Katalog

30 Eylul 1966 CUMHURÎYET #*••)<«*•*•»••••#*•••*••)•)•) *••••!f> jDr. NO kaplumbağalar yemeği yiyip onlara gidecektim. le bir zengin olalaa» da..» Az sonra Döndü, eHnâe bir kalHamdi beyin geldiğini habar verbur, bir sini, girdi. sin de muhtarı buraya çığırsm. Dönüşte Abbas emmiye de uğRıza kalktı: cVar.» «BiT takka, DSsdâf* dcdj. «Zuî«Açık şerbet yaparsm bulgunın rasın, onu da çığırsm. Sen de gözel bir çay bi?ir..» dedi, içeri ranm altma bir s«y serelîra Nesyanma, haa?» de o, bir bezimiz »arHı?» «Acık da yoğurt var, onu da fiirdi. Döndü. kajburo, »iniyi duvano Hamdi bey ceketini çıkarıp askorum. Bulgur, bir iki yumurta yere, dibine koyup koşta. Pır giUi, pır emme yumurta yimez ki! Yu mıştı. Golf pantalonuyla kilimin üstüne uzanmıştı. Başı geldi: «Yamanacalf geysileıi dolmurta dokanıyor bana der durur nm altmda bir ince yasök var durmuştum içine» dedi. Serdi. ya!» Kalburu, siniyi yerleştlrdi. Bır dı. Rıza tuttu, bir yastık daha Rıza açık kapıya tık tık vurdu. çorba pişirmisti. Bakır sahanı gekoydu. Daha rahat uzandı: cGeeeei! Gel ula teke!..» diye tirdi, sininin ortasına' Jtoydu. YaJ «Yemek için telâş etmeyin bağırdı Hamdi bey. ula!» dedi. «Kaç yıl olayor, hâ h ekmekler ,tahta ksşTkiajRıza girdi: lâ huyumu öğrenmediniz! Acı soHamdi bey bağırdı: «Meraba Hamdi beyim, tünay ğan, kuru yavan evde ne yeni«Gine maraşal «ofrasma dön> dın!» dedi. yorsa yer geçeriz. Çoluk çocuğu dürdün sofrayı kız!.» Hamdi bey güldu, ayağa kalksıkıctıya sokma, canına okurum Döndü kızardı: tı: bak!..» «Amaaa Hamdi beyl Hep b#f» «Ula her çeyin bokunu çıkar«O senin eyiliğin Hamdi be le dersin, herhalda oemmlen alay dınız!» dedi. «Ya meraba, ya tün yim! Bir sıbntıya girdiğimiz edersin. Ne var da ne yapıyuruz aydın». îkisi birden ne oluyor?» yok zati. Su için söyledim Dön hanı? UQ çorbası, ardından bulKıza bir bozuldu: gur aşı. Fazladaa bugün birez «Dil alışkanlığı! Kendi aramız (Jü'ye. Eir de muhtara filân ha yoğurdumuz var işre..» da hep meraba dediğimize, sa bar saldım ki yemekten sonra «Hadi hadi!» dedi Hamrii bey. na da önce meraba deyiverdim!» buraya gelsinler: Acık kosusalım «Şa yağlı ekmeklere bak..» deyi...» «Meraba de öyleyse! Tünaydm Oturup konusa konusa v«3i'.er. «Gelsinler emme, çok yorgune oluyor?> Hamdi bey, pilâvla, yağlı elEnum, ona göre vakitli kalksın«Sabahlan günaydın, akçam lar. Kalkmazlarsa kovarım hep mekle karnını sişirdi Pilnvın Csustleri de tünaydın. Çocukiara tüne yoğurt koydu. Bir iki kaiıfc sini...» öyle belletiyoruz ya!..» da şeker «erbetinden aldı. «On. Rıza güldü: Hamdi bey: iyi olmuş, güzel olmus.» dedi «Gülme!» dedi Hamdi bey. «Bu «Feki peki, tünaydın arkadaç, bizim insanlar dinlemekten şeh durdu yerken. Döndü dışarda, çonasılsın bakalım?» vet duyuyorlar! Sabaha kadar cuklarla uğraşıyordu. Hamdi bey «Eyiler eyi Hamdi beyim, çok" konuş, dinlesinler. Bu kadar ol bağırdı: «Döndü aeliiın. pılâvın sağol. Sen nassın?» güzel olmuş!.. Eline sağhk!» maz ula!..» «Le« gibi yorgunum! ö y l e yor Rıza: «Eyice bunalıyorlar Hamdi begunum ki! Garkın'dan gelıyo yim. Gelen olmuyor. giden olmn«Yarasın Hamdi beyim.» <îedi. rum. Abdullai'ın selâmı var. yor. Bir habar yok heçbir yerden. Az sonra Döndü koştu geldi: Dört gündür de köylerdeyim. SaKırk yılda birini yakaladılar «Bir is zni buynrdun Hamdi bebaha bir IU ılıttır. Basım kirlen mı, gayn sabaha kadar dinliyor yim?» dedi. ' di. Hart hart kaşınıyorum. Bir lar...» «Pilâvm güzel olmus dedim, eaabunlayıvereyim...» Hamdi bey elîerini kenetleyip line sağhk» «Sahi mi? Yalansın..» dedi, kıza Hıza: «Eyi edersin. Su iolay» başmın altına koydu: dedi, oturdu. «Habar yoğuınuş heçbir yer rarak geri çekUdi. Çocuklar birer ildjer dı?an Hamdi bey bağlar üstüne epcy den... Alsan ya bir radyo! Ayçıkmağa başladılar. havadıs aldı Riza'dan. Yapılan hkları ne yapıyorsun? Köyün işlerin hepsını öğrendi. Döndü, tak tuk edip duruyor zenginleri ne yapıyorlar ^>arayı?» du dışanda. «Eferim ula koca kafalı Rızal Rıza yine güldü. «Hüseyin buraya gel!» diyor, «Ula bu Rıza, bu Rıza vara güHüseyin'i çağınyor, «Naciye, buraya gel!» diyor, Naciye'yi çağı ler, yoğa güler böyle! Ne var gülünecek rıyor, her birini bir yere yollu simdi bu sözümde ula?» yordu. «Halımızı bilmiyor gibi konuRıza: şuyorsun Hamdi beyim! Bu kö«Bir takka, Hamdi beyim!» dedi, dışarı çıktı. Döndü'nün ya yün insanı geysiyi kille yur. Para olsa onlara sabun aldıracanına çömeldi: ğım ben. Radyonun ne kadar nü«Tuluklan, kazan eniğini dol zümlü bir yenilik olduğunu kadurt çocukiara. Hamdi beye su bul eden çok.. emme para?» iktiza etmiş. Sabaha ıhk su isti«Eh, bağlan dikmişsir.İ7., yayor. Ikincisi, Veli yukan çıkınkmda zengin olursunuz işallah..» ca, onu da muhtar gile yolla. ben Rıza da, «lşallah!» dedi. «He«Sordum, istemez dedi.» «Şeker var mı evde birez?» fakir bavkurt Köyde bir isler çevlreceksin emme bakalım Yalmz acala etme, anladm mı? Birer Direr git. «Pen yaplftn, ben ettim!» deye de o|ün me. «Siz yaptınız. sizin gayratınızla oldu!» Tamam. Başka lâf yok.» Sofra kalkmadan Kır Abbas geldi: «Ula Inza, sen de aylığa geçeli, köyünüu gözel edetlerini unuttun ula! Bak konuk geimif, bak Döndü gözel vemekler bişirmiş, insan emmisini çığırır ula!.» Rıza pişkinliğe vurdu: «Hamdi beyle birez jaklı yaren Iiğimiz vardı, onlan ettik Sede seni değil, heç, kimseyi çığınnadım, görüyorsun. Okul işi konustuk birez» Kır Abbas: «Haa o başka! O başka! HaklısKi » JUraz durdu: «Ula haklısın deukim emme, heç de haklı değilsinl'Ckul i?i komşudan saklı olur mu? ul'ul işini kornşudan sakladın mı nvpı yuttu okul..» Az sonra muhtar eeldi. Hamdi beyle sannav?aeak gibi kucağına Vardı: «Vay Hamdi b^yim hoş geldin, hoş geldin !> dedî. Hamdi bey toparfâ.nıp kalktı, sar maştılar. Kır Abbas: • (Barabar sirket mi olâk.1 bu dürzüler, bu sarmasmalar oe'ı Hökumet mâmiriyle köy muhtan .sarmaşır mı ula?)» dedi içinden. ^ Battal, sesi titreye titreye: •Eyi olacak hastanm toktur ayvğına gelirmiş. Ne eyi etün Hamdİ beyim! Bil ki sana çok eytaçhğımız var. Efenâime soyleyim, yani sen geldin ya, gönlümün üstünden koca bir dağ kalkü. Çok eytaçhiımız var sana...» Hamdi beyin dizinin dibine oturdu. Elici Hamdi beyin dizine koydu, basördı. «Sağ ol Hamdi beyim I» dedi. 27 iNimbiis : : : : : : : : : : : : : : : : : . ; : : : : : : : : : : : : : : : :::::::::::::::::::•.:::::::.:.:;.::....; BİZE ME. \«J*lUNüOSUN,3O/ , CĞŞÖM BıE. K £ 0 E ~ \ İBövLeee MAUKÂNEP DOÛA. Tı (İMAM VIÛIC , AV/LANMAJİ., SAClC TUTKt\K. TURİSTL U OUJE . ^UOÛÖCILIK. S ö İ2OMU ETME.DE BAMA. •«•••••••»•»• iliEliff h a n ı m BU MESE <E CÜZEL Greyder Satın Alınacak Aflfalva Belediye Başkanlığından: konu ve resim: Ayhan Başoğlu 1 164.000, lira mtıhammen bedelH bir adet bakun greyderi kapah zarf ostılO He satan alınacaktır. 2 Bu işe ait şartname Belediye Encumen ICaleminde görülebilecegi gibi isteyenlerin adreslerine de bedelsdz gSnderüir. 3 İhale 7/10/1966 cuma «Snfi ssat 16.00 da Belediy* üıcümeninde yapüacaktır. 4 Geçid teminatı 9450.00 Üradır. 5 Teklif mektubuna 2490 sayıb kanuna g5re ibrazı gereken bflgelerle birlikte teklif edilen bakıra çreyderinin vasaflannı gösterir kataloğunda eklenmesi lâzımdır 6 Zarfların 7/10/1966 günü saat 15.00 e kadar Belediye Encümeni Başkanlığına verilmeîH lâzımdır tlân b (Basın 20648/11369) KIZILKULE Yoıgal 6 ıncı j . Er Eği. Alayı Satmalma % Komisyon Başkanlığından: W W Aşağıdaki 3rijecek maddeleri kapalı zarfla saünalınacaktir. Eksiltme 19 E3cim 1966 çarşamba günü saat 11 de Yozgat Jandarma Satmalma Komisyon binasuıda yapılacaktir. Teklif mektuplan ihale saatinden 1 saat evveline kadar kabul edilir. Şartname ANKARA İSTANBUL YOZGAT Jandarma Satmalma Başkanlıklarında her gün mesa! saatlerinde görülebilir. CtNSt MÎKTARI KİLO 15 Ton 4 Ton TAHMÎVt FtATI L. Krf, 70 70 İlle de parlak mıtıık hazırlıyacağıın diye kafa patlatacağına bahane bulup da hiç gitmesen o törene, daha akıllıbk olmaz mı? GEÇİCt TEMÎNATI L. Krş. 3037 50 810 00 Makarna Şehriye (Basın 20558 A. 12416/11371) Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı FLORENCE NİGHTİNGALE YÜKSEK • HEMŞİRE OKULU IVfÜDÜRLÜĞÜNDEN Okulumuî 19661967 Akademik dera yıb için 6ğrencJ kaydıaa başlarruştiT. Lise tnezunu yatılı, yaüsız veya burshı luz öğrenci kabul edilir. Tamamlayıo bilgi için Okulumuz Müdürlüğüne aözH} veya yazılı müracaat yapılabileceği gibi diğer VUâyetlerde Sağlık Mfldürlüklerine başvurulabilir. Adres: Abidei Hürriyet Cad. Şişlilstanbul Tel: 47 55 77 (Basın 19933/11370) 62 kaınlmas olavn «osyalist metnleketlerin orduları için kat'iyen makbul defildir. Biıira, hem nükleer füıe silâhlannm knllanılma teorisinde hem de tireti ! minde daha hızlı ve ileri jitmemiz gerektigi açıktır.» Yazar böylece gerekli siyaıî tavrı takındıktan sonra neden Amerikan teknik bilgilerini kullantnak zornnda kaldığını açıklamak için çok ciddi ve dikkatli bir tarafsııhk görünüşiine bü rünmektedir hiç ntanmadan! Zira bizim Sovyet «ilShlanmız hakkında teknik bilgüere sahip defildir. Görüşlerinin ağırlık noktası nedir? Artık, azami miktarda radyotvktif serpintinin bir askerî avantaj tayıldıgı... Amerikan kaynaklanndan sayfalarca bilgi ve rakam verdikten sonr», diyor ki: «Araânin megstonlnk bombalarla radyoaktif tesir a l tında bırakılması savaşin esas nnsnrn haline gelebilir.» Yazının baska bir yerinde de şöyle diyor: «Bnraya kadar töyİediklerimizden de anlnşjlacajfı gibi, bizim görüşümüıle, yüksek tesirli nfikleer bombalar; her şeyden önce, geniş araıi parçalannın radyolojik teörler altında bırakılması için bir vaaia • dırlar. îşte Batı mantıgı Ue Markriıt diyalektik anuındaki fark. Batılılar daima radyoaktif teairleri, Mrpintiyi, aıaltmay» ealıaırken Oenerşl Groryayinov ont»rwı ve yVADA'rfff O. PENKOVSKI Çe»iren ; T. PARIA rilerine dayanarak serpintinin azamiye çıkanlmannı »rmlnyor. Goryayinov, bu minval üzere devam ediyor: «Infilâk alanlannın zemini ve topragın kimyasal terkibi de infilik msddelerinin etkenlltini artırmakta b«yük r«l oynayabilir. Sodynm, demir, silikoo gibi elemanlar havaya yükmlen parcaeıklann radyoaktif kötlesini hatın sayılır derecede artırabilîr. Mnhtemel taarrnz alanlannın mahallî meteorolojik şarilarının iyi bilin mesi, böyük tesirli bombalann bakkiyle knllamlmaaınd» çok önemlidir. Bn şartlar ânceden incelenmelidir...» Bo eümlede GRU'ya düşe«ek yeni bir istihbarat görevinin i şaretini bnlıuak mümkün. Kısa bir zamanda meslekdaşlanm, bel ki de Paris, Londra, Vaşington ataşe yardımcilan; bfiyfik nfifus ve sanayi merkezierinin jeolojik etüdlerini ve haritalannı taplamaya bafhyacaklardır. Böylece GoryayinoT ve »naliıclleri bedef olarak seçilen ber bölge için kullanılacak bombanın ke«in bürüklâğînfi ve eapını benplamak ve a n m t radyoaktif aer • pinthd yarataeak patlamsyı teı lardır. Gorgayinov, buyfik bombalann (megaton çapında) ktt* çük bombalara oranla haiz «1duklan askerî üstünlükleri savunmaktadır. Çünkü biiyük bombalarla daba geniş alanlar radyoaktif tesir alltında bırakılabilir. Amerikayı yenmek için gerekli silâh sayısım inceleyen Goryayinov, hedefleri çok lyi tesbit edilmek şartiyle 20 megatonluk 130 bombanta yeteceğini hesaplamıştır. Nükleer çağda bir tarafm xaferi diye bir şey mümkün müdür? Goryayinov bn suali sormnş ve şöyle cevaplandırmıstır: «Evet, mümkündür!» Yalnız nzna bir nükleer savas olmadan. Tazısının en önemli eümlesinde bn husus açıkça belirtilmiştir: «Neticenin bir tarafın lehinde tecelli etmesi, savası mümkün olan en kısa zamanda tamamen bitirmek kabiliyet ve haıırlığına bağlıdır.» Bn cümlenia anlamı açıktır. Teni Sovyet askerî doktrinial bilmek ve anlamak Batılılar için önemlidir. Batı için aynı derecede önemli olan bafka bir nokta da Batı askerî doktrinini Rovyetlerin nasıl anladıgım bilmek UT. Batı doktrininin SovyetUr tarafından tefsiri, benim görü • şümce, Batılılann kendi doktrinİerini anlayış tarzından çok fark lıdır. Çünkü Batı askerî doktrini mvtlaks Marksist toplnm yapi5i ve tarih seyri kavramına nycnn olarak yorumlanır. Ob jektif vakıalar («neselâ, istihbarat raporları) Marksist anlayışla bağdasmazsa bnnlan evirip çevirerek ba|daştırmak, diyalektiğin görevidir. Goryayinov, Batılılann dnnnnnnnn siyasi açıdan doğrn bir tahlilini veriyor: «Bu yeni şartlar, harbeden sınıfların menfaat ve ideolojilerine ne kadar nysrundnr?» «Her şeyden önce hiç bir norn a l insanın, beşeriyetin imhasım amlamıyaeagı akılda tntnlmalıdır. Oysa mesele, kapitalist dünyanın miadı dolan idareoi sınıfları için değişiktir. Tarih, bir çok defaiar göstermiştir ki öl • mekte olan bir sınıf ve bir toplamsal düzen daima «apres moi le delnge» (benden sonra isterse tvfan gelsin) ve (Kızıl olmaktansa. ölmek daha iyi) gibi sloganlarla karakterize edilen insanlığı tahrip teori ve damgalannı yaratır. Tarih! kaeınılmazlık sonaca olarak kaybolmaya (Arkso r s r ) Samsun II Daimi Encümeni Başkanlığından 1 Samsun Özel İdaresi 200 yataklı Turistik OUli Yüzme Havuzu Gazino ve müştemilâtına ait bilumum avan ve tatbikat projeleri işi 2490 sayüı kanunun 31 nci rnaddesi hükmüne istinaden kapah zarf usulü üe eksiltmeye çıkanlmıştır. 2 Şartnameler ve gerekli bilgiler Ö Daimî Encümeni Kaleminde veya Bayındırlık Müdürlüğünde görülebilir. 3 İhale 21/10/1966 Cuma günü saat 11. de îl Daimi Encümeninde yapüa^aktır. 4 İşin muhammen bedeli 160.000,00 TL. olup muyakkat teminaü 9250^ TL. dır. 5 İstekli meslek sahipleri ihale tarihinden en geç 15 gün önceye kadar Samsun Bayındırlık Müdürlüğündeki Teknik Komiteden. simdiye kadar yapmış olduklan bu emsal bir projenin tatbik edildiğine dair tasdikli vesikalannın asılları ile müracaat ederek alacaklan yeterlik belgesi, teminat mektubu ve 1/50 ölçekli yalnız mimarî projeleri ihale saatinden 1 saat evvel usulü dairesinde bazırhyacakları kapalı teklif mektuplan ile birlikte makbuz mukabilinde Encümen kalemine teslim edeeeklerdir. 6 Teknik Komitece seçilecek avan ve tatbikat pro5eleri arasmdan beğenilen proje İl Daimî Encümenince ihale edüecektir. 7ı Postada vaki gecikmeler nazarı itibare alınmaz. (Baam 20841/11372) Bir harfın okunuşu, bır grupu yedinp içirmeği üzerıne alma ışı. 8 Eski Türk topluluklarından birinin mensubu, üzüleceğimiz bır olay için ağzımızdan bep bu söz çıkar. 9 Devamlı güdüîen garez, ıskambilde bir kâğıt. TUKARIDAN AŞAfilYA: 1 «Çamur sıçratan» mânasına iki söz. 2 Kumarda yuta • mamak. 3 Ticaret işlerınde göze alınması gereken tehlike, bır renk 4 «Bir yere takıp sal • landınr» anlamına bir çekim, t^rsi ayınm ko3 4 3 6 7 8 9 nutudur. 5 Hava veya deSOLDAN SAGA: nız sava? araç1 Çok yüksek boylu ve u lan grupu, Al zun boyunlu yabani hayvanlar manlar «Ren» grupu (çoğul). 2 «Köpeği kara nehrinin adını renkte» anlamına iki söz. 3 Atböyle çatlatırmosfıerin üst kısmındaki geniş aIar. 6 ts • lanlar (çoğul). 4 Eski Yunantanbul'da Teklüarın en büyük şairi, bir emir. Ottnkfl balaaaeanııı r.ık Ünıversıtc 5 Susuz ve katıksız içilen içhalledilmiş sekü nın bulunducu kilere böyle denilir, bir oyunda semt (karma söz). 7 Bir ço iki tarafın aynı saytyı kazanıp ğul takısı, engizısyoncuların kenkit olma durumuna düşmeleri dilerine karşı gelenlere yaptıklahali. 6 Tarih kitaplarında her n. 8 Dertlinin bağırtısı. mo • zaman adlan birlikte geçen iki törlü araba, sahip 9 Kolay aieski Mısır tanrısı, bir sayı. 7 datılabilinecek aptaliardan. 123456789 NASIL HAtX£OİLECEK7 ynkandBkt rakamb bnlmacad» ndeee t tane u u h t s t (Ipoeol »• • tanc ınnuc «Tirriıt olao U Ksrenta telne I «Jen tTu Kadst ayroo Olr«f rafcsnı noyarak ve toplama. çarpma. çıkartma bölmc tsaretleHnt dikkat ederek toldao tağa »• ynkandan »şafıy» balmacads •onaçlan bnlnnnz. Biraa vaktfaıid aln ının. boa faoçça