Katalog

SAHtFB İKf 6 Eylul 1966 CUMHURİYET FAYSAl'IN ZİYARETİ ve ICİSIAN PAKTI» Dr. Reşat TiTiZ » T X yor. nrdumuı mümtaz yabancı devlet adamlarının ziyaretlerine sahne olmakta devam editran Senatosn Baskanından sonra, Irakın su »nda istifa etmiş bulnnan Basbakanı Dr. Bazzaz, Batı Almanya Dışişleri Bakanı Schroder, ttalyan Dışisleri Bakanı Fanfani, Romanya Basbakanı Mavrer, Bulgaristan Dışişleri Bakanı Basev ve Sovyetler Birlifi Dış Ticaret Bakanı Patoliçev'in pesinden, Suudî Arabistan Kıralı Faysal Türkiyeyi resmen ziyaret etmiştir. Defişik açılardan çok önemll birer yer issal ettiklerinden »üphe etmediğimiz bn devlet adamlannın, birbiriyle tamamen çelisen siyasal görüşleri temsil etmeleri, battâ karşıt cephelerde yer ftlmıs bnlnnmaları, Tfirkiye bakımıntlan ziyaretlerinin değerini bir kat daha artırmaktadır. Csttiste gelen, daha yerinde bir deyimle içiçe girmis bnlnnan zira, Sovyetler Birliği Dış Ticaret Bakanı henüz Türkiyeyi terketmeden, Suudi Arabistan Kıralı Faysal'm ziyareti başlamıştır. ba liyaretlerin, ilerde pek önemli gelişmelere birer ba?lançıç olabileeek nitelikteki görüşmelere ve•ile verdiği çözlerden kaçmamaktadır. Ürtlerek kaydedelim ki, Turkiye için oldukt» yeni olan, diplomatik ilişkiler kurmadaki yognn çab* ve sranan temas imkânlan basınımızds gerektigi kadar yer bnlraamakta, problerain ü«erlne eiddiyetle ejilinmemekte ve pek tabii olarak da, beklenen yankıyı nyandırraamaktadır. Kıral Faysal'ın Türkiyeyi ziyaretini bir fırsat •ayarak, Arap dünyasımn bugün karşı karşıya kaldıfı bazı önemli sorunlan, Arap filkelerinin dünya politik» (ahnesinde oynamak istedikleri rolleri ve bn arada Kıral Faysal'ın müstesna yeri fle, ynrdnmnzn ziyaret etmekle nlaşmak istediği gelişmeyi kısaca belirtmeye çalısacagız. yaklaşık ülke olarak sörmek mümkündür. Bu iilkelerin her birisi, ayrı bir serüven yaşıyarak, bngün balundaklan noktaya nlaşmışlardır. Mısır ve Irak birer hanedan saltanatına son vererek, geniş vatandas topluluklarına büvük nmut kapılarını açnuşlardır. Suriye ve Cezayir fiilî sömürçecilife isyan ederek zafere ulasraıs, halklarının kendi kendilerini yönetmesinde en isabetli yöntemi arar dnrnmdadırlar. Bu ülkelerin hepsi de, dış politikalarmda aktif bağımsızlıfa karşı duyduklan sempatiyi gizlememekte, Nâsır gibi SÜclüleri ise, bunu açıkca söyleyip, hattâ hareketin bayraktarlığını yapmaktadır. Bunda bir sakınca görmediklerini de hemen ilâve etmek gerekir. Bağımsız dıs politikalan ile, bloklars karsı defril. bloklar dısında kalmayı denemektedirler. OrtadoSa bölgesindeki AngloAmerikan petrol çıkarlarını üretici ülkelerin lehine çevirnteye ufrasmakta, bn sonnç ahnmadıgı zamanlarda üretici ülkelerin daha çok kazanmalarını hedef tutan bir mücadelenin takipçisi olmakta* dırlar. Böyle bir ortam içinde, pek tabiî olarak, antiemperyalist akımlar bızla gelismekte ve ba ülkelerin pek çofnnda sosyalizm sözcüfü her şeyin üzerinde tatnlnr hale gelmektrdir. Bana karfi Monarşilerle yönetilen Snndî Arabistan, Ürdfin ve Fas gibi filkeler, Arap Dfinyasında beliren ba devrimci akımlara sempati dnymamaktadırlar. Teni akımlann kendi ülkelerinde de gelişmesi halinde, Faysal'ın, Hüseyin'in ve Hasan II. nin saltanatlannın yerine, Irak ve Mısırdaki benzerleri gibi yeni cumhnriyetlerin kurulacagından emindirler. Bunun bilincinde olan ilgililer, dnrnmlarını lürdürebilmek için, her çareye basvnrmaça hazır görünmektedirler. örnegin, Ortadoğu'da petrol çıkarları bnlnnan Batılı ülkeler Sundî Arabistan, ya da Ürdün halkı yerine, dofradan dograya başta bulunan Kırallarla işbirligi yapmayı tercih etmektedirler. Kırallann da bnnn sevinçle kabullendikleri gözlerden kaçmamaktadır. Her geçen gün monarşilerin ömfirlerini biraı daha kısalttıgi için, tehlikeyi sezen Kırallar ve onlann dış müttefikleri, yeni koşullara aygnn düsecek çareler aramağa koynlnyorlar. Ve her fırsatta yeni bir öneri ileri sürüyorlar. Araplararası Zirve Konferansları bn çesit yeni önerilerin taraftar kazanması ve yaygınlaşmasında elverişli bir ortam hazırladıgından, önümüzdeki günlerde Cezayirde toplanması kararlastırılan «Arap Zirve Konferansı», Nâsır ve yakınlan tarafından, sadece bu amacı engellemek için, bilerek ve istiyerek torpillenmistir. ^ j on günlerde, sözünü ettiğimiz yeni öneriler* y • den bir tanesine daha tanık olmaktayız. AngloAmerikan telkinlerinin açıklığı tarOîilm»yacak kadar belirli olan bu yeni öneri «Islâm Pakt:> fikrini aşılamak istemektedir. Suudî Arabistan Kıralı Faysal'ın isim babalığmı ve bayraktarlığını yaptığı «İslâm Paktı» Arap ülkelerinin drçında kalan miislüman ülke olarak, Türkiye, İran ve Pakistanı da kapsamı içinde düşünmektedir. Batılı aydmların «Yıımınci 5uzyılın Mukaddes Ittifakı!..» diye derhal alaya almaya başladığı bu aıılasmaya Körr. bütün müslüman filkeler, salt bu özelliklerin den ötürü, bir antlaşma etrafında hirleşmelidirler. İslâm diııi. ortak bae olarak, diğer bütün endiselerin üstünde yer alraalı ve uluslararası her çesitten ilişkide, bu ilkenin emirleriııe sâdık kalınmalıdır. Vaktiyle «Bağdat Paktı>ııın doğumunu zorlayan nedenleri, şimdi kılık değistirmiş biçimde tekrar gö rür gibi oluyoruz. •tslâm Paktı» denemesinde aynı nedenleri olduğu gibi gördüğünü söyleyen yorumcular çoğunluktadır. O halde, soııu bilinen bir şeyl, yeniden bir kez daha deneme ınsanı nereve ulastırır? Asıl tartışılacak «orun bu olmalıdır. Nitekim, bizzat Nâsır ve Nâsır'a yakın olan Arap ülkelerinin yöneticileri. kesinlikle bu fikrin karşısında yer almı^Iardır. İran'ın bile «islâm Paktı» fikrine büyük bir ilçi ve itibar göstermediği, son za manlarda yapılan göriışmelerden aniaşılmı; bulunuy or. Lübnan ve Libya gibi küçük ülkelerin tutumlan etki yaratma gücündcn yoksun olduğu için üzerinde dahi durulmamaktadır. Pakistan'ın. Doğu Komşu^u Çin İle giriştiği yeni bağlantilar arasında. böyle bir öneriye istenilen ölçüde katılacağına şüpheli gözle bakılmaktadır. • iii • •>. • ••• ••a. .... Ş3 •* •••• •••• •«•• :::: Türk halkı tembel midir? Bu konu üzerine eiddiyetle ve sıstemli olarak çğilmeğe, butun ilgılileri, dernek ve teşekkülleri dâvet ederim. Dr. Türker GÖKTCRK 0 Alınan netieelerbi üzüntüsu a Temaslarm faydasızhğı A Döviz tasarrufu. A'.man sonuçlar, sporcularımız için değıl, spor adamlarımız için fizucüdür. Yazar, unutmuşlar 511 ey lulde Kürekte de boyumuzun cücelığini ispat edeceğiz. Yazı, spor sahi fesinin tertibinde enteresan bir köşeye konulmus. Sagmda Efdal Nogan «Kürek parkum olmadığından. bu iş icin bulunan yere 8.600.000 Tl. esirgendiğinden» şikâyetçi; soîunda ise Fahriman Akdağ: «Kapalı yüzme havuzumunın olmayısından, millî temas teklrflerimizin red edil diğinden. dert yanmakta. Herkes te sisler diye bar, bar bağuıyor. Maliye Bakanhğı tahsisat vermekten çe kine dursun bir yandan, diğer yandan da spor toto gelirlerine el atsın, spor adamlarımız da seyirci kal sın. Asıl üzüntümüz budur. Dahası var: Ankarada modem kapalı salon yıkılır, 56 milyonun sorumlusu bulunmaz, gençlik senelerce salondan mahrum çalışır; Selim Sırn Tarcan kapalı spor salonunda hava landırma tertibatı olmamasmdan, si gara dumanından oyuncu seçilemez, burada güreş müsabakaları, basket bol maçları yapılır; yüzme havuzu yapılır, ölçüsü beynelmilel ölçülere ııymaz. su bulunmaz. Santrkot yapı lır 700.000 Tl. ya tenisçiler sıcakhk yaptığı, standard usule aykın olduğu söylenir; F.B. stadı ihale edilir, müteahhit işe baslamaz; Ali Sami Yen Stadı yapılır. aylarca ruhsatı ahnamaz. BJK Avrupaya gidecektır, antrerunan yapacak, çim saha için yalvarmaktadır. Maddelı Kıral Faysal'm memleketimizdeki cevelânı, .Müslüman geçinen Babıâli basınının ne idügünü ortaya koyınak bakımından pek yararlı oldn. Hazreti Penahilerini Arap çöllerinde geçerli libas içinde gören cümle ümmetçi, cusu buruşa gelerek arzı tazimatta birbirleriyle yarıs ettiler. Ol mubterem misafirimız de kırallara lâyık üslup içinde uşaklan, hîzmetkârları, muhafızlan, çeşnicibaşılarivle Türk misafirperverliği üstüne kendi geleneklerinin çadırını kurarak ülkemizdekı ikametini cleğerlendirdi; cümle kaprisinı bizlere kabul ettirerek temaslarını sürdiirdü. Simdi eeliniz bu hikâyeden kendimize birtakım hisseler çıkarıp, kendi kendimizi tenkide eiriselim : Madde 1 Kıral Faysal Hazretleri Ankarava va<sıl olusıında Büyük Atatürk'ün anıtkabrini ziyaret etmedi. Dediler ki, Faysal her ne kadar Müslümansa da Vahabîdir. Vahabilikte mezarları ziyaret yoktur. Kendi mezhebi içinde \e kendi mezhebinin nizamı içinde hareket etmeye mecburdur ekselânsları . öyleyse Atatürk'ün anıt kabrini ziyaret etmemekte mazurdur. Madde: 2 Amma velâkin Kıral Faysal Hazretleri eamie gittiğinde ne sörelim? Protokol ieabı yanında bulunan Türkiye Cumhuriveti Dışişleri Bakanı thsan Sabrl Çağlayaneil de Kıralla birlikte ve Kıralın solunda narnaza durmamıs mı! thsan Sabri'nin namazını Allab kabul etsin. deriz. Kendisi bes vakit mi. aksamdan aksama mı, yoksa bayramdan bayrama mı namaz kılar bilmeviz: arastırmaU aklımızdan cfçmez. Ancak namazın protokolnnu, protnkolun namazından veğ tntan politikacıları tprcih ettiçimizi açıklarız. Madde: 3 Kıral Hazretleri Türkiye Snndî Arabistan ortak bildirisinin «Rismillâhirrahmanirrahim» ile baslamasını istemistir. Lâik Atatürk Tiirkiyesinin sivasi bir bildiriye besmele ile baslaması Anayasaya aykındır. Bnna rağmen ortak bildirinin Suudî Arabistanda yavınlanacak olan nüshasına Rismillâh ile basUnmıstır. Şimdi bnrada her Türkün aklına bazı sornlar takılmaktadır : Kıral Faysal madem ber siyasi bildiriye besmele ile baslamaktadır, acaba Hıristiyan devletlerle ortak bildirive nasıl baslamaktadır? Ozellikle Sundî Arahistanın petrollerinl Hıristivanlarla paylasan ortaklık mnkaveleleri de «BismilUh» diye mi baslamaktadır? Türkiye Cumhurivetinin vasalarında bir s'yasi bildiriye besmele ile baslamak var mıdır? Atatürk'fin mânevi kisiliŞi karsısında kendi yısalınnı nnntmıran bir Kırala. Türk Devletinln de kendine töre erlpneklfri oldncrıno hatırlatmak fırsatı niçin kaçırılmıftır? Madde: 4 S Gelişim İçinde Araplar A lııılmış deyiml ile, «Aden denizinden, Atlas * * Okyanusun»...» dek nzanan jeniş Arap Dnnyaaı, birbirlnden oldnkça farklı, büyüklü kflçfiklO devletlerden meydana relmistir. Baskan Nâsır'ın Mısmndan, KSçfik Kıral Hüseyinin hüküm sürdüfü ÜrdSn'e ve birçok noktalarda Arap Dünyasının dısında kalmış gibi görünen Lflbnan'a değin alabildifine değişen ba filkeleri birbirine bağlayan başlıca üç önemli etken düşünülebilir. Aynı ırktan gelmis olmalarınm yanı sıra, aynı dine mensup bnlnnmaları ve büyük Arap kültftrilnün hâlâ devam eden etkilerini sayabiliria. Daha düne kadar, aynı ırktan olmak. aynı dinin menınplan bnlnnmak ya da ortak bir kültiirSn ürünü savılmak, nlnsları birbirlerine sıkı «ıkıya baglamays ve bir tek görüs etrafında hirleştirmeye bol bol yetiyordu. Oysa, cünümüzün ba? dSndurüefl bir hızla degisen kosullan önünde dnyulan ekonomik kalkınrna ve insanca yaşıyabllmek Isteklerl, sözünü ettijimiz etkenlerin rBcflnfl gon derece zayıflatmaktadır. Ve sanırız bnnnn en guzel Srneğini de, yine bizzat Arap ülkeleri vermektedir. Tarihsel gelişimlerl i«inde, ketıdi ekonomik, toplumsa! ve eoğrafî koşnllarının determinist zorlamasından knrtnlamıyan ülkeler, özel koşnlîannıa gerektirdigi dünya görüşünü, politik düzeni •0 kalkınma yöntemini bulnncaya dek süren, bir arama dönemi yaşamaktadırlar. Çok snni zorlamalann gdı konnsn edilmedifi yerlerdeyse, ba •fdc paraleliım elle tntulnr bir bale eelmektedir. örnegimizi yine Arap Dtinyasından alacak rinmk, çekinmeden diyebiliriz ki, aynı ırktan gelmelerine, aynı dinin mensnplan bulunmalarıBB, aynı kfiltfirde yogrnlranı olmalanna ve asagı ynkan aynı böljrede yerleşmiş bnlunmalarına rajmen, Arap filkelerinin ber biri diferlerinden tamamen farklı ve ayrı yollarm yolculan olmuşlardır. Çok kflçük aynmlan görmezlikten çeldiğimlı zaman, bazı Arap filkelerinin yakın benzerlikler gösterdifini söylemek mümkün gibi görttnebHir. Aslında, Knveyt'ten Fas'a kadar nzanan bn penlş alan flzerinde, birbirinden farklı yjhrtemlerin nygulandığını ve çok yaygın bir denerne alanınm varlığını görmüş olnyornz. rap filkeleri ile ilgili düsünceler ileriye sürfilfirken, bölçesel gruplasmalardan söz açmak bir alışkanhk haline felmistir. Bunun nedeni işl kolayından alma efilimidir. Çünkii, Arap dünyasına yakından bakıldığı zaraan, problemleri bölfe»el açılardan ele almanın büyük bir hata oldnğn derhal aniasıhr. Arap ülkelerinin birbirine benıeyen yanlannı tartışmak perektitinde. her fllkenin bnriin nlaşmif oldnğn ekonomik ve siyasal dnzeyin kosulları ve bu kosnlların çerçevesi içindeki çelişimin düsflnülmesinin en nyjnn ySntem olduğn kanısındayız. S A Ve Türkiye... O Bn yüzden, hemen hepsi birer az çelişmis filke olan, grelir daihlımının büyük ucurnmlar yarattıtı herkesçe bilinen Arap devletleri için baslıca sornn, hızlı bir ekonomik kalkınmadır. Ve bn kalkmmayı ssğlıyacak yöntem ile, bn yöntemin katıksız nyçolanmasma fırsat vrrecek siyasal düzeni bnlnp, knrroaktır. Bu amaca ulasabilmek için, ayrı ayrı gelisim dönemlerinde bulunan Arap filkeleri arasında hâlâ Ortaçag kalıntısı kırallıkların varlığını ve toplumcn yönleri aîır baaan demokratik düzenlerin yerleşme çabaiı içinde bninnduğTinn isaret etmek yerinde olor. Her birisi »yn bir nygniama pesinde olan Arap ülkelerinin halklan, adım adım kazanılmıs 7aferlerle nla^lan noktalardan gerive dönmemek aımindedir. Aneak, büyük çoeunlu^un henüz veteri kadar bilinçlenmemis olması; aksine, yönetieilerin, Bzellikle çıkar hesaplan sayesinde, iviee fözlerinin açılmış bnlnnması siyasal çekişmelerin temelin! teskil eder olmnştnr. eıiye, ııüfusunun büyük çoğunluğu müslüman olan, Türkiye kalıyor. Şu anda. yordumuzu resmen ziyareti sona eren Suudî Arabistan KıraIını Türkiyeye gelmeye zorlayan nedenlerin bajmda • İslâm Paktı» fikrinin bulunduğu herkesçe bilinmek tedir. Kıral Faysal'uı Türkiyeyi bu düşünce için kazanmaya çalışacağı. elindeki her kozu oynayacağı da keza bilinen bir şeydir. Türkiye, bir müüluman ülke olarak. hiç şüphe yok ki, diğer müslüman ülkelere Fevgi duymaktadır. Yakınlık göstermektedir. Ancak, müslüman ülkeler arasında yapılacak bir ayncalığın pahalıya ödenen bir deneme olduğu da unutulmamalidır. «Bağdat Paktı> macerasının Türkiyenin Arap Dünyasmdaki prestijini ne derece tahrip ettiğini burada bir kez daha tekrar etmeyi faydalı sayarız. Turkiye kendisini yeni yeni toparlamaya çalışır ve Kıbrıs olaylan vesilesi ile aldığı derslerin ilhâmı ile yt ni bir politika izlemeye çabalatken, afiedjlmez bir hata daha işlemenıclidir. Mısır ve Nâsır'ın temsil ettiji grupla yeni ilişkiler kurmak üzere bulunan Türkiyenin çok gerçekçi olması, Ortadoğa politikasında geçmişin hatalarını tekrarlamamak için, atacağı her adımda çok dikkat etmesi gerekir. •islâm Paktı. fikrine karşı olan Arap ülkelerinin ve dünyanın diğer devletlerinin sempatilerini, giderek muhtemel desteklerini kaybetmcyi göze alamadan «pakt» lehine bir davranışı benimsemeye ünkân yoktur. Unutmamak gereklr ki, Türkiyenin büyük bir~rizke katlanmadan, böyle bir macerayı atlatabilmesi düşünülemez. Hem Kıral Faysal'dan, hem de AngloAmerikan müttefiklerimizden gelecek baskıya dayanabilmek, Türk Dışişleri için büyük bir sınav olacaktır. ısaca belirtmek isteriz ki, dünyanın bugünkü kuvvetler dengesi, ulusal ya da uluslararası problemlerin çözümünde, çağımıza uygun yöntemlerin uygulanmasını emrediyor. Ortak çizgileri müslümanhk olan ülkeler arasında. temcli ekonomik, kül türel ve bilimsel olan ilişkiler kurulabilir. Bu teşvik dahi edilmelidir. Sıkı işbirliğinin gerçekçi temellere oturtulması ve kaprislere yer vermemesi blrinci îarttır. Yoksa, •tslâm Paktı> fikrinde olduğu gibi, zaten bölünmüş olan dünyayı yeni bastan bolerek, bir sonuç almayı düşünmek bosunadır. Türkiyenin boşuna hesaplarla kaybedeoek vakti yoktur. İiİİ iii: • ••• • ••• • ••* • ••• Araplar arasmdaki farklı laşma ayın Prof. Fehmi Yavuz K F ketzedeler nerelerde iskân edilmelidir?» başlıklı yazısıyla Başbakanlıkta yapılan bır toplantıda ileri sürülen ikı tezi eleştirmiş. Ve çıkardığımız sonuca göre Sayın Profesör, bölge dışuıa çıkılmamasıru istiyen gruptan vana 01Türkiyenin ve çağımızın gerçek madlğmı lfade etmektedir. lerınden bîhaber olan kibarlarıToplantıda tartışılan iki tezden mız ancak kurklerin, ıpek kunıaş diferl de karma sistetn. ların, esansların, puroların. AmeBiz burada sayın yazann taralrikan sigaralannın, elektro gitar olduğu karma sistemden yana tarların markasım, yeni danslan olrrjadıgınuzı belirtmek lstiyoruz. bılirler. Bunları Batıhlaşmak saŞöyle ki: yarak, birkaç parça lüks e^ya Karrna sistem taraftarlarının H için kaçakçı doyuran hantmlankirlerini kısaca özetliyecek olurmız hangı devletin gümrüğune, sak, onların şu önsezllerinden dodövizine hizmet ediyor? layı bu fikre taraftar olduklarını kolayca meydana çıkarmış oluruz Atatürk 29 Ekim 1930 da AmeRütiin bu hikâyelerde Babıâli basınının tutıımu dikkatlere lâŞöyle diyorlar: On bin ailenin ıki rıkah gazeteci Miss Rmg'in «Türjıktır. Petrol kumpanyalarının knklalarına tapmak icin Tırsat arıbuçuk ay gibi kısa bir zaman sükiyc'nin hangi bakımlardan Ameyan kalemler. bn çösterivi tslâma karşı muhabbet fibi takdim etresinde deprem bölgesinde iskân rikanlasmasınm düşünüldüeü» edılmeleri kolay değildir. Deprem mektedirler. Oysa aynı kisiler Nâsır'ın Mısırına ve Bumedyen'in ;. olundakı bir soruya, «Türkiye panik havası yaratmıştır. Biz isCezayirine karsı kin knsmaktadırlar. Zahir bir tslâm devlet basne Amerikanlaşacak, ne de Batıtesek de, lstemesek de bir çoklan kanına sevifi ve saygı göstermek icin. onun ille de petrol emperlılasacaktır, sadece özleşecektir» yerinl, yurdunu, varrnı, yoğunu bıyalizmine secde etmesi gerekmektedir. Bnmedven gibi Fransız emdiyerek anlatraak istediklerimirakıp başka illere gidecektir. peryalizmine kanı yıllarea dövüstün mü, Nâ«r çibi Anglosakson zin özünü o zamandan söylemısönee şunu belirtmek isteriz ki, emperyallztnini memleketinden kovdun mn Miislümandan «ayılmıtir. (Türk Kültüni Sayı 36 sa\ bu onbinlerce vatandas bu bdl^eTorsnn! Ne yapsan sayılmıyorsnn! Nâsır çibi namaz kılsan. Bufa 64 par: 3) den göç ettikten sonra, gideceklemedven ıriM Ramaıan rünleri devlet toruvla vatandaglara ornç Saha verdik deml Amerıkan kolejlerinde okuyan ri şehirlerde nasü bir hayat süretuttnrsan e ene <»vılmıvor«nn. tslâmın büvükHitünö Türk halkına lar «Amerika olmazsa kalkınaceklerdir. hangi iskânlarda barıanlatmak için ille de pidip Amerikan petrol knmpanvasının kuhderece istiyoruz? nacaklardır. Ayrıca şu var ki göç RIU, Rusyaya yem oluruz» diyorlası olacaksın. Halk sefaletten süriinflrken memleketin zençlnllkedilen bu bölgenin durumu ne olalar Uydu olmak, yardımı izin'.r unlar sayın yazarın hep bildilcrin) vabanrılara sSmörtfCfksn. tlle de empervalistin karsısında cahtır? Burası vıllarca çorak bir kullanmak Batıhlaşmak veya kal ği şeylerdir. Atletlerimize saha nsaklismndan tslâmın yüeeli*ine eri^mek. nnruna ksvusmak müm0 arazi olarak mı kalacaktır? Ve takınmak mıdır? Batı yardım yapıverdik de mi derece istiyoruz kün drfil. biîdir ki başka kimsenin de gidio Müteahhitlerin çıkarcı tutumlan, yor, yerimize Turkiye'nin gerorada yerleşmeleri beklenemez. EBeden Terbiyesinin ilgisizlik ve uHırİRtivan sirketlerle ortaklık. komisyon, faiz hesabı üstüne çeklerini öğreniyor, niye yorulasasen bugünedek elimizi bir nebmursamazlığı ile yarım kalan spor katakulli oynıyacaksın ki Kur'anın emirlerine riavet edesin. B : lım, gitar çalmak evlâdır diyenzecik olsun uzatmadıgımız bu yer tesisleri yürekler acısı bir durum zim Babıâli basınının ümmetcilik üstüne is tntnp kapitalizmin hizler yarının büyük adamı (?) olaarzetmektedir. Ara sıra kaydedilen lere o zaman hiç azatamıyacagız. cak bu talebelerdir. Dileriz bu metinde tslâraı kullanmak istiyen kalemlerinin anlayışı böyle. başarılar spor idarecilerinin eseri Bunların sebebi olarak batıya kibarlasma Tanzimattaki gibi 0Madde: 5 değildir. Sporcularımızın bütün dez göç gün geçtikçe artacak ve hayat lup emekleri bosa çıkartma^ın, Türk milliyetçilifinin dBsmanları. Atatürk millivetçilitinin avantajları yenecek bir kıymet ve standardı da haliyle düşecek. Mey onlar kibarla<«ın biz de özletpdfismanları. ve tsUm dünvasını saran bütun millivetçilik akımlakudret sahibi olmasmdadır. Yoksa dana gelecek dnrumu varın siz ceğiz. nnın dümianlan, yoksnl Miislümanlann Hıri^tfvın hapltalizmine sadece bu yıl genç basketbol milll düşünün. ha'knldırmasmı dolârlarla boîmasa ealısmaktadırisr. tekımımız Romanya, Bulgaristanı Ahmet Uiur ÖTER Yurdumuza bu felâketten dolayı yendi: Ordu takımımız futbolda Dün Bn törlö insan, c81 bedevisinin libasını fiyinmis Lawren«rr'ten bir çok uzman gelmiş ve gelmekAntak\a Lise^i ya şampiyonu oldu: Binicilerimiz farksızdır. Toksul insanlann has inanctsnnı kendi çıkarları n|rutedir. Hepsinin birleştiği nokta şu Bulgaristanı fethetti: Güresçilerina sömiirmek Miislümanlık dejildir. Bnyle kisilerin ne namazları olmuştur: Bu kadar can ve mal miz Dünya şampiyonu oldu: Bu eeçerlidir. ne oruçları. tslîm rlinini kapitalizmin çıkarları için knlkavbınm tek sebebi yapıların bu sporlann birkaç yıl öncesini hatırlananlar, Kuranın »Byledi^i Cehrnnfmin takenmez alevlerine lâbolgeve hâ«: biçimde yapılmamıs yık rın4ıkHrdıw^O»tarm üç Aiiahı vardtf i * 1 ^r,î ,OhnSL!>ı. . i'. ^ •4glB«k Jsâfrdir. Buniar mez. Paraî Para! Para! '". Meselâ Jsponvada bir deprem Dolâr tıfrtına memleketjni «atan tflllhsızîâr bolgesi, orada ak şiddetli depremTemaslann faydasızlığmı asla'İieolabilirler ki? ri süreceklerini sanmam, yazarın. ler olmaktadır, fakat buradaki glO zaman Olimpiyatlardaki başarıla bi can ve mal kaybı rastlanır cinsrımızı yüz kızartmadan saymalarmı ten değildir. Ve teklilferi de bu ayın Burhan Felek «ölüra istemek hakkımızdır, sayın idareci yönden olmuştur. Yapılann depAllahın emri» başhkh yazımizden. Niçin gidiyoruz sorusuna rem bölgelerine hâs stilde olması sında trafik kazalanndan jaderece ve altın madalya ile cevap şart koşulmuştur. kınmakta ve ciddl tedbırler aLnvermiyerek, amatör sporun milletDemek ki bu tip yapıların yur ması gerektiâi üzerinde durmaklerarası öneminden bahsedeceklerse dumurun bu bölgesinde yapılması tadır. o zaman tenkidlerinin sıhhati kalcaızdir. Ve işte biz de yukandaki Gerçekten bugun ılgılılerın tımaz. Kaldı ki bu turistik saydıkfikre aynen katılıyor ve teklif e tıziikle uzerıne eğılmelerı gereları. görgüvü değersiz buldukları dıyoruz. Kuvvetle ınanıyoruz kl ken en onemlı konulardan bırı sevahf tler. sevdik'eri spor için emek yapılacak olan bu tıp yapılar 2 5 verenlerin bir miikâfatı. milli fcrtrafik kazalarının sebep olducu avda rahatça yapılır ve vatandas buyuk can ve mal kaybının onmayı giyme haklarıdır. Sayın yazar ÇİKOLATACILIK SANAYtİ TÜRK Ltd. Şirketinin larımıza eski hayat tarzlannı ver lenmesıdir. hans»i derecelerivle Olimoiyada kamiş oluruz. Böylece karşı fikırde Safaip ve knruculanndan tılmştır ve millî formayı giymış, tnsan hayatının bu kddar ucuz o'du?umuz soç önlenmiş olacaK Avruoa sevahatine çıkmıştır; Bildirolduğu ve o nisbette sorumsuz tır selerdi aydınlanırdık O zaman belki kışuere nıce canların boylesme de dövize daha çok ihtiyacımız varİlgililerden ıstedığımiz şudur emanet çdildığı bır başka batı ul dı. ki yapılan yardımlar yerinde ve kesı mevcut değildir Gün geç eenaze merasimine kstılmak, mektup,, telgraf ve çelenk gönlüzumunda kullanılsın Teferruat miyor ki gazetelerde korkunç bır dermek veya bizzat ziyarete gelmek suretiyle büyük üaüntümüÇok rica ederim. Döviz tasarrufu tan kaçınılsm. Alınaeak karar en trafik kazası haberinı okumayadiverek dengesiz durumumuzda fe zc iştirak eden müteveffanın do$t ve meslektaşlarına sonsuz şukkısa zamanda belirtilmiş olsun. ak lım. Dünyada benzeri görülme rahlık yaratacak bir gelir kapısı yaranlarımızı sunaruc. si halde zaman daha da dara'acak mış bütün trafik kazalan yurduratrra çabasına kalkmayahm. Onu çıkar yol bulmak daha ria güçleşe Kederli AUesi muzda vukubuluyor. Milletçe enzaten israf eden edene, hiç olmazsa cektir. gın bir tevekkul içinde, her gün lutfetsinler sayın yazar da, bindikhepimız, kamyonların pek çoğu Cfıık ÇAKIM leri dah kesmesinler. Cumhuriyet 10423 üzerinde yazılı «Allaha emanet» Cevdet DEMİRCİ sloganına ruhen ve kalben te=lım olurcasına taşıtlara binmekteyiz. Yayalar âdeta üzerlerine gelen taşıtların hışmından korun "rartışm» bfilomflne gttndcriuat Erler'in yazdığı «Paydos» Saat 912 arası Karaköy'de Oamanlı Bankası Personel Servimak için atlet kadar çevık ha len yazıtarın mumkün^e dakadlı yazıya temas edeceğim. sine müracaat. reket etmek zorunluğundadır. lilo rdilmesinl, 250 kelimeyl Maalesef uzun seneler MilSalgın hastahklara karşı gosteriasmamasını ve yazılara dejil. lî Olimpiyat Genel Sekreteri sıfalen uyanıklığı, trafik kazalarını urfın Uzerine «TartljTn»» tını taşıyan kıymetli yazarla ayYıldız 982 10425 önlerae hususunda da tıtizhkle rOmazo yııılarak Yaxı tjlerir.ı fikirleri paylaşamıyorum. uygulıyabüsek çok yçrinde o ne postalanmasını rica ederlz. Yazı zannımca 3 ayrı konuvnı birlurdu. Artık hükumetimizin. huleştirmektedir. kukçulanmızın. trafik sorumluANTİDOTTIPOMAT) larının ve sofor cemiyetlerinın GRİP. NEZLE bu konuda gerekli tedbirlen alDİŞ AĞRISI TEŞEKKÜR ması zamanı gelmiştir. Trafik 5TakacjK asfaltı üzerinde bulu. • YANIKLAR suçlarının cezaları mutlaka daha nan iki oda İki salon ve her turlü 1 Eylül Perşembe günü feci bir trafik kazası neticesinde GÜNEŞ YANIĞI mu»ssır hale getirilmeli, trafik mewa ağacı mevcut kö«k »fttıARIBÖCEK SOKMASI kaybettiğimiz sevgili kızımız, kıymetli yeğenimiz kontıolleri çok daha ciddi, bıi hktır T^l 36 M 05 • ADALE ROMATİZMASI ' gih ve sistemlı olarak geliştirıl• YARALAR. KESİK meüdır. Bu konuda şoforlerimi,»PİŞİK. KAŞINTI I Cumhuriyet J'"4i« zm de raaddi ve manevi sorum• EKZEMA.ERGENLİK , cenaze törenine bizzat gelen. çelenk gönderen, telefon, telgraf ve •DONUK i luluklarını mudrik olarak kendi mektupla bizleri teselli ederek acımızı paylaşmak lütfunda bulunan KAYrP Niğds Bor kazası Yu• OERİ ÇATLAKLA| aralarında bır kontrol sistemı lurı Asmas koyünden »Idığım ilkodeğerli zevata, bütün akraba, dost ve yakJnlarımıza gazeteniz yoRINDA MANİKÜR VE kurmaları mıllî ve insani bır gökul diplomamı kaybattim. Hukumluyla teşekkürlerimizin duyurulmasmı rica ederiz. TRAŞTAN SONRA rev olacaktır. Kaybolan canlar suzdür. ALPASLAN AİLESİ KULLANILIR ve sönen ocaklar yanında, heder Hüseyin Bayazıt olan millî serveti de unutmamaİlâncılık: 5467 10413 lıdır. Rekilmcıhk (3522) 10430 Cumhuriyeı 1042T ayın İlhan Selçuk'un «Türk Halkı Tembel raidır?» adlı yazısını okudum. Yazann dedıği gibi Batıiılaşmış geçinen, kibarlarımız çoktur. Batılı gibi gıyınmek, eğlenmek v.s. ile Batı medeniyetine eremıyeceğimizi asırlardır öğrenemedik. Osmanh sosyetesi de kibarla<mış, batıiılaşmış (!) fakat gene çokmuştu. Koylü ve halk tabakası ile sosyetenin arasına köpru yapılamadığından, hakır gorulen bu ınsanlar onlar gıbı taklitçi olmamış oz benliğini, âdetmı kaybetmemiştir. Meselâ bugün T.D. K. nm yeni kelimeleri köylünun senelerdir kullandığı sözlerdır. Nerelerde iskân edilmelı? S B Öliin) Allahın emri TEŞEKKÜR ÜON MELBA AVRAM YUANİDİS'in Paydos NOT: Almanca Bilen Elemanlar Aranıyor S Sotılık Köşk ÖZDEN ALPASLAN'ın A ynı camand» Nâsır*ın ve güclü Baaı Partisinin etki alanı içinde bnlnnan Irak, Snriye Te kısmen Temenli Cnmhnriyetçiler bir göriiş blrliğine yaklaşmaktadırlar. Bnnlan aynı görüs etrafında birleşerek, birbirine çok benzeyen yöntemleri benimsemiş saymak hata değildir. Daha Batı'da, Cezayir'i ba dört Ortadoğa ülkesine en ÖGRENCİLER İÇİN, ÖZEL ÇEŞİT, ÖZEL FİATLAR Yeni :: Kayseri As. Sal. A!. Kom. Bşk. lığından Asağıdaki bir kalem ihtiyacın kapalı zarfla ihalesi 23/9.a966 cuma günü saat 16 da Komisyonumuzda yapılacaktır. Evsaf ve •artnamesi Komisyonumuzda ve Ankara, îstanbul Lıevazım Âmirliklerinde görülebilir. Teklif mektupları aynı gün saat 15 e kadar Komisyonumuza teslim edilmelidir. Postadaki gecikmelsr muteber değildir. CtNSt Çam kereste 1. smıf Miktan Metreküp 77,400 Kom. Geçici T. fiatı Muhammeni teminatı Llra LJra Kr. Lira ki. 700 187J 54180 3959 VEFAT Baromuzım 2592 »Icil sayısında kayıtlı bulunan Erkek (ç) önlüğü her boy yaka ile Kız (ç) önJüğü her boy yaka ile Formalık saten (çift en) Sümerbank saten (çift en) Sümerbank saten (çift en) KARAMÜRSEL 20 TL. 23 TL. 13 TL. 11.50 TL. 7.50 TL. Formahk Akfil lâcivert (çift en) Okul formalığı lâcivert (çift en) Formalık serj % 100 yün (çift en) Formalık yün trilen (çift en) Blazer yün ceketlik (çift en) 15 TL. 25 TL. 40 TL. 50 TL. 40 TL. Mağazalarında 50 40 50 80 65 TL. TL. TL TL TL. Pantolonluk Vigure serj Gri yün tergal eteklik Elbiselik moline spor stil OkuJ hazır lâcivert ceket Gri Vigure serj hazır pantolon Av. VLADtîVriR MİRMİROĞLU vefat etmiştir. Cenaze merasimi 6 9 1966 (Bugün) saat 13 de Taksım Aya Triada Rum kilisesinde icra edilecektır. Kederli ailesine ve meslekdaşlarımıza ba^sağlığı dilerız. HUnhııl Barosa Reisli^t AVRUPA ÎTHAL MALIDİKİLMÎŞ GOMLEK 40 TL, Keklâmcılık 3520/10429 (KRAVAT YAKA MERSERİZE SANFORİZE UZUN KOL GÖMLEKLER) Mağazalarımızın şubesi bulunmıyan yerlerdeki sayın vatandaşlanraızm umuml arzu ve istekleri üzerine yaka numaralannı bildirdikleri takdirde adreslerine ödemeli olarak gönderihr. İSTANBUL (SULTANHAMAM) OSMANBEY KADTKÖY BAKIRKÖY \VKARA ADAPAZARI BURSA ESKİSEHİR İZMİR İNEGÖL LÜLEBVRGAZ (BasJn 19334/10407) 1MÛ0