Katalog

"Kara Duvaklı Gelin,, Turhan GURKAN Tönetmen: Mehmet Dınler. Senaryo: Osman F. Seden. Goruntu: Necati tlktaç. Ovnavanlar: Tıirkân Şoray, Seter Guvenirgıl, Efgan Efekan, Muzaffer Tema, Reba Turdakn], .Nnbar Terzijan. «Kemal Film» Osman F. Seden özellıkle «Tıirkân Soray'a gore» yazdığı hıkayelennm sonuncusu «Kars Du\aklı Gelin» de, tıpkı «Ekmekçi Kadın», «Ağlayan Kadın», «Kelepçeli Kadm» gıbı eskı tframJanm tekrarhvor Eskılerınde nasıl Soray'ı, ınelodram ve goz^ aşı tutkusu uğruna cezaevlenne duşurduvse bunda da avnı yoldan hedefe ulaşmağa çalışıvor Kocasını oldurenlerd'en oc almak ıçm uç kışının canına kıyan Şoray, yıne cezaevlenne duşup çıle doldurmakta, seyırcıye bol bol goz\ aşı dokturdukten sonra yaşlanıp, bır dosta emanet ettığı artık yetışmış ıki kızını aramıva çıkmaktadır öbur orneklerde olduğu gıbı Şoray'ın kızını yıne Şoray canlantnrmakta, kamera oyunlanyla anakız rolundekı artıstm hem gençlık, hem ıhtıjarlık halı bır arada gösterıferek seyırcmn merhamet duyguları ayakta tutulmak 15tenmektedır. Aksamıvan tempova rağmen rejı hatalan goze batmaktadır M. Tema, yıllardan sonra ilk kez yuklendiğı buyuk rolun altında ezilmiyor. KORLER SAĞIRLAR DiLSiZLER KÖRLER Funıyüp koşmaklan tez yorulanlar, Hem jokuştan yılar, hem duzu gonna Alaca karanlığı kâfi bulanlar Geceden kurtulap gunduzu gormes. Çokça karanmanın sırrına enni}, Bin kazanmış, vatanına bir vermij! Adını sorarsan: Hayırsevermiş! Baksan ki jetimi, oksuzu gormez. 19 Kasım 1928 tarihli Cumhuriyet'ten Trakya'daki olay DİLSİZLER Batı Trakya muslumanJarınm durumunu ıncelemek uzere muh telıt mubadele komısyonu karan ile M. Holştad'ın başkanlığında olmak uzere Batı Trakvaya gıtmış bujunan heyet, Yunan hukumetı tarafından çıkardan muşkılât yuzunden Istanbul'a donmuştur Talı komısyondakı Turk delegesı Basrı bev, bu komısyonda çal'şan Turk memurlarım çekmış ve Rumlardan, hattâ Istanbullu bile olsa hiç kımsenın etablı vazıyetının tetkıkıne sım dılık ve muvakkaten ara verdığını tarafsız başkana bıldırmıştır da ısmı bütun Avrnpaya dı. Vıyanablar buyuk vat larının hatırasını tebcil ıç çok konserler tertip ederı sılâtı ile onun adına bır rekzettıler ve vefatından mıs sene sonra kemiklerıı ethoven'ın kemikleri ile ber Vıyanadaki merkez m ğına naklettiler. ölümsüz Kadın» Yonetmen : Mebmet Dinler. Senaryo: Erdoğan Tüna?. G8nıntu : Memduh Yukman. Ovnayanlar: Turkân Şoray, Ekrem Bora, Ayfer Feray, Şaziye Moral, Nnbar Terzlyan, Gulgün Erdem. «Melek Film» «Sabah Olmasın» adlı yapıtm adaptesı Zengın kışılerın aşkları ve yaşantılarına aıt bır salon dramı. Sosyal hıçbır gerılımı olmavan kordelâda Şoray, iki ayrı karakter canlandırıyor. Çok zengın bır ıs adamıvla nışanlı olan zengın kızı Şoray, fılmın daha bınncı yarısında amansız bır hastalıktan olunce, çılgına donen sevdigı adamın vaşama duzenı de altust oluyor Kendıni avutmağa çalışırken, tıpatıp ölen sevgılısıne benzeven sarı?ın, boyah, bayağı bır sokak yosmasına raslıyor Yıne Soray'ın canlandırdığı kadının kırlı geçmışı, adamın geçırdıfı ruhsal depresyon, fınalde mutluluğa kadar gıdıvoT Şoray, kendıni tekrarladığı bırçok sahnelerın dıçında başanlı Kamera derlı toplu. Yeriı fılım seyırcısının beğenısı goronune alınarak meydana konulmuş tıpık bır yerlı sınema melodramı Tıllardan sonrs. ilk ke« başrol derecesınde oynayan Mnzaffer Tema, Sezer Guvenirgıl'le «Kara Duvakb Gelin» (ılminde. Arkası yok ise yutar dılıni, Fakire derdini sorsan diyemez. Eski bir korkujla tutar dilini, Zemberek misâli kursan diyemez. tzdirap biçmeğe, keder ekmeğe Alışmıştır turlu mihoet çefcmeğe Muhlaç olsa bile kuru ekmeğe; Açlığuıı dovup, vursan diyemez. Kaybehnişse bile can yoldasını; Siler gostemıeden akan ya}mı. Saygıyla onune eğer başını Karjısma geçip dursan diyemez. Kanalizasyon Istanbul kanahzasyonunu jesını yapan M Wılde du ledıye umumî naeclısınde hzasyonun ınşa tarzı hak bazı izahat vermıştır Alm dakı kanahzasyondan ilk halkın hoşnutsuzluğunu v pıidıktan sonra halkın memnun olduğunu anlata Wılde, kanallzasyon bıtt sonra olum vakalarının kırktan bınde yırml beşe, koiera gıbı hastaJıkların Aı den ıkıve duştuğunu açık ve kanalızasyonun ehemn hakkında etraflı bılgı vernr tlgılıler mşaatm pek esas duğunu ve yakında ışleyeb ğını temın etmışlerdır ANKARADA SANAT OLAYLAR1 Adamlıktan uzak o adamlann Hesabı yok detirdiği çamlann. Yuz yıl geçse pişmek bilraeı hamlano Gozu kabuktadır, hiç ozu gormez. Sefalctmiş, cehaletmij, kime neT Gerçeği gormeden geldik bu gune. Hâlimize şukredelim biz yine Bır gun gelecek ki goz gozu gonnerî Schubert'in 100 üncü senesi Bngün bütün dünya, yfîz sene evvel ö'Ien bir dahinin fıatırasını tesit edivor. Almanyanın hemen ber şebrinde Vıyana, Paris, Londra, battâ Istanbulds ıhtıfaller yapan, eserlerı prestısle dınlenen bn bıiyök dahı, hajatı mahrumıyet ıçınde geçen, hattâ devrinın en yuksek fikırli adamı addedılen (jöthe tarafından bile anlaşılmadan olen Schubert'dır. ölum doşegınde son telâffnz ettığı ısım Beethoven olmustur. hcbabert'ın mevsımsiz olumti eserlenne karsı halkın merakını nyandırmıştı. Bır çok tabıler eserlerini neşrettiler. Az zaman YILIN EN OLAYI Daniyal ERİNÇ | aftanın değil, yılın, hattâ son yılların müzik yonünden en ftnemlı olayı geçen hafta sonlannda, Ata'yı andığımız günün ' akşamı Ankara Konser Salonunda başladj ve üç gece sürdü.. Bu, dokuz Ttırk bestecisinln katıldığı, «Turk çağdaş müziğl hal1 tası» idı Aslında buna «çağdaş» demek amacı iyi yansıtmıyor: Gerçekten yapjtlann bu bıçimde olanlan iki va da üçü geçmiyordu Ama aslında duşıince yolu ve tutum gerçekten «çağdaş* sayılabilirdi Bu çabadan ötürü, konserlerl izliyenler Türk Radyo ve Televızyon Kunınıunu, kuruluşta bu lşe emek verenlert candan övüp kutladılar. Protesör G E. Lesstog yonettmlndeJd Cumhurbaşkaniıgı Senfonl Orkestrasının seslendırdiğl ilk gece, 10 Kasım cuma akşamı, îlhan nsmanbas'ın «Senfonık Bolüm» ü, Dlvi Cemal Erkin'in piyano ve orkestra için konçertant senfonısi ile Necil Kâzım Akses'in senfoıusi seslendirildl Eserlerin en büyük ilgıvi çekenl Verda Erman'ın solist olarak katıldığı iklnci bestevdi tlhan Usmanba? her ne kadar «çağdaş» adına hak verdirecek özellikler taşıyan b!r yapıtla dınleyıcılenn karşısma çıkmış idıyse de niçın eserine «Kurtuluş Savsşı adına» başlığım ekledigıni. kendisi de dahil, hiç kımse izah edemedl1.. Necfl Akses'ın senfonisinin neyi canlandırmaya ya da nasıl esıntıler uyannaya çabaladığmı hiç kimse anlıyamadı Aşın ölçude uzun olan bu bestentn bazı yerlerınde blr bolum saz partilennin boş yere yazıldığına bıraz dıkkatli olan tüın dınleyiciler kanıdırler H Parmak sigortası Marangozlar Cemıyetının lantısmda verılen bır karı zerıne Marangozluk mesleî çalışan arkadaşlannın par larının Istanbul Umum Si| Şırketı tarafından sıgorta nldığı dun bıld^rılmıştır. SAĞIRLAR Zenginin gozunde kendi çıkan, Fakirlerin duasmı duyaa kim? Başa taç etmişler fenalıklan İjiliğin mânâsını duyan kim? Huzur kaçmış hangi dağın ardma? Gece çokmuş aydmtığın yurduna. Duçmuş baştakiler kendi derdine Vatandaşın rıeasını da>an kim? Kaderin "iurıınmek namuslu tsen, ttibar yok şişkin olmazsa kesen, Sesin yankılanır «ev jeref» dpsen, Sozlerinin arkasuıı duyan kim? Başını eline al i>i duşun Karanlıktan başka nedir gorduğun? Saeırlar doldurmu? vatanı bugtın Midesinden ba;kasmı duyan kim? Taştan çıkanr da yiyecegini, Unutur kış gunu giyeceğini. Benlm dilsiz halkım dlyeceğinl Her uzvunn ayn bursan diyemez. DOSTLARA TAŞLAR Sn Nadır Nadı'ye Nadirattan Nadir'tn sn dunyada eksiği Nazar değmesln diye yalnız mavi boncuktur. Franjızca konuşan, Öziurkçe jazı yazan, Bu yaşta keman çalan bir harika çocuktur. Sn Doğan Nadi'ye Insan Divan'da buiur Doğan beyi ararsa, İyi saatindedir elinde kadeh varsa.. Üzülecek bir hayli toplu sozleşmeciier Kafuıyla gozünü böyle sık sık yararsa! Yanına yakla$anı insafsız fırçasıyla Aeımadan ansızın ısırır, sokar Ulvi. Ve daima huyuyla, uzun boyu icabı Gordüğu her insana tepeden bakar L'I\1. Alı Ulvi Şeyh Şamil» Yonetmen Senaryo: Natnk Bavian. Görüntü: Mengfl YejHn. Ovnavanlar: Mnrat Sovdan, Se%inç Pekin. Erol Ta?, Yılmaz Köksai, Figen Han. «Saner Film». Yakın tanhıraızdekı Tflrk Rn» catışmalarına merak salan Natnk Baytan, geçen sezon çevırdıgı «Hacı Mnrat» tan sonra, kardeş konu olan «Şeyh Şamil» e de el uzatmış Rus Çarlığma başkaldıran Şamil ve ogluna aıt olavı, çeşıtlı entrıkalarla suslıyerek, fa?la hareketlı bır avantur kordelâsı yaratmış Gış«yı duşunerek de ıçıne çıplak seks sahnelerınde sevıştırdıgı ateîll Rus dılberlen Olça'lan, NaUşa'lan eklemış. Yerlı sınemanın temellerı kahratnanlık ogesıne gore kuruldugu ıçm, ağırlık merkezını Şamil'ın oğlu ve onun aşklan uzerıne kaydırmakta fayda ummu^ Bırçok ışkence sahnelernle sarfızmın övgusu yapılmış Seyh Şamil'ın hıkâyesı gıbı dekor ve kostumlerı de yabancı, aslına uygun değıl Kafkasların ulusal kahramanı olan Şeyh Şamil, Tolstoy'un kıtabmda haeta olmuş, suvarısı olan Hacı Murat ı?e Ruslardan kaçarken bataklıkta boğulmuştur Fakat gerçek hıkâye çekılmedığı ıçın Şamil ve oğlu kahramanlaştırılmıştır İKİNCİ KONSER îkinci gece, 11 Kasım cumarfesl, program ve dinletilen eserler daha ilgınç ve olumluydu; Îkinci kez dınletılen Dsmanbaş'ın «Bolüm) ünden sonra Muammer Sun"un «Yurt Renklerı» adlı orkestra süitl, Bulent Tarcan'ın üçüncü orkestra süıti ile Perıt TUzun'un «Esıntıler» süıti dinleyicılere sunuldu Bu yapıtlar arasında bir tercıh yapmak guç olmakla birlıkte, ilk bakışta Perıt TUzunun populer olmaya daha uygun bir beste ortaya koyduğu, Bulent Tarcan'ın kendi kendıni asmış olduğu, halk monflenni • bfet işlemelerte sunıtfâktan ibaret olan Sun"un bestesının folklor ' özellıği dışında bir onem taşunadığı belırtilebilir. 21 Kasım SALI Matınelerden itibaren YALNIZ BEYOĞLU t0* 9İt ÜÇÜNCÜ KONSER Son program bir oda müzıği demetl olarak sunuldu; Cumhurbaşkanlığı Orkestrasmm emektar yöneticilerınden ve ilk Türk besteci ekolunun beş üyesınden biri olan Fend Alnar'ın pıyanolu Uçlu'sü zarıf, duygulu, ılımlı, ama bıraz olağan bir beste olarak karşımıza çıktı. Buient Arel'in somut ve ulusal hiç bir renk taşımıyan «çağdaş» bestesi, «kırık» notalanyle bestecıstnın sanki kırık kalbuıi dinleyıcılere açıyordu .. Bence Nevit Kodallı'nın tkinci Yaylı Çalgılar Dortlüsıi uç gecelik program içinde en dortbaçı mamur en olumlu yapıtlardan bıriydı; muzığın ılrata kaçmaksızın kıiçuk bir toplulukla, kısa ve ozlü bır bıçimde, acayıplıklT gostermeye hiç gerek olmaksızın da yaratılabıleceğıne çok gıizel ornekti Genel'ikle sdylenebilecek olan, TJIT. nın bu vesileyle Türk müzık dağarcığına yeni çeşnıler katmakla kalmadıgı, uzun yıllar kullenmeye yüz tutan yaratma gücünü kamçılıyarak yurdun musıkı sanatına yepyenl bır iuz vermeyi ve çok önemli bır haik hızmetınl başardığıdır. SİNEMASINDA Bugune kadar se\rettığıniz hiç bir fılmle karşılajtıramayacağınız güçte, omur boyu unutamıyacağınız bir faheser: KARANLIĞIN İÇINDEN (The Mıracle Worker) «Buyük „ .r r . /atro» da ÂdU Bejfin Moliere'den a J < k te etttpi e Ayyar Hamzair ktâitedJsiyle perdesini açb. «Ayyar Ham eski gelenek ve görenekİerimize, yasantımıza iyi adapte edilmiş. şarılı bir oyun. Sanatçılar yarattıklan kompozisyonlar içinde c devrin vaşantısını, ritm ve hareket nnsarn ile örgtitiiyerek baı gosteriyorlar. Oyunda Nejat Uygur, Bahri Beyat; Feza Seren Ahmet Şendil; Neclâ Uygnr; Gulseren Yalaz; Gülçin Tekin baş roUeri pay/aşıyor ve «Ayyar Hamza» nın iyi oynanışında etki ya yorlar. Resimde, «Ayyar Hamza» komedisinden bir sahne goruluj Sab MatineJerden İtibaren FANTOMANIN 0YUN1 (Renkli Sinemaskop) «Fantomas Contre Scotland Yard» JEAN MARAIS MYLE3«ÎE DEMONGEOT LU1S de FUNES SEANSLAR : 12 45 3 5 730 945. Tel 47 69 47 DIKKAT: Her pazar 10 ve 11J.5 te ÇOCUK MATINESI Keklâmcıhk: 4247/1 ANNE BANCROFT PATTY DUKE Oyvınculanna ıkı OSCAR armağam kazandıran ve HELEN KELLER'ın gerçek yaşamının raucizelenni yansıtan filım. Seanslar: 1200 14.00 16 30 1845 ve Suare 21.15 (Basın: 26216/13825) loşın sognk günlerde sorabileceğiniz 10 snale Bütan gaz İNFRARUJ sobalarının cevabı... 1 3.000/4.000 kalorı sağlar, 2 Portatıfiır, tekerleklerı vasıtasıyle istenılen yere kolay ve tehlıkesızca taşınır. 3 Temız ve kullamşiıdır. 4 Borusuz, dumansız ve alevsızdir. 5 Emniyetlıdır. 6 Kolay yanar. 7 Ekonomıktır, az yakar. 8 Çok ve çabuk ısıtır. 9 Sıhhı İNFRARUJ sıstemi i!e mücehhezdir. 10 Otel, restoran ve bsnzeri bılumum sosya! mües* seselerın teshini için özel üniteleri mevcuttur. DEVLET OPERA ve BALESİ TEMSİLLERİ TÜRKİYE'DE İLK DEFA FRİEDRİCH VON FLOTON 5. Uluslararası Çağdaş Seramik Sergîsi'nde teknolojik ve estetik üstünlüğünden dolayı fayanslarımızın TERMALUX 17 devlet arasında (Opera 3 Perde) 26 Ka=:m 1967 gununden itibaren her pazar ve aalı Üçuncü Tiyatroda TÜRKİYE'DE İLK DEFA Pagodalar Prensi (Bale 3 Perde) 29 Kasım 1967 gununden iübaren Opera'da BENJAMİN BRİTTEN NAKÜYE SIGOBTJ «ASRAR.JRI MUŞTERIYE tınm TURANDOT (Opera 3 Perde) G. PUCCİNI SON TEMSİLLEB 161820222325 Kasıın 1967 tarihleriade Opera'd». 1 Devlet Opera ve Balesi Genel Müdurlüğü, «aym seyircilerıne kolaylık sağlamak amacı ile, 20 Kasıro 1967 pazarteai gununden itibaren, opera, operet ve bale temsUlerine aıt bıletler Opera'daki gişe ile birbkte, Büyük Sjnema'dakı ozel gısede satı?a çıkacaktır. 2 Bıletler (cuma hariç) her gün 1013 üe 1619 saatleri «rasında, gundüz gişelerinde, temsil geceleri ise 19.302050 saatleri arasında Ugıli temsilin oynandığı yerin gisesinden temin edılir. 3 Uçüncu Tıyatro'daki tcmsillerde her yer öğrenalere % S0 tennlâtlıdır. Opera binasındaki bale temsillerinde, balkon, Opera temsıllennde ise her yer öğrencilere % 50 tenzıllta tâbıdır. Termalüks ikılı 3800 kalorf vtrfr TsrmalDks standart 67 2000 kalori venr bu altın madalyayı biz kazandık e\\e Oemmî Tıirkiye'de... ve şf'mdıde dünyada haklı şöhret Yem Ajaos; 8572/ U8Z Tırmaliiks supsr 67 3750 kalori wrt Bütün Türkiyede MUTFAKGAZ bayilerinden izahat istsyinîr.Taşrada satış bayili§1 vorllecektlr. TÜRKİYE UMUMİ DİSTRİBÜTÖRÜ VE TEŞHİR YERİ: MUTFAKGAZ Ticaret Ltd. Şti. IctıkJâl Cad. Tünel 394 Tel: 49 98 51«. (ll&ncüık : 3451/13833) •••••••••••••••••>••< (Basın: 24246 A, 14657/13824)