ilân ettikleri barış içinde «Coexistence «yani farklı rejimlerin barış içinde yanyana yasama» politikasına uymaya başlamışlardır. Batıdaki komünist hareketi için (burada işçi hareketi deyimini kul ••••••• lanmaktadırlar) Sovyetler genellik le şöyle demektedirler: (1) «Batıda sosyalizm kendi kendine kurulacaktır. Bu tabil bir inkişaftır. thÖğretmen tilâl ancak bu inkişaf önlendiği BEYHAN ÇELEN 11 $ubat günü Ankarada bir takdirde olabiür. Fakat biz böyle ile kaza neticesinde biricik oğlumuz bir ihtilâli ne teşvik, ne de desElek. Y. Müh. tekleriz. Çünkü bir müdahale milMTJRAD GÜLEY'iraizi METİK ORUÇ BEŞTEPE letlerarası işçi hareketinin yıkılkaybettik. Derin ve ebedi acımıNikâhlandılar. masma sebep olabileceği gibi, dünzı paylaşmak, yarah gönüllerlmi22 şubat 1967 Ankara ya ölçüsünde silâhlı bir çatışma ze teselll vermek lutfunda buluda dofuratilecektir». Batıda sosnan, yavrumuzun kalbden bağlı ovyetlerin, Batı dunyası ile Cumhuriyet 1859 olduğu ilişkileri bugün ıki nokta ü yalizmin Sovyetlerin anladığı sezerinde yoğunlaşmış görünmek kilde, komünist partüerinin tek TARHAN KOLEJİ tedir: Vietnam ve Avrupa. Sov parti iktidan altında ve bütün bur juva müesseseleri ve mubalefeti yetler bu iki ağırlık noktasmdan nin kurucusu iyi insan, MÜMTAZ birincisinde ne kadar pasifseler, kaldınlmış olarak kurulabileceği TARHAN'a, pek değerli müdireVefatl ile bizleri sonsuz acılasi ve vasıflı öğretmeni NERİMAN ikincisinde o ölçude hareketli ve bunun da parlâmenter sistem ra garkeden aile büyüğümüz. ATAMAN'a, sayın öğretmenler bir politika içindedirler. Viet İçinde ve zor kullanılmadan olaHÜSEYİN RE]>IZİ GÖNÜL ve GULAY TARHAN'a. nam'da, parti edebiyatının bütun blleceği düşüncesi ütopiktir. Fadiğer öğretmenlerine ve başta antiemperyalist klişelerine rağ kat Sovyetlerin dünya konjonktürü GÖKBULAKın MARİA'mız, bütun arkadaşlarma men, Amerikan zorlamasına kar karşısındaki realist tutumlan ve cenaze torenine ıştırak eden, eviölumlü dünyada blzlere insanlık mize kadar gelerek taziyetlerıni şı statükoyu sadece liç noktasın iç gelişme zorunluklan gözönünde ve iyllik değerinl göstermeğe debildiren, telgraf ve telefonla da tutmaya gayret etmekte, Av tutulursa, âdemi müdahale husuvam eden akraba ve dostlanmıza üzüntülerlmizi paylaşmak lutfunrupada ise, Amerikan etkisıne sunda dediklerinin gerçeğe uygun aracılığınızla minnet dolu şük da bulunan bütün akraba. dost, karşı kıta içinden gelen tepki olduğu söylenebilir. ranlarımızı sunarız. arkadaş ve tanıdıklarımıza şuk lerden de faydalanarak bir dipranlarımızı sunarız. ŞÜKRANŞEYDA GÜLET lomatik karşı taarruza geçmiş Z GELİŞMtŞ BÖLGELERE Lutfü Do£u, eşi ve çocukları bulunmaktadırlar. Nitekim buGELtNCE: Burada ya sömürCumhuriyet 1858 gün Avrupa, müttefikleriyle ilisge düzeninden bağımsızlıga ga Cumhuriyet 1855 kilerinin yanı sıra ve biraz da çiş sırasında. ya da bağımsız devbu iliskilere bağlı olarak Sov letlerde ihtilâllerle zaman zaman yetlerin ikinci önemli dış politi tek partili bir sosyalizme gidilmek ka sorunu olarak görünmekte te, veya böyle yapılmaya teşebbüs dir. edilrriektedir. Ancak, çoğu zaman Bizim de burada özellikle üze ara tabakalar denilen ve bir çok rinde duracağımız Sovyetlerin hallerde Marksist olmıyan devrimAvrupa politikasının esasları, ge ci kuvvetler tarafından yerli koçen 5 temmuzda Bükreş'teki münist partilerini de tasfiye etmek Varşova Pakti Zirve toplantısı suretiyle yurütülen bu hareketler, sonunda jayınlanan «Avrnpsda Sovyetlerin ideoloji paralelinin bir barış ve güvenliğin sağlamlas hayli dışında kalmaktadırlar. Butırılması» adlı 14 bülten sahifesi nunla beraber bunlar Avrupanın ouzunluğundaki deklerasyonda a turmuş düzenine nazaran SovyetAGRILARINA çıklanmış bulunmaktadır. Son lerin ibreyi kendilerine çevirecek Merkez Komitesi toplantısında KARŞI müdahalesini daha fazla tahrik eda geniş bir atıf yapılan bu dek debilecek sej'yal durumlardır. Falârasyon, gerçekten Avrupa'da kat burada da Sovyetler, olaylan soğuk harbin son esintılerini de kendi gidişinde bırakmayı tercih kesecek ve Avrupa'nın güvenliği etmekte, ne müdahalede ne de her meselesini kesin sonuca bağlaya hangi ciddî yıkıcı faaliyetlerde bu bilecek çareler ileri sürmektedir. lunmaktadırlar. Nitekim, SovyetBir kere deklârasyon, iitadakı ler için önemli olan. antiemperyameselelerin çözümü için NATO list ve sol akımlı devletlerin mevve Varşova Paktı devletlerinin tarafsızhk blok halinde temasları yanı sıra, cut etmeleri vestatülerini muhafaBatı yayılmasına devletlerin ayrı ayrı ve her tür za lü kademede ikili temaslarla an bir set teşkil etmeleridir. Bu balaşma zeminleri Hramalarını tek kımdan Sovyetlerin çabası müdalif etmektedir. Bu, Varşova Pak hale yerine, bu devletlere dışarı dan yapılacak müdahaleleri önletı devletlerine tanınan serbestlik ve Avrupa için yaratacağı so meye yönelmektedir. Bu da, sözü geçen devletlere iktisadl yardımda nuçlar bakımmdan önemlidir Deklârasyon bu iyi niyet göste bulunmaya, Birleşmiş Milletler Ge nel Kuruluna (21 ve 22 nci) müdarisinden başka somut teküfler de getirmektedir. Çoğu daha ön haleyi önleyici teklifler getirmeye ce de yapılmış olan bu teklille ve nihayet Vietnamda oldugu ginı rin hareket noktası her iki pak statükoyu uç bir noktada tutmaya inhisar etmektedir. tın dağıtılmasıdır. Buna bugün için imkân görülmediği takdirde hazırlayıcı adımlar ve kısmı (1) «Milletlerarası Hayat», 1K6/3. tedbirler niteliğinde olan teklifler yapılroaktadır. Bunlar sskerî Y A R I N GRİPİN 4 saat ara ile günde 3 adet alınabilir üsler ve yığınakların adım adım SOVYETLER kaldınlması, nükleer silihlardan ve TÜRKtYE arınmış bölgeler kurulmtaı ve Ypni Aıansiki Alm»nVi'nın lilihsızlandırıl 6 TEŞEKKÜR S TEŞEKKÜR A ŞlDDETLl GRİPİN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle