22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
VİTTOBİO LAMAS CİA'ym KABŞI • BÜYÜK BEYİN • < NUMAKALJ BOSTOV PLÂMI Tazan: JAMES SULLİVAN CİA (Amerikan Casusluk Teşkilâtı) nın Ortadoğu ve Vietnam'da çeşitli amaçlarla çevirdiği siyari entrikalan anlatan, korku heyecan ve dehşeti bir araya getiren kitaplar. Herkes okuyor. AĞAOĞLU YAYINEVİ Ankara Cad. 37/7 İstanbul. Cumhuriyet 13300 umhuri 43. yı! soyı 15192 KURÜCUSU: rüNDS NADİ Tefcraf v * m « k t u p adresh C u m h u r i y e t İstanbul Poota K u t u s u : îstanbul No. 246 Telefonlar: 2 2 42 90 22 42 96 2 2 4 2 97 2 2 4 2 9 8 2 2 4 2 8 9 A>Tica C. neli ve koi ler ve eczane küller de mevc satışa arz terazilerle çoeu^ktartan teraişs l ^ n bas^l SABRI A Pazortesi 14 Kasım 1966 MAĞAZAİ^RI Tophane, Boğazkesen C. H$ Teh'49 18 76 8 Amerikalı zencinin Türk kadınlarma sarkıntılık etmeleri olaylara yol açtı Demirel Samsun AP kongresinde konuştu ## T.M.T.r.Dİn 21. Genel Kntnl çalışmalaıı başladı zedeletmeyiz,, SAMSUN Adalet Partisi Genel Başkanı ve Başbakan Süleyman Demirel, dün, Samsun AP ll Kongresinde yaptığı konuşmada, son günlerde gelişen sokak gösterilerine değinerek, «Sokaklarda nağımsızhk şarkıları söyleyenlerin neye hizmet etmeye çauştıkları milletçe malumdur. Senelerce evvel kapanmış mücadeleleri yeniden körüklemek ve millî yaralar açmak hevesine kapılanların arzulan mutlaka gırtlaklannda kalacaktır» demiştir. Demirel, AP'nin plâna taraftar olduğunu ancak plânın siyasl kuv vetin siyasl sorumluluğunu halelder edici şekilde olmıyacağinı, belirtmiş ve Anayasa, müesseselerin ve siyasl iktidann yanında ve karşısmda bulunmasının zorunluğuna değinerek şöyle demiştır: «Anayasa müesseseleri mfllet hizmetinde ve kanunlann emrindedir. Anayasa müesseselerini siyasî iktidarlann karşısına koyma çabalan hatalı, yanlış ve sakim bir yoldur.» AP Genel Başkanı, AP'ye yöneltUen tenkidlerden başlıealannın (AP'nin sonunun lyi olmıyacağı) ve «DP'nin 10 yılda geldiği yere AP'nin hemen hemen gelmek üzere bulunduğn» yolunda olduğunu belirterek «Bu iddialan hezeyan ve taşkınlık olarak vasıflandırmak gerekir. Kendilerinden başkasına hayat hakkı tanımryan bu zihniyettn sahipleri uyurken ' yürüyen zavallılardır» demiştir. ' benliğimizi asla Adanada halk Amerikan binalarını fahrip etti ADANA (Özer ÖZTEP bildiriyor) Dün gece geç saatlerde 8 Amerikalı zencinin sinema paydosu sırasında Türk kadınîarına sarkıntılık etmeleri, şehirde büyük hâdiselere yol açmıştır. Başgösteren Amerikan aleyhtan nümayişlerde büyük bir halk kitlrsi tarafından Amerikan Konsolosluğu, Amerikan Kızılbaç Merkezi, Amerikan Hatrrler Merkezi ve Amerikalıların oturdukları mahallelerde bulunan binalar tahrip edilmiştir. Bu arada 150 kadar da otomobil hasara uğrs(:!mıştır. Olaylar, Alsaray sinemasının paydosu sırasında 8 Amerikalı zencinin Türk kadınlarına sarkıntıhk etmeleriyle başlamıştır. Bu durumu görenler Amerikalı zencileri kovalamaya başlamışlar, onlar da selâmeti Mar mara Bar'a sığınmakta bulmuşlardır. Barın kapısı bnünde top lanan halk kitlesi buranın caralarını kırmış ve Amerıkahları almak istemişlerdir. Ancak olayların başgöstermesiyle Marmara Bar'a polis ve askeri birlıkler gönderilmiş ve içeride sak lanan Amerikalılar asker ve polis kordonu altında buradan alınarak Emniyet Müdürluğune CAPE KENNEDÎ (Ajanslar) gotürulmüslerdir Gemıni12 uzay gemisinde bulunan kozmonot James Lovell ile Ancak her geçen dakika biraz Edwin Aldrin dün geceyi rahat daha artan kesif kalabalık bu sebir uykuda geçirmişlerdir. Sabah fer de Emniyet Müdürlüğünün saat 11.37'de yakıtla çalışan pilönünde toplanarak Amerikan lerden birinde bir ârıza tesbıt aleyhtan gösterilere devam etmiş edilmış ve Houston Merkezi tatir. Burada Adana Valisi yanında rafından pilotlar uyandınlmıştır. Savcı ve Emniyet Müdürü olduVerilen talimata gore yaptırılan ğu halde halka hitaben bir komüdahele sonunda ârıza giderilnuşma yapmıssa da gergın hamiştir. vayı yumuşatamamıştır. Büyük kalabalık ellerinde bayraklar olÂrızanın gıderilmesinden sonduğu halde Amerikan Konsolosra, Türkiye saatiyle 17.53'de Edluğuna doğru yüriiyüşe geçmiş win Aldrin kabin kapağını açave sırasıyla bu binanın, Amerirak uzay boşluğuna çıkmıştır. kan Kızılhaç Merkezınin ve Ame Oksijen cihazı ile haberleşme rikan Haberler Servisi'nin cammalzemesini ihtiva eden 20 kilolarım kırmış ve tahribatta bulunluk bir çantayı göğsünün üzerinmuştur. de taşıyan Aldrin, uzayda güneş Daha sonra Amerikalıların otur doğarken kabini terketmiş ve 8 dukları Ziya Pasa BulvRrına gimetrelik göbek bağının müsaadeden kesif kalabalık burada da bisi nisbetinde araçtan uzaklaşmışnaların camlarmı kırmaya ve tır. apartmanlarm önlerinde duran Kozmonot. uzaya çıkınca yürüotomobilleri tahrip etmeye başyuşün iyi şartlar altmda başladılamıştır. Bu arada bir Amerikağım bildirmiş, bu arada gemidelmın evinin penceresinden havaki arkadaşı Lowell'e üşümekte ya tabanca ile ateş etmesi olaylaolduğunu söylemiştir. Aldrin, verın büsbütün büyümesine yol aç rilen talimat gereğince «Geminimıştır. 12»ye kenetli bulunan Agena hetncirlik Üssünden verilen bir def roketinin yanına gitmiş ve alârm üzerine bütün Amerikalıburada bir süre kalmıştır. lar süratle şehri terketmişlerdir. Birkaç dakika sonra uzay yü(Arkası Sa. 7, Sü. 7 de) ruyüşüne tamamen alışan Aldrin, bütün dünya halkına hitap eden bir mektubu uzaya bırakmış ve bundan sonra manzaranın güzelliği hakkında arkadaşı Lovell'e uzun uzadıya izahat vermiştir. \ 1 «TÜRK GENÇÜGİ ATATÜRKÇÜLÜK MİLLİYETÇİLİK YOLÜNDAN AYRILMAYACAKTIR» ırçı ZİRAAÎÇIIAR CEMlYETİ «0N6RESİN0E TARIM BAKANI FIHRİDAGDAŞ AlEYHİNDE IEZAHİİRAT YAPILOI ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Astronot Aldrin uzaya bir mektup bıraktı ADAPAZABI, (Şükran SONEB bUdiriyor) TMTF nun 21. inci Genel Kurulu dün sabah şehrimiz Öğretmenler Lokalinde başlamış, kongrenin açılış konuşmasını yapan Genel Başkan Yücel Akıncı, Türk yüksek öğrenim gençliğinin memleket meseleleri ile yakmdan ilgilenmek zorunda olduğunu belirterek: «İçişleri Bakanının soyulanlara cesur olsalardı dediği, Başbakanın halkı isyana teşvik ettiği bir devirde bize düşen görev büyüktür> demiştir. Akmcı konuşmasına şöyle devam etmiştir: «Faaliyetimizi küçük düşürmeye çalışanlar ve bizleri milliyetçi olanIar, olmayanlar diye iki ayrı kampa ayıranlar satılmış insanlan bu kongreye sokmuş olabilirler. Bu satılmışlar. sizleri de satuı almaya çalışacaklardır. Fakat bu olmıyacak, Türk gençliği Atatürkçülük gerçek milliyetçilik yolundan aynlmıyacaktır.» Vali, Emniyet Müdürü. Jandarma Komutanı ve parti temsilcilerinin katıldığı kongrenin açılışı münasebetiyle Vali Ertuğrul Ünlüer ve CHP İstanbul Milletvekili Orhan Birgit birer konuşma yaparak kongreye başan dileklerinde bulunmuş ve TMTF nun devrimlere tâviz vermeden Türkiye'nin sorunlarma eğildiğini söylemişlerdir. Tahminlerin aksine hâdise çıkmadan kongre Başkanlığma Hüseyin Dündar ve tkinci Başkanhğa Akm Şehirlioğlu seçilmişlerdir İki gün önce olağanüstü kongre yaparak delegasyona katılmak isteyen Ankara tlâhiyat. Eczacı ve Fen Fakülteleri delegeleri Ankara Valiliğinden aldıklan sirkülerle müracaat edince Genel Başkan Yücel Akmcı elindeki mahkeme karanna karşı gelemiyeceğinı Bakanlar Kurulunun bile mahkeme karanna karşı gelme gücüne sahip olmadığmı söylemiş bir süre alkışlanmıştır. Daha sonra törenle Atatürk büstüne çelenk konulmuştur. Başbakan Süleyman Demirel, tçışlerı Bakam Faruk Sükan ve Milli Güvenlık Kurulu Genel Sekreterı Orgeneral Kemalettın Gökakın'ın da hazır bulunduğu toplantıda, Tarım Bakam konuşmasını yaptıktan sonra, salonu terketmiş, ancak bu sırada kürsüde bulunan CHP Milletvekıli Süleyman Onan Dağdaş'a, «Dinle, kaçma, kaçan Bakan istemiyoruz, dertlerimizi dinlediğiniz müddetçe bizı ve Türk köylüsü nfi anlıyacaksınız. Sayın Baka(Arkası Sa. 7. 8ü 8 <ie Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi konferans salonunda yapümış ve Tarım Bakam Bahri Dağdaş bir kısım delegeler tarafından yuhalanmıştır. T ürkiye Ziraatciler >miyeti 17. Genel Kurul toplantısı, dün "32 milyonda bir avuç gafil,, AP Genel Başkanı, konuşm&sının başında Cumhuriyet ilkesinin Türk halkı tarafından ebediyete kadar benimseneceğini ifade ile son günlerde gelisen sokak gösterileriyle ilgili olarak şunlan söylemiştir: «Sokaklarda bağımsızlık şarkılan söyliyenlerin neye hizmet etmeye çalıştıkları milletin malumudur. Bu şarkıları söyliyebilmeIeri dahi Cıımhuriyetin sağladıği hiirriyetle mümkündür. ÖzledikIeri düzen içerisinde dudaklarını bile kıpırdatmak hakkını haiz olmıvanlann ihanet ve dalâlet içerisinde olduklarını kaydetmeğe mecburum. 32 milyon koskoca bir millptin Içinde bir avuç gafilin bulunabilmesi şaşılacak bir şey değildir (Arkası Sa. 7. S>ü. 5 de) Suriyelilerin mallarına el konması Türkleri zarara soktu ADANA, (Özer Öztep bUdiriyor) Hükumetin, önceden tedbirini almadan, Suriyelilerin menkul ve gayrimenkullerine el koymuş olması, Suriye Hftkumetinin de aym karara mukabele ederek Pasavan kapılarmı kapaması, 10 bini geçkin vatandaşı perişan duruma sokmuştur. Hükumetin, vatandaşlan ikaz etmeden aldığı bu karar, mahsullerini henüz Suriyedeki tarlalanndan getirmemiş olanlan büyük bir sıkıntı içine sokmuştur. Geçimlerini, Suriyedeki arazilerinden elde edecekleri ürüne bağhyanlar, el konan Suriyelilerin mallarmın satılarak taksim edilmesinden sonradır ki, sıkmtılannı gıdereceklerdir. Yapılan hesaplara göre de bu organizasyon en az bir vıllık bir süre içinde yapılabilecektir. Çadırlannı söktükten sonra kendüerine y e r verilmeyeceğini öğrenen lerden bir grup Emniyet Âmirinin izahatuu dinliyor ogrencı unün illllİT! îşliyor Ankaradaki olayların büyümesi Başbakanın birbiri arkasına yaptığı kontışmalr.rla aynı zamana rastladığı için ilgi çekicidir. Önceki gün Bursada konuşan, bu arada Izmir konuşmasının tavzihini de >apan Siileyman Demirel, yine milletin direnme hakkından, devleti ele secirmek isteyebilecek asî çetelerinden söz etmiş ve devleti ele geçirme tpşebbüsü karşısında iktisaden hür ve kuvvetli zümrelerin hükumet kuvvetleriyle işbirliği yapabileceklerini anlatmıştır. Başbakana göre meşru nizamı yıkmak isteyen asîlere karşı milletin pek tabiî olarak direnme hakkı vardır ve böyle bir durumda devletin müesseseleri ve emniyet kuvvetleri her halde buyur etmiyeceklerdir. S. Demirel'in dağınık konuşmasmdan çıkarabildiğimiz sonuç şu; Türk milletinin hak ve hürriyetlerini her kim gaspetmeğe kalkarsa halk, devletin müesseseleri, emniyet kovvetleri harekete geçmeli ve böyle teşebbüsleri önlemelidir. Aslında ana fikir olarak Başbakanla mutabık olmamağa imkân yoktur. Elbette özgürlüklerimizin özüne karşı girişilecek teşebbüslerde direnmemiz gerekir. Ne var ki halkın bir hukuk devletinde direnme hakkını kullanması bir takım koşullara bağlıdır. Daha doğrusu direnme hakkı, ancak Anayasa müesseseleri görevlerini yapamaz dunıma geldikleri, kuvvetler gasıplar karşısında zayıfladıklan zaman kullanılır. Zaten banun aksi düşünülürse o vakit Anayasa kuruluşlarımn. hükumetin, devletin nluş sebebi kalmaz. tşte sayın Başbakan bu noktada gerçekten çelişmeye düşınüş. bir yandan anarşinin önlenmesl gereğini ortaya koyıtıağa çalışırken öte yandan halkı hayalî çetelere karşı direnme hakkını kullanmava çağırarak, farkına varmadan, anarşinin dürtücüsü oluvenniştir. Nitekim Ankaradaki olayların büyümesi de bu yüzdendir. Ankarada bir sendika mlting yapmış. bu mitinge gençler de katılmışlardır. Arkasından yüriiyüşe geçilmiş, Kızılayda Amerika aleyhtan gösteriler olmuştur. Hareketler kanunlara göre yapılmışsa mesele yok. Ama yapılmamışsa emniyet kuvvetleri işe müdahale edebilir, tertipçileri adalet karşısma getirebilir. Zira bizim Anayasamıza göre özgürlüğünüdüzenlenmcsinde hem önleyici (fiilî dnlemeye imkân veren), hem de giderici sistcnı uygulanır. Oysa Ankaradaki gösterilerde emniyet kuvvetleri ile işe bazı partizanların tahrik ettikleri karşı gruptan gençler de karışmış ve böylece kısa sürecek bir gösteri taşlı, demirli çatışma hâlini alıvermiştir. Karşı grup, haberlerden de anlaşılmaktadır ki kendisini sayın Başbakanın işaret ettiği «millet»in yerine koymu; ve emniyet kuvvetleriyle birlikte gösterici gençlerle fiilen savaşmaya başlamıştır. Emniyet kuvvetlerinin karşı grup ortaya çıktıktan sonra davranışlannın değiştiği coplaruı daha etkili ijlediği ve tahrikçilerle tam bir işbirliği içine girdikleri görülmüştür. Bu, milletin özgürlüğe karşı saldnrıda, emniyet kuvvetleriyle birlikte direnme hakkını kullanması değil, düpedüz bir avuç partizanm Başbakanm konuşmasını işine geldiği gibi yorumlaması ve «asi çetesi»ne karşı «girişmek» perdesi altında kaba kuvvet kullanmağa kalkmasıdır. Kardeşlikten, iki kamplılığın memleketi parçaladığından, anarjinin önlenmesi çerektiğinden söz edenler, aslında anarşinin gelişmesi için gerekli koşnllan ve ortamı yaratıyorlar. Bir ülkede iktidar tarafından desteklenen baskı gruplan, o ülkenin iç güvenliğini sağlayacak kuvvetlerle hirlik olur, karşısındaklleri ezmeğe kalkarsa, direnme hakkı asıl karşısıudakiler için doğar ve böylece ya anarşi dönemi başlar ya da faşizmde ve Hızıi Çindc olduğu gibi •millet» kisvesi altında bir grup sopayla, silahla, tedhişle egemenliğini bir süre için kurar. Özgürlüğü yok etme özgürlüğü elbette kabul edilemez. Ama yalnız bir taraf için değil, hangi partiden ve hangi düşünüşte olursa olsun, herkes için... «OKUMAK İSTİYORUZ, BÜYÜZLE MEMLEKFTE DÖNEMEYİZ» nceki gün Üniversıte bahçesine çadır kuran ve Rektörlükten aldıklan teminatla çadırlan sökmeğe razı olan öğrenciler, kendüerine verilen sözün tutulmadığmı söyleyerek dün çadırlan yeniden kurmuşlardır. Üniversiteye giremeyen 1500 öğreneiden 15 kişilik bir grupun temsilcileri önceki akşam Rektörü evinde ziyaret etmişler ve 21 gün içinde dâvâlarının çözümleneceğine dair söz almıslardır. Dün öğrencilerı ziyaret eden Eminönü Kaymakamı Besim Okay, kendüerine bugün için randevu vermiş; para ve yer yardımı yapılacağını söylemiştir. Üniversiteye girinceye kadar dayanmakta ve dağılmamakta ısrar eden öğrenciler, parasız ve açıkta olan arkadaşlan çoğaldığı takdirde daha fazla çadır kuracaklarını, Üniversite bahçesinden ayrılmayacaklarını açıklamışlardır. Eğitim sorunumuz ve Atatürk Açık oturumda «Halkı Eğitme» yerine «Oy toplayıcı sistemlerin tatbikine geçildiğU söylendi tatürk Haftası dolayısiyle rürkiye Öğretmenler Sendikası İstanbul Şubesi tarafından düzenlenen «Egitun Sorunumuz ve Atatürk» konulu açık oturumda, özellikle 1950 den sonraki Millî Eğitim politikası tenkid edümiş ve bu arada konuşmacı Doç. Dr. C. Orhan Tütengil, «Atatürk devrinde başan ile nygnlanmış olan yeni yazıyla halkı efitme sistemi zayıflamış, bugfin daha çok oy toplayıcı sistemlerin tatbikine gecilmiştir» demiştir. Kalabalık bir dinleyici kitlesi tarafından izlenen açık oturumda ilk konuşmayı yapan Prof. Dr. Tarık Zafer Tunaya Türkiyedekı insanlan (kafa yapılan) açısından inceleyerek özetle şun ları söylemiştir: « Kafa yapısı olmayan bir insan sosyal düzenin ne olduğu(Arkası Sa. 7, Sü. 1 de) 3 ay içinde İlk tesbit 17 ekim 1966 tarihinde Resml Gazetede yaymlanan kararname ile Suriyelilerin Türkiyedeki bütünmallanna el konulduğu bildirilmiş, «3 ay içinde bütün görevlilerle mahkeme, mahalle ve köy muhtarlan bölgelerindeki ve ellerindeki Suriyelilere ait malları, Mal Müdürlüklerine birer beyanname ile bildirecekleri. belirtümiştir. Bu suretle ilk tesbit 3 aylık bir zaman almaktadır ki, ocak 1967 den sonra bu konudaki itirazlar ve mallann incelenmesı en az 56 aylık bir zamana ihtiyaç göstermek tedir. Bütün bunlardan sonra Bakanlar Kurulu, 28 mayıs 1927 tarihii ve 1062 sayılı «Hududları dahilinde tebaamızm emlâkine vaziyet eden (Arkası Sa. 7, Sü. 8 de) Kaatil Osman Kapıcıoğlu Bir kabadayı arkadasını tabanca ile öldürdü Tepebaşındaki «Pındık» kulüpte. kabadayılık yüzünden bir cı nayet işlenmış ve 37 yaşında Os man Kapıcıoğlu. arkadaşı Muzaöer Bahar'ı, tabancayla öldür müştür. Önceki gece tstanbul Polis Teşküâtamn şehirde vapbgı «büyük» arama • tarama sırasuıda ı? (Arkası üa. 7, Sü. 7 de) O A CnmhDriyet'in 40 yıllık ostası öldü «Cumhuriyet» in en eski mensuplanndan biri olan Yani Spanopulo dün akşam Bebek'teki evinde hayata gözlerini yummuştur. Gazetemizin tesisi yıllarında «Cumhuriyet»e intisap eden ve aralıksız olarak tam kırk yıl makine ustabaşısı olarak vazife gören Yani Usta, mesleğinin en bilgili bir elemanı olarak temayüz etmiş ve bu arada Babıâli'ye bir çok teknisyen yetiştirmiştir. Yani Usta'nm cenazesi yannki sah günü saat 14'de Bebek'teki Aya Haralambos kilisesinden kal dırılacaktır. YUNUS NADİ Bu arada öğrencilerden biri Kaymakamm «îstersenız sizi parasız olarak memleketinize yollanz» sözü üzerine, cBiz okumak istiyoruz, bu yüzle memlekete dönemeyiz» demiştir. RUSSEL MAHKEMESi İLK TOPLANTIYI YAPTİ (DIŞ HABERLER SERVİSİ) LONDRA Türkiyeden İşçi ?artisi Başkam M. Aü Aybar'ın da katıldığı. «Johnson'i yargılayacak Vietnam Savaşı Mahkemesi» ilk topUntuını dün japmıştır. Bertrand Russel tarafından kurulan ve İngiliz dilşünürünün başkanlık ettiği Uluslararası Savaş Suçluhazırlık toplantısına katılanlar şunlardır: Jean Paul Sartre (Fransız Varoluşçusu düşünürü), Danilo Dolci (1958 (Arkası Sa. 7, Sü. 7) Ecvet GÜRESLN ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dün akşam tizeri Ankara • Konya asfaltı üzerinde vuku bulan bir trafik kazası sonucunda Gazi Eğitim Enstitüsü öğrencilerinden birinin ölmesi üzerine 500'e yakın öğrenci oturma grevine başlayarak yolu trafiğe kapatmışlardır. Enstitünün resim bölümünde öğrenci olan Mesude Yazıcı, Konya Ankara asfaltı üzerindeki du rakta inmiş ve okula gitmek için yolun karşı tarafına geçmek isterken bir otomobil tarafından ezilerek derhal ölmüştür. Öğrenciler, şimdiye kadar belediyeye yaptıklan müracaatlara rağmen şebir içi otobuslerinın okulun (ArkMi Sa. 7, Su. b <uj Bir arkadaşlan kazada ölünce öğrenciler yolıı trafiğe kapattılar 19661967 ÎTJNUS NADİ ARMAGANl yarışması Dil Devrimi üzerine yazümış eserler arasmda yapılacaktır. Yarışmanın şartları şöyledir : 1 1966 1967 yanşmasına Türk Dili konusu üzerinde, Dil Devriminı tanıtan Türk dilinin zenginleştırilmesi amaciyle son S yıl içinde (19621966) yayınlanmış bilimsel eserler katılabilecektır. 2 Eserlerin ilk baskısının (19621966) yılmda yayınlanmış bulunması, aynca 3 forma (48 sayfadan) az olmaması gerekir. 3 Yazarı belirtilmeksızin Türk DU Kurumu ya da başka kurum ve dernekler tarafından yayınlanmış eserlerle, derleme ve tercümeler yarışmaya katılamazlar. 4 Eserler kategorik inceleme, sıstematik araştırma ve deneme niteliğinde olacak ve doğrudan doğruya Türk Dilı konusunu kapsıyacaktır. 5 Eserlerin yanşmaya katılmasmı yazarlanndan başka aşağıda isimlerı yazılı kurum ve dernekler teklif edebilirler : a) Yayınlayan yayınevleri b) Fakülteler, yüksek okullar, fakültelere DIL DEVRIMI k bağlı enstıtüler c) Türk DU Kurumu d) Türk Tarih Kurumu e) Devnm tarihı enstıtüleri f) Gazeteciler cemıyet ve sendikaları g) öğretmen derneklen ve federasyonlan h) Gençlik teşekkülleri i) Devrimlerle ilgili dernekler j) Türk Edebiyatçılar Birlığı k) Yazar klüpleri. 6 Yazarlar ya da teklifçi kurumlar, yanşmaya katılacak eserlerden 16 adedinı 31 Âralık 1966 tarihine kadar bir mektup, yazarın hayat hikâyesi ve fotoğrafiyle birlikte şu adrese göndermelidirler : ' Cnmbnriyet Gazetesi Ynnns Nadi Armağanı Cağaloğln • lstanuuı 7 31' Arahk 1966 tarihine kadar gönderilecek kitaplar önce Küçük Jürı tarafından ıncelenecek, uygun bulunanlar son seçim için Büyük Jün'ye verilecektir. * Y»nşm«d« tek eser armağan alacaktır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle