27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
IAHIFE DÖRT 10 Ekim 1967 CUMHURİTET Protokolnn, gezilerl bile hapishane hayatma çeviren icaplanna gazeteeiler hiç mi hiç uysmaı... Birsı gerbest, biraz başıbof... daha doğrusu her yerde hür elmayı lster!.. Bu yüzden biz de laman taman ortadan kaybolnyordük, etrafı daha iyi görüp, Rns halklannı tanıyabilmek Için!.. Mihmandarımızın endişesine sebep buydu... Sonra, haklı olarak pek gurorlandıkları «Bale» deki üstünlüklerini mntlaka gögtermek istiyorlardı Türklere... oskovada bfze mihmandarlık yapan genç Rus, sabah otelin kahvaltı salonunda akı sıkıya tenbihledi: Aman dedi. akşama ortadan kaybolmayın! Rremlin'de Bolşoy balesini seyredeceksiniz.. Bu, kaçınlmıyacak bir fırsattır. Gözünüzü seTeyim geç kalmayın... N YILMAZ ÇETIMER Ayrı sistemler içinde dostluk remlin Sarayının o muhtetem kongre salonu, içinde ufak bir avcı uçağımn dolasabileceği kadar «kocaman» dı Komünist Partisi kongreleri... bazı beynelmilel toplantılar yapıltfığı gibi, bale ve tiyatro gösterileri de seyrediliyordu burada... Altı bin kişi rahatça oturabilirdi. kırmızı koltuklarında... Devlet erkânı en ön sıralarda değil... Yukarda, sağ tarafta duvara gömme bir büyük locad'a yer alıyordu... Asağıdan oraya baktığınız zaman, onları ancak bir üzüra tanesi iriliğinde görebiliyordunuz... Biletimin üzerinde 10 uncu sırada bir numara yazıhydı... Arkadaşlar da biribirlerine yakın yerlere yerleştirilmişlerdi. «Cinnerella» balesi başlamazdan 5 K Nitekim daha lonra aşağı yukan her gece, her şehirde «Bale» seyretmeye doymuş... ve bir arkadaşın dediği gibi, «dönüşte evdeki bale bebekli saate bile tahammül edemiyecek» hale gelmiştik... "Sizin komünist ojmonızı islemiyoruı» dakika önce geldik ve beklemeye başladık perdenin açılması Kadınların du rgunluğunda uçsus bucaksız steplerin romantik havasT vardı yer aîan muhteşem orkestra, fefin bir ö'eğnek işaretiyle blzim îstiklâl Marşımız: bütün azamettnin bütün canhlığmı duyurarak çalmayı başladı... Koslgin ve Demirel locada, ayakta heykel gibi durmuş dinliyor... Aşağıda 6 bin kişi ve onların arasında bizler tatlı bir ürperti içindeyiz... 15 cumhuriyetten kurulu koskoca Sovyet Rusya'da şu manzarayı görmek, yaşamak insanı ne mutlu yapıyor, ne gururlandınyor bir bilseniz!.. BAŞBAKAN DEMtREL BAŞBAKAN KOSİGİN 6 BİN KİŞlLtK SALONDA BALB GÖSTERÎSÎNt SEYREDtYOR Şöyle bir etrafıma bakmdım o arada... Bizden daha öndeki sıralarda, yeşüli, kırmızılı başörtülü rengârenk basma entarili, kalın yün kazaklı köylü kaâ'mlar oturmuştu... Yüksek dereceli Rus memurlannın, dışarda bir süre kalıp Moskova'ya dönen diplomatların hanımlan sık elbiseler giymişlerdi... Boyunlanna «ming» ler, «vizon» lar asılmıştı çoğunun... Ve bunlar kendi memleketlerinin malıydı... Köylüsü, şehirlisi, diplomat hanımı birbirini hiç yaairgamadan yanyana oturuyor ve beraberce seyrediyordu «Bolşoy Balesi» nü. H Savaş alanma dönen masalar! Sovyet Rusya'da kadınlan her işte görmek mümkiin. İşte bn sarışın «enç kadm biı yüksek mühendis ler harebeye dönmüştü sanki!.. Tatlı bir ürperti içindeyiz P erde açıldı açılacak derken, bir de baktık yukardaki şeref locasında, Sovyet Rusya Başbakanı Kosigin ile Süleyman Demirel göründü. . Bayan Demirel, Kosiginin kızı... Dışişleri Bakanı Çağlayançil ve e?i.. Mehmet Turgut. Refet Sezgin ve hep^i... Sonra, geniş sahnenin hemen ( ep Ruslar bize ikram ed'ecek değil ya... Eski ve pek sıcak, pek sevimli bina olan Türkiye Büyükelçiliğinde de karşılık verdik onlara... Kabul salonu yukan kattaydı... Misafirleri orada karşıhyordu Süleyman Demirel ve eşi. Dışişleri Bakam ile Moskova Büyükelçimiz... Ama. Ko^igin gelirken baktık. a^ağıya sadece erkekler indi.. Ve Rus Başbakamna itibar ve alâka gösterildi Dogu şıcaklığı i!e... Türkçe bilen ne kaa'ar Rus varsa... e=ki Büyükelçileri. îstanbulda, Ankarada vaktiyie bulunmuş memurlan... Ay'da yerleşmeye hazırlanan feza adamları... büyük müzisyenleri (Haçaduryan)... hepsi, hepsi vardı bizim davette... Rusların siyah havyarmdan tutun... domatesli, fıstıklı pilâva kadar nefis Türk yemekleriyle süslenmişti masalar... Fakat az sonra şöyle bir göz atınca, sanki meya'an savaşı olmuş şanırdınız orada... Bütün cüzellik trafımızda munis bakışlı, 7aman zaman gözlerini votka kadehlerinin arkasından sonsuzluklara rioğru kaydıran sarışın Rus kadınlan dolaşıyora"u... Hepsinin de erkeklerine öyle sıcak yaklaşmaları, öyle şefkatli davranışlan vardı ki... Onların durçunluğunda. yavaşlığmda. UÇÎUZ bucaksız steplerin romantik havası hissediîiyordu... Çarpıçan kristal votka kaa'ehleri mi şıkırdıvor?.. yoksa; üreri bembeyaz karla kaplı, sakin ve ıssız yoldan geçen, atlı kızağır. fTroyka) çmgırak sesleri mi şu duyduğumuz?.. Duvarlarda eski tablolar... Göz leri kamaştıran avizeler... Yaldıziı koltuklar... Hepsi ayn bir sahnenin dekoru... Ve bunların arasında Bolşevik dostlar ile biz... Romantik havalı Rus kadınlan E Belli ki protokol can çekişiyor orada!.. Yüzü pek az gülen durgun tavırlı Kosigin tebessümler saçıyor etrafına .. Neredeyse kahkaha atacak kadar neşeli... Tabiî, o böyle olunca, diğerleri liderlerinden geri kalmak istemiyor, ayak uyduruyorlar!.. Süleyman Demirel tngilizce konuşuyor mütemadiyen.. Bazen de tercüman Mustafayef ince noktalan izah eo'iyor Rusca... Anlaşılan Kuzey ülkelerinde siyasi buzların çözülmesi böyle oluyor!. Yemekde, havyar ve votkayla!.. Buziarı çözen votka mı? ürkiyede iken, sol'a kızmaktan yolun bile solunda yürümeyen. bazı dostlara, parlâmento üyelerine baktım da hayretler içinde kaldım'... Önce biraz direndiler, kasıltfılar amma, sonra baktılar ki böyle bir yakmlaşmada, sıcak komşuluk iüşkilerinde hiçbir sakınca yok... onlar da ayak uydurdular De Ayn sistemler içinde dostluk... I herkes... Tıpkı bir cankurtaran simioi gibi!.. Öyle ya... bu teminat, bu ana prensip olduktan sonra çekinecel ne vardı?.. Nitekim; vaktiyie Ankarada bulunmuş olan Dışişleri Bakanlıgı memurlanndan bir Rus, yanm Türkçesi ile tatlı tatlı konuşarak şunlan söylüyordu mütemadiyen : Evet efendim... Biz tstemlvornz siz komünist olasınız!.. Olmayınız efendim, olmayınız!.. Ama efendim... su kültür anlaşması var ya... Ankarada imzalanmadı hâlâ efendim... Ta»dik edilmedi... tste onn çıkarınıı bir defa efendim... Her şey iyl olarak .. çok daha İyi olacak efendim!.. Biz de bu şempatik Türk dostu Rus'a gülerek, omuzunu okşayarak cevap veriyorduk : O da olacak efendim... O da olacak... Hiç merak etmeyiniz... Işler dfizelecek, dostlnk artacak efendim, artacak!.. mirere... Di$i Bond MODESTV BLAISE Türküier Köv avukatı Ovun havaları Köve haberler Istediâiniz türkülcr Haberler ve hava durumu IstPnbulda bueiin Hafif müzik Bu sabah sizinle Vaîsler Istanbulun sesl Kadın'.ar icin Fransadan vankılar BaŞam^l.arJa ovun havaları Pr^ano solo?»rı MüEîk kutusu Gelin tanısalım Kendimizl tanıvalım T TJvffundan sarkılar Arkası varın Kısa haberler Sabah konseri Mavi Isıklar Orkestrası A.Ekbercicekterı türküler N.H.Cıılhadan sarkılar înci ravırîıdan sarkılar Haberler. R.G. de buaün Hafif müzik Reklâm nroeramları Snz eserleri Vasfi UenroŞlu orkestrası M.Parstan «^rk Konser pasti Saz eserleri Kısa haberler Okul radvosu Cocuk bahcesl Kısa haberler Mevdan faslı Haberlfr ve hava durumu A Se^çinden türkiiler Kentimizin somnları Melodiden melodive E.Uvamko&iudan sarkılar 24 saatin olavları I*. Isci. Isveren Sarkîlar Havat ve kltaolar Reklâm Droeramlan Haberler ve hava durumu Hafif müzik Radvo senfonl orkestrmsı Caiüdas müzik Kaoams ISTANBVL a Acıhs ve uroeram Sizin icin Kücük konser Ivl aksamlar Senfonik müzik Hafif müzik Aksam konseri Genclerle beraber Akdeniz tilkelerinden mfızik Sonat saatl Italvanca sarkılar Gece konseri Taneo ve uas*doblelw Caz saatl Günümüzün ffetirdlkleıi Gece varısı İcin ProCTam ve kaoanil Acıhs. Droeram K arşı kösede Sovyet Basbakanı ile Türkiye Başbakanı yumusak bir sohbete a'almış... Ancak. «biribirimizin içişlerine karışmadan, ayrı rejimler, ayrı sistemler içinde yürÜ3en bir dostluk. cümlesine sarılmıştı Yarın Sabah kahvaltısmda kon uştuklarımız t 1 2 3 4 S 6 1 1 U 1 1 56789 ny U " 1 l 9 n •1 sokaklann gtlç bulunur yerdekilerine böyle denl123456789 lir. küçük kalYtJK.*RIDAN AŞAĞIYA: bur. 7 Tahlil 1 «Üzüntü veren vak'a ve hâyapma İşi. 8 dise» anîamına üd söz. 2 EkoArkası sırlı cam, nomik esaslara uygun şekilda insana heıa yönetilir durumda. 3 Bir soru fayda sağlar edatı, eski ve rahmetü blr karibem de onu katürümüzün adı. 4 Tersi muyorar. 9 No siki notalarmda seslerin haiifta, söz söyle letümesLni sağlayan esastır, ad ve isim. 5 «Şair konut» un kar üunn Mirannır me kudretl ve şılığı iki söz. 6 Geride kalmış talledJlmlt tekB Ustallğl. «bravo ve yaşa!» nm kısaltılmı M Ş i 3 I Tiffanv TIFFANY JONES Jones Û E L OTU2, BUCUÛUM . SOLDAN SAĞA: 1 îlk çağda Mısın istilft eden ve yüz yıl sonra yerliler tarafuıdan dışan atılan bir kavim (çoğul). 2 Hiç bir olağan üstünlüğü bulunmayan işkence veya eziyet (iki söz), bir emir. 3 Herhangi bir malın fiyatını veya bir işcinin ücretini yükselten (iki söz). 4 Komşu bir ülkenin adının dörtte ikisi, tman eden ve itikat besleyen. 5 «Hangi taralta» anîamına karma bir soru DttNTCÜ BULMACANTN edatı. 6 Tersi bir paroladır, çocuk (eski terim). 7 Ege deHALLEDILMİS 3EKLJ nizindeki Oniki ada grupuna NASTL HALtbDİLECEK Ynkartdaki raknmlı balmarada saraensup adalardan birinin hal dece 4 taoe anahıaı (ipucn) ve 8 tane aonuc mrdır Bos kalao 12 kından. 8 «Geri verme» mân»karenin ıcine I den 9 a kadar uygun bireı rak>m koyamk ve topsına gelen bir sözün dörtte tkisi, çiğnenmiş muşrmılaya dön lama çarpma çıkartma. bölme i$areflerine dikkal ederek foldau müş durumda. 9 Beyaz Uzeri sağa ve yukandao «sağiya bnlmacada gösterilen *nnoç.lan hulunaı ne siyah harfler döktürmek, Biraı vakttnizi alu ama, bos vakrinizi bo;ça geçirmij olorsoouz F.W. KENYON ALBV 24 «Birkaç gün içln buraya »ığınabillr miyim, Besı'çığım?» «Daha önce de uğıntfındı buraya. Niye ıığınamıyacakmışsın!» George heyecanla: «Pifot'lar olmasa canıma kıyardım, sağlam.» Elizabeth: «Hiç sanmıyorum ya, George» dedi. Onu aldı otunna odasına götürdü. «Gene ne oldu?» George Byron kendini bir koltuğa attı. «Benim avukata mektup yazdım, yıl sonund'a alacağım paraya mahsuben biraz avans ıstedimdi. Göndermedi... Lady Hazretlerinin tavsiyesi üzerine.» «Anneciğinin bütün iıtedifci ıcni burada tutabilmek.» George omux silkti. O yüca antlaşma çabucak bozulmuf, lil&h elde mütarekeye dönmüs, lonra da açıktan açığa lavaş ba^lamiîtı. George kabul ectfyordu: Çoğu vakit annesinde oldugu gibi kendisinde de kabahat vardı. Oğlunun borca girmif oiması Catherine'in onuruna dokunuyordu, bundan dolayı borçlan ödemeye kalkmca da kesesine dokunuyordu. Yalnız, verdiği paralann kılı kılına hesabını tutuyor, oğlu erginlik yaşm» gelince bunlan geri alacağım söylüyordu. Elizabeth: «Southwell'de kalmam beo de lıtiyorum» dedl. «Arkadastan bafka bir tey olamıyacagımıı blldiğin haldeT» «Arkadaı olacagıı ya, e yeter, George. Sürekli bir arktdaşlık gelip geçlci blr a|k maceranndtan daha büyük blr değer tasır.» «Seni levseydlm bu lözüne ne kuardıml» «Sevmeye çalıştın mı hiçî» «Bütün gücümle!» Elizabeth yapmacık bir alayla gülflmıedl, «Yalancı!» George buna ancak blr kahkahayla karşılık verebüdi. Elizabeth Pigot ona karsı son derece iyi davranıyordu. George onu ilk defa, Southvvell'e felislerlnden blrinde tanımıstı. O aefer annesi onun serefine bir toplantı yapmıç, kaıabanın en «seçme» kimselerini çagırmıştı George hatırlıyormj: Utangaçlığı yüzünden odasına kapanmif, aneak üg keıe cairıldıktan aonra {îkmif Çeviren: Vahdet GÜLTEKİN A \ K A RA DENİZ KUVVeTLERl R0MUTANUG1 Seyir ve Hidrografi Dairesi Baskanlığından bildirilmiştir. DENİZCİLERE VE HAVACILARA ıli SAY1LI RTLDİRİ 17 ve 18 Ekim 1967 tarihlerinde 09.00 ile 17.00 saatleri •rasmda aşağıdaki noktalan birleştiren saha içinde seyretme, demirlerae, avlanma ve bu saharın 1000 raetreye kadar olan yüksekliği can ve mal emniyeti bakımından tehlikelidir. Doçn Akdenlz İskenderun Körferi Açiklan A. 71 Sahası 1 inci nokta : E. 5916 No. lu Akıncı fenerinden 2(İ9 derece ve 11.5 mil mesaf«)eki enlemi 36 derece 19 dakika Ku«y, Boviamı 35 derece 32 dakika Doğu olan nokta 2 n d nokta : Enlemi 36 derece 04 dnkika Kuzey Boylamı 35 derece 32 dakika Doğu Sflncfi nokta : Enlemi 36 derece 04 dakika Kuzey Boylanu 35 derece 08 dakika Dofu 4ünc0nokta : Enlemi 36 derece 19 dakika Kuzey Boylamı 35 derec» 08 dakika Doğu. DENtZCİLERE VE HAVACILARA ÖNEMLJE DUYTJRULCE. (Ba«m 23648/12019) Fransızca Bilir Bayan Memnr Alınacaktır 1 2 3 i MÜBAYAA MEMURU ALINACAK Btr yabancı şirketin mübayaa bürosu için lnjaat malzemesi paıannı lyı tanır, tecrübeli, şantiyede ikâmet edecek, yabancı dil bilir (îtalyanca tercih cdilir) bir MEMUR alınacaktır. Tâliplerin tercümeihallerini ve isteklerini belirterek P K 145 Eskifehir adresine yazmalan. oe.2j 06.30 07.00 07.05 07.30 07.45 08.00 Başmödürliiğümüz Milletierarası servisinde çalıştırıl08.05 mak üzere Fransızca bilir sözleşmeh memur alınacaktır. 08.10 08.40 Aşağıdaki nitelikleri taşıyan isteklilerin 24/10/1967 sab 09.00 günü saat 14.30 da yapüacak smava katılmak üzere en geç 09.20 09.35 23/10/1967 pazartesi günü akşamma kadar Personel Âmirli09.40 ğimize müracaatlan ilân olunur 10.00 11.00 İSTANBUL TEI^FON BAŞMÜDÜRLÜĞÜ 11.15 1 En az ortaokul meztınu olmak, 11.30 12.00 2 18 yaaından küçük 30 ysşmdan büyuk olmamak, 12.15 3 Sınavı kazananlara 800 ilâ 1100 lira arasında brüt 12 5 12.30 ücret verilecektir. (Basm 23876/12015) 13.00 13.20 13.30 , 14.00 ) 14.15 14.35 14.55 15.00 16.00 16.20 1T2S3 lira keşif bedelll Sungurlu Ceza r« TevHferlnln ona16.35 runı işi 2490 sayılı kanunun 41 bıd maddetd ferejinc* açık ek16.55 17.00 »iltmeye çıkanlmıştır. 17.30 tiıale 23/10/1967 tarihine rastlayan pazarteal günfl »aat 16 de 17.50 19.00 C. Savclığmda teşekkül edecek Komiüyoo huzunmda yapılacak19.45 tır. 20.00 20.15 Muvakkat teminatı 1297 lira olup buna ait şartname ve ke?if 20.35 20.55 özeti ile diğer evraklar messî saatlerinde C. Savcıhğında görü21.00 lebilir. 21.05 21.25 Tâliplerin Çorum Bayındırlık Müdürlüğünden alacaklan ye21.55 terii' be!?eKİ ile Ticaret Odasına kayıth olduklanna dair ve2? .25 22.45 sik= ibra7 şarttır 23.00 T?!inir.M^ nf7kÜT sün ve ^aatte ?ecid teminat ve diğer vesl23 45 34 00 kal»rj U« bırlikt* KomiayooJt bafvurmaİBn illrı olunur. (Buın 23846/120») İLÂN Sungurlu C. Savcılığından: Acılıs. Droerara Günaydın Köve haberler Sarkılar ve oyun havaları Haberler ve hava durumu Sabah müziSi Ankarada bueün Kücük ilânlar Her telden G. Batudan sarkılaı Posta kutusu Sabah konsert Kısa haberler Arkası varm Okul radvosu Melodiden melodİT» Cocuk bahcesl Balete cairı Baelama T. OTua haralan Kıbrıs saatl Kücük ilânlar G.Göksel ve N.Enâzdan sarkılar Haberler. R.G. d* bu«ün Hafif müzik Reklâm Droeranılan Cocuk bahcesl N.Demircavdan sarkılar Bueün icin sectiklerimlı Kısa haberler Okul radyosu AJCöDriilüleroSludan ısrkılar Neclâ Eroldan türküler Müzik dlnllvrita Kısa haberler Ince saz Is donüsü Reklâm Drocrunlan Haberler v» hava durumu S.Uveundan tOrMiler Anılarla Atatürk M.Ersesten sarkılar Sevdiîiniz sesler Uvkudan önce 24 sastin olavlan Cesitli melodiler Klâsik TUrk M. tooluluSu Plâklar arasında Üikii YorUkoîludan törHller Haberler ve h«v« durumu Her hafta bir yorumcu Gece vari«ına doSnı tı. Elizabeth sakin güiümseyışıyle, yapmacıktan uzak davranışlarıyla onun gönlünü kazanmıştı. George'u kendi kendine güldürmekte Augusta gibi o da pek ustaydı. George onda bir yandan Augusta'yı görüyordu, bir yanaan da hayalindeki anneyi: Kendisini anlayan bir arkadaş, iyi bir sırdaş, işine aşın kanşmayan bir akıl verici. Elizabeth: «Müsvette dizgiye verilmek üzere aşağıyukarı hazır» dedi. «Yalnız, biriki şiir var, belki bir daha gözden geçırmek istersın.» Çayıra bakan bir pencerenın yanında girintia'ekı yazı masasına gittı. George da onun yanına geldı, yanına Ehzabeth'in kursun kalemle biı soru işareti koyduğu dört satırı okudu : Hiç bu kadar sevmemistirn öpüşmeyi, Kenditni nnutnrcasına. Dudaklarımız sık gık birleşmısti. ama, Gene de azakta bırakırdık bir şeyi. Kıskıs gülerek: «Beğenroedin mı?» oîye sordu. «Yo, ben değil ama, Southvvell balkı ne derT» «Dar kafalı tasralıların cam cehenneme!» Elizabeth gülümsedi. «Bir de şu var» dedi, kendisi yüksek »esle okuQ"u : Iste îimdi, vallabi, en büyük zevktlr bnnlar, Birbirimize bakıp, ölüp soluk solnfa, Istmı? askın kendinden jteçiren darumanda Görüse oldnin gibi dnygnya da minnettar. George ona şaşkın çaşkın bakıyordu. Kızın ne sesine bir titreme gelmisti, ne yanaklanna bir renk. SouthweH'd'ekl pazann yavan bir anlatılıfint okuyordu sanki. George: «Degiştiremem» dedi. «Dar kafalı taşrahlann cam cehennemel> Elizabeth basını önüne eğdi. «Bu siiri Mary'ye sunmuşsun» dedi. Sonra basını kaldınp pek ciddî bir tavırla genç şaire baktı. «Hangi Mary'ye? Mary Duff'a mı, yoksa Mary Chaworth'a mı?» George aptal apta] bir güloü. «Vallahı. ikisine de deSil. Amma yaptın, Bess, sairlere tanınan özgürlükten ben de biraz yararlanamaz mıvım?» Sonra birrienbire aklına geldi hfibürlenir Eİbi b!r tavıı 'nkınrtı «Son sevgilimin. t.nndra'da bıraktıgırn sevgıiı^ın adı Q'« Mary'ydi.» . (Arkası rar)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle