Katalog

CUMHTJRİYET 19 Ekim 1967 SAHtFE ÜC Yunanistanda Amerikayı yermek yasak (Dış Haberler Servisi) TtNA Yunan gazeteleri, Washington'daki Yunan Buyükelçisinin, Anayasa tasarısını hükümetin 15 Haziranda incelemeye başlıyacağı ve referandumun 15 Ağustos 1968 de düzenieneceği yolunda verdiği demecin muhtevasını yayınlamama emri almıştır. Yunan radyosu da, şimdiye ka dar, bu iki tarihten söz etmemiş, ve resmi çevreler bu konuda tara bir ihtiyat göstermiş lerdır. Ayrıca, Yunan gazetulerınin «askerî rejim»in siyasilerın den soz etmelerının NATO'yu ve Amerikalılan ele^tirmelerinın ve her hangı bir şekilde Komünist ulkelerı övmelerinin yasaklandığı öğrenilmistir. Öte yandan Yunanistan, Nisan ihtılâlınden sonra dondurulan Ortak Pazar anlaşmasının yeniden harekete geçirilmesini istemiştir. Ortak Pazar Yunanistan ortaklık konseyinin Brükseldeki toplantısında Yunan delegesi, bu «dondurma» karan yuzünden Yunanistanın ekonomisini Ortak Pazara uydurmakta güçlükle karsılastığını soylemiştir. Yunan temsilcisi, özellıkle Yu nanıstanda yapılan 125 milyon dolarlık yardım anlaşma.«ımn son kısmı olan 55 milyon doların ödenmesıni istemis, Ortak Pazar Komitesı ı?e bu isteğin reddi anlamına gelen «Isteğini*i kaydettik», cevabını vermek)e yetinmiştır. Toplantı sadece 20 dakika sürmüştür. Bu arada Cuntanın sözcüsü «Elefteros Kozmos» gazetesinin Başyazan Savvaz Kostandopulos «Ihtilâl H&kümetini kim devirecek?» başlıklı makalesinde şöy le üemektedır: «Bir nazariyeye çöre, rejimi Kral devirecek. Fakat nasıl? Siyasi veya dinamik imkânlarla. Siyasî imkânları şöyle izab etmektedirler: Bn hayalperestlere çöre, Kral istifa ettnelidir. Bu istifadan kopacak gürültüler den ihtilâl hükümeti, iktidarı terketmek zornnda kalacaktır. Bu adamlar taçla oynamakta bile tereddiit etmemektedirler. Siyasi gayelerine erismek için Krah fedâ etraektedirler. Yukarıdaki nazariyenin bir diğer yönü de şudur: thtilâl rejimi ordn va'sıtasirJe devrilmelidir. fani silâhlı kuvvetlerde ihtilâl <ıkmalıdır. Kıfcac'ası kan' dökü!meli, memleketin ekonomik dnrnma berhava edilmeli, Yunan bu dutları açık kalmalı ve b*zı komşalara Yanan topraklanna girerek (yardıma koşmak) imkânı verilmelidir. Ba( Yunanistanın cehennem olması demektir. Fakat Yunanistanı intihara sfirükleyecek böyle bir taareketin sonımlaln^unu hangi subay üzerine alırdı? Hiçbir snbay... Buna şflphe yoktnr. DÜNYADA BÜGÜN A Iraplararası yardımlaşma başladı Acıklamalar ve gerçekler unan cuntasının •kesinı açıklaması, demokrasiye dönüş niyetinden çok, sevilmeyen bir rejimin !ç ve dıs destek arama kajgısını yansıtmaktadır. Çünkü Atinadaki isaretler ve söylentiler, Albayların iktidarda mümkün olduğu kadar kalmak azmini telkin etmektedir. Kapalı rejimlerde resmî açıklamalara güvenmek pek güçtür. Yunanistanda iktidar. bir istihbarat, bir tank ve bir de topçu subayının tekelindedir. Her üçü de muhafazakâr orta sınıftan gelmek tedir. Amansız komünist aleyhtarı dırlar. fakat sicillerinde parlâmenter demokrasiye saygı dersi notu, sıfırdır. «Kesm» acıklamada Anayasa referandumunun 19S8 ağustosunda yapılacağı belirtilmişse de, genel seçimlerin tarihi konusunda bir taahhüt altına girilmemiştir. Üstelik diktatörlerin Anayasa ve genel seçimleri koltuklannı sağlamlaştırıcı âletler olarak kullandıkları görülmemiş değildir. Nitekim Portekizde Anayasa ve genel seçimler var. fakat demokrasi yoktur. Anayasa Komisyonunun calışmalanna dair haberler goz boyama, avutrna amacıyla tepeden gelen emirlerle Yunan gazetelerüıe her Allahın günü iri manşetlerle koydurulurkcn. tasarının kapsamı ve ana çizgilerinden hiç söz edilme mesi. manidardır. Yabancı basın ve ajanslaruı ha berleri. büsbütün şüphe dâvet edici niteliktedir. Biriııc göre. cunta, durumunu kuvvetlendirmek düşün cesiyle. baskısıyla kabineye aldığı Sivil Bakanları azlebneye hazırlan maktadır. Öteki de bir söylentiyi aksettirmektedir: Silâhlı Kuvvetlc rin himaycsinde yeni bir parti kurulması plânlanmaktadır. Genç KONSTANTİN'in 21 nisan darbesinden sonra Amerikan Böyük Elçisi TALBOT'a şöyle dediği rivayet edilir: • Menfa, taht ve tâcımdan feragat ve direnme şıkları üzerinde urun boylu kafa yordum. Fakat tebama en fazla, Yunanistanda ka !ıp taht ve tâcımı muhafaza ederek yararh olabileceğim sonucuna vardım.» Kıral tebasına, şimdi çiğnenmekte olan Anayasaya sadakat ve onu korutna andı içmiştir. Fakat gelişmeler kararmın isabetsizliğini, cemiyi kaçırmak üzere olduğunu meydana koymaktadır. Çünkü var lığının çıkarlaruıa artık hizmet ctmediği kanaatine varan Albaylar, Ordudaki taraftarı subayları tasfiyeye koyularak KONSTANTÎN'in otorite ve prestijine darbeler indirraektedirler. Eğer cunta ile çatışması. çoğu za man şüphe edildiği gibi şahsi değil de ideolojikse, demokrasiyi korumayı tahtı ve tâcı İle ilgili bencil kaygUarımn önüne koyabiliyorsa, Kıral iki alternatif karşısında kal mış demektir: A Cuntayı alenen takbih edip Ordudaki Saraya sâdık subayları mukavemete katılmaya çağırmak. Paristeki KARAMANLİS'İ de • ulusal kurtuluş. adını verebileceğimiz bir hükümetin başına geçnıpge dâvet etmek. A Yunanistanı terkedip, menfada KARA1VIANLİS başkanlığında kurulacak bir hükürnetle işbirli ği yapmak. Birinci alternatif kardeş kanı dökülmesine yol açabiiir. Ama Yunanistan ya Ordu içindeki nıuhalif unsurların. ya da sol kuvvetlerin baslatacağı bir iç savaşa zaten gebedir. Öteki alternatifin de tehlikesiz olmadığı ileri sürülcmcz. Zira Kıral bir defa çıktı mı, Yunanistana tekrar kabul edileceği şüphelidir. Ancak kalsa. işlerine gelmediği an cunta tarafından nasıl olsa kapı dı şarı edileeektir. O taktirde de döntnesi ihtimali ndamakıllı zayıflayacaktır. Faysal, Nâsır'a 500 milyon lira verdi rtadoğu sonınuna Birleşmij Milletlerde hal çaresi aranırken, Araplararası yardun mekanizması da işlemeye başlamıştır. Ortadoğu Haber Ajansına göre, Suudl Arabistan Harturada düzenlenen son Arap zirve konferan smda alınan karar gereğince Birleşüt Arap Cumhuriyetine 5075 milyon lira vermiştir. Konferansta, Kuveyt, Lib>a ve Suudl Arabistanın, Arap • tsraıl savaşından zarar gören Birleşik Arap Cumhunyeti ve Ürdüne 3.375.000.000 lira yardımda bulunmaları kararlaştınlmıştı. Bu yardımın 2 milyar 275 bin lirası Bırleşik Arap Cumhuriyetine gidecek tir. Bu arada aralannda Amerikan, înpiliz ve Batı Alman firmalan da bulunan "6 şirket, Arap dünyasınm kara listesinden çıkarılmıjlardır. DÎPLOMATL.4R NEW YOBK Genel Kurul Başkanı Comaliu Manescu, Ortadoğu sonınuna âdil ve bütün taraflarca kabul edilebilir bir çözüra yolu bulunmasını istemiştir. Gazetecılere, meselenin yeniden Güvenlik Konseyine getirilmesine taraftar olduğunu söyliyen Manescu, görüşmelere bu arada genel kurulda da devam edilebileceğini belirtmistir. Genel kurul, bllindiği gibi büyük devletler terasilcilerinin resmi olmıyan temaslarda bulunmalanna fırsat vermek için çalışmalarına ara verrnıştir. 0 KAHIRE (a.a. AP Radyolar) Kısaca 0 OAKLAND Halk şarkıcısı Joan Baez, annesi Jean Baez ve kızkardesi Mimi Farina, pazartesi günü bir asker alma bu rosnnnn girişini kapadıkları için onar çün hapse mahkum edilmişlerdir. • BİRMİNGHAM Üniversıtesinin genetik bölümünün şefi Dr. Berbard John, çekirgelerin incelenmesi ile insanlarm neden cinsiyet değiştirdiklerinin anlaşılabileceğini açıklamıştır. Insanlarla çekirgelerin ortak hzelliği, kromozomlarının çeşıtli liğıdir. 0 MADRtD «Kızıl Diişfs» adıyla tanınan bir Ispanyol asilinin savnnması sırasmda, ünlü hnkukçu Mariano Roblas Romero, Amerika'nm tspanya'daki sskerî faaliyetlerini açıkça ten kit rtmigtir. tspanya'da ilk kez böyle bir olay kâydedilmektedir. • TOKYO Japon clektrik şirketi ilk defa olarak ticarl maksatlarda kullanılmak üzere televizyonlu telefon sistemlerini satışa çıkardığını açıklamıstır. Bu âlet bir televizyon vericisı, 15 veya 22,5 cm. enınde ekranı olan alıcısı ve 4, 20 veya 40 kanallı bir otomatik telefon ?iste mınden meydana gelmektedir. GALATASARAY: KİMYA ÖZEL YÜKSEK OKÜLÜ GÜNDÜZ ve 1EŞAM NOT: tngilteredeki trp camiasında başlıyan «rahat ölüm» tartışması haftalar geçtikçe daha da gelişmektedir. «Observer» den aldığımız bu yazıda, tartışmada «rahat ölüm» tarafım tutan iki ünlü doktorun da görüşleri var... acelık, tngıltere'de uzun sü, kun olmuş. Hastaların J3 ae seredir devam eden, «rahat kizı ise kanserli ımış ve acı çekölüm» kabul edilmeü mi etiklerini, bu acıya dayanmak is dilmemeli mi, münakaşalnrı. bır temediklerinı her fırsatta söylü«Euthanasia Derneğı» nin kuyorlarmış. Buna kar?ıhk bir rulmasına kadar ilerledi. Altı başka incelemede de. ağır hasünlü Ingiliz de cemiyetin çabş(Dış Haberler Servisi) talar smıfına koyu'an h^stalarmalannı desteklediklerini ve dan "» 82'sinin acılannı uyuş«rahat ölüm» tezini savunduklaONDRA İngüterenin Orturucu maddeler veya baska şerını açıkça ilân ettiler... Aralatak Pazara kabulii konusunu killerde dindirmek mümkün onnda iki tane de ünlü doktor ele alan dunkü Fransız kabiluyor, fakat uyuşturucu maddebulunan bu altı kışi, tleri surne toplantısı arifesinde, Harold ler de hastalığm acısını gcçirirdükleri fikrin, cinayet vasıtası Wilson, «Ingiltere, cevap olaraK ken. baska rahatsızlıklar ortaya veya zengin amcalardan kurtulbir (hayır) ı rabul edemem» deçıkarıyor, nefes darlığına, kalb ma bahanesi olarak kullanılmamiştir. kifayetsızliğine. heze^anlara sesını da önlemek amacı ile «ratngiltere Başbakanı, demecinde, bep oluyormus .. hat ölüm beyannamelerine» şu şöyle konuşmuştur: sartları koymuşlar : Yaş meselesi «Adayhğımızı koyduk. Cevap o• Hastanın dayanılamayacak «Rahat ölüm» e kavuşup, acılarak bir (hayır) ı kabul edecek kadar acı çektiği ve bu acının lanndan kurtulmak, doktorlann tabtatta değüiz. Bazı ölçüler içintedavisine imkân olmadığı iki elinde hayatına son vermek isde, zamanın lehimize çalıstıfı söv " doktor raporu ile tasdik olvnateyenlerin yaşlannın ne nlacagı lenebilir. Fakat zaman. tnfriltere |j cak. da dernek üyeleri için ayrı bir de ve Avrupanın geri kalan kıs | ' 9 Hasta, bir kaza sonncn teproblem .. «Taşı geçmiş, işi rnında, Avrupanın uluslar ahengi ••/ davisi imkânsız bir şekilde yabitmiş» Ier dısında. çenç yarta içinde kendine düşen görevi re 'y. ralanacak, vücudun hayatî n?uv tedavisi mümkün olmayan bir rine getirebilmesi için âcilen sa ^ larından birini kaybetmiş olahastalığa yakalananlar .'eya sanayi ve teknik alanda kalkındırıl * cak, eğer bilinci yerinde ise ölŞ kat doğan çocuklar, nilkat gaması fikrinde olanlar için çalıçmek istediğini belirten bir diribeleri ölmek isterlerse ne olamryor. lekçe yazacak .. cak?... % Beyin, herhanjri ağır bir Acaba, bazı Batı Avrupalı dostLösemiye tutulup ömrünün hastalık sonunda vücudun konlanmızı Ortak Pazara kabul eilk senelerinde acı içinde kıvratrolunu kaybetmiş olacak, hasdilmemiz meselesini gözönüne alnan beş yaşında bir cocugun ta bir çeşit «bitki» hayatma «irmaya sevkeden sebep, Ingilteredurumu doktorlar için çözülmemis olacak. Bu takdirde yine si pek zor bir mçsele haline nin rekabet gücünün doğurduğu •yaşamasının insanlık dışı» olgelmiş... Bu meseleden sonra da korku mudur?» duğunu iki doktorun tasdik et«rahat ölüm» ün sadece vaşlt Prensip karan mesi gerekiyar... hastalara değil, tıbbın halledeîşte bu şartlar içinde, tamaBu arada tngiltere Dışişlerl BamediSi dertlere tutulmuş ger.ç men hastanın isteğine bııskılkanı George Brown, Fransız Mashastalara da tatbik edilebilecemasa bile, hayatta kalmak isıeği düşünülmüş... Hsstasının halahatgüzan Gerard Andre ile, lnmeyen kimseler emin ellerde rayatını uzatmak doktorun elinde gilterenin Ortak Pazara kabulü hatça ölmek imkânına sahip oolduğuna göre, tedavi edemesorununu görüşmüştür. lujorlar. yeceğini bildiği bir lıastaya roüBrovm'ın isteği üzerine kendisl dahale etmeyip, kendı haline bıAcaba acı çekiyor mu?,.. ni ziyaret eden Fransız Maslahatrakmak da onun elinde cluycr.. güzan, Dışişlerl Bakanının yanınEuthanasla'cı doktorların bu Tecrfibeli doktorlar. (terektijH da 20 Haifilfji kalmıştır. tngiliz konuda tereddüt ettikleri tek zaman hastalığa müdahale etnokta, hastanın gerçekten acı yetkililer görüsmenin aynntılarımeyi bildikleri gibi, «Gerektiği çekip çekmedigini tesbit etmeknı açıklamayı reddetmişlerdir. zaman müdahaleyi kesmek de teki zorluk.. Diyorlar ki : »Hasöte yandan Paristeki Batı Albir doktorun görevidir» diyorta