Katalog

SAHİFE DÖRT 17 Mart 1966 CUMHTTRİYET J a m e s Bondüüi: TEHLİKE Fakat şu an durmadan söy'emek istiyordu. cAnne, baba» diye bağırmak, onların boynuna atılmak istiyordu. cBaba, baba» dive kekelerken, birden bu kelimeye ikincisi eklendi. Evet, gidecek bir yeri vardı.. kurtulabilecekti auradan.. Olduğu yerden fırlayarak, arka pencereye koştu; cHacıbaba.. Hacıbaba! Evet.. o vardı.. Fırın uzakta değildi. Her gün arka kapı'Jan çıkarak, çörek almıya gitmez miydi?» Bahçenin arkasında gözlerir.ı dolaştırdı.. Oralarda da siperler, kocaman kum torbaları gördü Ortalık iyice kararmağa başlaraıştı. Yağmur da bir türlü dinraek bilmiyordu. .Bu evi yakmamalarınm nedenı siperlere yakın oluşundandı herhalde.. Gürültüler eksümediğine göre panik de devam ediyordu. Belki kum torbalannın yanındaki Rum askerler de fıçı'.ann yanındakiler gibı gürültücüleri susturmak için yer lerinde değildiler.» : Plânını çizerken. bakışları ç ı kış noktasındaki kümese takıldı; «Aman Yarabbi! O hayvancıkları da mı öldürmüşlerdi.. Onların suçu neydi ki!..» Gözleri karanr gibî olunca düşünmeden vazgeçti Bacaklarının titreyişine aldırmadan, var gücüyle arka pencereden atladı Bahçeden yola çıkar çıkmaz. kulaklarını korkunç silâh sesleri dol durdu. Kolunu yalayan bir kurşunla böŞürürcesine yere yatarken. ikinci, üçiincü kurşun, «ağıncian solundan Reçti. vızladı. geçti.. Hasan duvduğu acıdan ağlıvordu. Fakat yine de üürünerek ilerliyordu. Süründü, süründü. bir an öleeeSini sandı. Başını can hav liyle kaldırarak baSırmağa başladı • «V'ııldum fi'üynn'.m Hacıbaba.. Ölüyorum Hacıbaba!..» Hasan gözlerini açtıâı zaman keadini bir düşte sandı: Kohındn kocaman bir sargı vardı. Hacıbaba gözlerini burruna kayHır mış olaak bakınmakta ,ve tesbih cekerek dualar etmekteydi. Içini sonsuz bir sevinç sardı. Hasanın: Dudakları vav^s. > » •vas girildi. Aralanndan «Oh! Ha"ibabam. oh!» sözleri duyuldu thtiyar fırmcı or.un konuştuğunu ve tebessüm ettiğini görünce okuduğu duayı Hasanın yüzüne ufleyerek. onu kueakladı. Solgun yanaklarını Hasanın minicik yüzünde bir süre gezdirdikten sonra, elini burnuna koyarak. odanın bir köşesindeki spdirj isjı Müfide Zehra ERKİN 19 ret etti; cKonuşma, dedi; Senin gibi bir hasta var. Fakat o çok ağır. Dün gece ölecek sandım.. Çok şükür benim kalb ilâçlannı içince çırpınması geçti Biraz önce uykuya dalcı. Ona bakmamız, iyileşmesi, ne çalışmamız gerekir • Hasan bakışlarmı yanıbaşına çevirdi.. Gördüğü görünüşle bağırmamak için, avucunu ağzına tıkamak zorunda kaldı; Kocaman bir adam yatıyordu sedirde.. Yüzü, gözü sargılar içindey di. Sargılann gevşek uçlanndan sarı bir merhem süzülüyor, hastanıo ateşinden merhemin eridiği anlaşıhj'ordu. Adamın ayağında kocaman çizmeler vardı. Çizmelerin yansı kopmuş, yarısı ayakta kalmıştı. «Hacıbabanın kudreti yetmemışti o çizmeleri çıkarmaya herhalde!» Odanın yarısını kaplam'.ş gibiydi adam.. Fakat kulçe haiinde bir göriinüşü vardı Âdeta ölü bir deve ben ziyordu.. Tek canlı şeyi, kopuk. çivili çizmeleriydi. Hasan. Hacıbabanın tenbihine raşmen konuşmadan yapamadı.. îçini sonsuz bir endişe kaplamıştı: «Hacıbabam.. bu hastayı nıye hastaneye göndermedin? Ben gideyim de haber ileteyim. Ne olur bırak beni..» thtiyar fırıncı kaşlarını çatarak. Hasanı susturdu. Işaretle: • Gece oldu, dedi. Buraya nasıl geldin anlayamadım Fırının sağı. solu gâvurlarla dolu. Sadece ön kapınm karşısmda Türk sıperleri var. Türk Mücahit ağabeylerin oralardan taslar yağdırarak. bizleri kor'jyorlar. Onların gailesi kendilerine yeter. Hastanenin tıka basa dolu olriufunu söylemı?ti, Ahmet abm.. Sana da. bu zavalhya da ben bakabilirim. Baçka işim yok zaten. Unum bitti. Mücahitlere durmadan çörek yap tım. Yine de korkma: Bir kaç günlük ekmeğimiz ve katığımız var. Sadece sus ta zavallı adam uyusun. Onu da senin gıbi kapının önünde buldum. Tek lâf etmedi Dudakları hâ!â yapışık, mürverı bile damia damla akıttım ağzından, anladın mı?» Hasan ıçindekı korkuyu yennıek istercesine gözlerini yalanrian kapadı. Fakat uyuyamıyordu; Odayı, hasta adamın horultusu sanki ateşin ortasmdaydılar ve fınn çelik bir kılıfla örtülmüştü. Hasan titriyordu: ömriinde duymadığı korku ve dehşeti duyuyordu, bu odada.. Yaralı adamın varlığı sezilerine eşsiz bir ürperti veriyordu. Saatlrr bövlece eeçti; Birden silâhlar sustu. Etrafı sonsuz bir sessizlik kapladı.. Kamyon vızıltıları, Türkçe konuşmalar ve koşuşmalar duyuldu.. cYürüyelim arkadaşlar.. Yürüyelim.» Hasan duyduğu seslerle yerınden fırlayarak, Hacıbabanm üstüne kapandı; «Kalk. dedi; kalk.. Türkler şar ki söylüyor galiba, kurtulduk.. Gâvurlar toptan geberdi galiba..» Hacıbaba onun bir kâbus geçir mekte olduğunu sanarak, yüzünü oyşadıktan sonra elini burnuna koydu; «Sus, dedi; Sus yavrum. uyumaja çalış evlâdım.» «Fakat silâhlar sustu.. Türkler şarkı söylüyor. Mehmetçikler gel di. Hacıbaba..» Ihtiyar fırıncının kulakları biraz zor işitirdi. Kapı, pencere de sımsıkı kapalı olduğundan. sesleri duvamamıştı. Usıılea yerir.den cloğrularak, Hasanın eline sarıldı; «Çare yok. dedi Ha=tayı uyandıracaksın. Yine acısından tepin rr.e*e ba?lıyacak Hem «en korkarsın hem de Mücahit abilerine iş çıkaracakfin. Seni fırının ic'rtp v?*trp'">'"^ı fV'.''1' .^«^i^. r LEC. SLM^U CĞCET I:;!:!;!!;;;;! Nîmbüs O.i!!I i! T i f f f a n y ..l;;H! TIFFANY JONES Jones lemedi. Bir şilte sererim yatarsm. HeD orada yarmak isterdin zati..» Hasan, sedirdeki sdamifi korkunç bir sesle mınldamağa başİHciığmı görünce. dudaklarını ısırarak sustu: • Doğru söylüyor, Hacıbaba.. Adamı uyandırmamalıyun. Hem o çok korkunç Mücahit abiler bile onu göri'"se korkar.. Eelki de korkudan ölürler.. yo.. kimseye bu adamdan sö'z etmivecesim.. ö'dürmev?ce*im kimseyi. Bir volunu bulup. kacanm buradan.. adam iyileşince gelirinı yine.. Konuşmadan yorganı fırının içine serdi.. Hasan çok sevdiği bu deliğe glrerken: «Kaçarım, yine gelirim.. bir yolunu bulur kaçarım, dışarıdaki sesleri merak ettim» diye düşündü~ * 26 aralık 963 ün en erken saatleriydi; Türk Hükumeti gereken dip lomatik girişmeleri yapmış, Makariosa saldırıyı durdurmasmı birkaç defa ihtar etmişti. Bu gözü kana bulanmış adamın kanun yolundan anlamadığı âşikârdı; Türk uçaklan bir ihtar uçuşu yaptığı halde, saldın durmamış, silâhlar susmamıştı. Yapılacak tek s^y. Kıbrıs Türklerinin yardımına koşmaktı. Önlar silahsızdı. Bu mert soydaşla rın topyelcun ölmesine razı olunamazdı. Türk Hükumeti kanunlara saygı göstermesini biliyordu; günlerden beri haksızca saldınya uğrayan Kıb rıslılara silâh vererek yardım ede ceği halde, bunun kanunlara uygun olmadığını düşünmüş ve Lefkoşanm pek yakınmda olan Türk alayına oldugu verde kalmasını, müdafaaya kalkmamasını bildirmişti Fakat artık yapılacak şey yoktu. Facia olanca açıklıeıvle gö rünmekteydi «Enosis» hayalcileri ni dürîükleyerek uvkularmdan uvanHırmak eerekivorrlu: isi::::H:.:::.: EİIT haiHIII: ( BİUE. CANIM Zürih ve Londra Andlaşmaları ge rerince Kıbrısta bulunan Türk ala yına: 'Mevziinden çık Kıbnslı Türk kîîrceşlerinin yardımına koş» diye emir verilmişti. sabahın erken saatlerinde 26 aralık 1963 Gime yoIu baçtanbaşa Türk askerleriyl» dolmuştu. Aynı yol boyunca mevzii a'mıs olan Kıbnslı Mücahitler çioerlerinden yarıyarıya ayrılmış, aiiyın çıktıâı yeri konırrmk için Gör.yoliye doertı ilerlemeje başlamışlard?: Ora^ı da Rtum!arın eline geçerse, ypi^mıypcp'îm ben..> TiirMer resmen muhasara edilir ve thtiyar f'rın"! Ha?anın yüzüntopyekiin yok olurlardı Bu neden deki mimik!«rden kıışkulanarak, den. Türk alaymın çıktığı yeri ve kaşlarını çattı. Fırının bütün oan Girne yolunu Rumlara kaptırmacurları sımsıkı kapaîı o'.duğu için, raak gerekiyordu. Girne yolunun sabshın ilk ışıklannın dosduğu bir ucu Le'koşanın Rum semtine, sezilmiyordu; bir ucu da. Girne kasabasına doğru • Sabah olsun ona bir nasihat çe uzanırdı. Kasabanın ön yönü Akkerim. Hasan iyi çocuktur, beni denizin en değişik kıyılarındandl. dinler» diye düşünerek, ince bir (Uevamı var ( İŞ SÂATLERİ U konu ve reslm: Ayhan Başoğlu İLONA Jggg KİM OLDÜ&ÜK İSTANBUL ANKARA |P K.nj ( 6.2S Açılı; 6 J 0 Gün»ydın 6.25 Açılı» 6.30 GUnaydın 7 00 Köye haberler 7.05 Saz eser 7 00 Köye haberler 7 05 Sabah ieri 7.25 Sabah melo. 7.45 Hamüz. 7.25 Cevdet Bolvadin'den ber'.er 8 00 İstanbulda bugün sarkılar 7.45 Hsb^rler 8.00 8.05 Ttirküler 8 20 K. ilânlar Ankarada brjmn 8.10 S ıbah kon. 8.25 Bu sabah sizinle 8.40 !?tan S.25 Her telden 9 10 Hafif müz. bulun sesi 9.00 Keman solo. 9.15 Sonmlarımız 9.35 Cesitli 9.15 Türküler 9 30 Kadın ve ev müz. 10.00 Arkası yarın 10.20 9.45 Operetlerden 10.05 Arkası yaK. haberler 10.25 Yaçar öze'dn rın 10.25 K. haberler 10.30 sarkılsr 10 45 Fgitim radyosu Sabah kon. 11.00 Ekrem Kongar. 11.45 Konser saatl 12.15 Kıbrıs dan şarkılar 11.20 Trafik 11.25 saatl 12.21! K. üânlar 12.C0 Sar Oyun havaları 11.40 Çahsırken kılar 13.0« Haberler 13.2" Pliikmüz. 12.00 Şarkılar 12.20 K. lar 13.M Rfklâmlar 14.nfl Dans orkestra 12.35 K. ilânlar 12.40 müz. 14.20 Meral Arma6andan sar Aylâ Büyükataman'dan sarkılar kılar 14.40 Vıldız AvhsrT'ian ti'r13.00 Haberler 13.20 Hafif müz. küler 14.55 K. hsberler 15.00 13.30 ReklAmlar 13 50 Hafif roilz. EStim radv.ısıı 16.00 K. nSrlor H.0O Eğitim radyosu 14.20 U 16.05 Melodiden nelo. 16.35 tanbuld» bir ilkolrul 14 45 Hafif Kutlu Payaslı'dan sarkılar 16 55 müz. 15.00 Kapanıs. K. hnberler 17.00 Caz mfiziğl 16 55 Açıhs 1T.00 Kemal Güleş17.20 Tnrizm 17.25 İnces97dan Tsoğlu orkestrası 17.15 Karma fasıl fahan fasll 17.55 K. TlSnlar 18.00 Reklâmlar 19.00 Haberler topluluğu 17.40 Çocuklar için 19.40 K lânlar 19.45 üvkudan 17.55 K. ilânlar 18.00 Reklâmlar önce 19.50 Solmaz TeSmenden sar 19.00 Haberler 19.40 K. îlânlar kılar 20.05 Almanvadnn melo. 19.45 Türküler geçidi 20.03 20.25 K. ilânlar 20 30 Bu yurOda müz. 2025 Ahmet Çağan'dan dun perçekleri 21.00 K haberler şarkılar 21.00 K. haberler 21.05 21.05 T. Müz. 6zel prog 21.45 Radyo tlyatronı 23.00 Reklâmlar Sarkılar 22.05 T.B.M.M. sasrl 22.İS Haberler 23.00 Radyo oda 22.30 K. konser 22 45 Haberler ork. 23.15 Pliklar 24.00 Kapa23.00 Gece kon. 23.45" Gece yarısınıa. na dojru 24.00 Kapanıs. tSTANBCL İL RADYOSD ANKARA tL RADYOSU 17.57 A ç ı h ı 18.00 t y l akşamlar 17.57 Açılıs 18.00 Bir «ollst. blr 18.30 San golo. 19.00 Çejitlt top. 18 30 Orkestra kon. 19.30 nıelo. 9.30 Akgam kon. 20 15 Günün melo. 20.00 Aksam kon. Plâklar 21.00 K. Batı müz. din. Is 21.00 Sevdiklerlnlz ve sevecekleteklerl 2200 Eski »esler eskl meriniz 2200 Küçük kon. 22.20 lo. 22.35 Eskl çağların müz. Sevdiğinlz sesler 23.00 Dünyanm 23.00 Caz dünyssından 24.00 Çeşltli dört bucağında 23.30 Gece y a r m müz. 00J0 Gecenln seslenljl na dogru 24.00 Gece ve müz. 1.00 Kapsnış. 1.00 Kapanış. Vallahi, tıpkı insan gibı bu makine, ben bir kahve içeyim dedim mi, mutlaka onun da canı yağlanmak ister KARAYOLLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN Tahmini bedeli 535.800 lira, geçici teminatı 25 182. lira olan 8 kalemde 4.000 metre konveyör kayışı kapalı zarf usulü i!e eksiltmeye konulmuştur. Eksiltme ve ihalesi 30.3.1966 Çarşamba günü saat 1 6 da Ankarada Karayoüan Genel Müdürlüğü Malzeme Subesinde yapılacaktır. Şartnamesi dilekçe ile ayni yerden bedelsiz temin ?dilir. Talipler Ticaret, Sanayi Odası veya Esnaf Belgesi konulmak şartiyle hazırlıyscaklan teklif mektııplarmı eksiltmeden bir saat öncesine kadar makbuz mukabilinde ayni yerdeki Komisyon Başkanlığına vermiş olacaklardır Postadaki gecikmelerin kabul edilemiyeceği dujiınılur. (Basın 9702 A. 2104/?792) 39 Sylvie sarılırken yavaşçacık kulağıraa, bunun Josephin snçu oldnğunu söyledi... Sonıa siz Joshep'i gördünüz mü? Söyledimdi ya, gördüm diye... O beni Antibes'e, Brown'a haber vermeye yolladı dedim ya.. Ve altmış kilometre boyunca bn hep böyle. îüılerce kadın şimdi akşamcıları gözetiyor. î ü z lerce knmarhaneci oynncnları gözetiyor. Yüzlerce jigolo, dansör ve kahveci çırağı da kadınlan gözetiyor. Bay Petit Fils gibi yüzlerce iş adamı da ellerinde satılık veya kiralık villalar lis tesi, kışlıkçıları gözetiyor. Hep si esfeli nas... Jaja bir türlü eelmiyordu! Maigret on defa adım sesi işiterek titredi. Karşıki bann önünden geçıciye cesareti yoktu artık. zira garson istihzalı istihzalı bak miya başlamıştı. Bu esnada binlerce, on binler ce koyun, Brown'ların toprakla nnda. Brown'ların otlarını otlu yorlardır, ve Brown'ların nşak ları tarafından muhafaza edili yorlar. Belki de bn on binlerce koyun şimdi şu esnada kıryılmak üzeredirler zira oralarda sinı di güpe gündüzdür her taraf ve yünler vaeonlara. sonra da gemilere vükletilmek iizeredir. Ve denlzciler. memurlar. kaptan I LA N CEZA VE TEVKİF EVLERÎNE MÜDÜR VE HESAP MEMURU rETÎŞTİRMEK ÜZERE MÜSABAKA tLE STAJYER ALINACAKTIR 1 Müsabaka imtfhanını kazananlar 350 llra aylık ücr«tle cezaevi memurluklanna «tanmak auretiyle 8 ay devam cdecek olan Müdür ve muhasiplik kursuna iştirak ettirileceklerdir. 2 Kur« müddetinca m a ı j l m n ı ve kurs yevmlyelerlni r « yolluklarını alacaklardır. 3 Teşkilâta alınanlar 3 sen« müddetl» varife görmeyi taahhüt edeceklerdir. 4 Isteklilerin en az lise veya Ticaret Lisesi mezunu oîmaları ve 30 yasmı tamamlamamış bulunmaları gerekmektedir. Taliplerin Memurin Kanununun 4 üncü msddesinde yazılı şartlarla infaz memurluğu için aranılan niteliği haiz olmalan lâzımdır. 5 îmtihan 18/4/1986 Pazartesi günü mahall! Agır Ceza Savcıhğınca yazılı olarak yapılacaktır. 6 Îmtihan sualleri, Türkçe, Tarih, Coğrafya, Matematik, Fizik, Kiraya, Biyoloji, Yurt Bilgısi il« genel bilgı bakımmdan tertip edilecektir. 7 Imtihana girebilmek için 4/4/1966 akşamma kadaı hal tercüme kâğıdı, Dilekçe. Sağlık kâğıdı, Doğruluk kâğıdı Askerlik kâğıdı, Hüviyet cüzdanı, okul veya sertifikası, 3 adet 6x9 eb'adında fotoğrafı lle doğrudan doğruya veya C. Savcıhklan vasıtasiyle Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğüne müracaat etmeleri lâzımdır. 8 Koksan »vrakla yapılan müracaatlar nazara ahnmaz. 9 Müracaatları kabul edüenlere kayıt numarası verilir. Kabu) edilmiyenlerin evrakları iade olunur. (Basm 9741 A. 2207/2731) L C. Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanhğı Devlei Su fsleri Genel Müdüriüğünden: SANAT ENSTİTÜSÜ MEZUNU ARANÎYOR 1 NusaybinÇağçağ Hidroelektrik Santralinda operator veya bakımcj olarak çalıştırılmak üzere askerliğini yapmış Sanat Enstitüsii elektrik ve tornatesviye bölümü mezunlan alınacaktır. 2 İsteklilerin Ankarada Ulus Şinasi (eski Rüzgârlı) sokak Çatal Handak DSİ İşletme ve Bakım Oairesi Bajkanlığına bizzat veya dilekçe ile müracaat etmeleri lâzımdır. " (Basuı 9683 A. 2168<27«4) Çeviren: SEMİRAMtS lar... Avrupa istikametine gelen gemiler, termometreleri kontrol eden memurlar. Nihayet Amsterdam'da, Londra'da, Livorpool' da, Havr'da fiatları mfinakaşa eden simsarlar. Hanry Brown'a gelince.. o, Pro vençal'da şimdi... kardeşlerinden, dayısından telgraflar alı yor, sonra da adamlarına telefonları yagdırıyor... Maigret biraz evvel gazetede oknmnştu: Müminlerin kumandanı, islâm reisi kızını prensle evlendirdi. Hindistanda, Iranda, Afganistanda büyük şenlikler yaoıldı... Başka bir havadis: Nice'de Me lıterranee sarayında mükeüef )ir ziyafet verildi. Bu ziyafette 'ikkati çeken şey bilhassa... Büyük rahibin kızı Nice'de ev eniyor... Altmış sn kadar kilonetrelik bulvar üzerinde yapıan bir düğün... Halbuki öte taarfta, hey varabbi.. vüz binler re insan da... Ama Jaja da b&K gelraedi. Ma Igret bn küçük aokağın bütün Mor mantora, Bkfiı kanı kırmıııkaldırımlannı ve bütün cephe sı papuçlanyla tam flylmlt kılerini ezberlemişti artık. Saçlan yafette bir Jaja. Girin.. Bekleyln, şimdi îfifı örgülü bir küçük kız, bir pencerenin önünde vazifelerini yapı yakarım.Sn doln bacaklanna u n l a n vordu. Sakın otokara bir kaza fılfin ol kedi mınldanmıya başlamıştı bi mu? olmasın: Acaba Jaja başka le. Kadın komütatSrü arıyordn. Şn zavalh Sylvie'yi dttşttnyere mi gidecekti? Yoksa kaçtı mı? Barın penceresine Maigret dükçe!.. Nihayet ışıgı yakabildl. Artık alnını dayadı, ve içeride, penceKarşıdak) relerini yalıyan kediyi geyretti.. etraf sydınlanmıştı. kahveci çırağı piı kafasını halS Maigret çılgına dönmüştü. Bek cama dayamıs dnruyordn. lemekten artık bıkmıştı. Kendi Giriniz, rica ederira» Bftmizacına biç nymıyan bu atmos tün bn heyecanlardan §onr»~ ferden sıkılmıştı. Neden acaba DükkSnın srkadaki kapm açıonu bnraya böyle gülünç bir tatıyor, Jaja, kınnızı halde bnlnlimatla göndermişlerdi: Bilnan ate»e dogrn ilerliyor, »nahhassa mesele filân cıkmasın!.. Atarı yan çevlriyor, bir tencerema ya eğer vasiyetnameyi ortanin yerinl değivtiriyor. va çıkarmak ve çn dört kadını Otnrnnaz, komiser bey. Blr da oraya göndermek eanı Isterse! dakika, üstümü de^iştireyim heAyak sesleıi dnynldo. Artık men geliy m m . dönmedi bile. Bir kaç saniye ton thtiyar kadın Maigret'nin yflra, bir anabtar sesini dnydn. Has züne henüz bakmıyordn, arkası ta bir ses inliyordn: Siz ora dnnük oldağu halde habire tekda mıydınız? rarlayıp dnrnyordn; Ab «a Japa'ydı bn: Anahtan tntar zavallı Sylvie'cik... ( Drvımı var) ken eli titreyen yprgan bir Jaja. İ L N MUŞ G. Savcılığından: Muş kapalı cezaevinin 1966 malî yılı bir yıllık ekmek ihtiyacı olan beheri 750 gramlık tek tip buğday jnundan mamul 75000 kilo ekmek kapalı zarf usulü ile satm alrnacaktrr. Mtıhammen bedeb' 87000.00 lira olup geçici teminatı 6525 liradu. İhale 5/4/966 salı g^inü saat 10 da Muş C. Savcıiığı odasında yapılacaktır. İsteklilerirı bu işle iştigal ettiklerine dair belgeleriyle geçici teminata ait maliye makbuzu ve teminat mektuplannı havi kapalı zarflarını ihale saatinden evvel komisyona vermiş olmalan; Postada vâki eecikmeierin nazara alınmayacağı: Daha fazla malumat edinmek ve şartnameyi görmek Uteyenler her gün meaal saatleri dahilinde Mus Cezaevi Müdürlüğüne müracaatları ilân olunur (Basm 9112/2793)