Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAHİPE D Ö R T UZAK KOMŞU " RUSYADAN GEZİ NOTLARI Ve Andrey Andreyeviç Rus Komünist Partisi üyesiydi. Harü öyle seni benim gibi bir in aandı Andrey.. îki çocuğu vardı. Çocuklan için bir piyano almıştı eve.. el yazısını gördüğüm zam&n çok beğendiğimi söyledim: Bit zamanlar resrae merak etmiştim, dedi. Evinde radyosu, buı dolabı, çasnaşır makinesi vardı. Televizyon? Televizyon almamıştı Andrey.. Televiîyonun çocuklan derslerinden aîıkoyacağım düşünüyordu. Karısı da çahşıyordu. Bütün bunlara bakarak pek 5a«,tım. samrım bizim Rahmi görse büsbütün îaşacaktı. Tahu bu komünistler de se*in gibl bir âdetn, hem de dertlerine, endlfjelerine, yiylp içmelertne bakılırsa blıden pek farkı yok, diyecekti. Fotograf âletinin kolayhğıyla dün ysnm öteki köşelerini gazete, dergi sayfalanna olduğu gibi dökmek 15ten değildir. Seyahat edebiyatının eski usulleri çoktan ortadan kalkmıîtır. Bizim için önemli olan gördüklerimizin anlammı ortaya koymak, ve gerdiğimiz ülkeler konusunda toptan bir hükme varabümekttr. Bu hükme varmanm kolay olma dığı kanısmdayım. Bunun içindir ki ne zaman bir geziye çıksam hemen bir gerginîiğui içine düşerim. Çünku bir yabancı ülkedcn adamı davet ettiklerinde elbette en güzel, en parlak, en can Rİıcı yerleri gezdirmek isterler. Resmi bir programdır izlenen.. Amerika'ya. Belçika'ya, îran'a, ya da Turkiyeye gelen misafiTiere: Bakınız ne kötü yerîerimlz var, demez kimse.. Tersine: Bakınn cicilerimiıl görün&z, diye uyuturlar adamı. Ne var ki bir ülkeye özel olarak gitrnenin de imkânları kıttır. Devlet size kolayiıklar tanımadjğı zaman caddelerde dolaşmaktan, avarelik etmekten öteye gidemezsiniz. Öylesi daha çok turistik bir gezi olur. Resmi makamlar sizi kısa bir sü re içinde Orta Asyaya uçurebüir, istediğiniı fabrikalan getdirebilir, istediginiz kijüerle konuîturabilir. Üstelik bir ülkeyi geterken, t ğer çevreye bakmasıaı ve gördüklerinizi değerlenciirmesini biliyorsanız meseıe yoktur. Ben İran'a CENTO'nun dâvetlisi olarak gittim. Bütün îran hazinelerini kullansalar lranuı sefaletini de iükaünü de gözîerden saklamaya imkân yoktu. Amerika'ya Dışişleri Bakanlıiının dâvetlisi olarak gittim. Ametikan zenginliği ve refahı dört bir yandan fışkınyordu. Zenci gettolarıntn sefaleü Araerikan vatandaş çoğunluğunun vardığı refah dÜ7.eyini gölgeleyecek yetenekte değildi. Bir ülkeyi gezerken şaşmaz bazı ö'.çüler vardır. Eğer bir kente girerken şehrin varoşlannda gecekondulara rastlarsamz, bilin ki o çehrin merkezinde lüks apaTümaîilar vardır ve bilin ki o şehirde arsa. apartıman spekülâsyonu almiî jTİrümüştür. Ama bir çehrin varoşlannda büyük blok ap»rtımanlar dizi dizi *ı ra'anmışsa, hilin ki o şeKir, arsa, apartıman spekülâsyonunu eriteeek bir nizamda yaşatnaktadır. Eğer büyük blok apartımanlan bir ülkede gittiğiniz her şehrin çevresini kuşatmı? görürseniz, bilin ki o devleün sağlam bir konut politikası vardır. Bir kentin varoşlarında gecekondulara rastlanıraa o gecekondularda elektrik, havagazt, akarsu bulunduğu şüphelidir. Ama yüzlerce, binlerce Vitfyl barındıran dev bloklann Voşullan beîlidir: Kalorifer, r elektrik, havagazı. akarsu jarttı büyük bloklarda. Gezilerde tecrübe sahibi oldukça. bir memleketi kıs» siirede tanımanm usulîerini kullanmak kolayîaşıyor. Ke var ki bu usuller ne kadar Vco layiaşiTsa kolaylaşsın, yukarıda söylediğim gibi, her gezide bir gerginUğe dü^erim ben. Bu gerglnUk, çevrede görülen manzarayı yırtvp gerçeklere varmak, gözlemlerin an lamının yerine oturtmak çabasvndan doğar. Ve eninde sonunda seyahatin tedı kalmaz, insan: Şu iş bitsin de bir an önce, diye düşünüp durmaya başlar. Sovyetier gezisinde ayn«n böyle oîdu. Erivan'da bir gün kahp ertesi gün ögleden sonra Moskovaya uçtuk. Bir îlyuşin, uzak tnesafeyi 3,5 saatte yuttu. Smırı geçer geçmez zaten d'ıkkst kesilmiîtik. Moskovaya vard:ktan sonra gece nöbetine çıkmış askere döodük. Doğrusvuıu isterböyle seyahat dostlar başma. SELÇUK Amerika ve Rusya Amerika ve S.S.G.B. lişmesini endişeyle izlemekte ve kendi sistemlerindeki hatalan tenkid etmektedirler. Sosyaüst iktisadi sistemin uygu'.anmasmda e'.bctte büyük zorluklar. guçlükler yok değildir. Ne var ki kapitalist sisterr.in önüne çıkan engeller, kapitalizmin dokusundan doğan temel engellerdir. Plânlı iktisatla. serbest rekabete dayanan iktisadm çarpışması acaba hangisinin bajarısıyla bitecek tir? Bu konuda sÖ7. biîe düşmez. Kapitalist cephenin bir satış dergisinden aktaracağırr.ız basit bilgilerle durumu okuyuculanmıza duyurmakla yetineceğiz. Constellation bir Fransız der^sidir. Orta halH okuyucuya hiUp eder. Geçen yılm ilk aymda çıkan sayısmda Sovyet Arnerikan rekabetinin sna çiîgilerini belirten bir makale yaymlamıştı. Bu makalede belirtüdigine gbre 25 30 yü içinde Ruslarm Amerikayı geçmesi mukadder görünüyordu. Washinston y&oeUcileri, Arneriksn urmanlanndan kurulu bir komisyona 2000 yılı Rusyasınm manzsrasım çirmek ödevini vermişlerdi. RCS FOLKLOR DANS1NDAN BIK ÖliNEK larla değerlendiriiiyordu. Orta hal'i bir Amerikalı Ikinci Dünya Savaşına göre iki kat îazla tüketim yapmaktaydı. Beş aileden üçü ev sahibiydi. On evden dokuzunun hir buzdolabı. bir televlzyonu, bir elektrik ya da gaz Imnı vardı. On aileden yedisi elektrik siipürpesi, ekmek kttartma makinesi gibi nesnelere sahipti. Amerikada otomobil sa>nsı ise aile sayısından daha çoktu. Bu demekttr kl her aile bir veya biriien fazla otomobil sahibidir. Peki bu kadar zengin bir ü'.ke nasıl oluyor da Sovyet gelijmesinden korkmaktadır? Türkiye gibi Sovyetleri sefalet içinde bilen bir mernlekette bu soru anlajılır gibi değiidir. Bizim orta halli \Tatandaşa göre Rusya bir cehennemdir. Insanlar sürünmekte, rejira iflâs etmekte ve Kuzey komşumuz ha yıkıldı, ha yıkılacak sallanmaktadır. Şimdiye kadar bir Uıtilâl çıkmadıys» Komünist Parüsinin dernir pençe'.i baskısı yüzündendir. Washington yöneücileri bizim. gi bi düşünmediklerinden, iküsat uz manlarını bu konuda gerç«kleri araştırmakla görevlendirmişletdir. Amerikanın «yumurta katalı» diye nitelendirilen aydmları tedirgmliğin içindedirler. Ve bu tedirginliği şöyle anlatıyorlar: « Bizim leaKİnliğimiz tüketim maddelctinln boUoğuyla izah ediUyor. Kişi olarak sahip bulundugumuı mallaruı be$te ikisi lüks 1 eşyadır. Her yıl şamp*nya 'S " ^ milyon dolar, yalnız siyah havyar icin 8 milyon. yürme havuxları için de 400 milyon dolar harcjyoruz. At yarışları için akıl durdurucu bir rakam (25 miiyat Türk llrası yılda) sartediyoruz. Bolluk ve refahımıı abnk sabuk eşyalat tüketiml üstüne oturtulmuştuı.» Amerikan toplumu üstüne yaptığt eleştirmelerle tanman ünlü ga zeteci V. Packard çekinmeden demektedir ki: « Araerikalılar Vaplan sırtına binmiş bir binicldirler. Her geçe» gün dalıa tazla tüketmek lornndtdırlar. Yoksa sahibi bulunduklatı harikulâde iktisadî makine onlan paralıyacaktır.» Bu görüş Harvard Ünlverslteslnin iki ünlü bilhn sdamuıca p«ylaîümaktadır. Bunlardan biri Siyast tliml«t Prof. Arthur Schlesinger'dir. Schlesinger, Kennedy'nin Bzel danışmanıydı. Ötekisi iktisatçı olan John K. Galbraith'tir. Bu iki bilün adamı da özel kişilerin zenginliğiyle kitleler arasın» daki dengesizligi ortaya koyarak demektedirler ki: 6 Gezi şartları enînakan'dan Erivan'a doğru otomobille yola çvktık. tki buçuk saat sonra şehre varmıştık. Leninakaf» ve Erivan, geniî caddeleri, büyük yapıları, heykelleri, ışıklan, tiyatroları. operalan, okulları, sinemalanyla birer Avrupa şehîi manzarasuıda idiler. Ben bu kentleri ve bundan sonra gördüğüm yerleri yaa sanatlannda «tasvir» denilen bir usulle an'.atmaya kalkrçmıyacağım. tnsan bir getide pek çok yer görür, pek çok kişiyle konuşur. Bunları syık layıp akuyucuya sunmak gerek. I ezinin sonlanna doğru anladun ki Rusymrım. çok tenkid edüecek yerleri var, ama çok bafanh yanlan da var. Sovyetier Birliği bugün Amerikayla kıyasıya bir yarifa çıkırnjtır. Kremlirtde oturan komünistler dünya ihtilâli dftvasmt şimdilik bir yana itelemî? görünüyorlar. O dâvanm a»hibi ar tık Çin'dir. Moskova'nm yöneücilerinde bas kaygı Sovyet kalkınması. Rusya kalkuıma yansmda Amerikayı yendiği an dünyanm gözleri önüne serdiği sorout örneklerle soyut sistem tartıştnalanna son ve receğini düşünmektedir. Bunun yamsıra elde edeceği koT