Katalog

YALNIZLAR Yazan: Zaven BİBEKYAN «YALNIZLAR» sınıflı toplum düzeninin insanda yarattığı onarılmaz yıkıntılann, yalnızlığın. yabancılaşmanın, kopanlmayan sınıf bağlarınm ve tüm bunlara karşı bilinçsiz de olsa direnmenin romanıdır. «YALNIZLAR» da toplumumuzun ve kişi psikolojisinin şaşırtıcı bir tahlilini bulacaksınız, GENEL DAĞITIM: KİTAP DAĞITIM MERKEZİ P.K. 269 Cağaloğluİsianbul umhuriyet KURUCUSD YUNUS NADİ tOMAN KİTAPLIĞINIZA YENİ BİR Ofgı 43. yıl soy 15003 Telgraf ve mektup adresi: Cumhuriyet Isianbul Posta K u t u s u : İstanbu] No. 246 Telefonlar: 22 42 90 22 42 96 2 2 4 2 972242 9 8 2 2 4 2 99 Pozortesi 9 Moyıs 1966 yeni basılannı sunar! g • STEINBECK tü > CENNET Y O L Ü 2 z l S A B A H YILDIZIscu AŞK UĞRUNA (2 nci bası) ERGUVAN AĞACI <2'nd , HARP v e S U L H DİRİLİŞ «2'nci bası) yald.zl.kabartma T G C ^ E N ağlambezcıltlı/ J VATI WEVİ SAHESER ROMANLARS Sükanın istifası istendi; Meclis tahkikatı açılma 1 için çalışmalar yapıldığı açıklandı Demirel: Biiyiik giiriiltii koparıhyor BÖLÜKBAŞI: AP deki geçmişi SÜKAN: Ben ycdnız ihbar keyfiihya hevesi, 27 Mayıs aleyhtarı yetini Idare Amirine intikal ettirintikamcı cereyan pervasız hale dim. Ne ima, ne de telkin yapgelmektedir. madım. Meclis Başksnı BOZBEYLl Bozbeyli, CÜP'nin olağanüstü toplantı teküfini reddetti ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) A rama olayının olağanüstü bir toplantıda ele alın^^ ması için CHP nin yaptığı müracaat Meclis Başkanı Bozbeyli tarafından reddedilmiştir. Öte yandan CHP genel Sekreter yardımcısı Orhan Öztrak, Dr. Sükan'ın istifasını istemiş, CHP ortak grup toplantısından çıkan Feyzioğlu ise İç Işleri Bakanı hakkında "Meclis tahkikatı önergesi vermek içiıı çalışmalar yapıldığını'' açıklamıştır. <iOlay hukuk dışı, elim ve yetki aşmosıdır» ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Parlâmentonun Içişleri Bakanuun emriyle aranması olayı hakkında görüşlerini açıklayan bilim adamlan olayı «elim», «hukuk dışı» ve «aklm alamayacağı bir yetki aşması» olarak nitelemişlerdır. Arama olayının tahkikine başlomyor ULAY OLAYI TAHKİKATI ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) ece Meclis ve Senatoda yapılan arama olayının tahkikine bugün başlanacaktır. Ote yandan AP Ortak Grup İdare Heyetleri dün Demirel'in başkanhğında uzun süren bir toplantı yapnnşlardır. Daha sonra Genel Merkez tarafından yazılı olarak dağıtılan Demirel'in beyanatmd3 her zamanki gibi büyük bir gürültü koparıldığı ileri sürülmüştür. Bir gün önce olaylardan habersiz olduğunu belirten İçişleri Bakanı Dr. Sükan, dün kendisiyle konuşan gazetecilere «ihbar keyfiyetinin tarafından idare âmirine intikal ettirildiğini» söylemiştir. MP Genel Başkanı Osman Bölükbaşı da son olaylarla ilgili olarak verdiği demeçte «AP deki geçmişi ihya hevesi 27 Mayıs aleyhtan intikamcı cereyan her gün biraz daha pervasız hale gelmektedir» demiştir. ) ^Z ^* Reddedüdi « Despotik rejimde » Prof. Bülent Nuri Esen, bu konuda şunlan söylemiştir: «Elimdir. Ancak despotik rejimde vukuu ihtimali düşünülebilecek bir haldir. Bu halin vukuu ile dün Parlâmento hayatımız içinde sıkışmış gözüken buhran, birden bire milli hayata yayılmıştır. Hukukun üstunlüğü hemen kendini gösteremez ise, artık değil Anayasa'dan hak'tan da bahsedilemez ve memlekete cidden ama cidden yazık olur.» Milletin dokunulmazlığına tecavüzdür Prof. Bahri Savcı da görüşünü şöyle açıklamıştır: «Lâik, sosyal, halkçı, hürriyetçi ve çeşitli fikir. leri bir arada yaşatıcı Anayasa dfizenimize karşı, ümmetçi, anti sosyal, zümreci, yalnız kendinden olanlara, sade hak değil, ziimre imtiyazları da, tanıyıcı akımın, hukuk kavramından ve hukuk düzeninden yoksun, siyasal ihtirasları önünde, yurt bilgisi kitaplannda vazan basit hukuk ve demokrasi kurallarını tekrarlamaktan insana bıkkınlık geliyor. Ama gene de bu işe devam lâzjm. Türkiye Biiyiik Millet Meclisi, iki dah, komisyonlan grupları ve parti gıuptarı gibi bütün iç organlan ve kuruluşları ile mutlak bir dokunubnazlık hakkına sahip bir bütündür. Kendisinden başka bir makamın otoritesmin ve merciin bilcümle işlemelerine, müdahalesine. denetimine maruz ve muhatap değildir.» Başkanlannm ve divanlannın bügisi değil, bb> zat talebi ve kontrolu altında olmıyan bir polis hareketi, aklm alanuyacağı bir yetki aşmasıdır. Bu kendisini siyasal bakımdan ancak ve münhasıran bu organda ifade ve temsil eden Türk miUetinm dokunulmazlığına bir tecavüzdür.» » rama olayının olağanüstü bir Meclis toplantı* ^ sında ele ahnması ıçın CHP'nin giriştiğı teşebbus sonunda meselenın dun Meclıste ele ahnması murakun olamamıştır. CHP'nin müracaatına rağmen Meclis Baskanı Ferruh Bozbeyh, Meclis tatilde bulunmadığı ve ara da verılmediği gerekçesıne dayanarak «Meclisin bu konu için olağanüıtü toplantı yapması sartlanmn mevcut olmadığını» bıldırmıştır. Dün bu konuda, CHP'ye yaîilı bır cevap gönderen Millet Meclisi Baskanı Ferruh Bozbeyli, Anayasa'nın 83. maddesinde kayıtlı olan ve Meclısm olağanüstü toplanma şartlarını sıralayan özelliklerın bugün için mevcut bulunmadığını, bır «ara verme» ve «tatil» de bahis konusu olmadtğından Meclisin pazar günü için olağanüstü toplantı yapmasının bahis konusu olamıyacağını gerekçe olarak ilerı surmüştür. Bozbeyli bu cevabında, Meclislerın halen çalışır durumda bulunduklannı da bildirmiştir. DÖVENLERİN İFADELERİ ALINACAK Ankara Cumhuriyet Bürosu £ Tahkik heyeti 83. madde Anayasanın «TBMM'nin faaliyeti ile ilgili hükümler» bolümunde 83. maddesınin «Toplanma ve tatil ile ilgili» fıkrası şöyledır : «TBMM. ara verme veya tatil sırasında, doğrudan doğruya veya Bakanlar Kurulanun istemi üzeriııe. Cnmhurbaşkanınca topiantıya çağınlır. Meclis Baskanları da, kendi Meclislerini doğrndan doğruya veya üyrlerin beste birinin istemi üzerine topiantıya çağırıriar. Meclislerin biri topiantıya çağırılınca, diferi kendiliğinden toplanır. Ara verme veya tatil sırastnda topiantıya çağırılan Meclisler, önce, bu toplantıyı gerektiren konn fizerinde görüşme yaparlar.» Bozbeyli, CHP'nin talebine verdiğı cevapta, «ara verme» veya «tatil» durumunun mevcut olmadığı ve «Meclisin çalışma halinde bnlnndnğu» gerekçesine dayanmıştır «Programdaki bütün kanunlar çıkacaktır» Düşen görev Ozel Temsilci Bernardes, plân getirmediğini söyledi Bırleşmiş Milletler Genel Sekreteri UThant'ın özel temsücisi Bernardes, dün gelmiş ve Yeşilkoyde gazetecüerle yaptığı konuşmada "Kıbrıs meselesini halledecek bir plân getirmiş değilim. Fakat Türk Hükumet ileri gelenleriyle, böyle bir hal çaresinc götürecek, ilginç bazı noktalar üzerinde konuşmak niyetindeyim." demiştir. Bır soru uzerıne, «Kıbrıs konusunda arabnluculuk görevi yüklenmediğini» de belırten Bernardes, geçen hafta Paris ve Cenevre'de UThant'la göruştüğunü ve Genel Sekreterın Kıbrıs meselesi hakkındakı fikirlerıni oğrendiğıni söylemiştir. "Kıbns meselesinde UThant'ın ı fikri nedir?" sorusuna açık bir cevap vermekten kaçınan Bernardes, "Müsaade ederseniz, Ankara'da Hükumet yetkilileriyle görüştüğümde, bu fikirleri kendilerine söyleyeyim.." demiştir. Bernardes, "ENOSİS konusunda ne düsünüyorsunuz?« "sorusuna ise "ENOSİS meselesi çok dikenli bir konu ve bu konuda birşey söyliyemem.." cevabını vermiştir. Temsilcilık görevini aldıktan sonra ilk defa olarak Türkiye'ye gelen Bernardes, bugün Ankara'ya gidecek ve Perşembe günü Atina'da Yunan Hükumeti yetkilileriyle göriişecektir. BERNAKDES, YEŞİLKÖY HAVA ALANINDA ANKARA, (Cumhurijret BÜMH gu) Başbakan Süleyman Demirel dün akşam üzeri Başbakanlıktan ayrılırken gazetecüerle konuşmus ve yöneltilen sorular üzerine "Meclisten çıkmayan kanunlar» konusuna değinerek şunlan söylemiştir: "Biliyorsunuz ki, kanun tasanları komisyonlarda müzakere edilmektedir. Meclisin çalışma durumunu da biliyorsunuz. Biz ne yapalım? Kanunlar üç gündc çıkmaz ya. Hükumet programında yer alan kanunlarm hepsi çıkanlacaktır. Altı aylık Hükumet üç gündc kanunların hepsini <,ıkaramaz ya." Demirel daha sonra af kanununun Meclise verilmiş olduğunu belirterek mutlâka çıkartılacağını söylemiştir. Türk Hukuk Kurumu Başkanı ve Kurucu Meclis Anayasa Komısyonu sözcüsü Prof. Muammer Aksoy da, Cumhurbaşkanı ve muhalefete çok görevler düştüğüne değinerek şunlan söylemiştir : « Bir kaç ay önce başlamış olan terör devri, son haddine ulaşmışa benziyor. Dünyanın hiç bir demokrasisinde benzerine rastlanmayacak haskı metodlan ile Anayasanın bütün kurumlarını çiğnemekten çekinmeyen bir İçişleri Bakanının hukuk dışı davranışlannın bu dereceye ulaştığı bu zamanda muhalefete ve Cumhurbaşkamna düşen biiyük görevler vardır. Görevinin bilincine varmış bir muhalefetin, böyle bir İçişleri Bakanı sandalvasından ayrılma I (Arkası S. 1. Sü 4 de) I CHP nin diğer teşebbüsü Bozbeylı'den bu cevabı alan CHP bu defa, yine pazar gunü olmak kaydiyle Cumhuriyet Senatosunu toplamak üzere tesebbüse geçmış ve Atasagun'a gondsrilmek üzere bır telgraf hazırlanmış ise de bilâhare, vaktın gecikmesi sebebıyle bu teşebbüsten vazgeçılmistir CHP yetkilılerının yaDtığı açıklamaya göre, parlâmento ıçtrısinde tçislerı Bakanının teşebbüsüyle yaptırılmış olan arama olayı bugün gündem dışı konusmalarla Meclise getirılecek ve ayrıca CHP tarafından hazırlanıp ve Meclis Baskanlığına verilmiş bulunan Sükan hakkındaki gensoru önergesinin bir an evvel ele ahnması için çaba gosterilecektır. Gece Meclis ve Senatoda yapılan arama olayını ıncelıyecek olan komısyon, bu sabahtan ıtıbaren çahşmaya başlıyacaktır. CHP li Başkan vekılı Ismail Arar'ın başkanlı.Şındakı beş kışılik, tahkik heyeti aramayı yapan AP milletvekili Zühtü Pehlıvanlı ile Senato ıdare ftmıri Hilmı Ofiat'ın * ifadesine müracaat edecektir. Bu arada Meclı» Lovazım Müdürü Ziya Fıçıcıoğlu, aynıyat mutemedı Muzaffeı, ambaı memuru Sabri ile elektrikçinın ve iki polis memurunun da ifadesi alınacaktır. Aynı zamanda, r.öbetçi bademelerin, grup kâtip ve odacılarının ifadelerı tesbit edilecektır. Tahkik heyeti, aramayı yapan ıdare âmirlerınin Siyasî Partiler Kanununa göre, böyle bir aramada bulunamıyacağm; ileri sürmektedir. Bazı CHP liler, tahkıkatın «onunda arama yapan ıkı ıdare âmirinin, ıdare âmirliğı sıfatının kaldınlabileceğini, tçislerı Bakanı Faruk Sükan hakkında da Anayasayı ıhlâl ve görevı kotüye kullanma(Arkası Sa. 7. Sü. 1 de) Senatör Sıtkı Ulay'm geçen cuma günü, Millet Meclisinde dovülmesi üzerine, Senato İdare Âmirlerince gerekli tahkikata başlanmıştır. Cumhuriyet Senatosu Başkanlığı, tahkikatı yürüünek üzere, Senato îdare Âmirlerinden Necip Seyhan (CHP> Kâmil Karavelioğln Tabii Senetör) ve (Hilmi Onat tAP) yı gorevlendırmıştır îdare Âmırlerı, Sıtkı Ulay'ı dovenlerden Hamid Fendoğlu, Süley man Cnlü, Ekrem Dikmen, İbrahim Aytaç, Abdullah Araslı, Turhan Bilgin vc Sinan Bosna'nın sanık sı fatiyle, Sırrı Atalay. Eşre* Ayhaıı, Refet Aksoyoğlu. Suphi Gürsoytırak ve Şfikran özkaya*nın da tanık sıfatıyla ifadelerini almaya ka rar vermişlerdir. Bu arada olayı iz liyen gazetecilerle, plislerin, odacıların ve şoförlerin de ifadeleri alınacaktır. OSMA'MN İVONU'YE TELGRAFl O • • I üniin 5iTn»r;.»=s ••»'" MCM kaçtı Adalet Partısı bugün mevcut yönetici kadronun yönetiminden çıkmış, organize olduğu anlaşılan gerici grupun baskısı altına girmiştir. Bütün çalkalanmalar, şaşkınlıklar buradan geliyor. Aslında aşağıdan yukarıya idarenin tehlikeli gelişmesidir bu. Alt knvvetlerle, üst yönetim kadrosu arasında kurulması gereken denge bozulunca, aşağısı yukarıya hâkim olunca, partiler akıntıya kapılmıs tekne gibi sahile vurnncaya kadar bocalayıp dururlar. Serbest Fırka tecriibesinde ipin ucunun nasıl kaçtığı hemen görülmüstü. Lıder partisi olmasına rağmen Demokrat Parti, aşağıdan gelen baskılardan ve zaman zaman bu baskılara gnre yalpalamaktan kendini kurtaramadı. Kaldı ki D.P.'nin üst kadrosuna ve grupuna, alt yapıdaki geri kuvvetin mümessilleri böylesine sokulmuş da değildi. ' Adalet Partisinin kurulusunda ise kaybedecek hiçbir seyleri olmayan, ve yıllardır memleketin basına çöreklenmek isteyen adamlar Meclislere doluşuverdiler. tlk zamanlarda organize olmamış bir kuvveti temsil ediyorlardı bunlar. Böyle olmasına rağmen 1961 1962 devrelerinde A.P. içinde büyük ölçüde mücadeleye girmisler, parti yönetimini ele çeçirmek, Grupu ele geçirmek için türlü oyunlar oynamıslardır. O yıllarda bir yandan zinde kuvvetlerin aktif tutumu. öte yandan sağduvulu vöneticilerin direnmeleri olmasaydı, parti. kısa sürede hunların yönetimine geçivereeekti. Yapamadılar. Ama yapamadıkları sürede organize olmayı becerdiler ve 1965 seçimlerinde bir kadro halinde Meclise girdiler. Son zamanlarda haysiyet divanlarına verilenlere bakınız, hepsi bu kadronun içinde bulunan ve simdilik öne sürülen piyonlardır. Grupta hâkim değil gibi görünmesine rağmen bu kadro aslında, sâfların, demokrasiyi çok genis açıdan yorumlayan romantiklerin, kararsızların, oportünistlerin karşısında tek kuvvet olarak belirmistir. Gerçekte yönetici kadro ipleri elinden kaçırmıstır. Ve şimdi A.P., biri ön plânda seKlî, Bteki ise geride fakat aktif olan çift yönetim altında gibidir. Aşağıdan gelen, ya da getirtilen baskılar yönetici kadroyu saskın saskm oraya buraya sürüklüyor. Gerçeklerle zıtlasan akıl dısı davranıslar. Meclisin geceyansı basılması, Sıtkı Ulav'ın dövülüsünden sonra yayınlanan bildiri, Seçim Kanununun çıkmıyacağını bile bile girisilen zorlamalar hep bu saskınlığın sonuçları. üstelik aklı basında sanılan bir kısım yoneticileri ters yönlere doğru iten organize geri kuvvet bugün yürütme organına da el atmıs. çarkı geriye doğru isletmeve çalısıyor. Millî Eğitim Bakanlığmda bu çaba açık açık çöriilmektedir. Diğer Bakanlıklarda da kokular yavas yavas duyulmağa başlamıstır. Oylann yüzde 53'ünü alarak tek basına iktidara gelen Adalet Partisinin önünde bugün iki yol vardır : îa yönetici kadro, hattâ çoğunluğn kaybetmek pahasına, gerekli tasfiyeyi yaparak direksiyona hâkim olacak, va da kara kuvvetin baskısı altında gidebildiği vere kadar gidecek. Birinci yol, toparlanma, kayan zemini durdurma, saşkınlıktan kurtulma. aynı zamanda rejimi knrtarma yolndur. tkinci yol ise fikmayacaktır, kısa sürede çıkmaz olduğu görülecektir. CHP Millet Meclisi Grup Yönetim Kurulu, dun sabah Ismet Inönü'nün başkanhğında Genel Sekreter Dr. Kemal Satır'ın da katıldığı olağanüstü bır toplantı yapmıştır. Bu toplantıdan sonra, Grup Başkanlığı şu bildiriyı yayımlamıstır : «Toplantıda, fçisleri Bakanı Dr. Faruk Sükan ve isbirliği yaptığı A.P.'li parlâmento idare imirleri tarafından önceki gece yarısından sonra Meclis'te yaptınlan hukuk dısı arama olayı karşısında. Millet Meclisinde izlenecek tutum tesbit edilmistir. Bugün öğleden sonra CHP, Türkiye Büyük Millet Meclisi Grupu da, saat 14.45 te olağanüstü bir toplantı yapacaktır.» Yönetim Kurulu toplandı ANKARA. (Cumhuriyet Bürosu) tzmir A.P. milletvekili Şinasi Osma dün CHP Genel Başkanı îsmet Inönü'ye gönderdığı telgrafta, Millet Meclisinde cereyan eden son olaylara değinerek, «bunları onaylamadığını» bildirmış, ayrıca, bu olaylann, CHP iktidarı zamanında vuku bulanlann yanmda hafif kaldığını ileri sürmüştür. Osma telgrafını şöyle bitirmijtir : «Bütün bunlar karşısında, sizden riea ediyorum, milletin huzurunu kaçırmak ve ser kuvvetlerini kıskırtmak politikasından vazgeçiniz. Çünkü ikinci bir tl Mayıs yalnız bizi değil sizi de beraber götüreeektir. Saygılanmla.» Almanyadaki bir İlk görüşme Brükselde mi olacak? isçimiz 100 bin TFJ. ı ikramiye kazandı Hamburg (SJL.) Hamburg'ta çahşan bir işçimize Ziraat Bankasının ikramiye çekilişinde 100 bin lira ısabet etmiştir Almanya'da birikmiş parası bu lunmadığı için arkadaşlanndan borç para isteyen (Eyüplü) Işçi. bu parayla derhal bir otomobil satın almış ve Türkiye'ye hareket etmiştir. " ^ Yöneticilerin demeci Toplantıdan sonra, gazetecilerle konusan Nihat Erim, Turhan Feyzioğlu, Ferit Melen ve Hıfzı Oğuz Bekata ?u ortak demeci vermıslerdir : «TBMM binası içinde İçişleri Bakanı Sükan'ın ve isbirliği yaptığı A.P.'li idare âmirinin giristikleri akla sığmaz derecede hukuk dısı tecavüz hareketi siyasi tarihimizde misli görülmemiş cür'etli bir davranıstır. Meclis'in denetimi altında ve Anayasa sınırları içinde görev yapması gereken hükumetin, TBMM've karsı tiristiği bB tecavüz elbette cevapsız ve neticesiz kalmıvacaktır. Siyasi tarihimizde ilk defa olarak Meclis ve Senato Baskanlan bir tçisleri Bakanını Türkiye Büyük Millet Meclisine karsı davranıst sebpbivle takbihe mecbur olmusiardır. Kpndisini ve mensup olduğu hükiîmrti. bu durnma dnsüren bir Bakanın bir rün dahi vazife basında kalma.tı kabul edile* mez.» (Arltuı S«. 7, Sü. I da) Atina (A.A.) Atina siyasi çevreleri 14 Mayıs'ta Brüksel'de TüıkYunan Dışişleri Bakanları arasında bir görüşme yapılması ihtimalinin mevcut olduğunu ileri sürmektedirler. Türkiye Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil'in ondört Mayıs günü Brüksel'de olacağı bilinmektedir. Yunan Dışişleri Bakanlığma getirilecek kimsebunun büyük bir ihtimalle halihazırdaki Milli Savunma Bakanı Kostopulos olacağı sanılmaktadır. Brüksel'de bulunacak ve orada iki Dışişleri Ba kanı arasında bir ilk görüşme fırsatı ortaya çıkacaktır. j Izmirde bir | kazada 3 kisi öldü Kimsesizler l'urdunda çocuklar bahçede oynuyur Aksarayda 13 baraka dükkân yandı Aksaray'da dün gece Belediye Bloklarmın arkasındaki pazarda çıkan yangında 5 i tamamen olmak üzere 13 baraka dükkân yanmıştır. Yangın, saat 22 sıralarında Yusuf Sayın'a ait züccaciye dükkânından çıkmıştır. İtfaiye alevleri güçlükle kontrol altma alabilmiştir. Bu arada yangın sahasmın arkasındaki İETT otobüs garajmda da tertibat ahnması lüzumu hasıl olunmuştur. Elektrik kontağından çıkan yan ğmdan zararın ne kadar olduğu henüz tespit edılmemijtır. Tahkikat yapılmaktadır» Kimsesiz Çocuklar Yurdunda Anneler Günü nasıl kutlandı Neyyire KOÇER 1 ondra asfaltında. tstanbulluların çoğunun bil*~ medıklen yepyenı bır Kimsesiz Çocuklar Bakım Yurdu var. Sağlık Bakanlığı tarafından açılalı on ay olmuş. Anneler Günü'nde orada ıdım. 1.193.000 metrekare arazı üstüne serpıştirilmiş 14 yapı. Bır tsrael projesinden alınma çarpık çizgili dıs Eirünüsünün tatsızhğmı içine girer girmez unutuyorsunuz. Bol bir ışık sanyor her yandan. Bir pavyonda 01 yaş arası kimsesiz bebekler. Bır baskasmda 13 yaş arası küçükler. Sonra daha büyükler ıçın 8 tane grup evlen. 15 er çocukluk firupların birer «anne» si var. P«ux, Aaatltr Günü, biı balumm bkyıam dtmekti, bebekler beyaz karyolalannda uyuyorlar, uyumıyanlar sızlanmadan vızlamadan geçışimize bakıyorlar Bellı dertlen yok Büyük bahçede oyundalar. ütlann üstüne beraber uzanıyoruz. Bir neşe, bir neşe. Kaçmıyorlar, sokuluyorlar însan sicaklığına özlemın verdiği bir güvensiz sokuluş değil bu Kuşkusuz, merasimsiz, tam çocuk işi bir yakınlık. İZMİK Özel otomobil leriyle pikniğe gitmekte olan bir ailenin üç ferdi Cumaovası yakınlarmda geçirdikleri trafik kazasmda can vermişlerdir. Kaza saat 14 sıralarında 40 yaşındaki Avram Azar'ın bir virajı alamıyarak karşıdan gelmekte olan 48 AC 546 plâkalı tomruk yüklü kamyonla çarpışması sonucunda olmuştur. Otomobil, bu şiddetli sadme neticesinde geriye savrulmuş, Avram ile 36 yaşındaki karısı Keti ve 14 yaşmdaki oğlu Yaşar hurdahaş hale gelen araba içinde derhal ölmüştür. « Hanı nerede eviniz?» Parmaklar sağa sola uzanıyor, pavyonlara doğru. Hepsi evlerı bıhyorlaı bu pavyonları Kim(Arkmaı Sa. 1. Sti. 8 de) Ecvet GÜRESİN KARLSRUHE Avıupa Serbest Güreş Sampiyonasını tâkip etmek üzere buraya gelen TRT muhabiri Kemal Deniz geçirdiği bir trafik kazasında ağır surettr yaralanmıstır. Kafatası çatla;an ve kolu kırılan Kemal Deniz hastaneye kaldırılmış olup 15 gün mülahade altında tutulacaktır. Karlsruhe'deki Trafik kazasında TRT Muhabiri ağır Şekilde yaralandı