Katalog

SAHİFE ALTI «Sunday Times» te neşredilen rapor CUMHUKİYET 9 Aralık 1966 he Sunday Times Gazetesi tngilterede tütün ve akciğer kanseri ilişkileri konusunda yeni açıklanan bir raporu neşretmiştir. «Sigarayı bırakmık veya tütttne hiç başlamamak ciğer kanserinden ölümii aslmda mutlaka azaltmaktadır» cümlesi ile başlayan rapor şöyle devam etmektedır. «Erkek ve kadmlarda ciğer kanserinden ölüm tütün knllanma itiyadı ile sıkı sıkıya bağlantılıdır. 1960 1962 arasuıda Şfanall İrlanda'da ciğer kanserinden ölen 35 yaşından yukarı 803 erkek üzerinde yapılan derin tetkikler şu sonucları vermistir. 803 kanserli erkeğin yüzde 84 ü devamlı sigara tiryakisi, yüzde 12. sinin sigarayı sonradan bırakmış olduğu ve yüzde 4 üniin de hayatında hiç sigara içmemiş olduğu tesbit olunmuştur. 803 erkeğin yüzde 78'i sırf sizara. >uzde T'si sigara pipo püro'yu karışık içenler ve yüzde 16'sının da sadece pipo ve puro lçenlerden ibaret olduğu anlaşılmıştır.» denmektedır. Raporun diğer bir kısmında ise; ölenlerın yüzde 60 ının günde azami 22. yuzde 40 ının da günde 22 sigaradan fazla kullandıkları açıklanmakta, kanserlılerin yüzde 95 ının de filtresiz. yüzde 3'nün ise filtreli sigara içtikleri kaydedilmektedir. Raporda «Bu tetkik ve tesbitler tütün j ile ciğer kanserinin ne kadar iliş ı kili bulunduğunu "göstermeye kâ ! fidir» dendıkten sonra sigara tirya | kilerinin sabah öksürukleri konu edilmekte; «Tecrübeler tiryakilerde sabah öksürüklerinin başlamasından bç sene sonra kanserin ortaya çıktığını gostertnektedir» denmektedir. Raporun son cümleleri şöyledır «Sabah öksürukleri gibl aynı durum kronik bronşitler için de bahis konusndur. Akciğer kanserinden ölüm sabah öksürüğünden ziyade tütün kullanma itiyadı ile birinci derecede ilgili olnp >aşanılan muhit, sosyal smıflar gibi problemler tali sebebler arasında bulunmaktadır.» Rapor îngılterede büyük bir ilgi ile karşılanmıştır. Akciğer kanserinden ölüm oranı sigara ile sıkı sıkıya bağlantılı T BÜSİ8SİŞ5SS Sergiler Sel felâketi günümüzün sorumsuz ve | bencil görüşnüşlü gençliği için eşsiz | bir deneme oldu E G FLORANSAYI I GENÇLER I KURTARIYOR j üL ı ş ı K = 9 Arahk 1927 tarihli Cumhuriyet'ten Mnzaffer Bekem (Solda) egiyle blrllkte Şehir Galerislndeki seTgfetade. Semiha ve Ertunç Başbuğ'un süsleme motifleri sergisi çok başarılı Abdülkadir G Ü N Y A Z ehır Ga'erisinde biri Olgunlaştırma Enstitüsü'nde öğretmen, diğeri Sanat Tarmi mezunu olan akraba ıkı sanatçı, Türk susleme motıflennden yararlanarak meydana getirdikleri çalışmalan sergiliyorlar. Zarrar. zaman bu çeşit sergilere rastlamıyor değiliz, ama genellikle çoğu, sağlam Lnr etüd ve bilgiden yoksun, bir hevesın, gehp geçid bir özenmenin eseri olmaktan ileri gidemiyor. Oysa Başbuğ'lar şüpiyi niyeti meydanda bir sanatçı var. he yok ki, yüzyıllarm olgunlaşSayılan pek de kabarık olmayan tırdığı ve sonra da ortada bırakıçalışmalarında akıtmalar, kübist ça verdiği tezyini sanatlarımızı çok ğı hatırlatan, hattâ yer yer sürreiyi bılıyor ve dolayısıyla bu sağalist bir hava taşıyan soj'Ut resimlam bilgileri sayesinde ondan nalerı var. sıl yararlanılması gerektığini de Öyle sanıyoruz ki M. Bekem'in anlıyorlar. herşeyden once bol bol ıncelemeSüsleme motifierini sadece körü sı, araştırması gerekiyor. korüne bir kopya etme çabasından çok onları uygulamaya ve onVE ÇOCVK RESİMLERİ lardan yararlanarak yeni düzenŞişli Terakki Lisesi ilk kısnu ler vermeye çalışıyorlar ki asıl ovülmesi gereken yönleri de bu ikinci sınıi öğrencılerinın resim çalışmalan da ıyı niyetli ve sanatoluyor. sever öğretmenlerinin gayretleriyBaşbuğ*lann bu başarılı çalışle sergıleniyor. Henüz sekiz yaşınmalarının çeşitlı alanlara uygudakı oğrencilerin bu çalışmalan lanmasını ve bu eski sanatımızdan çocuk resmının birer aynası durugenç kuşakların da birşeyler oğmunda. Onların apayrı dunyası renerek yararlanmalarmı dileriz. butün renkleri ve çizgileri ile gözMVZAFFER BEKEMtN ler onune serılmış. Bu sergınin en RESLMLEKİ onemlı yönü de, öğretmenlerinin Şehir Galerisinin bir bölümünde bu gencecık istidatlara kötü sonuçlar verebilecek etkilerde bulunmamış olmaları... Öğrencileriyle. onlara sergi açtırtacak kadar candan ıîgılenecek oğretrnenlerimızin çoğalmasını dıleriz. Turhan GURKAN Yerli filmciliğimizi koruyan "Rüsum indirimi kalkıyor B ÜVEY EVLÂT akvimler 1967 ye doğru giderken Floransa'da cSıfır Yılı» ilân edildi. Iki hafta kadar once sehri büvuk can ve mal kajbma uğratan korkunç sel ielâketinden sonra şımdi her şeyı yenıbaştan yapmak gerekiyor, hem de sıfırdan başlıyarak. Floransa hâlâ susuz, elektriksız, otobüssuz, ama karanlık ve çamurlu sokaklarda ilk vitrinler pırıldamaya başladı bile. Her yanda geceli gundüzlü bır faalıyet var: Kuyumcular çarşısımn bulunduğu Eski Koprü «altın Ay tutuldu arayıcıları» ile dolu, ama milyonlarca lirethk mucevher daha uzun Dun aksam Ay tutulmuştur. zaman nehrin çamurunda gömulü kalacak. «Hüsufu kulli» dedıklen bu tuSel felâketınin bir umulmadık olumlu yanı var: Sorumsuz ve tulmanın buyuklüğu 1.35 dır ki dünyaya boş vermiş gıbi görünen gençler için eşsiz bir deneme olAy, dünyanın gölgesınin kendı ması. Floransa'yı gençler kurtarıyor: Onbeş ile yirmibeş yaş arakutrunun 1,35 mısli gir^bılmı»sındaki binlerce yeni yetiskin tir. Ay'ın tutulrr.ası günesten yüksek okul öğrencisi, suyun facianın ilk günlerinden beri 16 dakıka sonra baslamıs ve alyükseldiğinı gorür gormez bir gorevlilerle birlikte en tehliketı saat devam etmiştır. Ay tutuanda gonıillu amele, trafık polunca açılsın dıye silâh atmak li, en yuksündurücü, en ağır Telsiz telefonun lısi, hastabakıcı kesildıler. Omuzâdetinden dün gece eser gorulkurtarrna işlemlerinde çalışıyorlarına kadar suyun ıçınde evbaşansı memiştir. lar. lerden dışanya eşya tasıdılar, Battavya 7 (a.a.) İlk defa Hemen hepsi orta, lis« ya da lâğımları açtılar, sokaklardan yaİlân olarak bugünkü Hollânda ile Istanbul Sıhhat Müdurlügü, ralı ve olu topladılar, evsızlere Battavya arasında telsiz telefonbarınak buldular. Hiçbir organıla basın havadisleri verilmiştu. görulen lüzum üzerıne gazetelezasyona, plâna bağlı değıller. Bu konu^ma iki saat kadar sür re şu ılânı vermıstır: « Ateşi iki üç gunden fazla deYalnız Italya'nın değil, dunyamus ve soylenen her söz işitilebıldıği gıbi kiminin sesi olduğu vam eden herhangi bir nahiyenın her tarafından akın edıyorsmde şüphelı bir zatürree belırda anlaşılmıştır. lar. Tek güvendıklerı şey ce?atilerı görülen hastaların ve dokretleri ve iyi niyetleri: Ellerıne Futbolculanmızın torlannın belediye doktorluğuna bır kazma kürek geçırdıler mı haber vermeleri mecburidir. Buenkaz ve felâketzede dolu şehsınavı na uymayanlar, geçici hastalıkre dağılıveriyorlar. Kiminde bir Çekoslovakya şampiyonu Spar l?r yönetmeliğinin hükümlerine işçi tulumu, kiminde o da yok. ta takımı, dün akşamki trenle gdre mahkemeye verilerek oezaBirer aşı, günde birkaç aspınn, şehrımıze gelmiştir Orta Avru landırılacaklardır. birer sandvıç, birer bardak şarapla saçlarına kadar sırılsıklam 9MIIIIIIIIIIIIIBIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIHIIIIIIIIIIII balçıkla boğuşuyorlar. Kilometrelerce uzaklardaki evlerinden gizlice kaçıp gelen çocuk yaştakiler de var aralarında. Kızlar da tıpkı erkekler gıbi en ağır işlere koşuyorlar. li Cenevre 7 (a.a.) Litvanya Dışişleri Bakanı Valdemars bugün öğleden sonra Birleşmiş Milletlerde hukumetının isteğini açıklaraış ve Litvanya Lehistan hududunun ıncelenmesı ve bır kontrol komısyonunun kurulmasını teklıf etmiştır. Fakat bu ıstek Mechste bır nmnı tesiri yapmış olacak kı delegelenn bir kısmı bu arada uyumuslardır. Fçlemenk delegesı de M. Zaleski'nin Litvanya Dısisleri Bakanının sözlerini yanlış anladığını ılen sürerek arada bir anla<=ma sağlamak ıstemıstır. Ve delege bu mesele hakkında bır rapor da hazırlamakla görevlendırılmıstır. Cenevrede siyasi düello panın bu tanınmış futbolcularî, Galatasaray • Fenerbahçe ve Beşıktaş kulüpleri yöneticıleri tarafından ve askerî bır bando ıla karsılanmıştır. On beşi futbolcu, uçü de ıdarecı olmak uzere on sekız kısılık bır kafile hahnde gelen misafirlenmız bugün Galatasaray Besıktaş muhtelıti ile maç yapacaklardır. üyük bir keşmekeş içinde bulunan Türk filimcilıği, BM.M.ne sunulan kanun tasarısı vüzünden çokme tehlikesiyle karşı karşıya gelmiştir. Tasarı, •yerh îiliınciliğin korunması» için 1948 de yürürlüğe konulan «riisum indirimi»nı ortadan kaldırmakta, kıl üzerinde yürüyen ve çırpınmakta olan fılimcilığe büyük bır darbe indirmektedir. 18 yıl once kbul edılen «rüsum indirimUnden sonra yerli fılimcilikte büyuk gelişme olmus, filim sayısıyla birlikte yerli fılım endüstrisinde çahsan işçi sayısı da başdöndurücü bir şekilde artmış, bunlara büyük avantajlar sağlanmıştır. 1948 deki rüsum indıriminden sonra yerli filimlerden yuzde 2025, yabancı filimlerden ise yüzde 6070 rüsum alınmağa başlanmıştı. Yeni tasarıya göre uvey evlât işlemi görecek olan yer h fılimlerden alman rüsum yüzde 4060 a çıkarılmakta, fakat yabancı fılimlerden alman rusuma dokunulmayıp aynen bırakılmaktadır. ' «Hayatımızın en güzel günleri...» ayatımızın en guzel gunleri bunlar> dıyor, manken gibi zarif bir Cenovalı mimari öğrencisi. «O hep birden fırlayıp elele, omuz omuza neşeyle işe sanlmak, bir şeylere yaramak yok mu...». Anlatıyorlar, tam dört gün çamurla boğusmuş, tâ bır mahzende bir alay patlamış fare leşiyle burun buruna gelinceye kadar. Siyasal Bilgilerden birı gönüllü itfaiyecilik yapmış, «O bitince de felâketzedeleri otellere tasıdık» diyor. Şu havaî görünüşlü Amerikalı onsekizinde var yok, felâket günü görevlileri bekleyen buldozerler ilismis gözüne, kullanmasını biliyormuî, etrafcn ıtırazlarına kulak asmadan atılmıs, gorevlıler yetişene kadar iki sokağı temizlemis. Şu karşımda oturan yirmilerin içindeki istatistik öğrencisi ise dört arkadaşı ile geceli gündüzlü çalışarak üç günde tam 1300 felâketzede ailenin ılk ihtiyaçlarını tesbit etmiş, ilk yardımlan yapmış. Onbeş yaşındaki şu orta son sınıf öğrencisi günlerce parçalanmış otomobillerden ceset çıkarmıs. Genar Tiyatrosu H YOLCU OYUN 3 PERDE NÂZIM HİKMET CflHİT IRGflT EROL GÜNAYDIN SUNfl KESKİN TÜNCEL EÜRTİZ VflLfl ONENGÜT BUGÜN 21.15 ten İTİBAREN BİLETLER Tel: 4» 31 M Reklâmcüık: 4760/14365 SATILMAKTADm. Komşuları Jacqueline~j Kennedy'yi istemiyor ı ikâye Amerıka için olağan bir hâdisedır. Bır takım zengin ve sosyal bakımdan memleketın kreması sayılan aileler bir mahalleye toplanıp otururlar. Bunlar dışarıdan gelen ve aralarına karışmaya teşebbus edenlere daıraa ters bakar ve istemezler. Ama istenmeyen kimse uç yıl Amrika'mn «Fırst Lady» lığıni yapmış olan ve herkes tarafından sevılen, sayılan Jacquehne Bouvıer Kennedy olursa herhalde ıs değışır değıl mi? Hikâye geçen sonbaharda açık hava sporlarına karsı duyduğu sevgi ile tanman Jackie'nin Kuzey New Jersey'de bir malikâne kiralamasıyla başladı. EsaMnda genç dul bu evi yalnız tılkı avı mev'siminde kullanmava nıyetlıydı. Fakat bir muddet sonra evin cıvarı o kadar hoşuna gıttıki hafta sonlanm da burada geçirmeye karar verdı. Hakikaten New York'un 50 mıl uzağında olmasına rağmen yemyeşıl kırları ağaçlıklı tepeleri, ufak ormanıyla bura^ı tam bır istırahat cennetıydı. Vashington'da aldığı nefes hesaplanan ve New York'ta bulun duğu zamanlarda da merakh gbzierden kendisini kurtaramayan Jackie Kennedy için burası bulunmayacak bir mukemmeliyetteydı. Fakat genç dul ve onun nihayet özlediği sükunu bulacağını zanr.eden arkada^lan bır tek şeyi unutmuşlardı. Komşuları... u vadide her malikâne hem hudut vazıyette birbırlerıne kenetlenmişlerdır. tşte bunlardan bırini Jackie. New York ve Washıngton sosyetesinın tanmmış çehrelerinden olan Mr. ve Mrs. Wılliams'dan kiralaırnstı. Mamafîh çevresmdekı 50 oıiavadıden uzaklaştırmaya karar lı malikanelerın yanında Jack'.e' verdıler. Karışıklığa en fazla seninki adeta ba?it kalmaktadır. bebıyet veren de Carolıne ve kü GüruKu Jackie'nin ılk hafta çuk John'un annelerı ile Cumarsonu arka^ında arabalar dolusu tesi gunu at gezıntısıne çıkmabasın mensubu ve onu görmeve larıydı. Bunu goz onunde tutan çabalayanlarla vadıye gehnce komşular Jackie'yı Cumartesı koptu. Pesinden gelenler malıgunu ata bınmekten men edekânenin kapıları kapanır kaceklerdı. Bu kararlarını tatbık panmaz genç kadını bır daha etmeye karar vermışlerdı kı goremeyeceklerını anlamışlarnı Douglas Dıilon araya gırdı. ama onun ahırlarda altı at beslediğını duyduklarmdan. nasıl Kennedy kabınesmde Malıye olsa dısarı çıkacağım düşunjp Vekı'.ı olan Dıllon çok sevdığı yollarda bekıesrr.eye basladnsr. ve ha\ ı^nı olduğu genç kadının Kısa bir zamanda cıvardakı kibasma gelenleri duvunca telefolısenin mensuplarının say:sı bına sarıldı ve etrafa telefonlar le arttı. >ağdırmaya ba?ladı. Vadinın en iyi avlanma yerı Dıllon'un araJackie ılk avına 7 Kasımda ka zısı uzerindeydı. Eğer komşulatıldı. Sırtında sıyah bır caket rı Mrs. Kennedy'nm Cumartesı ve siyah çızmeler vardı. İste gunlerı ata bınmesıne musaade komşular ilk defa bu avda onun etmeyeceklerse o da kendı topgıbı birini aralarma almakla rakları uzerınde avlanmalarına baslanna neler gelebı'.eceğıni musade etmeyeceıttı. Hayatlarıanladılar. Genç dulu gorme< e nın en zevklı anlarını bu avçabalayan bır tun=;t av olan t,ll&ıdd geçıren zengin komsular kıyı gorup hemen vurarak avı hemen yelkenlerı suya ındırmek ba^lamadan bıtırdı. eorunda kaldılar. otoğrafçıları ve meraklı'ar 1 Mamafıh butun bu olup bıten uzaklaştırmak ıçm vadırn ler Jackie'nin de kulağına gıtkapılarını kapatmavı du=unmıçtı. Bu vadijı çok sevdığı ıçın duler ama bu sefer çopçuler de satın alabıleceğı bır arazi aradı«arıda kalınca çopler de y\s. 1maya başlamısken tnnradan bun ma»a ve vadıvı bir koku kapladan vazgeçmıştır ınsys basladı tşte bu bsrriagı tçt Tevekkeli dememışler, «inıın lıran ıon damla oldu. Neticede komsularıyl» yaşar,» diye. koncsulan Jackıı Kennedy'yi DÖVİZ KAYBI Türk filimciliği, son yıllarda bilinçsiz bir şekilde ithal edilen kalitesiz, çok sayıda yabancı filim rekabetine dayanamaz hale gelmiş ve buyük bır sarsıntı geçirmiştir. Yapımcılardan çok emekçileri etkileyen yabancı filim ithali, birçok filim işçisinin işini yitirmesine yol açmıştır. Örneğin bir yabancı dub lâj fılmınde ancak 15 işçi 3 gün ça hşarak 45 günlük iş sağladığı halde, bir yerli filimde en az 75 ışçı 30 gün çalışarak 2250 iş gunünün ucretını bolüşmektedir. Bu yıl 250 ye yakm yerh filim çevırilmesine karşıhk, yurdumuza gelen yabancı filim sayısı 500 ün üstündedir. Bun ların çoğu kahtesız, kendı ülkesinde tutunamamış, şişirme, kötü filmlerdir. Bunlar için ödenen döviz, en az 2 milyon liradır. H Uluslararası Sinema Afişleri Sergisi Gültekin ELİBAL inematek Derneğı Tıirk • Alman Kültur Merkezıyle birlikte, Turk ve Alman Kültür Merkezi Galerisinde bir afiş sergisi düzenlemıs bulunuyor. Yurdumuzda ilk defa gerçekleştırüen böyle bir sergide Türk, Alman, Bulgar, Fransız ve Polonya sinema afişlerini göniyoruz. Kimisınde grafık tadı, kimisinde bundan da ileri olarak resim tadı önde gelen uluslann sinema afişlerindeki sayılarmı şöyle sıralamak mümkün oluyor: Türkiye'den 8, Polonya'dan 18, Almanya'dan 22, Fransadan 5, Cezair'den 8, Bulgarîstandan 5 ve sTinısıra Danimarka'dan 2, ve sinemaya «The'atre Optique» denildiği yılları yansıtan Cheret'nin bir afişi. Türk afişindeki son yıllarm gelişim çizgisıne karşüık bu sergilemeyle diğer uluslann yalmzca sinema alanındaki bu afişlerinin ne denli güçlü olduğunu, Alman afişçisl Hans Hillmann, Bell, Nosbisoh Fischer; Polonyalı afişçi Iıeszek Haldanowicz, Zelek, Marek, Fransız afişçi Bourduge, Parabiosca, ve diğer afişçilen gördükçe bir kerre daha anlıyoruz. Ankara Elektrik, Havagazı ve Otobüs Işletme Müessesesinden Bitnikler bile alnız düzenli aile çocuklan değıl, bitnikler bile gönüllü çalışıyorlar: Dün kocaman bir kıralık kamyonla Roma'dan geldiler, felâketzedelere yiyecek ve elbıse dağıtmaya. Gençler, her yerde gençler . Çalışmalan bir efsane gibi anlatıhyor. Müzelerde, kitaplıklarda da onlar, sanat eserlerine ılk restorasyonu onlar yapıyor, kitapları onlar çamurdan çıkarıp kurutuyor, temizliyor. Büyüklerin yorgun, yılgın, karamsar oldukları yere onlar bir yeni canlılık, bir yeni kuvvet taşıyorlar. S (Aliye Rona ve Türkân Şoray yerli filmlerden birinde) yurdumuzda ilk kez 6 dakıka (185 m.) uzunlukta renkli bir canh karikatür fılmi hazırladılar. Cihan Şampivonu «KOCA YU SUF» un Kırkpınar, Parıs, Ame rıka gureslenmn destanını anla tan bu film sinemalarda gosterılmeğe başlanmıştır. Oyımculann çilesi! Y Müteahhit nam ve hesabına iki adet telsiz cihazı satın alınaeaklır 1 MüeESesemiz flıtiyaeı için müteahhit nam ve hesabına 2 adet 2 kanath frakans modulasyonlu «Handie Talkie» küçük eb'adda alıcı verlci telsiz cihazı (Kanal I ahcı 161.000 Mc/S, kanal II ahcı 161.075 Mc'S. verıci 171.600 Mc/S, verici 171.075 McS) Türk parasiyle ve pazarlık usulüyle satın alınacaktır. 2 îştirak edecek tâlipliler 4.080 Tl. lık kati teminat yatıracaklardır 3 Pazarlık 16/12/1966 cuma günü saat 11.00 de Müessese Umum Müdürlük binasında toplanacak Alım Satım Komisyonu huzurunda yapılacaktır. 1 Müessesemiz ihaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğine yapmakta serbesttir. (Basın: 24493 A 15878) 14377 KİLOYLA FİLM Gelen jabancı filmlerden hiç bir gumruk ahnmamakta, ancak kılo başma 80 lıra istenmektedir. Örneğin 20 bın lıraya Turkıyeyç satılan bır «Ben Hun fılmı, 20 kılo geldıği için kılosu 80 hradan ancak 1600 lira gumruk odeyerek Türkiye' ye rahatça gırebılmektedir. Oy sa Turk produktdrleri, yerli stud>o kurmak ıçın teknik araç getırtmeğe çahştıkları an, bunlardan, ulusal ekonomiyi korumak gerekçesıyle yüzde 140 gümrük vergisi istenmiştir. Acaba yerli filmcilık bir ulusal endüstri değıl mıdir? Ne zaman • Ne Arsoy) 2 ıDoğuşmek Çart Oldu» (F. Hakan». RENK: (21 IS 25) «Kenarın DUbert» (T. Şoray). SAFAK (Ç C S HI 132 S 13) AS SINEMAS1: (Harbiye) .Eli Maşalı» (T. Şoray). (47 63 15) «Bir A$k Ge ŞIK: (22 35 42) «Anaların cesu Gunahıı (Y. Sezgin). ATLAS: C44 08 35) c£sr« YENİ (Bakırkoy): (716826) rengiz Dılber • 1 ,Kenarın Dilberi» (T. DÜNYA: (49 93 61) Peygam. Şoray), 2 «Kırık Saz» berler Tarihiu (A. Gardner) YENİ: (ŞEH.) (22 58 92) EMEK (44 84 39) «Bir A$k «rPeygamberler Tariiıit Gecesı». (C. Kulleı. TANAZTEPE (71 65 18) FITAS: (49 01 66) «Parola: tEsrarengiz Dılber». Zehır. <R. Hayworth). var İTHALÂT KISILSIN Yerli fılmlerden «rüsum indirimi» ni kaldıracak tasan uzerıne, bundan ortalaksa zara.' gorecek yerli film yapımcılarıyla emekçıler, hem»n karşı tedbirler düşunmeğe bjşlamıslardır. Türk Film Prodüktorleri Cemiyeti'yle Sinels Sendikası ılgılılerı. b j konu çevresınde toplantılar vapmaktadırlar. Her ıki taraf da, rusum ındırıminın kalkrr.asıra engel olunmasını, bu konuda Hukumetın uyarılmasını ı?temektedır. B KADIKÖY AMATÖR FOTOĞRAFCILAR GRUBÜ Amenkan Haberler Merkezinde üçüncu sergilerinı açan grup, şimdilik yedi fotoğrafçıdan kuruiu. Ferit Can, Abdülkadir Ertena, Yılmaz Manisah, Fazıl Noyan, Fıkret Mınisker, Ergın Mmısker. Kaj'a Tanyen bu çalışmalannda değisik açılardan birer tabıat ınsan • mekanik üçlemesınm uyum ve uyumsuzluğunun verıhsdeki en güzelini anyorlar Hiç süphesız bu 52 fotoğraf artık amatör anlatısından üeridir ve yer ver geleceğin profesyonellerini hazırhyor. 6 BİN KİŞİ TEHLİKEDE İlgıhler, >abancı film ıt'nalinin kısıtlanmaması ve yerh filmlerden rusum ındırıaıinın kalkması halınde, bu ış kolunda çahsan 6 bın emekçınin eknıeksız kalacağını, film sirketlerının ıster ıstemez yapımcıhgı bırak.p, ıthalâtçıhğa you^leceğını belırtmekte: «Belediye gelirlerini artırmak istiyorsa, yerli film rüsurnonu yüzde 20 den yüzde 40 çıkarsın ama, yabancı filmleri aynen bırakmasın. Onları da yüzde 60 tan >üzde 80 e yükseltsin ki, adalet yerıni bnlsnn. Aksi halde dayanamayız. Vıkılır çideriz. Enıeklenif halindeki ulusal filmciliğimize de yazık etmiş oluruz» demektedirler. Lütfiye AribaVın gelinliği Paris'te birincilik aldı PARÎS, (a.a.) Tanınmış modaevlerinde «Pronoptıa» ilk dela olarak uluslararası geleneksel gelinlik teshir etmistir. Defileye Türkiye dahil, otuz memleket ıstirak etmiştır. Lütfİ3»e Arıbal'm diktiği üçeteği hatırlatan altın simli Türk motifleri ile işlenmış şelinliği, Ismet Mathieu ısmmdeki îstanbullu bır Turk kızı 'arafından tefhit edılmıştır Arıbil'ın krea^yonu ulu»l»r»ra»ı birincilik almifür. F Türkiye'de ilk canh karikatür filmi gösteriliyor «CAXLI KARİKATÜR STÜDYOSU» adı altında birleşen üç kariketürcu • Oftuz ARAL, Tekm ARAL, Ferruh DOĞAN SÜREYYA C 6 06 82) «So ÜSKÜDAR TİYATROSU: 3 GÜLRİZ SüEOHJ • ENGtN kak Kızı Imra. (S Me. (36 55 11) Çataüı Köy Her. CEZZAÜ toplulugu (Elham. FEZA: (36 35 84) «Kırık gun 21, Pazar 15 30 da, ra Tlyatrosunda 44 23 36) Saz». İSTANBUL TIYATROSTJ: • Palto» Pazartesi 18 15 ve LÂLE: (Ütkudar) (36 51 86) (44 22 36) Enahtaru Bende21.30 salı 1815"te «Anaların Gunahu dur (Hcı gun 21.15, Çar. <Ben bır teadınım» PerşemEFES: (36 35 84, «Tatlı Geşamba, Cumartesi Pazar be, Cuma. Cumartesi Pazar celer» (R. S ). 15 te matine, Pazartesi tem18.15. Cuma 15 te sil yoktur MDCAP OFLüOftLO TÎYA1KENT OYUNCULAR1: ROSU: «Kaktüs Çıceği. (44 36 63) «Farık Kızı. Çar. (49 56 52) (Kuçuk Sahne) şamba hariç her gün 18'de TEPEBASl TT? ATHOSUNDA: Pazartesi hariç her gece Pazartesi 18 ve 21.15'de. (44 21 57) Işgüzar (Çarşam21 15 te. Carşamba. Curaar ba. Cuma, Pazar Pazartesı KARACA rTYATRODA. tesı. Pazar 17 de matine saat 21. Pazar saat 15.30 da (44 54 02) «Demırel'e SoyleORAZ ITYATROSU SEHrR OPERAS1: (44 79 58) rlmı Pazartesi harıç ber ak UI.Vİ INCI: (48 45 95) «Kenarın (Karaca'da) (44 54 02) Ha(Tepebası Tiyatrosu) ıMasam 21.30 da Talebeye CuK A D I K Ö I Dılberi» (T. Şoray). martesi Pazar harıc her ak. Cabam Sınıfı salı haric ber KERVAN (Şişli): (48 04 23) ATLANTIK: (55 43 70) Ke non Lescaut» Salı, Perşembe, güD 18 de. Cumartesi. Pazar Cumartesi 21 de. şam, halka cuma afcşaırüarı 1 Anaların Günahı (T. narın Dilberi». 15 ve 18 de Pazartesi 18 ve tenzilâtlı. YENt KOMED1 TİYATROŞoray), 2 <EU Maşalıı. KADIKÖY: (36 49 24) tMa2130 da SUNDA (44 00 49) «Hissei DORMEN TTYATROSU : (E Hun). surn Suçlu* (J. HUNTER) Şayia» Çarşamba Per(44 97 36) «Bugun Gıt ya BULVAB TİYATROSU): İKONAK: (48 26 06) OPERA: (36 08 21) tölmek 121 76 82) Azız Basmacl, şembe . Cuma saat 21, Curın gela Salı, Perşembe. • Esrarenglz Dılber». mi, Yaşamak mı?>. Kenan Buke Pazartesi Hamartesi saat 15.30 da matiCuma, Cumartesi, Pazar LÂLE: <U 35 95) «Kenarın ÖZEN: (36 99 94) «Kenarın rıc her giın 21 15 de Carne (Içimizden Birı) Cu21.15 te, Cuma • "CnmarteDilberi» (C Arsoy). Dilberiı (T. Şoray). şamba. Cumartesı. Pszar martesı Pazar Pazarsı, Pazar 15 te sÂssk). LEVENT: (63 55 39) «Kenarın 16.15 Sa!ı. Çarsamba. Pertesi Saat 21, Pazar Saat REKS: (38 01 12) «peygamÇarsamba 18 ^e 21.15 te, Dilberi» (T. Çoray). sembe »Mınik Etekhlerı 1530 matine. Perşembe 15 te. berle Tarihi». Cuma. Carşamba, Pazar LÜKS (44 03 80) (44 90 07) SİNEMA 63(55 10 84) FATTH TİYATROSU (22 01 711 GENAR TTVATROSD: • Eli Maşalu (E Hun). NUHUN GEMİSİ Hergün 21, «Hamlet» (Turkçe). Kabzimal Cemıle». (49 31 09) İto EI Ateş H P RÜYA: (44 84 39) «Çılgın Pazaı 15 30 da Pazartesi SUNAR: (36 03 69) ırPeygamgun 2130 Çarsamba 18 de '\RENA TİYATROSU: Gençlik» gunlerl oyun voktur berler Tarıhiı (A Gardner) Cumartesı fazaı 15 te. (21 84 19) «Anastasya.. SITE: (47 77 621 «Ateşli KaAZAK (GönOI Olkü Gazandın» (U. Andress). fer Özcan) (22 f>2 46ı «SulüŞAN: (48 67 92) «Eli Maşaman Bacanakı (Pazartesi h» (T. Şoray). tıariç aer eece 21 15 ÇarTAN: (48 07 40) cYılm»y«n Devlet Demlryollan Haydarpasa BEYOOLU: KinyoU, Zambak, samba, Cumartesi. Pazar Aslanı (M. Cliff). (36 04 75) Sirked: (27 00 50). DeHayat. 16.15 te matıne) YBNİ MELEK: (44 43 8») nizyolları: (49 18 96) (TatiJ günleri EMINÖNÜ İstanbul. Babıâli, Nişan «Parola: Zehir» (Y. BrynAtrcaRAY HALK TTYAT. ,44 02 07). Şehir Hatlan: (44 42 83), cı, Kuçukpazar, Gcwgu, Genç TürK. ner). Türk Hava Yoüan BUet Satıs: ROSD «Şıpsevdi» H T gun EYÛP: Sukran, Sağmalcılar, Ümit, (44 47 00) (Danısma: 44 02 96) YENİ AH: (4» «4 72) .Kahra21 15 de Çarşamba CumarSağlık , (Hava &lanı: 73 83 8 0 7 3 84 40). tnan Suvarilerı ( R T , | tesi, Pazar 1615 matme tlkyardıro Hastanansel• (49 60 00), FATIH Atikali, Ulupınar. Yeni, Her salı 21 30 da Beyoğlu t S 1 A N BOL Nümune Hastahanesi(36 59 00), Guraba, Buyuk, Hayat,, Çakmak Saray Sinemasında ALEMDAR: (22 36 83) ıKe. Gureba (21 65 00) HaseU (21 26 80) GALATA: Ege. narın Dilberi» (G. Arsoy). AKSARAV KÖÇfR OPERA tsç) Samatya: 121 62 50) Belediye GAZIOSMANPAŞA: Sarıgül. BULVAR: (21 Î5 78) «Ke(2157 22) Bakanhk Arabası, Santral. (22 45 60) Belediye ZaDıta KADIKÖY • Ulutaş. Moda, Ceviznarın Dilberi» (T. Şoray). Vahi Öz ve Arkadaslan (SuMüdurlOgü: (22 67 74) Meteorolojt: lik. Pelın, Suadiye, Erenkoy, Ziya İPEK: (22 25 13) «Peygamare 9 15) Cumartesi, Pazar (73 88 84), Traıik gikiyet: (44 10 67). Akkor. berlre Tarlhı». Çarsamba günleri, Matine Istanbu) ttfalyesl (21 42 22) K I ^ J Ü P : (Î2 7 Î 77) «Karmn15 00. KASIMPŞA Yeni Turan filli Kadın» (T. 5or«y). NOBI<7lt;l ECTZANKLEB SARIYER • Istıkamet, Emirgan. OBALOĞLU rTfATROSUMARMARA: (22 38 «0) S u BAKIRKÖY: Hllll, TefUköy, Her (49 49 35) EvliHk Dolabı ŞIŞLI: Guven, Ömür, Nlşantası. tYıImayan A n l u u (R. T.). kez, Aydm. Kurtulus. Mecidlyekoyü. Pazartesi hartc her gün II 30 MELEK: (Ejrtlp) (21 S8 76) BESIKTAŞ: Saglık. Gül, BojMİçi, Cumartesi Pazar, Çarsamba ÜSKÜDAR: Imrahor. Kuzpuncuh. 1 dCenarın DUberU (G. Levent. 18 de matine. ZEYTaNBURNU: Yeni Doğan SİNEMALAR BEÎOGLD iTİYATROLARi; Lüıumlu Telefonlar