Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAHİFE İKİ CTTMHURÎTET 11 ARALIK 1968 KANPANYASI Ve KADIH :: Şartl, ihâle ^ Prof. Dr. Nezahat ARKUN Edebiyat F«k. ftikelo)! Bl / • ••• • ••• >••• DERTLERE DERNAN KÜÇÜK SAHNE Mücap OFLUOĞLU Tiyatrosu OOGAN NADI Pans ve New York başta olmak üzere halen Amerika v« Avrupada yirmi memlekette hasılat rekoru kırarak oynanmakta olan lâzım gu! heyetm adı: Konsorsiyum. Ya j hut, Ankarada, Plânlama için yabar.cı uzmanlarla bir toplantı vapılmış. Bunun da adı: Kollokiyum. Geçenlerde. Hilton ottltnde, Istanbulun elektrık derdı görüşüldü. Buna da Simpozıum dendı. Değme yabancı dıl bilerJerın tıle kolay kolay mânasını anlıyamıyacaklan bu kelimeler, gUnluK gazete sütunlarında, gittikçe de ge I nişliyerek, halka sunuluyor. ı KAKTÜS Çl ÇEĞ1 İdamdan medet Ağıra almalı F.K.G nin zilleri Sağırların konuşması Giden gelmiyor (Fleur de Cactus) Komedi 2 Bölüm 15 Tablo 100. TEMSİL Yazan: Barillet ve Gredy. Türkçesi: Asude Zeybekoğln Seanslar: Pazartesi harıç her gece 21.15 Çarsamba, Cumartesi; Pazar Rfatine 17 00 Radar Reklâm: 1238'14485 ertlere Dertnan Kampanyası» nın, Atatürk Türkiyesinde kadına sıyasi haklar tanınması yıldönümü günlerine raslamasında ayrı bir anlara olsa gerek. Kendisine verilen bu haklarla kadın, aile içinde oynadığı denklestirici, uzlastırıcı rolünü ve her seyden evvel sevgi kaynağı olan mânevi gücünü ailenin dışında toplnma da yayma imkânını bulmaktadır. Tıp Fakultesi Dekanının dinamik bir bamlesiyle Istanbul hanımlarını bu yolda nyarması çok yerinde bir fikirdir. Böyle bir gayret ne kadar övülse »zdır. Mutluluğun Özü Kadın, hele bir meslck sahibi deril de, sadece evine bağlı bir insan ise, üzeriııdf durulacak bir problem ortaya çıkar. E\in, o bitmek tükenmek bilmeyen, dıstan basit gorünmesine raçmen, bir insan güciinü durmadan sömüren, teferruatlı. ajır sorumlnlnkları kadının enerjisini yine de bir mânada tam olarak tüketmemektedir. Ve kadın, bu islerden arta kalan enerjısmi bazen sanat ve fantezi ile, bazen de suni heyecanlar, suni zaferler yaratma yolunu açan oyun kumarla tuketmeye çalışmaktadır. Ama ne var ki, bu son seküdeki faaliyet ve enerji boşalmalariyle, zaman hosca çeçraiş olsa da, deferlendirilmiş olmaktan uzak kalmakta ve Insgn tatrain olup kendini bulamamaktadır. Günlerinl bn şekilde dolduran, tatmin olmak icin eüclerini harcıyan bn «tibi kimselerin yine de hayatlarından hosnut olmadıklan ortadadır. Sebep mi? tnsan kendini boş, yapma heyecanlarla ne kadar tatmine kalkışsa bunun sonu geltneınekte, yine de ortada birtakım tatmınsızlıkler kalmak'adır. Oysa baskalanna bir şeyier vermek, toplum açısından yapıcı olmak, faaliyetinin sonocunu baskalarında varattıjı mntlulukta görmek, asıl mutlulnğnn Bzünfi teskil eder. bekliyor. Zekâ bakımından bnfün erkekten farklı görülmeyen, ancak zekâsını yönelten motivasyonları erkektekinden farklı bulanan, ve genellikle daha beyecanlı olan kadın, dikkatini ve enerjisini evine, aile çevresine, çocnklanna yönelttiçi için, belkl her zaman zekâ ve kabiliyetlerini, erkekle esitlige varabilen bamlesiyle i«patlayamıyor. Asıl üzermde duruiacak nokta, kadın erkek farkına takılmadan, toplumda çozulmesi gereken problemler yükünü bütunüvle erkeğin omuzlanna bırakmamak, meslek sahibi olmayan kadının da kendi kabuğundan çıkıp bu yolda topluma favdası olmasıdır. Bunu yaparken, toplnmdan bn güzel hamleyi esirgemedigi için, toplcra kadar kendisi de kazançlı çıkacak ve içindcki imkânları gelistirip kendini gr rçeklestirdiğinden avnca jerçek bir mutluluğa erisecektir. Zaten bazı eelişmis, ileri dediğimiz ülkelerde, kadın bazen bizde olduçnndan daha az siyasi hakka sahip olmasına ragmen, toplnma sistemli bir sekilde daha çok seyler vermekte, refah içinde olsa da ciddî bir hamle ile enerjlsinl yapıeılık için harcamaktadır. Sonuç izlediğimiz Açık G eçen hafta Radyodamillî gelirin V<2.3'uOturumda, Türkiyede gibl çok kfiçük bir oranın sağlık islerine ayrılmıs oldugnnn ögrendik. Ve yine bn oturumda bekimlerimizin büyük bir açık sözlülükle itiraT ettikleri gibi, hastane. bakım, ve bekim konnsunda (personel, 5ğrenci, kitap durumları) her şey mükemmel, knsursuz olmaktan çok nzaktır. Aynı zamanda belirtildifi üzere, ber seyi Devletten beklemek de yersiıdir. Şu halde, insan için en onemli konu olan sağlık probleminde büyük gedikler vardır, ve bu gediklerin kapanmasına da hepimizin elbirliği ile çahşması sarttır. Kızılay, Verem Savas ve bnnlara benzer fa»liyetler gibi hastane konusn da «Dertlere Derman Kampanyası» \asitasivle tstanbul kadınını ijer ?andan «kendini gerçekleştirme kenyeni bir yolda uyarmaktadır. Nitekim hanımlar, dını bulma» diye adlandırılan bn ihtiyaç, hastanelerdeki aksaklık ve eksiklikleri jerinde insanda en basitinden baslnarak, derece derece gördökten sonra, canla başla bu ise sarılıp, ileriortaya çıkıp tatmin olma sırasını bekleyen çede devamı temenni edilen bir cıfeırı açmıslardır. sitli ihtivaçların en sonuncusu olan ve insanın psikolnjik hayatında en önemli yeri alan bir ih Bn hamlenin diğer illere de nlasması ve hattâ ynrt çapında bir çüc kazanması en candan bir tiyaçtır. Ancak, toplum açı=mcian değeri olan mâtemcnnidir. nevı imkânlann gerçekle^tirildiğı, yani, topluelki böyle bir konuda, sistpmin bütününii ır.un değer verdigi bir i=in ba«anhp ortaya konele alarak, kökten bir çözümleme yolnna masule bu «kendini bulır.a» ihtivacı karsılanmış eitmenin daha nygnn olacaSını ileri sflrenler bnolur. Bir baska deyimle. bn ihtiyaç, her kisinin, lunacaktır. Ancak, snnn belirtmek yerinde olnr içinde tagıdıSı potansiyeli, imkânları knllanarak, toplumun gözünde değerli bir sahsiyet ortay» ki, kökten olacak hBreketler evvel» fertlerin böyle bir hamlenin lüzumunu anlaması ve bnnun koyma voludur. Günümüzün toplnmu kadmdan pek çok şey şunrnna varması ile gerçeklesir. Kendini bulma B lara karşı olanlarm yanısıra, ve onların tam tersine, ölüm cezalarının şimdikinden daha yaygın bir şekilde tatbikinl lstlyen hufcukçular görülüyor. Bunlar, muasTen zamanlarda memlekette hangl çeşit curümler çoğalırsa, onları işlıyenlerin idam edilmelerl taraflısıdırlar. Bir zamanlar, eroın, kokain gibi zehir kaçakçüarının idamı istenmiştl. Kabul edıldi ve buna P üneyt Arcayiirek (Hürriyet, dair bir kanun çıktı. Fakat o taAnkara Bürosu) Yurtta âsayişe rıhten btıgnne, adına «beyaz zehır» denilen bu ticaretin, eğer daha hasrettiği haberlerin bir kısmını artmadıysa, azalmadığı da muhaktstanbula ayırmıs. Bu arada Havdar özkın'dan bahsederken < Po kak. Ka!dı ki, böyle bi idam ceı zasının verildiğlni de hiç duymalislikle hiç bir ilgisi olmıyıcak tadık. biattaki Emniyet Müdürü» diyoı. Şimdi moda «ırza tecavüz» Bu satırlan oknrken, elde olmıvakalarında. Bir savcımız, hafta yarak, insanın aklına bir sual taiçinde yayınladığı bir makaie İle, kılıvor: Acaba «Polislikle llgili tabu suçu İşlıyenlerin idam edilmebiatta» bir Emniyet Müdürü nalerinl istiyordu. Belkı kabul edlsd bir adamdır? hr, ve bir kanun da bunun için çıMeselâ tarihte, dünyalara nam kar. Fakat neticenin, eroin veya salmıs, hani bir otnruşta üç kunı kokainden, farklı olması için oryiyen, pehlivanlanmıı gibi iri kıtada bir sebep yok. yım bir cüssesi mi olmalı? Yoksa, Kısacası: Hiç bir hâkim kolay bir çok hırsızlıklar yaptıiı haldc, kolay idam karan vermez. Yoksa, mahareti sayesinde. Müıliirlâğe Türk Ağır Cezalarından, en geç, gelinceye kadar, yakayı hiç ele ver> memiş bir tecrübe sahibi mi? Da gun aşırı bir ölüm cezası çıkması ışten bile değıldi. ha yoksa, teker teker kurşnınla, gik bile dedirtmeden, üç bes kişiOnun İçin, curümlerin önune yi yere sermis flstün bir nisancı geçmerıin, baska yollannı aramamı? lı. Bulması, hele tatbıkı zordur araa boyle yollar vardır. Nedir Emniyet Müdürii olmanrn *** liyakat şehadetname^l? Bizim bildiğimiz Snrn Haydar özkın tecrübeli bir idare adamıdır. Nabiye Müdürlüğünden başlıyarak, ve derece derece yiikselerek, unüıurıyet'te bizim Mucahit Anadolunun. büyüklü kücüklü. saBeşer'ın, Almanyadaki Turk yısız yerlerinde vazife çörmüştiır. işçılerıyle ila^ill vazı serisml, zantstanbulda da, elindeki pek sınırnederım, okumuşsunuzdur. Bu ınlı imkânlarla, bu cidden çok güç celeme yazılan oldukça alâka çeişi, pekâlâ vflrütüyor. kicıydı ama, ozellıkle, bir nokta Ama, dedim ya, Arcayiirek'in yabızım dıkkatimıze çarptı: zisından, Emniyet Müdürlüğü ifin Mücahit Beşer Almanyadakl ışIıizumJn şartları, anlıyamadık. O çüerımızin 1960 • 65 yılları arasmlur a, Haydar özkm'da onlar belda tam 3525 suç Islemiş oldukUki yoktur. O takdirde bizden pes! M E V LİD Gazetemizin Kunicusu ve Baîmuharriri Merhum Üstadınuz Sartlı ihâle lâzım SEDAT SİMAVİ'nin azız ruhunu tâziz maksadıyle 13 üncü ölüm yddonumune müsadıf 11 Aralık 1966 pazar (Bugün) öğle namazım mütaakıp KANLICA CAMİİ ŞERİFİ'nde Duahan Hacı Hafız Nusret Yeşilçay ıdaresinde memleketimizin tanınmı^ hafız ve mevlidhaniarı tarafından Mevlid kıraat edilecektir. Merhumu seven azir okujnıculann, yakm dost, meslekdaş ve tanıdıklarla, arzu eden dindaşların buyurmalan mercudur. Ağıra almalı C Arapçadır, Acemcedır diye, bîbadan kalma, kelirr.elerin yerlne, sozum ona, Tıirkçe karşıhk uydu \ ran yeni turedı dıl ulemamtz, bun ı lara bir kıılp takamamış olacak , lar. Bızler gıbi, belki, onlar da minasını sökemediklerinden dolayı ' dır. Dil bahsinde pek hassas bır adam olan meşhur Fransız romancısı Anatol Prans'a. genç bir hevesli, tetkık etmesi ricasıyle venl yazdığı romanınj verır Cç oort gun sonra da cevap almak 'izere yine ustada başvurur. Maruf romancı: Eserıniz, fıkır olarak, çok ıyi, der ve ilâve eder: Yanı, Fransızcaya tercüme edıJmeye değ;r. | Guzel Türkçemizde boyle bir şey | oMu ama, bu acayiplıklerı Türk j çeye tercüme edecek kabadayıyı ruerede bulacaSıı? HÜRRİYET GAZETESİ NOT: Saat 10 dan itibaren Emirgân'dan Kanlıca'ya hususî motor temin edilmiştir. Cumhuriyet 14464 * •* Giden gelmiyor D ir zamanlar alım satıma gi" d e n bir \apur hevetimiz kaybolduydu. Arava taraya adamları Japonyanın bilmem neresinde güç belâ buldulardı. (O gün bugündür tek vaptır da gelmedi yr nevse...) Sonradan, her halde unutmadığinız, meşhur çöp heyetinin bdni elden kaçırdıktı. Kadınlı erkekli koskoca heyet Arrupada ortadan yok olduydu. Aradan epey bir zaman geçti, bizim y'öp miitehassısları (!) nihayet, çok şükür kaza ! sız belâsız, çıkageldiler. (O gün ! bugündür çöpler yine ortalarda ya, neyse . ) ., PerİMB, bir de ne baltalım, dj de, son giden, otobüs heyeti kaybolmuş. Bundan da haber yok. Üstelik bu heyet, hem Avnıpaya hem de Japonyaya gideceğinden, yalnız hangi memlekette değil. .Tel. 227872 Telg. NAMUSUCUK İlâncılık: 7517/14475 İdamdan medel l^ünyanm bir çok yerlerinde i•*dam cezası yok. Olan yerlerda de, kaldırılması için, az veya çok, kuvvetli cereyanlar var. Bızde de ovle. Fakat bizde idamrını yazıyor, ve hemen ılâve ertiyor: «İlk bakışta çok yüksek eârünen bu rakam, suçların mahiyeti incelendiÇi zaman. önemindcn bir hayli kaybetmektedir. Nitelcim bunlann yüzde 10,3 si trafik mrçte' rına aittir.» Hımmmmm .. demek Ri trafık suçlarınm, oyle pek üzerinde durulmaya değer, önemi yok. 1$ boyle olunca da, 3500 bılmem ne kadar suçtan yüzde 70 den tazlasım düşerseniz, elde azıcık bir seyler kalıyor ki, bu kadarı da, hanı nerdeyse, esld bir benzeüşle «Kadı kızında bile bulunan» masum rusurlann bır parça başka turlüsü sayılacak. Trafik suçlannı boyle hafılB almak, ne bır Alman goruşu, ne herhangi bir Batı ülkesi görüşü, ne de arkada"îimızın şahs! bir göruşü değil. Bu tıpık bır Turk gorüşudur. Çünkü oralarda çok önsmlıdır trafik EUÇU. Bizde bir turlü olamıyor. Ve, bu suçların, bütün memlekette her gün Ust üste islenrnesmde, pek muhtemel olarak, bu «haf:fe ahnma» lann büyük rolü vardır. *** Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Deniz Eğilim Komutanlığından: 1 19661967 eğitim vıb İçin Deniz Kuvvetleri Komutanlığı hesabına tstanbul Tıp Fakultesi üe, tstanbul Teknik Üniversitesi Gemi Makineleri ve Gemi tnsa Bölumlerine kontenjan nispetinde erkek askerl öğrenci aluıacaktır. . 2 isteklUerin, aîağıdaki belgeierle birlikte 1 şubat 1967 tarihine kadar Deniz Eğitim Komutanlığı Heybeliada ISTANBUL adreslne müracsat etmeleri ilfin olunur 1) 2) 3) 4) 5) 6) 7) 8) Öğrenim durum belgesl (Üniversiteden alınacak) İyi b«U kSğıdı Nüfua hüviyet cüzdanı asb veya suretl Aşı kâğıdı 8 adet vesikaluc fotoğrat 6 adet 50 kuru;!uk posta pulu 6 adet mektup zarâ Düekçe. (Basm 23357/14455) BEKSAÇ ile Dr. TURGUT SÖZER Nlsanlandılar. Sakarva 11 12.19S5 Cumhurlvet 14487 J RAŞIDE F.K.G. nin zilleri O er halde ikî ayı doldurmu» o* * lacak. Bu iki ay bizim, dünyaca meçhur F.K.G. mizin. etliye sütlüye kammadan, bir köseve çekilip «susma» mühletidir. Evet, muh«kkak. iki ay bitmis olacak ki, geçen gün zil çalarak gazete sütunlannda vine arzıendam etti. «Zil çalarak» derken saka ediyorum sanmayın, üstad. bu sefer sahiden zil çalarak girdi sahneve. Birinci zili koalisvon. ikinci rili moalisyon. üçüncü zili bilmem ne, onlar önemli değil. önemli olan F.K.G. nin çaldığı dördüncü zü. Sevîmli dostnmuz dördüncö rlliyle memlekete şunu ilân ediyon «Zenginler, attan • arabadan, düğünden dernekten. zivafetten • mivafetten vazçecsinler. Yoksa halleri duman olur.» Neme lâzım, docruluğuna doğru Iâkirdı da. işin bir de başka vönü var. Mademki düeifn • demek demis, biz de ondan konuşalım. Farzedelim ki bir zengin kızına «muhteşem» dediğimiz cinsten bır düsiin vapti. Arkasından lâflar: Amma da para vedi herif ha... Nereden buldu bu parayı. ne dalavereler çevirdi acaba? Su eibi şampanya, sel ?ibi viski akıttı. Ne olacak. sonradan eörmenin biri. Zaten «hay» dan aldısmı «huy» • verdi. Sunun bir parçasını olsun vesaire. Avnı adamın kızını sadece. evlendirme dairesinde nikâhladığuu diişünün. Arkadan vine lâflar: Hay cimri herif hay. Amma da hasis şpymiş ha. . Cuulan mczara mı götureceksin bunca paravı. AUah vermiş. biricik kızın. yesene... vesaire. Böyledir bu. Şimdi F.K.G. nin dördüncü zili hangi taraf için çalıyor, acaba? Sakal ve bıyık hikâyesi gibi. hangi kıtada bu'lundukları da belll değil. Otobüs Müdürü gazetecilere, çaresizlik içinde «bugünlerde görünürler her halde» demekle ye ' tinmiş. (Hoş, gelseler de, otobüs ' durumunda, bir şey degişeceği yok ya. neyse...) Ama bu, gidip gidip kayıplara, kanşan, heyetlerin sonu gelecefe gibi değil. Hani, pek ayıp ounasa, yola çıkarlarken, bu sayın kisilerin peşlerine birer Interpol «janı koymak fena bir şey olmıyacak galiba. Çabuk dönmelerine ne yapsanız dönmezler ya, hiç değilse, sıhhatlerinden haberdar olur da, meraktan kurtuluruz. İstanbul Teknik Üniversitesi Elektronik Hesap Merkezi Müdürlüğiinden: Merkezimizde münhal bulunan Sekreterlik kadrosuna, asgarl Hse merunu, Türk klâviyesinde on parmak ile daktilo yazabilen bir bayan eleman almacaktır. İrteklilerin, İ.T.Ü£. Hesap Merkezi (Taşkışla) Müdürlüğıine şahsen müracaatları rica olunur. (Basın 24631/14488) Şubemiz yarın hizmetinize giriyor. Pf. ] Nısanlandık Mutluvuz GLLDEREN EN'C ile TOD Utem. ALPTEKtN YAPVKCI Ankara 10.12.19«« Heris Bek: (3324144911 : Altın KitaplarYayınevi Her zaman okurlaraın hizmetinde Büyük Hind Şairi BABİNDRANATH TAGOR'un J • ; Zîr. Yuk Muhendisi SEMRA GÜRISIK Zır. Yük Muhendisi ATILLA ALTINAY Nıkâhlandılar. >Iutlu olsunlar Zfra' Arastınr.a Ensııtusu 12 12 1966 Cumhunvet 14459 ile Gaziosmanpaşa Şubemiz Müşterileri için ozel ikramıye çekilişi: GORA TÜRKÇESİ ; ADNAN CEMGİL Lüks Ciltli, Nefis Şömiz içinde 460 Sayfa Fiat! 15 TL. Yıllardır aşılanmıyan büyük hikâyeci O Henry'den seçme hikâyeler çıktı... 5O.OOO lira tutarında para ikramıyeleri • ; Şubemizin adresi: Cami Meydanı No:9 i 2 Esim BEDIA YALÇINER'in doğumunda, candan ılgılerıyle bıze 6/12'1966 gunü oğlumuz MAHMl'T EMİN CAN'ı kazandıran, Amiral Brıstol Hastar.e=i Dnğum Servısı Sefi, muste^na insan ve pek değerh TEŞEKKÜR O.HENRY hikâyeler TÜRKÇESİ : HASAN ÂLİ EDİZ 255 Sajfa Fıatı 7,5 Lira Bütün kitapçılara tevzi edılmiştir. Cumhuriyet 14468 YAPI ve KREDİ BANKASl Daima en iyi hizmet Reklâmcıhk: 4818/14494 :............... ...........................r Dr. Vedat Yeginsu'ya Geıek doğumda ve gerek ha^tar.ede kaldığı surece, e«irr.e ve yavrumuza ıhtımamlar.m esirgemiyen «Bashem?ıre Muallâ Argun, Hem'ire Gülten Fidan, Nimet Aktaş, Ayse Ayhan, Sevgi Ezgin ve M'.ne Gegin. ile diğer hastane personeline sonsuz şükranlarımı sunarım. Muammer R. Yalçıner (Cumburıyet 14^83; MUJDE KAVAKLIDERE ŞARAPLARI LIMITED ŞIRKETI YILBAŞI DOLAYISİYLE YILLANMIŞ ŞARAPLARINI KARAKÖY YERALTI GEÇİDİNDEKİ MAĞAZASINDA SATIŞA ARZ ETMİŞTİR. Batej: 96/14457 Ambalaj Şefi Aranıyor Wyeth İlaç Fabrıkası 3040 vaşlannda, iş sevk ve idareblnd» tecrübeli eleman aramaktadır. Adres: Yeni Londra Asf3İ« Cevizlibsğ Durağı Topkapı Cumhuriyet 14461 (Eski Feyziye) Işık Lisesi Müdürlüğiinden Kuruluştımuzun 81. yıldönümünü kutlamak üzere öğretmen, mezun ve mensuplarımızın 14 arahk 1966 carsanba günü saat 12 de Lisemizi teşrifleri rica olunur. Sağirların konosması ¥ | i l konusunun yazılmıyan tara**fı pek kalmadı ama, hemen her gün de, j'enı bir şey çıkıvor ' orta>"a. " * • Meselâ, Avrupa devletlertndcn Cuıııhorıjet 144(jO I borç para istiyecegiz. Bu lşle meş