gerçekten acı çekıvorsa bunu man kaynaklarına göre. Fransız lar. Ama iyi bir doktorun, tedaancak kendisi bilebilir. Acıyı ohükümeti, ingüterenin Ortak Paviyi kesmek konusunda tftmanun kadar kimse hisfedemez ve zara girmesine karşı prensip itimen kendi mantığını kullanmaderecesini tesbit edpmez. Onun bariyle olumsuz bir tutum »ünsı, müyonlarca lira mirasın pariçin buna dayanamayıp da clümıyacağı yolunda Batı Almanyalaklığınm tesiri ile zengin ammu arzulamak. ne akrabaıaıın, ya teminat vermiştir. canın veya dayının bir an önce ne de doktorların elindeJir...» Batı Alman Dijişleri Bakaru «rahatça» ölmesini isteyen akraBilinci yerinde olmayan hp.sbaların etkisi altında kalmamaWilly Brandt ile görüşen Fransız talar için de bir «acı ölçme» rr.ast gerekiyor... Bu şartlar içinde, Dışiş!eri Bakanı Maurice Couve kinasınm icad edi'miş olmasına tedaviyi kesip, hastasının sadede Murville, hükümetinin bu korağmen. doktorların «ereddütü ce acısını dindirmek için birnudaki görüşünü izah etmiştir. Ba bir türlü geçmiyor ve mutlaka tı Almanya ile Fransa arasında hastanın ölmek için dilekçe yazkaç ilSç kullanan doktor, kadiizgün aralıklarla yapılan temasmasını ön görüyorlar.. nun karşısında da suçlu sayıllar çerçevesinde Parise gelmiş omıyor . Arkasında «Eathanasia «Rahat ölüm Derneği» nin ülan Brandt. daha sonra Romaya Derneği» de olunca, bir cani cuyeleri, bu konuda birçok ankethareket etmiştir. rumuna da düşmüyor... ler ve incelemeler de yapmısVe yakında «ölüm haklan belar. Dr. Ezton Smith'in 19«0'da yannamesi» yayınlanırsa, saşıryaptığı bir araştırmaya göre, mamak gerek!.. 220 ağır hastadan 30 unun acı çektiklerini tesbit etmek mümDerleyen : Zeynep AVC1 Ingiltere Ortak Pazarın <€ Hayır,,ını kabul etmiyecek <>| DIŞ BASINDA Ünlü doktorlar da "rahat ölüm,, e taraftar hadiseler arasında Politika ve spor rof. Jean Meynaud adında bir Sosyoloji Profesörü «Spor ve Politika» adında bir eser yazmış. C. I. O. bülteninin Kitaplar kısmında «haber» ini okudum. öra rünün 60 senesini spora vermiş bencileyin bir kimsenin bilhassa sporun politika tarafından idare edildiği Türkiye'de bu kitaptan ögreneceği pek sey olmamakla beraber bu kitap yazarının da ondan öğreneceği çok şey vardır. Dikkat edilirse ben kitabın ismini «Politika» kelimesini öne alarak başlık edindim. Çünkü her seyde olduğu gibi maalesef bizde, sporda da «politika» önce gelir ve bu «hâdise»nin Türkiyede bugünkü sistemle önüne geçmek mümkün değildir. Bu is senelerce tââ mekteplerden başlayıp sürecek uzun bir eğitim meselesidir. Yalnıı spor efitimi değil politika eğitimi. Tani bir mebus, bir vali, bir Bakan, bir Basbakan, bir polis memuru, bir hâkim.. hulâsa dev let kuvvetini kullanan veya doğuran insanların bn vasıflan bütün diğer sahalarda olduğu gi bi bilhassa sporda da öteki insanlara bir üstünlük sağlayamaz olduğunu hazmetmek lâzım dır. Nasıl bir kahvede iki kişi tavla oynarken birisi «Ben tnebnsum!» diye ötekini dövemez, sövemez, onun hakkına ilişemez, ilişirse cezasını görmesi gerekirse sporda da ayni hallerde ayni neticeler doğmalıdır; ama Türkiye'de böyle olmaz. Hattâ değil kavga gürültü, dayak gibi alelâde zabıta vakalarında mevcut nizamların tatbikinde dahi politika doğrndan doğruya veya dolayısiyle kanunu mahrekinden çıkartır. Sizin anlıyacağinız kannnu da bozar. Bunun bir büyük «ÇÜNKÜ» sü vardır: Çünkü; sporu devlet idare eder. Dnnyanın malum medenî devletlerinde sporu devlet idare etmez. Sporu, sporcular idare eder, devlet onu himaye eder, yapamıyaeağı şeylerde ona yardım eder. Nasıl ticarette ve endüstride hükumet yardım ve mürakabe ediyorsa sporda da öy le yapar. Yoksa eline kâğıt kalemi alıp Profesyonel Futbollün fikstürünü yapmaz, hakemini tayin etmez. Fakat sabaların tanzimine, sahalarda emniyet ve sağlık ekipleri bulundurmava dikkat eder. Bizde böyle midir? Bizde böyle idi. 1936 tarihine kadsr 13 sene Spor Teskilâtı tamamen bugün medenî dünyada ki şekilde yani kulüpler tarafından kurulmuş idi, hükumet her sene mütevazi bir para vardımı yapar, senelik kongrelerine Maarif Vekilini gönderir.. fakat islere karışmazdı.. Ne var ki insanlar doğru yollarla elde edemiyecekleri seye politika karıştmrlar; çünkü politika daima efriye kaçar. Bu teşkilâtın adı Türkiye tdman Cemiyetleri tttifakı idi. Muh telif sporlann seçimle gelmiş Federasyon Heyetleri vardı. Her sene yapılmıs olan seçim netieelerini muntazaman basılmış olan ve şimdi Beden Terbiyesi kütüphanesinde bulunması lâzım gelen yıllıklarda faaliyet raporlan ve bütçeleriyle bulmak kaabildir. Devlete yakın kimseler bu teskilâtta mümtaz mevkiler aradılar ve politikacılar bu teskilâtı daba muti hale getirmek istediler.. önce Istanbulda olan merkezi Ankarava aldılar ve sonra adını değistirip doğrudan doğruya Halk Partisine bağladılar. Dünyada görülmemis bir sey idi bu. Ama o 7a manlar Hitler Gençiik Teskilâtı da galiba Nasyonal Sosyaüst Partiye bağlı idi. Halk Partisinin içinde bu Iâfları edecek olanlardan Nasyonal Sosyalit hay ranlan mevcut idi. tlk bamlede Spor Teskilâtı Halk Partisine bağlandı. Bağlandı ama işler da ha iyi gidecek yerde daha kötüye çidince Halk Partisi fist kademesi; Bn işin bize kânndan ziyade zaran var, demeye başladılar. Halbnki Spor Teskiİâtınt Partiye bağlayanlann ağızlara çaldıklan bir parmak bal: «Genç liği elimizde tutarız. Seçimlerde şöyle yapanz, böyle yaparız» şeklinde olduğu için elebaşılar bir şeyler ummuşlardı.. tşi ele alınca sporun öyle Parti içinde «tili» bir faaliyet koln halinde çalışacak mahluk olmadığım gördüler ve 1938 yılında yürürlüğe giren, simdiki Beden Terbiyesi Kanunuyla sporun idaresini doğrudan doğruya devlete verdiler. Ve devleti teknik veya idari bakımdan spor için en yüksek merci olarak ilân ettiler. Bununla. da sporda ilmî yükseklik, ve idari bir disiplin knrmayı düsündüler. Ne olduğu görüldü. Bunu tenkid için söylemiyorum. Ben oldum olası sporun devlet tarafından idare edilmiyeceğini, edilemiyeceğini söyledim. söylüyornm, sağ kaldıkça da söyliyecei ğim.. Dünyadaki tecrübeler ve sistemler mevcnt olmasa dahi su geçen 30 yıllık devlet idaresinde sporun ne hale geldiğini bitarafane görmek, sporn devletin idare ederniyeceğini en basit insanlara bile göstermistir; ama devlet eline geçen selâhiyeti kolav kolay bırakmaz. Bnnu bir kalemde geçtikten sonra gelelim politikanın ne kötü, ne mânasız şekilde müdahaleler yaptığı hususuna bir küçük (Arkası Sa. 7, Sü. 3 de) O I DENIZCİLİK BANKASI BÖLÜMLERİ İÇİN KAYITLAR.4 DEVAM EDİLMEKTEDİR FAZLA BİLGİ İÇİN BROŞÜR İSTENEBİLİR. Okulumuzda bu ders yüı «MAKİNA» ve «ELEKTRİK» mühendisliğı şubelerinin açüması hazırlıklan tamanüanmaktadır. TELEFON: 48 55 43 TELEFON: 49 52 95 Ilâncüık: 2448/12434 Yukarıdaki nazariyelerde bir müçterek nokta vardır. Bn nazariyeleri ileri sürenler, ateşie oynamak görevini başkalanna vermektedirler. Meselâ Krala, Amcrikaya. Avrnpaya, ordnva .. krndilerine değil... thtilâle mnhalif olan hayalperestler halkın harekete ecçmek isyan etmek nivetinde olmadıçını müsahade etmektedirler. Bn yfizden başka yönlere dönmektedirler.» A D R E S : 1 ÂBİDEİHÜRRİYET CAD. NO. 260 ŞİŞlİ İSTANBUL, 2 İSTİKLÂL CAD No 311, KAT 5 BEYOĞLU İSTANBUL, PEK YAKINDA ANKARA, YENİŞEHİRDEKİ ŞÎJBEMİZ YENİ LOKALİNDE SAYIN HALKIMIZIN HİZMETİNDE VEFAT Kavalalı merhum Hasan ve Esma kızı, merhum Hafız Emin Dınçer'ın eşı, Nafize Altınok, Nahıde Dinçer ve Feride Yassıtaş'ın biricik annelerı, Bekir Altınok ve Kâzım Yassıtaş'ın kıymetli kayınvaldeleri, Osman Aksoy' un büyük kayınvaJidesi, Birsen. Ismet. Metın. özen ve Gulcan'ın çok sevgili annean neleri. Selçuk'un büyük anneannesi, melek yüzlü GALATASARAY 0 İL TİCARET OKULU İKŞIM GÜNDÜZ Temel Öğretim : SEVK ve IDARECILIK İktisas Şubeleri : a) İşlerme İktisadı ve İdarecilik n) Muhasebe ve Malije, c) Banka ve Sigortacılık. VE İKTİSAT SÜR'AT, ÜSTÜN HİZMET, BOL ŞANS, YÜZDE YÜZ EMNİYET VAHİDE DİNÇER'i 17.10.1967 günü kaybettık. Allah rahmet eylesin. Aıle adına Restoran Bekir sahini Bekir Altınok Cumhuriyet: 12450 FAZLA BİLGİ İÇİN ÖĞREN Cl K1LAVUZV İSTENEBİLİR ADRES: İSTİKLÂL CADDESİ, 311 GALATASARAY İSTANBUL Telgraf: ÖGYİTO Beyoğlu Teleton: 49 52 95 İlâncüık: 2447/12433 DENİZCILİK BANKASI T. A. 0. (Basm 24668/12436) Kayhan SAĞLAMER HER İHTİYACA.UYGUN 5 SOBA ! S.embeck'in oğlunun evinde esrar çıktı WASHİNGTON (AP) Ünlü Amerikalı romancı John Steinbeck'in 21 yaşındaki oğlu John Steinbeck VI, dün gece uyuşturucu maddeler kanununa aykırı ha reket etmek suçundan tevkif edilmiçtir. Polis, Steinhec't'hı buradaki apartmamnda 11 kılo marijuana bul duğurm iddia etmiştir. Polis, apart manda yaptığı arama sırasmda üç kişiyi tevkif etmiştir. ı m a i mürnn (emayetaO SATIŞ MERKEZİ :.İıtanbul, Tahtakal* C.d: 1 3 J . L : 22 03 52 • 22 66 90 • SATIŞ.ŞUBESİ: 'ımir, Çankaya,(1333.Sokık/8A k.»Tefofert:^39359 RESMİ AKADEMİLER RESMÎ GAZETEGİLİK YÜKSEK OKULU SAHİP VASIF VE SEVİYESİNDE, ONLARIN BÜTÜN HAKLARINA BAŞKENT İKTISADİ \E TICARİ İLİMLER ÖZEL YÜKSEK OKULU ESKİ MİLLÎ EĞİTİM BAKANLARllTOAN Prof. RIFK1 SALİM BTJRÇAK İDARESİM>E GÜÎJDÜZ VE AKŞA.M ÖĞRETİMİ İÇİN BROŞÜR İSTEVİNİ7 ADRES: CF.BECİ DÖRTYOL Dumlupınar Cad. No: 24 ANKARA Tel: 11 T8 21 BÜTÜN HAZIRLIKLARINI TAMAMLAMIŞTIB. GAZETECİLİK ÖZEL YfİKSEK OKULV HAS: 2491/12425