kunç iktisadi güç. Sovyetlere Batıda ve Üçüncü Dünyada büyök bnk&nlar sağhyacaktır. Amerikan uzmanlan Sovyet ge Acaba » :k bakışta Amerikalı yöneticilerin Rusyanın gidi?inden kaygı duyroaları yersiz gibi görünüyordu. Çünkü Amerikan ekonomisl Başkanı Johnson'un deyişiyie erişilmeml? bir refah dtaeyine ula?mıştı. A. B. D. akıl durdunıcu bir bolluk içindeydi. Iküsadî büyüme korkimç rakam I YARIN: TEHLtKE ÇANLARI MODESTY BUA1SE £'t\ SİM «UVC. ÎSTANBUL Acılıs. oroeram Türküler eeçidi <1» Konusma Türküler eecidl (1\ Kove haberler Türk halk mü*lfti Haberler ve hava durumu Tstanbulds busün Stüdyo G'den KÜCÜk İlânlar H»fif müzik Ooerot müziât Pivano sololan Günümüz Sorunlarımu A. Ya\ascadan sarkılar Transadan vanlolar C. Cevherclertten tOrkOler îs hayattnda kadın S. Tur Gülermandan sarkılar Arkası varın Kıs« haberler Sabah konserl Öcleve doBnı Kücilk ilânlar H. Ovlumdan \ Beraber ve soîo «aHtllar Haberler. R. G. «e bu«ün Stüdvo G'den Reklam oroeramlan Karams * Acılıs. croeram EftltUn radvwu Cocuk bahcesi Traliâe dikttat Kıs» haberler Erkekler fasıl topluluSu Reklâm oroararoları Haberler ve hava durumu Kücük llanlar Kücük ilânlar G. Kavnat«n orkestrası Bailama takımından türküler Plaklar arasmda Mujaffer Birtsndan sarkılar 24 saa'.in olavları. K. lllnlar Tanzlmattan bu yana M. Yıldırım'dan »arkılar Kücük ilânlar Bitmeı tükenmeı Anadolu Soor eawtesl Reklam oroBramUtı Haberler ve hava durumu Radvo senfonl orke*traıı Türk bestecllerl Kaoanu ve oroeram İST&NBUL th BMJTOSO 16.55 n.(Kl 17 30 lg.frı 18.30 19.00 1930 21.00 22.00 2."; m 23 30 24 .(Mİ AcıUs ve oroeraro Srvllen melodiler Pivano «ololan Hafif melodiler Barok mjzik Duke Ellington ve John Coltraine calıvorlar Senfonlk müzik Fransadan melodiler Aksam konseri DUek Pınan Gece konseri Dünvanın dört bucaSından Gece varısına dojru Gece ve mülik ProRram ve kaoaniS m&nasına bir söz ve bir takı. 2 Kendisinden hoşlanüan kişilere dostları tar&tından tatbik olunan harekeüerden; bir edatın kısaltılmış ve kftlınlaştırürnışı. 3 Tahıl saklamaya mahsus büyülc depolaı (çoğul). 4 Motorlu mavunanın yansı, engel, bir renk. 5 Kadın elbiselerini süslemek için kullanılanlardan, avuç içi ortası. 6 Fazla alkollü fsert iç SOLDAN SAGA: 1 Beethoven'in t&runmış senionilerinden birinin adı. 2 «Büyükço çapt« yürüme vasıtasnı anlarmna iki söz. 3 Osman hların ilk defa Rumeli yakasına bunlarla geçmişlerdi; kadın şaıkı okuyucuiarımızdan birinin adı. 4 Tersi Fransız kibar tabakasmm taşıdığı ünvanlardan biridir, «Hararet al!» anlarruna bir emir. 5 Yumurta ile yapılan yemeklerden biri, eski Türk gruplarından birinin mensubu, 6 MÜslüman peygamberini övmek için yazılmış şiir, yalnız eşekere verüebilecejc biı emir. ; 7 Yüz yıllık zaman. 8 \ Buna sahip insanlar dengesiz iş S yapmazlar, dağ hayvanlarından 1 biri. 9 Gözyaşı dökmeme işi. SOLDAN SAGA: ! 1 «tltimasj ve arkası var» kiierden, bir erkek adı. 7 V?ankı yapm» zaniam» karşılığı iki sBz. 8 Bir daha teîtrarlanınca bir çeşit su Jçm» tarzı belirir. 9 «Bu çevrenin düberi rtazik olsa da nazenin oîmaz» diye bir atalar »özü vardır, biı edatın kısalülmışı. DÜNKt BüLMACANIN HALJLEDtlJUrts ŞEKJJ NAS1L HAİXEDİL,ECEK? Vukandmki rakamlı batmacada *•• dece 6 tane anahtaı (ipucu) ve 6 Uuıe sonuç vardıı B09 olan 12 karenio içln« 1 den 9 a kadaı aygun bireı rakarn koyarak ve topUısa çarpma. çıkartma. bölme işaretlertne dikkat lerek MtdaA safea ve yukandan a^ağ'ya bulmacada gosterilen tonuçlan bulunaa. Biraı vaktinizi alu ama. b«s vaktinîzi hosça z< ıis olursunuı TIFFANY JOHESİ VOl. BUUJ / ~ HSHveÖLÜM 36 »Hayır, yeni açmış bir çiçek. Daha pek sçmamış ama, bir haftaya. kadar açar. Manolya çiççklennı bilir misin?» «B:\irim elbette: Kopanrsan hiçbir işe yaramaz. Dokundun mu yüzünü ekşjtir sana. Soluverir.> «Her ?ey öyle değil mi?» «Evet ama, kaç kişi bilir bunu? Bak, Teğmen biliyor mu?» «Bümem,.. O manolyaya dokur.Ebilecek mi acaba?» «Niye dokunsun? Daha Mmrtiden kendisi» n* yüzünü ekşiten biri var onun.» Margaret, önce anlamadı, .îoe'nin yüzüne baktı. Kaıa gözleri, kırrmzı duiakları nar çıçeği gibiydi. Sonra: «O! manolya...> dedi. «Bçn 0 kızı şeye benzetmiçtim... orkide gibi bir çeye. Pemek manolya sence?» «Orkid» değil besbelli. Orkideyi ner'de olursa buîursun ama, bu kızı tllinoy'da. Denver' de pek bulamazsın.» «Doğru söylüyorsun, bence. Onun gibısi ba?k» bir yerde var mı acaba?» «Bümem Ama, yoksa uiie bir tane var ya, bu bile çok.» «Gel oturalım biraz. Cıgaram ner'de?» Margaret sıraya otuıdu, Jue ona kââıt cıgara paketini uzattı. kibrit çsktı. «DenTek. onlan evlenmiyecek diyor=un sen, ha, Joe?» «Buna pek okadar emin değilim artık. Düşüncem de&işti diyebilirim. Kahramar. olarak gördüğü birin;en evlenmek fırsatım kaçırmaz... sırf bsşkssının elde etrnesini onlemek için bvte olsa.» tçinden de: «Seni demek ıstiyorurn» diyordu. Margaret de: «Beni demek isüyor» diye dü «Adamın yakmda öleceğini bilir»» evlenmez.» «ölümü aklına getirir mi hiç o! tlgilendigi birinin ö^ceğini aklına getirmeyi bırak, kendi?inin ya^lanacağım bile aklına getirmeı 0. Ono beV.i olrmyscaV: biçim1* yapıştırıp yarr.alayabilecekleTine bile inanıyordur benre.» «Yola gelmez bir yufka yürekV.îdn pen, Joe Dem»k ^ence bu k'.z «iyi» bir kadın oldo5u için. «Kendisiyle evl»nece3imi düsündüfdüm ben ona» diye varacak ona, pek yumuşak lı'll kötü durumda olduğunu sen ona nıye söyletnedinî» MarRaret Pc.vers pek kadır,t:a, pek Kapoleon'ca bir tavır takınaı. .. «S^n kendm gelecegme niye beni fınceden yolladınV Deciim ben sana ışi bozarım diye » Cıeara^rıa fiske vurup fırlattı, eiini Joe' nin kcluna kı>yciu. «Içim elvermedi, .)oe. Adarncagızm >Ü7.ür.ü görseydin. söyl^diklerini liuysaydın! Çotuk gibiydi. Joe. Donalıl'ın bütün ötebçTİsini giStteTdi hana. Bilîrsin: r6Mr>ıî»T, bil sapan, bir kmr\ iç çatnaşırınlan bir de sümbül sofanı: bunlan Fransa'dan beri yanında taşırmış. Sonra. o kız falan da vardı. SÖyleyemedim i?te. Kıt«ur mu buluyorsun bana?» «lî. artık me«ele yok. Yalnız. biraz kötü bir oyun o'cu duTumvı istaşvonda .Mıîkilerin yan;nda ö"renmesine bırakmak. EUniiHpn c'leni yaptik biz. öyle degi\ mi?» «Evet. elimizden geleni vaptık biz. îîterdim ki riaha çoğvmu yapabilelim.» Margaıet'in babışı bahçenın ribür ııcuna, ağaçiann arknsmda güneşte srıların çoktan ışe koynimuş oldukları noktaya takılrlı. Bah^eden ötede. soknîm. bir başka duvarın ardında b'.ı ar.Tiut asar.ırılü birkaç kollu samc'.anı anciıran îepesi Rİirünüvordu, pıtrak gibi çiçek açmış, bembeyaz. Margaret kımıidadı, bacak bacafc üstüne attı. «Ys k;z;n bayılma=ı... Sen r.e rieiin?.» «A, onu hekliyordum. Othollo sehyor, bir.i arıyor gpüha?» Çimbirerin ysşı ge^kin sürücüsüne Uaktılar. Biçimsiz aypkkaplarını sürüy^ ••ürüye pçüvordu. Onlan pnrdü. riurdu. «Bay Gillmam, Papaz Hazretl«ri diyorlar sizin için ev? gelsin diye.» «Ben?» «Bay Gülmam'smiz siz, 1e8il mi?» «A, evpt.» Joe Giıliçan kalkh. «Özür <JlleTİm, ha'rofendi Siz de geliyor musunuz?» «Siı gidin bakslım ne ıstiyormuş. Btn de birazrîan gelirim.» ATap dönrnüş, ayaklanm sürüye sürüye Joe'nin önîinrten gidiyordu. Joe bafjmaklardan yukan çıkarken çimbiçer cıvıltılı türküsüne yeniden ba$l»mıştı. Papaz sondurmarta ayakta dunıyordu. Yüzü durgundn ama. o Rece uyuma(lı*ı belliydi. «Kusura bakmavın. rahatsır ettim sizi, Bay GallİEan Donald uyandı tia. Onun giyinmesine siz ahşıksınız, ben deîilim. Başıbozuk . , gjdince.. DÇMJlS UO&uH A N K AR A . AtCINCI AAAA. ARTltC GUJCÜArf. TOeeM ra Acıll». croff Kove haberler Sarkı'ar Haberler ve hava durumu Sabah müziji Ankara'da bueün Kücük ll&nlar Her telden Kücük ilânlar Bedia Akartürkten türküler Günümüz Sorunlanmıı Sabah konseri Kısa haberler ve K. Uanlar Arkası varm Eeitim radyosu '1> Melodiden melodiye Cocuk bahcesl Balete casrı Haüt müzik Kıbrıs saati Kücük ilânlar A. Melik ve G. Batu dan sarkılar Haberler. R. G. de buaun Plâklar arasında Keklâm Droeramlan Cocuk bahcesi Avten Zeneer'den sarkılar Bueün icin secüMerimte Kısa haberler ve K. Uanlar ESHitn radyosu '21 Yıldırav Cmar'dan türkuler Hafif müzik C. Bolvadinden sarkılat Bir bando calıvor Kısa haberler ve K. Uanlar Ince saz Köv odası Reklâm nroBramlan Haberler ve hava durumu Kücük iîânlar Salih Uveundan türküler Uvkudan önce Dinlpvici istekleri Ktâsik T miizlei tODİUluSu • ,\îr\ olavlan