22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHİFE DÖRT 8 Temmuz 1966 CUMHURÎYET (•••••••••••#••••••••••••••••••••*•••#•••••• J a m e s BondggH YILDIRIM HAREKÂTI iiiiiinnnn T i f f a n y TIFFAHY J o n e s ııiiiiiiıııiii=ııiiiı=iHiııııııiiiH=iiiiîi=ifiııiiiifiifnııı==ıınnîifnf?=HnfnîîH!î=f^ İ# E|••• § • « « • • » • ..»:H:n.n.:.:HHnH..nn:H::::n:n~::::::::::::::::::!^^^ ••*••••••••••:••"~ıyî««~""»""::::""::::::::::KKî:::::::Mî:^:::s;:::K:j:::::::::::::::::::::::::::::: VA...BIC WASIL Gözlerine gene o baygın bakış gelmişti. George Sand'ın gönlü kaynayıverdi. Onu çirkin bulmu yordu artık. Gene Fontainebleau'dalarken haber geldi: Annesi çok hastaymış, umut kesilmiş. George Sand hemen bir araba tuttu, hizmetçi kız güvenilir, dürüst bir insandı, çocukları ona, bir de «bizim şu yakışıkh tatlısu Frengi» ne bırakabilirdi. F^licien onu uğurlarken. alaylı alaylı: «Senin hizmetçi kız pek cici bir sey» dedi, «kendisini baştan çıkarmama raüsaade eder misin?» «Şaka mı bu seninki yani?» «Bir erkek yalnıı ekmekle yaşayamaz.» George Sand kuru bir sesle : «Peki,» dedi, «istersen bir deneYalnız, sunu bilmis ol, hiç alev almaz cinsindendir o.» Filicien: «Olur sey değil!» dedi. «George Sand'ın yanında ça Ii5sın da!» George Sand annesini pek kötü bir durumda buldu. Hekime göre, ölmek üzereydi. Hastalığı kanserdi ama, Sophie, okadar acı çekerken bile, aklı gene güzelliğindeydi. «Saçlarım pek berbat, Aurore. utanıyorura. Sen bir yola koyuver «unları.» «Berber getirteyim.» «öyle gelisigüzel bir berber olmasın. Rene' Rollinat'yı ça ğır. Pahacıdır ama, benim ne is tediğimi o çok ıyi bilir.» George Sand Rollinat'yı çağırt tı. Berberden çok çiftçiye benzer bir adamdı bu. llkönce, ezılip bükülerek, pek kabarık bir hesap pusulası sundu. Hesap gö rülünce, dediğine göre, elinden geleni yaptı, Sophie'nin akçıl sa çını kızılın en parlağına boyadı. Uslanmaz kadın aynaya baktı, beğenmiş gibi başını salladı. «Şimdi yeniden genç görünü yorum> diyordu. «Cennette kar jılaştığıımzda babacığım beni ta nımakta zorluk çekmez.> Boyuna misafir geliyordu. Tak 70 mış takıştırmıs, gülüp söyleyen, bayağı kimselerdi, içlerinde bir tek kafah insan da yoktu. George Sand bunların hiçbirini tanımıyordu. Sophie onların herbirine: «Size kızımı tanıtayım» diyordu. «Kızım, Barones Dudevant.» Yalnız, sonuna doğru, eski gün leri anmaya başladı. Ağladı. «Büyük bir günahm ağırlığı var kalbimde» diyordu. «Evet. Aurore, büyüdüğünden beri »enin davranışlarını pek beğenme dim, orası öyle ama, sunu da açıkça söylemeliyim ki senin çek tiğin mutsuzluğun çoğundan ben sorumluyum. Casimirle evlenme ne razı olmamalıydım. Bir tek şey için razı oldum ben buna Neydi bu, biliyor musun?» «Hayır, anne.» «Onunla evlenirsen günün birinde Barones olursun düsüncesi.» «Şimdi bunu niçin açtın?» Sophie, azametli bir tavırla : «Yo, özür dilemiyorum senden» dedi. «Günah çıkarttım, Tanrıyla aramı düzelttim. O yeter bana.» George Sand'a bu pek dokunmuştu, içinden: «Anlaşılmaz kadın !» diyordu. Sesi titreyerekten: •Küçükken severdin beni» dedi. «Birçok tat lı anıiarım var> Sophie gene ağladı. «Bir günahım daha var. Casimir'in açtığı dâvada Bourges'a gelip onun sana nasıl eziyet ettiğini, seni nasıl yüzüstü bıraktığım, üzerine nasıl başkalanyla düşüp kalktığını anlatır, senin lehinde tanırhk edebilirdim. Neden yapmadım bunu biliyor mu sun?» «Hayır, anne.» «Bunları söyleyememem için bana aynca para vereceğini söyledi de ondan.» «Verdi mi?» «Yo, metelik bile vermedi.» George Sand: «Casimir'le evlenmeseydim ne olurdum?» diye düsünmeye başladı. Hayatının su son yılları gene böyle rni olurdu acaba? Pek sanmıyordu. Belki Stöphane De Grandsaigne le evlenirdi, belki de Alfred De Musset'yle. Ikisiyle de geçinemez ayrılırdı. Hele Jules Sandea'yla hiç tanışamazdı. Jules Sandeau olmayınca da o da George Sand olamazdı. Bunun üze rine. kadere inanmaya başladı. Annesi: «Bakıyorum yazı yazmadaki bütün ustalığınla kadın hakları için savas açmış bulunu yorsun» diyordu. «Bundan dolayı seninle kavga edecek değilim.» « Sağol, anne.» « Kocalan üzerine başkalarını seven kadınlara uygulanan ağır ce zalar kaldınlmalı, bir kadın kendisine eziyet eden, onun üzerine başkasıyla düşüp kalkan kocasmdan boşanıp başkasıyla evlenebilmeli, bunda seninle birliğim.» « Özgüriük en önemli şey.» « Sen halk için de özgürlük is tiyorsun. Aynca bunun için de savaşıyorsun.» « Bunu beyenmiyorsun?» « Hayır, yavrum, beieniyorum. Sen kendin de halktan değil misin. gerek kan bakımından. gerek duygu bakımından?» Georpe Sand şaşırmıştı. « Sen benim bir hanımefendi, bir kibarzâde olmarr.ı istedin. Senin yanmda kalıp damarlanmdaki yan kişizâde kanını unutarak halktan biri olmama bırakmadm.» Sophie azametli bir tavula: «Bun dan dolayı hiç de pişman değilim» dedi. «Barones Dudevant bir kişizâde. Ben şimdi öteki kızımı konu suyorum, şu George Sand denen gö züyükseklerde yazar parçasını.» Ağustos sonlanna doğru bir akşam Sophie Dupin komaya girdi, bir ara kendine geldi, •Casimir'in burnu çenesine gelmedi mi daha?> diye sordu, yeniden kendini kaybetti. Gene de kolay kolay ölmedi. George Sand, annesinin başıucunda beklerken, Felicien çıkageldi. Gözleri yuvalarından dışarı uğramıştı. « Çocuklar kayboldu, George!» • Kayboldu mu?» « Kaçırdılar, ikisini de.» « Peki ama, kim kaçırdı?» « Kocandan kuşkulanıyorum ben.. George Sand uykusuzluktan bitkin düşmüştü, üzerinde bu ciddi du rumla uğraşamıyacak kadar ağır bir uyuşukluk vardı. Dalgın dalgm: «Nereden geliyor bu kuşku sana?» diye sordu. • Maurice anlattıydı, babası köşkün yakınlannda görmüş. Solan ge da görmüş onu, konuşmuş da. La Châtre'a gideceğiz birkaç gün kalmaya, falan demiş kız ağabeysine.» George Sand üzerine çöken o uyuşukluktan bir ara kurtuldu. « La Châtre'a gidin, gerekirse Belediye Başkanına başvurun» dedi. 'Maurice'i geri almaya kalkamam ama, Solange... onun durumu başka.» Sophie bir daha kendine gelmeden öldü. George Sand, deli gibi uğraşıp didinerek, cenaze hazırlıklannı gördü. Cenaze Paris'te epl calkantı uyandırdı. sırf Madame Sophie Dupin George Sand'ın annesi diye. Yalnız Barones Dudevant'm annesi olarak bilinseydl çok az, ya da hiç ilgi görmezdi. öyleyken, George Sand gene de: «Annem yalnız Barones Dudevant'ın annesi olarak bilinse daha çok hoşuna giderdi» diyordu. Arkadaşlanndan biri, onu avutmak için: «Annen için sen elinden geleni yaptm» dedi. Güzel bir yaz günüydü. George Sand kızgın güneşi yüzünde hissederken bir ara sanki kendi varlığmdan dışarı çıkar gibi oldu, mezann üstünde parlak renkli ışıklarla yanıp sönen kelebekleri gördü. Birinin kanadı tıpkı annesinin saç ları gibi kıaldı. George Sand acı acı ağlamaya bajladu Ama, neye ağlıyordu, kendi de bihniyordu: ı Arkası var» AYSEiLE ALi Ist. Lv. A. 3 No. lu Sat Al. Kom. Bşk, konu ve resim: Ayhan Başoğlu İLONA 1 Kara Birliklen ihtiyacı için 94 kalem oto malzemesi satın alınacaktır. Tahmini fiatı 10T932 lira 50 Kr. olup geçici teminaU 6646 lira 53 kuruştur. 2 Kapalı zarfla ihalesi 22 temmuz 1966 günü saat 11.00 de 3 No. lu Sat Al. Kom. Sirkeci Demirkapıda yapılacaktır. Teklif mektuplannın ihale saatından bir ssat evvel Kom. na verilmesi lâzımdır. Postadaki vâki gecikmeler dikkat» alınmaz. , . , , , , 3 Bu işe a« evsafce şartname, Ankara, izjRİr ,Lv. Âmiril; ğinde tstanbul'da Kom. da görülebilir. (901 Basın 16080/7887) İS SAATLEBÎ Kilis 23. Syy. jandarma Müstakil Tabur Satınalma Kom. Bşk, hğından: Cinsi Miktarı M. Ton Meşe odunu 500 Bedeli Lira 8250O G. Teminaü Ihale lira Günü Saati 5375 22/7/966 10,00 Kapalı zarf usulü ile 50C ton meşe odunu satın alınaeaktır. Şartname mesaî saatleri içinde Komisyonumuzda görülebilir. İsteklilerin ihale saatinden bir saat evveline kadar teklif mektuplannı Komisyona vermeleri. PosU gecikmeleri kabul edilmez. (Basın 16271 A. 8385/7883) O sinir ilâçlanndan bir kaç tane artır da patronla konnşmadan sonra lâzrm olur. Elektrojen Grupları Pazarlıkla Satılacaktır Karacabey Belediye Başkanlığından: I 27.6.1966 günü yapılan ihalesinde satılamıyan Belediyemiz Elektrik tşletmesine ait 154. 240 ve 520 HP. takatindeki 3 adet Diesel Elektrojen gruplan, 28.6.1986 tarihinden itibaren 30 gün süre ile PAZARLIĞA bırakılmıştır. i Bu satıslara ait Jennl ve idari şartnameler, hergün mesai saatleri dahilinde Belediye Elektrik Işletmesi Saymanhğında görülebileceğl gibi, isteyenlere gönderilir. 'i Keyfiyet ihtiyaç «ahiplerina ilân olunur. (Basm 16383/7890) 1 4 6 8 9 1 23 456789 \» z.: KÂ. 60 Gemiye girdiklerinde Jamaika Iı kaptanın hırslı sesiyle karşılaşmışlardı. Tine mi içtin koca siyah? Ne haltlar kanştırmışssındır kimbilir. Seni getirdiklerine bakılırsa.. Bu sırada Heruandrz Kaptanın sözünn keserek atildı. Bu adamı Di.ı* s'tar mısımz? Onn bir pınkrii>&çj yapmak ısiyoram. Satmak rnı? katiyen olmaz Grand gemide dii/enı, disiplini sağtıyan yegâne adatmmdır. Tay falar onnn iri cüssesinden korktnklan için ter» bir hareket yap ınaktan çekinirler Fablo Hernardez bu güne K a dar paranın çözeraJjeceği hiç bir irakânsızîıkla kar«ılaşmaınıştı. Beni iyi dinleyiıı kaptan. Gıand gibi bir esir üçyüzelli do lara her pazardan satın alınabilir. Ben size bunun iki mislini veriyorum. Yani yediyü» dolar. Ne dersiniz? Paranın rakamını işiten kaptanın sesi tereddüt dolnydn. Fakat Grand olmadan bu ge mide işler bir gün bile yürümez. O halde bin dolar veriyornm. Ve malikânemdeki esirlerin arasından begendiğiniı biri nl alabilirsiniz. Bazılan Grand kadar gemiyi dflxene »okaeak kudrettedir. Fekali. Zaten bir sarhoşla nğrasmaktan ben de bıktım. Tal I SİYAH ASK L nız size yalan söylemiyeyim. Bn adam içtiği zaman çok tebli keli olur. Bu yüzden dövüşürlerken ikl adamı öldürmüştür. Ayık olduğu zamanlar ise hakikaten cesur sayıbr. Onu dörüşmeyi bilditi için satın ahyoram. Grand bir kenara çekilmiş iki adamın konuşmalarını dinliyordu. Birden Içinde yıllar yılı bizmet etmiş oldugn bn adamın hiç tereddüt etmeden onn satıverme sinden doğan bir isyan yükseldi! Ama yhıe de sesini çıkarmadan onları dinlemiye devam etmekteydi. Nihayet üçü birden gemiden ayrılmışlar rıhtım boynnca yürnyorlardı. Grand nzun genelerini vermiş oldnğa bu eski tekneye son bir defa daha baktı ve başını eğerek sonnnnn ne olacağını bilmediği bu yolda ilerlemeye başladı. II Tnfan gibi yagmurlar o sene Nonvelle Orleanı altiist etmiş ti. Migsisipiden taşan mılar tarlaları, ekinleri mahvetmis vt her taraf tellerin löküp getirdigi ağaçlarla, bitkilerle dolmn? tn. Birde bannn fizerlne güneyin görülmemiş derecede sıcağı bas tınnca caddeler bir pislik ve ça mur deryası haline geldi. Her yana dağılan pis bir kokn ise şehri kısa zamanda sivrisinekle rin yatağı baline getirmişti. Taz mevsimi aşağı yukarı şeb rin bütün Jaaliyetlerini dnrdvrurdu. Operalar kapanmış, eğlen ce yerleri sönmüs, çalışmalar bitmişti. Aşk için bile çok sıcaktı. Alix bn aylarda köielerinin ve kızlarırun çofnnn başka verlerde çalışmaya yoilar, kendi de büyük bir sessizliğe gömül raüş olan evinde istirahat eder di. Bazı geceler sadece Blaîse. Drnm, Calinda, Rachel ve diğer iki esire avlunnn bir köşesine toplanıp yemek yerlerdi. Avlu nun ortasında ise givrisinekleri önlemek için büyük bir ateş yakılırdı. Sivrisinekler Nonvelle Orleans için yenl bir şey değildi fakat bn sene • kadar çok tular ki insanın içine ister iste raez bir kaşku giriyordn. Sarı hnmma denilen bir k.ışkuydu bn. Alix bn hastalıktan çok kor kardt. Bnnnn için evde butün ya taklan cibinliklerle çevirmişti. Sinekierin siyab derili iaganları sokmadıkları sSylenirdi. Bo Yazan : KYLE ONSTOT7 Çeviren : ÖG£yüzden kölelerın yataklannda cibinlik yoktn. Fakat Aliı her ihtimale karşı Drum'nn ve küçük Dramson'nn yataklarma yep yeni cibinlikler koydnrtmnştn. Bir sün bütfin şehir nykudayken büyük felâket yayılıverdi. Panamadan kalkıp Havana fizerinden gelen bir gemi sarı bumtna yüzünden yolda üç tayfasını denize atmış ve NouveKeOrleans'a yaklaşırken iki gemicisi de siyah kan tükürmekteydi. Ge mi limana yanaşır yanaşmaz tay falar hastahaneye götürüldüler«e de bir kaç saat içinde ölmüşlerdi... Ve bir hafta sonra yirmi dört humma vak'ası görfildü. llçilileriıı bütün gayretlerine rağmen felâketin önüne geçilemi yor, ölüm sayısı günden güne ar tıyordu. Fakat hayat devam etmekteydi. Dominique, Pablo Hernandez'in Dnım'la dövüştünnek istediği Grand'ı kabn) etmişti. Fa kat içinde nedense belirsiz bir korkn vardı.Bu insan azmanının Drnm'a kötü bir hile hazırlamasından çekiniyordn. Othan görül raemiş dereeede bir rekiflm yaprnaktaydı. (Arkaaı var) İstanbnl Bayındulık Müdürlüğünden 1 îstanbul Bölge Cezaevl Hastahane binası lnşaatı 2490 sayılı kanun hükümlerine göre kapalı zarf usuliyle eksiltmeye çıkarılmıştır. 2 tşin kejif bedeli 2.776.633.72 liradır. Geçici teminatı 97.049.01 liradır. 3 Eksiltme Îstanbul Bayındırlık Müdürlüğü eksiltme komısyonunda 21.7J966 perşembe günü saat 15 de yapılacaktır. îstekliler geçici teminat mektubu veya teminat makbuzunu eksiltmeye iştirak belgesini. 1966 yılı vizeli Ticaret Odasj belgesini ihtiva eden teklil zarflarını aynı gün 14 e kadar Eksiltme Komisyomı Başkanlığına makbuz mukabili «/ereceklerdiı. 4 Ekslltme dosyası Îstanbul Baymdırlık Müdürlügünde görülebilir. 5 lstekliler ihale ve tâtîl günleri hâriç 3 gün evvel vilayete dilekçeyle müracaat ederek eksiltmeye lstirak belgesl tstemeleri ve dilekçeye (plân, teçhizat, teknik personel, taahhüt be> yannameieri) ile en az keşif bedeli kadar (B> gnıpu müteahhitlik kamesinin aslı ve aynca evvelce yaptıklan işlere ait i$ bitirme belgelerinin asıllarını, en az 168.832. liralık banka referans mektubu ve is. yerini gBrdfiklerine dair bölge cezaevi şantiye şefliğinden alacakları belgeyi eklemeleri ve dosyayı tetkik ettiklerine dair ünza vermeleri lâzımdır. Telgrafla müracaat ve postada vâkl gecikmeler kabul edilmez. 6 lstirak belgeleri 20/7/1966 günü 13.30 dan sonra tstanbul Bayındırlık Müdüriü&unden alınabilir. (Baam 16136/7885) Soldan n | a : 1 Vaktiyle Asyanın ve Yakın Doğunun büyük bir kısmım zapteden yakan yıkan Moğol hü kümdarlarından (adı ve ünvanı). 2 İnsan taşıma araçlanndan, nota. 3 Bir şeyi kabul etmeme hareketi, ceylân yavrusu. 4^ Eski bir Mısır tanrısı, eski ırklardan birinin adı. 5 «Lâfı veya bağırtısı isıtilen» mânasına iki söz. 6 Eskiden geometride «dikey» terinıinin karşıhğı bu idi. 7 Çevrilince «bir bıçağı keskinleştirmeğe çalışan» karşıhğı bir kelime belirir. 8 Tersi s w telefon parolasıdır, Durnu Duyümüş kişilerin kestikleri. 9 «Soy sop bakımından mensup ol duğu kökün baskısı altında köle gibi» mânasına iki söz. Yukarıdan asağıya: 1 İrandaki bır bölgenin halkından. 2 Kumarda karşısındakinin parasını alamama. 3 • Güney rüzgân dokunmaz» mânasına iki söz. 4 Bir çeşit kar deşın yarısı, «sebebinı sor ve öğren!» karşıhğı bir emir 5 Bazı eşyanın yer değiştirdiği zaman çıkardıklan seslerden, çevrilince eski bir suüzeri aracı belirir. 6 «Aklın meydana koyduğu iş» ania 1 23436789 7 Bir çoğul takısınm tersi, içki ve eğlence düşkünlerinin sık devam ettiklen verlerden. 8 Belirti, bir Uünlro ouimnrnnı* malın satış denalledilmı. «ek» ğ e n nın yarısı. 9 Yüksek ökçeü takunya, bir soru takısı. mına i k i söz . RAKAMLttUmACA DünkU bulmacanın halledilmij sefcll HAtX£OİL£CEK? YnJcarıduki rakamlı nulraacad» sadece 2 tane anahtar (ipncu) ve 8 tane tonuc vardıı Bo» olan 14 karenio içine I den 9'B kadar uyeun bireı kara ttoyarah »e toplama. çarpma. çıkartma. bölme ışaretlerine dikkat ederek toldan tağa ve yukarıdan aşağıya bolmacada gösterilen sonnçlan bulunuz Biraz vakrinizi olır amm bns vaktinirt ho$ça geçirmis olur5nnuz
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle