Katalog

İNKILÂP ve AKA KİTABE\%ERİ Sayın Edebiyat Öğretmenlerinin inceleraelerine saygı ile sunar: TÖRKDİLİ veEDEBİYATI n Ö. SABICA M. ÜNLÜ Ö. ÖZCAN Lise ve dengi okullann edebiyat öğretmenlerine ya da müdürlüklerine «Örnek Kîtap» gönderilmiştir. Üâncıhk: 3806/7049 umhuriyel 43. yıl soyı 15043 KÜRUCÜSTJ YTJNÜS NADt Telgraf v e m e k t u p adresl: C u m h u r i y e t tstanbul Posta Kurusn: tstanbu] N o 246 TP|pfr>r,lar ?? 4? 90 22 42 «6 2 2 4 2 9 7 2 2 4 2 9 8 2 2 4 2 99 CumartPSi 18 Hozlron '966 Mc Namara*ya göre: | Meclis'e verilen önergede soruluyor: BUVUK TEHLIKE İCTİGİMİZ SUDA MİKROP VAR... " Yunanisfan Bulgarların ı «Hangi parti isfilâ fetıdidi ile ! kesin hesap karşı karşıya!,, ! vermedi?» Fred J. Zusy bildiriyor Istanbullular öaydaha mikroplu su içecek îstanbullular 6 ay kadar ilkel usullerle yıkanan şişelere dolduru lan pis ve mlkroplu sulan Içeceklerdir. Çünkü, yetklMerin ıfadesine göre en sılihl ve medenl bır görüşle bazırlanmış olan 8 Temrnuz 1965 tarihlı «Memba ve İçme Sulan Yönetmeliği» nin ge çici 1. nci tnaddesinın uygulanması Yönetmeliği yürütmekle gö revli Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı tarafından 6 ay müddetle ertelenmistir Ertelenmesl ile yönetmeüğin kıjTnetinl yok de necek dereceye düşüren madda aynen şöyledir: «Geçici Madde l Şişe imlâsı yapacak memba ve içme suyu tesisleri bu vönetmeliğin neşir tarihinden itibaren 1/6/1966 tarihine kadar otomatik vıkama, dol dnrma. kapsüUeme tesisatlarını tamamlamak mecburiyetindedirler. Bu tarihten sonra yukarıda be lirtilen tam otomatik tesisatını ikma) etmemiş şişe ımlâhaneleri faaliyetten men edilir.» Ancak. yönetrneliğin yukarıda belirtilen maddesLıin uygulanmasınin gerl bırakılması ile durumun daha da kötüye gldeceğlnl söylemek bugünkü şartlar lçinde mantık dışı bir davranış olacaktır Çünkö vönetmeliğin dl ğer maddelerinden çogu da tatbik ettirilememektedir Meselft yürürlükte olan 33. madde aynen şöyle demektedir: (Arkası Sa. 7. 8 0 4 de) «DOGU ile ilişkilere ideoloji mâni değildir» WASHtNGTON Savunma Bakanı Robert S. Mc Namara, Tunanistan'ın Bulgaristan'dan gelecek bir saldın tehlikesiyle karşı kar»ıya bulunduğunu iddia ctrnekte ve Birleşik Amerika'nın, bu saldırıyı karşılama hazırlıklannda Yunaııistan'a yardım etmesinl tamamiyle doğru bulmaktadır. Mc Namara bu açıklamayı Senato Dış llışkıleri Komitesinın 20 nisanda yaptığı bir toplantıs:nda behrtmiştır. Ancak, bu toplantıya ait notlar geçen hafta basına verilmıştir. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Istanbul mılletvekıli Coşkun Kırca, dün Mecı.s Başkanhğına verdiği bir soru önergesinde sıyasi partılerden hangılennin mali bilânçolarını verdiğının Adalet Bakanı tarafından açıklanmasını ıstemistır. Önerge şoyledıı: O 196€ >ıh Nisan ayı içinde hangi siyasi partiler, Siyasî Partiler Kanununun 80. maddesi gereğince bir yıl önceki takvim yılına ait gelir ve giderlerini gösteren kesin hesap ve bilânçoyn Cumhariyet Bassavcılıçına ve Anayasa Mahkemesi Başkanhğına vermisler, hangileri vermemişlerdir. O Siyasi Partiler Kanununun 80. maddesine aykırı olarak kesin hesap ve bılânçosunu zamanında Cumhuriyet Başsavcıhğma ve Anayasa Mah kemesı Başkanhğına vermiyen siyasi partı sorumluları hakkında Siyasi Partiler Kanununun 124. maddesi gereğince ceza kovuşturması yapılmakta mıdır? Yapılmakta ıse. bu şahıslar kımlerdir? Yapılmıyorsa. bugüne kadar bu kovuşturmanın yapılmayısının sebepleri nelerdir?.> Bildirildığıne göre AP, henüz kesin hesap bilânçosunu Anayasa Mahkemesine vermemiştir. CKMP "(Jyarma bildirisi,, yayınladı ÇAGLAYANGIL MILLET MEGLISI'NDE K0NUS1U: Kona, geçen sene Yunanistan, Türkiye, Hindistan ve Pakistan'a Amerikan askerî yardımının azaltılması lehinde oy kullanmıs olan, Rhode Island Senatörü Claiborııe Pell tarafından açılmıstır. Pell, Mc Naraara'va ve daha evvel Dean Rusk'a sorduğu sorularla bu görüşünü hâlâ devam ettirdiğini belirtmiştir. ( Arkası Sa. 7, Sü. 8 de) ORTACA ÇATIŞMASININ YANKILARI DEVAM EDİYOR uğla'daki Sunnî Alevî yurtta M dun de devam etmiştir. çatışmasının Aleviler uyandırdığı tepki Adana'daki adına ilgililere çekilen telgrafta mücadelenin onlenmesı, Sıvaslı Alevüer adına çekılen telgrafta ıse Cumhurbaşkanının seyahatinı yarıda bırakması ıstenmıştir. Bingöl'de duzenlenen basın toplantısında Demirel'e ve Diyanet Işlen Baskanına çatılmıştır. CKMP Başkanlık Divanı ise bir ^k «uyarma» bildirisi yayınlamıştır. ANKARA, (Cumhuriyet Biirosn) Dışışlerı Bakanı Çağlayangıl. dun Millet Meclısinde, bir öncekı celsede Mustafa Ok'un (CHP) NATO Bakanlar Konseyi toplantısı ile ılgili konusmasına cevap vermış, «Komsnlanmıza karşı tahrikkâr sayılabilecek hiçbir trhlikeli harekete müsaade edilmiyecektir. NATO içinde bulunmak, şahsiyetli bir politika gütmeye engel değildir» demiştir. Bakan, özetle şunlan söylemijtir «Sovyetler Birlıgi ile, bilhassa iktisadi ve ticarî sabalarda münasebetlerimiz gelişmektedir. Son yıllarda Doğn ile Batı arasındaki mfinasebetler, umulmadık bir gelisme göstermistir. t(Arkası Sa. 7, Sü. 8 de) Çu En Lai'den DemireVe mesaj AVKABA (Cumhuriyet Bürosu) Rumen hükunıeti İle ikili göriişmelerde bulunmak üzere, öncekl gun, uçakla Turkiye seraalanndan geçen Kızıl Çin Başkanı Çu En Lai ile Başbakan Suleyman Demirel arasında. karsılıklı «Iyi dilek» mesajlan teati edilmiştir. Kızıl Çin Başbakanı, ufagı ön«ki gün ögle saatlerinde Turkiye üzerinden geçerken, Başbakan Süleyraan Demirel'e. «Türk tılusun» ve sahsına başarı TC muttaraklar dileven, bİT mesajl Çin halkı adına gön dermiştir. Başbakan Suleyman Demirel de, Kızıl Çin Başbakanı Çu En Lai'ye derhal cevap vererek, mesaj ına teşekkur etmis, Türkiye adına, Çine başarılar, Çu En Lai'ye iyi yolculuklar dileroistir. Fevziyeliler 12 gün sonra ilk defa Ortaca'ya indiler ORTACA, (Alâettin BİLGİ bildiriyor) Köprüleri ıkı defa tahrip edilen ve 12 gündenberi iktisadi abluka içinde bulunan Fevziye köylüleri dün ilk defa koy sınınndan çıkarak Ortaca' ya ınmışlerdir Yakılan köprünün üzerine kalaslar koyarak romörklen geçıren Fevzıyelı Aleviler degirmene buğdav göturdükten sonra pazara gıtmışler ve kendilerine yıyecek temın etmislerdir Böyle ce Ortaca'da Alevî . Sünnî ayırımı ile ortaya çıkan gergin hava dün Fevzivelilerin ınisı ile yumuşama safhasına girmiştır. Fevzivelı Alevilerin köv sınırlanndan çıkışlan esnasında kar şı tarafla herhangı bır çatışma olmaması ıçın jandarma tarafın dan sıkı tertibat alınmıs ve bir mufreze köprü başında beklemıştır «Mucadeie ön ensın» unun C.H.P. deki cekisnıeler SOiGUNCU JEAN H. JAMAR POLİS , NEZARETİNDE EMNİYETE GÖTÜRÜLÜYOR Seçimlerdeki yeiıilgilerin >a da siyasî buhranlann partiler içinde huzursuzlnk cıkarması hattâ çalkantılann gelişerek bölunmelere kadar \arması tabiîdir. Ne var ki bu olaylar siyasî partilerin bünyesine göre değişir. Mütecanis olmayan kitle partilerinde bölünmeler kolaydır. Bir kısım üyeler çckilir jine kitle partisi karakterinde yeni bir tesekkiil kurarlar. Başarırlar. l aşaramazlar o ayn mes'ele, ama kurarlar. Iç politikamızda böyle bölünmeler çokça görüimüştür. Mütecanis oimadıkları lıaide kuvvetli ve tek Iidere dayanan partilerde ise. hele o partilerin kokü tarihe dayanıyorsa bölünmeler Için iimitsizliğin yayıpnlaşraası >a da çeşitli fikirlerin belirli hâle gelip kuttıplaşması gerekir. Cumhuriyet Halk Partisi ıriıtecanis olmayaıı bir siyasî parti tipidir. Yalnız tek parti döneminde muhaliflerini de içinde yaşatmış yukardan aşağı 'asfiye yoluııa gitmemiş bir partidir. 2 nci Dünya Harbuıden sonra ortamın nyçunlavnası. Toprak Kanunu vesilesiyle fikirlerin bir anlamda kutuplaşır çibi oiması D.P. yi doğuraıuştu. 1930 de yenilgiye uğramak CJI.P. ji yeni bir bölünmeye götürmedi. Üyelerin bir kısrnı belki tek tek ayrılıp karsı tarafa. başka partilere geçtiler, ya da pasif durumda kaldılar. Su var k> lider kadrosu bölünmediği için bir yeni teşekkülıin kuruluş denırnesine girişilmedi. 1954 deki ikinci yenilffi üınitsizliği büsbiiTün nrtırmış. Genel Merkez etrafmda küçük bir ekip kalmış şribiydi. T.ğer D.P. içinde çalkaııtılar ortaya çıkmasa 19 lar olavı, Hürriyet Partisi kurulusu olmasaydı C.H.P. de başlayacak çözülmeyi belki İnönii bile durduıaınayacaktır. Aslında bu. fikir ihtilâfından, parti icindeki kitleleriıı Uutuplnsmnsından geliyor değildi. Yukarda da işaret etmeye ralıştısmız gibi seçimleri kazanamamak iimidi Halk Partisini çözmeğe baslamislı Bu dönemde bir yandan iktidar partisinin otoriterliğe kayışı, dte >£ndan çeşitli çıkarlann aşağıdan yukarıva birleşmesi, ve daha önomlisi ikridardaki parti teşkilâtınuı devlet içinde devietleşmesi, CJI.P. yi giinün şartlarına göre yenilenen bir parti hüviyetine çötürd'i. nihayet 1957 seçimlerinde başan sağlandı. 1965 seçimleri arüesine kadar hem bu başannın verdiği hız, hem de iktidarda olınanın kuvveti. Kasun Gülek olayına rağmen büyük huzursuzlukların ;ılenasını önlemiştir. Ne var ki 1965 seçim propagandaları sırasında kullanılan «Oriinın solu. sloganının, temeli tamameo değişmemiş partide, lıoşnutsuzluklara sebep olmadıği söylenemez. Hele 10 ekim yenilgisi bu slosana yüklenince, çaflaklıklar da kendini jröstermeye basladı ve ancak Inonü'nün ağırlığı ile bunlann genişl©mesi durduru'du. Catlakhk sadece sloganın aleyhte knllanılması. dolayısiyle yenilginin buna bağlannıasından da gelmiyordu. Aslında C.H.P. Turkiyedeki fikir gelişmesine paıalel olarak bir istihâle geeiriyordu. Lider kadrosundan parlâmenfo grupundan alt kademelere kadar ortanın solu. orta ya da ortanm sağırda toplanan fikirler paıti içinde kutuplaşmaya doğru gitmekteydi. Parlâmento grupu adetâ partiler yelpazesindeki gibi bölünmüş bir manzara gösteriyordu. Butçe müzakerelerindcn sonra siyasî çekişmeler sistem anlayışı yerine Seçim Kanunu Tafarısı gibi. ayni zamanda partinin geleceği ile ilgili konulara kayuıca iç ihlilâflar küllendi ve özellikle Senato seçünlerinin propagandaları sıra^ınds înönü'nün gayretiyle zoraki bir işbirliğl havasına girildi. Seçim propagar.dalannda bu defa C.H.P. nin sloganı Nurculuk \e irtira tehl'kesi idi İşte şimdi Inbnü tarafından yüriitülen bu propagandanın C.HJ". ye oy kaybettirdiği ileri sünilnıekte ve gürültüler bu yüzden çıktı gibi görimmektedir. Oysa bnccki gıiıı Grupta başlayan ve Kurultaya kadar iki kutup hâünde siireeegi tahmin edilen çekismenin temeli Nurculuk ve irtiea telılikesi üzerine otuıınlan kampanyanın C.H.P. ye oy kaybettirmesi değil, 1965 seçimlerinde başlayan sağ sol çekişmesidir. Zira C.H.P. nin sağ kanadı da bi'mektedir ki, tnönü ve Halk Partililer ne kadar geriye dönük dn\Tanır!ürsa davransınlar ve ne kadar tâviz yoluna saparlarsa sapsınlar karşı kitlenin oylannı bu tertiplerle çözemiyeceklerdir. Aksine belki bövle denemeler ters tepki yapacak, tâvizleı yüzünden donmuş oylannı da kaybedeceklerdir. Üstelik C.H.P. İsmet Paşanın sert cıkışlarına rağmen 10 ekimdeki oy oranından daha geriye de gitmemiştir. Bu bakımdan propagandanın eleştirilmesi ve onun üstünde yapılan kavgalar sadece mes'elenin aktüel olusundandır. yeui ve daha scrt çekişmelere lıazırlık raahiyetindedir. Şimdiye kadar mulıalifini. mi'vafığını ayni çatı altında rutmayı devam ettiren C.H.P. bu defa kutuplaşmaya bağlı ihtilâflan halledebilir mi? İndnıi liderükte kaldığı siıiece bu soruya olumlu cevap verilebiIır. hiç değilse ihtilâflar kiillenecektir denilebilir. Ama İsmet Pasadan sonrası için ayni tahminde buluumak doğrusu pek gıiçtür, InterpoTün aradığı soyguncuyu Polis Emirgân'da yakaladı Selâhattin GÜLER Partinin gelecek döneme kadarki politikası hakkında genel görüşmeye devam etmesi gereken CHP Ortak Grupu, dün Statükocu Grupu üyelerinin toplantrya gehnemeleri dolayısiyle çoğnnlnk sağlanamadığından toplanaraamıstır. Önceki gunkü Grup toplantısının elektrıkil navası ban Senatorleri ve ıllmlı Milletvekillerinl endışeye sevketmiş, bunlar CHP üzerine dikkatlerin çevrilmesine engel olmak maksadiyle Grup toplantısına gtnnemışlerdir. CHP Ortak Grupu Başkanlığı dün, bir büdiri yayımlıyarak, önceki gün yapılan Grup toplantısındakı olaylar hakkında açüclamada bulunmuştur Bu açıklamada olan için şöyle denilmektedir: «Olayın gerçek yönü şudur: Niğde Milletvekili Ruhi Soyer konuşmasında (Parti içinden bir çatlak ses çıktı) deyince üyelerden bazdan (Bu çatlak ses ^ımındir) sonılan Ue hatibi isim açıklamasma davet etmislerdir. Bunun üzerine toplantıya Başkanlık eden Grup Başkanı Vekili Prof. Nihat Erim kürsüdeki üyeye (çatlak ses) sözünün bir parti milletvekiline söylememesi gerektigini hatırlatınca, Ruhi Soyer (bu sözü hakaret maksadiyle söylemedim, hakaret sayıyorlarsa öziir dilerim) demiştir. ADANA Adana Alevîleri adına Hamza Benlioğlu dün Cumhurbaşkanı Sunay'a, Başbakan De mirel'e, Içişleri Bakanı Sükan'a. ve Genel Kurmay Başkanı Org. Tural'a birer telgraf çekerek milll bütünlüğü parçalayıcı Alevi . Sün nî mücadelesinin önlenmesini istemiştir. Benlioğlunun çektiği telgraf şöyledin •Mnğla Ortaca olayları millî btttünliığümüzü parçalayıcı bir davranış nitelifl taşımaktadtr. Tarih boyunca gerçek milliyetçiliğini ispat etmis Atatürk ilkelerine baflı Alevîlere yapılan tecavüzlere engel olunacagını ümit etmekle sahsımzda teselli buldugnmuzn arz ederiz.» «Gezi yarıda kalsın» SIVAS Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay'ın, Alevî • Sünni ça» tışmasmdan dolayı yurt seyahatini yarıda bırakması istenmiştir. Sıvash Alevîler adına dün (Arkası Sa. 7, Sü. 7 de) SU MESELESt BAŞBAKAN'DAN SORULDU ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) İstanbul Senatörü Ekrem Ozden (CHP) bir önerge ile Başbakandan Istanbulun Belediye ihtiyaçlarının bir Hükumet meselesi olarak ne zaman ele alınacağını, Istanbul'un su vt elektrlt meselelerine nasıl bir çâre bulunacagını sormuştur. Nurculuk Bundan ıbaret bır olayın cereyanı sırasında basınımızın ö(Arkası Sa. 7 SU. 5 de) jyl ali Polise bağlı Interpol Şubesi detektifleri Emırgân sırtlarınm daki metrük bir kaleye yaptıklan silâhlı baskın sonunda, bütün dünya polisinin aradığı, soyguncu, kaçakçı ve dolandırıcı Jean Henri Jamar'ı yakalamıştır. Üç yıldır aranmakta olan ve çeşitli memleketlere ait pasaport taşıyan milletlerarası sabıkahnın üç aydanberi Istanbulda saklandığı öğrenilmiştir. AVKARA (Cumhariyet Bürosu) Kara Kuvveüeri Harb Okulunda cereyan eden olayla ilgiü olarak dün bir açıklama yapılmış ve 3 bğrencinin okulla ilişlklerinin kesildiği, bunlardan 2 sinin Askerî Mahkeraeye sevkedıldiği anlaşılmıstır Genel Kurmay Başkanlığı Basın ve Halkla Münasebetler Daire BaşkarJıfmm açıklamasında özetle şb3rle denilmektedir: «Okul idaresi. okulda okunması yasak edilen bazı nesriyatın ele geçmesi dolayısi>le yapılan Uhkikat netieesinde. sncları sabil göriılen 3 öğrenciain okulla ilişkileri kesilmlî ve bunlardan 2 si Askeri Mahkemeye verilmişlerdir.. Okulla ilgisi kesilen Harbiyelilerin sayısı üç Jean Henrı Jamar, Belçikada 22 bın dolâr dolandırdıktan sonra sahte bir pasaportla Paraguay'a kaçmıstır. Paraguayda Fabian Mino aracılığı ile Juan Sullıvan adı taşıyan yeni bir pasaport temin etmis. Güney Amerıkada da bir çok suçlar ısledikten sonra ızini kaybettirmiştir. Sah te ısım ve kımlıkle Fransaya, Ingiltereye ve Afrıkaya giden sabıkalı, buralarda da soygunlar yaptıktan sonra Pakıstana geçmıstir. Cumhurbaşkanı Erzurum'un f ahrî hemşehrisi oldu ERZÜRUM, (Fikret OTTAM bildiriyor) Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay'a dün Valilik makamında yapılan bır törenle Er zurum Fahri Hemşehriliğı beratı verilmiş, şehrin altmdan bir anahtan sunulmustur. Vali Ali Akarsu tarafından ve rılen Fahrî Hemşehrihk beratını aldıktan sonra Sunay «Artık size hiç çekinmeden bemşehrim diyebilirim» demiştir Daha sonra Beledıyeye giden Sunaya, Belediye Başkanı Hilmi Nalbantoğ lu tarafından Erzurum şehrinin altından yapılmış bir anahtan verilmıştir Ağrı Valisi Emın Köksal da, Sunay'ın Genel Kurmav Başkanı iken inşaası için gayret sarfettiği Patnos SuDa> ve Assubay Gazinosuna cSunay Garnizonu> adı verildiğine dair llçe Beledl ye Meclisinin kararını vermiştir. BAKAN ARKADAŞIMIZLA KONUŞUYOR istanbul ve Beyoğlu'nda bugün sular akmıyacak Terkos'taki tesisleri besleyen elektrik hattırun onarımı için bugün Beyoğlu ve İstanbul yakasında sular akmıyacaktır. Onarım saat 7 de başlayacak, 22 de tamamlanacaktır. Su durumu, sabahleyin normale dönecek, her yerde akacaktır. Bu arada dün bir çok abone stok yaptığmdan sular bazı bölgelerde az, hattâ hiç akmamıştır. Tunus Külfür Bakanının Cumhurıyefe demeci Kaybolan altınlar Esrarengiz Belçikalı, Pakistanda altın satarkerı vakalanmış, 2 yıla mahkurn olmuştur. Ancak mahkumıyetmden kısa bır sure sonra Jean ortadan kaybolmuştur. 60 kilo altın satarken ele geçirilen Jean'm kaçısı Pakistan polisinı de telâsa düşürmüstür. Pakıstanda satılmak istenen ve damgaları silinmiş olduğu bildirilen altınlann bun(Arkası Sa. 7. Sü. 6 da) Bir Türk annesine plâstik üç kalb kapakçığı takıldı LONDBA (a.a.) Üç çocuk annesi bir Kıbrısh Türk, dün sabah, Londra'daki hastanelerden bi rinde, kalbinde Amerikalı kalb cerrahı Prot Albert Starr'ın taktığı 3 yapma kapakcık bulunduğu halde uyanmıştır. 27 yaşındaki Vasfiye Ziba'ya yapma kapakçıklar, 8 saat süren bir ameliyat sırasmda takümıştır. 43 yaşındaki Profesörün yaptığı ameliyatı, televizyonda 300 operatör izlemiştir. Ücretsiz yapılan bu ameliyatın ücreti, Türk parasıyla 100 bin liradır. 'REFORMU ONCE KAFAL ARDA TAPMAGA ÇAL1ŞTIK, Şehrimizde bulunan Tunus Kültıir Bakanı Ekselâns Şadli Klihi arkadaşımız İsrnail Cem'e ilgi çekici bir demeç vermiştir. Din, reform, Tunus'un siyasî,iktisadi diizeni, TürkArap iüsldlerini içine alan bu önemü demeci 5 inei sayfamızda balacaksınız. Izmir'de genç bir kız evli bir fotoğrafçıyı öldürdü İZMİR Camdıbi Belediye Mec lisi uyelerinden birinin kızı olan 18 yaşındaki Nazmiye Balova, dun Kestelli caddesinde, kendisini iğfal ettiğini öne sürerek, 28 yaşmdaki evli fotoğrafçı Çetin Aytaç ı 5 el ateş ederek öldürmüştür. Gunün en işlek saatlerinde mey dana gelen olaydan sonra yakala nan ve Kula Mensucat Fabrikasmda çahştığını söyliyen Nazmiye. Tevkif edilmiştir. *** SÎVAS Azıh 2 şâkî (Ömer Ka ragöz ve Tufan KaradağJ, Osman Onbaşılar isminde bir köylüyü vurduktan sonra, tekrar dağa çekilmişlerdir. Keyefi»nin lllllllllll lillll\lllll Avrupa'nın çeşitli şehirlerinde oir ay inceleme yaptıktan sonra 15 gün önce yurda dönen «İstanbul Belediyesi Çop İnceleme Heyeti» henüz raporunu Belediye Başkan lığına vermemiş ve durum, Belediye Meclisinin dünkü toplantısında, sert tartışmalara yol açmıştır. Bu arada Heyet'töh CHP li Kemal Çilingiroğlu, ıgSrdükleriırf'' sözlü olarak anlatmak istemişse de, «Rapor olmadığı tçin> ljpnuşması, oy çoklüğuyla reddedijfnis tir. İki saat* devam eden^tartışnAlardan sonra, raporun Blqclis!in Haziran toplantısına yetiştirflSBesi kararlaştırümıştır. Meclis. günrle», minde bulunan 42 maddeyi, •vak»*' tin geçikmeti. sebebiyle, görü$em« Düzeltme 5.6 1966 Günu saat 21 00 de Ortaca'da iınemaya bücum edilerek bırkaç kisinin yaralanmasiyle son bulan olajın asıl se» bebi bir arâzı anlasmazlıgıdır Olava Kövcegu C SaVdlığınca elkonulmuştur Ortaca Bucağınds her ı:« taraf topl'ucs ve sonra da oturdukları köylerde görülmüs ve tarafiar birarays getirilerelc barıştırfTmıştır Amlan olaydan sonra hiçbir olay cereyan etmemıştir Kınlvurt ve FVv/ıve Kövlerinin Sünni ve Alevî gibi mezheplere salik olmaları olayuı yanlış aksettirilmesine sebep olmaktadır ^Durum hâlen sâkin olup Pazar normâl olarak fcurulmu? ve^hlçbir olay olmamıştır. U'.6.1966 Hasan BASA MUÛLA VALlSt Ecvet GÜRESİN VIETNAMLI BIKTIK Amerikalılar Vietkong'a karşı tahtakuruları kullanacak Gazeteler BU PARAZİTLERDENL.