Katalog

9 Kasım 1966 CUMHURİYET «Karagrönrük Cinayeti» dâvasmın dunkü duruşmasında mahkeme salonuna sadece erkek dinleyiciler alınmıştır. 5. Ağırcezadaki duruşmayı özel surette (akip etmelc için Adliyeye gelen çok sayıda kadırun salona sokulmayışına sebep, polise, «Kadınlar bıçak taşıyor» yolundaki bir ihbardır. Yılmaz Çetin'i esrar satışı yüzünden öldürmekten sanık İsmaJl Nafi Hallaç, suçu kabul etmemlŞ. yeğeni Remzi Şekerci ise, «\*e yaptığımı bilmiyordum. Yılmaz'ı bıçaklıyarak öldürmüşüm» demiştir. Dayısı tarafmdan cinayete azmettirildiği iddia edilen Remzi, sözlerine, «Yaralı Emini öldürseydim. kılım kıpırdamazdı. Fakat arkadaşım olan Yıhnaz'ı öldürdüğüm için, vicdan azabı duyuyorum» diyerek bitirnıiştir. Duruşma, başka gune bırakılmıştır. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) îçişleri Bakanhğı, Kaymakamlar arasında yeoi atanmalar yapmış, 69 Kaymakamın yeri değiştirilmiştir. Resmî Gazetede dün yayınlanan kararnameye göre, başka yerlere atanan Kaymakamlar şunlardır: 69 Kaymakamm yeri değiştirildi SAHİFE BEŞ Çocuk Bürosunda muhafaza altına alındı Adanadan îstanbula kaçan C. C. adında esmer guzeli bır kız dün gece elinde bavulla Beyoğlunda gezerken polısın dikkatini çekmiş ve karakoja götüru! müştür. C. C, îstanbulda ağabeyisinin yanına geldiğini, adresini bulamadığı için yatacak yer aradı ğım söylemiştir. Polis yetkilileri. genç kızın bazı muhabbet tellâlları tarafından kandırılmak istendiğini belırtmişlerdır. Çocuk bürosunun muhafaza altına aldığı C.C.nin durumu, Adana poiısjndeo te)sı»le eorul^muştur. «Bozovak Kaymakamı M. Çekin Kesap'a, îliç Kaymakamı A. Köçer Gördeş'e, Baskil Kaymakamı M. özlüer Senirkent'e, Taşlıcay Kaymakamı R. Yaldız Hacıbektaş'a, Arguvan Kaymakamı M. Yanarta» Zara'ya, Eruh Kaymakamı E. öztekiıı Bsy ramiç'e, Gercüs Kaymakamı 1. Öğretmen Doğanhisar'a, Çermjk Kaymakamı A, Vural Arapkir'e, Kemaliye Kaymakamı N. Günel Ortaköy'e (Niğde), Halfeti Kaymakamı D. Özgökçeler Çifteler'e, Arapkir Kaymakamı F. Çapan Osmancık'a, Çemışgezek Kaymakamı Y. Aydos Surgun'a, A. Beşıri Kaymakamı Şeretioğlu Yeşilyurt'a, Bajfkan Kaymakamı M. Dermitaş Bozkurt'a, Yeşil Hisar Kaymakamı O. O. Bah Kozluk'a, Kesap Kaymaka mı M. Keskin Tekmun'a, Akçadağ Kaymakamı Y. Tok Karlı. ova'ya, Şeben Kaymakamı A. K. Vardal Malazgirt'e, Doganhisar Kaymakamı D. GurbüzGazıosmanpaşa Kaymakamı A. türk Viranşehir'e, Yılca KayC. Balkanh Hatay Vali Muavınmakamı O. Nurhan Ceyhan Diliğine, Osmaniye Kaymakamı S gor'a, Yayladığı Kaymakamı N. Nalbantoğlu Gümüşhane Vali Oztekmen Uludere'ye, Ilgaz Kay Muavinliğinde, Merkez Huicıık makamı E. Şahinoğlu Beşiri've Müşavırliğinden M. R. Yalın Balya Kaymakamı B. C. Bayar Kayseri Vali Muavinliğinde, Er> Doğubeyazıfa, Çifteler Kayroa. dek Kaymakamı M. H. 'Jüudekamı T. Gökdağ Hamur'a, Çan niz Merkez Hukuk MüşavirliKaymakamı Ulusoy Silppi'ye, ğinde, Söke Kaymakamı M. Can Kargı Kaymakamı C. Bulut MaNufus Işleri Genel Müdürlüğü emrınde, Seferihisar Kaymakazıdağma, Pınarbaşı Kaymakamı m ı s Va?ayan ve Kayseri Vali D. Toprak Karataş'a, Koçarlı Muavinı 1. Aran Mahalli îdareKaymakamı N. Uçamlgın'a, Akier Genel Müdüriügü erarlnde seki Kaymakamı î. C. Ertan Doğubeyazit Kaymakamı R. Bigadiç'e, Karaburun Kaymaka Uçelli Uler Idaresi Genel Mümı. O. ErM^rul Karacasu'ya. Adurlüğü emrinde çalışacaklartabey Kaymakamı A. önal Tosdır. ya'ya, Çaykara Kaymasamı F. Saygılı Kadmhan'a, Enez Kay. makamı N. Yardımcı MuraÜı'ya, Safranbolu Kaymakamı M. Yal çın Kaman'a, Mesudıye Kaymakamı S. R. Arıkan Simav'a, Öksüzeli Kaymakamı M. Yuzgeç ts küip'e, Kadınhan Kaymakamı Bu gece mübarek Mıraç Kanî. Öztürk Gölhisar'a, Ko?akh dılidır. Bu munasebetle camıler Kaymakamı G. Orbay Pötürgeaydmlatılacak ve radyolarda ye, Pötürge Kaymakamı Ş. ArMevlid yayını yapılacaktır. Yat tar Akseki'ye, Selendi Kayma» sı namazından sonra da Selâtin kamı M. Çetin Karahanh'ya, Mu Camilerinde Mevlidler okunadanya Kaymakamı özşecen Urcak ve ibadet geç saatlere kala'ya. Aksaray Kaymakamı î. dar devam edecektir. Kutlusoy Soma'ya, Sancakaya Kaymakamı A. S. Aydın Aksa = = = = = = = = = = ray'a Gazipaşa Kaymakamı T. KASIM 9 RECEP 26 Biranılmaz Yayladağı'na, MaS lazgirt Kaymakamı A. N. Çetin § â â Sason'a, Sorgun Kaymakamı A. § O E. Belen Oğuzeli'ne Domaniç O Kaymakamı K. TJylraT'rtafabnV. 6.38, 11.58J 4J9 18.30 4.59 run'a, Alücra Kavmakamı R ErT.. , 1.40' 7.00' 9 42 12.00' 1.34 12 00 bılol Kilis'e, Toskaya Kaymaka ö. N. Sözer Kızılcahamam'a, Kızücahamam Kaymakamı V. Oktay Çarşambaya, Yenipaşar Kaymakamı A. Aydınlar Bulancak'a, Osmancık Kaymakamı M. S. Turan Erdek'e, Karahallı Kay makamı Karamut Fatsa'ya, Kaman Kaymakamı M. tzgi Düzce' ye. Soma Kaymakamı M. C. Al kent Mudanya'ya, Ayasa Kaymakamı M. K. Bölükbaşı boyabat'a, Gölhisar Kaymakamı S. K. Bekâroğlu Kumluca'ya, Kilıs Kaymakamı T. Alp Kınkkaleye, Urla Kaymakamı M. S. Yo rulmaz Alanyaya, Bulancak Kay makamı M. N. Kalıpçıoğlu Zile1 ye, Karadenız Ereğlısi Kaymakamı M. Duvak Söke'ye, Dazkırı Kaymakamı S. Canpolat Eskipazar'a, Kınkkale Kaymajtamı S. Taşkın Osmaniye'ye, Çatalca Kaymakamı M. A. Kantek Gazıosmanpaşa'ya, Çarş^moa Kaymakamı F. Yöney Karadenız Ereğlısine, Düzce Kaymaka mı O. Çiftçıoğlu Çatalca'ya. Kor gan Kaymakamı A. Erdinç Mesudiye'ye, Şabanözü Kaymakamı H. O. Başer Bosova'ya. Bala Kaymakamı S. Surbahan Mahallî îdareler Şube Müdürlüğüne, Cumah Kaymakamı T. G. Şerat lı Mut Kaymakamlığına naklen ve yeniden atanmışlardır. ŞU BIZIM Yılmaz CETİNER RUMELI Bir tarih sulara gömülüyor Yerden iki karış yüksek sedirın üzerinde bağdaş kurarak oturan kadın, derin bir iç çekerek mırıldandı: öleceğini bildiğimiz hastarıın başucunda vakit ve saatin gelmesini bekleyen insanlar gibiyiz!.. Sonra, ovulmaktan bal renğini alan tahtalara, bahçeye, çiçeklere, ve daha ilerde görünen Adakalenin taşına, toprağına, evine herşeyine duygulu gozlerle baktı, baktı.. Ve ufak mendili ile göz pınarlannda biriken yaşları silerek kızaran burnunu sak lamaya çalıştı.» Evet önümüzdeki yıl Adakale ortadan kalkıyordu.. Daha doğrusu buna «Bir tarih sulara gömülüyor» dememiz lâzım!.. Yugoslavlar ile Romenler, Tunanın bu kısmına Avrupanın en büyük barajını kuruyorlardı.. Adakale sulara gömülecek. sadece şerefesine kadar minare yukarda kalacaktı amma, iki memleket bütün elektrik ihtiyacını yene barajdan temin edecekti.. Sadece Türklerin yaşadığı Adakalede 100 küsür evin nüfusu 500 kadardı.. Asırlarca önce Tuna boylanna yerleşen Yeniçerılerin torunlan olan bugünkü Adakaleliler, ekseri biribirlerine akrabaydılar... Kız ahp vermeler, dışarıya pek rağbet göstermemeleri, onları öylesine yak laştırmışdı ki, bütün baskılara rağmen ne dinlerinden, ne dillerinden ve ne de âdetlerinden hiç bir şey kaybetmemişlerdi.. Adakale Türkleri Recep Faşanın evinin babçesinde .. Bnrası Adanın en eski evidir. Öleceğini bildiğimiz hastanm başında vakit ve saatin gelmesini bekleyen insanlar gibiyiz Bugün Mübarek Miraç Kandıli Adakaleli Mehmet lbrahim, iki ojfln ile beraber: Biri Belediye Başkanı Mehmet Eyüp, diferi Doktor Mehmet Cevdet... Adakaleli kahveci Seyfettin Kadri, kın, kardeşi ve o|lu ile beraber Adakaledeki Uknmcn kıı Mostafa Tegâne ve diğer bir Adalı... I 1 jııııı>!|MM'iıııııııııııııııi!iıınn(iııınıınıtııuıııııııuı?ııiHiııiMiınııııııııııııııııııııııııııııııııııııi!iııııııııııııu; Binlerce vatandaşm iş sahası kapatıldı Geçenlerde îstanbul Vilâyet Trafik Komisyonu, kanunsuz olarak aldığı bir kararla binlerce şoför ol mak isteyen vatandaşın ekmek kapısını kapatmıs oldu. tşsizliğin mem lekette en had safhada olduğu bir zamanda alınan bu karar ne derecede de kanunsuzdur sıra ile zik rediyorum. Evvelâ: Avrupa ile Tür kiye mukayeselenemez. Zira orada plâka tahdidi vardır amma, orada iki, üç vatandaşa bir hususi otomobil isabet eder, orada metrolar vardır. Ve asıl, orada otobüs ser vîsi saat gibi iki dakikada bir işler. Tabiî bu şartlarla taksilerin plâka ları tahdit edilirse, vatandaş mutazarrır olmaz. Ama Türkiyede du. rum böyle midir. îstanbulda kaç vatandaşın hususi arabası vardır. Metro yoktur, ve asıl. otobüslerimi zi bır saat beklediğimız olur, veya dolu gelir duraklarda durmazlar. Sonra Avrupa ile mukayese ederseniz iki milyonluk Îstanbulda nüfus oranına göre vâsıta azdır bile. Ayrıca bugün îstanbul geniş yolları ve yeraltı geçitleri bugunkünün iki misli arabayı da kaldınr. Yolları tıkayan araba çokluğu değü, vâsıtalann trafik kaidelerine rıayet sizliğidir. Dolmuşlar adım başı du rarak yollan tıkıyorlar. Suudi ara bistan kıralı gelince, trafik rahattı zira, trafik ekipleri yolları iyi kontrol ediyorlardı. Demek ki şart iyi kontro! yoksa araba çok değil. Bu arada bir husus daha Îstanbul Tafik Komisyonunun kararlarmın isabetsizliğini göstermeye yeter. Trafik Komisyonu hükumetten tra fik fonundan 6 milyon istemiş bununla trafik binası ve imtihan sahası yapacak geri kalan para ile de trafik ile ilgili işler yapacakmış. Za ten bu para ile ancak bina yapılabılir. Sonra trafik binası, trafik tıkanıklığına ne faydası olur, evvelâ yollan düzenle, sonra trafik binası yap. Bu para ile bina, saha yerine, trafik için otomobil, motosiklet al, işaretleri yenile, dar yollan istimlâk et. Bunlan yapmayrp trafik binası ile trafik imtihan sahasına bu parayı harcayan bir zihniyetin isabetsizlıği, taksilerin plâkalannı da işsizliğin en had devresinde don durarak ikinci bir hataya düşmeyo sebep oldu. Hükumeümizden bu ka rann kaldınlmasına tavassutlannı acele bekliyoruz. ömer Yiğitof lu Bakırköy, Kartaltepe No: 10 îstanbu! Millî Eğiiim | ••*• ••• •••w •• = ı Eğitim'in önemi Ben 19601961 yılı Erkck Sanat Enstitüsünü bitirdim. Gayem yiiksek tahsil yapmaktı. Bundan önceki yıllarda olduğu gibi yine bir tniiteanhit yanına girmi§ çalışıyordum. İmtihan giinü gelinc* müteahhit kazanmış oldağnm parayı vermiyerek beni imtihanlara göndermedi. Gitmek icin başka param da yoktu. Zaten hayatımı yazın çalışıp kışın yaz çalışmasındaki para ile kazanmıştım. Ekimde çah«tığım iş bitmiçti. Başka bir iş bubııak için çalı^tun, b«s yılltk dipîoma iş görmedi. İlkokul öğreünenliğine müracaat ettim. Okulu bulunmayan köyliilerin fedakârlığı ile kücücük bir odası eğitim yeri olan yere verdiler. Orada tam beş yıl çahştim. Bölgcde bulunan Öğıetmen Okulunda imtihanlara girdim. Beş numaralık yaptım ise iki aldım. Üç derse indirdiğim halde mezun etmediler. Kız Enstitü'ü mezunlaıına ve lise mezunu arkadaşlara kurs açıldı: bizi almadılar 45 gün kurs ffören arkadaş asil haklardan istifade ctti biz edemedik. Orta raponımuz almdığı halde. Acaba her seyin eğitim ve öğretim ile ilerleyip yükseleceğini nereye ve neye dayanarak söyliiyorlar Sayın Başbakan ve Bakanlar. B'.gün yurdu"iuzda 90 öğrenciyi bir öğretmen okuturken bilgili ve okur yazaı sayısını % 40 a düşiireceğiz. Renim Rİbi daha nice beş yıl canla. başla, valaıı; millet için çalışmişlar vazife dışı cdilmiştir. Tek kabahatımız Erkek Sanat Eıısritüsü mezunu oluşumuz mu? Kimsesiz ve fakir oluşurnuz mu? Niçin bu beş yıl çalışma değerlendirilmiyor? Ben çok az bir maaşla çalışmak iftiyorum, öğretmenlikte okuduğum yazdı \ j ğunı milletinıe yararlı yönde değerlendtrmek istiyorum. Ben öğretmenlik vazifesi istiyorum. vazife istiyorum. Niçin eğitim değerlendirilmiyor Halis ÇALIŞKANOĞLÜ ( Emirdaği Hacılar köyii AFYON Yeni ve temiz bir binaya ka S vusan Kadıkoy «Bahariye» llk S okulu, ön ve arka bahçe me^e ~ lesi, ciddiyetini devam ettirivor. Ş Toıdan, yağmurlu havalarda Z ise çamurdan geçilemez durum S daki bahçe, küçücük yavruların Ş sıhhatleri için bir tehlike teşkil S ediyor. Hele duvar yerine kon S! muş tahta ve paslı çivili par 5 makhklar, bu iğreti tahtaların Ş ötesindeki uçurum, okul idareci â lerini ve velilerin yüreklerini S hoplatmaktadır. ön bahçenın = erlın muahedesinden sonra, tanzim edilmemis v» kullamla • ~ Adakalede bir Türk Müdür, maz haldeki dufumu da ayrı =: Nahiye Müdurü bulunuyorbir üzüntü konusudur. Bu konu E: 3arda. Millî Eğitim Müdürlüğü Ş du ki. onu da Osmanlı Padışahı tâyın ederdi.. Rumelinde Turk nün yakın ve çabuk ilgisini ıs ŞŞ rarla bekliyoruz. bayrağının dalgalandığı bu son Bir öğTenci velisi ~ kale, o devirde 2 zaptiye. iki öğ retmen, imam ve müezzinle kad= ^"^ ^ ^ Mudurlugunun dikkatine •• = | ™ arşımdaki sedirin üzerinde oturan Ali Hatem ve Şakir Şukriye ile sohbetimiz gittikçe uzuyor.. Diğer komşular da etrafızımı çevirip konuşmaya iştırak ediyorlardiAdakalede şimdıye kadar hırsızhk, cinayet, sarkıntılık nedir kımse bılmezdı... Ancak, lstanbuldan veya Bükreşden gelen gazetelerde okuyorlardı böyle olayları... Geceleri ev kapıları açık yatılır, berkes herkesin cebınde kaç para var, mutfağın da ne pişıyor haberdar olurdu.. Zaten gün görmüş, rahat yaşa mış ınsanlann cennette yaşar gibi vaktiyle safa sürmuş insanların dünyasıydı burası... 1931 yılında Kral Karol Adakaledekilere bazı imtiyazlar tanımış adada gümrüksüz mal satılmasını, adalı Türklerin askerhk yapmamalarını, vergi ödememelerini temin etmişdı.. As lında daha önce de buranın halkı, ayni imtiyazlara sahipdi ama, dünya savaşından sonra bir muddet hepsı sıkıntı çekmiş, haklarıru kullanamamıştı... Yerleşmış bır başka âdet de, Tuna vapurlarında kahvecilerin Adakaleli olmasıydı.. Şimdi eskısi gibi değildi, fakat yakın zamana kadar bütün nehir vapurlarında Türkler kahvecilik yaparlardı... K rosunu tamamlıyordu... ler, bu «özel teşebbüsü» «kapiMüdürler ekseriya, Viyana setalist» liğin başlangıcı saymamış faretine bağlı bir Türk diploma lar, birçok yerlerde olduğu gitı olur ve ayda 400 krom ahrdı.. bi ona da müsaade etmişlerdi... Bundan başka, Îstanbul vilâye Mustafa Yegâne ismindeki kah tindeki seçimlere de iştırak eder veci kızın ailesinden çok kimse sta di Adakaielıler.^ ,» î AİU^d#ydı... O ve Uabaş» d». Türkiyeye gelmek istiyorlardı.. Zaten Adakalede kime sorsanız.. Ana vatan hasreti içindeydi.. üz damlı, çardakh, bahçeler arasındaki evler... Mescid.. Cami. dar sokaklar ve maDBu gidişle bizim çocuklarıhalle kahveleriyle Adakale tıpkı •*mız da Gagavuz olacak? Abır Anadolu bucağını andırıyordakale sulara gömülünce bizler du... Romanya'da, şuraya, buraya daSadece balıkçılıkia geçinmeleğılacağız .. Halbukı asırlardır ri, yaşamalan mümkün olmadıhep beraberiz!.. Kızlar Gagağı için adada ufak bir sigara vuz Türkleriyle evlenecak... Oğve bir de Trikotaj fabrikası kulaalar ya Rumer. ya da Gagarulmuştu. Buralarda umumiyet D le karıkoca çalışan Türklerin eline her ay 600700 Iey geçiyordu.. Aynca sigortalan, emeklilık haklan vardı hepsinin. Adakalede Belediye Başkanı 39 yaşındaki Mehmet Eyüpün babası Mehmet lbrahim, 60 Iey emekli aylığı alıyordu.. Yaşll adamın diğer oğlu da Adakalenin tek doktoruydu... Mehmet Cevdet bir fabrikada işçiyken okumuş, lise diploması almış ve nihayet tıbbiyeyı bitirmışti™ S'mdi eski bir zenginin hastahane haüne getirilen köşkünde çalışan bu genç doktor. ayni zamanda çocuk yuvasıyla da meşguldü... dakale Türklerinin en önemli dertlerinden biri de okulda.. Eskiden Türkiyeden öğ retmen geliyordu buraya ama şımdi imkân yoktu, Ve 4 sınıflı bır ılkokula kalmıştı 500 lcişi... Çocuklarım mutlaka okutmak isteyenler, şehre gondermek mec burıyetınde kalıyordardı ki bu da bir hayli pahalıya mâloluyordu... ba ana vatanda banndırmak, onlann acılannı, hasretlerini dindirmek acaba mümkün olmaz mı? Doğup, büyüdükleri o tahta kaşık büyüklüğünde sdadan, buraya gelince mesut olurİacasDbHauyoTura..; An», istiyorlar... Türkiye hasretiyle yanıyorlar... Gelsinler ve dedelerinin koptuğu gövdeye yerleşsınler... Romenler ve Romen hükumetleri aralarında yaşıyan Türk lere daima yakın alâka göstermiş, onları kendi vatandaşlanndan hiç ayırt etmemiş... Bunu Adakale'lıler de, Dobruca Türkleri de her fırsatta söylüyorlar.. Ancak evini barkını erada bırakan bu ınsanlan beş parasız bırakmak, mallarının bedelini kendilerine vermemek, herhalde eski dost Romen idarecilerinın aklından geçmemektedir... Esasen bu însan Haklan Beyannamelerine de aykırı bir tutum olur! Yugoslavlar, Romen hükumeti emrıne Baraj için tahliye edi len beher ev ve bahçe karsılığı 3 000 dolar vermiştir. Pek tâbii alâkalılar bunu sahiplerine ulaş tıracaktır... Bir tarih sulara gömülüyor!.. Evet ama o kıymetlı, o zafer destanlarıyla dolu tarihin son hatıralarını yaşatmak bize duşmez mi Adakaleden içiro yanarak hüzünle ayrılıyorum... Kulaklarım dan onlann sesleri çıkmıyor... Bizi burada bırakmayın... Ana vatana alın!.. Ve sonra hafızama âdeta nakşolmuş gibi. Üstad îsmail Habibin sözleri: « Yârinden ayrı düşen ada; bayraksız vatan parçası. Ne yapalım, artık adın bayrağındır. İki yüz evdeki bir Türk. hâlâ aralannda bir vabancı yok; biri birken, biri bir gibi: lâkin gurbette millet. Hâfızalarımız bu adayı Tuna gibi kucaklasın. Burası orasıdır. Ağyar unuttuğunu hatırladı. yâr unutacak mı? Nisyan ki makberlerin en sefilidır...» SON IkindJ 1 ÇOK ACI BİR KAYIP Mrrhum Hüsnüpaşa zade Selihl BirUkent ve Osn«n Satd Bey kıu< Zeltha Birızkent'ln azlz ogulları. Aylâ Birizkent'ın sevgili kardeşi, Meliha Curnl, Leman Deymer, Y. Klmyagrr Sezai Deymer, Prof. Julide Deymer. Avukat Danl; S. Somersan. Dr. Naci Somersan ve Roksan Somersan'jn azız yğen)erl. îstanbul Üntversltesi Mlkro. biyoloü Enstitüsu Asıstanı 8 11 1966 tanhıne rausadif sah gunu hepimızı sonsuz acılarla bırakarak f«nç yasta ebediyete goçmüstur. Aziz naaşı 10 Kasım 1966 • perşembe gunu ögle namazını mu teaklp Sişli Camii ŞerMinden kuldırılarak Feriköy aile kabr:1:tarına defnedilecektlr. Allah raıımet eylesin. AILtSI Cumhuriyet 13112 Dr. Altan Birizkent V EF A T Türk Yükseltme Cemiyeti Erenler Kolundan: Azız karde^lmlz Ord. Prof. Dr. ABDULLAH TÜRKMEN vefat etmiştir. 9 Kasım 966 çarşamba günü ıBugün) saat 10.30 da Teknik Ünlverstte Merkez binasında (Taşkışlal merasim yapıiacak ve öâle namazı Ştjll Camilnde kılındıktan sonra zinctrllkuyudakl ebedi istırahatgâhına tevdi edilecektir. Kederli aUesıne ve bütün karde'lerimize başsağlığı dileriz. Cumhuriyet 13111 A ADAKALELİ BİR tHTİYAR TÜRK SALİH HAMDt.. vuz kızı alacak... Adakaleli ııesli tükenecek... Işte buna yüreğimiz dayanamıyor... Adakale'de konuştuğum Türk ler hep bu ayni dertten mustarıptiler . Dağılacağız, kaybolacaŞız.. Gagavuz olacağız!.. Gagavuzlar aslında hepsi birer halis Türktür. Asırlarca önce Hıristiyan olmuşlardı. Ve umumiyetle Dobruca bölgesınde yaşıyorlar, aralarında Turkçe konuşuyorlardı... B TEŞEKKÜR Kara Kuvvetleri Saglık Ba«kam 1000 Yataklı Sabit Askeri Hasta. hane Başhekimi TABIP TUĞGENERAL SAYIN A Kitap ve harita bekliyen çocuklar | Genç karısı, cilce = köfteci RemzVden Gazetenlzin eğitimle ilgili çahş = boşanmak istiyor malannı yakmdan gözlüyor ve takdir ediyoruz. Bu çahşmaiarı ^ mız arasında köy okullarmın dertS leriyle ilgilenmek, onların kiiçük, S fakat çok gerekli eksiklerini gi ;• dermekte bulunduğunu sevinç S le öğrendik. S Biz, Hayrabolunun Aydınlar kö S yünde, öğrencilerine bir şeyler Ş verebilmek amacıyla didinen, = irfan ordusunun üç genç oğret s meniyiz. ~ Bugüne kadar, eğitim v» öğ =: retım alanında karşılastığımız s güçlükler bizl asla yıldırmadı. 5 Fakat, haritasız bir coğrafya ve S araçsız bir tabiat bilgisi dersı r: mn, öğrencıye neler kazandıra ^ bileceğini takdir edersinız. = Biz, şu anda, arzu ettiğimiz ; bir başanya gereken en kısa Ş yoldan ulaşabilmek için, sizle =: rın yardımlarınızdan faydalan • S mayı düşündük. 5 Hamıyetli ellerinizin, köyümü ~ zün okuluna da uzandığını gor ~ m»k, 180 fakir köy çocuğu ve S oğretmenleri için büyük bir mutS luluk yanağı olacaktır. Saygıla • rımızla. 5 Hayraboln Aydınlar tlk okalu Md. Ali KL'Ş = dakalenin lokumcusu xSeyfettin Kadri ile kahvecısi Mustafa Yegâne'yi hiç unutamıyacağım™ Seyfettin Kadri, kızı ve kardeşi evde açtıkları ufak bir imaJâthanede içi ceviz li lokum yapıyorlar ve bunları son zamanlarda pek sık gelen Türklere satıyorlardı.. Romen Adakale Türklerini.. Tuna üzenndeki bir küçuk adada, asırlardır mücadele eden ve koskoca tarihimızden bir avuç hatıra olarak kalan, su 500 Türkü aca MUSTAFA BtLHAN ile Tabip Albay Dahiliye Mütehassısı SAIM BOSTANC1. Tabip Albay Fitizyolog NIHAT SAYINFR, Eczaeı Albay MEHMET ERSÖZLÜ. Tabip Yarbay Opeıatör ZEKİ KEBAPÇIOĞLU. mudavi Tab.p Blnba?ı Kardlyolog Fanık ÖNEH. Tabip Binbaşı Gastroentrolog Ayhan GÜLHAN. Tabio Birbası Kardiyoiog Bemrl VUHOAtU. Tsbip Binbası Operatdr Turgtrt YCCEL. Tabip Binbası A«?bive Mu'ehassısı Cemal ÜNVERD1 Tabip Binbası Hayatî Kimya Mııtehassısı Yılmaz AKSU ve hastahanenin difer bütün Doktor. Hemşıre ve pcrsoneline. mu^ftk cjim ve melek haalet annemiz merhume Beşiktaşh ünlü cüce köfteci Remzi Kemiksiz'in; kendinden 21 yaş küçük eşi tarafından dün aleyhine açılan bosanma dâvasmda, «Vç yıldan beri kocalıfc görevini yerine getirmedigi» iddia edilmiş ve «Adlî Tıp'ta muayene edümesi» istenmiştir. = İki çocuk annesi olan Patma Kemiksız, 18. Asliye Hukuk Mahkemesinde boşanma sebeplerini anlatırken, cüce tarafından devamlı dövüldüğünü de söyliyerek. «Şahitlerim var» demiştir. 55 yaşındaki cücenin üvey babası Mehmet İyigöz de, Remzi' nın eşini dövdügünü söylemiştir. Buna sınirlenen cüce, duruşma salonundan çıktıktan sonra, elin deki bastonla kavga çıkarmak is temiştir. Duruşma, başka bir gune bırakılmıştır. NİMET IŞIK'm rahatsızlığında, göstermi? oldukları cok yakın ilgi %e ihtimam dolayısiyle en derln minnet ve şükran. larımızı arzederlz FARUK ISIK. GÖKKAYA VE IŞIK AILELERI Cumhuriyet 13101 İLÂNEN TEBLİGAT VİKTOR ÖZMİTRANİ 18101962 tarihli 120927 sayılı $ • 661. hk döviz tahsis mektubuna ait ithalât hesabını 15 gün ıçınde kapaünanız ihtar olunur Türkiye Cunıhurivot Merkeı Bankası A.Ş. İstanbul Kambiyo Şubeti (Basın: 22866) 13089 ElFaki gidiyor «Prostat» hastalığınm nüksetmesi ihtimali yüzünden seyahatini uzatarak İstanbul'da iki gün kalan BAC Dışişleri Bakan Yardıması Hasan ElFaki, eşi ve Hususi Kalem Müdürüyle beraber. bugün vurdumurdan aynıocaktır. ş •>•"••*«••,..•••.,»...>^~.^~^»~..%.. ^.^s^.»^^^.^^ rıiıııımıııııttıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııuıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiHiıııııııııtııııııın Etki bir Türk «vinde iki Türk kadını: Ali Hatem, Şakir Şükriye