27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET 17 Eklm 1967 S SAHİFE BEŞ Tek ders sınav sonuçlan belli oldu Tek dersten sınava girenlerin sonuçlan belli olmuş, şehrimizde smavlara giren lise iiğrencilerinin °. 0 77 si, ortaokul öğrencilerinin °o 67 si başarı göstere/ rek »ınıf geçmiştir. Liselerde smavlara giren 3334 öğrenciden 256O'ı basan göstererek smıf geçmi=. ancak 774'ünün başarısız olduğu görülmüştür. Ortaokulîarda ise «ınav'.ara giren 3659 rtgrenciden î430'u sınıf feçmiş, 1229'u kalmıştır. Tek dersten sınava giren öğrencilerin başarı oranının çok yüksek olma?ı, liselerden mefcun olan öjrenci sayısınm tahminlerin ü=tünde olmasına yol açmış, açıkta kalacak öğrenci »nyısını biraz daha kabartmıştir. Yapıian hesaolama'.ar Türkiye'deki bütün lise son •ınıflarda. tek derrten »ınava girip basan sösteren öSrenci sayısının 20OO'e yakın olduğunu gö»termektedir. Şehrimizdekl meslekl ve teknik okullarda ise basan durumu söyledir : Tek dersten sınava giren öğrenci sayıst 825, ba?arı gösterenler 540, başarı gösteremiyenler 184. tstanbul Akşam Tekniker Yuk tek Okulunun açıhş trireni dün yapılmıs, Talebe Cemıyeti Başkanı Ercan Karakaş, «Köy En*,titülerini kapayan kara düşüncelerin mirascıları, buçün de Trknikrr Okullarını kapamak Istemektedirler. Aslında vapılmak istenen şey, fakir halk çocnklarının efritim olanaklarının jok edilmesidir» a'emiştir. Karakaş. Akşam Tekniker Okuluna giremiyen ö'Srenciler kor.usuna da değınerek demiştir" ki: «Bn 5£rencilerin okuls »lınması zannedildiği kadar güç degildir. Her yerden biter sibi yılda birkaç özel teknik okul 6iTetime başlamaktadır. Sayın Mil li Etitim Bakanının dikkatini çekeriz. Hn özel okullar, ögretim iiyeıi ııkıntısını çekmemektedir.» Vali, Millî Eğitim Müdürü ve lleililerin katıldıgı törende Okul Müdürü Osman Süyür de yaptığı kormşmada, okulda bu yıl 450 öfirencinin ögrenime devam edecegini bildirmiştir. KAYIP Izmtr 2S0 No.lı profefyonel sofdr ehliyeümi kaybettim. Hükümsüzdür. Ccmal S«em Cumhurlyet 12383 Ordu Yardımlaşma Kurumu'nun yapacağı otomobil Ordu l'ardımlaşma Kurumu ile İsveç VoKo firması arasında imza edilon ve diip yürürlüğe giren anlajmaya göre, Volvo otomobil' lerinin montajı memleketimizde de yapılac&ktır. 1968 yılı haziran ayında piyasaya çıkarılacak olan otomohilirr 38 ilâ 42 bin lira •rasında satılaraktır. Resimde. ilk yıl 3 bin. üçüncü vılın sonunda 5 bin ve beşinci yılın sonunda 10 bin adel piyasaya çıkarılacak olan otomobil görülmektedir. ORHAN KOLOĞLU, MARGO BACI VE BEN Devriye jandarma'ya ateş açıldı, bir er yaralandı Silivri Selimpaşa köyü civarjnda devriye gezmekte olan bir Jandarma müfrezesıne meçhul bir arabadan ateş edilmesi sonu cu, bir er ağır yaraianmıştır. Eski Londra Asfaltı üzerinde yol emnıyeti için devriye gezmekte olan jjandarma müfrezesine açıl.an aleşten sonra kaçan 34 ET 770 plâkalı otomobil yakalanmıştır. Istanbul'a'an çalınan arabanın Sılivri'de bir soygun için kullanılacağı öğrenilmiştir. Çalıntı arabanın içinde yakalanan Toya Aytaç, Bahri Uyrulbaş. Şefkati Sağıroğlu, Ce mil Yirmibeş ve Yüksel Yürek nezaret altına ahnmıştır. Otomobilde bir tabanca ile iki kama bulunmuştur. Okul müstahdemleri toplu söz/eşme yapmak istiyor İlk ve Orta okullarla Lise'de çalışan müstahdemlerden kurulu Türkiye Eğitim îşçileri Sendikası, a'un yayınladığı bildiride, «Kanunlan tatbikten kaçınan ve idareci mevkiinde bulunan Millî Efitim Bakanlığı te?kilitında görevli okul idarecilerini kamu oyu önıinde 374 275 sayılı yasalara efilim göstermedikleri için protesto tderiz.» rienilmektea"ir. Bildiride aynca, «Milli Eğitim isverlerinde çalışan işçilerin kanunlarla değil, işyeri idarecilerinin şahsî düşünüs ve emirlerine göre çalıştmldıkları» üeri sü rulmekte ve okul idarecileri, toplu sözleşme görüşmelerine dâ vet edilmekted'îr. De Gaullenin burnunun gölgesinde O rhan Koloğlu da Avrupa görmüş bir adam olduğu için tam vaktinde geldi randevusuna. Yanında da bir Alman kız arkadası var. Margot. Orhan'ın arabasiyle Parisi geziyo ruz. onunki de Margo Bacı kalıyor. Dönüşumüzde bakıyorum. cad deler tenhalaşmış, tşıklar azalm:ş. Bıraz memnun, biraz mahzun oteldeki garip odama donuyorum. «Bir merhamettlr ysn»n. daracık odaların İsli lâmbalarında, isli lâmbalarında.» Düğmeyi çeviriyorum. Kor ampulden soluk bir ısık yayılıyor odama. Soluk ve merhametli... büvük koşuda bire 12.000 verdi. Fransızlar çok meraklı at yarışlarına. Longchamp'tan başka Vıncennes, Tremblay ve daha birçok yerde her gün yarış var. Her gün ve her gece Parisin ayyaşlatı UIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIUIIIIIIIIIIIIIUIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIII^ Soğlık işlerimıze bir düzen vermek lâzım Bu zeytinyagı olayı bir bakıma iyl oldu. «Bir musibet bin nasihatfan yeğdir» derler. Gerçı akıl vermek bizlere c'üşmez ama Sayın Bakammızın hamiyetlerine güvenerek bir hususu hatı'.atmayı bu vesile ile görev bildik. Birleşmiş Milletler Istatistiklerine göre Türkiyedekl sağlık personeli sayısı bir uygar milletin ihtiyacıru karşüıyacalt miktardan pek te o kadar az değildir, yeter ki yerinde kullarulsın. Oysa yurdumuzda yüzlerce tıp personeli ve yardımcı tıp personeli, ambar memurluğu, kâtiplik ve büro işleri niteliğındeki yerlerde göreviendirilmektedir. Gerçi doktorun görevi klâsik olarak belli Ise de Sağlık Memurununun ne işe yaradığı (Sağlık Kolejlerinin sayısı günden giine çoğaldığı halde) Türkiyede henuz anlaşılmamıştır. Başka memleketleri bUmiyorum ama tngilterede Sağlık Memuruna «Public health inspector» = (Halk Sağlık Müfettişi) diyorlar, gördükleri egitimle ölçülü olarak yüldendikleri sorumluluk hiç te küçümsenmiyecek ağır'.ıktadır ve bu is erı lyi bir şekilde ylirütülebilmektedir. Acaba memJeketimizde de Sağlık Memuru, eğitimi ve fii11 durumu i!e gerçek hüviyetine kavuşturulup yerinde çalıştınlarak halkımıza daha sıhhl çevre şartları ve temiz gıda terrüni maksadıyla Be'.sdiye ve Sağlık Müdürlüklerinin elbirliğl İle kunılaca.k Doktor, Sağlık Memuru ve diğer teknik bilimse! vasıtalarla donatılmış bir teşkilftt vücuda getirilmesi mümkün değil mi? Ve bu ialeri yanm yamalak ta olsa yürüten mevcut kurumları yeni bir aalayışa göre organize etmek düşünülemez mi? Hüseyin Sava? ANKARA cumhuriyete kiil Çocuğunu tedavi 1 ettiremiyen 1 ögretmen 1 Ben bir ilkokul öğretmeniyim. E Yurdun köyünde, kentinde btn jŞ bir meşakket içinde, onsekiı yıl = dir çalışıyorum. Binlerce Yurttas E çocuğunu okuttum. Onlara lyi E insan. iyi yurtı 4 olmanın ilkele 3 E rini aşıladım. 3ayrak sevgisini, Şj Atarürk sevgisini ögrettim. Fakat bir acımı artık kendim jj; dayanarnaz olduğu.Tj için açıkla ^ mak zorunluluğunu duyuyorum. = Benim de iki çocuğum var. Ye E rii yaşında, on yaşında yavrular. E Ikisi de doğuştan felçli: Bacak = ları tutmuyor. On yıldır varımı E yoğumu harcadım. Doktorlar, = ilâçlar, yollar, otelîer... On yıldır E ne aldıysam verdim. Dişimden E tırnağımdan kesip ystırdım. Baş S vurmadığım kaoı kalmadı. Bu gün şunu gördüm ki: yurttaş ç> E cuklanna kendini cömertçe ada E yan ben, kendi çocuklarımın te ~ davisi karşısında yapayalnızım. jjjCaresizim. Profesör Doktorlar = derler ki, bu çocuklar Avrupa'da S tedavi edilebilir. Fakat ben bir E ilkokul öjSretmeniyim. Avrupa'da Ş hanjçi para ile nasıl tedavi ettire = yim? Tedavi ettiremezsem bir ba ba olarak. bir ögretmen olarak H nasıt vicdan rahatlığı duyabtli Ş rim, hatta nasıl yasıyabilirim. = E = S S E E ş 2 çocuk, otomobil altında canverdi Tarık Taki Erman yönetimindekı 34 AP 016 plâkalı taksi, Ba kırköy Atış Aianı asfaltı üzerinde seyrederken freni tutmadığından 6 yaşındaki Ay=el Ballıya çarparak ölümüne sebep ol muştur. Öte yandan, Hamza Pehlivan yonetiminaeki 34 AG 998 plâka]ı kamvon, Saâmalcılardâ 2 yaşında Ömer Ali Güngör'e çarpa rak öldürmüştür. Şoför yakalan mıçtır. Eayıp flranıyor Beş scnedenberi kayıplara karışan kocam İşte Şanzelize. tki sıra büyük, ışıklı mağazalar. kahveler. Alabildi ğine geniş bir cadde. Kaldınmlar cıvıl cıvıl. Önce Sen nehrinin yukanlarına çıkıyoruz. Orhan Pariste kalacağım günler içinde göreceğim yerleri gösteriyor. Tui leries Sarayı, Louvre Müzesi, Musee Gre\in ve işte ünlii Montmar tre'dayız. Orad.an Sevastopol caddesine çıkıyor ve Sen nehri üzerindeki adalardan birini kıyıya bafflıyan bü yük köprülerinden birinden ^S£ÖXS?UZ" Sonra ' j&RifMitnmîn ve Sai»t Michel caddeleri... Orhan Sen Misel'den lee çiyoruz deyince, elim sakalıma gitti. Bedri Rahminin ünlii şiirinden iki mısra döküldü dudaklarımdan: Sen Mişel'de koyuvermiş sakalı Neylesin Bizim Köy'ü? Nitsin Mahmut Makal'ı? Neyse ki ben sakalı Viyanada koyverdim. Orhan anlatraaya de vam edıyor. İşte Lüksemburg sarayı ve bahçeleri, işte Panthcon ve işte rassamiann, şaırlerin uğrağı Montparnasse Bulvan. Nice ünlü şaıre. ressam» ilham vermı» kahveler boydan boya uzanıyor. Şımdı de duduklarımd» Y»hya Kemal'ın mısraları: «Pariste senç iken, koyu Baudelaire perest idim. Balkon'la. Volculukla, Uüzellıkle mest idim. Sinmişti jiri ruhama ulvi keder gibi; Absent'e damla damla sızan bir seker gibi.» Çok aradığım halde Absent bu lamadım Pariste. Çok merak edı yor ve ıçmek istıyorduro. Yasakmış galiba. Olmadı. ürhan'la Muftar sokağında CRue Mouffetard) karar kıldık. Bızım çıçek pazanna benzıyor. Küçük, küçücük bir meydan. Daracık sokaklar. lrıll, ufakh bır yığın meyhane. Hemen her milletin meyhanesı var burada Çın'den Cezayır'e kadar. Önce gezdık sokakları. Butün meyhaneler süme doiu. Her mılletten ınsan var. ELlerde sarap bardakiarı, kim:nde bir gıtar çalınıyor, Kiminde çoşmuş şarkı söylüyorlar. Çoğu çift çift gelmış. Bermutad arada bir öpüşüyorlar. Bu fash ilerde aynca anlatacağım. Önce bizim koltuk meyhaneleri tipinde bir yere gırdik Tezgâhta ayak üstü birer pembe şarap ıçtık. Sonra başka bir mej hane. Mahzen gibi bir yer. Taş nıerdivenler... Taş duvarlar... Her taraf kül kokuyor. Yine pembe şaraplarımızı yudumlu yor, Türkıyeden bahsediyoru> Orhan'ia. Bu gece bütün Avrupa görmüşlüğüm üzerimde. Tüı kiye nasıl yükselir? gıbı çok ciddi konularcia ukâlâhk ediyorum habire. Bır dinleyen buı dum ya!... Türkçe konuşmaya 5usamışım da! Bereket Orhan çok iyi bir insan olduğu kadaı iyi bir dınleyicı de, Margot da anlayışlı. kibar kız. Anlamasa bile dİL.ler görünüyor. Aradö Dir iki kısa şiirimi okuyorum Ürhan Ingilizceye çeviriyor Margot'nun çok hoşuna gidıyoı bu kısa şiirler. Hele benim A ğır Işçi . ye bayılıyor. «En aiir isçi benim Gün 34 s»at seni düşünüyo«Herifçioğlu Longchampda ünlerden Pazar. Sabah baktıra gıyecek temız göm legım de kalmamış. Çamaşırlanmı kendım vıkıyorum ama çom ek ımkânsız. Bır kâğı 6 ongchamp a ilk gıdışımin gecesı tek başıma Parisi gezmeğe çıktım. Yollarda ve metrolarria oldukları yere sızıp kalmıs Parisin ünlü ayyaşlarını gördüm. Kadınlı erkekli ve pek çogu yaşlı ayyaşlar. kafayı bulup. birer köşeye kıvrılmıslar. Kimsenm baktığı. kanştı gı yok. Herkes kendi hayatını yaşıyor Pariste. Metro'yu artık öğrendıgım içın Montmartre'a kadar metroy la gıttim o gece Mütevazı bir yemekten sonra birkaç saat caddeleri, sokakları gezdım Son ra yine raetroyla Montpnrnasse'a mdım Çoğunlukla genç Türk ler. Bır an içımde müthig bir yalnızlık duydum. Bir hüzün çüktü. İstanbul'u özlemışım Acayıp kılıklı. uzun saçlı gen; ler caddelerde yerlere resımler çizm'şler, gelip geçenin para ver mesını beklıyorlardı. Dılencılik hayli modernleşmiş Parıs'te Bazi5i da akerdeon. ağız mızıkası, gıtar çalarak yapıyorlardı bu işi. Çirkin ve pis bır kızla bir erkek de kocaman Credit Lyonnais bınaîının önünde ıcrayı sa nat ediyorlardı. Güyâ hokkabaz dı erkek. Kocaman ve iğrenç bir böceği eline alıp koynuna sokuyor. sonra da çtkarıp yüzüne koyuyortiu. tkincı marıfetiyse ağzına ıspirto doldurup bunu ha vaya püskürterek yakmaktı. Yerler pıslik ıçindeydi. Kız da bu pislik ıçıne atılan parsalan topluyordu. tkı adım ötedeki poiis burnunu tcaldırmış bu tarafa bakmıyordu biie Magrur, kendinden emın bır hâlı vardı. Çogu yabancıydı meraklıların. Parislı çoktan kanıksamıştı bun lara. Aldırdığı bile yoktu Şıma rık, küstah. terbiyesız ve kendini beğenmij Parislilerin adedinin hıç de az olmadtğım kısa zamanda ögrendım Pariste Her hallerinden kıbırlihklert ve kendini beğenmışlıkîerı belli oluyordu. Sanki hep?imn üze rine De Gaulle'ün muhteşem burnunun göleesi vurmuştu. MOMMARTR'DA RESSAMLAK ARA« f *' I >\ İ 350 lira ile | geçinilir mi? Ş 2 5 3 5 5 2 S 5 3 S S 5 = Yoksul ve bakımsız çocuklar B«n okumak. okumak Jftiyorum diyerek anne şefks:ınden mahrum, baba Kahnnüan nefret etmij dürü^t ınsan oıınak ça ba?ı içinde kenii.inin örce alın masını teklif ed*ıek Çor<ık Yetiştirme Yurdua? ge'ip el ayak open yavrular kshipsız: müda Selâhattin Okuyucu : nun İstanbulda ! çalıştığını duy1 dum. Geçen bej •ene zariında kendlslnden hiçbir haber alamatnıstırn. Kendisinin çiftliğe dönmesini dört gözle beklivorum. Tanıyan, gören veya adresini bilenlerin aşağıdakl adrpstnıe insaniy^t n»ıtuna bildîrmelerin] rica ederim. F.5İ: teriha Okıırucu Aluncak Sfc. No. 4 tzmir Cumhuriyet 12352 Bizler 222 Sayılı îlkögretırn ve Eğitim Kanununca ögretmen ye tiştiren kurslarrlsn mezun olduk Yedi ysldır bu meslekt» çalışıyoruz. N'e emekü hakkımı» var. ne eSitim ödeneSi a l ı y r j ı ne de maaşımız artıyor. Hanı biziere verilen <6z\*r, vaad tdileo haklar. Çünkü o zaman r>ğıetme ne ihtiyaç vardı. Bizlerin durum ları ne olaeak ?50 TL. ücretle idaıe olur.ur mn?,.. Yavm ÇtROGLU Muvakkat Ogt. 5 s AHLAT = | s H 3 3 5 3 3 3 St 3 3 3 3 Galip Erton adındaki arkadaşımı anyorum îsfanbul 10. lcra memur muavin Iip:inden emekli olıın Beyoğlu Tarlabaşı semtinde mukim iken, Yelrieğirmeni semtinde oturmakta olan oğlu Sabri Ertorı'un yanına ta çırarsk herabçr oturan arkadaşım GALİP ERTON'un şimdiki adresini bilmiyorum. Bulundusu yeri bilen'.er sşajıdaki arlresime bildirirlerse minnettar kalscağım... Mııharrem Türkoz Belcdiye karşısı No: M Fethiye Türkiye, Dür.yada geri kalmıj ve az gelismi? vedi dev'.etten biridir. Sfizii donru mudur? Veya yanlıs mıdır? DnŞrı: ise nereöe yazılıd:r. Gelişmislik ve gelismemişUkle ügili bir istatiîtik veva vazılı helgeler var mıdiT? Bilen kihîirlu vazarlarımı^Hsn ve ilgiliierden hirinin C"mhu riyçt Gaîetesır.rle, Cumhuriyete Mektuplar Bölümünde açıklama larını ö'ilerim. Arif SF.NYİfitT Dl'RSVNBET Bu mevzuuda belirtmec istediSim emelt Orta okul tahsilini yapfiak is tiyen kardeşım Ahmet Kaıekol halen iaşesi havırsevenlsı tarafından gıderilmcktedir. Ahmet Kürekoi Konya Çocuk Yetiştirme Yur^unda 138/'i29 ve Türkiye'de beni anlayacak, acı250 namzet sıra*:nda kay.tlıdır mı paylaşacak tnsanlar bulunduBu durumda K«ıdeşimin duru ğuna hâlâ lnanıyorum. Onlaruı rr.u felce uğravtcağını tdhmin Jlgilerini beklivorum. Saygılanmetmekteyiz. Bu u buna tenzet la. kimsesizlerin vurda öncel'k hak öfretaıen Ahmet ÖZER kı tanınarak ilk kadro kaoulün Amasya Üçler Okulu de alınması için gerekli v*rlere sızlanmamızı d'wururuz MALtTE OKULL' Mehmet KÜRKKOL ULÜS/ANKARA VEFAT Nimet Dinçol'un eşl, Dr. Koray Dinçol ve HititoloJ Ali Dinçol'un babaları, Dr. Günçağ Dinçol'un kayınbibası. Aliye Özler'in v« Mehmet AU Özler'in enlşte«I, tktîsadt ve Ticar! tlimler Akademisi emekli profesörlerinden, kimyager Ah bu karakollar!. Şu iyice bilinsin ki, Türkiyede kaza, il, bucak, nerede bir kabadayı varsa, karakollara dayanarak iş yapar. Çaycuma, Perşembe Bucağında da durum böyledir. Yakında bir adam öldürülmüş, karakol bıınu örtbas etmeye kalkışmış, bir tahkikata gitmeden bazı insanlarla konuşuluyormuş? Hadi bunlar röylenti. Düşünde. iandarma komutanı yanıno'a tabanca sıkanları yakalamayıp. düğünü tatil etmeleri de mi söylenti. Bu ne mantıksızhk. ne cüret. ne pervasızhktır. Üst makamlann riikkatini çekeriz. Çaycnma Perşembe tsim mahfaz Akşama kadar oturacağınıza!... | i SACRE Dü COEL'R da sarıp otelcıye verdim çamaşırları. Pariste yaptığım en büyük hovardalıklardac bırı de bu oldu. 4 gömleğimın yıkanıp utulenmesı ile bır elbıse ütüsü 70 80 lıraya mal oldu bana. Eksık olmasın yine Orhan gel rii sabah. Öğieye kadar gezeceğiz. Bu deia Margo Bacı yok. Bıtpazarını, kuş pazarını ve Parısın ünlü Haller bölgesinı gez dik. Sonra Boulogne ormanları ve Longchamp. Panste atyarışı seyredeceğım. Büyük. çok büyük bir hıpodrom burası. Güzel, modern tribünler... Nefis bir y« rış sahası. Yemyeşil bakımlı çımenler. Hava çok güzel. Bütun Paris bugün Longchamp'a dökülmüş sanki. Parklarda binlerce otomobil. Trıbünlerde onbmlerce insan... Hepsı de oyun oynuyor. Ben de sansımı deniyoı ve bir iki koşuya oynuyorum Kazanıyorum da! Çıkarken 2fr Frank kârlıyım. Bir hafta sonra yine bır Pazar günu, Erdem Bun. eti ve Tülây German'la gittik bongclamp'a. Bu defa 50 ser Frank zarar ettık Meraklıtan ıçın ya iayım. O gün Fransanın en büyük iki yarışından bin koşulacaktı Longchampda 2400 met relik koşunun ıkramlyesl 1. cı «elen at için l.OUO.000 Frank Bizim paramızlı 2.b mllyon lı••adan aşağı degil Programı oku yoruz. kimlerin »tları yok kiV Ağa Han Varıslerimn, Baron Rotchild'in. Eddıe Constantın'ın adları aklımda kalsnlar. Burada bir de üçlü oynuyorlar ikiliden baskı Ikililer C > < gunlukla normal paralar v«rıyor ı m ı . üçlültr pek çok vtrıyor. Bir h*ita önce 1 Frıngt M. 000 Trınk Ttrtn üçlü, e haftıki ressamlarının devam ettıkierı Cafe Select'e ve Select Latin'e uğradım. Birer kahve içtim. Masalar dolu dolu. Her mılletten, her kılıkta insan var. Tek oturanlar parmakla göstenlecek ka dar az. Pek çoğu çift ya da 3/5 kisilik guruplar halinde gelmış MtTZAFTER DİNÇOL vefat etmiçtir. Cenazesi 17 Ekim 196T Salı cünü öğle natnaz\nı mütcaktp Teyvrikiye camiinden lcaldırılarak Edlrnekapı Şf hitll gindeki aile kabristanına defne dllecektir. Çelenk göndertlmcmesl rica olunur. AİESt Cumhuriyet 12367 ir gece de Pıgal'i gezdim tek başıma. Çeşıtlı eftience yerlerine gırip çıktım. Pigal'ın yan sokakları çeşıtli ka hajejerje, barlarla vç sokak djjBIi^UJd s/)0 d bir müşteri bekliyordu sokak kadınları. Benden önce Parıs'i görmüs arkadaslanmdan duymuştum: Bu kadınlar gelip geçen erkeklere lâf atarmış. Bır hayli dolaştığ:m halde. bana bir lâf atan çıkmadı. Her halde sakalıma hürmet ettiler. Pariste görebıldıgım eglence yerleri: £11* et Huı. Oubhettei ile Carousel revüsu oldu. Çok pahalı yerler, cüzdanı hafif olan lar tavsiye edılemez. Bu sebepten çok arzu ettigım halde bizim Tülây German'ın çalıştığı Tsarevıtch gece kulübüne dahl gıtmek kısmet olmadı. Bır gece geçerken Erdem göstermıştı ye rini. Kapıda resmi vardı ve altında adı yazılıydı: Toulaı... Gıttiğım günlerde Olymphıa' da Mr. Dınamıt dıy e anıian James Brovn'un konserı vardı. Bütçeme çok ağır gelen biletl güçlükle buldum. Fakat sahane bir konserdl. Şahane bır salondu. Bu »alonda bir gün bır Türk sanatçısını dinlemek n e büyük bir zevk olurdu kım bilir? Örneğin: Timur Selçuk'u... Gidebildigim tek tivatro (Hue hette) oldu. Minicik bır oda tiyatrosu ve 11 yıldır aynı oyunu oynuyorlar. tonesco'nun La Can tatrice Chauve (Kel Şarkıcı) adlı oyunuydu bu Sovlenenlerl tam anlıyamadıgım ıçın tadın» da tam varamadım. fakat bana oyuncular 11 yıldır aynı oyunu oynaya oynaya, »rtık kendi benliklerinden çıkıp lonesco'nun tip leri olmuslar gibi geldi Usanmıj. bezgin bir halleri vardı. B Pigal İ Bir islek Bir memleket halkıyla nlay eden Karayolları Tahminen üç ay evvel bir eıup halinde gelip işe oaslayan 8. Bölgeye bağlı bu ekip KIG1 SELENK arasınria mevcut yolu ; ki bu yol topu topu 1800 metre ; dir, taşsız ve toprak tesviyesi• dir, elan bitirememiçtir. Her I Allahın giinü ârıza vapan bul• doıer ve 400 bin liralık tahsi; natı bitiren bir ekip tncak bi? İ Kıgıhlarla »lay eriıyor sayıl• mazda ne ?avı!ır tlcililerinde a'• ISkalanmadıkları bu yolun bir : an evvel hitirilebilmesiııi rica • ediyorvız I Kaşap : Kemal OKŞAR K4RAYOLLARININ CEVABI 22. Eylüı 1967 ~ünlü gazetem zin 7. sayfa s «ütununda «Plâka lar dejiştiri'dî« oaragralı başlıfti ile verilen habprrle Sivas'm Kara ynlları 6. Bölge hurtutlan dahiltnde oldugu ve bu vti7den araçlann nlaka numarslarinın ^<>»isMrildiği ve bir müddet dana H Pvam erti'pceöi bildfrilmektedir Sivas Karaynüan 1« Bölep Wüdürlügitaün merlcezldlı. Bölg<»nli hııdutlan dahıllnde calıs 1 " 1 her hanei bir rtmttnın pllke T ^ sr»» j f f Durumun bu «eklld* düıelülmesinl rict tdertm. KimimB Otr»k»n Kararnriarı S Cn1)re MfltiOHl Sizlere Serhat ^ehri Kırklar = elinden sesleniyorum. Türkiye X nin Parisinden, Türkiyenin en E fec! vilâyetinden; E Bugün Kırklareünde hayat 0 kadar pahalı ki ben şahsen al ^ dığım emekli maaşı ile geçine 3 miyorum. Ne bir Belediye kont rolu var, nede bir beledî inti Şzam. Koskoca sehirde Allah i Ş çin bir Belediye zabıtasına rast E lıyamazsınız. întizamsız'.ık almış E yürümüş. Esnaf bildiği gibi sa S tar, kasap öyle, manav öyle, şe hir içinden at pislijinden ficril ~ mez kontrol yok, trnfık yok, kı E saca bu vilâyet Allaha err.anet Ş edilmiş. E Evet Sayın Vali Nail Bey ve = Belediye Baskanı Mehmet Bey ~ ler. Koltuklarınızda akşama ka E dar oturacağınıza çıkın da şöy ^ le bir şehirle alaksdar ulun. ZZ Marnf ÖZTÜRK Em ögretmen KIRKLARELt E E = r YARIM: ÖPÜŞE.N PARİS TEŞEKOR Değerli karikatüıist. TRT Ku rumu kamersmanı, hayatını topluma adamış olan, dcâerH hayat arkadaç'.m Sosyal Sigortalar Kurumu Halim Büyükbulut'Jin bizzat cenaze tSrenine ijtirak eden, çelenk gönderen ve acımı paylaçsn. dost ve arkadnşlarıma tejekkürü borc bilirim. Hayat arkadası Aylâ Büyükbnlut Cumhuriyet 12361 Istanbul Hastahanesi Başhekîmlioinden 1 Hastanemizin bir yıllık ih'ıyacı oıan takribi 80.000 kilo inek sütü ile takribi 6000 kılo yufka, 400 kilo yassı kadayı!. 1250 kilo tel kadayıi ve 1000 çift ekmek kadayıfı idarî ve evsaf şarrnameljri esasları dahilinde kapalı zarf usulü ile satınalınacaktır. 2 Süt ihalesi 1 Kasım 1967 gunü sBat 11.00 de yufka ve kidayıflarm ihalesi ıs« 3 Kasım 1967 güniı saat 11.00 de hastanemiz Satınalma Komisyonunda yapıiacaktır. 3 Bunlara ait şartnameler Shmatya'da bulunan hastanemiz Satınalma Komisyo.ıunda temin edilebilir. 4 İdarf' şartnamemize göre hazırlanacak kapalı zarflarin en geç ihaleden 1 saat öncesine kadar Komisyonumuza verilmiş olması veytı tu sastten önce Komisyonda olmak üzere iadeli tarhhiitlü posta ile gönderilmesi jarttır. Postada vâki getikmeler kabul edilmer 5 Kurumumuz 2490 sayılı ihale kanunun» tâbi olmayıp, lhaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğine yapmakta Mrbnttlr. (Basın 24534/12348) Ayduı halkımız = 196667 ders yılını kitap ve her ^ türlü ders uraçlanndan yoksun Ş bir şekilde tamamladık Yeni ders yıhna daha iyi başlıyabil E memiz icin nayın vardım<ever ^ ha'.kımızın ve ilkokul Müdürle ^ rinin kitap ve ders araçları yar ~ dımını bekler, Cumhuriyet gaze E tesi vasıtısıyla teşekkürlerimi ilctlrim. E Rlfat TAŞCIOGLC E Madensehir Rövü tlkekul» E Ojfretmeni. z. Kııramaa KONYA = Dr Mustafa Özdiler OahlJlve MOtehasısı Muavene saati Heı »ıln 1î>der> •onr» Tel: 27 8* 40 Lilelt • Mesihnua Cad No: 11 17 Ekim Recep 13 V. | a . l l j l l . » [ 1 5 0 3 | 17.37118 57| 4.3i E. 1 13.43! S.3X| S 32 12 00: 131 11 08 Arada bir bana dönüyor Margoc, s'lerin üstüne baıa basa (Pasşa passa) diyor. Her hal de sakahmdan olaeak. bana pa »•I181 pek yakıştırdı. Ben d» ons Marjo Bacı diyorum. Artık benim adım •rtmııda (Pifiı), rnm.»
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle